ferlt burak aydarciml.250x.com/archive/lenin/turkish/lenin_devrim... · 2020. 4. 18. · mak...
TRANSCRIPT
FERlT BURAK AYDAR Ankara dogumlu. Istanbul Oniversitesi lngiliz Edebiyau mezunu. Yaym
lanm1� i;:evirileri arasmda Ian Watt'm Romanrn Yiikseli�i (Metis), Edward
Said'in Ba�lang1dar (Metis), john Reed'in Balkanlarda Sava� (Pencere),
E.F. Keller'in Toplumsal Cinsiyet ve Bilim (Metis), Esra Ozytirek'in Modern
lik Nostaljisi (Bogazii;:i Oniversitesi), Oryantali:z:m - Tarti�ma Metinleri (Do
gu-Bau, derleme, ortak i;:eviri), P de Man'm Korliik ve l(gorii (Metis), A.
Philips'in Hep Vaat (Metis}, Arjun Appaduray'm Kii(iil1 Sayilardan Kork
mak (Timsahkitap) ve Lenin'in Devlet ve Devrim ve Emperyali:z:m'i (Agora
Kitaphg1) say1labilir. Aynca, Lenin'in Yenilgicilik ve Enternasyonali:z:m ile
Sovyet lktidan ve Diinya Devrimi konulu yaz1lanm derleyip kitap haline ge
tirmi� ve i;:evirmi�tir.
Vladimir 1. Lenin
BOLSEViKLER VE PROLETARYA
DiKTATORLOGO
Devrim Yazilan - 2
TO.rkc;:esi: Ferit Burak Aydar
a agorakitaphg1
Teori - 5
Bol�evikler ve Proletarya Diktatorliigii
Devrim Yaz1lan - 2
Vladimir I. Lenin
Tiirki;e'ye i;cviren: Ferit Burak Aydar
Gorse( kavram: Mithat C:mar
Mizanpaj: Sibel Yurt
© 2010; bu i;evirinin Tiirki;e yaym haklan
Agora Kitaphg1'na aittir.
Birinci Bas1m: Mart 2010
ISBN: 978-605-103-066- 1
Bask1 ve Cih: ldil Matbaac1hk
Tel: (02 1 2) 482 36 01
AGORA KITAPLICI
Giimii�suyu Mahallesi Osmanh Yoku�u.
Muhtar Kamil Sokak No: 5/1 Taksim!IST ANBUL
Tel: (02 1 2) 243 96 26-27 Fax: (02 1 2) 243 96 28
www.agorakitapligi.com
e-posta: [email protected]
lC::lNDEKlLER
Sunu�: Bol�evik Devriminin Tarihsel Me�ruiyeti (Ferit Burak Aydar)
1. BOLOM 1�<::1 DEVLET1N1N 1N�ASI
Emeki;i ve Somiiriilen Halkm Haklan Bildirgesi Petrograd Garnizonu Alay Delegeleri Konferans1 RSDlP (B) Petersburg Komitesi Oturumu RSDlP (B) Merkez Komitesi'nin Merkez Komite
li;indeki Muhalefete lli�kin Karan Tiim-Rusya Merkez Yiiriitme Kurulu Toplant1s1
.ix
.3
. 7 . 10
. 16
.20 <::ah�ma Komiserleri lkinci Tiim-Rusya Kongresi'nde Konu�ma .26 Tiim-Rusya Merkez Yiiriitme Kurulu , Moskova Sovyeti,
Moskova Sendikalan ve Fabrika Komiteleri'nin Ortak Oturumunda Yap1lan Konu�ma .33
Km! Subaylar Giinii'nde Yap1lan Konu�ma .52 Petrograd Sovyeti Oturumu - Yaz1h Sorulara Cevaplar .54 Sovyet Hiikiimetinin Ba�anlan ve Zorluklan . 70 Mevcut Durum ve Sovyet lktidannm Acil Gorevleri . 1 12 Sovyet lktidannm lki Y1h . 1 28 Komiinist Enternasyonal Oi;uncii Kongresi . 132 Komiinist Enternasyonal Dordiincii Kongresi . 14 3
2. BOLOM PROLETARYA D1KTAT0RL0G0 VE DEMOKRASl
Kurucu Meclis Sec;:irnleri ve Proletarya Diktatorlugu . 163 Petrograd l�c;:i ve Asker T ernsilcileri ile Cepheden Gelen
Delegelerin Ortak T oplanusmda Konu�rna . 192 Plehanov'un Teror Ozerine Goru�leri . 196 G.Y. Zinovyev'e Mektup .200 Birinci Turn-Rusya Ernekc;:i Kadmlar Kongresi'nde Konu�rna .202 Sovyet Curnhuriyeti'nde Ernekc;:i Kadm Hareketinin Gorevleri .206 Sovyet lktidan ve Kadmlarm Dururnu .214 Turkistan Kornunistlerine .219 Rusya Kornunist Partisi (Bol�evik) Merkez Kornitesi'nin
Ukrayna'da Sovyet lktidarma lli�kin Karar Taslag1 .221 RKP (B) Sekizinci Turn-Rusya Konferans1 .225 Yedinci Turn-Rusya Sovyetleri Kongresi .228 Denikin'e Kar�1 Kazamlan Zaferler Munasebetiyle
Ukrayna l�c;:i ve Koylulerine Mektup .241 Rusya Kornunist Partisi (Bol�evik)
Merkez Kornitesi Sekretaryas1'na .250 Uluslararas1 Ernekc;:i Kadmlar Gunu .251 A.A. Joffe'a Mektup .254
3. HOLOM DI� SlYASET VE ULUSLARARASI 1Ll�K1LER
Ayn ve llhakc;:1 Ban�m Derhal lrnzalanrnas1 Sorununa lli�kiz T ezlere Sonsoz
RSDlP (B) Merkez Kornitesi'ne Folkets Dagblad Politiken Muhabiriyle Mulakat
.259
.262
.263 Eski Michelson Fabrikasmdaki Toplanuda Yap1lan Konu�rna .266 Bela Kun'la Goru�rne Ozerine .270
Bavyera Sovyet Cumhuriyeti'ne Tebrik Mesaj1 .272 Bela Kun'a Mektup .274 Bir Amerikah Gazetecinin Sorularma Verilen Cevaplar . 276 Polonya Cephesi'ne Giden Kml Ordu Askerlerine
Hitaben Konu�ma .282 L.B. Kamenev'e Telgraf ve G.V. C:ic;:erin'e Bir Not .285 Daily News Muhabiri Bay Segrue'ye Cevap .287 Rusya Komunist Partisi (Bol�evik) Dokuzuncu
Tum-Rusya Konferans1'nda Yap1lan Konu�ma .289 G.V. C:ic;:erin'e Mektup (14 Arahh 1920) .296 Sekizinci Tum-Rusya Sovyetleri Kongresi .297 Moskova l�c;:i ve Koylu Temsilcileri Sovyeti Plenumunda
Yap1lan Konu�ma .300 G.V. C:ic;:erin'e Mektup (9 Mart 1921) . 308 RKP (B) Onuncu Kongresi .309 Tum-Rusya Sendikalar Merkez Konseyi
Komunist Grubunun T oplant1s1 . 3 13 RKP (B) Merkez Komitesi Siyasi Burosu Adma
V.M. Molotov'a Mektup .315 lngiliz l�c;:i Partisi'nin Politikalan .3 18 RKP (B) Merkez Komitesi Siyasi Buro
Oyelerine Hitaben, V.M. Motolov'a .320 RKP (B) Merkez Komitesi Siyasi Buro
Oyelerine Hitaben, V.M. Motolov'a .322 G.V. C:ic;:erin'e Mektup (8 Kas1m l 922'den sonra) . 323
SUN US: BOLSEVlK DEVRlMlNlN TARlHSEL MESRUlYETl
Ferit Burak Aydar �
Sosyalizme yakmhgm1 saymazsak, Bol�evik Devrimi'ne d1-�andan bakan en titiz ve du.rust tarihi;i olan E.H. Carr, Sovyet Rusya tarihi uzerine kapsamh i;ah�malarmdan Tek Olkede Sosyalizm'in ba�larmda, aslmda farkmda olmadan Bol�evik Devrimi'ne ve genel olarak proleter devrimlerine ili�kin i;ok temel bir hakikate dikkat i;eker. Lenin'in olumunun ardmdan ba�layan 'tek ulkede sosyalizm' taru�malanm ele almadan once, Sovyet toplumunun ilk yedi y1hm bir arkaplan olarak sunan Carr, aile ve kadm sorunu i;eri;evesinde Bol�eviklerin kaydettikleri bu.yuk ba�anlardan bahseder ve ardmdan, ilk bak1�ta, tahrifati;1 burjuva tarihi;ilerinin 'ashnda'h cumlelerini andiran �u sozleri sarf eder:
ix
Sovyet rejiminin ilk doneminde evlilik ve aile konusunda c;1karnlan yasalar, npk1 ekonomi alanmdaki ilk yasalar gibi, sosyalist nitelikte degildi ve aslrnda bin;ok Batr alkesindeki burjuva radikal i;evrelerden onay gorebilirdi.'
Bir ac;1dan gerc;ekten de oyle, ama aslmda oyle degil! Bol�evikler henuz kapitalizmin tam olarak geli�medigi, dola
y1s1yla burjuva-demokratik kapsama ait birc;ok gorevin halledilmedigi ve acilen c;ozum bekledigi bir ulkede iktidan ele gec;irmi�lerdi. Bunlardan en yak1c1 olanlan toprak sorunu, genel oy hakk1, demokratik cumhuriyet ve ulusal sorundu (sava�_la birlikte buna bir de ban� sorunu eklenmi�ti). Tarihsel ac;1dan bakild1gmda bunlarm hic;biri burjuva duzeninin temeliyle alakah sorunlar degildi, c;ozumu durumunda kapitalizm ortadan kalkm1� olmayacakt1; Carr'm tabiriyle, radikal bir burjuva partisinin kendi programma alabilecegi ve -c;ozume kavu�turup kavu�turamayacag1 bir tarafa- kag1t uzerinde benimseyebilecegi nitelikte sorunlard1, zira burjuva partileri bu sorunlara el atmakla burjuva duzeninin smirlan d1�ma c;1km1� olmayacaklardi. Bu baglamda, Bol�evikler iktidara gerc;ekten de burjuvazinin c;ozumsuz birakt1g1 burjuva-demokratik sorunlan c;ozerek gelmi�lerdi.
Ne var ki Carr'm soyledikleri bu kadanyla smirh tutuldugu takdirde eksik ve dahas1 fevkalade yanh� olur. Bol�eviklerin devrimi bu a�amada birakmay1p, proletaryamn kendi sm1fsal taleplerine ilerlemi� olmalan bir tarafa, bizi elde edilen ba�anlan, yap1lan buyiik i�leri tek bir ulkeyle smirh, ulusal c;apta ad1mlar olarak gormeye goturur. Halbuki gerc;ek boyle degildir. (:arhk Rusya'smm onunde c;ozmek zorunda oldugu burjuva-demokratik sorunlar oldugu dogrudur. Fakat Bol�e-
1) E.H. Carr, Socialism In One Country 1924-26, cilt 1, Pelican Books, 1970 [ 19581. s. 39 (vurgu bana ait) .
x
viklerin �ozdukleri burjuva-demokratik kapsama ait sorunlarm Rusya'yla smirh oldugu dogru degildir. 'Asltnda' radikal bir burjuva partisinin kabul edebilecegi bu sorunlar, o donemde ve daha uzunca bir sure hi(bir burjuva hukumetinin �6zume kavu�turamad1g1, hatta �ogu zaman yanma bile yakla�amad1g1 evrensel duzeyde sorunlardi.
Ornegin, Carr'm dikkat �ektigi kadm ve aile sorunu uzerinden gidebiliriz. Sovyet hukumetinin ilk kararnameleri arasmda, kadm sorununda o donemin burjuva yasalanyla k1yasland1gmda muazzam bir ilerlemeyi ifade eden reformlar vardi. 'Demokratik' Avrupa'da henuz kadmlara oy hakk1 verilip verilmemesi gerektigi bile taru�ma konusu olmasma kar�m, Bol�evikler kadmlara oy hakk1 tammakla kalmam1�, diger alanlarda da kadm-erkek e�itsizliginin nesnel zeminini kaldiracak ad1mlar atm1�lard1. Lenin hakh olarak �oyle diyordu:
Kohnemi� yasalann esas ytlkiinu kadm i�c;ilerin ta�1d1gm1 biliyoruz. Tarihte ilk kez bizim yasalanm1z kadm haklanm c;igneyen her �eyi ortadan kald1rd1. Dunyanm ba�ka hic;bir yerinde emekc;i kadmlar ic;in e�itlik ve ozgurluk boyle eksiksiz bir �ekilde gerc;ekle�memi� tir.'
Ba�ka bir deyi�le, Bol�evikler ileri kapitalist ulkelerin lkinci Dunya Sava�1 sonrasma kadar erteledikleri ve sonrasmda defalarca geri ad1m atuklan hayati reformlan 191 ?'de, iktidann almd1g1 ilk gun hayata ge�irmi�lerdi. Lenin ve partisi yalmzca burjuva Rusya'nm degil, burjuva Avrupa'mn da �6zmemekte direndigi ya da �6zemedigi, fakat tarihsel geli�im a�1smdan o gun aruk bir zorunluluk haline gelmi� olan sorunlan �6zmu�tu.
2) "Birinci Tum-Rusya Emeki;:i Kadmlar Kongresi'nde Yapilan Konu�ma" 19 Kas1m 1918, Collected Works it;:inde, ci lt 28, s. 180. Bu tarihi ad1mlar a�ag1da ele almacakur.
xi
Dolay1s1yla, daha ba�tan �unu soylemek mumkundur: Bol�eviklerin geri kalm1� Rusya'nm �artlanm 'istismar etmek' suretiyle, ancak ve ancak geri bir ulkede iktidan ele alabilecek c;:apta bir parti oldugu ve programlan, taktikleri ve icraatlannm geri kalm1�hk dunyasma ait oldugu sunturlu bir yaland1r.
Ote yandan, Carr'm dile getirdigi ve ba�ka pek c;:ok tarihc;:inin de farkh saiklerle sahiplendigi bu 'aslmda'h yakla�1m, gerek Bol�evik Devrimi gerekse genel olarak proleter devrimleri ac;:1-smdan temel bir gerc;:egi gozden kac;:1rmaktadir: Devrim tam da eski toplumun (bu ornekte, burjuva toplumunun) 'aslmda' c;:ozebilecegi, birc;:ogu teorik ac;:1dan (kag1t uzerinde) kapitalist duzenin sm1rlan d1�ma c;:1kmayan, ama miadm1 doldurmu� bir s1-mf olarak burjuvazinin c;:ozemeyecegi ya da binbir geri ad1mla ve anti-demokratik yolla c;:ozebilecegi sonmlan, proletaryanm (yeni devrimci sm1fm) uzerine alarak ge<;erken c;:ozmesi demektir. Burjuvazi tam da uzerinden uzun y1llar gec;:tikten sonra, 'aslmda devrimsiz de c;:ozulebilirdi' , vs. denen sorunlan c;:ozmekten aciz oldugu (ya da mesela, bugun Kurt sorununda oldugu gibi, surec;: ic;:inde birc;:ok anti-demokratik yola ba�vurarak, bir ad1m ileri iki ad1m geri giderek ve dolayis1yla guduk bir �ekilde c;:ozdugu) ic;:in miadm1 doldurmu�, gerici bir sm1fur; proletarya (ve onun partisi) ise, tarihsel geli�imin aruk bir zorunluluk olarak getirip dayatug1 sorunlara herkesten once i�aret edebildigi ve gucu oranmda c;:ozebildigi ic;:in ilerici, gelecegi temsil eden, devrimci bir sm1ftir (ve partidir). 'Reformlar devrimlerin yan urunudur' sozu tam da buraya oturur.
Bu husus neden onem arz ediyor? Soyle ki, tarihteki ilk buyiik i�c;:i devrimine olabildigince nesnel yakla�an tarihc;:ilerin ya da yazarlarm onemli bir k1sm1, aslmda, Soguk Sava� tarihc;:iligine du�memi� olmalanm yeterli, hatta takdire �ayan gorerek,
xii
Bol�eviklerin giri�tikleri hareketin tarihsel me�ruiyetini sorgulama yoluna gitmi�lerdir ve bu egilim bugun de surmektedir. Buna gore, ayaklan yere basmayan utopyacilar olarak Bol�evikler, kabul edemedikleri gerc;:eklikle kar�1 kar�1ya kalmca ve isteklerinin gerc;:ekle�medigini gorunce �iddete ba�vurmu�lar ve boylece kapmlmaz ve dogal olarak Stalinizme varan kap1y1 kendi elleriyle aralam1�lardir. Yirminci yu.zy1lda ya�ananlan anlamaktan ziyade gec;:i�tirmeye yarayan boyle bir yakla�1mla, kadm sorununda gordugumuz turde devasa ad1mlar da degersizle�tirilmektedir. Bu yuzden, Bol�evik Devrimi'nin tarihsel me�ruiyeti sorununu ele almadan, ilk proleter devletinin ic;: ve d1� politikalanm anlamak mumkun olmayacakur.
lKTlDARA GlDEN YOL
Ozellikle de SSCB'nin y1k1h�mm ardmdan Bol�eviklerin tezcanhhklanyla Rusya'mn demokratik geli�imini engelledikleri, tarihi zorlayan, tarihin dogal geli�imini yolundan sapuran eylemleriyle yetmi� yilhk kanh bir gecikmeye sebep olduklan, vs. iddias1 say1s1z yazar tarafmdan dillendirildi. Bu goru�un yank1 bulmasmda gerek 1990 sonras1 genel depolitizasyon ortam1, gerekse Stalinist burokrasinin a�m bask1c1 yonetimini kendi kuc;:uk burjuvahklanm gizlemek ic;:in kullanan Bau'daki Rus multeci aydmlarmm, kendilerine bic;:ilen k1yafeti iyi ta�1yarak Stalinist tarih okulunu aratmayacak derecede tahrifatlarla dolu anlaular yaym1� olmalan onemli rol oynadi.
Soguk Sava� doneminin ardmdan daha da beter bir ideolojik saldm donemi ba�lad1gmdan, gerc;:ekte, ilk kez Kerenski, Milyukov ve Martov'un, vb. dile getirdigi ve donemin Marksistleri tarafmdan cevaplandmlm1� olan iddialar yank1 bulmaya devam
xiii
etti. Son yirmi yilda Rusya'da ve diger eski Dogu Blogu ulkelerinde ya�anan 'ozgurluk ve demokrasi' deneyimleri bu eski iddiamn en buyii.k dayanagm1 ortadan kald1rm1� olmasma kar�m, yine de yalmzca demokratlann degil, 'sosyalistler'in ('demokratik sosyalistler'in) de Bol�evik Devrimi'ne yakla�1mmm ozunu halen bu iddia olu�turmaktadu. lki ak1m arasmdaki tek fark, 'sosyalist' demokratlann biraz daha somuta inmeleridir: "Daha gerc;ekc;i, ayaklan yere basan bir parti olarak Men�evikler, kitlelerin demokratik taleplerini kar�ilayarak, guc;lu bir i�c;i orgutleri agmm destekledigi geni� bir demokratik ortam olu�turabilirlerdi, vs." Ba�ka bir deyi�le, Bol�evikler 'demokratik' bir kurum olan Kurucu Meclis'i dagitmakla, Subat Devrimi'ne ta� koymu� (bu kesimlerin gozunde <;::ar'la uzla�maya c;ah�an, eski duzene neredeyse hie; dokunmayan, vs. Subat Devrimi gerc;ek devrimdir!), her tiirlu demokrasinin onunu ukam1� ve boylece totaliter diktatorlugun yolunu do�emi�lerdi!
Lenin'in de s1k s1k cevaplamak zorunda kald1g11 bu iddianm kaba ve basit olmas1, Bol�evik Devrimi'nin tarihsel me�ruiyetini kamtlamak ic;in en kritik soru oldugu gerc;egini degi�tirmez, zira aslmda Bol�evik Parti de, Troc;ki'nin on y1l onceden dikkat c;ektigi bu kar�1-devrimci c;izgiye kaymaktan ancak 'Nisan Tezleri'nde cisimle�en bir tartl�ma surecinin ardmdan kurtulmu�tur; 1 9 1 7 oncesinde Rusya Devrimi'nin karakterine ili�kin derin tartl�malar aym eksene oturmaktad1r.
Biz bu burjuva-'demokratik' iddiamn yanh�hg1m gerek ic;eride gerekse d1�anda ya�anan birkac; ornege bakarak anlayabiliriz.
3) "Men�evizme kaym1� olan ve Kurucu Meclis'i dag1tmam1z durumunda mahvolacag1m1z ongorusunde bulunan butun darkafahlan, demokratlan, sosyal-demokratlan vs. haurlatacak �ekilde kapitalizm tarafmdan yenilgiye ugraulacag1-m1z ·ongorusunde bulunan' Levi . . . , a.g.y., cilt 30, s. 25.
xiv
Birincisi, ulusal dii.zeyde degerlendirdigimizde, o donem var olan partilerin demokrasi siciline bakmak en dogrusudur.
Burjuvazinin esas temsilcisi olan sozde anayasal-demokrat parti Kadetler, le; Sava� doneminde i�ledikleri curii.mler bir tarafa, daha Agustos 1 9 1 Tde askeri diktatorlii.k kurmak amac1yla Gec;ici Hii.kii.met'e kar�1 ayaklanm1� olan Kornilov'a destek vererek, kritik an geldiginde hangi tarafta ve hangi politikalardan yana olacaklanm kamtlam1�lardi. Dahas1, burjuvazinin bu has partisinde c;ogunlugu bii.yii.k toprak sahiplerinin olu�turuyor olmasma bakarak da, Rusya'y1 Ekim olmasayd1 nas1l bir gelecek bekledigini zihnimizde canland1rabiliriz.
Kii.c;ii.k mii.lk sahiplerinin ya da daha somut konu�ursak, koylii.lii.gii.n temsilcisi olan Sosyalist-Devrimciler (Sag ya da Sol kanad1), bireysel terorizm eylemlerinden yakalanm s1y1ramam1�lardi. Ekim'den once iktidarda gec;irdikleri sure, Rusya'mn emperyalist emellerinden vazgec;meye, koylii.lerin toprak talebini kar�1lamaya gonii.lsii.z bir parti olarak C:arhgm sol kanad1 olmaktan oteye gidemeyeceklerini gostermi�ti.
l�c;i sm1fmm reformist partisi ol (amay)an Men�evikler de, npk1 S-R'ler gibi, Ekim oncesinde iktidar �ansm1 tepmi�lerdi . Kafas1 kan�1k kii.c;ii.k bir sol azmhg1 sarf1 nazar edersek, Ekim'den once emperyalist sava�m sii.rdii.rii.lmesine cevaz verip, le; Sava� s1rasmda da Beyaz Muhafizlara destek saglayacak, hatta bunlann otoritesi altma girecek kadar alc;alm1�lardi. Lenin zamanmda demokrasi c;1ghklan atan Men�evik onderlerden Dan, Stalinist diktatorlugun �irazesinden c;1kt1g1 donemde 'Sovyet' Rusya'ya ovgii.ler dii.zerek demokrasiye baghhgm1 kamtlayacakn.
lkincisi, uluslararas1 alanda 1 9 1 7 sonrasmda ya�anan 'demokrasi' deneyimlerine ve bunun en iyi ornegi olarak Almanya'ya bakmak gerekir, zira 'Rusya Devrimi Bol�evik degil, ba�-
xv
ka bir yon izleseydi. . .' diyenler, bahsedilen yonlerin goruldugu bir ornegi, yani Almanya'da ya�anan devrimi unutuyorlar. Almanya o donemde tipik bir Avrupa ulkesi olmad1gmdan, onunla kar�ila�nrma yapmak ozellikle uygun olacaknr.
1 9 1 7 Ekim'ine gelindiginde Almanya da bir devrimin arif esindeydi. Gorece gee; kapitalistle�mi� bir ulke olarak Almanya'mn da onunde c;ozmesi gereken baz1 burjuva-demokratik gorevler (her �eyden once Kayzer'in defedilmesi) bulunsa bile, bu ulkede yakla�an devrim bir sosyalist devrimdi. A vrupa'nm en orgutlu i�c;i sm1fma sahip ulkesi olarak Almanya, Bol�evik Devrimi'nden bir y1l sonra, Marksistlerin y1llardir suren beklentisine kar�1hk vererek kendi Kas1m Devrimi'ni ya�adi. Fakat bu devrim daha ba�tan olu dogan bir c;ocuktu ve yapnklarmdan c;ok yapamad1klanyla tarihe gec;ti.
Alman Devrimi, emperyalizm c;agmda demokratik sorunlarm c;ozumuyle ba�layan bir devrimin sureklile�ip muzaffer bir proleter devrimine ilerlemedigi durumda ya�anacaklan en c;arp1c1 �ekilde gostermi�tir. Sozu dolandirmadan soylersek, demokratik devrim, faillerinin (i�c;i ve emekc;ilerin) sm1fsal taleplerini kar�1lamad1g1 takdirde, demokratik bir cumhuriyet kurmak bir tarafa, s1radan bir burjuva diktatorlugunu de a�arak fa�izme lladar varabilir. Almanya'da demokratik sorunlarm c;ozumunun ardmdan i�c;ilerin kurduklan Konseyler iktidan ele gec;irmeyince, once i�c;i sm1fmm iki buyuk onderi Rosa Luxemburg ve Karl Liebknecht vah�ice oldurulmu�, ardmdan Almanya on be� y1la yay1lan devrimler, darbeler, ayaklanmalar ve sava�larla dolu bir doneme girmi� ve bir turlu belini dogrultamayan burjuvazi sonunda iktidan kendisi adma ama kendisine ragmen yonetecek bir gllce , fa�ist Hitler'e devretmi�ti. (O donemde benzer nitelikteki ulkelerde de surec; bundan c;ok farkh geli�memi�tir.)
xvi
Dolay1s1yla, Bol�evik Devrimi'nin nesnel zorunlulugunu ve tarihsel me�ruiyetini bir anhgma unutsak bile , burada s1ralanan ulusal ve uluslararas1 boyutlu sebeplerden oturu bile hakhhga sahip oldugunu soyleyebiliriz.
Fakat Bol�evizmin tarihsel me�ruiyetini, olumu gosterip sltmaya raz1 eden bir yakla�1mla ac;:1klamak elbette yeterli degildir. Bu yuzden meselenin teorik ayagma ve bu temel uzerinde, Bol�eviklerin icraatlanna da bakmak gerekir.
Teorik mulahazalar soz konusu oldugunda da, maalesef, benzerini yine Stalinist tarih okulunda gordugumuz muthi� bir tahrifat soz konusudur. Kendisini 'sosyalist' ya da demokrat olarak adland1ran kesimler, 1 9 1 7 oncesinde onde gelen sosyalistlerin goru�lerini (ya da bir donem dillendirdikleri ve sonra tovbe ettikleri goru�leri) gormezden gelmektedirler. Oysa soylenenlere kulak vererek, donemin Bol�eviklere mensup olmayan (donek) Marksistlerinin, Ekim 1 9 1 Tde gerc;:ekle�ecek devrimin me�ruiyetini zamamnda veciz �ekilde ac;:1klam1� olduklanm gorebiliriz.
Gerc;:ekten de Marksizme bagh kalan birc;:ok sosyalist Rusya devriminin $ubat'taki ya da Agustos'taki duzeyiyle smirh kalamayacag1m c;:ok oncesinde dile getirmi�lerdi. Bol�evikleri bunlardan ay1rt eden belki de tek ozellik, sozleriyle eylemlerinin birbirini tutmas1 ve bunun ic;:in gerekli arac;: olan devrimci orgutli yaratm1� olmalanyd1. Ba�ka bir deyi�le, Bol�evikler bu kesimler ic;:inde en tutarh ve nesnel zorunluluklan tamyan, bunlan manuksal sonuc;:lanna kadar gotlirmekte tereddut ya�amayan kanad1 olu�turuyorlardL
Ashnda anlaulan eski bir hikayedir: Sosyalist olmanm en temel ko�ulu burjuvazinin iktidarmm kaldmlmas1dir, ama ihmh ya da reformist kesim bunun vaktinin geldigini hic;:bir zaman kabul etmezken, devrimci kanat, elbette, ko�ullann olgunla�t1-
xvii
gi belli anlar oldugunu savunmaktadir. Bol�evizm di�1 sosyalizmin en 6nemli otoritesi olan Kautsky'nin 1906 sonlarmda soylediklerini alahm. Kautsky "Rusya Devrimi'nin Devindirici Giic;:leri ve lhtimalleri" ba�hgm1 ta�1yan ve bir y1l sonra Rusc;:a bask1sma Lenin'in onaylay1c1 bir 6ns6z yazd1g1 c;:ah�masmda, yalmzca Avrupa ic;:in degil, Rusya ic;:in de burjuva devrimleri c;:agmm, "yani devindirici giiciinii burjuvazinin olu�turdugu devrimler c;:ag1"nm kapand1gm1 soyler. Kautsky'ye gore , proletaryanm eklenti degil, bag1ms1z bir sm1f olarak ortaya c;:1kng1 bir iilkede burjuvazi devrimci olmaktan c;:1km1�tir. Soyle der Kautsky:
Devrimin geli�imi i<;:inde Sosyal-Demokrat Parti'nin zafere ula�mas1 gayet mumkundur ve parti, yanda�lanna bu zafer konusunda guven a�1lamakla iyi eder, zira zaferi daha ba�tan reddederseniz, ba�anyla mucadele yurutemezsiniz. Fakat sosyal-demokratlarm ba�ka bir sm1fm yard1m1 olmadan, yalmzca proletaryaya yaslanarak zafere ula�malan mumkun olmayacakur. l�te bu yuzden, zafere ula�m1� bir parti olarak,
programm1 proletaryay1 destekleyen sm1fm (koyluluk) <;:1karlarmm izin verdiginden daha oteye ta�1yamayacakt1r.
Buraya kadar, 6zellikle de son ciimle dikkate ahmrsa, Kautsky'nin 1 9 1 7 sonrasmdaki aym Kautsky oldugu dii�iiniilebilir. Fakat Kautsky adeta yazd1kc;:a ikna olur. Tipk1 o donemki Lenin gibi, devrimin bir burjuva devrimiyle smirh kalamayacagm1, ama derhal sosyalizmin kurulmasma da yol ac;:amayacagm1 soyledikten sonra, en azmdan kesin olarak ne yap1lmas1 gerektigini soyler:
Bu devrimi ne geleneksel anlamda bir burjuva devrimi ne de aym �ekilde bir sosyalist devrim olarak gormek gerekir. Bunun yerine, burjuva toplumunu sosyalist toplumdan ayiran s1-
xviii
mra kadar ilerleyecek ve ilkinin dag1lrnas1m h1zlandmp ikincisinin kurulrnasma zernin do�eyecektir dernek daha insafh olur.
Kaut5ky'nin bu 56ylediklerinden geriye Bol�eviklere 5oyleyecek tek bir �ey kahyordu: lktidara gelen bir parti, devirdigi 51-mfm (burjuvazinin) program1yla 5m1rh kalamaz, ak5ine 'zafer konusunda g«ven a�iladigi' kitleleri zafere ula�urd1ktan 5onra onlarm taleplerini kar�ilamak zorundadir. Ak5i takdirde, iktidara goturdugu proletaryaya, 'biz a5hnda iktidan burjuvazinin <;:1-karlanm 5avunmak i<;:in ele ge<;:irmi�tik' demek zorunda kahr, upk1 Men�eviklerin Ekim 6nce5inde yapuklan gibi. Elbette Bol�evikler tutarh demokratlar olarak ilk yolu tercih etmi�lerdi. Kritik 5oru, Kaut5ky'nin ifade ettigi ve Bol�eviklerin de kabul ettigi gibi, proletaryamn ve onun parti5inin koylulukle, yani 'yard1m1 olmadan zafere ula�malan mumkun' olmayan 5m1fla ili�ki5inin ne olacag1yd1? Bol�evik Devrimi'nin bir darbe mi yok5a devrim mi oldugu bu 5oruda 5akhydl.
1KT1DARIN ALINMASI: DARBE Ml, DEVRlM Ml?
Bol�eviklerin giri�iminin bir darbe mi yok5a bir devrim mi oldugu 5orununun en can ahc1 ve<;:he5i 1<;: Sava�, en can ahc1 oge5i de koyluluktur.
Bol�evikler iktidan ele ge<;:irirken buyiik �ehirlerde i�<;:i 51-mfmm ezici <;:ogunlugunu arkalanna ald1klanndan, Bol�evizm kar�nlanmn bu konuda 56yleyecekleri pek 56zu yoktur.4 Oy-5a koyluluk konu5unda aym �ey ge<;:erli degildir, zira ezici <;:ogunlugu koylulugun olu�turdugu bir ulkede koylulerin oylanmn almamam1� olma51, darbe nitelendirme5i i<;:in yeterli go-
4) Ayrmular ii;in, bkz. elinizdeki kitapta, "Kurucu Meclis Sei;imleri ve Proletarya Diktatorlugu", s. 169-197
xix
rulmu�tur. Bu iki can ahc1 etkenden once koyluluk sorununu ele almak daha dogru olacakur.
1 9 1 7 Ekim'inde Marksizmin koyluluk ve genel olarak ku<;ii.k mulk sahibi emek<;iler konusundaki yakla�1m1 neredeyse eksiksiz bir �ekilde hayata ge<;irilmi� ve devrim bu �ekilde ba�anya ula�m1�ur. Yukanda Kautsky'nin de dile getirdigini ve dolay1s1yla sahiplendigini gordugumuz bu yakla�1m, Lenin'in olumunun ardmdan Stalinist ideolojinin gu<;lenmesiyle birlikte unutturulmu�, yok say1lm1�ur.
Lenin'in l 924'teki olumunden hemen birka<; y1l sonra <::in sorununda ba�layan ve sonra dalga dalga yay1lan sm1f i�birligi politikas1 (ve koyluculuk, kii.<;ii.k burjuva devrimciligi) , 1949'da aruk l 920'lerdekinden apayn bir parti olan <::KP esasen koyluluge yaslanan bir hareketle ulusal devrimini ger<;ekle�tirince doruk noktasma ula�m1�u. Oyle ki sosyalist hareketinin dogu�u esasen yirminci yii.zy1lm ikinci yansma sarkan Turkiye gibi ulkelerde koyluluge proletaryayla e�, hatta kimi zaman daha fazla bir deger bi<;ilmesi Marksizmin kitabma uygun bir tutum olarak gorulmu�tu. Stalinizmin ve onun <;e�itli kollarmm i<;inde ku<;uk bir kesim bunu, "Lenin'den sonra yeni bir ger(ek/ik ortaya <;1ku" ya da "her ulkenin somut ko�ullan var" diye teorize etmeye <;ah�sa da, <;ogunlugu olu�turan diger kesim a<;1smdan koylulugun ba�h ba�ma bir devrimci sm1f katma yii.kseltilmesi ve proletaryayla bir tutulmas1 Marksizmin ve Leninizmin ozunde vardi.
Oysa Bol�eviklerin koyluluge kar�1 tutumu o kadar mesafeli, ku�kucu ve Stalinist dogmalardan uzak bir sm1fsal temele oturuyordu ki baz1 burjuva tarih<;ileri �unlan soyleyecek kadar ileri gidebilmi�lerdir:
Partinin koylulugii tarif etmek ic;:in kulland1g1 dil somurgecilik diliyle c;:arp1c1 benzerlikler ta�1maktadir: 'orgutsuz-da-
xx
gm1k' , 'yoksul ve cahil bilgisizler', 'kuhur seviyesi dii$iik', siyasi ac;1dan etkisiz, 'bilinc;siz' bir kitle.'
Lenin'in yaz1lannda da gorulebilecegi uzere, Bol$eviklerin bu ve benzeri tabirleri kulland1klan dogrudur. Dolayis1yla iki cevap vermek gerekiyor: Bol$evikler koyluleri a$ag1lamad1lar ('somiirgeci tutum'), Bol$evikler koyluleri yiiceltmediler ya da proletaryayla aym kefeye koymad1lar ('Stalinist sm1f i$birlik�i tu tum').
Belirtildigi uzere, Bol$evikler Marksizmin tarihsel ger�eklerle defalarca kamtlanm1$ olan dusturunu ilke edinmi$lerdi: K1r kenti takip eder!
Kir ile kent birbirine e$it olamaz. Bu c;agm tarihsel ko$ullan altmda kir kente e$it olamaz. Kent kac;m1lmaz olarak k1-ra onderlik eder. Kir kac;1mlmaz olarak kenti takip eder. Burada tek sorun 'kentli' sm10ardan hangisinin kira onderlik etmeyi ba$aracag1, bu g6revin ustesinden gelecegi ve kentin onderliginin hangi bic;imlere burunecegidir (cilt 30, s. 257) .
Bir koylu diyan olan Rusya'da devrim tam da bu ilkeye bagh kalmd1g1 i�in ba$anya ula$ID1$tlr. Bol$evikler her $eyden once buyuk sanayi kentlcrinde ustunlugu ele ge�irmelcri sayesinde devrimi ger�ekle$tirmi$lerdir.
Bunu kavrayamayan bir devrimcinin, y1llarca Bol$evik Devrimi'nin bir darbe oldugunu 'kamtlamak' adma Kurucu Meclis se�imlerine gondermede bulunan burjuva ideologlarmm tuzagma dii$mesi ka�1mlmazd1r. Zira Bol$evikler ger�ekten de oy zab1tlarma gore azmhkta olduklan bir ulkede iktidan ele ge�irmi$lerdi. Bol$eviklerin uye say1s1 Subat'ta 25 bin civanndaydi.
5) Aki. Donald j. Raleigh, ·'The Russian Civil War, 1917-1922", Tiu: Cambridge History of Russia, The Twentieth Century, 3. cilt ic;inde, Cambridge University Press, 2006, s. 160.
xxi
Birkac; ay soma 100 bine yakla�m1�, Kornilov ayaklanmasmdan onceyse 250 bini zar zor gec;mi�ti. Say1lan yalmzca yl!z binleri bulan Bol�evik devrimciler, etraflannda milyonlarca emekc;iyi toplam1�lard1, fakat yine de Ocak l 918'deki Kurucu Meclis'te c;ogunluga sahip degillerdi. Neyse ki 1 20 milyonu a�km emekc;inin hepsini birbirine denk olarak gormeyen ve her sm1f m toplumdaki ozgul agirhgm1 titizlikle dikkate alan Bol�evikler, ulke ekonomisinde ba�role sahip olan sanayinin ve �ehrin ustunlugunu siyasal ustunluge c;evirmi� ve dogrn politikalarla, proletaryanm onderliginde devrimi ulkenin tamamma yaym1�lard1.
Bu noktada, belki de uzun ac;1klamalardansa, Lenin'in c;ok severek zikrettigi S-R'lerin toprak program1yla ilgili anekdotu aktarmak daha uygun olacaktir.
Lenin devrimin daha ilk gunu �oyle diyordu:
Burada, [toprakla ilgili] kararnamenin ve fermanm Sosyalist-Devrimciler tarafmdan haz1rland1gma <lair sesler duyuluyor. Ne i;1kar bundan? Kimin tarafmdan kaleme ahnd1g1 fark eder mi? (cilt 26, s. 260).
Gerc;ekten de Bol�evikler toprak sorununun c;ozumu ic;in koylulugun temsilcisi olan S-R'lerin toprak programm1 uygulam1�lard1. Ekim'den once iktidara gec;me hrsan bulan S-R'ler, �ehirlerde burjuva duzeninin smirlan d1�ma c;1kmaya, kapitalist mulkiyette gedikler ac;maya cesaret edemedikleri gibi, kirsalda da kendi programlanna ihanet etmi� ve koylulugu hayal kmkhgma ugratm1�lard1. Oysa Bol�evikler kapitalizmle hesapla�maya kararh, i�c;i sm1fmm onderligini ele alm1� bir parti olarak, bir koylu ulkesinde i�c;ilerin vazgec;ilmez muttefiki olan yoksul koylulerin toprak ihtiyacm1 dikkate alm1� ve SR'lerin kagit uzerinde kalan program1m hie; degi�tirmeden uygulayarak S-R yanda�1 koylulerin destegini kazanm1�lard1.
xx ii
Troc;ki bilincin bu.tun yonlerinin aym h1zla geli�medigini vurgular. Devrimcile�en bir bireyin dogrudan siyasal olaylara olan ilgisinin toplumsal hayatm diger alanlarma yay1lmasmm aym h1zda olamayacag1m, bilincin bir yam c;ok ileri firlarken, ba�ka bir yanmm c;ok geride kalabilecegini soyler. 6rnegin y1llarca dini, milliyetc;i, aynmc1 goru�lerin etkisinde ya�am1� bir i�c;i, kendiliginden geli�en bir grev ya da direni� sayesinde, o mucadelenin ate�i ic;inde, kendi dogrudan sm1fsal ihtiyac;larmm pe�inde ko�arken devrimci bir donu�um sergileyip i�c;i sm1fi mucadelesinin aynlmaz bir uyesi haline gelebilir, fakat buna ragmen belli bir sure, mesela kadm-erkek ili�kilerine dair eski anlay1�m1 surdurebilir ya da kendisini hala eski 'siyasal' (parlamenter) parti kimligiyle ifade edebilir. Devrim anlarmda da ayms1 olur: Kitleler kendi dogrudan ihtiyac;lanm. lafta savunan partilere degil, eylemde uygulayan partilere destek verirler ve Lenin'in de dedigi gibi, bu noktada oy sand1g1 resmin butununu gormek ic;in yeterli degildir:
Genel oy, her sm1fm kendi sorunlanm kavrarnada ula�ug1 diizeyin bir gostergesidir. <;:e�itli sorunlarlm c;ozmek ic;in farkh sm1flarm ne yone egi l im gosterdiklerini ifade eder. Fakat bu sorunlann gerc;ek (OZiimiinii oy sand1gmda degil , sm1f miicadelesinin ic; sava�l da kapsayan butiin bic;imlerinde aramak gerekir (cilt 30, s. 271-272).
Bol�eviklerin koylulerle ili�kisi boyle bir diyalektige sahipti. Bol�evik Parti, proletaryanm buyii.k c;ogunlugunu, sm1fm en bilinc;li ve dinamik unsurlanm sosyalizm davasma kazand1g1 ic;in ba�anya ula�m1�ti. Oysa koylulugu sosyalizmin ya da planh-kolektif ekonominin yararlarma ikna ettigi ic;in yanma c;ekmemi�ti. Koyluluk hala devrim oncesinde oldugu gibi kendi kuc;uk topragmm pe�inde ko�uyordu; sava�la birlikte,
xx iii
bu talebe ban� talebi de eklenmi�ti. Bol�evikler koyhi.leri sosyalizme ikna ederek degil, onlarla gec;ici bir ittifak yaparak devrime ilerlemi�lerdi. Koyluler gec,;mi�ten gelen parti baghhklanm ya da 'siyasal' g6rO.�lerini-6nyarg1lanm koruyor, ama siyasete aktif mudahalelerinin soz konusu oldugu her yerde Bol�eviklerden yana tav1r ahyorlardi. Bu ili�kiyi en iyi ifade edecek olan Rusya koylulerinin kendi sozleridir:
Biz komunistleri sevmiyoruz, ama Bol�evikleri seviyoruz, onlann yamnday1z !
l�c;i sm1f mm partisi olan Bol�evikler koylulugu devrime bu �ekilde c;ekmi�lerdi. Lenin meseleyi �oyle ozetler:
Bu durum kar�1smda Sosyalist-Devrimciler ofkeden kup
lere bindiler, 'Bol�evikler program1mm c;ald1lar' diye yaygara kopard1lar. Arna bunu yapmakla sadece kendilerini gulunc; duruma du�urmu� oldular. Gerc;ekten de, ne guzel bir parti: Programlannda devrimci nitelikte ve emekc;i halkm yaranna olan maddeleri hayata gec;irebilmek ic;in yenilgiye ugramalan ve hukumetten kovulmalan gerekiyormu�! (cilt 30, s. 265) .
Lenin bu politikayla Marksizmin ilkelerine bagh hareket etmi�ti. Toplumdaki yegane tutarh devrimci gucun proletarya oldugunu savunan Marx ve Engels, kendi sosyalizm anlay1�lannm gerc;ek kokenini, kolektif hareket etmeye bu denli musait bir sm1f m tarihte ilk kez ortaya c,;1km1� olmas1yla ili�kilendirmi�lerdi. Koyluluk ic,;inse boyle bir durum gec;erli degildir, zira "koylu bir yandan, ony1llar boyunca toprak sahibi ve kapitalist tarafmdan ezilmi� bir emekc,;idir ama diger yandan, o bir mulk sahibidir. Tah1hm ozgurce satmak ister, 'ticaret ozgurlugu' ister, ac;hktan kmlan bir ulkede serbest tah1l ticaretinin vurgunculuk yapma ozgurlugu , zenginler ic,;in kar elde et-
xx iv
me ozgurlugu oldugunu anlamaz."6 l�te bu yuzden proletarya, ge<;:mi�in bir miras1 olan diger emek<;:i kesimlere belli tavizler vermeli, onlan kar�1-devrimin kucagma atmaktan kurtaracak bir uzla�ma politikas1 izlemeliydi.
Lenin'e gore , koylulugun zincirlerinden ba�ka kaybedecek bir �eylerinin bulumnasi, kendi gozunde <;:ok degerli ku<;:uk bir toprak par<;:asma sahip olmas1 koylulerin kolektif degil, bireysel hareket eden, bencil bir grup olmasma yol a<;:1yordu . "Tek dusturu, 'ben ald1g1m1 alay1m, gerisinin cam cehenneme' olan ku<;:uk mulk sahiplerinin anar�isi" ,7 Lenin'in koyluluge ili�kin olarak 'somurgecilige kayd1g1' iddia edilen yakla�1mmm, yani proletaryayla koylulugu e�it gormeyi reddeden klasik Marksist yakla�1mm ozunu olu�turuyordu. Kapitalizmde koylulugun bag1ms1z bir rol oynamas1 mumkun degildi. Koyluler ya proletaryay1 destekleyerek devrimci bir rol oynayacak da burjuvazinin pe�ine takilarak kar�1devrimin yedegi olacaklardi. Ozellikle de Engels'in israrla uzerinde durdugu bu tutumu Lenin �oyle 6zetlemekteydi:
Bu hususta, sosyalistler, sosyalizm teorisine ve ideallerine sadakatle bagh kald1klan o eski gunlerde sosyalizmin en iyi temsilcileri kiiylulugu tarafs1zla�tmnaktan, yani orta koyluleri proleter devrimine aktif olarak yard1m etmese bile, en azmdan engel olmayan, tarafs1z kalacak ve du�manlanm1zm sahna gec;:meyecek bir toplumsal katman haline getirmekten bahsederlerdi."
Dolay1s1yla Bol�eviklerin oy hanesinde koylulerin gorunmemesi, yalmzca bir azmhk tarafmdan desteklendiklerini degil, ak-
6) "Yedinci Tiim-Rusya Sovyctkri Kongresi", 5 Arahk 1919, Sovyet lktidcm vr Dlinya Dcvri111i icinde. Agora Kitaphg1. Ocak 2010. s. 269. 7) "Moskova Sovycti'ndc Yapilan Konu�ma", 23 Nisan 1918, a.gy. ir;inde, s. 101 . 8) "RKP Sekizinci Kongresi Ar,;1h� Konu�mas1", 18 Mart 1919, a.g.y. ir;inde, s. 194.
xxv
sine, sosyalistlerin ilk gunden beri ongordugu bir ili�ki bic;imi temelinde nufusun c;ogunlugunu kazand1klanm gosteriyordu.
1(: SAVAS: KlTLE DESTEClNlN KANITI
Koylulukle kurulan bu ili�ki bic;iminin Marksizme uygun olsa da, gerc;ek bir destegi ifade etmedigi itirazmda bulunulabilir. Bu itiraz1 cevaplamanm ve boylece aslmda Bol�eviklerin devrim stratejisinin saglamasm1 yapmanm en iyi yolu le; Sava�'tlr. Ancak boylesine uzun soluklu ve c;etin bir smav, koylulugun Bol�eviklere destek verip vermedigini, verdiyse bunun bir anhk gafleti yans1t1p yans1tmad1g1m ve dolay1s1yla Bol�evik Devrimi'nin bir darbe olup olmad1g1m gosterebilir.
Burjuva tarihc;ilerinin ve genel olarak Bol�evik Devrimi'ne kar�1 c;1kanlann ac;1klamakta en c;ok zorland1klan, kurgulanm en c;ok bozan ve dolay1s1yla genelde susarak ya da c;arpltarak gec;i�tirmeye c;ah�uklan olay, gene; i�c;i devletinin daha ilk y1-lmda kar�I kar�1ya kald1g1 uc; y1lhk korkunc; le; Sava�'ta elde ettigi maddi ve manevi ba�andu. le; Sava� ziyadesiyle rahats1z edici bir konudur, zira 1 9 1 Tden gunumuze kadar butun Bol�evizm kar�Itlarmm ortakla�uklan 'darbe' tezinin yumu�ak karmd1r: Maddi ac;1dan guc;suz olan Bol�evikler, kitle destegi de olmad1gma gore , le; Sava�'tan nas1l galip c;1kabildiler?
Gerc;ekten de Bol�eviklerin iktidara devrimle degil, darbeyle geldikleri, tepeden gerc;ekle�tirilen bu ]akoben mudahalenin Kurucu Meclis sec;imlerinde tecelli eden halk iradesine yonelik bir dayatma oldugu iddiasma le; Sava� ta� koymaktad1r. Nas1l olmu� da yalmzca bir azmhgm destegini alan bir parti ('komplocular grubu') , buylik emperyalist guc;lerin destegini alan kar�1-devrimcilerle uc; yil boyunca sava�mak zorunda kalm1�ken, du�man bir ara Petrograd'a kadar dayanm1�ken, yani birc;ok
xxvi
bolge Bol�eviklerin elinden <;1km1�ken, Bol�evikler Brest Antla�mas1 gibi ulkenin U.<;te birine yakmm1 hi<; sava�rnadan Almanlara 'teslim' etmi� ve bu zorunlu tercih fazlas1yla suiistirnal edilmi�ken, 1920'de iktidanm korumayi ba�arm1�, kaybettigi b61-geleri yeniden Sovyet iktidanmn par<;as1 yapm1�, hatta baz1 yerlerde iktidar bizzat kucagma du�mu�tur? Bir azmhgm destekledigi Bol�evikler nas1l olmu� da bunca badireyi atlatabilmi�lerdir? Soru apktir: Madem kitlelere ragmen yap1lan bir devrimdi, madem proletarya diktatorlugu degil, o <;ok sevilen lafla, proletarya uzerinde diktatorluk kurulmu�tu, madem kitleler Bol�evikleri istemiyorlard1, neden kitleler boyle bir firsan tepip Bol�eviklerden kurtulmadilar, hatta daha da onemlisi 'kurtulduklannda' bile k1sa sure sonra Bol�evikleri geri <;agird1lar?
Burjuva tarih<;ilerinin bu konuda dile getirdikleri di�e dokunur sadece birka<; cevap vardir. Bunlann en iddiahs1, aslmda, Kol<;ak'm lngiliz kumandam General Ward'm soyledigi sozun farkh bi<;imleridir: Rusya'da C::arlar yuzy1llarca kitle destegi olmadan yonetmediler mi?
Ne var ki, bu sorunun siyaseten hi<;bir anlam1 yoktur. Yirminci yuzyildaki farkh diktatorluk bi<;imlerinin hepsini aym torbanm i<;ine t1k1�tirma giri�imleriyle aym yanh�tan hareket etmektedir.
Belli bir kahc1hg1 olan hi<;bir yonetim yalmzca zor yoluyla var olamaz. lster diktatorluk olsun, ister kralhk, ister demokrasi, her yonetim iktidara oram degi�en bir ikna-zor dinamigiyle tutunur, salt zor yoluyla , �iddet uygulayarak degil. Yani bu iddia yalmzca Bol�evikleri degil, C::arhk yonetimini de yanh� a<;1klamaktadir. Ornegin l 905'e kadar, genel anlamda soylersek, (ar'm bu.yuk bir me�ruiyeti (ikna temeli) vardi. 9 Ocak ve sonrasmda bu me�ruiyeti buyiik oranda yitirdi, sonraki sure<;te ya�anan buyuk tarihsel olaylarda itibanm daha da yitirerek
xx vii
on iki y1l sonra tarih oldu. Keza fa�izm ic;in de ayms1 gec;erlidir. Fa�izm s1radan bir diktatorliik gibi yalmzca �iddet yoluyla degil, c;ekirdegini kiic;iik burjuva kitlelerin olu�turdugu, etrafmda devrimci alternatiften hayal kmkhgma ugram1�, yorulmu�, bezmi� ve diger uca savrulmu� kitlelerin (aktif ya da pasiO destegini de alm1� bir toplumsal zemin iizerinde �iddet uygulayarak yonetir. Fa�izm azgmca �iddetini bu tabana yaslanarak uygular. Bu yiizden beyaz muhaf1zlarm argiimam, a�m (ya da ortalama) �iddet uygulayan her rejimi 'fa�izm' diye nitelendiren Stalinist solun argiimanlan kadar degersizdir.
le; Sava� gerc;ek bir halk oylamas1ydi. Kitlelerin olagan donemlerde iktidardan yana ho�nutsuzluklanm her an ac;1kc;a ve en radikal tarzda dile getirmeleri miimkiin degildir. Oysa le; Sava� bu imkam tamr. Sovyet Rusya'daki le; Sava� da boyledir. Kitleler bu halk oylamasmda ellerine gec;en onlarca firsata ragmen Bol�evikleri terk etmemi�lerdir. Oyle ki Bol�eviklerin uygulamak zorunda kald1klan ve kitlelerin 6nemli bir kesimine 'itici' gelen politikalar bile Bol�eviklerden kopmalarma yol ac;mam1�llr.
le; Sava�'taki ba�any1 yok saymak ic;in ba�vurulan diger argiiman ise, emperyalist giic;lerin istedihleri �ehilde miidahale edememi� olmaland1r. Bu iddiamn temelini olu�turan tespit 6ziinde dogrudur. Gerc;ekten de Lenin emperyalist giic;ler mevcut ordulannm c;ok kiic;iik bir kesimini bile Sovyet iktidannm iizerine salabilmi� olsalard1, i�c;i devletinin ayakta kalmasmm miimkiin olmayacagm1 ac;1kc,;a soylemi�tir:
Eger ltilaf devletleri Almanya'nm yenilgisinden sonra bo�a c;:1kan devasa ordularmm c;:ok kuc;:uk bir kesiminden bile yararlanabilselerdi, eger bu ordularm degil hepsini, onda birini bile Sovyet Rusya Cumhuriyeti'ne kar�l dogru duzgiin kullanabil-
xxviii
mi:;; olsalard1, elbette ayakta kalmam1z miimkiin olmayacakn. Rusya'daki Ii; Sava:;;'m birinci doneminin temel ozelligi, ltilaf devletlerinin Sovyet Cumhuriyeti'ni ezmek ii;:in kendi askerlerinden yararlanma giri:;;iminin ba:;;ans1zhga ugramas1yd1. 9
Fakat bu dogru tespit, Bol;;evik Devrimi kar;;1tlanm degil, Bol;;evikleri destekleyen ve Sovyet iktidannm me;;ruiyetini gosteren bir ic;:erige sahiptir. Muhafazakar tarihc;:ilerin de kabul ettigi gibi, Bol;;evikler le;: Sava;; s1rasmda genel anlam1yla asker s1kmt1s1 c;:ekmemi;;lerdir, oysa kar;;1-devrimci guc;:ler asker toparlamakta surekli zorlanm1;;lardir. Bu durum Bol;;eviklerin me;;ruiyetinin kamndir, Bol�eviklerin yalmzca Rusya'da degil, butun dunyada destek ve teveccuh gordugunun i;;aretidir.
Rusya'da asker toplanabilmesi Bol;;eviklerin arkasmda buyuk bir destegin bulundugunu gosterir, zira 1 9 1 6 sonras1 dunya tarihi asker kac;:aklanmn tarihidir ve ozellikle de ordusunu dagitm1;; bir ulkede sil ba;;tan yeni bir ordu yaranlabilmi;; olmas1, kitlelerin muazzam desteginin oldugunu gosterir: Bol;;evikler hic;:bir ulkenin yapamad1gm1, hatta Lenin'in bile (Brest Antla;;mas1'nm zorunluluguna dikkat c;:ekerken soylediklerine bakarsak) mumkun olmad1g1m du;;undugu bir ;;ey gerc;:ekle;;tirmi;;lerdi. Aym ;;ekilde, Bol;;eviklerin me;;ruiyetinin yalmzca Rusya'yla smirh olmad1g1m, i;;c;:i iktidanyla sava;;mak istemedigi ic;:in emperyalist guc;:lere rahat yuzu gostermeyen Avrupa i;;c;:i sm1fmm eylemlerine bakarak gorulebilecegi uzere , Bol;;evik nufuzunun diger ulkelere de yay1ld1gm1 gostermektedir.
Bol;;evik Devrimi'nin bu ulusal ve uluslararas1 me;;ruiyetini, o donemin en onemli sorunlanndan biri haline gelecek olan Yahudi sorunu c;:erc;:evesinde degerlendirebiliriz. Sozgelimi,
9) "R K P Sek izinci Tiim-Rusya K onferans1 MK Siyasi Raporu", 2 Arahk 1919, a.g.y. i�inde, s. 226.
xx ix
1919 yazmda beyaz muhaf1zlar Ukrayna'ya girdiklerinde, Yahudiler beklenmedik bir �ekilde kar�1-devrimci guc;lere husnu kabul gostermi�lerdi. Yahudilere e�itlik tamyan ilk parti Bol�evikler olmasma kar�m, Yahudiler beyaz muhaf1zlan tercih etmi�lerdi. Arna c;ok gec;meden, Yahudi katliamlanna izin veren ve devlet yonetiminden Yahudileri d1�layan beyazlardan hayal kmkhgma ugray1p Bol�eviklere kucak ac;m1�lard1. Sorunu o doneme ozgu sag a�mhklann bir sonucu olarak gormemek ic;in, omegin en ileri demokrasiye sahip olan lngiltere'de de 1920'lerde devletin ba�mdakilerin 1rkc;1, Yahudi du�mam soylemlerini ya da c;ok degil on-on be� y1l soma Avrupa'nm gobeginde ya�ananlan hat1rlatmak gerekir. Yuzyillard1r Yahudi du�manhg1 zihnine kazmm1� kitleleri etki altma alabilmek ad1-na, Bol�evik iktidannm bir Yahudi oyunu oldugu, butun 'demokratik' kapitalist devletler tarafmdan propaganda malzemesi olarak kullamhyordu. Bol�eviklerse ezilenlerin butun kesimlerine oldugu gibi Yahudilere de hitap edecek bir programa sahiplerdi. Yalmzca Ukrayna'da degil, butun Rusya'da Yahudiler aynmc1 yasalardan kurtanlm1�, ilk defa devlet makamlannda gorev almalan saglanm1�t1. (Hatta diledikleri takdirde kendilerine ayn bir toprak parc;as1 ve devlet teklif edilmi�ti. ) Kar�1-devrimcilerin ele gec;irdikleri yerlerde Yahudi pogromlan ya�amrken, Bol�evikler Rusya'da iki yuzy1h a�km suredir d1�lanan Yahudilere e�itlik getirmi�lerdi ve uzun vadede Bol�eviklerin destek gormelerini saglayan da buydu.
Aym durum �u ya da bu grupla degil, genel olarak koylulerle olan ili�ki ic;in de gec;erlidir. Bol�evikler 'S-R'lerin program1'yla gonlunu kazand1klan koylulugu, tah1hn zor ahm1 politikas1yla buyiik oranda kaybetmi�lerdi. Koylulerin ikna olmalan ic;in ya�ayarak gormeleri gerekiyordu:
xxx
Kurucu Meclis se<;imlerinde Bol!;ieviklere en az oy veren Ural ve Sibirya koyluleri, Kurucu Meclis cephesini sonuna kadar desteklememi!;iler miydi? Sibirya buylik toprak mulkiyetinin olmad1g1, koylulere, butun Rusya'nm koylulugune yard1m ettigimiz gibi hemen yard1mda bulunamad1g1m1z bir yer degil mi? 1918 yazmda Bol!;ieviklerden memnun degillerdi. Bol!;ieviklerin onlan ellerinde bulunan tah1l fazlasm1 spekulasyona izin vermeyen fiyatlarla satmaya zorlad1gm1 gormli!;i ve bu ylizden yuzlerini Kol<;ak'a <;evirmi!;ilerdi. Simdiyse durumu gordiiler, bir kar!;i1la!;itlrma yaptilar ve farkh sonur;lara vard1lar. "'
Gw;:ekten de koylulugun desteginin kaybedilmesi diye bahsedilen �ey, aslmda ge<;:ici-zorunlu bir onlem olan art1 urune zorla el koyma politikas1yla alakahyd1. Bol�evikler cephedeki askerlere ve tanmla ge<;:inmeyen bolgelere ia�e temin edebilmek ve k1thgm ustesinden gelebilmek amac1yla spekulasyonun onune ge<;:mek zorundayd1lar ve bu yiizden tah1l fazlasma el koyma yoluna gitmi�lerdi. 1<;: Sava�'m ve kithgm bitmesiyle bu yontemden vazge<;:ildi. Bunun kaldmlmas1yla birlikte, 192l 'den once neredeyse suadan bir hadise olan koylu ayaklanmalan tamamen durdu. Bunun ardmdan, "Bol�evizme dogru yeni bir yoneli� ba�lad1 ve Kol<;:ak ve Denikin'in cephe gerisinde koylu isyanlan yaygmla�t1. Koyluler kurtanc1lan olarak gordukleri kml birlikleri bagulanna basnlar" (cilt 30, s. 268) .
Aynca, l<;: Sava� s1rasmda halkm Kurucu Meclis'i ya da meclisleri deneme firsat1 buldugunu da eklemeden ge<;:mek olmaz. Rusya'nm ekonomik a<;:1dan onemli bolgelerinde belli sureler egemenlige sahip olan bu 'demokratik' yap1lar, Kml Ordu'nun mudahalesinden ziyade, t1pk1 Ekim oncesindeki Ge<;:ici Huku-
10) "Yedinci TO.m-Rusya Sovyetleri Kongresi" , a.g.y. ii;inde, s. 262. Lenin yaz1-larmda buna benzer biri;ok ornek zikreder.
xx xi
met denemeleri gibi kendi basiretsizlikleri ve kar�1-devrimci niteliklerinden oturii gozden du�mu�, gerici politikalan kitlelerden tepki toplam1� ve Kml Ordu bunlara ashnda yalmzca son darbeyi vurmu�tur. Bu ve benzeri 'demokratik' yap1lann zuhur ettigi ya da Gonulluler Ordusu denen kar�1-devrimci guruhun egemen oldugu yerlerde ya�anan karma�a, �iddet ve teror beyaz generaller tarafmdan bile istikrahla kabul edilmi�tir.
Butun bunlardan sonra, Bol�eviklerin kar�1smda rakip olacak bir parti ya da partilerin olmad1g1 argumammn da temelsiz oldugunu soylemek gerekir. Siyasette ehil olmayan, yonetmeye degil, emretmeye ah�m1� ve dolay1s1yla kitlelerden kopuk olan beyaz generallerin yetersiz kald1g1 gorii�u genel anlamda dogru olmakla beraber, 'Ball'nm demokrasi ideallerine daha bagh bir rakip olsayd1, durum c;:ok daha farkh olurdu' gorii�u ic;:in k1hf olarak kullamlmas1 sorunludur. Bu goru� yalmzca yukanda anlaulan genel sebeplerden oturii degil, ozelde beyaz muhaf1zlara ili�kin olgusal verilere ters du�mesi sebebiyle, genel olaraksa burjuva demokrasisi idealizasyonuyla malul oldugu ic;:in de yanh�llr. Olgular duzeyinde ele ald1g1m1zda, kar�1-devrimci guc;:lerin yalmzca diktatorlukle yamp tutu�an az1h katillerden olu�mad1-gm1 unutmamak gerekir. Bu kesimlerin arkasmda Avrupa burjuvazisinin maddi manevi destegi vardi. Dahas1, ornegin Vrangel dam�man olarak unlu Rus liberalleri Struve ve Krivoshein'i yanma alm1�t1, sirf sava� yerine, hem sava� hem politika yapma taraftanyd1, ama burjuva politikalarmm hic;:biri o donemde, devrim programmm kar�1smda tutunamad1, tutunamazd1 da.
Bol�evik hukumetinden memnun olmamalar1na kar$m. koyluler Kurucu Meclis'le, Kol<;ak'm ve btekilerin egemenligiyle pratikte bir kar�1la�urma yapllklannda, Bol�eviklerin onlara daha iyi bir hayat saglad1gm1 ve onlan askeri ai;:1dan
xxxii
bO.tUn do.nya emperyalistlerinin zorbahklanndan korudugu sonucuna vard1lar. ''
Fakat buradaki daha da buylik hata, ashnda llpk1 gunumuz Avrupa Birligi sorununda oldugu gibi, kokten yanh� bir Ball demokrasisi anlay1�mdan hareket ediliyor olmas1d1r. Burjuva demokrasisi bir taraf1 diktatorluk bir taraf1 demokrasi olan s1-mf temelli bir yonetim bic;imi olarak gorulecegi yerde, butiin sorunlan c;ozecek, sorunsuz bir cennetin anahtan haline getirilmektedir. Bugun Avrupa demokrasilerindeki artan ihlaller ve genel daralma bu idealizasyonu oldukc;a sorunlu hale getirmi�tir, fakat Bol�eviklerin iktidara geldigi donem soz konusu oldugunda bu idealizasyon daha da sorunludur. 0 donemde bugunku anlam1yla bile bir Ball Avrupa demokrasisi yoktu: Birc;ok ulkede genel oy hakk1 bile yerle�memi�ti; Avrupa burjuvazisi hala aleni irkc;1hktan-kadm du�manhgmdan, ylizsuz somurgecilikten ve aktif krallardan kurtulamam1�, birc;ogu bugun demokratik esvaba burundurulmu� emellerini saklama geregi bile duymayan bir sm1fn. Bunlar ancak zaman ic;inde daha pazarlanabilir bir �ekle burunecekti. Bu ylizden, Ball Avrupa demokrasisinin imdada yeti�mesi soyut bir duzlemde dile getirilmektedir. Meseleyi somuta indirgeyerek konu�mak ic;inse Lenin'e ba�vurabiliriz. Kuc;uk devletler, der Lenin, '"kurtanc1-lan'm, yani lngiliz subaylanm gorunce, lngiliz ve Amerikan 'demokrasisi'ni' ne manaya geldigini anlad1lar. lngiliz ve Amerikan burjuvazisinin temsilcileri Finlandiya ve Estonya'ya ayak basllktan sonra , Rus emperyalistlerinden bile daha buyuk bir kustahhkla basnrma eylemlerine giri�tiler. kuc;uk devletler
11) "Ii; ve D1� Durumumuz ve Partinin Gorev leri", 21 Kas1m1920, a.g.y. ii;inde, s. 312.
xxxiii
kendi deneyimleriyle , ltilaf devletlerinin Bol$eviklerden daha kustah ve yik1c1 bir canavar olduguna kanaat getirmi$ bulunuyorlar" 11 Keza: "Tro�ki'nin konu$masmda hakh olarak temas ettigi Viyana'y1 alahm. Orada hukumette Friedrich Adler gibileri var ve 'Bol$evizm deh$eti'nden azade ya$1yorlar, ama Petrograd ve Moskova kadar a�hk ve s1kmu �ekiyorlar, ustelik Viyanah i$�iler burjuvaziye kar$1 zafere ula$mak adma a�hk �ekmediklerini biliyorlar" (cilt 30, s. 241 ) .
Butun bunlar Bol$eviklerin zorlu smav1 ba$anyla atlatuklanm ve kitlelerin en bilin�li-iradi tercihi neticesinde (uzun bir sure�te ve tekrar tekrar deneyerek ya$ay1p gormeleriyle) iktidara tutunduklanm gostermektedir.
BOLSEVlK 1KT1DARI: KlTLESEL DEMOKRASl Ml, KlTLE TERORO MO?
Bol$evizm kar$ttlarmm Ekim Devrimi'ne darbe demelerinin arkasmda, paradoks gibi gorunse de , iktidann almmas1 s1rasmda kan dokulmemi$ olmas1 olduk�a onemli bir etkendir. Bol$evikler, i$�i ve emek�ilerden oyle kitlesel bir destek gormii$ler, ayaklanmanm zamanm1, tam da Naz1m'm dedigi $ekilde, oyle dogru ayarlam1$lard1 ki iktidarm Sovyetlere devri �ok kolay ger�ekle$IDi$ti. Moskova'da Bol$eviklerin bznel hatalarmm da etkisiyle iktidann almmas1 biraz daha zorlu ve kanh olmu$ olsa da, Bol$evikler devrimin ger�ekle$tigini ilan ettiklerinde ulkede beklenmedik derecede bir sukunetin hakim oldugunu soylemek mumkundur. Fakat bu bile, devrim kar$lllannm elinde kar$t-propaganda malzemesi olmu$tur. Marksistleri her ftrsatta doktrinerlikle su�layan bu kesimler, bakuklan her yerde Bol$e-
12) "Yedinci Tiim-Rusya Sovyetleri Kongresi", a.g.y. i.;:inde, s. 258-259.
xxxiv
vizm umac1s1 gorduklerinden, iktidann kitlesel bir destekle, tereyagmdan kil c;eker gibi almmasm1 bile 'ideolojik' �ekilde yorumlamaktan geri durmam1�lardir. Zaten bu ylizden baz1 yazarlar, Bol�evikleri kuc;umsemek adma, iktidarm ele get;iri lmedigini, iktidann Bol�eviklerin eline du�tugunu soylemi�lerdir. *
N e var ki Bol�evikleri karalamak amac1yla soylenen bu soz aslmda bir iltifattlr. Lenin daha iktidann ahnmasmdan once ayaklanmanm ve iktidann fethinin bir sanat oldugunu soylemi�ti ve nitekim Bol�evikler iktidan incelikle hazirlanm1� bir plan neticesinde alm1�lardi. Bu inceligin ne boyutta olduguna dair kar�lt kamplardan hirer ornek vermek anlamh olacakur: lktidan almak ic;in yapilan hazirhk sanatim o s1rada iktidarda bulunan Gec;ici Hukumet kadar, kimi zaman, (zorunluluktan oturu saklanmakta olan) Lenin bile anlamam1�tlr!
1 9 1 ?'yle birlikte eski husumetleri unutan Troc;ki, Bol�evizm saflanna kauld1g1 andan itibaren -Lenin'in tabiriyle bu surec;ten sonra "Troc;ki'den daha iyi bir Bol�evik olmam1�tlr" 1 1- Lenin'le aralarmda herhangi bir aynm olmad1gm1 kamtlarcasma, birc;ok konuda Lenin'le isti�arede bile bulunmadan aym politikalan uygulam1�tlr. Ayaklanmanm bir sanat olarak orgutlenmesi de bunlardan biridir. Troc;ki sahip oldugu yasal konumdan (Sovyet ba�kam) yararlanarak, ayaklanmanm du�mandan olabildigince gizlenmesini saglam1� ve bu baglamda, Sovyetler Kongresi'nin toplanacag1 gunu bir perde olarak kullanm1�ur. Ayaklan-
*) "Bo l�evi k ler b u devrimler yi lmda iktidan e le ge<;irmedi ler. Onlar du�en iktidan kapu lar. Once otokrasi, sonra demokrasi anar�iye yenik du�tli: Kararh herhangi bir gr up insan Bol�evik lerin Ekim 1917'de Pctrograd'da yapu k lanm yapabi lirdi. Adam B. U lman, The Bolshevilis . . . , Harvard University Press, 1998 [ 1965 ] . s. 314. Lenin'in bu konudaki cevab1 i<;in bkz. "Sovyet H ukumetinin Ba�an lan ve Zor luk lan", Drvrim Yazilan - 2, s. 75. 13) Lenin'in Toplu Eserler'inde yer a lmayan b u sozun ge<;tigi beige elinizdeki der lemeye ahnm1�ur, bkz. s. 11-16.
xxxv
ma oncesi giinlerdeki beyanlarmda, dogal olarak, ayaklanma diye bir �eyin soz konusu olamayacag1, Bol�eviklerin kongredeki sonucu bekleyecekleri, askeri hazirhklarm �ehri korumak amac1m ta�1d1g1, vs. tiiriinde konspiratif sozler sarf etmi�tir. Lenin ayaklanma oncesi son bir ay ic;inde Merkez Komitesi ic;inde ya�anan gorii� aynhklan ve dahas1 devrimin en ate�li doneminde yeraltma c;ekilmi� olmamn verdigi huzursuzluk nedeniyle, Troc;ki'nin bu yasal k1hfm1 ilk ba�ta yanh� yorumlam1� ve 'acaba bir yalpalayan daha m1?' �eklinde tereddiide dii�mii�tiir.
Ba�ka bir deyi�le, Lenin bile, saklanmak zorunda oldugu ic;in ayaklanma planlannm kimi k1s1mlanndan habersiz oldugundan, Troc;ki'nin yasal k1hfm1 ilk ba�ta anlamakta zorlanm1�ur. Stalin devrimin birinci yildoniimii vesilesiyle 6 Kas1m 1918'de Prav
da'da yayinlanan makalesinde �u saurlan kaleme ahrken tam da devrimin orgiitlenmesindeki bu incelige dikkat c;ekiyordu:
Devrimin esinleyicisi ba�mdan sonuna kadar, Lenin yolda�m ba�1m c;ektigi parti Merkez Komitesi'ydi. 0 donemde Vladimir llyic; Petrograd'da Viborg ilc;esinde saklamyordu. 24 Ekim ak�am1 hareketin genel onderligini ele almas1 ic;in Smolni'ye c;agnld1 . Ayaklanmamn pratik ayagmm orgutlenmesi i�inin tamam1, Petrograd Sovyeti ba�kam Tro�ki'nin dogrudan onderliginde ger�ekle�ti. Kesinlikle denebilir ki garnizonun Sovyet safma c;abucak gec;i�i ve Devrimci Askeri Komite'nin c;ah�mas1-nm mahirane orgiitlenmesiyle ilgili olan her �eyi parti, 6ncelikle ve her �eyden once Troc;ki yolda�a borc;ludur. 14
14) Elbette, Stalin sonrasmda bu saurian yazd1gma pi�man oldugu ii;in, bu tarihi sozleri toplu eserlerinden i;1karm1� vc yerine tam tersi saurian koymu�tur. Troi;ki'nin rolii.ne dair daha da ai;1k bir ifade Lenin'in Toplu Eserler'inin Kamenev'in riyasetinde haz1rlanan ilk bask1smdaki (cilt 14, s. 482) bir dipnotta gorii.lmcktedir: "Petrograd Sovyeti'ndeki i;ogunluk Bol�eviklerin tarafma ger,:tikten sonra, Trrn;ki Sovyet ba�kam sei;ildi ve bu s1fatla 25 Ekim ayaklanmasma onderlik etti."
xx xvi
Aym �ekilde, o donemde iktidarda olan Men�evikler ve diger bir\ok Ge\ici Hukumet uyesi de, baz1 kabine uyeleriyle generallerin uyanlanna ragmen Bol�eviklerin boyle bir te�ebbuste bulunmalannm soz konusu olmad1gma ve olamayacag1-na dair kesin sozler sarf etmi�lerdir.
Butun bunlar iktidann kolay bir �ekilde almmas1m saglam1�tL Elbette Ekim ayma gelindiginde ortada ger\ekten i�leyen bir devlet aygitmm olmamas1 da bir etkendir, fakat unutmamak gerekir ki Lenin, upk1 Kautsky gibi, bunun (burjuvazinin yonetemez hale gelmesi ve egemen sm1f i\inde par\alanmamn) her devrim i\in bir on �art oldugunu devrimden \Ok once soylemi�tir. Aslolan Lenin'in s1ralad1g1 diger etkenlerin de var olmas1yd1, ki bunun ba�mda, devrime onderlik edecek militan bir partinin varhg1 gelmektedir.
Dolayis1yla, daha iktidarm kurulmasma gelmeden, devrimin ger\ekle�mesi bile -deyim yerindeyse- demokratik tarzda olmu�tur, olup olabilecek en demokratik devrim ger\ekle�tirilmi�tir; Bol�evikler, Engels'in, "devrim hi\ ku�kusuz olup olabilecek en otoriter �eydir; nufusun bir kesiminin diger kesimine topla, tufekle, sunguyle, k1sacas1 hepsi de fevkalade otoriter olan ara\larla kendi iradesini zorla kabul ettirmesidir" 11 sozunu adeta bo�a \1kartm1�lardir! Arna diger yandan, sosyalist devrimin esas gucunun askeri ustunlukten degil, orgutsel ustunlukten geldigi, iyi orgutlenmi� i�\i ve emek\ilerin onunde duracak bir silahh gucun olmad1g1m da temsili duzeyde gostermi�tir.
Bu \izgi iktidar ahnd1ktan sonra da korunmu�tur. Sonradan bir\ok ulkede sosyalizm adma hareket eden Stalinist diktatorluklerin egemenligi, Bol�eviklerin proletarya diktatorlugu anlay1�mm \arpmlmasma zemin do�emi� olsa da, Bol�eviklerin hi\bir zaman tek parti diktatorlugu kurmak gibi bir ama\lan olma-
15) Akt. Lenin, Devlet ve Devrirn, Agora Kitaphg1, May1s 2009, s. 68.
xxxvii
m1�tL Keza butiin partilerin yasaklanmas1, kapsamh bir teror uygulanmas1, vs. gibi onlemler de Bol�eviklerin yonetim tarz1-nm degi�mez parc;:alan degildi. Bol�evikler bu onlemlerin hepsinin bir zorunluluk haline gelebilecegini ongorup kabul etseler bile, bunu sistemli ve kahc1 bir politika olarak gormuyorlardi.
Lenin'in devrim sonras1 yazilannda da gorulecegi uzere, Bol�evikler aslmda, upk1 Paris komunarlan gibi, iktidan ele gec;:irdiklerinde �iddete ba�vurmak konusunda oldukc;:a c;:ekingen ya da tutuk davranm1�lardi. Bol�evikleri az1h katiller olarak resmeden burjuva ideologlanmn iddialarmm aksine, Bol�evikler uzunca bir sure savunmada kalm1�, hatta kimi zaman aktif savunma bile sergilememi�lerdi. Siddeti hic;:bir zaman kendinde bir amac;: haline getirmeyen Bol�evikler, bu ilkeyi bir sure saga kayarak takip etmi� ve proletarya diktatorlugunun en temel ilkesi olan burjuvaziyi ve yanda�lanm basurma konusunda devrimin ilk aylarmda tutuk davranm1�lardi. Ancak kar�1-devrimcilerin teror eylemleri ve saldmlan iyiden iyiye pervasizla�t1ktan sonra Bol�evikler de iktidan korumak adma me�ru �iddet eylemlerine giri�mi�lerdi. Lenin'in sozleriyle:
Ekim Devrimi'nden sonra biz burjuva gazetelerini bile kapatmad1k ve teror diye bir �ey soz konusu bile degildi. Kerenski'nin birc;:ok bakamm sahverdigimiz gibi, bize kar�l sonrasmda sava� ac;:m1� olan Krasnov'u bile b1rakm1�tik. Ne zaman ki somuruculer, yani kapitalistler direni�lerini arttird1-lar, biz ancak o zaman bu direni�i sistemli olarak, hatta teror uygulayarak ezmeye ba�lad1k (cilt 29, s. 5 15 ) .
Elbette bu andan itibaren uygulanmaya ba�lanan devlet terorunun de, Lenin sonras1 burokratik �iddet ve bask1 eylemleriyle alakas1 yoktur. Oncelikle, Lenin doneminde devam eden bir sava� durumu soz konusudur. lkincisi, Marksizmin ruhuna uy-
xxxviii
gun �ekilde , �iddet sm1fsal bir temele oturtulmu�tur. Lenin devrimden birka\: ay once teorik duzlemde (Devlet ve Devrim'de) savunduklanm �imdi uygulamaya koymu�tur. Siddetin amac1 ayncahkh bir kesimin (kapitalistlerin ya da sonradan oldugu gibi Stalinist burokrasinin) iktidarmm bekas1 degildir. Bol�evikler -192 l 'de parti i\:i hizipleri yasaklayan yanh� ad1m1 saymazsakparti i\:inde farkh goru�lerin dile getirilmesine izin vermi�ler, Stalinist burokrasinin egemen oldugu donemde goriilen bask1, y1ld1rma, ter6r, cinayet, vs. gibi yollara ba�vurmam1�lardir.
Parti d1�1 muhalefet i\:in de benzer bir yakla�1m ge\:erlidir. "Biz koalisyon hukumetine ilkesel olarak kar�1 degiliz, diyen Lenin'in 6nderligindeki Bol�evikler i\:in diger partilerin yasaklanmas1 mutlak bir zorunluluk degildi. Bol�evikler aslmda her rejimin temel bir ilkesinden yola \:Ikm1�lard1: Mevcut rej imi tamyan, laf ta degil, ger\:ekten tamyan, onun yasalanm kabul eden partiler serbesttir. Burjuva cumhuriyetinde i�\:i sm1fmm iktidanm, i�\:i devletinin kurulmasm1 savunan 6rgutler ve partiler yasad1�1d1r. Aym �ekilde, i�\:i sm1fmm iktidan altmda da burjuva duzenine geri donu�u savunan, cebir yoluyla i�\:i devletini ortadan kaldirmaya \:ah�an partiler yasad1�1d1r. Lenin Bol�eviklerin yapuklanmn aslmda genel kabul gordugunu anlatmak i\:in Plehanov'un sonradan rucO ettigi �u sozlerini aktanr. "ltalyan cumhuriyetlerindeki burjuvazi bir zamanlar soyluluga mensup ki�ilerin siyasal haklanni el lerinden alm1�t1. Nasti bir zamanlar ust sin1flar proletaryanin siyasi haklanni k1-s1tlam1�sa, devriimi proletarya da bu si niflann siyasal haklanni k1s1tlayabilir. Boyle bir onlemin uygun olup olmad1ginin tek bir k1stas1 olabi lir: salus revolutionis suprema lex [ devrimin selameti en ustun yasad1r] " (cilt 42, s. 47-48) .
Bu noktada iki farkh sistem arasmdaki tek farkhhk, me�ruiyet sorunudur. Kapitalist duzen, tarihsel a\:Idan ve insanh-
xxxix
ga yaran bak1mmdan miadm1 doldurdugundan, yapnklan yasal ve kendisi ai;1smdan 'mant1kh' olsa da, hii;bir me�ruiyete sahip degildir. l�i;i devletinin aym yasalhk kapsamma giren bu eylemleriyse insanhgm gelecegi apsmdan ta�1d1g1 onem bak1-mmdan ve oli;usunde me�rudur. Fakat belirtildigi iizere, yakla�1m tarz1 Bol�eviklere has degildir.
Bu bak1mdan, Bol�evikler burjuva partilerini bile hemen yasaklama yoluna gitmemi�lerdir. Sovyet iktidanm tamyan ya da Sovyetlerin ii;inde temsil edilen partilerse iktidan zor yoluyla y1kma yoluna gidene kadar yasaklanmam1�lard1r. Mesela, Men�evikler 1920'ye kadar yasal varhklanm surdurmu�lerdir. Dahas1, Bol�evikler diger i�i;i partilerini yasaklad1ktan sonra da aym devrimci i;izgiyi korumu�lard1r:
lkinci Enternasyonal 6nderleri bizi mahkum ediyorlar, fakat biz Men�eviklerle Sosyalist-Devrimcilere a<;:1k<;:a diyoruz ki, 'her hakk1 tammaya hazmz, yeter ki bize spekulatorlere kar�1, ia�e vurgunculuguna yard1m edenlere kar�1, burjuvaziye yard1m edenlere kar�1 emek<;:i kitlelerin <;:Ikarlanm gozeten politikalan izlememizde yard1mc1 olun' (cilt 30, s. 241 ) .
Nitekim Bol�eviklerin bu tutumunun en iyi gostergesi, devrimin ilk ba�ta bir koalisyon hukumeti olarak �ekillenmi� olmas1d1r. Bol�eviklerin tek parti diktatorlugu kurmak gibi bir dertleri yoktu. Ne tek parti diktatorlugu ne de parti ii;i teror! Bu ikisi de Bol�eviklere uzakn.
Yukanda bahsi gei;en ilkeler, ornegin Ban'da i;ok taru�ma konusu edilen, 'Bol�evikler ve basm-ifade ozgurlugu' ya da 'Bol�evikler ve (:eka-GPU' sorununa da 1�1k tutabilir.
Burada en temel yanh�hk, niteliksel ai;1dan farkh bir duzeni ifade eden proletarya diktatorlugunu burjuva toplumunun k1s-
xi
taslanyla degerlendirmeye �ah�makur. Elbette, sosyalizm davasmm me�ruiyetine inanmayan ya da sosyalist oldugunu iddia etmesine kar�m burjuvazinin (ya da egemenlerin) iktidan 'altm tepside sunacag1'm dii�fmen ki�iler i�in bu aynmm hi�bir onemi yoktur. Fakat sosyalizmin tarihsel me�ruiyetine inanan ve ancak zorlu miicadeleler neticesinde s1mfs1z bir topluma vanlacagm1 bilen ve dii�iinen ki�iler i�in bu aynm �artur.
Lenin aslmda bu niteliksel fark1, devrimden birka� ay once, en onemli teorik �ah�mas1 olan Devlet ve Devrim'de 'yan devlet' tabiriyle anlatmaya �ah�m1�tl. Lenin bununla, tarihte ilk ve son kez, devletin bir azmhgm �ogunluk iizerindeki tahakkiim arac1 olarak degil, �ogunlugun azmhk iizerindeki tahakkiim arac1 olarak i�lev gorecegini ve yine ilk kez, devletin iktidan ele ge�iren s1mfm iktidanm kahc1la�urmak i�in degil, her tiirlii iktidar bi�imini ortadan kaldirmak i�in kullamlacagm1 anlatmak istiyordu. Bu niteliksel farkhhk, devlete ve onun yoneticisi olan s1mfa, devirdigi sm1ftan apayn bir ozellik kauyordu. Her �eyden once , muzaffer proletaryanm ama�lanm a�1k bir �ekilde dile getirmekten korkmasma gerek yoktu, yani: l��i sm1f1 devlet iktidanm "ozgiirliik i�in degil, has1mlanm bask1 altmda tutmak i�in kullanacakur" 16 Nitekim Lenin, "Evet, hi�bir hiikiimetin ilan etme cesaretini gosteremeyecegi �eyi a�1k�a ilan ettik. Diinya iizerinde i� sava�tan a�1k�a bahsedebilecek ilk hiikiimet, i��i, koylii ve askerlerin hiikiimetidir" 1 1 derken aym Marksist ilkeye bagh kahyordu . Proletarya diktatorliigii sosyalistlerin kafasmdaki ideal diizen degil, ban�a giden yolda oncesinde belirledikleri ilkeler uyarmca yiiriitiilecek bir sava� donemidir. Ba�ka bir deyi�le, Bol-
16) A .g.y. , s. 7 1 . 1 7 ) "Oc;uncu Tum-Rusya Sovyetleri Kongresi'ne Rapor", 24 Ocak 1918 , Sov-yrt ve Dunya Devrimi ic;inde, s. 30.
xii
�evikler ve ondan da once Marksizmin kuruculan, "her devletin 'terorist' oldugu"nu zaten biliyorlard1, tabii eger 'teror' derken, kelimenin ozgii.n anlam1yla, iktidan ele ge<;iren sm1fm sistemli bask1 uygulamas1 kastediliyorsa.
Basm ozgii.rlii.gii. ve diger ozgii.rlii.kleri bu <;er<;evede ele almak gerekir. Bol�evikler i�<;ilerin toplumdaki gii.cii.nii.n artmaya ba�lad1g1 noktada, kelimenin burjuva anlam1yla, basm ozgii.rlii.gii.nii.n ne oldugunu aslmda Mart'ta gormii.�lerdi. Gei;ici Hii.kii.met'in i�e ba�lamasmdan k1sa sure sonra Sovyet yii.rii.tme kurulu, muhafazakar gazetelerin yeniden basilmasma izin vermi�ti, onlar da hemen saldmlanm Sovyetler ii.zerinde yogunla�tlrarak mukabelede bulunmu�lardi. Bu gazetelerde Sovyetlerin temsil yetenegi sorgulamyor, askerlerin demokratik haklanndan �ikayet ediliyor, i�<;i sm1fmm sosyal hak talepleri kotii.leniyor ve eski dii.zene goz kirp1hyordu. lktidara gelen i�<;i sm1fmm buna izin vermesi elbette soz konusu olamazdi. Her �eyden once, basm ozgii.rlii.gii. sermaye ozgii.rlii.gii. demekti. Bol�evikler burjuvazinin kamuoyunu manipii.le etmek, kendi i;1karlan dogrultusunda gundem olu�turmak ii;in yararland1g1 en onemli arai;lardan biri olan matbaalan i�<;i devletinin mii.lkiyetine gei;irerek, npk1 kapitalist dii.zende oldugu gibi, sm1fsal bir politika izlemi�lerdi.
Ne var ki i�lerin tamamen beklendigi gibi gittigini dii.�ii.nmek de hata olur. Dii.nya devriminin bir tii.rlii. yard1ma gelmemesi s1kmtilan her ge<;en gun daha da artirm1�ti. Kolayhk ad1-na, Lenin'in yukanda i<; sava�la ilgili aktanlan ahnnsm1 irdeleyerek ilerleyebiliriz . Hem bu sayede basm ozgii.rlii.gii. ile C:eka-GPU sorunu arasmdaki bag1 kurmak da kolayla�acaknr.
Lenin bu sozii. iktidan ald1ktan birka<; ay sonra soyler. Yine aym donemde benzer beyanlan da vardir. BU.tun bunlar Lenin'in 1918'in ilk aylannda i<; sava�m b�ladzgmz dii.�ii.ndii.gii.nii.
xlii
gostermektedir. Oysa ortada henuz bir i� sava� yoktur. k sava� Lenin, "i� sava� u� ay surdu" '� dedikten bir sure sonra b�layacaktir. Bu farkhhgm sebebi emperyalist vah�ette sakhdir. Elbette Bol�evikler �all�malann ve i� sava�m ya�anacagm1 biliyorlard1, fakat saldmlarm boylesine pervas1z ve korkun� bir nitelikte olacagm1, i� sava�m bu denli �iddetli ge�ecegini tahmin etmemi�lerdi. Bunun sebebi burjuvazinin insafma guvenmeleri degil, uzunca bir sure tek ba�lanna direnmek yerine dunya devriminin muzaffer yilruyil�uyle �all�malarm askeri alandan siyasal-ekonomik alana kayacagm1 du�unmeleriydi. Fakat oyle olmadi. Sonras1yla k1yasland1gmda, Lenin'in bahsettigi 'i� sava�' ashnda bir i� sava� degil, iktidarm almmasma bagh �all�malard1r. As1l i� sava� bir sure sonra, emperyalistler tarafmdan desteklenen beyaz muhahzlarm sistemli mucadelesiyle ba�layacakllr. Emperyalist gu�lerin el ele vererek Rusya i�inde yaratuklan cehennem, Bol�evikleri dogru olan zorunlu onlemlere oldugu kadar, elbette zaman zaman hatalara ve yanh�lara da suruklemi�tir. Fakat aslolan siyasal �izginin dogru olmas1dir.
Dlkeyi kmp ge�iren kar�1-devrimci gu�lere kar�1 Bol�eviklerin gullerle kar�1hk vermesi beklenemezdi ve GPU-(:eka da bunun bir eseri olarak dogmu�tur. Lenin ve Tro�ki donemindeki (:eka-GPU ile Stalinist N KVD-KGB'yi birbirine kan�llrarak, Bol�eviklerin bu kurumu kurmakla hata yapllgm1 soyleyenler, aslmda sosyalist ilkeler bir tarafa, en temel burjuva haklanndan birini dahi yok saymaktad1rlar: bir ulkenin kendini savunma hakki. Burada pasifizmden ya da soyut �iddet kar�Hhgmdan bahsetmek bile dogru olmaz, zira Bol�eviklere bu konuda yilklenenler guya soyut �iddet kar�Hhg1 yaparak aslmda diger devletlere tamd1klan 6z-savunma (kendini koruma) hakkm1 Rusya'daki i��i devletine tammamaktad1rlar.
18) "Ac1 Arna Gerekli Bir Ders", 25 Subat 1918 , a.g.y. it;inde, s. 72.
xliii
Rusya'da Lenin doneminde bilfiil devam eden bir i<; sava�, suikastlar, komplolar, saldmlar, vs. vard1. Diinya devriminin yard1ma yeti�memi� olmas1yla savunmanm askeri alana daha i;ok kaymas1 kai;1mlmazd1. Lenin C:eka'ya saldmp, teroru abartumz diyenlere �oyle cevap veriyordu: "Acaba komplolarm �ans eseri mi ortaya i;1kanld1gm1 dii�iiniiyorlar?" (cilt 30, s. 235) .
Dolay1s1yla, burada aslolan �iddete ba�vurulmu� olmas1 ya da teror uygulanm1� olmas1 degil, bunun hangi amai;larla, hangi sm1fsal i;1karlar adma vs. yiiriitiildiigiidiir. Ornegin tam da bu sebeple, 'kendisi iktidardayken en azgm devlet teroriine ba�vuran Tro<;ki kendi kazd1g1 kuyuya dii�mii�tiir' argiimam yersizdir. Lenin doneminin onde gelen yoneticilerinden ve dolay1s1yla Sovyet iktidannm yapuklanndan sorumlu biri olarak Troi;ki, dogrusuyla yanh�1yla, ilk yedi y1lm her zaman arkasmda durmu� ve dahas1 Stalinist Rusya'yi hii;bir zaman soyut �iddet iizerinden ya da i� oraya geldiyse burokrasi kar�1thg1 iizerinden ele�tirmemi�tir. Tipk1 Lenin gibi Troi;ki de her zaman �iddetin amacm1 ve sm1fsal i<;erigini sorgulam1�ur.
Sovyet iktidannm �iddet ve demokrasi konusundaki imti hamm ancak sm1fsal bir bak1� a<;lSlyla biitiinliigii i<;inde degerlendirebiliriz. Aksi takdirde, Bol�eviklerin nas1l olup da demokrasi sorununda diinya <;apmda, e�i olmayan tarihsel ad1mlar atuklanm ai;1klayamay1z.
GERC:EK DEMOKRASl: KADIN SORUNU VE BOLSEVlKLER
Soyut burjuva demokrasisinden i�<;i ve emeki;iler i<;in demokrasiye, elle tutulur, somut demokrasiye gelecek olursak, Bol�eviklerin i;ok biiyilk ba�anlara imza atuklanm goriiriiz. Bol�evikleri her hrsatta demokrasiyi kaldirm1� olmakla sui;layan
xliv
burjuvazi, egemenlige sahip oldugu ulkelerde yillardir geciktirdigi, gen;:ekle�tirmeye yana�mad1g1 sorunlarm Bol�eviklerin iktidan altmda bir c;;irp1da c;;ozulmu� olmasm1 hic;;bir zaman ac;;1klayamam1�tlr. Marksizm ac;;1smdansa bu ac;;1klama demokrasi kavrammm oziinde, demokrasinin geli�im dinamiklerinde sakhdir.
Burjuvazi feodalizme kar�1 iktidar olabilmek adma, 'ozgurluk, e�itlik, karde�lik' �iarlan altmda demokrasi bayragma sanlm1�tl. Proletaryanm heniiz tarihsel olarak ortaya c;;1kmad1g1 o donemde, burjuvazi eski duzeni ortadan kaldirana kadar demokrasi bayragmm esas sahibi olarak kaldi. Fakat kendisinden daha ileri bir sm1f ortaya c;;1kug1 andan itibaren burjuvazi de gericile�meye ba�lad1; 1848 Devrimleri bunun en ac;;1k �ekilde goriildugii ilk ornekti. Bu andan itibaren demokrasi bayragm1 devrimci proletarya devralm1� ve daha ileriye ta�1m1�tlr. Dolay1-s1yla tarihsel ac;;1dan, burjuva demokrasisinin sm1rlanm belirleyen �ey burjuvazinin niyetleri ya da ozgurluk merak1 degil, ezilen sm1fm egemen sm1fa kar�1 yliriittiigii mucadele olmu�tur.
Bol�evik Devrimi'ni bugun geriye donii�lii olarak degerlendirecek olursak, yani devrimi ve ba�anlanm ba�layan devrimin bir kar�1-devrimle ezilip sosyalizme ula�amad1g1 gerc;;egi c;;erc;;evesinde degerlendirirsek, bu 'demokrasi bayrag1' tespitinin yeniden dogruland1gm1 goriiriiz. Zira Bol�evikler amklan ad1mlarla burjuvaziyi uzun vadede demokrasinin sm1rlanm epeyce geni�letmeye zorlam1�lardir. Bu demokratik sorunlar c;;erc;;evesinde, kadm sorunu elbette en ozel yere sahiptir.
Bol�evikler 1 9 1 Tden once dile getirdikleri kadm sorununa ili�kin Marksist program1, iktidan ald1ktan sonra hemen hayata gec;;irmi�lerdir. Bugun bile Marksistleri ve Marksizmin kuruculanm 'cinsiyet korii' olmakla suc;;layan ve ba�ka ideolojilerde deva arayanlarm bu 'c;;eli�ki'yi ac;;1klamakta zorland1gm1 goruyoruz, zira Bol�evikler iktidan ald1ktan sonra Marksist tt-
xlv
oriye uygun olarak c;ok k1sa siirede kapitalist iilkelerin c;ok ilerisine gec;en devasa ad1mlar atm1�lardir.
Gerek Marx ve Engels gerekse Lenin ve Troc;ki, kadm sorununun onemli bir k1smmm sosyalist donii�iim kapsamma degil, burjuva-demokratik donii�iim kapsamma girdigini hic;bir zaman reddetmemi�lerdir. Marksistler 'burjuvazi hic;bir sorunu c;ozemez' kuru ajitasyonundan ziyade, saglam bir kapitalizm tahliliyle burjuvazinin c;ozebilecegi (ya da daha dogru bir tabirle, kapitalist diizende c;oziilebilecek) sorunlarla c;ozemeyecegi sorunlan, ba�ka bir deyi�le , gerc;ekle�mesi durumunda kapitalizmi ortadan kald1rmayacak sorunlar ile ancak kapitalizmin y1kilmas1yla ortadan kalkabilecek sorunlan birbirinden ay1rm1�lardir. Fakat asil onemli olan k1-s1m, farkh sm1fsal temele oturan bu sorunlan birbirinden bag1ms1z halledilecek bir miicadele eksenine oturtmam1� olmaland1r. 'Once biri, soma digeri' degil, ortak miicadele temelinde sorunlann surehli l ih ic;inde c;oziimii ! Rusya'da Bol�eviklerin kar�1 kar�1ya kald1g1 sorunlar baglammda meselenin can ahc1 noktas1 buydu.
Diger yandan, tarihsel ac;1dan burjuva-demokratik donii�iim kapsamma girse bile, birc;ok demokratik sorunun heniiz burjuvazinin giindeminde bile yer almamas1 da meselenin diger bir ayag1ydi. Tipk1 bugiin oldugu gibi, o donemde de tarihsel ac;1-dan yak1c1 hirer ihtiyac; olmasma kar�m. burjuvazinin hayata gec;irmekle daha koklii donii�iimlere yol ac;maktan korktugu ve bu nedenle hie; ili�medigi demokratik sorunlar vardi.
l�te Bol�evik hiikiimetinin ilk kararnameleri her �eyden once, burjuvazinin c;ozemedigi ve c;ozmeye bile yana�mad1g1 bii tun bu demohratih (burjuva-demohratih) sorunlann h1zla c;oziime kavu�turulmas1yla alakahydi. Neydi bunlar?
Bu sorunlan, yasalar oniinde kadm-erkek e�itliginin sag-
xlvi
lanmas1 ba�hg1 altmda toplayabiliriz. Kadmlara herhangi bir smirlama olmadan sec;me-sec;ilme hakk1, hak e�itligi, resmi nikah ve (gerc;ek anlamda) bo�anma hakk1 -biitiin bunlar o gunkii burjuva demokrasisinin bile yan c;izdigi sorunlard1r. Fakat Bol�evikler demokratik donii�iim konusunda burada durmam1�, burjuva diizeninin bugiin bile, yani iizerinden doksan y1l gec;tikten sonra bile yan c;izmeye devam ettigi sorunlarda koklii c;oziimlere gitmi�lerdir. Bugiin demokrasinin be�igi Avrupa'da ve ABD'de kadmlan kuluc;ka makinesi olarak goren burjuvazinin ha.la tartl�ma konusu edip, geri ad1m amg1 kiirtaj meselesi, iicretsiz kiirtaj hakkmm yerle�tirilmesiyle c;oziime kavu�turulmu�, dahas1 c;ah�an kadmlara hamilelik izni, emzirme hakk1, vs. tamnm1�, gayri me�ru-me�ru evlilik aynm1 kaldmlm1�tir, iistelik modern Avrupa'nm gobeginde degil, tutucu koyliiliigiin egemen oldugu bir iilkede !
Fakat ne Marksizmin kuruculan ac;1smdan ne de Bol�evikler ac;1smdan kadm sorunu bu kadanyla (demokratik donii�iimle) smirhdir. Bu ve benzeri demokratik ad1mlar hie; vakit kaybetmeden c;oziilmesi gereken ve c;oziimiine giri�ilebilecek sorunlardir. Fakat kadm sorununun ozii sm1fsaldir ve c;oziimii de ancak sm1flarm ortadan kaldmlmas1yla miimkiindiir. Yani kadm-erkek e�itliginin oniindeki yasal engellerin kald1-nlmas1, vb. kadm sorununu c;ozmeye yetmez. Kadmlarm kadm olmaktan gelen sorunlan kadar, i�c;i-emekc;i olmaktan kaynakh sorunlan da vardir ve i�c;i sm1f1 iktidan alsa bile bunlarm hic;biri bugiinden yarma c;oziilemez, ancak c;oziimii yolunda somut ve kesin ad1mlar at1labilir.
Marksizmin kuruculan bu sosyalist donii�iimiin temeline kadmm k1sir ev iic;geninden kurtulmas1 hedefini koymu�lardir. Buna gore , mutfak i�leri, temizlik i�leri ve c;ocuk bak1m1 kadmla erkek arasmdaki daha koklii e�itsizliklerin ortadan
xlvii
kalkmas1 ic;in c;ozulmesi gereken sorunlard1r. Engels bunu �oyle ifade eder:
Kadm uretken toplumsal emek d1�mda, ·ozel ev i�leriyle yetinmek zorunda kald1kc;:a, kadmm kunulu�unun, kadm-erkek e�itliginin imkans1z oldugu ve imkans1z kalacag1 ac;:1knr. Kadmm kurtulu�unun gerc;:ekle�ebilir bir duruma gelmesi ic;:in, once, geni� bir toplumsal olc;:ekte Oretime kanlabilmesi ve ev i�lerinin onu yalmzca c;:ok onemsiz bir olc;:ude ugra�nrmas1 gerekir. '"
Bu sagland1g1 olc;ude, kadmlann erkeklerle gerc;ek e�itligine giden yolda en buyuk ad1m at1lm1� olacaku. Bol�evikler de bu ad1m1 atmaktan geri durmadilar. Devrimden hemen sonra kadm1 ev i�lerinin angaryasmdan kurtaracak olan kamusal kre�ler, a�evleri ve c;ama�1rhaneler kuruldu.
Ne var ki hem yukanda bahsi gec;en emperyalist �iddet c;emberi hem de diger nesnel zorluklar Bol�eviklerin bu yolda daha fazla ilerlemelerinin onune gec;ti. Bu nesnel zorluklan anlatmak ic;in belki de en iyi ornek, Lenin'in Komintern'e hitaben son konu�masm1 bitirirken soyledikleridir. Lenin burada c;ah�manm, ogrenmenin zorunlulugundan bahseder. Fakat, der Lenin, bizim Bau Avrupah yolda�lanm1zdan daha farkh bir anlamda c;ah�mam1z ve ogrenmemiz gerekiyor: "Yabanc1 yolda�lanm1z da c;ah�mak zorundalar, ama okuma-yazmay1 ve okudugunu anlamay1 ogrenmek bic;iminde degil. [Bizim] okuma-yazmay1 ve okudugumuzu anlamay1 ogrenerek ba�lamam1z gerekiyor" (cilt 33, 43 1 -432). Ekonomik ve kulturel ac;1dan geri bir ulke olan Rusya'da devrimin be�inci y1lmda hedef buydu.
19) Engels, Ai len i n , ()zel Miilkiyelin ve Devlel i n Koken i , Sol Yay. , 1 998 [ 1888 ] , s . 190.
xi viii
Buna ragmen Bol�evikler demokrasi konusunda <;ok onemli dersler vermi�lerdir. Bunun en onemli sebebi, devrimci bir iktidar kurmu� olmalanydi. Bunu da yalmzca i<;erideki politikalanyla degil, d1�andaki politikalanyla da gostermi�lerdi.
1S(:1 DEVLET1N1N DIS S1YASET1
Bol�eviklerin iktidan ald1klannda d1� siyasete ili�kin yakla�1mlan iki temel ilke uzerinde yiikseliyordu. Bunlardan ilki, d1� siyasetin i<; siyasetin devam1 oldugu, i<;eride izlenen politikalardan bag1ms1z bir d1� siyasetin olamayacag1, digeriyse dunya devrimiydi. Bol�eviklerin butiin planlan devrimin bir an once diger ulkelere yayilacak olmasma gore belirlenmi�ti. Dunya devrimi sured, sm1fs1z-devletsiz bir toplumu ifade eden sosyalizmin kurulu�undan bile once, diger i�<;i devletleriyle aradaki sm1rlan kald1racak, i<;-d1� siyaset kalmayacak ve sonunda da, butun dunyada elde edilecek zaferin ardmdan smirlarm tamamen kaldmlmas1 ve uluslann ger<;ek-e�it birliginin saglanmas1yla siyaset diye bir �ey de kalmayacakti. Tam da bu yuzden ilk D1�i�leri Halk Komiseri olan Tro<;ki gorevi ahrken, "Birka<; devrimci bildiri yaymlar, ardmdan dukkam kapatmz," demi�ti.
D1� siyasetin bu tki ilkesi birbirine kopmaz �ekilde baghy-di. Lenin doneminde i<;eride devrimci bir yonetim oldugundan, d1�anda da aym devrimci <;izgi korunmu�, ama i<;erideki rejimin yozla�mas1yla birlikte d1� siyaset de bundan nasibini alm1� ve d1� siyasetin ilk ilkesindeki i<;erik degi�imi, ikinci ilkenin tiimuyle terk edilmesiyle sonu<;lanm1�nr.
Daha once de belirtildigi uzere , dunya devriminin imdada yeti�memesi Bol�evikler adma hem bir hayal kmkhg1 hem de yeni perspektifler belirleme zorunlulugu anlamma geliyordu. 1917 oncesinde yalmzca Bol�evikler degil, hi<;bir Marksist on-
xlix
der, kapitalist ulkelerle c;evrili bir i�c;i devletinin uluslararas1 ili�kiler alanmda neler yapmas1 gerektigi uzerine kapsamh bir goru� ortaya koymam1�tl. Beklenen devrimlerin imdada yeti�memesi, Sovyet devletinin yoneticileri ic;in yeni bir durum ortaya c;1kardi. Kapitalist devletlerle yan yana olmak, Sovyet devleti ic;in daha ba�tan bir ehven-i �er durumu yaratm1�tt. Tek ulkede tecrit edilmi� bir i�c;i devleti demek, birc;ok durumda, zorunluluktan oturu zorlu kararlar almmas1 anlamma geliyordu. Di� siyaset ya da diplomatik ili�kiler, daha birkac; gun once i�c;ilerin eylemlerini ac1mas1zca basttrm1� bir devletin yoneticileriyle ya da emperyalist katliama giri�mi� devletlerin pi�kin temsilcileriyle yu.z yiize gelmek, masaya oturup el s1k1�mak demekti. Nitekim ki�ilik sahibi devrimciler olarak birc;ok Bol�evik, siyasal ac;1dan yanh� olsa bile, dogru birtak1m kaygtlardan beslenen duygusal tepkiler gostermi�lerdi.
Bu konu devrimin daha ilk gunlerinde gundeme gelmi�ti. Bol�evikler emperyalist sava�tan en az hasarla kurtulmanm planlanm yaparlarken, Almanya'nm saldmlan devam ediyordu. 1 9 1 8 Subat'mm sonlanna dogru Fransa'nm resmi temsilcileri D1�i�leri Komiseri olan Troc;ki'ye ziyaretlerde bulunmu� ve Almanlar kar�1smda geri c;ekilen Sovyet guc;lerine muhimmat ve g1da yard1m1 teklif etmi�lerdi. Frans1z emperyalistleri elbette bunu hayir i�lemek adma degil, Bol�evikleri tekrardan sava�a suruklemek ic;in yap1yorlardi. Bu baglamda, partinin 22 Subat 1918 tarihli Merkez Yurutme Kurulu toplant1smda Frans1z genelkurmaymm bu 'yard1m1'm kabul edip etmeme sorunu gundeme geldi. Buharin ve Uritski'nin ba�1m c;ektigi Sol Komunistler, emperyalistlerle her turlu anla�may1 kmayarak bu yard1mm kesinlikle kabul edilemez oldugunu savunurlarken, Troc;ki kabul edilmesi gerektiginde israr etmi�ti. Lenin ise toplanttda hazir bulunamad1gmdan goru�unu yaz1h bir
notla belirtrni�ti: "Lutfen, oyurnu ernperyalist lngiliz-Frans1z e�k1yalanndan palates ve silah ahnrnas1 lehinde kulland1g1rn tutanaklara gec;:irilsin" (cilt 44, s. 67).
Bu not Bol�eviklerin d1� siyasetini anlarnak a�lSlndan iyi bir ipucu sunrnaktad1r. Tro�ki'nin aym toplanuda soylediklerine kulak verebiliriz:
lktidan ele gec;:irmi� ve Almanya'ya kar�1 sava�makta olan sosyalist proletaryanm partisi olarak devlet organlan aranhg1yla devrimci ordumuzu en iyi �ekilde donatmak ic;:in gerekli bo.to.n onlemleri ahyoruz ve bu amac;:la mo.mko.n olan her yerden ve dolay1s1yla kapitalist ho.ko.metlerden de bu arac;:lan edinmeye c;:ah�1yoruz. Bunu yaparken, partimiz d1� siyasette tam bag1ms1zhgm1 korumakta, hic;:bir kapitalist ho.ko.mete siyasal baghhk gostermemekte ve her durumda onlarm tekliflerini kendi c;:1karlan ac;:1smdan degerlendirmektedir.
Yani Bol�evik onderler burunlanm tuta tuta ernperyalistlerle ili�kilere girrnek zorundayd1lar. Ernperyalistlerle pratik anla�malar rnurnkundu ('patatesler' kabul edilebilirdi) , fakat ernperyalist haydutlarla siyasal dayam�rna sergilernek, pratik anla�rnay1 bir guven ili�kisine donu�turrnek, Stalinist burokrasinin ileride yapacag1 gibi, zorunlu ticari ili�kiler kurulan ernperyalistleri allay1p pullarnak kesinlikle kabul edilernezdi.
Buradan da anla�ilacag1 uzere , Marksizrn a�1smdan yeni bir sorun ortaya �1krn1� olrnasma kar�m, Bol�evikler tarnarnen hazirhks1z yakalanrnarn1�lardi. Diger bir�ok konuda oldugu gibi, Marksizrnin felsefesi, Marksizrnin ternel ilkeleri Bol�evikler i�in iyi bir rehber olrnu�tu. Burada ayrmuh olarak ele alrnak rnurnkun olrnasa da, Lenin donerni d1� siyasetine rehberlik eden bu ilkelerin en 6nernlilerinden baz1lanm �oyle s1ralayabiliriz:
I i
Kazamlmi� mevzi (herhangi bir ulkedeki i�c;i iktidan) butun guc;lerle korunmahdir, ama bunun salt 'ulusal' guc;lerle ba�anlamayacagi unutulmamahdir; Kazamlmi� mevzi (ulusal mevzi) onemlidir, fakat uluslararasi devrimden ustun degildir; Esas mevzi herkesin kendi ulkesi ya da ilk kurulan i�c;i devleti degil, dunya devrimi ac;ismdan daha onemliio olan ulkedir (ornegin Sovyet Rusya ile potansiyel Alman devrimi arasmdaki ili�kide, "Rusya Devrimi'nin feda edilmesi") ;
• l�c;i iktidan diger ulkelerde devrimi yaymak ic;in (uygun �artlarda askeri mudahale de dahil olmak uzere) elinden geleni yapmahdir.
Bu ilkeler, kapitalizm ile sosyalizmin ban� ic;inde birarada ya�ayamayacagi tezi uzerinde yu.kseliyordu. Dunya devrimi gerc;ekle�ene kadar, devrimi yaymaya, kapitalist devletler arasmdaki c;eli�kilerden yararlanmaya, onlan birbirine du�urmeye ve bu bo�luklarda kendine alan ac;maya c;ah�mak gerekiyordu. l�te bu sebeple i�c;i devletinin di� siyaseti Komintern'le siki sikiya baglantihydi. Deyim yerindeyse, di� siyasetin en onemli urunu ve araci Komintern'di. Elbette bununla kastedilen, Komintern'in, sonradan Stalin doneminde oldugu gibi, Sovyet devletinin 'ulusal' c;ikarlanm savunmak amaciyla var oldugu degil, en onemli 'ulusal' c;ikan dunya devrimini gerc;ekle�tirmek olan Bol�eviklerin di� siyasetin bu en onemli amaci ic;in Komintern'i kurmu� olduklandir. Komintern Sovyet Cumhuriyeti'ne degil, Sovyet Cumhuriyeti Komintern'e tabiydi. i 1
20) Bkz. Vladimir I . Lenin, Yenilgicilih ve Entemasyonalizm, Agora Kitaphg1, Temmuz 2009, "Sunu�". s. Ii-Iii. 21) Komintern meselesi Agora Kitaphg1'nda hazulamakta oldugumuz Lenin'in Devrim Yaz1 lan'nm be�inci cildinde ele almacakur.
Iii
Bu ilkeler temelinde hareket eden Sovyet iktidarmm d1� siyasettek� ilk onemli ad1mlan da sava�la baglanuhydi. Bol�evikler kendilerini iktidara ta�1yan uc; temel slogandan biri olan ban� slogamm devrimin ertesi go.nu uygulamaya koyuldular. Bu konu Brest-Litovsk Antla�mas1 baglammda Bol�evikler arasmda uzun taru�malara, ihtilaflara ve aynhklara sebep oldu. Troc;ki'nin D1�i�leri Komiseri olarak aktif rolu nedeniyle bu konuda da epeyce bir tahrifat yap1lm1� olmasma kar�m, Lenin'in bu konudaki gerc;ek goru�lerini yaz1larmm butununden ogrenmek mumkundur.
Bol�eviklerin kaderini belirleyen bir diger konu da d1� borc;larm tanmmamas1ydi. Uc;an ku�a borcu olan C:arhk lmparatorlugu'nun borc;lanm tammad1gm1 ac;1klayan Bol�eviklere emperyalist guc;lerin verdigi kar�1hk, dolayh-dolays1z askeri mudahaleler d1�mda Sovyet hukumetini tammamak olmu�tu. Lenin doneminde Sovyet iktidan uluslararas1 arenada birc;ok devlet tarafmdan tanmm1yordu. Mesela, Rusya'nm en borc;lu oldugu ulke Fransa oldugundan, en fazla yaygaray1 Frans1z emperyalistlerinin kopard1g1 soylenebilir. Fransa Sovyet devletini ancak 1924'in ikinci yansmda Radikaller ba�a gec;ince tamdi. Mart l 9 2 l 'de resmi bir ticaret antla�mas1 imzalanmas1yla ili�ki resmi bir temele oturmu� olsa da, lngiltere de ancak l�c;i Partisi hukumeti ba�a gec;tikten sonra, 1 923 y1lmm son aymda Sovyet Rusya'y1 tamdi. Ban�c;1l soylemlerini emperyalist kabaday1hkla birle�tiren ABD ise Sovyet Rusya'y1 ancak l 933'te, i�c;i devleti omrunu tamamlamak uzereyken tamyacaku.
Sovyet devleti ic; sava�1 kazand1ktan sonra, d1� ili�kilerinde de belli bir istikrar gorulmeye ba�ladi. Sovyetlerin k1sa omurlu, ciddiye ahnmayacak bir macera giri�imi oldugu goru�O. burjuva
!iii
c,;evrelerde giderek itibar yitirmeye yliz tuttu. Fakat bu, i�in yalmzca bir ayag1yd1. Sovyet devleti ic,; sava�1 kazanm1�. bir devlet olarak Iii�tunu ispat etmi�ti, fakat elde edilen zafer, deyim yerindeyse, bir Pirus zaferi olmu�tu. Romahlara kar�1 buyilk zayiat vererek kazand1g1 zaferin ardmdan, Yunan komutan Pirus'un, "bir daha boyle bir zafer kazamrsak, halimiz yaman" dedigi soylenir. Gerc,;ekten de, 2,5 milyon militan i�c,;inin hayatm1 kaybettigi, ulkenin enkaza donu�tugu, ekonominin dibe vurdugu, vs. ic,; sava� ve emperyalist mudahale doneminin ardmdan N EP'le ba�layan geri c,;ekilme doneminin d1� siyasette de belli yansnnalan olmas1 kac,;m1lmazd1.
SONU(:
Bol�evik Devrimi'nin ve Sovyet iktidarmm tarihsel me�ruiyetini kaglt uzerinde -ustelik uzerinden neredeyse yilz y1l gec,;tikten sonra- kamtlamaya c,;ah�mak belki de devrimi yapanlann en son du�unecekleri �eydi. Lenin ve Bol�evikler giri�tikleri hareketin c,;ok gec,;meden sm1fs1z bir dunyaya giden kap1lan ac,;acagma inamyorlard1 ve bu ylizden komunistler me�ruiyetlerini lafta degil, eylemde kamtlayacaklard1. Bilinen sebeplerle bu giri�im �imdilik ba�ans1z oldu ve devrimin uzerinden doksan yil gec,;tikten sonra bu me�ruiyeti fikir duzleminde de kamtlamak ha.la bu mirasa sahip c,;1kanlarm gorevidir.
Buraya kadar yaz1lanlardan da anla�1labilecegi uzere , bu gorevin kendine ozgu zorluklan vardu. Her �eyden once, iki yonlu bir savunma yapmak gerekmektedir. lki yonlu bir savunma, zira Bol�evik Devrimi'nin ve Sovyet iktidarmm kendi me�ruiyetini kamtlamakta zorlanm1� olmasmda, ne denli ku-
!iv
sursuz bir i��i iktidan kurulursa kurulsun zaten sald1rmaktan geri durmayacagm1 bildigimiz burjuvazinin hamleleri kadar, o iktidan savundugu iddiasmda olanlann hamleleri de y1k1c1 olmu�tur, Bol�eviklerin mirasma du�man kadar 'dost' da zarar vermi�tir. Tarihin ironisi bu ya , Lenin'i ve onun en bu.yuk tarihsel eylemini savunmaya �ah�anlar, uzun y1llar, Lenin'in sava�ug1 goru�leri dillendirmi�lerdir. Buna uzerinde ya�ad1g1m1z topraklardan bir�ok ornek verebiliriz. Sozgelimi, daha once de bahsi ge�en 'halk devrimi' ya da 'zinde gu�ler', Bol�eviklerin muanzlannm s1mf i�birlik�iliklerini gizlemek adma s1k s1k kulland1klan ve kulaga ho� gelen, 'bunda itiraz edilecek ne var' dedirten turde siyasal a�1hmlardi. Mesela , Men�eviklerin onde gelen isimlerinden C:ereteli ulkenin bu.tun zinde guc;lerinin ulusal birligi kavramm1 ortaya atm1�u. C:ereteli, llpk1 Turk Stalinistleri gibi, i��i sm1fmm yeterince gu�lu olmad1gm1 ve bu nedenle 'yeni' bir formul olarak 'kelle say1s1'm aruracak bir yurtsever cephe olu�turmay1 oneriyordu. Bu cephenin i�inde 'elbette' i��iler olacakll, hatta baz1lanna gore i��iler ba�1 da �ekecekti , ama halkm diger kesimlerini de yok saymak olmazd1!
Aym turkuyu Plehanov da �igmyordu: Kurulacak devrimci iktidar proletarya diktatorlugunun dar tabanma yaslanmak yerine , "ulkenin tum zinde guc;lerinin bir koalisyonuna dayah" olmahydi. 22 Plehanov'a ve Men�eviklere gore her �eyi emek-sermaye �eli�kisi uzerinden degerlendirmek dargoru�luluktu . Onlar 'tam da bu nedenle' i��i sm1fiyla yetinmiyor, 'yeni' soylemler geli�tiriyor, Marksizmi 'dondurmu-
22) Plehanov'dan aktaran: D. Volkogonov, Lenin: a New Biography, The Free Press, 1994, s. 92 .
Iv
yor', aksine 'o topraklann gen;;ekliklerine uyarhyorlard1'. Hep aym terane . . .
Dolay1s1yla, hem Lenin'i Lenin'in <;;i'lruttugu goru�lerle savunma giri�imlerine kar�1 hem de kapitalizmin girdigi krizle birlikte Marksizmi allay1p pullamaya 1;;ah�1rken, ag1zlanndan salyalar ak1tarak Lenin'e sald1ranlara kar�1 Bol�evik Devrimi'nin ve Sovyet iktidannm mirasm1 savunmak i<;;in, Lenin'in kendi eserlerine donmek �artur.
Aralzk 2009
!vi
1 . BOLOM
1S�1 DEVLET1N1N 1NSASI
EMEK(:l VE S0M0R0LEN HALKIN HAKLARI BlLDlRGESl
�
Kurucu Meclis �u kararlan alm1�tlr: I . 1 ) Rusya bundan boyle bir l�i;i, Asker ve Koylu Tem
silcileri Sovyetleri Cumhuriyeti'dir. Butii.n merkezi ve yerel iktidar bu Sovyetlere aittir. 2) Rusya Sovyetler Cumhuriyeti, ozgur uluslarm ozgur birligi ilkesi temelinde ulusal Sovyet cumhuriyetlerinin bir federasyonu olarak kurulmu�tur.
I I . Kurucu Meclis, ba�hca amac1 insamn insan tarafmdan her tii.rlu somurusune son vermek, toplumun sm1flara bolunmesini tamamen ortadan kaldirmak, somuruculerin direni�ini ac1mas1zca bastirmak, toplumun sosyalist orgutlenmesini ya-
3
ratmak ve sosyalizmin butun ulkelerde zaferine ula�masm1 saglamak oldugundan, aynca �u kararlan ahr:
1) Toprakta ozel mulkiyet kaldmlm1�ur. Dzerindeki butun binalar, butun tanm ara� gere�leri ve tanmsal uretime ait butun diger mu�temilatla birlikte butun toprak, butun emek�i halkm mah ilan edilmi�tir. 2) Halkm somuruculer uzerinde iktidanm guvence altma almak amac1yla ve fabrikalar, maden ocaklan, demiryollan ve diger uretim ve ta�1ma ara�lanmn tamamen i��i-koylu devletinin mulkiyetine ge�mesinin ilk ad1m1 olarak, Sovyetler tarafmdan �ikanlan i��i denetimi ve Yuksek Ekonomi Konseyi uzerine yasalar onaylanm1�tlr. 3) Emek�i kitlelerin sermayenin boyundurugundan kurtulmasmm onko�ullarmdan biri olarak butun bankalarm i��i-koylu devletinin mulkiyetine ge�tigi onaylanm1�tlr. 4) Toplumun asalak kesimlerini bertaraf etmek amac1yla genel �ah�ma ytikumlulugu yururluge konmu�tur. 5) Emek�i kitlelerin bag1ms1z iktidanm guvence altma almak ve somuruculerin iktidanm yeniden kurma imkanlanm tumuyle ortadan kaldirmak amac1yla emek�ilerin silahlandmlmas1, sosyalist bir i��i-koylu KlZll Ordu'sunun kurulmas1 ve mulk sahibi s1mflarm tamamen silahs1zlandmlmas1 kararla�tmlm1�tlr.
III . 1 ) Kurucu Meclis, insanhg1 bu en caniyane sava�ta dunyay1 kan golune �eviren mali sermayenin ve emperyalizmin pen�esinden kurtarma konusun iaki sar-
4
s1lmaz kararhhgmm ifadesi olarak, Sovyet iktidannca uygulanan politikalan (gizli anla�malann ac;1klanmas1, sava�taki ordularm i�c;i ve koyluleriyle en geni� duzeyde karde�le�menin orgutlenmesi ve halklar arasmda ne pahasma olursa olsun, devrimci onlemlere ba�vurarak, uluslann kendi kaderini ozgurce tayin etmesi temelinde ilhaks1z ve tazminats1z bir demokratik ban� antla�mas1 imzalanmas1) tamamen onaylar. 2) Kurucu Meclis aym amac;la, birkac; sec;kin ulusun somuruculerinin refahm1 Asya'daki, genel olarak s6-murgelerdeki ve kuc;uk ulkelerdeki yuz milyonlarca emekc;inin kolele�tirilmesi iizerine in�a eden burjuva medeniyetinin barbar politikas1yla ipleri tamamen koparmakta 1srar eder. Kurucu Meclis, Finlandiya'nm tam bag1ms1zhgm1 ilan eden, askeri birlikleri lran'dan c;ekmeye ba�layan ve Ermenistan'm kendi kaderini tayin etme ozgurlugunu tamyan Halk Komiserleri Konseyi'nin politikasm1 selamlar. 3) Kurucu Meclis, (:ar'm, toprak sahiplerinin ve burjuvazinin hukumetleri tarafmdan almm1� borc;larm iptaline ili�kin olarak Sovyetler iktidan tarafmdan c;1kanlan yasay1 , uluslararas1 bankac1hga, mali sermayeye indirilen ilk darbe olarak gonir ve Sovyet iktidarmm, sermaye egemenligine kar�I uluslararas1 i�c;i ayaklanmas1 tiimuyle zafere ula�ana kadar bu yolda �a�madan yuruyecegine olan inancm1 ifade eder.
IV. Kurucu Meclis'in Ekim Devrimi'nden once, halkm heniiz somuruculere kar�1 kitlesel olarak ayaklanabilecek durum-
5
da olrnad1g1, sornuriiculerin kendi sm1f ayncahklanm savunrnada gosterecekleri direni�in butun gucunu bilrnedigi ve sosyalist toplurnun in�asma pratikte henuz ba�larnarn1� oldugu bir donernde hazirlanan parti listelerine gore sec;ildigini goz onune alarak, Kurucu Meclis'in kendisini Sovyet iktidarmm kar�1sma c;1karrnas1m �ekil ac;1smdan bile ternelden yanh� bulur.
Ozu itibariyle Kurucu Meclis, bugun, halkm kendisini sornurenlere kar�1 giri�tigi son kavga anmda, devlet iktidarmm tek bir orgamnda bile sornuruculere yer olarnayacag1 goru�undedir. lktidar turnuyle ve yalmzca ernekc;i kitlelere ve onlann yetkili organlarma, yani l�c;i, Koylu ve Asker Ternsilcileri Sovyetleri'ne ait olrnahd1r.
Kurucu Meclis, Sovyetler iktidanm ve Halk Korniserleri Konseyi'nin kararnarnelerini destekler ve kendi gorevlerini toplurnun sosyalist donu�urnunun ternel ilkelerinin belirlenrnesiyle smirh gorur.
Aynca Rusya'nm butun uluslarmdan ernekc;i sm1flarm gerc;ekten ozgur, gonullu ve bu yuzden de bir o kadar s1k1 ve saglarn ittifakm1 kurrnaya c;abalayan Kurucu Meclis, bir yandan gorevini Rusya Sovyet Curnhuriyetleri federasyonunun ternel ilkelerini saptarnakla smirlarken, diger yandan her ulusun i�c;i ve koylulerine, federal hukurnete ve diger federal Sovyet kururnlarma kauhp kaulrnayacaklarma ve hangi ternelde kaulacaklanna, kendilerinin yetkili Sovyetler Kongresi'nde bag1rns1zca karar verrne hakkm1 tamr.
En ge<; 16 (3) Ocak 1918'de yaz1ld1; 17 ( 4) Ocak 19 lS'de Pravda'mn 2. ve lzvestiya'mn 2. say1smda yaymland1; Collected Works, Cilt 26, s. 423-425.
6
PETROGRAD GARNlZONU ALA Y DELEGELERl KONFERANSI
1 1 Kas1m (29 Ekim) 1 9 1 7 Gazete Haberi
�
GAZETE HABERl:
GONCEL DURUMA lltSKlN RAPOR
Siyasal durum uzun konu�malara gerek buakm1yor. Siyasal sorun �u an askeri sorunla ic;: ic;:e gec;:iyor. Kerenski'nin Kornilov'culan dev�irdigi ve �u an onlardan ba�ka desteginin olmad1g1 ac;:1kur. Moskova'da Kremlin'i ele gec;:irdiler, fakat i�c;:ilerin ve genel olarak yoksullann ya�ad1g1 varo�larda hic;:bir guc;:leri yok. Cephede Kerenski'yi destekleyecek tek bir kimse kalmadi. Demiryollan Sendikas1 uyeleri gibi iki tarafa da meyledenler bile Ban� ve T oprak Kararnameleri'nden yana konu�uyorlar.
7
l�c;i, asker ve koylulerin ezici c;ogunlugu ban� politikasm1 destekliyor.
Burada Bol�eviklerin bir politikasmdan bahsetmiyoruz. Bu hic;bir �ekilde bir 'parti' politikas1 degildir. Bu politika i�c;i, asker ve koylulerin, yani halkm c;ogunlugunun politikas1d1r. Nitekim biz toprak sorununda da Bol�eviklerin programm1 uygulam1yoruz, c;unku burada da program1m1z1 butun olarak koylulerin toprak fermanmdan ald1k.
Sosyalist-Devrimciler ile Men�eviklerin gitmi� olmalan bizim kabahatimiz degil. Biz onlara siyasal iktidan payla�mak ic;in davette bulunduk, ancak onlar Kerenski'ye kar�1 sava� nihayete erene kadar taraf tutmay1p ortada durmak istiyorlar.
Biz herkese hukumete kaulma davetinde bulunduk. Sol Sosyalist-Devrimciler davete icabet ettiler ve Sovyet hukumetinin politikalanm desteklemek istediklerini ac;1klad1lar. Yeni hukumetin programma ili�kin tek bir ele�tiri bile dile getirmeye cesaret edemediler.
Ta�radaki halk Dyelo Naroda gibi gazetelere itimat ediyor. Buradaysa herkes Sosyalist-Devrimciler ile Men�eviklerin azmhkta kald1klan ic;in c;ekildigini biliyor. Petrograd garnizonundaki askerler bunun farkmdalar. Sovyetlerde bir koalisyon hukumeti teklif ettigimizi biliyorlar. Kimseyi Sovyetlerden d1�lam1�hg1m1z yok. Bizimle birlikte c;ah�mak istemiyorlarsa, kendileri kaybederler. Asker ve koylu kitleleri Men�eviklerin ya da Sosyalist-Devrimcilerin pe�inden gitmeyecekler. Nerede bir i�c;i ya da asker toplant1s1 olsa kitlenin onda dokuzunun bizim yamm1zda olacagma eminim.
Kerenski'nin giri�imi en az Kornilov'unki kadar acmakh bir kumardu. Arna ortada guc; bir durum var. la�e sorununu hal yoluna koymak amac1yla ciddi c;aba gostermek ve cephelerdeki sefalete bir son vermek zorunday1z. Ne bekleyebiliriz
8
ne de Kerenski'nin isyamna bir gun alsun tahammul edebiliriz . Kamilav'cular ba�ka bir saldm daha duzenlemeleri durumunda, ellerine isyanc1 subay akulu ogrencilerinin eline ne ge<;tiyse a gei;ecektir. Subay akulu ogrencileri kabahati kendilerinde arasmlar. Biz iktidan neredeyse hi<; kan dokmeden ald1k. Bir kay1p veren alduysa a da bizdik. Halkm tamam1 yeni hukumetin yuruttugu palitikay1 destekledi. Hukumet bu palitikay1 Bal�eviklerden degil, cephedeki askerlerden, koylerdeki koylulerden ve kentlerdeki i�i;ilerden aldi.
l�<;i Denetimi Karamamesi hemen yaymlanmahd1r. Sunu bir kez daha ifade edeyim, bugun siyasal durum askeri saruna indirgenmi�tir. Kerenski'nin kazanmasma izin veremeyiz; Kerenski kazamrsa kitleler ne ban� ne ozgurluk ne de taprak yuzu gorebilirler. Daha yakm zaman once muzaffer bir devrime imza atm1� alan Petrograd askerleri ve i�<;ilerinin Kamilav'culan ezeceginden �uphem yak. Elbette bizim kusurlanm1z aldu, bunu inkar etmenin geregi yak. Bunlann bedelini odedik, oduyaruz. Ancak bunlann onune gei;ebiliriz. Bugunden tezi yak, tek bir dakika bile kaybetmeden orgutlenmeli ve bir karargah kurmahy1z , ustelik bunu bugun yapmahy1z . Orgutlu aldugumuz takdirde; birka<; gunde , hatta birka<; gune kalmadan zafere ula�acag1m1z kesindir.
l�<;i, koylu ve asker temsilcilerince kurulan hukumet Karnilav'cularm sa<;mahklanna tahammul etmeyecektir.
Siyasal ve askeri gorevimiz bir karargah kurmak, gui;lerimizi biraraya taplamak ve askerlere ihtiya<; duyduklan her �eyi temin etmektir. Eger ba�andan ba�anya ka�mak istiyarsak, tek bir saat, hatta tek bir dakika bile kaybetmemeliyiz .
Pravda, Say1 : 1 74 , 13 Kas1m (3 1 Ekim) 191 7;
Collected Works, Cilt 26, s. 270-27 1 .
9
RSDlP (B) PETERSBURG KOMlTESl OTURUMU 14 ( 1 ) Kas1m 1 9 1 7*
�
Ben burada bir rapor sunam1yorum, ama hepimiz ic;in son derece 6nemi haiz bir sorun hakkmda baz1 bilgiler verecegim. Partinin halihazirda iktidarda oldugu bir donemde particle [ac;1ktan] geli�en kriz sorunundan bahsediyorum.
* ) Bu beige, Bol$eviklerin 14 ( 1) Kas1m 191 ?'de wplanan tarihi ot ur umun un t utanaklanndan almm1$llr. Lenin'in oliim(miin ardmdan, Trrn;;ki'nin devrimdeki roliinii yok saymak i<;;in miicadele yiiriiten S1alinist biirokrasi , diger biri;;ok tahrifatm yam s1ra, Petrograd Komitesi t utanaklanmn yer ald1g1 Bol�eviklcrin l 9 1 7'delii Ilk Ymal Petrograd Komitesi ba$hkh derlem«.>nin l 927'deki bask1smdan soz kon usu ot ur um un t utanaklanm da 1;1karm1$1lL Troi;;ki , hem parti i<;;indcki miicadeleyi hem de Lenin'in Troi;;ki'yle ili�kilerini gostermesi a1;1smdan biiyiik onem ta�1yan b u belgeyi , 1 1pk1bas1m1yla birliktc, l 93l'dc Stalin Tahrijat Okulu adh ki1ahmda yaymlam1�11r. Daha fazlas1 i<;; in bkz. The Stalin School of Falsificalion , New York: Pathfinder Press, 2004, s. 125- 1 47
1 0
Raboi;;i Put'un* yuruttugu polemik ve Kamenev'le Zinovyev aleyhindeki konu�malanm parti i<;i hayati takip edenler nezdinde yeni bir geli�me degildir. Eskiden Delo Naroda [S-R'lerin yaym orgam) Bol�eviklerin iktidan almaktan korktugunu soylerdi. Bu yuzden Sosyalist-Devrimcilerin iflasm1 ve ui;suz bucaks1z aptalhgm1 gostermek i<;in kaleme sanlmak zorunda kalm1� ve "Bol�evikler lktidan Koruyabilecekler mi? " ba�hkh yaz1m1 yazm1�tlm. Silahh ayaklanma sorunu Merkez Komite'nin 1 Ekim tarihli oturumunda gundeme geldi. Enternasyonalist Birliki;ilerin* * oportlinistlik yapabileceklerinden korkuyordum, ama bu korkulanm bo� <;1ktL Fakat Merkez Komite'nin baz1 [ eski) uyeleri muhalefet ettiler. Bu beni derinden uzmu�tu. Dolay1s1yla iktidar sorunu uzunca bir suredir gundemdedir. Zinovyev ve Kamenev'in muhalefeti yuzunden �imdi reddedemez miyiz bunu? Ayaklanma [nesnel ai;1dan) zorunluydu. Zinovyev ve Kamenev yolda�lar ayaklanma aleyhinde ajitasyona ba�lam1�lard1 ve biz de onlara grev kmc1 gozuyle bakmaya ba�lam1�tik. Oyle ki Merkez Komite'ye onlan partiden ihra<; etmeyi oneren bir mektup bile yollam1�tlm.
Kamenev Tum-Rusya Sovyetleri Merkez Yurutme Kurulu'nda konu�masm1 yaptigmda basmda kendisi aleyhine sert sozler sarf etmi�tim. * * * [Simdi, zaferin ardmdan) kendilerine
*) Raho(i'nin kapaulmas1 uzerine, Bol�cviklerin 3 Eyli\l-26 Ekim 1917 arasmda yaymlanan merkez yaym orgam. Lcnin'in kastettigi polemik, Zinovyev ve Kamenev'in parti disiplinini bozarak, Gorki'nin gazetesinde ayaklanma plamna sald1rmalanyd1. * * ) Mezhrayontsi: lcinde Lunacarski, Yolodarski, Uritski, Joffe ve sonradan Trocki'nin de bulundugu ve devrim iincesinde Bol�eviklere kaulan iirgilt. 10 May1s 19 1 ?'de Bol�eviklcrle birk�me kongrcsi toplanm1s. Trocki'nin 'iirgiltiln geri kalan kesimlerini partiye kaulmaya ikna etmesi' ir;in birk�me Temmuz ay1-na ka<lar ertelenmi�ti. * * * ) 17 (4) i\gustos 19 1 7'de Kamcnev MK karanm cigneyerek Stockholm Konrerans1'na kaulma lehinde goril� bC'lirtmi�ti [Lev Trocki ) .
1 1
kar�1 sert bir tutum almak istemiyorum. Kamenev'in Merkez Yurutme Kurulu'nda uzla�ma amac;h muzakereler yli.rutmesini olumlu kar�1hyorum, c;unku biz koalisyon hukumetine ilkesel olarak kar�1 degiliz. *
Fakat Sosyalist-Devrimciler hukumete kattlmay1 reddettiklerinde, Kerenski'nin [ silahh] muhalefet ic;in ayaklanmasmdan sonra bu karan ald1klanm anlam1�llm. Moskova'da [ iktidarm almmasmda] biraz gecikme oldu. Bizim [sag kanat] karamsarhga kap1ldi. Moskova, duyun da inanmaym, iktidan almaktan acizmi�, vs. Boylece uzla�ma sorununu gundeme getirdiler.
Ayaklanma yeni gorevleri gundeme getiriyor. Ba�ka guc;lere, ba�ka vas1flara ihtiyac; var. Sozgelimi Moskova'da junker mezalimi, tutsak askerlerin vurulmas1, vs. s6z konusuydu. junkerler, burjuvazinin mahdumlan, halk egemenliginin dogu�uyla burjuvazinin egemenliginin sona erdigini anlam1�lard1, zira Konf erans'ta bile bankalara el konmas1, vs. gibi baz1 onlemleri ana hatlanyla haz1rlam1�t1k. Oysa Bol�evikler genelde c;ok yumu�aklardi. Adm1 koyahm, burjuvazi galip gelseydi, 1848'de ve 1 87 l 'de davrand1g1 gibi davranacakti. 0 donemde burjuvazi cephesinden sabotajla kar�1la�mayacag1mm kim soyleyebilirdi? Bunu c;ocuklar bile bilir. Biz de zora ba�vurmak zorunday1z . Banka mudurlerini ve digerlerini tutuklamahy1z. Bu insanlan k1sa sureligine tutuklamak bile c;ok iyi sonuc;lar verecektir.
Bu beni hie; �a�1rtm1yor, zira kendi ba�larma mucadele etmek konusunda ne kadar beceriksiz olduklanm biliyorum.
*) Ba�lang1c;ta Men�evikler ve Sosyalist-Devrimcilerle koalisyon hukiimeti kurulmasma Lenin de ben de kar�1 c;1kmad1k. Fakat Bol�eviklerin saglam bir c;ogunluga sahip olmalan, bu partilerin Sovyet devletini, toprak kararnamelerini, ban� kararnamesini, vs. tammalanm �art ko�tuk. Muzakerelerden hic;bir sonuc; almamayacagma emindik. Arna somut, nesnel bir ders gerekiyordu [Lev Troc;ki ] .
1 2
Onlar a<;1smdan en bnemli �ey s1cak koltuklanm korumak. Paris'te devrimciler giyotin kullandilar, bizse yalmzca sendikalardan g1da karnelerini alamam1� olanlann g1da karnelerini ellerinden alacag1z. Boylece gorevimizi yerine getirmi� olacag1z. Oysa �imdi, boyle bir anda, iktidar bizim elimizdeyken, bohinmeyle kar�1 kar�1yay1z. Zinovyev ve Kamenev [bu tun ulkede] iktidan ele ge<;iremeyecegimizi soyluyorlar. Ben bunlan sessiz sakin dinleyecek degilim. Benim gozumde bu bir ihanettir. Ne istiyorlar? Bizi [ kendiliginden] <;atl�maya suruklemek mi? Ancak proletarya ulkeye onderlik edebilir . . .
Uzla�maya [ Men�eviklerle v e Sosyalist-Devrimcilerle uzla�maya] gelince, .bunu eiddiye almam sbz konusu bile olamaz. Tro<;ki birle�menin imkans1z oldugunu uzun zaman once soyledi. Tro<;ki bunu anlad1 ve o zamandan beri Tro<;ki'den daha iyi bir Bol�evik olmam1�tu.
Zinovyev bizim Sovyet iktidan olmad1g1mm soyluyor. Musaade buyurun ama, Sosyalist-Devrimcilerle Men�evikler, vs. aynld1gmdan bu yana Bol�evikler olarak biz Sovyetler'de yalnmz. Onlann <;ekip gitmi� olmasmdan biz sorumlu degiliz. Bizi Sovyetler Kongresi se<;ti. Bu orgut yeni bir �eydir. Mucadele etmek isteyen bu orgutun i<;inde yerini ahyor. Bu brgut halk1 degil, kitlelerin takip ettigi bncuyli kaps1yor. Biz kitlelerle birlikte -aktif ve yorgun olmayan kitlelerle birlikte- ilerliyoruz. Bugun ayaklanmay1 yaygmla�tlrmaktan uzak durmak yorgun kitlelere [ teslim olmakur] , oysa biz bncunun yamnday1z. Sovyetler [ mucadele i<;inde] �ekilleniyor. Sovyetler proleter kitlelerin bncusudur. Arna �imdi birileri kalkm1� bizi Kent Duma's1yla ba� gbz etmek istiyor. Ne sa<;mahk!
Sosyalizmi 'getirmek' istedigimiz soyleniyo�. (:ok sa<;ma ! Bizim koylu sosyalizmi kurmak gibi bir niyetimiz yok. 'Dur-
13
mam1z' gerektigi soyleniyor. Boyle bir �ey mumkun degil. Hatta bizim Sovyet iktidan olmad1g1mm soyleyenler bile var. Peki, o halde kimiz biz? Duma'yla birle�mek isteyenler olmad1g1m1z kesin. Bir sonraki ad1mda, Rum(erod'la* ve Vikjel'le** kayna�mam1z teklif edilecek. Siyasal bezirganhk, at pazarhgi. Belki de General Kaledin'le de birle�memiz gerekiyordur? Once uzla�macilarla uzla�ahm, ardmdan onlar da tekerimize c;:omak soksunlar. Buna Sovyet iktidan denmez, alc;:akc;:a bir at pazarhg1 denir. Konferans'ta sorunu tam da bu �ekilde ortaya koymam1z gerekiyor. l�c;:ilerin yuzde 99'u bizi destekliyor.
Bolunme istiyorsamz, buyrun, sizi tutan yok. C:ogunlugu ahrsamz Merkez Yurutme Kurulu'nda guc;: sizindir, o zaman istediginizi yaparsm1z. Biz de bahriyelilere gideriz.
Biz iktidarday1z. Su an kim Novaya ]izn'e intisap edebilir? [Yalmzca] ilkesiz, omurgas1z insanlar, bugun bizle olup, yarm Men�eviklere yana�acak olanlar. Tek ba�1m1za iktidan koruyamayacag1mm , VS. soyluyorlar. lyi de yalmz degiliz ki ! BU.tun Avrupa bizi bekliyor. Biz ba�lang1c1 yapmahy1z. Su an yalmzca bir sosyalist devrim mumkundur. Butiin bu yalpalamalar ve ku�kular [ uzla�malar] sac;:mahktan ba�ka bir �ey degil. [Bir kitle toplantlsmda] konu�urken, [sabotajc1lara kar�l] g1-da kartlanyla sava�ahm dedigimde, askerlerin yuzu 1�1ldadi. [Sag kanat] askerlerin kavga yu.rutmekten aciz oldugunu soyluyor. Arna [kitlelere hitap eden] konu�macilardan gelen haberler, daha once hie;: boyle bir co�ku gormedikleri yonundedir. Ancak biz bir devrimci c;:ah�ma plam c;:1karabiliriz. Ancak biz gerektigi gibi mucadele yurutebiliriz. Men�eviklere gelin-
*) Rum(erod: Romanya Cephesi, Karadeniz K1y1s1 ve Odessa Garnizonu Askerleri Sovyeti'nin Ortak YunHme Kurulu. * *) Vikjel: Tum-Rusya Demiryolu l�c;ileri Sendikas1 Merkez Yurutme Kurulu. lkisi de Men�eviklerle Sosyalist-Devrimcilcrin elindeydi.
1 4
ce, onlar bizi takip etmeyecekler. Onumuzdeki Konferans'ta sosyalist devrimin gelecekte izleyecegi yol sorununu gundeme ta�1mahy1z . Kar�1m1zda Kaledin var, henuz [kesin olarak] zafere ula�amad1k. [Vikjel, sabotajc1lar ve digerleri] bize ' [ merkezi] bir guc;:' olmad1gm1 soylediklerinde, onlan gozaltma almahy1z ve bunu yapacag1z da. 0 zaman proletarya diktatorlugunun deh�etinden istedikleri kadar bahsedebilirler. .$imdi, eger Vikjel uyelerini tutuklamam1z gerekiyorsa, bunu anlayabilirim. Varsm tutuklamalar konusunda bagmp c;:ag1rsmlar. Tver'den gelen delege Sovyetler Kongresi'nde, "Hepsini tutuklaym gitsin," dedi. l�te anlayabilecegim bir �ey. l�te size proletarya diktatorlugunun ne anlama geldigini anlayan biri. Bugunku slogamm1z �u olmahd1r: Uzla�ma yok, ya�asm birle�ik Bol�evik Hukumeti.
The Stalin School of Falsification, s. 1 32- 1 36.
15
RSDlP (B) MERKEZ KOMlTESl'NlN MERKEZ KOMlTE l(:lNDEKl
MUHALEFETE lLlSKlN KARARI 1 5 (2) Kas1m 1 9 1 7
�
Merkez Komite mevcut toplantmm tarihi onem ta�1d1g1 ve dolay1s1yla burada ortaya c;1kan iki tutumu kayda gec;irmenin zorunlu oldugu kanaatindedir.
1) Merkez Komite , Merkez Komite ic;inde ortaya c;1kan muhalefetin, Rusya'da sosyalist devrimin imkans1z oldugu ve Sovyet orgutu ic;indeki bariz azmhgm ultimatomlarma ve istifa tehditleyine boyun egmek gerektigi �eklinde Marksizme tumuyle aykm laflan tekrarlayarak Bol�evizmin ve genel olarak proleter s1mf mucadelesinin tum temel ilkelerini toptan terk ettigini ve boylece lkinci Tum-Rusya Sovyetleri Kongresi'nin iradesini ve
1 6
karanm c;:igneyip, proletaryanm ve yoksul koylulerin hayata gozlerini yeni ac;:an diktatorlugunu sabote ettiklerini du�unmektedir.
2) Merkez Komite, devrimci faaliyetin engellenmesi ve yalpalamalar gibi �u anda bu.yuk sue;: te�kil eden olaylarm bu tun sorumlulugunu bu muhalefete yl1klemekte ve muhalefeti gerek tartl�malanm gerekse �upheciliklerini basma aksettirmeye ve inanmad1klan pratik faaliyetten uzak durmaya davet etmektedir. Zira bu muhalefet, burjuvazinin tehditlerinden ve nufusun yorgun (ve devrimci olmayan) kesimlerinin duygulanndan ba�ka bir �eyi yansnmamaktad1r.
3) Merkez Komite, tamamen Bol�evik bir hukumet talebinin Sovyet iktidan sloganma ihanet etmeden reddedilemeyecegini, zira lkinci Tum-Rusya Sovyetleri Kongresi'nin c;:ogunlugunun kimseyi kongreden d1�lamadan iktidan bu hukumete teslim ettigini dogrular.
4) Merkez Komite, Sovyet turunde olmayan orgutlerin, yani toprak sahipleriyle kapitalistlerin devrilmesi ic;:in sava�an kitlelerin devrimci oncusunun gonullu birlikleri olmayan orgutlerin Sovyetlere iltihak etmeleri etrafmda donen kuc;:uk pazarhklara girmenin l�c;:i , Asker ve Koylu Temsilcileri Sovyetleri iktidarma ihanet etmeden mumkun olamayacagm1 dogrular.
5) Merkez Komite, Sovyetlerdeki azmhgm ultimatomlanna ve tehditlerine boyun egmenin yalmzca Sovyet iktidannm degil, demokrasinin de tamamen terk edilmesi anlamma gelecegini kabul eder, zira bu tur tavizler c;:ogunlugun kendi c;:ogunlugundan yararlanmaktan kork-
17
mas1, anar�iye boyun egilmesi ve her turlu azmhgm tekrar tekrar ultimatomlarda bulunmasma davetiye <;1karulmas1 anlamma gelecektir.
6) Merkez Komite , lkinci Tum-Rusya Sovyetleri Kongresi'nden kimseyi d1�lamad1gmdan, �imdi bile Sovyetleri terk edenlerin geri donmesine izin vermeye ve Sovyetlerden aynlm1� olanlarla Sovyetler i<;inde bir koalisyon yapmaya tumuyle haz1r oldugunu ve dolay1s1yla Bol�eviklerin iktidan kimseyle payla�mak istemedigi laflannm tamamen yalan oldugunu dogrular.
7) Merkez Komite, mevcut hukumetin kuruldugu gun, kurulu�undan birka<; saat once, Merkez Komite'nin Sol Sosyalist-Devrimcilerin ii.<; temsilcisini toplantlsma davet edip, hukumete kaulmalanm resmen teklif ettigini dogrular. Ge<;ici ve ko�ullu nitelikte olmasma kar�m bu teklifi reddetmeleri, Sol S-R'lerle bir anla�maya vanlamam1� olmasmm butun sorumlulugunun kendilerinde oldugunu gosterir.
8) Merkez Komite , Bol�evik grubunun teklif ettigi ve Sovyetleri hem siperlerdeki askerlerle hem de yerellerde, koylerdeki koylulerle gui;lendirmeye hazir oldugunu ifade eden bir karann lkinci Tum-Rusya Sovyetleri Kongresi tarafmdan benimsendigini ve dolay1s1yla Bol�evik hukumetin koylulerle koalisyona kar�1 oldugu iddiasmm tamamen as1ls1z oldugunu haurlatir. Tersine, Merkez Komite , hukumetimizin Sosyalist-Devrimcilerin programmdan aynen kopyalad1g1 toprak yasasmm, Bol�eviklerin Rusya nufusunun ezici <;ogunluguyla bir koalisyon yapma konusundaki istekliliginin samimi ve tam oldugunun somut kamtl olarak gorur.
18
9) Merkez Komite, son olarak, butun zorluklara kar�m, gerek Rusya'da gerekse Avrupa'da sosyalizmin zaferini saglama almanm yegane yolunun, mevcut hukumetin politikalannm hie; �a�madan surdurulmesi oldugunu dogrular. Merkez Komite, sosyalist devrimin zaf erine olan sars1lmaz inancm1 ifade eder ve bu.tun �uphecilere ve yalpalayanlara tereddudu b1rakmalan, ellerinden gelen c;abay1 gostererek bu.tun samimiyetleriyle bu hukumetin icraatlanm desteklemeleri c;agnsmda bulunur.
Ilk kez ilk uc; madde olmadan 17 ( 4) Kas1m l 9 l 7'de Pravda'mn 1 80 . sayismda yaymland1; tam metin halinde ilk kez 1932'de Rusc;a Toplu Eserler'in ikinci bask1smda yaymland1; Col lected Works , Cilt 26, s. 277-279.
1 9
Lenin
TOM-RUSYA MERKEZ Y0R0TME KURULU TOPLANTISI
17 (4) Kas1m 1 9 1 7 �
1 BASIN 0ZER1NE KONUSMA
Karelin yolda� sosyalizm yolunda ilerledigine <lair garanti verdi, ama korkanm bu yol bizi ters istikametten, geri geri sosyalizme gotiirecektir. Troc;ki yolda� hakhyd1: Subay okulu ogrencileri kendi ayaklanmalanm gerc;ekle�tirdiler ve Petrograd ile Moskova'da basm ozgiirliigii ic;in sava� ilan edildi. Sosyalist-Devrimciler bu kez sosyalist ya da devrimci gibi hareket etmediler. Bu hafta biitiin telgraf daireleri Kerenski'nin elindeydi. Vihjel onlarm yanmdaydi. Arna askerleri yoktu. Ordunun bizim yamm1zda oldugu anla�1ldi. le; sava�1 bir avuc; adam ba�latti. Bu sava� halen siiriiyor. Kaledin'in askerleri Mosko-
20
va'ya yliruyorlar, hucum k1talan Petrograd'a yakla�1yor. Biz i<;; sava� istemiyoruz. Askerlerimiz fazla tutuk davrandilar. Silaha sanlmadilar ve her �ey li.<;; adam1m1z olduruldugunde ba�lad1. Krasnov'a sert muamelede bulunulmad1. Ev hapsine almd1. Biz i<;; sava�a kar�1y1z. Peki, her �eye ragmen i<;; sava� patlak verirse ne yapmam1z gerekiyor? Tro<;;ki kimin adma konu�tugunuzu sorarken hakhyd1. Krasnov'a, Kaledin'in sava�a devam etmeyecegi konusunda onun adma guvence verip veremeyecegini sorduk. Elbette veremeyecegini soyledi. Bu du�manca operasyonlara dur demeyen du�mana kar�1 misilleme ama<;;h onlemler almamak olur mu?
Bize ban� teklifi geldiginde elbette muzakere ederiz. Arna bu zamana kadar ban� teklifi yalmzca ban�a gucu yetmeyecek kesimlerden geldi. Bu durumda ban� yalmzca guzel sozlerden ibarettir. Neticede Rech, Kaledin'cilerin orgamd1r. SosyalistDevrimcilerin samim; olduguna inanabiliriz , fakat arkalannda Kaledin ve Milyukov'un oldugu da bir ger<;;ektir.
Askerler ve i�<;;iler, ne kadar saglam durursamz, kazanc1-m1z o kadar <;;ok olur. Aksi takdirde, 'Milyukov'u sahverdiklerine gore, demek ki gu<;;lu degiller' diyeceklerdir. lktidan ald1-g1m1z gun burjuva gazetelerini kapatacag1mm soylemi�tik. Bu gazetelerin varhgma tahammul eden biri sosyalist degildir. "Burjuva gazetelerine ozgurluk" diye bag1ranlar, bizim son surat sosyalizme ilerledigimizi anlam1yorlar. Sonu<;;ta, C::arhgm devrilmesinden sonra da \:arhk yanhs1 gazeteler yasaklanm1�u. Simdi biz burjuvazinin boyund11rugunu kopanp att1k. Toplumsal devrimi biz kafam1zdan uydurmad1k: Devrim, Sovyetler Kongresi tarafmdan ilan edildi ve hi<;; kimse sesini <;;1karmad1, devrimi ilan eden kararname oybirligiyle kabul edildi. Burjuvazi ozgurluk, e�itlik, karde�lik vaat etti. l�<;;ilerse, "Biz ha�-
2 1
ka bir �ey istiyoruz," diyorlar. Geri <;ekildigimizi soyleyenler var. Hay1r, yolda�lar, Kerenski'ye geri donenler bizzat Sosyalist-Devrimcilerdir. Karanm1zda yeni maddeler oldugu soyleniyor. Elbette var, <;iinkii biz sosyalizme ilerliyoruz . Unutmaym, Sosyalist-Devrimciler Birinci ve lkinci Duma'da konu�malar yapt1klannda, yeni bir �eyler soyledikleri i<;in onlarla da alay edilmi�ti.
Ozel reklamlar tekel altma almmahd1r. Matbaac1lar birligi uyeleri meseleye gelir a<;1smdan bak1yorlar. lstediklerini alacaklar, ama ba�ka bir bi<;imde. Goz gore gore burjuvaziye iftiralar atmas1 i<;in hrsat veremeyiz. Bankalarla burjuva gazeteleri arasmdaki baglan ara�tirmak iizere hemen bir komisyon atamahy1z. Bu gazeteler ne tiir bir ozgurluk istiyorlar? Tomar tomar gazete kag1d1 satm ahp, kalem�orlar kiralama ozgurlugu mu? Sermayeye bag1mh bir basm ozgurlugunden kurtulmak zorunday1z. Bu ilkesel bir sorundur. Sosyalizme ilerlemek istiyorsak, Kaledin'in bombalarmm yalan bombard1manlanyla gii<;lendirilmesine izin vermemeliyiz.
Elbette yasa taslag1m1z kusursuz degildir. Arna neticede Sovyetler bu yasalan her yerde yerel ko�ullan goz oniine alarak hayata ge<;irecekler. Biz burokrat degiliz , eski hukumet dairelerinde oldugu gibi her yerde yasanm lafzmda diretmek istemiyoruz . Hat1rhyorum da, Sosyalist-Devrimciler k1rsalda ya�ayan halkm <;ok az �ey bildigini soylerlerdi. Onlar bilgilerini Russkoye Slovo'dan ahyorlardt. Gazeteleri burjuvazinin elinden almad1g1m1z i<;in kabahati kendimizde aramahy1z. llerlemek, yeni bir topluma dogru ilerlemek zorunday1z ve Subat-Mart aylannda a�m gerici gazetelere kar�1 nasil tav1r ald1ysak, burjuva gazetelerine kar�1 da aym tavn takmmahy1z .
22
2 SOL SOSYALlST-DEVRlMClLERDEN GELEN
BlR SORUYA CEVAP
Sol Sosyalist-Devrimcilerin sorusunu Lenin cevapladi. * Devrimin ilk gunlerinde Bol�eviklerin Sol Sosyalist-Devrimcileri yeni hukumete kaulmalan ic;in davet ettigini, ama Sol Sosyalist-Devrimciler grubunun, soldaki kom�ularmm bu zor gunlerinde , olum kahm zamanmda sorumlulugu payla�may1 reddederek Bol�eviklerle i�birliginden uzak durduklanm hatulatti.
Yeni rejim faaliyetlerinde bu.tun formalitelere mu�kulpesentc;e uydugu takdirde , onune c;1kabilecek engellere takilmaktan kurtulamaz. Durum c;ok ciddiydi ve suruncemede b1-rakilamazdi. Yeni onlemlerin ozune dokunmadan yalmzca d1� gorunu�unu degi�tirecek olan sivri uc;lan torpuleme i�iyle kaybedecek vaktimiz yoktu. Neticede, lkinci Tum-Rusya Sovyetleri Kongresi bic;imsel mahiyetteki bu tun zorluklan bir kenara atarak, uzun bir oturumda dunya c;apmda oneme sahip iki yasay1 karara bagladi. Bu yasalar burjuva toplumunun bak1� ac;1smdan bic;imsel kusurlar ta�1yor olabilir, ama neticede iktidar Sovyetlerin elindedir ve gerekli duzeltmeleri ne zaman isterse yapabilir. Kerenski hukumetinin icraata gec;meyerek
*) Halk Komiserleri Konseyi ba�kam olarak Lenin'e Tum-Rusya Merkez Yurutme K ur ul u'n un 17 ( 4) 1917 tarihli bir toplant1smda, Halk Komiserlcri Konseyi'nin Tum-Rusya Merkez Yurutme K ur ul u'n un onay1 olmadan birkai; kararname yaymlamas1yla ilgili bir sor u sorul<l u. Sol Sosyalist-Dcvrimciler Lcnin'in a1;1klamalannm tatmin cdici olmad1gm1 soylediler. Uritski Bol�evik gr ub u a<lma hukumete tam guvcn ifade eden hir karan oya s undu. Sol Sosyalist-Dcvrimciler, Halk Komiserleri'nin taraf olmalan nedeniyle oylamada yer almamalan gcrektigini soykdiler. Sonui;ta, Tum-Rusya Merkcz Yurutmc Kur ul u'n un i;ogunlug u ht1kumc1in icraa11m onaylayan bir karara imza att1.
23
i�ledigi sw;:, ulkeyi ve devrimi felaketin k1y1sma getirdi: Gecikmek gen;:ekten olumcul olabilir, ama neyse ki yeni rejim kitlelerin umutlan ve isteklerini kar�1layacak yeni yasalar �1-kararak yeni ya�am bi�imlerinin geli�iminde bnemli kilometre ta�lan do�uyor. Yereldeki Sovyetler, zamana ve mekana bagh olarak, hukumetin geli�tirdigi temel hukumleri degi�tirebilir, geli�tirebilir, duzeltebilir. Tabandan yarauc1 faaliyet yeni kamusal hayatm temel bgesidir. l��iler fabrikalarda i��i denetimine ge�meliler. Koylere tah1l kar�1hgmda mamul mal yollamahlar. Tek tek her kalemin, her gram tahilm hesabm1 tutmak zorunday1z , �unku sosyalizm demek, bncelikle her �eyin muhasebesini yapmak demektir. Sosyalizm yukandan kararnamelerle dayaulamaz. Sosyalizmin ruhu mekanik burokratik yakla�1m1 reddeder; canh, yarauc1 sosyalizm bizzat kitlelerin urunudur.
3 SOL SOSYALlST-DEVRlMClLERlN SORUSUNA
lLlSKlN KONUSMALAR
I . Lenin, Halk Komiserleri Konseyi'ne yonelik somut su�la
malan ele aldi. Muravyov'un emrini ilk kez basmdan ogrendigini, �unku ba�komutanm olaganustu durumlarda kendi ba�1-na emir verme yetkisi bulundugunu soyledi. Emrin yeni iktidann ruhuyla �eli�en bir yam olmamasma kar�m. istenmeyen yanh� anla�ilmalara sebebiyet verecek �ekilde ifade edilmi� oldugundan, Merkez Yurutme Kurulu emri iptal etti. Ote yandan, siz Toprak Kararnamesi'ni de ele�tiriyorsunuz. Oysa bu kararname halkm taleplerini kar�1hyor. Bizi �ematik olmakla
24
sw;luyorsunuz. Peki, o halde nerede sizin taslaklanmz, degi�iklik 6nerileriniz, kararlanmz? Yasama faaliyetinizin sonw;lan nerede? Elinizi tutan yoktu, ama siz bu konuda hii;bir �ey yapmadm1z. Bizim a�mhki;1 oldugumuzu soyluyorsunuz, peki siz nesiniz? Siz de eskiden kriz muhendisleri diye bilinen parlamenter yol ukay1c1hgmm savunuculansm1z. Eger memnun olmad1gm1z bir �ey varsa, neden yeni bir kongre toplay1p icraata gei;miyorsunuz da iktidann i;oktugunden bahsedip duruyorsunuz? lktidar partinin ellerinde, parti de geni� kitlelerin destegini arkasma alm1� durumda. Baz1 yolda�lanm1z Bol�evizmle alakas1 olmayan bir platformu benimsemi� olabilirler. Arna Moskovah i�i;i kitleleri Rikov ve Nogin'in pe�inden gitmeyecekler. Pro�yan yolda�, Sol Sosyalist-Devrimcilerin kitlelerle temas ii;inde oldugu Finlandiya'da, devrimci sosyalizmin butun sol kanadmm en s1k1 i�birligi ii;inde olmas1 gerektigine inand1gm1 soyledi. Sol Sosyalist-Devrimcilerin burada bizimle dirsek temas1 ii;inde olmamalan, kendi 6nculeri olan savunmac1lann yoluna revan olduklanm gosteriyor. Kitlelerle baglanm kaybettiler.
II. Lenin ve Troi;ki parti kongreleri 6rnegine ve parti disipli
nine boyun egmelerinin gerekliligine i�aret ederek, oylamaya kaulacaklanm ai;1klad1lar.
lzvestiya, Say1 2 1 8; 7 (20) Kas1m 19 17 ; Collected Works, Cilt 26, s . 285-29 1 .
25
C::ALISMA KOM1SERLER1 1K1NC1 TUM-RUSYA KONGRESl'NDE KONUSMA
22 May1s 1918
�
Yolda�lar, musaade ederseniz bncelikle Halk Komiserleri Konseyi adma (ah�ma Komiserleri Kongresi'ni selamlamak istiyorum. (co�kulu alki� lar)
Halk Komiserleri Konseyi'nin dunku oturumunda Slyapnikov yolda�, sendikalarm <;:ah�ma disiplini ve uretim oranlanna ili�kin karannm kongrenizce onand1gm1 bildirdi. Yolda�lar, yalmzca emek uretkenligini ve uretim ko�ullanm ele almakla kalmay1p, aym zamanda genel durum a<;:1smdan da bnemli bir ilkesel ad1m olan bu karan almakla bnemli bir ad1m att1gm1za inamyorum. Geni� i�<;:i kitleleriyle surekli temas halindesiniz, ustelik gelip ge<;:ici degil, i� temelli bir tema-
26
sa sahipsiniz ve devrimimizin geli�iminde en onemli ve kritik anlardan birini ya�ad1g1mm biliyorsunuz.
Du�manlanm1zm, Bauh emperyalistlerin uzerimize atlamak i<;in firsat kollad1gmm ve bir gun gelip surulerini uzerimize salabileceklerinin tamamen farkmdasm1z. Bu d1� du�mana bugun ba�ka bir tehlikeli du�man olan i<; du�man da e�lik ediyor. Bu i<; du�man genel olarak burjuvazi, ozel olarak da kui;uk burjuvazi tarafmdan ve burjuvazinin <;e�itli yalakalan ve evet efendimcileri tarafmdan �iddetlendirilen orgutsuzluk, kaos ve dagm1khkur. Yolda�lar, biliyorsunuz ki C:arhk rej iminin ve Kerenski'nin ba�m1 i;ektigi uzla�mac1larm bizi i<;ine ittigi en korkun<; sava�tan geriye kala kala dag1mkhk ve muthi� bir ekonomik enkaz kald1. Simdi ai;hk ve i�sizligin artan say1-da i�<;inin kap1sm1 i;ald1g1, yuzlerce ve binlerce i�<;inin ai;hktan k1vrand1g1 , ekmek yiyebilecekken ekmeksizlikten otii.ru durumun daha da kotii.le�tigi ve dolay1s1yla ekmegin duzgun payla�1mmm tah1lm duzgun payla�1mma dayah oldugu en kritik anla yuzle�mek zorunday1z. Zengin yakn bolgeleriyle bag1-m1zm kopmasmdan kaynaklanan yakn s1kmt1s1, demiryollarmda trafigin durmasma yol ai;abilecek korkun<; ko�ullar -i�te devrim ii;in zorluklar doguran, her tii.rden ve her renkten Kornilov'culan sevince gark eden ko�ullar bunlard1r. Bu kesimler her gun, her saat Sovyet Cumhuriyeti'nin ve proleter iktidarmm zorluklanndan nas1l yararlamlacagm1, tahta yeniden bir Kornilov'un nasil i;1kart1labilecegini taru�1yorlar. Su an yeni tartl�ma konusu, yeni Kornilov'un hangi milletten olmas1 gerektigidir. Bu Kornilov'un ister tac1 olsun ister cumhuriyet<;i olsun, sonu<;ta burjuvaziye uyan biri olmahdir. l�i;iler �imdi meselenin ne oldugunu biliyorlar ve Rusya Devrimi'nin Kerenski'den bu yana ya�ad1klanndan sonra, mevcut duruma
27
biraz olsun ;;a;mm1yorlar. Arna i;;c;i sm1fmm orgutlulugunun, i;;c;i sm1f1 devriminin gucu gozumuzu gerc;eklere kapamam1zdan degil, gerc;ekleri kabul etmemizden gelir.
Sava;;m boyutu ve inamlmaz vah;;eti du;;unuldugunde, Avrupa medeniyetini tiimuyle yok etmekle tehdit ettigini hep soyledik. Mumkun olan tek kurtulu;;, i;;c;ilerin iktidan alarak s1k1 bir nizam ve intizam kurmalandu. Rusya proletaryas1 l 905'ten bu yana, Rusya Devrimi'nin izledigi seyir ve ozel bir tarihsel durumdan otiiru bir sureligine proletaryanm diger enternasyonal ordularmm onune gec;mi;;tir. 5imdi devrimin butiin Bat1 Avrupa ulkelerinde olgunla;;t1g1, Alman i;;c;ilerinden olu;;an ordularm durumunun umutsuz hale geldiginin ac;1kc;a gorulebildigi bir a;;amaya ula;;t1k. Bat1'da emekc;i kitlelerin Romanov'un c;urumu;; rejimiyle ve ho;; at1p dolu tutan palavrac1-larla degil, tumuyle orgutlu olan ve c;agda;; medeniyetin ve muhendisligin butun ba;;anlarma yaslanabilen bir burjuvaziyle kar;;1 kar;;1ya oldugunu biliyoruz. l;;te bu yuzden bizim devrime ba;;lamam1z bu kadar kolayken, devam ettirmemiz daha zor oldu ve i;;te bu yuzden Bat1'da ba;;lamak daha zor, devam ettirmek daha kolay olacaktu. Bizim zorlugumuz her ;;eyi yalmzca Rusya proletaryasmm c;abalanyla yapmak ve muttefikimiz, butiin ulkelerin enternasyonal proletaryas1 yeterince guc;lenene kadar mevzimizi korumak zorunda olmam1zd1r. Her gec;en gun ba;;ka bir c;1k1;; yolu olmad1gm1 daha iyi anhyoruz. Konumumuz daha da zorla;;1yor, c;unku takviye guc; olmadan demiryollarmda dagm1khkla, ula;;1m ve ia;;e alanmda karma;;ayla bogu;;uyoruz. Bu sorun herkesin anlayabilecegi bir netlikte ortaya koyulmahdIT.
Umanm, i;;c;ilerle herkesten daha fazla dogrudan temasta olan C:ah;;ma Komiserleri Kongresi, sosyalizmin temeli haline
28
getirmek zorunda oldugumuz ilgili c;:ah�ma mevzuatmda dogrudan bir ilerleme a�amas1 olmakla kalmay1p, aym zamanda �u an ya�amakta oldugumuz duruma ili�kin olarak i�c;:ilerin aydmlaulmasma da hizmet edecektir. l�c;:i sm1fi Rusya'da (ve belki diger iilkelerde de) sosyalizmin kaderinin bagh oldugu zor ama onurlu bir gorevle kar�1 kar�1yadir. l�te bu yiizden c;:ah�ma disiplini kararnamesi bu kadar onemlidir.
l�c;:iler aruk iktidan s1ms1k1 ellerinde tutuklanna gore, her �ey proleter disiplinine ve proleter orgiitliiliigiine baghdir. Sorun proleter disiplini ve proletarya diktatorliigii sorunudur, sorun demirden bir yonetim sorunudur. Yoksullann en ic;:ten tevecciihiinii kazanm1�, kararh destegini arkasma alm1� bir hiikiimet demir kadar giic;:lii olmahdir, c;:iinkii inamlmaz sorunlarla bogu�uyoruz. l�c;:ilerin onemli bir kesimi eskinin etkisi altmda ya�1yorlar ve mevcut durumdan bir �ekilde kurtulacag1m1z1 umuyorlar.
Arna neyse ki bu yamlsamalar her gun bir bir dag1hyor ve i�c;:i sm1fi orgiitsel becerisiyle ekonomik y1k1mm iistesinden gelmedigi takdirde diinya sava�mm biitiin iilkelere kithk ve c;:iiriime getirecegi giderek daha da ac;:1k hale geliyor. Biitiin faaliyetini yeni yolda�c;:a disiplini her �eyin temeli yapmaya vakfetmi� olan i�c;:i sm1fmm siyasal bilinc;:li kesimiyle yan yana, her �eye kendi dar c;:1karlan ac;:1smdan bakan milyonlarca kiic;:iik miilk sahibini, kiic;:iik burjuva unsuru goriiyoruz. Yakla�an kithk ve felaketle ancak siyasal bilinc;:li i�c;:ilerin demir disipliniyle sava�abiliriz, bu olmadan hic;:bir �ey yapamay1z . Rusya'mn devasa boyutu nedeniyle , iilkenin bir ucunda bol miktarda ekmek varken, diger ucunda hie;: ekmegin bulunmad1g1 bir durumda ya�1yoruz. Zarla bir savunma sava�ma c;:ekilmemizin miimkiin olmayacag1m dii�iinerek teselli aramamn
29
kimseye yaran yok. Duzenli ia�e tedariki saglanamad1g1 takdirde kentlerin ve devasa sanayi merkezlerinin beslenebilecegini du�unmek hata olur. Bir avuc;; tah1lm bile ziyan olmasm1 engellemek ic;in her pud* tah1h kayda gec;irmek zorunday1z. Fakat boyle bir kaydm gerc;ekten yapilmad1gm1, ancak kagn uzerinde kald1gm1 biliyoruz. Gerc;ek hayatta kuc;uk vurguncular bireysel ticaretle s1kmulanm a�abileceklerini soyleyerek yoksul koyluleri yozla�tmyorlar. Bu ko�ullar altmda krizden c;1kamay1z. Rusya'da hem halk ic;in yeterli ekmek hem de sanayi ic;in yeterli ekmek (yani, yakn) saglamanm yegane yolu , her �eyin yurtta�lar arasmda s1k1 s1k1ya payla�tmlmas1 ve boylece kimsenin fazladan bir dilim ekmek bile alamamas1 ve kullamlmayan yanm litre benzinin bile kalmamas1d1r. Dlkeyi knhktan kurtarmanm yegane yolu budur. Bu ders her �eyin hesabmm tutuldugu komunist payla�1mla ilgili bir derstir ve bu dersi kitaplardan degil, ac1 deneyimler ya�ayarak ogrendigimizi unutmayahm. Ancak bu sayede kitlelere yeterli ekmek, sanayiye de yeterli yakn saglanabilir
Geni� i�c;i kitleleri felaketle kar�I kar�1ya oldugumuzu hemen fark edemeyebilirler. Bugun ihtiyac; duyulan �ey i�c;ilerin dagm1khga ve tah1l saklanmasma kar�I bir seferberlik ba�latmaland1r. Sizin de kararnameyle kabul ettiginiz ve fabrikalarm sm1rlan dahilinde bahsettiginiz c;ah�ma disiplinini bu.tun ulkede yerle�tirmek ic;in bir seferberlige ihtiyac; var; kitlelere ba�ka bir c;;1k1� yolunun olmad1gm1 anlatmak gerekiyor. Devrimin tarihinde siyasal bilinc;li i�c;ilerin gucu her zaman en ac1 ve tehlikeli gerc;ekle hie; korkmadan yuzle�ebilmeleri, yamlsamalara kap1lmadan guc;lerini dogru bir �ekilde hesaplayabilmeleri olmu�tur. Yalmzca siyasal bilinc;li i�c;;ilere guvenebili-
*) 1 pud: 16,4 kilogram. (<;.n.)
30
riz; geri kalan kitle, burjuvazi ve kuc;:uk mulk sahipleri bize kar�1dir. Onlar yeni duzene inanm1yorlar ve kitlelerin kotD. durumunu daha da kotD.le�tirmek ic;:in her firsattan yararlamyorlar. Ukrayna ve Finlandiya'da gorduklerimiz ibretlik bir ornek olabilir: Burjuvazinin ve onun destekc;:ilerinin (Kadetlerden Sosyalist-Devrimcilere kadar) , muttefiklerinin yard1mlanyla ele gec;:irdikleri kentleri kana bogduklanm ve inamlmaz bir mezalime giri�tiklerini goruyoruz . BU.tun bunlar proletarya tarihi gorevini yerine getirmedigi takdirde ileride kendisini nelerin bekledigini gosteriyor. Rusya'da ileri ve siyasal ac;:1dan bilinc;:li i�c;:ilerin say1ca ne kadar kuc;:uk bir kesimi olu�turdugunu biliyoruz. Keza kitlelerin ic;:inde bulundugu kotD. durumu ve geni� kitlelerin durumdan orta yolcu onlemlerle kurtulamayacag1m1z1, bir proleter devriminin �art oldugunu anlad1klanm da biliyoruz. Birc;:ok ulkenin enkaza donu�tugu ve milyonlarca insanm mahvolmaya ya da askeri kolelige mahkOm edildigi bir donemde ya�1yoruz. l�te, bireylerin kotD. niyetinden oturu degil, butD.n kapitalist duzen parc;:aland1g1 ic;:in, temellerinden sarsild1g1 ic;;in tarihin bize dayatng1 devrimin kaynagmda bu vardir.
Yolda�lar! (:ah�ma Komiserleri! Fabrikalardaki bu.tun toplantilanmzdan, i�c;:i heyetleriyle konu�malanmzdan durumu ac;:1klamak ic;:in yararlanm. Elinize gec;:en her firsattan yararlanm ki i�c;:iler iki sec;:enekle kar�1 kar�1ya oldugumuzu bilsinler: ya yok olu� ya da oz disiplin, orgutluluk ve kendimizi savunma imkam. Eger siyasal bilinc;:li i�c;:iler butD.n yoksullara onderlik ederek kuc;:uk burjuvazinin her yerde �iddetlendirdigi ve bizim bastirmak zorunda oldugumuz kaosa ve dagm1khga kar�1 sefcrberlik ilan etmezlerse, Kornilov'larm (Rus , Alman ya da Japon Kornilov'larmm) geri donmesi tehlikesiyle kar�1
3 1
kar�1ya oldugumuzu ve Kornilov'lann gunde bir dilim taym uygulamas1yla birlikte gelecegini bilsinler. Sorun her siyasal bilinc;li i�c;inin yalmzca kendi fabrikasmda efendi oldugunu degil, aym zamanda ulkenin temsilcisi oldugunu da hissetmesi, kendi sorumlulugunu bilmesi sorunudur. Siyasal bilinc;li i�c;iler kendi sm1flanm temsil ettiklerini bilmek zorundalar. Burjuvaziye ve vurgunculara kar�1 hareketin ba�1m bizzat c;ektikleri takdirde kazanacaklanm bilmek zorundalar. Siyasal bilinc;li i�c;iler sosyalizmin temel gorevinin ne oldugunu anlad1klan gun zafer bizim olacakur. l�te o zaman gerekli guc;lere kavu�acag1z ve sava�abilecegiz. (uzun ve �iddetli alkt�lar)
Ilk kez 23 May1s 1918'de 1zvestiya VtsIK'm 102. say1smda ve 24 May1s 19 18'de Pravda'mn 101 . say1smda yaymland1; Collected Works , Cilt 27, s . 399-403 .
32
TUM-RUSYA MERKEZ YURUTME KURULU, MOSKOV A SOVYETl, MOSKOV A SENDlKALARI
VE F ABRlKA KOMlTELERl'NlN ORT AK OTURUMUNDA YAPILAN KONUSMA
29 Temmuz 1 9 1 8 �
(alk1�lar ve co�kulu s loganlar) Yolda�lar, yeni hasada kadarki donemin Rusya'da ba�layan sosyalist devrimin en zor, en mc�akkatli ve en kritik a�amas1 olacagma parti basmmda, Sovyet kurumlannda ve halk arasmdaki aj itasyon faaliyetimizde ilk kez dikkat i;:ekmiyoruz. Kanaatimce bugun bu kritik durumun tepe noktasma ula�llg1m soylememiz gerekiyor, zira art1k kimin emperyalist dunyay1, emperyalist ulkeleri destekledigi , kimin Sovyet Sosyalist Cumhuriyeti'ni destekledigi ayan beyan ortadadu. Oncelikle, askeri apdan Sovyet Cumhuriyeti'nin konumunun ancak �imdi i;:ok ai;:1k hale
33
geldigini soylemek gerekiyor. (ekoslovak ayaklanmas1 birc;:ok insan tarafmdan ilk ba$ta kar$1-devrimci ayaklanmalar zincirindeki halkalardan yalmzca biri olarak goruldu. Bu ayaklanmada lngiliz ve Frans1z sermayesinin, lngiliz ve Frans1z emperyalistlerinin de yer ald1gma dair gazetelerde c;:1kan haberleri yeterince dikkate almad1k. Simdi Murmansk'ta, Sibirya'daki askerler arasmda ve Kuban'da olaylarm nasil geli$tigini, lngiliz ve Frans1zlann (eklerle el ele vererek lngiliz burjuvazisiyle en s1k1 i$birligi ic;:inde Sovyetleri devirmeye c;:abalad1gm1 hatulatmak zorunday1z. Bugun bu gerc;:ekler, (ekoslovak hareketinin, lngiliz ve Frans1z emperyalistlerinin Sovyet Rusya'y1 bogazlayarak Rusya'y1 tekrardan emperyalist sava$ tuzagma c;:ekme amac1 ta$1yan sistemli politikanm uzun zaman once olu$turdugu zincirin bir halkas1 oldugunu gostermektedir. Bu kriz art1k Sovyet Rusya'nm geni$ halk kitleleri tarafmdan c;:ozume kavu$turulmahdu, zira bugun yalmzca Sovyet Sosyalist Cumhuriyeti'ni kar$1-devrimci taarruzun bir parc;:as1 olarak (ek saldmlanndan, hatta genel olarak kar$1-devrimci taarruzlardan koruma mucadelesiyle degil, butun emperyalist dunyamn saldmlanna kar$1 bir mucadeleyle kar$1 kar$1yay1z .
Oncelikle size $Unu hat1rlatmak istiyorum. lngiliz ve Frans1z emperyalistlerinin (ekoslovak ayaklanmasmda dogrudan yer ald1klan uzun zaman once kamtlanm1$t1r. (ekoslovak Komunist Partisi merkez yaym orgam Prulwpnik Svobodi'nin 28 Haziran'da yaymlad1g1 ve bizim bas1mm1zda da yer alan bir makaleyi hat1rlatmak istiyorum:
7 Mart'ta Ulusal Konsey Dairesi Frans1z konsolosundan U\: milyon ruble tutanndaki ilk taksiti aldi.
Bu para Ulusal Konsey Dairesi'de \:ah$an Mr. Sip'e verildi.
34
Aym ki�i 9 Mart'ta iki milyon, 25 Mart'ta bir milyon daha ald1 ve 26 Mart'ta da Ulusal Konsey Ba�kan Yard1mc1s1 Mr. Bohumil-Cermak bir milyon ald1; 3 Nisan'da ise Mr. Sip bir milyon daha aldi.
Toplamda, 7 Mart'tan 4 Nisan'a kadar Franslz Konsoloslugu Ulusal Konsey Dairesi'ne 8 milyon ruble hibe etti.
Sonraki odemeler ic;:in herhangi bir tarih belirtilmiyor: Mr. Sip bir milyon, Mr. Bohumil-Cermak bir milyon ve Mr. Sip bir milyon daha.
Aynca mec;:hul bir �ahsa 188.000 ruble odendi. Toplam: 3 . 188.000 ruble. Yukanda bahsi gec;:en 8 milyonla birlikte Frans1z hukumetinden Ulusal Konsey Dairesi'ne toplam 1 1 . 188.000 ruble odenmi�tir.
lngiliz konsoloslugundan ise 80 bin sterlin ahnm1�t1r. Boylece 7 Mart'tan saldm tarihine kadar (:ck Ulusal Konseyi'nin liderleri Frans1z ve lngiliz hukumetlerinden yakla�1k 15 milyon ruble alm1�tu ve <;::ekoslovak ordusu bu para kar�1hgmda Frans1z ve lngiliz emperyalistlerine sat1lm1�t1r.
Elbette c;ogunuz bu haberi yaymland1g1 tarihte gazetelerde okudunuz. lngiliz ve Frans1z emperyalistlerinin ve para babalartmn Sovyet hukumetini y1kmak ve onune her turlu engeli c;1karmak ic;in ellerinden gelen c;abay1 gostereceklerinden hic;bir zaman �uphe duymad1k. Fakat o saldmnm Sovyet Cumhuriyeti'ne kar�1 sistemli, yontemli ve uzun zamandan beridir planland1g1 ac;1k olan bir kar�1-devrimci askeri ve mali seferberlik oldugunu gormemizi saglayacak parc;alar o donemde henuz eksikti, oysa bu seferberlik lngiliz ve Frans1z emperyalizminin butun temsilcileri tarafmdan besbelli ki aylar oncesinden planlanm1�ti. Bugun olaylan bir bu tun olarak degerlendirdigimizde, C:ekoslovak kar�1-devrimci hareketini Murmansk c;1karmas1yla kar�1la�urd1g1m1zda -biliyoruz ki
35
Murmansk'a lngilizler on bin askerle c;1karma yapular ve Murmansk'1 savunma bahanesiyle ic;erilere dogru ilerlemeye ba�lad1lar, Kem ve Soroki'yi i�gal ettiler, Soroki'nin dogusuna ilerlediler ve Sovyet memurlanm1z1 vurmaya ba�lad1larve gazetelerde binlerce demiryolu i�c;isinin ve kuzey uc; bolgelerindeki diger i�c;ilerin bu kurtanc1lardan ve ozgurle�tiricilerden ya da gerc;ek adlanyla, Rusya'y1 ba�ka bir ucundan parc;alamaya c;ah�an bu yeni emperyalist haydutlardan kac;ugm1 okudugumuzda olaylarm genel seyri ac;1k hale gelmektedir. Keza daha yakm zaman once, Rusya'ya kar�1 lngilizFrans1z saldmlarmm niteligine ili�kin yeni kamtlara ula�tlg1m1z1 da haurlatahm.
Yalmzca cografi gerekc;elerle bile, Rusya'ya kar�1 bu emperyalist saldmnm bic;iminin Almanya ornegiyle aym olamayacag1 ac;1kur. Almanya'nm aksine Rusya'yla ortak sm1rlan yok; asker gucu daha az. Britanya askeri gucunun ozunde somurgeci ve donanma tabanh niteliginden oturu on y1llar boyunca farkh saldm yontemlerinden yararlanmak, kurbanmm ikmal kaynaklanm kesmeye c;ah�mak ve ac;1k, pervas1zca ve dogrudan askeri guc; kullanmak yerine yard1m bahanesiyle bogazlama yontemini tercih etmek zorunda kalm1�tlr. Son donem gelen bilgilere gore, Rusya askerleri ve i�c;ileri arasmda kotu bir �ohreti olan ve yakm donemde Tikhoretskaya koyunu ele gec;irmi� olan Alekseyev'in lngiliz ve Frans1z emperyalizminin yard1mmdan yararland1g1 muhakkakur. Burada ayaklanma daha belirgindi, zira i�in ic;inde yine lngiliz ve Frans1z emperyalizminin parmag1 bulunuyordu.
Son olarak, dun BakO'de lngiliz ve Frans1z emperyalistlerinin c;ok etkili bir hamlede bulunduklarma dair bir haber ald1k. BakO Sovyeti'nde partimizden, Bol�eviklerden ve Mosko-
36
va'daki Sol Sosyalist-Devrimciler* gibi igrern;: oyunlara ve ihanetlere bula�mam1� ve emperyalizme ve sava�a kar�1 mucadelede Sovyet hukumetine sad1k kalan Sol Sosyalist-Devrimcilerden -ki maalesef bunlarm say1lan c;:ok azd1- 30 oy fazla almay1 ba�ard1lar. Baku Sovyeti'nde Sovyet hukumetine sad1k olan ve bu zamana kadar c;:ogunlugu olu�turmu� olan bu c;:ekirdek kar�1smda lngiliz ve Frans1z emperyalistleri �imdi 30 oy fazla almay1 ba�ard1lar, c;:unku Ermenistan'daki sozde sosyalistlerin olu�turdugu Da�naksutyun Partisi'nin c;:ogunlugu bize kar�1 onlarm yamnda saf tuttu. (Lenin telgraft okur)
Kendisine sosyalist diyen, ama burjuvaziyle ili�kilerini hic;:bir zaman koparmam1� olan buradaki gruplara oldukc;:a benzer �ekilde, orada da bu ki�iler Baku'yu savunmak uzere lngiliz askerlerini davet etmeyi tercih ettiler. Sovyet Cumhuriyeti'ni savunmak ic;:in emperyalist ordularm davet edilmesinin ne anlama geldigini biz c;:ok iyi biliyoruz. Burjuvazinin, Sosyalist-Devrimcilerin bir kesiminin ve Men�eviklerin yapug1 bu davetin anlam1m biliyoruz. Tiflis'teki Gurcu Men�eviklerin yapug1 bu davetin anlamm1 biliyoruz .
Arnk �unu soyleyebiliriz ki hic;:bir zaman emperyalistlere kucak ac;:mam1�, onlarla zorbaca bir ittifaka girmemi�, iyiden iyiye basurd�klarmda bile bu caniler onunde geri c;:ekilmekten oteye gitmemi� olan tek parti Bol�eviklerdir, Komunist Parti'dir. (alkt�lar) Kafkaslar'daki komunist yolda�lanmmn c;:ok zor durumda olduklanm biliyoruz, c;:unku Men�evikler guya Gurcistan'm bag1ms1zhg1m savunmak adma Alman emperyalistleriyle dogrudan ittifak yaparak onlara ihanet ettiler.
*) Sol Sosyalist- Devrimcilerin 6-7 Temmuz 1918'de Moskova'da Be�inci TumRusya Sovyetleri Kongresi toplamrken, Alman eli;isi Mirbach'1 oldiirerek ba�latnklan kar�1-devrimci ayaklanma.
37
Gurcistan'm bag1ms1zhgmm tam bir aldatmaca oldugunun hepiniz farkmdasm1z. Aslmda bunun anlam1 Gurcistan·m Alman emperyalistleri tarafmdan i�gali ve tiimuyle ele ge<;:irilmesi, Alman silahlanyla Men�evik hukumetinin Bol�evik i�<;:ilere ve koylulere kar�1 ittifak yapmas1d1r. Dolay1s1yla, Baku'lu yolda�lanm1z tehlikeye gozlerini kapamay1 reddedip �unu soylerken hakhyd1lar: Bir emperyalist gu<;:le topraklanm1zm bir k1smm1 birakma pahasma ban� antla�mas1 yapmaya her zaman hazmz, yeter ki bu bize zarar vermesin, yeter ki askerlerimizi saldirganlann silahlanyla ittifaka suruklemesin ve bizi sosyalist yeniden in�am1z1 yii.rutmekten ahkoymasm.
Fakat sorunu mevcut haliyle degerlendirdigimizde, Men�evikler guya Baku'yu savunmak adma lngilizleri davet ederek, ashnda �u an butiin lran'1 ele ge<;:irdiler ve uzun zamandan beri Kuzey Kafkasya'y1 ele ge<;:irmek i<;:in gu<;:lerini yukan tarafa kaydiran bir gucu davet e ttiklerinden -yani kendilerini lngiliz ve Frans1z emperyalizmine teslim ettiklerinden-, biz bir an bile �uphe etmeden ya da tereddude du�meden diyebiliriz ki Baku'lu yolda�lanm1z , ne kadar zor durumda olurlarsa olsunlar, bu tiir bir antla�maya imza atmay1 reddetmekle ger<;:ek sosyalistlere yak1�an tek dogru tutumu ald1lar. lngiliz ve Frans1z emperyalistleriyle her tiirlu anla�manm boyle kararh bir �ekilde reddedilmesi Baku'lu yolda�lanm1z i<;:in tek dogru yoldu, zira par<;:alanm1� bir toprak par<;:as1 uzerinde de olsa, emperyalistleri davet ettiginizde bag1ms1z sosyalist hukumetinizi emperyalist sava�m kolesine donu�tiirmekten kurtulamazsm1z.
Dolay1s1yla, olaylann genel <;:er<;:evesi i<;:inde Baku olaylannm onemi hakkmda en ufak bir �uphe duymuyoruz. Dun, Orta Asya'nm baz1 kentlerinde Hindistan'a mevzilenmi� lngiliz-
38
lerin ac;1ktan i�birligiyle kar�1-devrimci ayaklanmalarm patlak verdigi haberini ald1k. Afganistan'1 tiimiiyle boyunduruk aluna alan lngilizler somiirgelerini arurmak, uluslan bogazlamak ve Sovyet Rusya'ya sald1rmak ic;in uzun zaman once bir us yaratular. Bu ayn baglarm bizim ic;in c;ok ac;1k hale geldigi bugiin, cumhuriyetimizin mevcut askeri ve genel stratejik konumu ayan beyan ortadadir. Kuzeyde Murmansk, Dogu'da (ekoslovak cephesi, Giineydogu'da Tiirkistan, Baku ve Astrahan: lngiliz ve Frans1z emperyalizminin olu�turdugu zincirdeki biitiin halkalann pratikte birle�tirildigini goriiyoruz.
Simdi ac;1kc;a gordiigiimiiz gibi, toprak sahipleri, kapitalistler ve kulak'lar, hepsi de elbette gayet dogal sebeplerle Sovyet hiikiimetine miithi� bir nefret duyan bu kesimler, burada da Ukrayna'daki ve Rusya'dan kopmu� diger bolgelerdeki toprak sahiplerine, kapitalistlere ve kulak'lara oldukc;a benzer bir tarzda hareket ediyorlar. lngiliz ve Frans1z emperyalistlerinin u�ag1 olan bu kesimler Sovyet hiikiimetini ne pahasma olursa olsun c;okertmek ic;in ellerinden gelen her �eyi yapular. Bu i�i yalmzca Rusya ic;indeki giic;lerle yapamayacaklanm anlad1klan noktada, Martov ve �iirekas1 gibi c;agnlarla ya da sozlerle degil, daha etkili miicadele yontemlerine ba�vurarak hareket etmeye karar verdiler: askeri dii�manhklar. Dikkatimizi esasen bu konuya vermeliyiz; biitiin ajitasyon ve propagandamm bu i�e yogunla�urmahy1z ve biitiin Sovyet c;ah�mam1zm merkezini buna gore degi�tirmeliyiz.
Bugiin diger koalisyonun emperyalist giic;leri i�ba�mdadir, temel gerc;ek budur: Almanlar degil, lngiliz-Frans1z ortak yap1m1, topraklanm1zm bir k1sm1m ele gec;irmi� ve �u an bir iis olarak kullanmaktad1r. Bu zamana kadar cografi konumlan nedeniyle Rusya'ya dogrudan bir saldm gerc;ekle�tirememi�-
39
lerdi, ama �imdi, dort yildu uluslararas1 egemenl\gi ele gec;:irmek ic;:in biitiin dunyay1 kana hogan lngiliz ve Frans1z emperyalizmi, kendine dolayh bir guzergah bularak Rusya'ya c;:ok yakla�m1�tlr ve Sovyet Rusya'y1 bogazlay1p Rusya'y1 bir kez daha emperyalist sava�m ic;:ine atmak ic;:in hrsat kollamaktadu. Yolda�lar, Ekim Devrimi'nin ilk gununden beri ba�hca amac1m1zm emperyalist sava�a son vermek oldugunu hepiniz c;:ok iyi biliyorsunuz. Fakat ne kadar kahraman, ne kadar orgutlii ve ne kadar disiplinli olurlarsa olsunlar, tek bir ulkedeki proleter guc;:lerin ve devrin:ici kitlelerin uluslararas1 emperyalizmi devirebilecekleri gibi bir yamlsamaya hic;:bir zaman kapilmad1k. Bu gorev ancak dunya i�c;:ilerinin ortak c;:abalanyla yerine getirilebilir.
Bizim yaptlg1m1z �ey, tek bir iilkede biitiin diinyanm kapitalistleriyle biitiin baglan koparmak oldu. Hiikiimetimiz hic;:bir emperyaliste bagh degildir ve devrimimizin bundan sonraki seyri ne olursa olsun asla olmayacakur. Egemenligimizin sekiz ay1 boyunca emperyalizm-kar�1tl devrimci hareket muazzam auhmlar kaydetti. Nitekim emperyalizmin ba�hca merkezlerinden biri olan Almanya'da olaylar Ocak 1918'de silahh bir c;:au�maya donii�tii ve hareket kanh bir �ekilde bastmldi. Biz dunya olc;:eginde daha once ba�ka hic;:bir ulkenin devrimci hukiimetinin yapmad1g1 �ekilde devrimci gorevimizi yerine getirdik. Fakat bu i�in yalmzca tek bir ulkenin c;:abalanyla yapilabilecegine hic;:bir zaman inanmad1k. (abalanmmn kac;:1-mlmaz olarak dunya c;:apmda bir devrime ilerledigini ve emperyalist hiikiimetlerin ba�lattlg1 sava�m bu hiikiimetler tarafmdan durdurulamayacagm1 biliyorduk. Sava� ancak biitiin i�c;:ilerin c;:abalanyla durdurulabilir ve biz de iktidara geldigimizde, i�c;:i sm1fmm Komiinist Partisi olarak, diger ulkelerde
40
kapitalist burjuva egemenliginin hala devam ettigi bir donemde , gorevimiz, tekrarhyorum, acil gorevimiz bu iktidan, sosyalizmin bu fcncrini korumak ve boylece sosyalist devrimin yuksekn alevkrinc olabildigince fazla k1v1lc1m eklemekti.
Bu her yerdc a�m derecede zor bir gorevdi ve bu gorevi ba�armam1z1 saglayan �ey prolctaryanm sosyalist cumhuriyetin kazammlanm savunmak uzere biraraya gelmi� olmas1yd1. Bu gorev ozellikle zorlu ve kritik bir durum yaratm1�ur, zira sosyalist devrim ltalya ve Avusturya gibi ulkelerde daha yakm olsa da, sozcugun dogrudan anlammda diger ulkelerde henuz ba�lamam1�t1r. Devrim henuz ba�lamad1gmdan, lngiliz ve Frans1z emperyalizmi ve dolay1s1yla dunya emperyalizmi a<;1-smdan yeni bir ba�an sbz konusudur. Bauda Alman emperyalizmi askeri , ilhak<;1 ve emperyalist bir gu<; olmaya devam ederken, Rusya'nm kuzeydogusunda ve guneyinde de lngiliz ve Frans1z emperyalizmi kendisine yer edinmi� ve bu gucun bir kez daha Rusya'y1 emperyalist sava�a sokmaya haz1r oldugunu , dunyanm ba�ka bir yerinde bu zamana kadar gorulmedik bir okt.ide sosyalist <;ah�masma ve propagandasma devam eden bag1ms1z bir sosyalist devlet olan Rusya'y1 ezmeye haz1r oldugunu gozumuze soka soka gostermektedir. Ote yandan, lngiliz ve Frans1z emperyalizmi buyuk bir zafer kazanm1�tir ve bizi do rt bir taraf tan sararak, Sovyet Rusya'y1 ezmek i<;in elinden geleni yapmaktad1r. lngiliz ve Frans1z emperyalizminin zaferinin sm1f mucadelesine kopmaz �ekilde bagh oldugunun t1:.1muyle farkmday1z.
Somuruculerin ekonomik iktidarmm temeli, yani on milyonlarca i�<;i ve koyluyu el altmda tu tmalanm ve toprak sahipleriyle kapitalistlerin zenginle�mesini saglayan mulkleri tehlikede oldugunda , tekrarlayacak olursam, kapitalistlerin
4 1
ve toprak sahiplerinin 6zel mulkiyeti tehlikeye du�tiigunde, kendi ulkeleri ve bag1ms1zhklanna duyduklan sevgiden bahsetmez olduklanm her zaman soyledik ve devrimler de bunu kamtlamaktadir. Kadetlerin, Sag Sosyalist-Devrimcilerin ve Men�eviklerin emperyalist guc;lerle ittifaklar yapma, y1k1c1 anla�malara imza atma ve ulkeyi lngiliz-Frans1z emperyalizmine satma konusunda rekorlan altiist ettiklerini biliyoruz. Ukrayna ve Tiflis iyi hirer 6rnektir. Men�evikler ve Sag Sosyalist-Devrimcilerin C:eklerle yapug1 ittifak bunun ic;in yeterli bir kammr. Rusya Cumhuriyeti'ni Yaroslavh beyaz muhaftzlann c;1karlan adma sava�a sokmaya c;ah�an Sol SosyalistDevrimcilerin tutumu , sm1f karlan soz konusu oldugunda burjuvazinin ulkesini satacag1m ve kendi halkma kar�1 yabanc1larla pazarhga tutu�maktan geri durmayacagm1 gayet a<;1k bir �ekilde gostermektedir. Rusya devriminin tarihi bu hakikati defalarca kamtlam1�ur, ki zaten ondan da once yuzy1h a�km siiredir devrimler tarihi her ulkede ve her zaman bunun burjuvazinin sm1f c;1karlanm, sm1f siyasetini ifade eden bir yasa oldugunu gostermektedir. Dolay1s1yla, Sovyet Cumhuriyeti'nin uluslararas1 konumunun bugun kotiile�mi� olmasmm, ic;eride sm1f miicadelesinin k1z1�mas1yla baglanuh olmas1 hie; de �a�1ruc1 degildir.
Bu bak1mdan, ia�e krizinin �iddetlenmesiyle baglanuh olarak yeni hasada kadarki donemin en zor donem olacagm1 s1k s1k soyledik. Bugun emperyalist soygunculann plam tam da Rusya'nm tahtl depolanyla baglanm koparmak oldugundan muazzam boyutlara ula�m1� olan ktthk belas1yla bogu�uyoruz. Emperyalistlerin hesaplan saglam temellere dayanmakta ve merkezden uzaktaki tah1l iireticisi bolgekrde toplumsal ve s1-mfsal destek almay1 amac;lamaktad1r; lwlak'larm (sava�la yo-
42
lunu bulan ve ba�kalarmm emegiyle, yani yoksullarm emegiyle gec;inen zengin koylulerin) ustun oldugu bolgeler anyorlar. Bu insanlarm yiiz binlerce ruble biriktirdigini ve epeyce tahil stoklan oldugunu biliyorsunuz. Bu insanlarm tam da ulkenin ba�ma gelen talihsizliklerden nemaland1gm1 ve ba�kent nufusu s1kmu c;ektikc;e soygunculuk yapmak ve karlanm artlrmak ic;in daha fazla firsat bulduklanm biliyorsunuz. Rusya'da kar�1-devrimci hareketin en saglam ve esas kalesini bu kulak'lar olu�turuyor. Burada s1mf mucadelesi en derin kaynagma ula�m1�ur. Bir avuc; sefil kulak ile kendi emegiyle gec;inen c;ogunluk (tah1l arulan olmayan, bunlan uzun sure once tuketmi� ve vurgunculuga bula�mayan yoksul ve orta koyluler) arasmdaki s1mf mucadelesinin km�mad1g1 tek bir ulke yoktur. Bu s1-mf mucadelesi her koye s1zm1�tlr.
Siyasal planlanmm belirleyip kararnamelerimizi yaymlarken -burada hazir bulunanlarm ezici c;ogunlugu elbette bunlardan haberdardir- tekrarhyorum, yoksul koylulerin orgutlenmesi uzerine kararnameler hazirlay1p imzalarken, butun devrimin en belirleyici ve temel sorunuyla, en belirleyici ve temel sorunla, yani iktidar sorunuyla kar�1 kar�1ya oldugumuzu biliyorduk: lktidar i�c;ilerin elinde kalacak m1? l�c;iler aralarmda hic;bir fark bulunmayan yoksul koylulerin tamammm destegini alabildiler mi? Hic;bir ahp veremedikleri olmayan koyluleri kazamp koylere yayilm1� . dagm1k ve orgutsuz ve bu bak1mdan kent i�c;ilerinden geride olan koyluleri kazanmay1 ba�aracaklar m1? Onlan diger kampa, toprak sahipleri, emperyalistler ve kulak'lar kampma kar�1 birle�tirebilecekler mi?
Yoksul koyluler gozumuzun onunde c;ok c;abuk bir �ekilde birle�meye ba�ladilar. Devrim ogretir derler. Gerc;ekten de s1-mf mucadelesi bir partinin amg1 yanh� bir ad1mm onu hemen
43
hak ettigi yere yollad1gm1 pratikte ogretmektedir. la�e sorununun tepe noktasmda oldugu bir donemde ilkesizlikleri ve aptalhklan nedeniyle yalpalamaya ba�layan Sol Sosyalist-Devrimci Parti'nin tutumunu ac;1kc;a gorduk. Sol S-R'ler bir parti olarak silinip gittiler ve Yaroslavlh beyaz muhafizlarm elinde oyuncak oldular. (alk1�lar)
Yolda�lar, yeni hasadm iyi oldugunu ama henuz toplanamad1gm1 bildigimiz ve Petrograd'la Moskova'nm ac;hktan kmlan nufusunun, 'ya �imdi ya hie;' diye bag1rarak son c;irp1m�lanm gerc;ekle�tiren kulak'lar ve burjuvazi taraf mdan isyana suruklendigi bir donemde, Rusya'y1 kas1p kavuran isyan dalgasm1 s1-mf mucadelesinin ia�e krizi ekseninde k1z1�mas1 olarak anlamak kolaydir. Yaroslavl'daki isyam ele alahm. lngilizlerle Fransizlann etkisini gorebiliyoruz; kar�1-devrimci toprak sahipleriyle burjuvazinin hesaplanm goruyoruz. Tahil sorununun ortaya c;1kllg1 her yerde tah1l tekelini engellediler, ki bu tekel olmadan sosyalizm de olmaz. Burjuvazinin tam da birle�mek zorunda oldugu yer buras1dir; burada burjuvazi k1rdaki hon kafahlardan daha guc;lu bir destege sahiptir. Sosyalist guc;lerle burjuva toplum arasmdaki son kavganm patlak vermesi kac;m1lmazdir, bugun olmasa yarm, �u meselede olmasa bu meselede, ama kac;1-mlmazdir. Yalmzca bizim Sol Sosyalist-Devrimciler gibi sahte sosyalistler yalpalayabilirler. Bu sorunda, bu temel sorunda yalpalayan bir sosyalist sahte sosyalisttir ve kimseye hayn dokunmaz. Devrimin fiili sonuc;lanndan biri bu sosyalistleri Frans1z generallerinin elinde piyona donu�turmek olmu�tur; bu piyonlarm rolu sab1k Sol Sosyalist-Devrimci Parti'nin sab1k Merkez Komitesi tarafmdan dosta du�mana gosterilmi�tir.
Yolda�lar, kar�1-devrimci Rus burjuvazisiyle lngiliz ve Frans1z emperyalistlerinin bu ortak c;abalannm sonucu, ulkemizde
44
le;: Sava�·m �u anda hepimizin beklemedigi ve gelebilecegini hepimizin ac;:1kc;:a fark edemedigi bir ko�eden geliyor olmas1d1r. le;: sava� bugun d1�andan gelen sava�la aynlmaz bir butun haline gelmi�tir. K11lall isyam, Cekoslovak ayaklanmas1 ve Murmansk hareketi -hepsi de bugi\n Rusya'nm ba�ma c;:okmu� olan aym sava�m parc;:as1d1r. Bir taraf taki sava�tan muazzam kay1plar vererek ve ak1l almaz derecede agir bir ban� antla�mas1 imzalayarak kurtulduk; y1k1c1 bir ban� antla�mas1 yapttg1mm biliyorduk, ama bu �ekilde, propagandam1za ve in�a c;:ah�mam1za devam edebilecegimizi ve bOylece emperyalist dunyanm parc;:alanmasma neden olabilecegimizi soyledik. Bunu yapmay1 ba�ard1k. Almanya �u anda bizimle Brest-Litovsk Ban�1 temelinde Rusya'dan kac;: milyar koparacagm1 muzakere ediyor, ama 28 Haziran kararnamesiyle ilan ettigimiz devletle�tirme ad1mlannm hepsini tamm1�ttr. Almanya, Sovyet cumhuriyetinde ozel toprak sahipligi sorununu gundeme getirmemi�tir; bu husus Spiridonova ve benzeri Sol Sosyalist-Devrimcilerin yayd1g1 inamlmaz yalanlara kar�1 cevap olarak vurgulanmahdir. Bu yalanlar toprak sahiplerinin degirmenine su ta�1m1�llr ve �u anda da en cahil ve geri Kara-Yuz uyeleri tarafmdan tekrarlanmaktad1r. Bu yalanlan te�hir etmek zorunday1z.
Meselenin ozu �u ki, ban� antla�masmm �artlan agir olsa da , ic;:eride sosyalist in�ay1 surdurme ozgurlugunu elde ettik ve bu yonde onemli ad1mlar att1k. Bu ad1mlarm bugun Ball Avrupa'da yank1 bulmaya ba�lad1g1m ve daha once gorulmedik derecede en etkili propaganda arac;:lan oldugunu goruyoruz.
Dolay1s1yla , bir taraf taki sava�tan bir koalisyonla kurtulduktan sonra, ba�ka bir taraftan emperyalist taarruza maruz kald1k. Emperyalizm dunya c;:apmda bir olgudur; butun dunyanm, butun yeryuzunun �u ya da bu soyguncular grubunun
45
egemenligi i<;in payla�tlmas1 mucadelesidir. Simdi ba�ka bir akbabalar grubu (lngiliz ve Frans1zlar) uzerimize athyor ve bizi yeniden sava�a surukleme tehdidinde bulunuyor. Bu sava� 1<; Sava�'la birle�tiginde sureklilige sahip tek bir bu.tun haline geliyor. Nitekim devrimin ana ve temel sorunu olarak sava� sorununun, askeri husumetler sorununun yeniden one <;1kng1 bir donemde, ya�ad1g1m1z zorluklann ba�hca kaynag1 budur. BU.tun zorluk burada yatmaktad1r, zira halk sava�tan yorulmu�, bitkin du�mu�tur. Rusya halk1 sava� yorgunlugu ve tukenmi�ligiyle, olesiye dayak yemi� ve k1hm k1pirdatamaz hale gelmi� bir insam andirmaktadir. Aym �ekilde neredeyse dort y1l suren bu sava�, <:=arhk tarafmdan, otokrasi tarafmdan, burjuvazi ve Kerenski tarafmdan yagmalanm1�, eziyet edilmi� ve kirletilmi� bir ulkeyi ezerek Rusya halkmda pek <;ok nedenle bir nefret hissine yol a<;m1�llr ve �u an ya�ad1g1m1z muthi� zorluklann ba�hca kaynaklanndan biridir.
Sava�m bu olaylara kap1 aralayacag1 a<;1kti. Yeniden sava�a suruklendik, bir sava� durumu i<;indeyiz. Bu sava�1 yalmzca bir i<; sava� olarak, bize kar�1 birle�mi� olan kulak'lara, toprak sahiplerine ve kapitalistlere kar�1 bir sava� olarak goremeyiz, zira �u anda lngiliz ve Frans1z emperyalizmiyle de kar�1 kar�1yay1z. Emperyalistler ha.la ordulanm Rusya'mn uzerine salacak konumda degiller, cografi ko�ullar buna engel oluyor, ama yine de du�manlanm1za yard1m etmek i<;in ellerinden gelen her �eyi yap1yor, milyonlanm, diplomatik baglannlanm ve gu<;lerini ortaya seriyorlar. Su an bir sava� durumunday1z ve bu sava�tan zaferle <;1kabiliriz. Fakat burada gu<;lu bir du�manla, ba�a <;1k1lmas1 en zor du�manlardan biriyle kar�1 kar�1yay1z: Sava� yorgunlugu, sava�tan duyulan nefret ve tiksinti. Bu du�mam alt etmek zorunday1z , aksi takdirde bizim irademize bagh ol-
46
mayan sorunla (sava� sorunuyla) ba�a c;1kmay1 ba�aramay1z. Olkemiz bir kez daha sava�a surii.klendi ve devrimin kaderini tumuyle kimin galip c;1kacag1 belirleyecektir. Ba�rol oyunculan C:eklerdir, ama perde arkasmdan oyunu yoneten, gerc;ek saik ve harekete gec;irici guc; lngiliz ve Frans1z emperyalistleridir. Rusya Sovyet Sosyalist Cumhuriyeti Federasyonu'nun varhg1 sorunu, Rusya'daki sosyalist devrim sorunu bugun tumuyle sava� sorununa indirgenmi�tir. Kitlelerin emperyalist sava�tan nas1l bir durumda c;1kugm1 du�undugumuzde, burada bizi muazzam zorluklann bekledigini anlayabiliriz. Su an gorevimiz tamamen ac;1kur. Her turlu dalavere muazzam zararh olacakt1r; bu ac1 gerc;egi i�c;i ve koylulerden saklamak bizim gozumuzde suc;tur. Aksine, hakikati kitlelere olabildigince ac;1k ve anla�1hr bir �ekilde anlatmak zorunday1z.
Askerlerimizin sue; te�kil edecek derecede zay101k sergiledigi ornekler oldugu dogrudur (mesela guc;lerimiz geri c;ekildiginde C:eklerin Simbirsk'i ele gec;irmeleri). Askerlerin sava�tan yoruldugunu ve sava�a nefretle yakla�t1gm1 biliyoruz; ama uluslararas1 alanda alt edilene kadar emperyalizmin Rusya'y1 emperyalist sava�a suruklemeye c;ah�acag1, Rusya'y1 bir enkaz y1gmma c;evirmeye c;abalayacagmm dogal ve kac;milmaz oldugunu da biliyoruz. Ho�umuza gitsin ya da gitmesin meselenin ozu �udur: Bir sava�m ic;indeyiz ve bu sava�m sonucu devrimin kaderini belirleyecek. Propaganda faaliyetimizde, siyasal, devrimci ve in�a faaliyetimizde ilk ve son soz bu olmahd1r. K1-sa zamanda c;ok �ey ba�ard1k, ama i�imiz henuz bitmedi. BU.tun faaliyetlerimiz tamamen ve munhas1ran bu soruna bagh olmahd1r, zira devrimin kaderi ve sonucu, Rusya Devrimi'nin ve dunya devriminin kaderi �u anda buna baghd1r. Elbette dunya emperyalizminin �imdiki sava�tan bir dizi devrim ol-
47
madan yakas1m s1y1rmas1 mumkun degildir; bu sava� ancak sosyalizmin nihai zaferiyle sonlanabilir. Fakat bizim su anki gorevimiz sosyalizmin bu kalesini , sosyalizmin bu fencrini, tum dunyay1 boyle gu<;:lu bir �ekilde etkileycn sosyalizmin bu kaynagm1 korumak, kollamak ve ayakta tutmakur. Bugunku ko�ullar geregi , bu gorev askeri bir gorevdir.
Boyle bir durumla ilk defa kar�Iia�n11yoruz ve ban� i<;:in odememiz gereken bedel ne kadar ag1r olursa olsun, bizden talep ettigi fedakarhklar ne kadar bu yuk olursa olsun, du�man bizi ne kadar fazla toprak par<;:asmdan mahrum b1rakmaya <;:abalarsa <;:abalasm, Rusya'nm �u ana kadar her tl.irlu terslige kar�m ban�m nimetlerinden yararland1gm1 ve sosyalist kazammlanm saglamla�uracak konumda olclugunu bir<;:ogumuz soyledi. Bu yondc <;:ogumuzun bekledigindcn bile daha ileri gittik. Ornegin uretimdc i�<;:i clenctimi ilk bi<;:imlerinden <;:ok ileri gitti vc bugun devlet yonetiminin sosyalist sisteme donu�tugl.ine �ahit olmak uzereyiz . Pratik i�lerimizde buyuk auhmlar kaydettik. Su an butun sanayiyi i�<;:iler <;:ekip <;:eviriyor. Fakat ko�ullar bizi bu i�i ban� ortammda devam ettirmekten ahkoymu�tur; bir kez daha bizi savasm i<;:ine <;:cktiler vc biz de elimizden gelen butun <;:abay1 gostermcli vc herkcsi silah ba�1-na <;:agirmahy1z. Bir komunistin bu konuda ikilemdc kalmas1 utan<;: vericidir.
Koyluler arasmdaki yalpalama bizi �a�1rtm1yor. Koyluler, ony1llard1r kapitalistlere sm1f du�mam olarak bakmaya ah�m1� ve gu<;:lerini ona kar�1 mucadele i<;:in birle�tirmeyi ogrenmi� olan i�<;:ilerle aym hayat okulundan ge<;:mediler. Koyluler bu tur bir yuksek okul okumadilar. Bir donem i�<;:ilerle birlikte saf tuttular, ama bugun koyh:t!crin bir yalpalama doneminden ge<;:tigine ve bolunme ya�ad1klanna �ahi t oluyo-
48
ruz. Koylulerin c;1karlanm savunduklan izlenimini yaratmak ic;in, lm lak'lann koylulcre narhh fiyatlarm altmda tahil satt1klan birc;ok ornck biliyoruz. Bunlann hic;biri bizi �a�1rtm1-yor. Arna komunist i�c;iler yalpalamayacak, i�c;i sm1fi saglam duracak. Koyhder arasmda kulak ruhu egemen olsa bile , bu gayct anla�Iiabilir. C::eklerin egemen oldugu, Bol�eviklerinse artik olmad1g1 ko�ullarda, �oyle bir tablo ortaya c;1k1yor: 1 1 -kin C::ekler pratikte kurtanc1 olarak selamlamyorlar, ama bu burjuva egemcnliginden birkac; hafta sonra , (:eklcre kar�1 c;1-kan, Sovyet hukumetiniyse destekleyen muazzam bir hareket geli�iyor, c;unku koyluler ticaret ozgurlugt:1 ve Kurucu Meclis hakkmda edilen butun laflarm yalmzca tek bir anlam1 oldugunu fark etmeye ba�hyorlar: Kurucu Meclis, toprak sahipleri ile kapitalistlerin egemenligidir.
Gorevimiz i�c;ileri biraraya getirmek ve onumuzdeki birkac; haf ta i c;inde her �eyin sava� meselesinin c;6zi:1mune adanacag1 bir orgutlenme yaratmakm. Su anda lngiliz ve Frans1z emperyalizmiyle , Rusya'daki burjuva ve kapitalist olan her �eyle , sosyalist devrimi bogazlay1p bizi yeniden sava�a suri:1klemek isteyen herkesle sava� halindeyiz. l�c;ilerin ve koylulerin butun kazammlannm soz konusu oldugu bir durumday1z . Proletaryanm geni� destegini ve sevgisini kazanacag1m1-za, o zaman tehlikenin tumuyle savu�turulmu� olacagma ve prole taryanm yeni katmanlannm ileri allhp sm1flanm savunacaklarma ve sosyalist devrimi kurtaracaklanna emin o labiliriz. Olaylann bugunku c;erc;evesi ic;inde , mucadele iki buyuk sorun etrafmda donuyor ve partiler arasmdaki diger temel farkhhklar devrimin ate�i ic;inde eriyip gitmi�tir. Bize durmadan solda oldugunu soyleyen ve kendisini devrimci laflann arkasma gizleyen, ama gerc;ekte Sovyet hukumetine
49
kar�1 ayaklanan bir Sol Sosyalist-Devrimci, Yaroslavlh beyaz muhafizlann parah u�aklarmdan farks1zd1r. Boyle birinin tarihteki ve devrimci miicadeledeki yeri budur! Bugiin yalmzca iki sm1f sava� alanmda kar�1 kar�1ya duruyor: S1mf miicadelesi i�c;:i sm1fmm c;:1karlanm koruyan proletarya ile toprak sahipleri ve kapitalistlerin r;1karlanm koruyanlar arasmda yiiriiyor. Kurucu Meclis hakkmda, bag1ms1z bir devlet hakkmda, vs. edilen biitiin laflar bilinc;:siz kitleleri aldatmak ic;:in kullamhyor olsa da, bunlarm esas niteligi hem <:=ek hareketi deneyimiyle hem de Kafkasya'daki Men�evik hareketin deneyimiyle te�hir olmu�tur. Aynca <:=ek isyam beraberinde toprak sahipleriyle kapitalistlerin egemenligini getiriyor, llpk1 Alman i�gali gibi. l�te sava�m amac1 budur!
Yolda�lar, i�c;:iler saflanm hie;: olmad1g1 kadar s1kla�llrmah ve bu miicadelede orgiitliiliigii ve disipliniyle ornek olmahdirlar. Rusya emperyalistlerle bagm1 koparm1� tek ulke olma ozelligini koruyor. Agir yaralanm1zm kanad1g1 dogrudur. Emperyalist haydutlar kar�1smda geri c;:ekilmek zorunda kald1k, vurkac;: taktikleriyle zamana oynad1k. Arna Sovyet Sosyalist Cumhuriyeti olarak bag1ms1zhg1mm koruduk. Sosyalist c;:ah�mam1z1 yerine getirerek tiim dunya emperyalizmine kar�1 c;:1kt1k ve bu miicadele dunya i�c;:ileri ac;:1smdan her gec;:en gun daha ac;:1k hale geliyor ve artan ofkeleri onlan giderek devrime daha da yakmla�tmyor. Miicadele bu sorun etrafmda doniiyor, c;:iinkii cumhuriyetimiz dunyada emperyalizmle kol kola yiiriimeyen ve 'Frans1zlar mi yoksa Almanlar mi dunyaya hukmedecek' diye milyonlarca insanm katledilmesine izin vermeyen tek ulkedir. Cumhuriyetimiz emperyalist dunya sava�mdan zor yoluyla, devrimci yollardan kopmu� ve sosyalist devrim bayrag1m dalgalandirm1� tek ulkedir. Fakat Rusya �imdi
50
emperyalist sava�a siiriikleniyor ve zorla siperlere sokuluyor. B1rakahm (:ekler Almanlarla sava�smlar, b1rakahm Rus burjuvazisi tercihini yapsm, b1rakahm Milyukov, belki de Spiridonova ve Kamkov'la el ele verip hangi emperyalistle birlikte saf tutacagma karar versin. Biz bu sorunu onlarm karara baglamalanm engellemek ic;in hayat1m1z1 vermeye haz1r olmam1z gerektigini ilan ediyoruz, zira biitiin sosyalist devrimin gelecegi soz konusudur. (alk 1� lar) Saratov, Samara ve Simbirsk eyaletlerindeki koyliilerin ruh halinde bir degi�iklik oldugunu, yorgunluk on plana c;1karken askeri taarruza haz1rhgm en alt diizeyde oldugunu biliyorum. Bu koyliiler Kazaklann ve (:eklerin yol ac;t1g1 y1k1m1 ya�ad1ktan sonra, Kurucu Meclis ve "Kahrolsun Brest Ban� Antla�mas1 ! " c;1ghklannm ne anlama geldiginin tadma bakt1ktan sonra, biitiin bunlarm yalmzca toprak sahiplerinin geri donii�iine, kapitalistlerin yeniden tahta kurulmasma yol ac;ugm1 fark ettiler ve �imdi Sovyet iktidarmm en ate�li savunuculan haline geliyorlar. Devrimin ba�m1 c;eken Petrograd ve Moskova i�c;ilerinin durumu anlayacagma, mevcut durumun vahametini anlay1p hie; olmad1g1 kadar biiyiik bir kararhhkla hareket edecegine ve proletaryanm sosyalist devrimin c;1karlan adma hem lngiliz-Frans1z saldmsm1 hem de (:ek saldmsm1 ezecegine en ufak bir �iiphem yok. (alk 1� lar)
1919'da Tum-Rusya Merkez Yurutme Kurulu. Be�inci Toplantl Tutanaklan (Moskova) adh kitapta yaymland1; Collected Works, Cilt 28, s. 17-33.
51
KIZIL SUBAYLAR GUNU'NDE YAPILAN KONUSMA
24 Kas1m 1 9 1 8
�
(� iddetli alll1�lan11 ard1 11da11 "E11 tenwsyo11a l " mar�1 soylenir) Sizleri Halk Komiserkri adma selamhyorum. Ne zaman or
dumuzun ve K1ztl subaylanm1zm gorcvleri hakkmda dO�Onsem, akhma yakm zaman once Finlandiya Demiryollan'ndaki bir trcndc ya�ad1gnn olay geliyor.
Yolcularm Finlandiyah ya�h bir kadmm soylediklerine gO!Omsedigini fark edince , birinden kadmm sozlerini tercOme etmesini istemi�tim. Kadm devimci askerlerle eski askerleri kar�t!a�tmyor ve ycnilerin yoksullan korudugunu , oysa eskilerin burjuvazinin ve toprak sahiplerinin c;; 1karlanm korudugunu soy!Oyordu. " Eskidcn yoksullar izinsiz ald1g1 her odunun bedelini misliyle oderlerdi. Oysa �imdi ormanda bir
52
askerle kar�1la�tlgm1zda, yukunuze el attiklan bile oluyor. Artlk silahh adamlardan korkmaya gerek yok. " Ya�h kadm bi'>yle diyordu.
Sanmm Km! Ordu'ya bundan daha buyu.k bir ovgu olamaz. Eski subaylarm c;ogu kapitalistlerin el bebek gul bcbek bu
yuttukleri �1mank, terbiycsiz c;ocuklard1 ve bunlann s1radan askerlerle hic;bir ortak yam yoktu. Bu yuzden, yeni ordumuzu kurarken subaylanmm yalmzca halkm arasmdan sec;meliyiz. Yalmzca Km! subaylar askerler arasmda sayg1 uyand1rabilir ve ordumuzda sosyalizmi guc;lendirebilir. Boyle bir ordu yenilmez olacaktir.
llk kez 26 Kasun l 9 1 8'de lzvestiya'mn 258. say1smda yaymland1; Collected Worhs , Cilt 28, s . 195.
53
PETROGRAD SOVYETl OTURUMU -YAZILI SORULARA CEV APLAR
12 Mart 1919 �
Yolda�lar, �imdi de yaz1h sorulara cevap vermek istiyorum, ama sorulardan ikisinin c;:ok ac;:1k olmad1g1m soylemeliyim. Yine de bunlardan biri iki temel goru� ic;:eriyor. Birincisi, soru sahibi i�leri aceleye getiren Bol�eviklere kin guderken, a�ama a�ama gitmeyi seven Men�eviklere yakmhk duyuyor. lkinci olaraksa , koylu ayaklanmalanm soruyor.
llk soruya ili�kin olarak �unu soyleyebilirim: Eger bu tur bir suc;:lama yoneltiyorsamz, Bol�eviklerin neyi aceleye getirdiklerini ve a�ama a�ama i� yapmamn neden iyi oldugunu soylemek zorundasm1z. Bizi Men�eviklerden ay1ran temel ozellik, butun iktidarm Sovyetlere devrinde israrc1 olmam1zd1 ve i�leri o kadar aceleye getirdik ki onceki y1lm Ekim aym-
54
da iktidan ele gec;irdik. Men�eviklerse ag1rdan almay1, siiriincemede b1rakmay1 savunuyorlard1, zira iktidarm el degi�tirmesini istemiyorlardi. Mesela Men�eviklere yakmhk duyan iinlii sosyalist Kautsky, Agustos 1 9 1 8'deki bir makalesinde, Bol�eviklerin iktidan almamalan gerektigini, c;unkii alsalar bile iktidan koruyamayacaklanm, kendi sonlanm haz1rlayacaklanm ve boylece biitiin partinin sonunu getireceklerini yaz1yordu. Ben olaylarm ak1�mm bu gorii�ii c;iiriittiigii kamsmday1m ve ozellikle de ac;iktan bir itiraz olmad1g1 ic;in bu konuda zaman harcamay1 yersiz buluyorum. Almanya'da Kautsky 'demokrasi' diye, 'Kurucu Meclis' diye diretti. Alman Men�evikleri ve bizim Men�evikler iktidarm Sovyetlere devredilmemesi gerektigini savundular. Sonuc;ta Almanya'da Kurucu Meclis topland1, ama Ocak'ta ve Mart'ta birkac; bu.yuk i�c;i ayaklanmas1 ve bir ic; sava� ya�andi. Bunun sonucunda Hilf erding'in ba�1m c;ektigi Alman Men�evikleri son yaz1larmda Kurucu Meclis'le l�c;i Konseyleri'ni birle�tirmeyi ve Konseyler Yiiriitme Komitesi'ne Kurucu Meclis'in ald1g1 kararlan durdurma ve gerekli gordiigii takdirde halk oylamasma sunma hakk1 tammay1 teklif ediyorlar. Bu da gosteriyor ki Alman Men�evikleri, hatta en iyileri bile tam bir kafa kan�1khg1yla maluldur. Kurucu Meclis'le l�c;i Konseyleri'ni, burjuvazinin diktatorluguyle proletarya diktatorlugiinii birle�tirme fikri alaydan ba�ka bir �eyi hak etmiyor.
Koylu ayaklanmalarma gelince, bu konuda da bir soru var. Elbette baz1 kulak ayaklanmalan ya�and1 ve halen de ya�amyor. Gec;en yaz bir siirii ayaklanma oldu. Kulak'lar bizim amans1z dii�mamm1zd1r. Onlan ezmedigimiz takdirde hic;bir �ey elde edemeyiz. Orta koyluliik ic;inse durum farkhd1r, orta koylii bizim dii�mamm1z degildir. Rusya'da kulak olmayan koyliile-
55
rin kitleler halinde kauld1klan koylu isyanlarmm ya$and1g1 dogru degildir. Tek tuk koylerin ya da bucaklann lrn laldara kauld1g1 oluyor, ama Sovyet iktidan altmda Rusya'daki bu.tun koylulerin katild1g1 tek bir koylu ayaklanmas1 olmam1$llr. K1 1 -lall isyanlan ya$anmI$llr vc tahil fazlasmm a<; insanlara narhh fiyatlarla salllmasm1 savunan bir hukumet oldugu surecc daha da ya$anacakllr. Bu tur isyanlar ka<;:m1lmazd1r, <;:U.nku bu.yuk bir tahil stoku olan /rn laldar bir pud tah1h birka<;: yuz rublcye satabiliyorlar; ia�e vurguncularmm istedikleri fiyatlann ne oldugunu hepimiz biliyoruz. Eger /rnlaldara bu kadar ozgurluk verirsek, Kerenski paralanyla* dolu gizli bir yeri olan zenginler keselerini dolduracak, fakat yast1k altmda hi<;:bir $eyi olmayan <;:ogunluk ise a<; kalacaktir. Dolay1s1yla Sovyet iktidarma kar$I lrnlah isyanlarmm ka<;:m1lmaz oldugunu reddetmiyoruz. Kapitalistlerin iktidarda oldugu donemde kapitalistlere kar$I i$<;:i isyanlan, toprak sahiplerine kar�1 da koylu isyanlan ka<;:1-mlmazd1. Simdi toprak sahipleriyle kapitalistler darmaduman edildigine gore, lrnlah isyanlarmm say1s1 giderek azalacakllr. Tercihinizi yapmak zorundasm1z. Eger her $Cyin puruzsuz bir $ekilde, tek bir isyan bile olmadan ilcrlemesini islcyen, zenginlerin bize gumU.$ tepside sevgi ve saygilanm sunmasm1 vc bu.tun tahil fazlalanm guzellikle teslim etmelerini isteyen biri varsa , boyle birini ciddiye alabilecegimizi dU.$U.nmuyorum.
Diger zor anla$Iian nottaysa $Unlar yaz1yor: Eger i�<;:iler Sosyalist-Devrimcilerin <;:agnlanyla yonlerini $a$mr, <;:ah�mama karan alarak greve gider ve ia�e s1kmllsmdan 6turu Sovyet iktidarma kar$I gelirlerse ne olacak? Elbette bu.tun i$<;:ilerin Sovyet iktidanm desteklemelerini bekleyemeyiz. Parisli i$<;:iler 187 1 'de ayakland1klarmda, diger kentlerdeki bir<;:ok i$-
•) 1 9 1 7 yazmda gc1;ici hokumctin bast1g1 paralar kastcdiliyor
56
c,;i beyaz muhafiz birliklerinin saflannda Parisli i�c,;ilere kar�1 sava�m1� ve ayaklanmay1 bast1rm1�lardi. Bu durum siyasal bilinc,;li sosyalistleri Parisli Komunarlann butun proletaryay1, yani en iyi ve du.rust proleterlerin hepsini temsil ettigini iddia etmekten ahkoymam1�ll -i�c,;ilerin sadece geri kesimleri beyaz muhafizlann hizmetine girmi�ti. Bizde de siyasal ac,;1-dan bilinc,;li olmayan ve henuz Sovyet iktidanm anlamam1� olan geri bilinc,;li i�c,;iler var, onlan aydmlatmak ic,;in elimizden geleni yap1yoruz. Ba�ka hic,;bir hukumet i�c,;ilerin kahc1 temsili organlan olmas1 talebini Sovyetler kadar kar�ilamam1�t1r, oyle ki hukumetimiz her fabrika temsilcisine hukumette bir yer vermeye haz1rd1r. Biz i�c,;ileri mumkun oldugu kadanyla devlet politikalannm uygulanmas1 surecine c,;ekmeye c,;ah�1yoruz. l�c,;iler kapitalizmde, hatta cumhuriyetlerde bile devlet i�lerinden uzak tutulmu�lard1r, Sovyet iktidanysa i�c,;ileri bu i�lere c,;ekmek ic,;in elinden geleni yapmaktad1r, ama yine de baz1 i�c,;ilerin daha uzunca bir sure eskinin cazibesine kapilmaya devam edecekleri kesindir.
Aramzda serfiigi hatirlayan c;ok az insan var, belki bir, bilemedin iki kb;;i. 0 donemi ancak c,;ok ya�h insanlar hatirhyorlar, ancak yine de otuz-k1rk yil once i�lerin nasil oldugunu hat1rlayanlar var. 0 donemde k1rsal bolgelerde ya�ayan biri, yakla�1k otuz yil once koylerde birc,;ok ihtiyarm �oyle dedigini bilir: "Serflik doneminde i�ler daha iyiydi, daha fazla duzen vard1, i�ler s1k1yd1, kadmlar oyle ac,;1k sac,;1k giyinmezlerdi. " Eger Gleb Uspenski okursamz -koylu hayatm1 konu alan en iyi yazarlardan biri olarak bugun onun amsma bir amt dikiyoruz- 1880'lerde ve 1890'larda baz1 du.rust ya�h koylulerin ve bazen sadece s1-radan ya�hlann serflik doneminde i�lerin daha iyi oldugunu soylediklerine ili�kin tasvirlere denk gelebilirsiniz. Eski bir top-
57
lumsal duzen y1k1hrken, insanlarm zihninde hemen y1ktlmaz, eskinin c;;ekiciligine kaptlan birileri her zaman olacakllr.
Baz1 i�c;;iler, ornegin matbaactlar "kapitalizm iyiydi" diyorlar, o donemde birc;;ok gazete vard1, ama �imdi c;;ok az gazete var, o donemde iyi ucret ahyorlard1, �imdi alam1yorlar ve bu yiizden sosyalizm falan istemiyorlar. Zengin sm1flara ya da luks mallann uretimine dayah birc;;ok sanayi dah vardi. Kapitalizmde buyuk sehirlerde pek c;;ok i�c;;i luks mallar ureterek ya�1yordu. Sovyet Cumhuriyeti'ndeyse bu i�c;;ilerin bir si::1rr i �<;iz kalmalan gerekiyor. Onlara 'yararh baska bir is yapm' diyccegiz. 0 i�c;;ilerse, 'Benim harika bir i�im vard1, kuyumcuydum, temiz i�ti, c;;ah�ug1m insanlar haza beyefendiydi; �imdiyse mr1jih'ler iktidarda, beyefendiler dort bir tarafa dagtldtlar ve hen kapitalizme geri donmek istiyorum' diyeceklerdir. Bu tur insanlar kapitalizme geri donmeyi ya da Men�eviklerin dedigi gibi saghkh kapitalizme ve saglam demokrasiye ilerlemeyi vaaz edeceklerdir. 'Saghkh bir kapitalizmde mutlu mesut ya�1yorduk' diyen birkac;; yuz i�c;;iye elbette rastlayabilirsiniz. Kapitalizmde iyi bir hayat suren insanlar onemsiz bir azmhkt1; biz kapitalizmde kotu bir hayat ya�ayan c;;ogunlugun c;;1karlanm savunuyoruz. (alh1�lar) 'Saghkh kapitalizm' en fazla ozgurlugun oldugu ulkelerde uluslararas1 bir katliama yo! ac;;tt. Saghkh kapitalizm diye bir �ey olamaz; Amerikan cumhuriyeti gibi en ozgur cumhuriyetlerde goruldugu turde bir kapitalizm, ki.ilturlu, zengin, teknik ac;;1dan geli�mi� bir kapitalizm olabilir, fakat bu demokratik ve en cumhuriyetc;;i kapitalizm de butun dunyamn yagmalanmas1 ic;;in dunya c;;apmda en vah�i katliama yo! ac;;m1�tlr. 1 5 milyon isc;;i ic;;inde 'kapitalizmde iyi bir hayat suruyordum' diyen i�c;;i say1s1 birkac;; bini ancak bulur. Zengin ulkelerde bu tur i�c;;ilerin say1s1 daha fazla, c;;unku onlarda daha c;;ok milyoner ve milyar-
58
der var. Bu i��iler bu bir avu� kapitaliste hizmet ettiler ve onlardan ozellikle yu.ksek iicretler ald1lar. Yuzlerce lngiliz milyonerini dii�iiniin. Birikimleri milyarlan buluyor, �iinkii Hindistan'1 ve bir dizi somiirgeyi yagmaladilar. 10-20 bin i��iye hediyeler vermek, daha iyi �ah�malanm saglamak i�in iki kat, ii� kat fazla iicret dag1tmak onlan sarsmazdi. Bir keresinde Amerikah bir berberin amlanm okumu�tum. Bir milyarder her gun kendisini Ura� etmesi i�in adama bir dolar veriyormu�, o berber de kalkm1� bu milyarderi ve kendi harikulade hayatm1 oven bir kitap yazm1�. Para babas1 efendisini giinde yalmzca bir saat ziyaret ederek bir dolar ahyormu� ve halinden memnun oldugu i�in kapitalizmden ba�ka bir �ey istemiyormu�. Bu tiir gorii�lere kar�1 tetikte olmam1z gerekiyor. l��ilerin ezici �ogunlugu boyle bir konumda degillerdi. Biz biitiin diinyanm komiinistleri olarak emek�i kitlelerin ezici �ogunlugunun �1karlanm savunuyoruz. Kapitalistlerin yu.ksek iicretlerle satm ald1klan ve sermayenin sad1k u�aklan haline getirdikleri emek�iler kii�iik bir azmhku. Serflik doneminde toprak sahiplerine, 'biz sizin koleniziz (serfligin kaldmlmasmdan sonrasm1 kastediyorum) , sizi birakmayacag1z' diyen insanlar, koyliiler vardi. Bunlann say1s1 �ok muydu? Hayir, onemsiz bir azmhkti. Peki, bunlara bakarak o donemde serflige kar�1 bir miicadele yiiriitiilmedigini soyleyebilir misiniz? Elbette soyleyemezsiniz. Bugiin de, eskiden burjuva gazeteleri sayesinde ya da liiks mallar iireterek, milyarderlerin maiyetinde bulunarak iyi para kazanan az sayida i��iye bak1p komiinizm yak say1lamaz.
Simdi de anla�1hr �ekilde sorulmu� sorulan ele alacag1m. 11-kin genel olarak imtiyazlar-tavizler, ozel olarak da Biiyiik Kuzey Demiryolu sorunuyla ilgili soruya bakahm. Bunun yagmac1lara iilkenin zenginligini yagmalama hakk1 vermek anlamma
59
gelecegi soyleniyor. Bence bu sorun burjuva uzmanlarla ve dunya emperyalizmi sorunuyla yakmdan baglannhd1r. Bugiin dunya emperyalizmini ezebilir miyiz? Elimizden gelse bunu yapmak zorunday1z , ama sizin de bildiginiz gibi, nasil Mart 191 Tde Kerenski'yi devirmemiz miimkiin degildiyse, aym �ekilde bugiin de dunya emperyalizmini ezmemiz miimkiin degildir. 0 donemde, Sovyet orgutlerinin geli�imini beklemek zorundayd1k, c;ah�mamm Kerenski'ye kar�1 derhal bir ayaklanma gerc;ekle�tirmeye degil, buna yogunla�nrmahyd1k. Bugiine gelirsek, bugiin dunya emperyalizmine kar�1 bir taarruz miimkiin miidiir? Elbette degildir. Eger yeterince guc;lii olsayd1k, eger c;abucak bol miktarda tah1l, makine, vs. edinebiliyor olsayd1k, Scheidemann ve yanda�lannm Spartakistleri katletmesine izin vermez, onlarm camna okurduk. Arna bugiin buna giri�mek yersiz bir fantezi olur, bugiin ulkemiz tek ba�ma diinya emperyalizmini devircmez; diger ulkeler bir Sovyet c;ogunlugunun bulunmad1g1 bir donemden gec;iyorlar, birc;ok ulkedeyse Sovyetler daha yeni yeni ortaya c;1kmaya ba�hyor ve dolay1s1yla emperyalizme tavizlerde bulunmak zorunday1z . Bugiin buyuk olc;ekli demiryolu in�asma giri�emcyiz , elimizde olanlara sahip c;1kabildigimize �iikredelim. Tahil ve yakll s1kmt1m1z var, yeterince lokomotifimiz yok, birkac; milyon pud tahil Volga-Bugulma Demiryolu'nda yanyor ve biz bunlan gerekli yerlere nakledemiyoruz. Birkac; gun once Halk Komiserleri Konseyi'nde, bu tah1llan kaldirmak iizerc bolgeye geni� yetkilerle donanlm1� temsilciler gonderme karan ald1k. Petrograd ve Moskova'da insanlar ac;hktan kmhyor, ama milyonlarca pud tah1l orada oylece yanyor ve biz yeterince lokomotifimiz ve yakmm1z olmad1g1 ic;in bunlan ta�1yam1yoruz. Bu yuzden de diyoruz ki demiryollan in�a ettikleri siirece kapitalistlere harac;
60
odemek evlad1r. Bu harac1 odedigimiz ic;in olmeyiz, ama demiryolu ula�1mm1 orgutleyemezsek olebiliriz, c;unku insanlar ac;hktan kmhyor; Rusya i�c;isinin metaneti dillere destan olsa da, onun da bir smm var. Dolay1s1yla, demiryolu ula�1mm1 kapitalizme harac; odeme pahasma da olsa ilerletmek ic;in gerekli onlemleri almak mecburiyetindeyiz. lyi ya da kotli, sonuc;ta tercih yap1lacak bir �eyden bahsetmiyoruz. Biz kesin olarak alt edene kadar dunya kapitalizmine harac; odemekle Sovyet iktidanm mahvetmi� olmay1z. Alman emperyalistlerine altm verdik, Brest Antla�mas1 geregi vermek zorundayd1k ve �imdi de ltilaf devletleri bu alum Almanya'dan ahyorlar: Galebe c;alan haydut, yenilen haydudun malma el koyuyor. Bugun biz diyoruz ki proletaryanm dunya c;apmdaki hareketi zafere ula�ana kadar ya sava�acag1z ya da bu haydutlan satm almak adma elimizi cebimize atacag1z, bunda kotu bir yan gormemeliyiz. Alman haydutlanm birkac; milyonluk odemeyle satm alarak, biz KIZll Ordumuzu guc;lendirdik, oysa Alman haydutlanmn elinde bugun hic;bir �ey kalmad1. Diger emperyalist haydutlarm ba�ma gelecek olan da budur. (alk1�lar)
Yolda�1m1z orta koylulerin y1k1ma ugralllmasma kar�1 c;1kug1 ic;in dort gun tutuklu kald1g1m soyluyor. Orta koylunun ne oldugunu soruyor ve birkac; koylu isyamna i�aret ediyor. Eger yolda� orta koylulerin y1k1ma ugramasma kar�1 c;1kug1 ic;in tutukland1ysa, elbette bu yanh�llr ve kendisinin c;:arc;abuk sahverilmi� olmasma bakarak, samnm, ya kendisini tutuklayan ki�i ya da Sovyet iktidarmm ba�ka bir temsilcisi bu hareketin yanh� oldugunu gormu�tlir. Orta koylunun ne olduguna gelirsek. Orta koylu ba�kalarmm emegini somurmuyor olmas1 bak1mmdan lmlall'lardan aynlmaktad1r. Kulak'lar ba�ka insanlarm paras1m ve emegini c;ahyorlar. Yoksul koyluler,
6 1
nam-1 diger yan-proleterler bizzat somurOlen ki$ilerdir; orta koylulukse ba$kalarmm emegini somurmez, hayatm1 kendi topragmda c;:ah$arak kazamr, az c;:ok yeterli tah1h vard1r, hulah degildir, ama yoksul diye de sm1flandmlamaz. Bu tilr koyluler bizimle hulah'lar arasmda yalpalarlar. lc;:lerinde $ansh olan birkac;: tanesi hulah haline gelebilir, zaten bu nedenle llulah'larm cazibesine kap1hrlar, oysa c;:ogunlugu hic;:bir zaman hulah olamayacakur. Sosyalistler ve komunistler orta koylulerle akilhca ili$ki kurabildikleri takdirde, onlara Sovyet hukumetinin diger hukumetlerden daha yararh oldugunu kamtlayabilirler. Sovyet hukumeti daha yararhd1r, c;:unku diger hukumetler orta koylulugu bask1 altma ahr ve ezerler. Gelgelelim, orta koyluluk yalpalar. Bugun bizim yamm1zdaykcn, yann ba$ka bir guce iltihak edecektir; bir yans1yla bizimledir, diger yans1yla burjuvazinin yanmdad1r. Birkac;: gun soma resmiyete kavU$lUracag1m1z program1m1zda orta koyluluge kar$1 zora ba$vurulmasma kesinliklc kar$1 oldugumuzu belirtiyoruz. Partimiz bu beyanda bulunuyor. Eger tutuklamalar varsa, bunlan k1myoruz ve yanh$lan duzeltecegiz. Kulah'lara kar$1 zora ba$vurulmasmdan yanay1z, ama orta koyluluge kar$1 zora ba$vurulmasma kar$1y1z . Orta koyluluge diyoruz ki: 'Eger Sovyet iktidannm yanmda yer ahrsamz, sizi zorla bir komune sokmaya c;:ah$mayacag1z. Biz asla koyluleri zorla komune dahil etmeye c;:ah$mad1k, bu yonde tek bir kararname bile bulamazs1mz. Yerellerde boyle $eyler gorurseniz, bu bir gorev suistimalidir ve ilgili ki$ilerin gorevden ahmp yargilanacagma emin olabilirsiniz. Bu buyuk bir sorundur. Orta koyluluk iki kamp arasmda durur. Arna yolda$lar, bu ornekte izlememiz gereken politika ac;:1ktir: Biz orta koylulere kar$1 zora ba$vurulmasma kar$1y1z , onlarla anla$madan yanay1z , onlara tavizlerde bulunmay1 sa-
62
vunuyoruz. Orta koylu komunizme yavas bir yolculugun ardmdan gelebilir ve gelecektir. En ozgur burjuva cumhuriyetlerinde orta koyluluk kendisini bask1 altma alan ve su ya <la bu sekilde ezen sermayenin tehdidi altmdad1r.
Bir sonraki notta, Balt1k Donanmas1'yla ilgili gorusum soruluyor. Ben Balt1k Donanmas1 sorununu incelemedigim ii;:in su an bu soruya cevap veremeyeccgim; donanmadan gelen yoldasm konusmas1 sanmm yeterince doyurucuydu.
Bir sonraki soru, yerellerde gi1<;:lenen burokrasi, kuflenme, paslanma ve buna kars1 mucadele ihtiyac1yla alakahd1r. Bu kesinlikle dogru. Ekim Devrimi eski burokratlan defetti, i;:unku Sovyetlerin yarat1lm1s olmas1 onlan gereksiz hale gctirmisti. Eski hakimleri kap1 d1san ettik ve mahkemeleri hirer halk mahkemesi haline getirdik. Mahkemeler basitlestirilebilirdi; bunun ii;:in eski yasalan bilmcye gerek yoktu, adalet hissiyle hareket etmek yeterliydi. Mahkemelerdeki burokratik yontemlerden kurtulmak kolayd1 . Diger alanlardaysa durum i;:ok daha zordu. Eski burokratlan kovduk, fakat geri gcldilcr. Bunlar komunist demeyi yediremedikleri ii;:in kendilerine 'komunizan' diyorlar, yakalarmda kml kurdeleler tas1yorlar ve nerede s1cak bir kose varsa oraya gei;:ip yerlesiyorlar. Bu konuda ne yapabiliriz? Bu cerahatle b1k1p usanmadan mucadele etmeli, geri donup tekrar usti::1muze yap1s1rsa onu tekrar tekrar temizlemeli, pesine dusmeli, en az bir ayd1r tamd1g1m1z komunist isi;:ilerin ve en a:: l)ir yi ld1r tamy1p guvendigimiz koylulerin bu pisligi g()Z hapsinde tutmalanm saglamahy1z.
Baska bir sorun daha var. Elimdeki notta, "parti uyelerine ayncahk tanmmas1 kotu bir seydir, i;:unku bu sekilde it kopuk partiye dolusacaknr" diyor. Biz buna kars1 mucadele ytirutuyoruz ve bundan soma cla yurutmeye devam edecegiz, yoldaslar;
63
particle henuz bir y1hm doldurmam1� uyelerin parti kongrelerine delege olarak kaulmalanm yasaklayan bir karar ald1k. Bu tur onlemler almaya devam edecegiz . lktidara gelen bir parti uyelerine oncelik tammahd1r. Diyelim ki iki adam ba�vuruda bulunuyor, biri parti uyesi kartma sahip, digerininse uye karll yok ve ikisini de tamm1yoruz. Tercihin parti uyesinden, parti uyesi karll olan ki�iden yana kullamlmas1 dogald1r. Peki, bir insanm particle goru�lerinden oturu mu yoksa menfaatleri geregi mi bulundugunu nas1l anlayabiliriz? Partiye kauld1g1 tarihin parti kartmda yaz1yor olmas1 gerekir, hie;: kimse yeterince smanmadan, deneme suresinden gec;:meden, vs. partiye almmamahd1r.
Devrimci verginin orta koyluluge yuk olu�turduguna dair de bir not var. Bu konuda ozel bir oturum yap1ld1, birc;:ok itiraz dile getirildi ve biz de bunlarm dogrulugunu ara�tlrmak ic;:in �oyle yapt1k. Elimizde Rusya'daki en iyi istatistik uzmanlannm c;:ah�tmld1g1 ve c;:ogu da Sag Sosyalist-Devrimcilerden, Men�eviklerden, hatta Kadetlerden olu�an Merkezi lstatistik Dairesi var. lc;:inde c;:ok az komunist, Bol�evik var, zira onlar pratik c;:ah�madan ziyade C:arhga kar�1 mucadeleyle ugra�1yorlard1. Gorebildigim kadanyla bu uzmanlar i�lerinin hakkm1 vererek c;:ah�1yorlar, ama elbette bu, baz1 bireylere kar�1 mucadele etmeyecegimiz anlamma gelmiyor. Bu memurlara , koylulerin devrimci vergiyi nas1l bolu�turdugunu gormek ic;:in birkac;: bucakta ara�tlrma yapma gorevi verdik. Ortada c;:ok fazla �ikayet var, fakat butun ulkede �ikayetlerin say1smm bini buldugunu fark edince, bunun Rusya ac;:1smdan onemsiz bir say1 oldugunu anhyoruz: Birkac;: milyon c;:if tlikten top lam bin �ikayet geliyorsa, bunun esamisi okunmaz; sonuc;:ta, Merkez Yurutme Kurulu'na her gun uc;: �ikayetc;:i gelse, ayda doksan �ikayet yapar, ama bu durum �ikayet yagmuruna tutuldugumuz izlenimi yarallr. Biz
64
meseleyi anlamak i<;in birka<; bucakta soru�turma yapmaya karar verdik ve Merkez Yurutme Kurulu'nun bir oturumunda i�<;ilerin huzurunda da okunan Popov'un raporuyla net bir cevap alm1� olduk. Rapor<la koylulerin <;ogunlukla vergileri hakkaniyetli payla�urd1klan goruluyordu. Sovyet iktidan yoksullann hi<; vergi odememesini, orta koylulerin cuzi bir miktar odemesini, zengin koylulerinse <;ok odemesini talep eder, ama elbette kimin zengin, kimin yoksul, kimin orta halli oldugunu tam olarak belirlemek imkans1zd1r ve hatalar yapilm1�ur. Yine de butune bakild1gmda koyluler vergiyi dogru payla�urm1�lard1r. Tam da olmas1 gerektigi gibi. (alk1� lar)
Elbette hatalar oldu. Mesela, demiryollarmda komitenin kendisine adaletsiz bir vergi kestigini soyleyen ku<;uk bir memur vard1. Adam Sovyet yetkililerini durumdan haberdar etmi�. Yetkililer de, "Evini ara�tmn, vurguncu oldugunu gorursunuz," demi�ler. Hakikaten de evinde Kerenski paralarmdan 1 milyon ruble i<;eren birka<; <;uval bulmu�lar. Biz butun eski banknotlan yenileriyle degi�tirmenin bir yolunu bulana kadar bu bir sure boyle devam edecek. Arna bu banknotlan yenileriyle degi�tirdigimiz gun, vurguncularm hepsi te�hir olmu� olacak. Hepsi de eskilerini yenileriyle degi�tirmek zorunda kalacaklar. (�iddetli alk1�lar) Bir emek<;i i<;in laz1m olan cuzi miktarda paray1 getiren biri, bir ruble kar�1hgmda bir ruble ahr, bir-iki bin ruble getiren ki�i getirdigi kadanm ahr. Daha fazla para getiren biriyse, kar�1hgmda eski paranm birazm1 ahr, geri kalam kasaya gider, bu i�ler boyle ! (alk1�lar) Bunu yapabilmek i<;in, yeni banknotlan haz1r etmemiz gerekiyor. Eski paradan yakla�1k 60 milyar var. Yeni paradan bu kadar buyuk bir meblaga ihtiyac1m1z yok, ama uzmanlar en az 20 milyar rubleye ihtiyac1m1z olacagm1 soyluyorlar. Simdiden 1 7 milyan bulduk.
65
(alln�lar) Halk Komiserleri Konseyi'nde vurgunculara darbe vuracak olan bu onlem ic;:in yakm gelecekte son haz1rhklarm yapilmas1 gerektigi taru�Iid1. Bu onlem Kerenski banknotlanm gizleyenleri te�hir edecektir. Fakat bu onlem hi«i;; de kolay olmad1gmdan epeyce orgutsel c;:ah�ma gerekecek.
Bir de ckim i�lemlerinin nasil ilerledigi sorunu var, zira yeterince tohuma ula�makta zorlamyoruz. Bu elbette dogrudur. l�lenebilir Topraklar Kurulu kuruldu. Tanm Komiserligi'nde, bir Sovyet kararnamesi uyannca bir (:ah�ma Kurulu olu�turuldu ve bu kurulun c;:ah�malanm sendikalarla ortak orgutlemesi kararla�tmld1. T opraklarm bo� kalmamasm1 ve toprak sahipleri tarafmdan bo� b1rakilan topraklarm i�c;:ilere devredilmesini saglamak kurulun ba�hca gorcvi olacaktJr. Koyluler topraga el koymad1klan takdirde, hukumetin bunu kendi ihtiya«i;;lan ic;:in kullanacagma <lair bir emir var. Tohum s1kmt1s1 ya�and1g1 muhakkak. Bu noktada yoksul koyluler fazla tah1hm saklayan ve bunlan tohum ic;:in vermeyen lmlall'lan ac;:1ga c;:1karmahd1rlar. Kulall'lar ic;:in bu tah1l fazlas1m saklamak onemlidir, c;:unku ac;:hk s1kmt1s1 «i;;ekilen aylarda bunlarm bir pud'u bin ruble edecektir; elindeki fazlay1 saklamakla tahil ekimini engelleyecek ve bu �ekilde binlerce i�c;:iye zarar verecek olmas1 lmlall'lann umurunda degildir. Kulall'lar halk du�mamdJr ve te�hir edilmeleri �arttir.
Bir sonraki soru ucretlerle ilgili; uzmanlar uc;: bin kazamyorlar, oradan oraya dola�1yorlar ve yakalanmalan kolay degil. Uzmanlarla ilgili olarak �unu soylemek istiyorum: Bu insanlar burjuva bilimi ve muhendisligi hakkmda i�«i;;i ve koylulerin ezici c;:ogunlugundan daha fazla bilgi sahibidir. Bizim bu tur uzmanlara ihtiyaom1z var, �u anda e�it ucret uygulamasma gec;:emeyecegimizi ve onlara uc;: binden fazla ucret vermek zorunda
66
oldugumuzu ac;1kc;a soyluyoruz . Y1lda ucretlere birkac; milyon gitse bile, uzmanlann yard1m1yla dogru duzgun c;ah�may1 ogrendigimiz surece bu c;ok buyllk bir meblag olmayacaktir. Dove dove c;ah�t1rmad1g1m1z surece bu i�i halletmenin ba�ka bir yolu yok, az say1da uzman oldugu surece yuksek ucretler vermeye mecburuz. Gec;enlerde <;ah�nrn Komiseri Schmidt'le bu soruna ili�kin konu�ma firsat1 buldum. Kendisi politikalanm1-z1 dogru buldugunu soyledi ve �una dikkat c;ekti: Eskiden, kapitalizm doneminde, vas1fs1z bir i�c;inin ayhk ucreti 25 rubleyken, iyi bir uzmanm ucreti en az 500 rubleydi, yani 20'ye l 'lik bir oran vard1, oysa �imdi en du�uk ucret 600 rubleyken, uzmanlar 3000 ruble ahyorlar, yani oran 5'e l 'dir. Dolay1s1yla dl.1-�uk ve yuksek ucretleri e�itlemek ic;in epeyce �ey yapt1k ve aym dogrultuda yola devam edecegiz. Su anda ucretleri e�itleyemeyiz ve uzman say1s1 az oldugu surece yuksek ucret odemek zorunday1z. Butun uzmanlan c;ah�t1rabildigimiz muddetc;e fazladan bir milyon ya da bir milyar odemenin daha iyi oldugunu soyluyoruz, zira bu uzmanlarm i�c;i ve koylulerimize ogretecekleri �eyler bu bir milyardan daha degerlidir.
Tanm komunleriyle ve eski toprak sahiplerinin komunlerde kalmalarma izin verilip verilemeyecegiyle ilgili de bir soru var. Bu durum toprak sahibinin nas1l biri olduguna baghd1r. Toprak sahiplerinin komune girmelerini yasaklayan bir kararname yok. Elbette toprak sahipleri guven vermiyorlar, c;unku yuzy1llard1r koyluleri bask1 altmda tutuyorlar ve koyluler de ondan nefret ediyorlar, ama koylulerin i�e yarar diye gordukleri toprak sahipleri varsa, onlan kabul etmekten ba�ka c;are yok. Bu tur uzmanlardan yararlanmak zorunday1z, zira bu insanlar buyuk c;iftliklerin orgutlenmesine ah�1klar ve koylulere olsun tanm i�c;ilerine olsun ogretecekleri birc;ok �ey var.
67
Bir sonraki soruysa, orta koylulerin kamuya ait ekilebilir arazilere girmelerine izin verilmesinin dogru olup olmad1g1yla ilgilidir. Elbette verilmelidir. Yakm donem once butun il<;eler kolektif arazilere ge<;me karan ald1; bunun ne dereceye kadar uygulanacagm1 bilmiyorum. Bu yolda orta koylulugu yamm1za <;ekmek onemlidir, <;iinku yoksul koyluler zaten yamm1zda, ama ayms1 orta koyluler i<;in her zaman ge<;erli degildir ve onlan <la kazanmak zorunday1z. Biz kapitalistlere ve toprak sahiplerine kar�1 zora ba�vurulmasmdan yanay1z, hatta zora ba�vurmakla kalmay1p, aym zamanda biriktirdikleri her �eye el koymaktan yanay1z . Keza lwlak'lara kar�1 <la zora ba�vurulmasmdan yanay1z , ama onlarm tumuyle mulksuzle�tirilmeleri gerektigini savunmuyoruz, <;iinku kulak'lar toprag1 i�liyor ve biriktirdiklerinin yansm1 kendi emekleriyle kazamyorlar. Bu fark1 tiimuyle kavramam1z gerekiyor. Toprak sahipleriyle kapitalistler tamamen mulksuzle�tirilmeli, ama ku lak'lann butiin mulkiyetine el konmamah, boyle bir dozen yok; biz orta koyluyu inandirmak ve onu ornek yoluyla, ikna ederek yamm1za <;ekmek istiyoruz. Bu bizim program1m1z. Yerellerde bu programdan sapmalar gorulse de, bunlar Sovyet iktidarmm kararnamelerini hayata ge<;irmek istemeyen ya <la anlamayan insanlar tarafmdan ger<;ekle�tirilen ihlaller olarak gorulmelidir.
Bir sonraki soru <la demiryolu i�<;ilerine nasil <;ekiduzen verilecegi ve demiryollarmdaki trafigin durmas1yla ilgilidir. Bu sorun Halk Komiserleri Konseyi'nde ate�li tarli�malara yo! a<;t1 ve bir<;ok onlem almd1. Bu temel bir sorundur. Milyonlarca pud tahil Volga-Bugulma Demiryolu iizerinde yauyor ve bu tah1llar mahvolabilir, <;iinku baz1 yerlerde tahil karm i<;inde yauyor ve buzlar <;6zuldugu gun tahil mahvolacak. Simdiden tahillann bir k1sm1 1slanm1� (yuzde yirmi civarmda nemli) . Bu ta-
68
h1h ya ta�1yacag1z ya da mahvolacak. Meselenin can ahci noktas1, bizzat demiryolu i�c;:ilerinin feci halde tahila ihtiyac;: duyuyor olmaland1r. Bu yuzden, Demiryolu Komiserligi'ndeki yolda�lanm1zm hesaplanna gore , 1 8 Mart- 10 Nisan arasmda yolcu ula�1mm1 durdurmak zorunludur. Yolcu ula�1mm1 bu �ekilde durdurarak, hafif yolcu vagonlanyla bile ta�mabilecck uc;: buc;:uk milyon pud tahil elde edebiliriz. Bu trenlerde vurguncular tahil ta�1yacak olsa, en fazla yanm milyon pud tahil getirebilirler. Yolcu ula�1mmm durdurulmasmdan yakmanlar haks1zd1r. Vurguncular en fazla yanm milyon pud ta�1yabilirler, oysa biz vagonlan tah1lla doldurursak ve demiryolu i�c;:ileri bize yard1m ederlerse uc;: buc;:uk milyon pud ta�1yacag1z ve bu �ekilde ia�e durumunu epeyce duzeltccegiz. l�te bu ylizden daha ileri ve daha orgutlu olan yolda�lanm1zm sava� ve ia�e sorunu ic;:in ugra�malan gerektigini soyluyoruz. Ne kadar zor olursa olsun bize yeni yeni adamlar verin. Petrograd'm Rusya'daki butun �ehirlerden daha fazla adam dev�irdigini biliyoruz, c;:unku en ileri ve en orgutlu i�c;:iler Petrograd'dad1r. Fakat onumuzdeki alu ay zorlu gec;:ccek. 1 9 1 S'in ilk alu aymda 27 milyon pud, ikinci yansmdaysa 67 milyon pud urettik. Mart, Nisan, May1s ve Haziran zorlu aylar olacak. Bunu engellemek ic;:in climizden gelen butun c;:abay1 gostermeliyiz. Ycrini bir kadm i�c;:inin doldurmas1yla demiryolu atolyesinde c;:ah�maya yollanabilecek bir erkek i�c;:inin olup olmad1g1 butun fabrikalarda ve c;:ah�ma gruplannda gundeme getirilmeli ve eger varsa, bu ki�i derhal bu i�e atanmahd1r. Her c;:ah�ma grubunda, her birimde ve her orgutte bu konuya kafa yorulmah, bu zorlu alu ay1 a�mak ic;:in surekli yeni i�c;:iler dev�irilmelidir. (alk1�lar)
llk kez Rusc;:a Toplu Eserler'in dordilncu bask1smda yaymland1; Collected Works, Cilt 29, s. 26-37
69
SOVYET H0K0MET1N1N BASARILARI VE ZORLUKLARI
�
Bugiin Komiinist Enternasyonal'in �ahsmda devrimci Enternasyonal'i yeniden kurmay1 ba�ard1g1m1za gore , hareketin Sovyet bic;imi biitiin Oc;uncii Enternasyonal'in hem teorik hem de pratik program1 haline geldigine gore, Sovyetlerin gene! geli�im c;izgisini degerlendirmek ic;in en uygun zamand1r. Nedir Sovyetlcr? Kitleler tarafmdan yaraulan ve herhangi bir insanm bireysel icad1 olmayan bu bic;imin onemi nedir?
Bugiin, iktidan ele gec;irmi� proletarya olarak oniimiizdeki gorevlerin ancak bu ac;1dan degerlendirilebilecegini dii�iiniiyorum. Nitekim bu gorevleri ne olc;iide yerine getirmeye c;ah�ug1mm ve Rusya'da proletarya diktatorliigiiyle gec;en bu son
70
y1lda ne olc;ude ba�anh oldugurnuzu da ancak bu ac;1dan degerlendirebiliriz.
lc;inde bulundugurnuz dururnu , neden ba�ka bir �ekilde degil de bu �ekilde hareket etrnek zorunda kald1g1rnm ve atug1rn1z ad1rnlarm dogrulugunu ya da yanh�hgm1 nasil incelernerniz gerektigini ancak Sovyetlerin genel rolu, Sovyetlerin genel anlarn ve onerni, dunya tarihinde i�gal ettigi yer 1�1gmda anlarnak rnurnkundur.
Bugun boylesine daha genel, kapsarnh ve uzun erirnli bir bak1� ac;1sma daha da c;ok ihtiyac; duyuyoruz, c;unku Rusya'da kirni zarnan partililerin hatalan ve kusurlanm gorrneleri canlanm s1k1yor ve c;ah�rnalanndan rnernnuniyetsizlik duyrnalanna yol ac;1yor, c;unku bu zarnana kadar Sovyet yetkililerinin payina du�en ve bundan sonra da du�ecek olan acil, dolays1z , c;ozurn bekleyen, gunluk idari gorevlerin pratikte yerine getirilrnesi c;ogu zarnan dikkati dagitrnakta, bizi kendirnize ragrnen -c;ah�rna ko�ullanrn1za isyan etrnenin hic;bir yaran yoktur- devlet yonetirninin kuc;uk ayrmulanna c;ok fazla dikkat gosterrneye zorlarnaktad1r. Bu yiizden, proletarya diktatorlugunun dunya c;apmdaki geli�irninin genel seyrini , Sovyet iktidan, daha dogrusu Sovyet hareketi yoluyla , Sovyetler ic;indeki proleter kitlelerinin el yordarn1yla ararnas1yla -hepirnizin ya�ad1g1 arna unuttugu bir �ey bu- ve Sovyetler ic;inde diktatorlugu kurrna giri�irni yoluyla ya�ad1g1 evrirnini unutrnarn1za yol ac;rnaktad1r.
Bu zarnana kadar kar�1la�ug1rn1z zorluklar ve yereldeki pratik hukurnet i�leriyle ilgilenen herkesin kendisini kapurd1-g1 devlet yonetirninin kuc;uk ayrmularmdan olabildigince uzakla�rnak ve dunya proleter ordusunun bir birligi olarak daha gidecek c;ok uzun bir yolurnuz oldugunu anlayabilrnerniz ic;in dikkatirnizi yogunla�urrnak zorunda oldugurnuz genel gorevler kanaatirnce bunlard1r.
7 1
Dunya olc;eginde tam ve nihai zafere tek ba�ma Rusya'da ula�mak mumkun degildir; bu zafer ancak proletarya en azmdan butun ilcri ulkelerde ya da hie; olmazsa, ileri ulkelerin en buyuklerinde zafere ula�llgmda elde edilebilir. Ancak o zaman proletaryamn davasmm zafere ula�llgm1, ilk hedefimizin (kapitalizmi devirmek) gerc;ekle�tigini mutlak bir guvenle soyleyebiliriz.
Biz bu ilk amac1 tek ulkede ba�ard1k ve bu yuzclcn bugun ikinci gorevle kar�1 kar�1yay1z. Sovyet iktidan kurulduguna gore, burjuvazi tek ulkede devrildigine gore , ikinci gorev mucadeleyi dunya olc;eginde, farkh bir duzlemde yurutmektir. Bu mucadele, kapitalist devletler tarafmdan c;evrili olan proleter devletinin mucadelesidir.
Bu tumuyle yeni ve zorlu bir durumdur. Diger yandan burjuvazinin egemenligi devrildigine gore,
esas gorev ulkenin geli�imini orgutlemektir. Bern'de biraraya gelmi� olan ve bugun sayg1deger yabanc1-
lann ziyaretiyle bizi onurland1rmay1 du�unen san sosyalistler, 'Bol�cvikler �iddetin gucunun her �eye kadir olduguna inamyorlar' lafm1 tekrarlamaktan c;ok ho�lamyorlar. Bu soz , onu agzma dolayanlann, devrimci mucadelenin ate�i ic;inde , burjuvazinin �icldeti nedeniyle tamamen ezildikleri bir s1rada -Almanya'da olanlara bakm- kendi proleterlerine zorunlu �iddet taktiklerini ogretmekten aciz olduklanm gosteriyor.
Belli ko�ullar altmda �iddet hem zorunlu hem de yararhd1r, ama oyle ko�ullar da vard1r ki �iddet sonuc; vermez. Gelgelelim baz1 durumlarda herkes bu fark1 kabul etmediginden, konunun tart1�1lmas1 zorunludur. Ekim'de �iddet -burjuvazinin Sovyet iktidan yoluyla devrilmesi, eski hukumetin ortadan kaldmlmas1, devrimci �iddet- parlak bir ba�anyla sonuc;land1.
72
Neden? Birincisi, kitleler Sovyetlerde orgutlenmi�lerdi, ikincisi Subat'tan Ekim'e uzanan uzun siyasal donemde du�man (burjuvazi) baharda eriyen buz kutlesi gibi zay1flatild1, c;:okertildi ve ii;;eride gu<;; kaynaklanndan mahrum buak1ld1; Ekim'deki hareket, sozgelimi Almanya'daki mevcut devrimci hareketle kar�ila�tmld1gmda, devrimci �iddetten yana boyle tam ve parlak bir zaf er getirdi.
Bu tur bir yolun, bu tur bir mucadele bii;;iminin, devrimci �iddet i<;;in boylesi kolay bir zaferin bu ko�ullar olmasa da mumkun oldugunu varsayabilir miyiz?
Boyle du�unmek i;;ok buyuk bir hata olur. Belli ozgul ko�ullarda elde edilen devrimci zaferler ne kadar buyu.k olursa, bu tur zaf erlerin buyusune kap1hp bunlan mumkun k1lan ko�ullar hakkmda sakin, sogukkanh ve dikkatli bir �ekilde du�unmeyi b1rakma tehlikesi o kadar s1k kar�1m1za i;;1kacaktlr.
Kerenski hukumetini ve Milyukov'un koalisyon hukumetini, deyim yerindeyse, parampar<;;a ettigimizde, kabinelerini tekrar tekrar kurmaya zorlad1g1m1zda, sagdan sola, soldan saga, a�ag1dan yukanya ve yukandan a�ag1ya bakanlar aras1 yer degi�ikliklerine zorlad1g1m1zda, hangi duzende otururlarsa otursunlar birlik i<;; inde i;;ah�amayacaklan anla�ild1 ve soma saman tozu gibi dag1ld1lar.
Dunya emperyalizmi kar�1smdaki pratik gorevlerimiz a<;;1-smdan bak1ld1gmda bugunku durum buna benzetilebilir mi? Elbette hay1r.
Zaten bu yuzden Brest Antla�mas1 d1� siyaset alanmda ciddi zorluklara yol a<;;tl, ama hareketin kitlesel niteligi sayesinde bu zorluklan a�abildik.
Peki, baz1 yolda�lanmm korkun<;; bir su<;; i�ledigimizi du�unmeye iten hatalann kaynag1 ncdir? Bugun eli kalem tuttu-
73
gu i�in kendini bir �ey zanneden, deneyim sahibi oldugu, ba�kalanm egitebilecegi, vs. zehabma kap1lan birka� akhevvel ha.la var. Bunlar bu ad1m1m1zm Alman emperyalizmiyle uzla�ma oldugunu bile iddia ediyorlar.
Evet, igren�, gerici Duma'ya girip, onu i�eriden �okerterek (:arla 'uzla�ng1m1zda' da benzer bir uzla�mada bulunmu�tuk.
Emperyalist ulkelerdeki proletarya zorunlu geli�im a�amasma ula�madan once dunya emperyalizminin devrilmesini bekleyebilir miyiz?
Sorun bu �ekilde ortaya kondugunda -nitekim biz Marksistler olarak sorunu ortaya koymanm yegane dogru yolunun bu oldugunu her zaman soyledik- bu ko�ullar altmda �iddet politikasma ba�vurmanm �ok abes ve aptalca olacagm1 ve hangi ko�ullarda �iddet politikasmm ba�anh olabileceginin hi�bir �ekilde anla�dmad1gm1 kabul etmemiz gerekir.
Bugun bunu anhyoruz, gerekli deneyimi kazanm1� durumday1z .
Biz Brest Antla�mas1 doneminde bu.tun gu�lerimizi biraraya toplamak ve ba�ka hi�bir ulkede olmad1g1 kadar sava�ta harap ve bitap du�mu� bir ulkede en olaganustu zorluklar kar�1-smda yeni bir ordunun, KlZll Ordu'nun temellerini atmak zorunda kalm1�nk, oysa l 9 18'in ilk yansmda ve ikinci yansmm ba�lang1cmda ad1m ad1m ger�ek bir sosyalist KlZll Ordu'nun temellerini do�erken, diger ulkelerin cmperyalizmi i� �ozulme ve artan huzursuzluk nedeniyle sap1r sap1r dokuluyor ve zay1f11yordu.
Almanya'da devrimci �iddet ancak aylarca suren mucadele Alman emperyalizminin gucunu tD.kettiginde zafere ula�n; bugun aym �ey belli bir oranda -belli bir oranda, ama tumuyle degil- ltilaf devletlerinin topraklarmda tekrarlamyor.
74
Batt A vrupa ulkelerindeki olaylan i;ok yakmdan, ilk elden ve onyarg1s1z izlemi� bir Amerikah bana gei;enlerde �oyle dedi: "Ku�kusuz Fransa yamlsamalarm parampari;a olacag1 biiyiik bir hayal kmkhgmm arifesindedir. Frans1z halk1 vaatlerle uyutuluyor: Siz zafer kazanm1� bir halksmiz deniyor. " Burjuvazi biitiin Fransiz ulusunun eski yurtsever duygulanndan, 1870'de ezilmi� olmalanna duyduklan k1zgmhktan ve dart yilhk sava�ta ulke nufusunun azalttlmasma, kana bulanmasma ve tiiketilmesine duyduklan ofkeden yararlamyor. Burjuvazi bu duygulan �ovenist bir mahrece akttmak ii;in biitiin bunlan istismar ediyor; 'Almanlan yendik; �imdi ceplerimizi doldurma ve rahat bir nefes alma zamam' diyor. Olaylara bir i�adam1 gibi duygulanm kan�tirmadan yakla�an bir Amerikahysa ba�ka bir �ey soyluyor: 'Almanlar odeme yapmayacak, i;unkii ellerinde tek kuru� yok.'
l�te bu yuzden Frans1z halk1 ban� hakkmda, nihai zafere az kald1g1 hakkmda masallar ve vaatlerle kandmhyor. Oysa ban� biitiin bu kanh batakhktan en azmdan yan canh olarak -kmk kol ve bacaklarla, ama en azmdan canh olarak- siiriine suriine i;1kma umutlannm tiimden i;okmesi anlamma gelmektir. Eski kapitalist diizen ayakta kald1g1 siirece bu ban�tan sag i;1kmak miimkiin degildir, <;iinkii sava� biitiin kapitalist dunyada oylesine derin bir bori; batag1 yaratm1�, oyle biiyD.k bir y1k1ma yol ai;m1�ttr ki biitiin istifi y1k1p bir i;1ga yol ai;madan kurtulu� mumkiin degildir.
Devrimci olmayanlar, devrime inanc1 olmayanlar ve devrimden korkanlar bile devrimi teorik olarak tart1�1yorlar ve olaylann ak1�1, emperyalist sava�m sonui;lan onlan bu pislikten tek i;1k1� yolunun devrim olduguna ikna edecektir.
Tekrarlayacak olursam, elbette sm1f miicadelesi teorisini incelememi� ve biitiin samimiyetiyle bunun bir sai;mahk oldugunu dii�iinen, ama milyonlarla ve milyarlarla ilgilenip sa-
75
y1 saymay1 bildiginden, 'Odeyecekler mi odemeyecekler mi?' diye saran ve yine aym kurnaz i�adammm bak1� a�1smdan 'Odeyecek hi�bir �eyleri yok ! Tek bir kuru� bile alamayacaks1mz ! ' diyen bir i�adammm bak1� a�1smdan sunulan durum degerlendirmesi beni ozellikle �a�1rtti.
l�te butiin ltilaf ulkelerinde boyle bir durumda i��ilerin Sovyet bi�imine duyduklan sempatinin harekete ge�irdigi derin ve buyiik huzursuzlugu goruyoruz.
Ornegin Parish bir kalabahk belki de diger butiin ulkelerdeki bir kalabahktan daha duyarhdir, �unku Paris'teki insanlar �ok iyi bir tedrisattan ge�mi�ler, bir dizi devrim ger�ekle�tirmi�lerdir; orada, bir konu�macmm yanh� telden �almasma asla izin vermeyecek olan bu duyarh kitle, �imdi Bol�evikler aleyhinde bir �ey soylemeye cesaret eden herkesin sozunu kesiyor. Oysa daha birka� ay once biri Bol�eviklerden yana oldugunu ima bile etse, aym kalabahk tarafmdan yuhalamyordu.
Bu arada Paris burjuvazisi Bol�eviklere kar�1 butiin yalan, iftira ve aldatmaca makinesini harekete ge�irmi�tir. Arna biz bugun bunun ne anlama geldigini biliyoruz, zira Bol�evikler olarak 191 7'de de butun burjuva basmmm saldmlanna maruz kald1k. Fakat Rus burjuvazisi yanh� hesap yaptl ve Bol�evikleri if tira aglanna du�urebilecegini zannetti; bu o kadar yanh� bir hesapn ve burjuvazi saldmlannda o kadar ileri gitti ki bedavaya reklam1mm yapm1� oldu ve boylece en geri i��iler bile kendi kendilerine �oyle dediler: 'Guzel, madem kapitalistler Bol�eviklere bu kadar hakaret ediyorlar, demek ki bu Bol�evikler kapitalistlerle nasil sava�ilmas1 gerektigini biliyorlar! '
l�te bu yuzden en ac1mas1z, zorba ve a�agilay1c1 ban� olan Brest Ban�1 doneminde izledigimiz siyasal �izginin mumkun olanm en iyisi oldugu kamtlandi.
76
Kanaatim o ki ltilaf ulkelerinde benzer bir durumun ortaya .;1kmakta oldugu, bu ulkelerde de burjuvazinin bor.;lanm, yoksullugu ve y1kmulanm Rusya'nm iizerine yikmak, emek.;i kitlelerin artan ofkesini kendinden uzakla�urmak amac1yla Rusya'yi yagmalay1p ezmek i.;in .;1lgmca bir arzuyla dolup ta�ug1 bugiin bu siyasal .;izgiyi bir kez daha haurlamakta yarar var.
Olaylara duygulanm1z1 kan�urmadan bakacak olursak, eger kendimizi ve ba�kalanm kand1rmak istemiyorsak -ki bu devrimciler a.;1smdan .;ok tehlikeli bir �eydir- askeri gii«; soz konusu oldugu kadanyla ltilaf devletlerinin bizden daha gu.;lii oldugunu hi.; egip biikmeden kabul etmek zorunday1z. Fakat olaylan kendi geli�imi i.;inde degerlendirecek olursak, yine .;ok kesin bir dille ve dahas1 yalmzca devrimci gorii�lerimize degil, aym zamanda deneyimlerimize dayanarak �unu da soyleyebiliriz : ltilaf devletlerinin giicii uzun omiirlii degildir, kitlelerin ruh halinde biiyiik ve ani degi�ikliklere haz1r olsunlar.
ltilaf devletleri hem Frans1z hem de lngiliz i�.;ilerini vaatlerle besliyorlar. Diyorlar ki, 'Yakmda biitiin diinyay1 yagmalam1� olacag1z ve buradan sizin paym1za da yeterince yiyecek �ey dii�ecek'. l�te burjuva basm1 bilin.;siz kitlelere bag1ra bag1ra ve tekrar tekrar bu sozlerle seslenmektedir.
Biiyuk ihtimalle birka.; ay i.;inde bir ban� imzalayacaklar, tabii bu arada birbirlerine girmezlerse, ki bunun olabilecegine <lair baz1 ciddi emareler var. Fakat g1rtlak g1rtlaga gelmeden bir ban� antla�mas1 imzalamay1 ba�arsalar bile, bu ban� dogrudan bir .;okii�iin ba�lang1c1 olacakllr, .;unkii bu gorulmedik bor.;lann odenmesi mumkun degildir ve Fransa'da bugday iiretimi yandan fazla dii�ii� gostermi�, her yerde kithk kap1ya dayanm1�ken ve iiretici gu.;ler harap olmu�ken bu iimitsiz enkaz halini biraz olsun diizeltme noktasmda hi.;bir �ey yapam1yorlar.
7 7
Durumu sogukkanhhkla degerlendirecek olursak, Rusya Devrimi'ni degerlendirmede dogru oldugu kamtlanm1� olan olaylan degerlendirme yonteminin, gunden gune, dunya devriminin yakla�tlgma i�aret ettigini kabul etmemiz gerekir. Beraberinde ltilaf devletleri, kapitalizm ve emperyalizm buzdagm1 da surukleyip goturecek olan akmularm her ge<;:en gun daha gudendigini goruyoruz.
ltilaf devletlerinin bizden daha gudu olduklan dogrudur, ama diger yandan, ulke i<;:inde ya�ad1klan sorunlardan oturu uzun sure direnebilmeleri mumkun degildir.
Uluslararas1 siyasetin karma�1k gorevlerini belirleyen i�te bu durumdur. (:ok yakm gelecekte bu gorevlerle kar�1 kar�1-ya gelebiliriz ve muhtemelen de gelecegiz; bu gorevleri butun ayrmlllanyla bilmiyor olsam da, geneli hakkmda bir degerlendirme yapabilirim. Hem boylelikle siz yolda�lara Halk Komiserleri Konseyi'nin <;:ah�malarmm, d1� siyaset alanmdaki <;:ah�malann deneyimine ili�kin a<;:1k ve ilgi <;:ekici bir tabla sunulmu� olacakllr.
En onemli deneyimimiz Brest Ban�1'd1r. Halk Komiserleri Konseyi'nin d1� siyasetinin en onemli sonucu bu antla�mad1r. 0 donemde zamana oynamak, geri <;:ekilmek, manevralar yapmak ve en a�agilay1c1 ban� antla�malanndan birini imzalamak ve bu sayede yeni bir sosyalist ordunun temellerini atma yolunda firsat elde etmek zorundayd1k. Biz bu temelleri amk, oysa bir zamanlar gu<;:lu ve her �eye kadir olan du�mamm1z daha �imdiden gucunu kaybetmi�tir.
Bullin dunyada olaylar aym dogrultuda ilerliyor ve Halk Komiserleri Konseyi'nin, Merkez Yurutme Kurulu'nun ve bir butun olarak Sovyet iktidannm d1� siyasette her an kar�1 kar�1ya gelebilecegi son derece karma�1k, son derece zor ve son
78
derece kapsamh sorunlar kar�1smda bii.yii.k hatalar yapmaktan kac;:mabilmek ic;:in ogrenmemiz ve olabildigince net bir �ekilde kavramam1z gereken temel ve ba�hca ders budur.
Boylece d1� siyasete ili�kin gorii.�lerimi tamamlad1ktan soma, yine son derece 6nemli olan diger sorunlara gec;:mek istiyorum.
Yolda�lar, askeri alandaki faaliyetlerimize bakng1m1zda, bir yil once Subat ve Mart 19 l S'de ordumuz yoktu. Belki eski orduyu olu�turan on milyon silahh i�<;i ve koylii.mii.z vard1, ama bu ordu tamamen c;:okmii�tii. ve bedeli ne olursa olsun kac;:may1, kiri�i k1rmay1 ve her �eyi b1rak1p gitmeyi kafaya koymu� askerlerden olu�uyordu.
0 donemde bu tamamen Rusya'ya ozgii. bir olay olarak gorii.lmii.�tii.. Ruslarm tipik tezcanhhgmdan ya da orgii.tsii.zlii.gii.nden 6tii.rii. tutunamayacaklan, oysa Almanlarm boyle bir sorun ya�amayacag1 dii.�ii.nii.lii.yordu.
Bize soylenen buydu. Bugii.n ii.zerinden birkac;: ay gec;:ti ve aym �eyin kii.ltii.r, donamm ve disiplin bak1mmdan, hasta ve yarahlara saghkh ko�ullar saglama imkam bak1mmdan, ev izni bak1mmdan, vs . bizden mukayese kabul etmez derecede ii.stun olan Alman ordusunda da ya�and1gm1 gorii.yoruz . En kii.ltii.rlii. ve disiplinli kitleler bile katliama, y1llarca sii.ren katliama dayanamadilar ve boylece en ileri Alman ordusunun bile darmadagm oldugu mutlak bir dagilma donemi ba�ladi.
(ok ac;:1k ki yalmzca Rusya ic;:in degil, bii.tii.n ii.lkeler ic;:in belli bir sm1r vard1r. Her ii.lkede sm1rlar farkhd1r, ama neticede bii.tii.n ii.lkelerde kapitalistlerin c;:1karlan adma sava�a devam etmenin imkans1z hale geldigi belli bir sm1r vard1r. Bugii.n gordii.gii.mii.z budur.
Alman emperyalizmi sald1rgan ve y1k1c1 bir devlet oldugunu dosta dii.�mana kamtlam1�nr. l�in en 6nemli yam, Amerika
79
ve Fransa'da, yani bu me�um demokrasilerde (sosyalizme ihanet etmi� olan Men�evikler ve Sosyalist-Devrimciler, kendilerini sosyalist zanneden bu bahts1z adamlar demokrasi konusunda aup tutmaktan c;ok ho�lamyorlar), dO.nyanm bu en ileri demokrasilerinde, bu cumhuriyetlerde bile emperyalizm her gec;en gun daha da kO.stahla�1yor ve bu o.lkelerde ba�ka hic;bir yerde olmad1g1 kadar ytrt1c1 av hayvanlarma rasthyoruz. Bu emperyalist guc;ler dO.nyay1 yagmahyor, birbirleriyle sava�1yor ve yine birbirlerine kar�1 silahlamyorlar. Bunu uzun sure saklamalan mi.imki.in degildir. Sava�m ate�inin en c;ok yi.ikseldigi donemde bu durum saklanabilirdi. Arna ate� di.i�i.iyor, ban� yakla�1yor ve kitleler duyduklan bi.iti.in yalanlara ragmen tam da bu demokrasilerde sava�m yeni yagmac1hk eylemlerine yol ac;ugm1, en demokratik cumhuriyetin bile borc;lan odemek, yani i�c;ilerin birbirlerinin bogaz1m kesmelerine izin verecek kadar yi.icegoni.illi.i olmalan kar�1hgmda emperyalist beyzadelere , kapitalistlere odeme yapmak ic;in yi.iz milyonlarca insanm hayatml karartmaya haz1r olan en vah�i ve insanhga di.i�man gi.ici.i gizleyen bir maskeden ba�ka bir �ey olmad1gm1 gori.iyorlar. Kitleler bu gerc;egi her gec;en gun daha iyi anhyorlar.
Siyasal ac;idan en deneyimli ve en zengin burjuvaziye ait bir gazete olan Londra'daki Times'm askeri muhabirinin yazd1g1 makale ti.iri.inde siyasal bildirileri mi.imki.in kilan tam da bu durumdur. Yazar olaylara ili�kin degerlendirmesinde, butt.in dunyada ordulann dag1ld1gm1 ve ordusunu kurmakta olan yalmzca tek bir i.ilke oldugunu, bu i.ilkenin de Rusya oldugunu soyli.iyor.
Askeri ac;1dan Sovyet B?l�evizminden c;ok daha gi.ic;li.i olan burjuvazi bu gerc;egi kabul etmek zorunda kahyor. Bu olgu Sovyetler olarak gec;en y1lki faaliyetlerimiz s1rasmda ba�ard1klanm1zm bir kistas1d1r.
80
On milyon askerden i;ogunun sava�m deh�etine dayanamayarak ve bunun cinai bir sava� oldugunu fark ederek firar ettigi bir ordu yerine; yuz binlerle birlikte, ne ii;in sava�ugm1 bilen ve C:arhk doneminde oldugundan daha buyuk fedakarhklar yapmaya ve daha fazla s1kmu i;ekmeye haz1r olan sosyalist bir ordu kurmaya ba�lad1k. Bu ordu kendi davas1 ii;in, kendi toprag1 ii;in, fabrikalarda kendi iktidanm kurmak ii;in sava�ugm1, emeki;i kitlelerin iktidanm savundugunu ve diger ulkelerin emeki;i kitlelerinin yava� yava� ve buyu.k zorluklarla da olsa her �eye ragmen uyand1gm1 biliyor.
Bir yilhk Sovyet iktidan deneyimini ozetleyen durum budur. Sava� Sovyet Rusya ii;in inamlmaz bir zorluktur, sava� dort
y1ld1r emperyalist sava�m deh�etine katlanm1� olan bir halk ii;in inamlmaz bir zorluktur. Sovyet Rusya ii;in sava� inamlmaz derecede ag1r bir yuktur. Fakat �u anda gui;lu du�manlanm1z bile ordularmm pari;alanmakta oldugunu, oysa bizim bir ordu kurdugumuzu, kurabildigimizi kabul ediyorlar. Tarihte ilk kez Sovyetlerle ordunun en yakm temas1, birligi, denebilir ki, kayna�m1�hg1 temelinde bir ordu kuruluyor. Sovyetler butun emeki;i kitleleri, butun somurulenleri birle�tiriyor ve ordu sosyalist savunma amac1yla ve sm1f bilinci temelinde in�a ediliyor.
On sekizinci yuzy1lda bir Prusya krah �oyle zekice bir soz soylemi�ti: "Askerlerimiz ne ugruna sava�uklanm bilselerdi, tek bir sava� bile yapamazd1k." Bu ya�h Prusya krah aptal degildi. Fakat biz kendi konumumuzu bu krahn konumuyla kar�1la�urarak, sava� verebilecek konumda oldugumuzu soyleyebiliriz, i;unku Rusya'da kitleler ne ugruna sava�uklanm biliyorlar; inamlmaz yu.klere -tekrarhyorum, C:arhk doneminde oldugundan i;ok daha ag1r yuklere- ragmen sava�mak istiyorlar, zira bu inamlmaz derecede buyiik fedakarhklan kendi sos-
8 1
yalist davalanm savunmak adma yapuklanm, 'dag1lmakta olan' ve nasil bir konuma sahip oldugumuzu anlamaya ba�layan diger ulkelerin i�c;ileriyle omuz omuza sava�t1klanm biliyorlar.
Baz1 ahmaklar 'kml militarizm' diye bagmp duruyorlar. Bunlar bu sac;mahga inamyormu� gibi yap1p saga sola bu tur suc;lamalarda bulunarak, inandmc1 argumanlar icat etme ve kitlelerin gozunu boyama konusundaki avukathk yeteneklerini sergileyen siyaset madrabazlandir. Men�evikler ve Sosyalist-Devrimciler �oyle bagmyorlar: "Bakm, sosyalizm yerine size kml militarizm veriyorlar ! "
Gerc;ekten de ne 'korkunc;' bir sue; ! Butun dunyadaki emperyalistler Rusya Cumhuriyeti'ni ezmek ic;in saldmya gec;tiler ve biz de, tarihte ilk kez ne ugruna sava:?t1gm1, hangi amac;la fedakarhk yapt1gm1 bilen, kendisinden say1ca daha ustun bir guce kar�1 ba�anyla mucadele edebilen ve e�i gorulmedik bir direni�le gec;en her ay dunya devrimini daha da yakmla�tiran bir ordu kurmaya ba�lad1k ve �imdi birileri c;1k1p buna 'kml militarizm' diyor!
Tekrarhyorum, bunu soyleyen biri ya siyasal degerlendirmeye konu olamayacak kadar ahmaktir ya da bir siyaset madrabaz1dir.
Bu sava�m bize zorla dayatild1gm1 herkes biliyor. Biz eski sava�1 1918'in ba�mda sonlandird1k ve yeni bir sava� ba�latmad1k. Tam da saga sola milyonlar sac;an l tilaf devletlerinin yard1m1 sayesinde Beyaz muhafizlann Bau'dan, Dogu'dan ve Guney'den uzerimize saldird1gm1 herkes biliyor. Bu ileri ulkeler emperyalist sava�tan kalma muazzam miktarda sava� malzemesini ve muhimmall toplay1p beyaz muhafizlara verdiler, zira bu baylar, milyonerler ve milyarderler, burada kendi kaderlerinin tayin edildigini, bizi hemen ezmedikleri takdirde yok olacaklanm biliyorlar.
82
Sosyalist cumhuriyet elinden gelen biitiin i;abay1 harc1yor, f edakarhklar yap1yor ve zaf erler kazamyor. Bir y1lhk ii; sava�m ardmdan haritaya bak1p Sovyet Rusya'nm Mart 19 lS'deki konumu ile Temmuz 1 9 lS'deki konumunu kar�ila�urd1g1m1zda -Bau'dan Alman emperyalistleri Brest Antla�mas1'yla belirlenen smm a�1p i�gale giri�mi�ler, Ukrayna Alman emperyalistlerince boyunduruk altma almm1�, Frans1z ve lngilizlerin satm ald1g1 (:ekoslovaklar Dogu'da Kazan ve Simhirsk'e kadar egemenligi ele gei;irmi�lerdi- eger bugiin haritaya bakarsamz, miithi� ilerleme kaydettigimizi , muazzam zaferler elde ettigimizi goriirsiiniiz.
Bu durumda, ancak adi, a�ag1hk siyaset madrabazlan agir sozler edip, bizi 'kml militarizm'le sui;layabilirler.
Tarihte tek bir devrim yoktur ki devrimi yapanlar zaferden sonra silahlanm birak1p, bu kadan yeter diyerek arkalarma yaslanm1� olsunlar. Bu tiir devrimlerin olabilecegini dii�iinen biri devrimci degildir, dahas1 i�<;i sm1fmm en buyuk du�mamdir. Tarihte tek bir devrim yoktur ki iktidarm mulk sahibi bir azmhktan digerine devredilmesinden ibaret olsun; ikinci sm1f bir devrim, burjuva devrimleri bile boyle olmam1�tlr. Elimizde ornekler var ! Eskinin temsilcisi olan gui;lerin on dokuzuncu yuzyilm ba�mda saldmp ezmeye i;ah�uklan Frans1z Devrimi'ne buyuk bir devrim diyoruz, i;unkii Frans1z Devrimi devrimin kazammlanm savunmak adma geni� halk kitlelerini uyandirmay1 ba�arm1� ve kitleler tum dunyaya direnmi�ti; Frans1z Devrimi'nin en biiyiik ba�anlarmdan biri buydu.
Devrimler en ciddi smavlanm sava�m ate�i i<;inde verirler. Eger ezilip somiiruluyor ve somiiriiculerin iktidanm devirmeyi du�iinuyorsamz, eger bunu manuksal sonucuna kadar gotiirmeye kararhysamz, dunyanm butiin somiiriiculerinin sal-
83
dmlanna kar�1 direnmek zorunda oldugunuzu anlamak zorundasm1z . Eger mucadeleyi surdurmek adma direnmeye ve daha fazla fedakarhkta bulunmaya haz1rsamz, devrimcisiniz demektir; yok eger degilseniz, ezilirsiniz.
Butlin devrimlerin tarihi sorunu bu �ekilde ortaya koymaktad1r.
Devrimimizin gec;:mekte oldugu asil smav, bizim geri bir ulkede digerlerinden once iktidan ele gec;:irmeyi, Sovyet hukumetini, i�c;:i ve somurulen kitlelerin iktidanm kurmay1 ba�arm1� olmam1zla alakahd1r. Diger ulkelerdeki kitleler en azmdan bir hamlede bulunana kadar direnebilecek miyiz? Eger yeni fedakarhklarda bulunmaya haz1r degilsek ve direnmezsek, devrimimizin tarihsel me�ruiyetinin olmad1g1 soylenecektir. Fakat tepeden tirnaga silahh olan medeni ulkelerdeki demokratlar yliz milyonluk nufusa sahip ozgur bir cumhuriyette, 6rnegin Amerika'da, yliz kusur Bol�evigin varhgmdan korkuyorlarsa, o zaman Bol�evizm hakikaten epey bula�ICl demektir! Belli ki demokratlar ac;:hktan kmlan, enkaz halindeki Rusya'dan gelen ve Bol�evizm hakkmda konu�mas1 muhtemel olan yliz goc;:menle ba�a c;:1kam1yorlar! Kitleler bize yakmhk duyuyorlar ! Burjuvazinin tek bir kurtulu� yolu var, o da elleri hala k1hc;: tutarken, silahlar hala elinin altmdayken, bu silahlan Sovyet Rusya'ya dogrultmak ve birkac;: ay ic;:inde onu ezmektir, c;:unku sonradan onu hic;:bir kuvvet ezemeyecektir. l�te ic;:inde bulundugumuz durum budur, i�te Halk Komiserleri Konseyi'nin gec;:en y1lki askeri politikasm1 belirleyen budur ve i�te bu ylizden, olgulara, sonuc;:lara i�aret ederek, �unu soylemekte hakhyiz: Smav1 gec;:tiysek bunun tek sebebi i�c;:i ve koylulerin sava�ta tlimuyle tlikenmi� olmalarma kar�m, c;:ok daha c;:etin ko�ullar altmda yeni bir ordu yaratmalan ve yeni kahramanhklar sergilemeleridir.
84
Sovyet hukumetinin askeri alandaki politikasmm k1sa bir ozeti budur. Musaadenizle, askeri politikanm ba�ka bir alandaki politikayla (yani ekonomi politikas1yla) bir nebze 6rtli.�tugu bir konuda birkac;; soz daha soylemek istiyorum. Askeri uzmanlardan soz ediyorum.
Sanmm bu sorunda taru�ma c;;1kt1gm1 ve en ozverili ve inanc;;h Bol�evik komunistler olan baz1 yolda�lann, sosyalist Kml Ordumuzu orgutlerken, sicilleri C:arhga olan hizmetleriyle, bir k1sm1 da i�c;;i ve koylulere kar�1 kanh basurma eylemleriyle lekeli olan eski askeri uzmanlardan, C:arhk generallerinden ve subaylanndan yararlamyor olmam1za kar�1 s1k s1k �iddetli protestolarda bulunduklanm biliyorsunuz.
Buradaki c;;eli�ki hemen goze c;;arpmaktadir ve denebilir ki , ofke kendiliginden yukselmektedir. Nasil olur da C:arhk uzmanlarmm yard1m1yla sosyalist bir ordu kurabiliriz? !
Oysa ordu kurmam1zm yegane yolunun bu oldugu kamtlandl. Pay1m1za du�mu� olan goreve biraz kafa yorarsak, bir ordu kurabilmemizin yegane yolunun bu oldugunu anlamak guc;; olmayacakur. Burada yalmzca askeri bir mesele degil, gundelik hayatm ve ulke ekonomisinin tum alanlannda kar�1-m1za c;;1kan bir gorev soz konusudur.
Eskinin utopyac1 sosyalistleri, sosyalizmin yeni turtle insanlar tarafmdan kurulabilecegini, kendilerinin once iyi, pirupak ve goz kama�tmc1 bir bic;;imde egitilmi� insanlar yeti�tireceklerini ve bunlarm sosyalizmi in�a edeceklerini hayal ediyorlardI. Biz buna her zaman gulduk ve bunun ciddi siyaset olmad1gm1, oyun oynamak oldugunu , hammefendilere yara�ir eglencelik bir sosyalizm oldugunu soyledik.
Biz sosyalizmi kapitalist duzende yeti�mi� , kapitalizm tarafmdan yoldan c;;1kanhp yozla�tmlm1�, fakat kapitalizmin mu.ca-
85
dele ic,;in c,;elikle�tirdigi erkek ve kadmlann yard1m1yla kurmak istiyoruz. Oyle proleterler var ki herhangi bir ordudan katbekat daha buyu.k zorluklan gogusleyecek kadar sertle�mi�lerdir. Bilgisiz ve dagm1k olsalar da, ustaca taktiklere ba�vurulmas1 durumunda mucadele ic,;inde proletaryanm etrafmda birle�ebilecek milyonlarca ezilmi� koylu vardir. Keza burjuva dunya goru�u iliklerine kadar i�lemi� bilimsel ve teknik uzmanlar, burjuva ko�ullarda yeti�mi� askeri uzmanlar vardir -yalmzca burjuva olsalar belki neyse diyebilirdik, ama toprak sahipligi, serflik ve sopa ko�ullan da vardi. Ekonomi soz konusu oldugunda, bu tun tanm uzmanlan, muhendisler ve ogretmenler mulk sahibi sm1flardan dev�irilmi�ti; bunlar gokten du�mediler. Tezgah ba�mdaki mulksuz proleterler ve sabanmm ba�mdaki koyh::iler ne <;:ar Nikola doneminde ne de cumhuriyetc,;i ba�kan Wilson doneminde universite egitimi alabildiler. Bilim ve teknoloji yalmzca zenginler, mulk sahibi sm1flar ic,;in vard1r; kapitalizm yalmzca bir azmhga kultur saglamaktad1r. Sosyalizmi bu kulturu kullanarak in�a etmeliyiz, zira elimizde ba�ka bir malzeme yok. Biz sosyalizmi, peri masahm ciddiye ald1g1mm varsayarak, seralarda yeti�mi� insanlarla degil, kapitalizmin bize bugun, tam �u anda kullamlmak uzere b1rakug1 malzemeyi kullanarak, bir an once kurmaya ba�lamak istiyoruz. Burjuva uzmanlanm1z var, ba�ka da bir �eyimiz yok. ln�a yapmak ic,;in elimizde ba�ka bir tugla yok. Sosyalizm zafere ula�mak zorundadir ve biz sosyalistler ve komunistler, sosyalizmi bu tuglalarla, bu malzemeyle kurabilecegimizi, sosyalist toplumu kulturun meyvelerinden s1-mrh olc,;ude yararlanm1� olan proleterlerin ve de burjuva uzmanlann yard1m1yla kurabilecegimizi kamtlamahy1z.
Komunist toplumu bu malzemeyle kuramazsamz, lafazanlardan ve c,;enebazlardan ba�ka bir �ey degilsiniz demektir.
86
l�te dunya kapitalizminin tarihsel miras1 sorunu bu �ekilde ortaya koymaktadir! lktidan ald1g1m1zda, Sovyet devlet mekanizmasm1 kurdugumuzda somut olarak kar�1m1za <;1kan zorluk budur!
Bu bahsettigimiz, gorevin yalmzca yans1dir, ama daha buyuk olan yans1dir. Sovyet devlet mekanizmas1, emekc;i kitlelerin, kapitalizmi kendi kitle orgutliiliigiiniin agirhg1yla ezecek �ekilde birle�mesi demektir. Kitleler bunu yapular. Ancak bu, kapitalizmi ezmek i<;in yeterli degildir. Kapitalizmin geride b1-rakug1 kultiirii tiimuyle almah ve sosyalizmi onunla in�a etmeliyiz. Kapitalizmin biitiin bilimi, teknoloj isi, bilgisi ve sanatm1 devralmahy1z. Bunlar olmadan komunist toplumu kuramay1z. Fakat bu bilim, teknoloji ve sanat, uzmanlann ellerinde ve kafalanndadir.
Biitiin alanlarda bizi bekleyen gorev budur. Bir biitiin olarak kapitalizmin ka<;1mlmaz <;eli�kileri oldugu gibi bu gorevin de kendi ka<;1mlmaz <;eli�kileri vardir. En zor gorevlerden biridir, ama iistesinden gelinmeyecek kadar zor bir gorev degildir. Saf komunist uzmanlar yeti�tirinceye, kusursuz ve lekesiz ilk komiinist ku�ag1 yeti�tirinceye dek yirmi y1l bekleyemeyiz. Hayir, kusura bakmaym ama burjuvaziye kar�1 sava�abilmemiz, biitiin dunyamn burjuva bilim ve teknolojisine kar�1 <;1-kabilmemiz i<;in yirmi y1lda degil, hemen �imdi, iki ay i<;inde bu i�i yapmahy1z. Bu noktada zafere ula�mam1z �arttir. Kitlelerimizin agirhg1yla burjuva uzmanlann bize hizmet etmelerini saglamak zordur, ama imkans1z degildir ve bunu yaparsak zaferi ula�mam1z kesindir.
Ge<;enlerde Tro<;ki yolda� bana, Sava� Dairemizde <;ah�an eski subaylann say1smm on binleri buldugunu soylediginde, du�mandan yararlanmanm s1rn nerede sakhdir, komiinizme
87
kar$1 c;1km1$ olanlan komunizmi in$a etmeye nasil zorlanz, somut bir $ekilde anlad1m: Komunizmi kapitalistlerin bize firlatuklan tuglalarla in$a edecegiz, zira ba$ka hie; tuglam1z yok! Dolay1s1yla burjuva uzmanlan, proletaryanm onderliginde bu tuglalarla bizim yap1m1z1 in$a etmeye zorlamahy1z. Zor olan budur, ama zaferin guvencesi de budur.
Tabiauyla, bu yeni ve zorlu yolda baz1 hatalanm1z oldu; bu yolda baz1 tersliklerle kar$ila$tlk. Herkesin bildigi gibi baz1 uzmanlar bize sistemli bir bic;imde ihanet ettiler. Fabrikalardaki uzmanlar arasmda, tanmdaki ve devlet yonetimindeki uzmanlar arasmda, i$e kar$1 art niyetli bir tav1r alan ve i$i sabote edenler oldugunu her ad1mda gorduk ve hala da goruyoruz.
BU.tun bunlann devasa zorluklara yol ac;t1gm1 ve zafere yalmzca $iddet yoluyla varamayacag1mm biliyoruz. Elbette biz $iddete kar$1 degiliz. Proletarya diktatorlugune kar$1 olanlara guluyoruz ve gulmekle kalmayip, onlarm proletarya diktatorlugu ya da burjuva diktatorlugu d1$mda ba$ka bir sec;enegin olmad1g1m anlamayan ahmaklar oldugunu soyluyoruz. Ba$ka turlu dU.$U.nenler ya aptaldir, ya da siyasal ac;1dan oylesine cahildir ki, kursuye c;1kanlmalan $6yle dursun, bir toplanll mahalline yakla$tlnlmalan bile rezillik olur. Tek alternatif ya Liebknecht ve Luxemburg'a kar$1 $iddet uygulanmas1, i$<;ilerin en iyi onderlerinin katledilmesi ya da somurii.culerin $iddetle bastmlmas1dir; bir orta yolun hayalini kuranlar bizim en zararh ve tehlikeli dU.$mamm1zdir. Su anda durum budur. Dolay1s1yla uzmanlarm hizmetlerinden yararlanmaktan bahsettigimizde, ge<;en y1lki Sovyet politikalanmn ogrettigi dersleri akhm1zda tutmahy1z. Geride b1rakug1m1z y1lda somuruculerin belini kird1k, onlan dize getirdik ve $imdi de burjuva uzmanlardan yararlanma sorununu c;ozmek zorunday1z. Bu noktada, tekrarlayacak olur-
88
sam, yalmzca �iddetle hi<;:bir yere varamay1z. Bu noktada �iddete ek olarak, �iddetin ba�anyla kullamlmasmdan soma, orgutlenmeye, disipline ve butun burjuva uzmanlan kendi iradesine tabi kilacak ve onlan kendi i�i i<;:in <;:ah�uracak olan muzaffer proletaryanm moral ustunlugune ihtiyac1m1z var.
Simdi birileri <;:1k1p, 'Lenin �iddet yerine moral bak1mdan iknayi sahk veriyor' diyebilir! Ne var ki, komunist toplumun geli�imi lehine yeni bir bilim ve teknolojinin orgutlenmesi sorununu yalmzca �iddetle <;:6zebilecegimizi du�unmek ahmakhkur. Boyle bir sa<;:mahk olamaz! Biz bir parti olarak, Sovyet faaliyetinin bu bir y1h boyunca bir �eyler ogrenmi� insanlar olarak, boyle du�unecek kadar ahmak olmayacag1z ve kitleleri de boyle du�unmemeleri konusunda uyaracag1z. Burjuva kapitalist toplumun bu.tun kurumlarmm <;:ah�tmlmas1 yalmzca �iddetin dogru yerde ve dogru zamanda kullamlmasm1 degil, orgutlenmeyi, disiplini, kitleler arasmda yolda�<;:a disiplini, proletaryanm toplumun geri kalam uzerinde orgutlu bir nufuza sahip olmasm1 ve burjuva uzmanlan ba�ka bir altematifleri olmad1gma, eski topluma donu�un soz konusu olamayacagma, i�lerini yalmzca, yam ba�larmda <;:ah�an, kitlelere onderlik eden, kitlelerin mutlak guvenini kazanm1� ve amao, burjuva bilim ve teknolojisinin meyvelerinden, medeniyetin binlerce yilhk geli�iminin meyvelerinden yalmzca bir avu<;: insanm kendilerini ilerletmek ve servet biriktirm�k i<;:in yararlanmasm1 degil, ger<;:ekten bu tun emek<;:i halkm yararlanmasm1 saglamak olan komunistlerle birlikte yapabileceklerine inand1racak, yeni, kitlesel bir ortamm yaraulmasm1 da gerektirmektedir.
Son derece zor ve yerine getirilmesi ony1llar alacak bir gorevden bahsediyoruz ! Arna bu gorevi ger<;:ekle�tirmek i<;:in, kar�1-devrimci burjuvaziyi fiziksel olarak ezmekle kalmay1p,
89
tumuyle ku�atacak, bizim irademize tabi k1lacak, bizim yolumuzdan yurumeye, bizim davam1za hizmet etmeye zorlayacak bir guc; , bir disiplin, proleter disiplini, yolda�c;a disiplin, Sovyet disiplini yaratmahy1z.
Tekrarlayay1m, bu sorunla her gun, askeri guc;lerimizin orgutlenmesi i�inde, ekonomik kalkmma i�inde, her ekonomi konseyinin c;ah�masmda, her fabrika komitesinin ve her devletle�tirilmi� fabrikanm c;ah�masmda kar�ila�1yoruz. Gec;en y1l boyunca Halk Komiserleri Konseyi'nin bu sorunu taru�1p �u ya da bu �ekilde c;ozume baglamad1g1 c;ok az haf ta olmu�tur. Gec;en y1lki Sovyet faaliyeti suresince, Rusya'da bu sorunla onlarca kez kar�1la�mam1� tek bir fabrika komitesi, tek bir tanm komunu, tek bir devlet c;if tligi, tek bir ilc;e toprak departmam olmad1gma eminim.
Bu gorevi boylesine zorla�t1ran budur, ama aym zamanda gerc;ekten odullendirici hale getiren de budur. Simdi, proleter ayaklanmasmm gucuyle somuruculerin ezilmesinin ardmdan yapilmas1 gereken budur. Somuruculerin direni�ini basurd1k; bunu yapmak �artll. Fakat yapilmas1 gereken tek �ey bu degildir. Yeni orgutlenmenin, emekc;i kitlelerin yolda�c;a orgutlenmesinin gucuyle, onlan bize hizmet etmek zorunda b1rakmahy1z. Onlan eski kotuluklerinden anndmp tedavi etmeli ve somurucu uygulamalanna yeniden sapmalanm onlemeliyiz. Bunlar ha.la hirer burjuvadir ve ordumuzda komutan ve kurmay subay olarak, muhendis ve tanm uzmam olarak belli mevkilerde bulunuyorlar ve bu eskiden kalma, burjuva insanlar kendilerine Men�evik ve Sosyalist-Devrimci diyorlar. Kendilerine ne dediklerinin bir 6nemi yok. Bunlar hayat goru�leri ve ah�kanhklanyla tepeden umaga burjuvadir.
Peki, ne yapacag1z bunlan, tutup bir kenara mi atacag1z? Yuz binleri d1�an atamazsm1z ! Dahas1, boyle yapmakla ancak
90
kendimize zarar vermi� oluruz. Elimizde komunizmi in�a etmek ii;in kapitalizmin yaramklan d1�mda ba�ka hii;bir malzeme yok. Onlan firlaup atmak yerine, direni�lerini kirmah, gozumuzu uzerlerinden ayirmamah ve ilkesiz ki�ilerin her an vermeye te�ne olduklan siyasal tavizleri tamamen unutmahyiz. Egitim gormu� insanlar burjuva politikalan ve nufuzundan kurtulam1-yorlar, i;unku butun egitimlerini burjuva bir ortamda ve o ortamdan edindiler. Her ad1mda tokezlemelerinin ve kar�1-devrimci burjuvaziye siyasal tavizler vermelerinin sebebi budur.
Ellerini kirletecegi bir duruma du�memesi gerektigini, temiz ve komunist elleri olmas1 gerektigini ve komunist toplumu temiz komunist ellerle in�a edecegini soyleyen ve a�ag1hk, kar�1-devrimci burjuva ortaklann hizmetlerini kui;umseyen bir komunist geri;ekte sadece bir lafazand1r, i;unku onlarm hizmetlerinden yararlanmadan ayakta kalamay1z.
Simdi kar�1m1za i;1kan pratik gorev, kapitalizmin bize muhalefet etmek uzere yeti�tirmi� oldugu herkesi i�e katmak, onlan gunbegun izlemek, komunist bir orgutlenme ortammda ba�larma i�i;i komiserler dikmek, kar�1-devrimci planlanm gunbegun bozmak, ama aym zamanda onlardan ogrenmektir.
Bizim elimizde bulunan bilim olsa olsa ajitator ve propagandacmm, fabrika i�i;isinin payma du�en cehennem ate�inde i;elikle�mi� insamn ya da ai;hk i;eken koylunun bilimidir, bu bilim bize uzun sure dayanmay1 ve mucadelede azimli olmay1 ogreten bir bilimdir ve nitekim bizi �imdiye kadar kurtaran bu olmu�tur. Butun bunlar gereklidir, ama yeterli degildir. Yalmzca bununla zafere ula�amay1z. Zaferimizin kesin ve tam olmas1 ii;in kapitalizmden degerli her �eyi, bilimini ve kulturunu almahyiz.
Nasil alabiliriz? Onlardan, du�manlanm1zdan ogrenmek zorunday1z. lleri koylulerimiz, fabrikalanndaki sm1f bilini;li
9 1
i��ilerimiz, il�e toprak departmanlanndaki memurlanm1z, burjuva tanm uzmanlanndan, miihendislerden ve digerlerinden o kultiiriin meyvelerini edinecek �ekilde ogrenmelidirler.
Bu konuyla ilgili olarak ge�en y1l partimizde alevlenen miicadele son derece yararhydi. Bu miicadele �ok say1da sert fikir �atl�masma yol a�t1, ama sert fikir �atl�malan olmadan miicadele olmaz. Bu sayede daha once hi� kar�1la�mad1g1m1z, ama komiinizme varabilmemiz i�in vazge�ilmez olan bir meselede pratik deneyim kazand1k. Tekrarlayacak olursam, muzaffer proleter devrimini, �imdiye dek �ok az sayida insamn eri�ebildigi burjuva kiiltiiriiyle, burjuva bilim ve teknolojisiyle birle�tirme gorevi zor bir gorevdir. Bu noktada her �ey, emek�i kitlelerin ileri kesimlerinin orgiitliiliigii ve disiplinine baghd1r. Rusya'da yiizyillar boyu toprak sahiplerince bask1 altmda tutulmu� ve bag1ms1z geli�im sergilemekten tiimiiyle aciz olan milyonlarca ezilmi� ve bilgisiz koyliiniin ba�mda ve yamnda, anladiklan, yakmhga sahip olduklan, giivendikleri, i��i arkada�lan olarak inandiklan kent i��ilerinin ileri kesimi olmasayd1, emek�i halk kitlelerini biraraya getirebilen, onlan etkileyebilen, burjuva kiiltiiriiniin biitiiniinii ele ge�irme gorevinin onemini a�1klay1p onlan bu konuda ikna edebilen bu orgOt olmasayd1, komiinizm davas1 umutsuz bir dava olurdu.
Bunu soyut bak1� a�ismdan degil, biitiin bir y1lm giinliik deneyimleri apsmdan soyliiyorum. Bu bazen s1k10 ve naho� nitelikteki bir dolu kii�iik aynnt1y1 kapsiyor olmasma kar�m, biz bu aynntilann i�inde daha derin bir �eyler gormeyi ogrenmeliyiz. Bu kii�iik aynnt1larm, sozgelimi bir fabrika komitesi ile bir miihendis, bir KlZll Ordulu ile baz1 burjuva subaylan, bir koylii ile bir burjuva tanm uzmam arasmdaki bu �atl�malarm, bu siirtii�menin, bu kii�iik ayrmt1lann ol�iilmez derin-
92
likte pek c;;ok �ey ic;;erdigini anlamak zorunday1z. Burjuva uzmanlanm bir kenara atmak gerektigi 6nyarg1s1m dize getirdik. Bu arabay1 devrald1k, hala kotii c;;ah�1yor, bu konuda hic;;bir yamlsamam1z yak; bu araba siirekli duruyor, ikide bir hata yap1-yor, hendeklere yuvarlamyor, sonra biz yine c;;1kanyoruz, ama sonuc;;ta ilerliyor ve biz onu dogru yolda tutmaya devam edecegiz. Sava�m bizi siiniklemi� oldugu ve biitiin iilkelerin emperyalistlerinin bizi itmeye ve orada tutmaya c;;ah�t1klan bu y1k1m batagmdan, korkutucu guc;;liiklerden, enkazdan, barbarhktan, yoksulluk ve ac;;hktan kurtulabilmemizin tek yolu budur.
Neyse ki bu c;;ukurdan c;;1kmaya ba�lad1k, halihazirda ilk ad1mlan atuk.
Sovyet faaliyetinin bu yih, fabrikalardaki ve koyliiler arasmdaki tek tek her ornekte soz konusu gorevin ne oldugunu anlamayi bize ac;;1kc;;a ogretti ve bu gorevin hakkmdan geldik. Sovyet iktidan gec;;tigimiz yil bundan c;;ok biiyiik kazanc;;lar elde etti ve bir y1l harcamam1za degdi. Burjuva uzmanlarm ve proleter orgiitlerinin onemini eski giinlerde yapug1m1z gibi teorik olarak ve genel terimlerle taru�mak yerine , atug1m1z her ad1mda, her fabrika komitesinde ve her toprak komitesinde kazand1g1-m1z deneyimlerden yararlanacag1z. K1Z11 Ordumuzun temelini atuk, aruk kiic;;iik de olsa bir temelimiz var, i�c;;ilerimizin gorevlerini anlad1klan, burjuva uzmanlarm (onlar her ad1mda eskiye donmeye c;;ah�irken, i�c;;ilerin kitle orgiitleri onlan Sovyet iktidanyla uygun ad1m ileriye yiiriimek zorunda birak1yor) yard1m1yla emek verimliligini arurmaya ba�lad1klan devletle�tirilmi� fabrikalanm1z var. Biih.\n bunlar Sovyet iktidan lehine biiyiik bir kazanc;;ur. Bu goze c;;arpmayan bir c;;ah�madir, parlak bir yam yoktur, gerc;;ek degerini anlamak giic;;tiir, fakat somiiriiciilerin yalmzca bastmlmas1 a�amasmdan, kapitalist tuglalarla komii-
93
nizmin nas1l kurulacagm1 ve kapitalist burjuva uzmanlarm bizim i<;in <;ah�rnaya nas1l zorlanacaklanm bizzat 6grendigimiz ve kitlelere ogrettigimiz bir a�amaya gelmi� olmam1Z , hareketimiz i<;in ileriye dogru bir ad1mdir. Zafere ancak bu yoldan ula�acag1z. Ve bugun biliyoruz ki eger bu zamana kadar oldugu gibi ilerlersek, zafere ula�mam1z kesindir.
Yolda�lar, deginmek istedigim son bir konu daha var, ama k1sa tutacag1m, zira zaten epeyce konu�tum. Kirla ili�kilerimizi kastediyorum.
Simdiye kadar askeri alandaki faaliyetlerimizden, diktat6rlukten ve burjuva uzmanlann hizmetlerinden yararlanmaktan bahsettik. Simdi de komunist in�a <;ah�mam1zda kar�ila�t1g1-m1z bir diger bu.yuk zorlugu ele almak istiyorum.
Kent proletaryasmm nufusun bir azmhgm1 olu�turdugu ve koylulerin kendi ba�lanna <;ah�maya ah�km olduklan ve tanmsal uretimde bireysel ah�kanhklann derinlere kok salm1� oldugu bir ulkede proletarya iktidan ele ge<;irirse ne yapmak gerekir?
Sunu da unutmadan cevap vermeliyiz: Bu koylulerin <;ogunlugu toprak sahiplerinin ve kapitalistlerin bask1s1 sonucu o kadar y1k1ma ugram1�, yoksulla�m1� ve tarumar olmu�tur ki proletaryaya kendi istegiyle yard1mda bulunmaktadir. Kentteki bir i�<;i koyluye makul bir �ekilde, suyuna giderek, yani koylulerde hakh bir nefret uyandiran tav1rla patronluk taslayarak degil, iki e�it insan gibi yakla�irsa, koylunun yolda�<;a guvenini ve tam destegini kazamr. Biz bunun somut bir ger<;ek oldugunu biliyoruz, koylerdeki Sovyet iktidan bu temel uzerinde yukselmektedir. Sovyet iktidan ayakta kalabildiyse bunun tek sebebi, emek<;i kitlelerin <;ogunlugunun samimi destegini arkasma alabilmi� olmas1dir. Bu destegi arkam1za almay1 ba�ard1k, <;ii.nku kentteki i�<;iler kir yoksullanyla bizim hi<; bilmedigimiz bin bir farkh yoldan bag kurmay1 ba�ard1lar.
94
Devlet eskiden bu tur baglann kurulmas1m engellerken, �imdi bu baglann kurulmas1m kolayla�t1rmak ic;:in elinden geleni yap1yor. Tek ba�ma bu durum Sovyet iktidanmn bu zamana kadar ayakta kalabilmi� olmasm1 ac;:1klad1g1 gibi, aym zamanda zaf erin de tek gerc;:ek garantisidir.
Bahsettigim muazzam zorluklar koylulerin tek ba�lanna c;:ah�maya ve tah1llanm serbestc;:e satmaya ah�m1� olmalanndan kaynaklamyor. Koyluler bunun gayet me�ru olduguna inamyorlar. $oyle du�unuyorlar: Tahil uretmek ic;:in c;:ah�1p kan ter ic;:inde kald1ktan soma, nasil oluyor da urunumuzu istedigimiz gibi satma hakk1m1z olmuyor?' Koyluler kendilerini magdur taraf olarak goruyorlar.
Oysa Rusya'nm butun geli�imine bakt1g1m1zda, ticaret ozgurlugunun kapitalistleri ozgurce beslemek anlamma geldigini goruyoruz; ac;:hk yuzunden tarumar olmu�, ac;:hktan k1vranan halkm bir lokma ekmek ic;:in her �eyini satmaya, kale olmaya bile haz1r oldugu bir ulkede ticaret ozgurlugu, azmhgm ozgurce servet biriktirmesi, c;:ogunlugunsa y1k1ma suruklenmesi demektir.
Ac;:hktan tukenmi� bir ulkede koyluluge yard1m eli uzatmamn temel bir gorev oldugunu kamtlamak zorunday1z; ama koyluluge ancak faaliyetlerini birle�tirerek, kitleleri birle�tirerek yard1mc1 olabiliriz, zira koyluler dag1mk, orgutsuz ve birbirlerinden kopuk bir �ekilde ya�amaya ve c;:ah�maya ah�m1�lard1r.
Bu zor gorevin yerine getirilmesinin onunde herhangi bir nesnel engel yoktur. Zar yoluyla yap1lacak her �ey yap1ld1; biz zora ba�vurmayi reddetmiyoruz, zira koyluler arasmda bize aktif bir �ekilde direnen ve beyaz muhafiz isyanlan orgutleyecek kadar ileri giden kulak'lar oldugunu biliyoruz. Fakat bu soyledi-
95
gimiz koydeki kitleler ic;in gec;erli degildir. Kulah'Iar bir azmhk olu�turuyorlar. Kulah'Iar sbz konusu oldugunda, yap1lacak tek �ey onlarla sava�mak, b1k1p usanmadan sava�makllr. Kulah'lann ezilmesi gerekiyor, biz de eziyoruz. Fakat kirdaki somuruculeri ezme gorevini ba�anyla yerine getirdikten soma, kar�1m1za zora ba�vurarak halledilemeyecek sorunlar c;1kmaktad1r. Diger alanlarda oldugu gibi, bu alanda da gorevimizi ancak kitle orgutlenmesi yoluyla, kent proletaryasmm koyluluk kar�1smdaki uzun sureli egitime dayah nufuzuyla yerine getirebiliriz.
Bu gorevlerin altmdan kalkabilecek miyiz? Evet, bunu ba�aracag1m1z1 deneyimlerimizden biliyoruz ve ancak koylulerin bllyuk c;ogunlugu i�c;i hukumetine guven duydugu takdirde ve i�c;ilere duyulan bu guven temelinde kurmaya ba�lad1g1m1z ve kurmaya devam etmek zorunda oldugumuz, ama ancak yolda�c;a nufuz ve disiplin yoluyla kurabilecegimiz temeli guc;lendirebiliriz.
Su an bizi bekleyen pratik gorev budur. Koy Yoksullan Komiteleri'ni kurarken, k1rsal bolgelerle
trampa sistemini yururluge koyarken, bunu zengin koyluler mal biriktirsin diye degil, esasen yoksul koyluler �ehirlerin tedarik edebildigi kuc;uk miktarda urune ula�abilsinler ve biz de yoksullara yard1m ederek onlarm destegiyle hulah'Ian dize getirip ellerindeki art1 tah1h alabilelim diye yapt1k.
Ula�1m imkanlarmm c;ok ko tu , koylulugun dagm1k oldugu devasa bir ulkenin nufusuna tah1l tedarikinde bulunmak son derece zor bir gorev olmu� ve ba�1m1za c;ok buyuk belalar sarm1�t1r. Halk Komiserleri Konseyi'nin butun toplant1lanm hat1rhyorum ve Sovyet hukumetinin bu konuya ba�ka hic;bir konuda olmad1g1 kadar israrh bir �ekilde egildigini soylemeliyim. Koylulerimiz son derece dagm1k ve orgutsuzdur. K1rsal
96
bolgelerde cehalet ve bireysel <;;ah�ma ah�kanhg1 ba�ka hic;bir yerde olmad1g1 kadar derinlere kok salm1�tlr. Kir niifusu tahilda ticaret 6zgiirliigii olmad1g1 i<;;in ho�nutsuzdur. l�te bu ko�ullarda, siyaset madrabazlan, envai <;;e�it Sosyalist-Devrimci ve Men�evik <;; 1k1p, koyliilere "Sizi yoluyorlar! " diyerek karga�a <;; 1karmaktadir.
Bir yilhk Sovyet faaliyetinin ardmdan, ia�e yetkilileri, tesadiif eseri son birka<;; ayda kirsal bolgelere 42 bin vagon iiriin yollay1p, kar�1hgmda yalmzca 39 bin vagon tahil ald1g1m1za i�aret ettiklerinde, bunu duyup, "Ey koyliiler! Sovyet hiikiimeti sizi yoluyor! " diye bagiran al<;;aklar var.
Kentlerdeki i�<;; iler tiikenmenin ' e�igine geldikleri -Rusya'da a<;;hgm en korkun<;; boyutlara ula�t1g1 yerler kentler ve tanmm olmad1g1 bolgelerdir- koyliilerin eskiden toprak sahiplerine ait olan biitiin toprag1 ve tah1h ald1klan ve koyliilerin <;;ogunlugunun, bildigimiz gibi, Sovyet iktidanmn ilk y1-lmda toprak sahipleri ve tiiccarlar i<;; in degil, kendileri i<;;in <;;ah�t1klan ve bugiin eskiye nazaran daha iyi beslendikleri, kentlerdeki ve tanmm olmad1g1 bolgelerdeki niifusun ac;hktan kmld1g1 ve biitiin kapitalistlerin bizi kithkla ezmeye <;;ah�uklan bir donemde, Men�evik, Sosyalist-Devrimci ya da benzeri �aklaban k1yafetleri giyenler "Sizi yoluyorlar ! " diye bagirma kiistahhg1m gosteriyorlar. Bunu soyleyenler kapitalizmin ajanlandir ve bu �ekilde muamele edilmeyi hak etmektedirler, ba�ka tiirlii degil!
Sovyet hiikiimetinin 6niindeki ba�hca zorlugun k1thk oldugu bir donemde, elindeki biitiin tahil fazlasm1 k1thk ya�ayan bolgelere yollamak her Sovyet yurtta�mm gorevidir. Her emek<;;i a<;;1smdan bu o kadar ac;1k ve anla�ilir bir �eydir ki kimse itiraz edemez. Bu yalm, a<;;1k ve anla�il1r dogruyu karartmaya <;;a-
97
h�mak, anla�1lmaz hale getirmek ya da c;arpitmak ic;in bir insanm alc;ak olmas1, bir siyaset madrabaz1 olmas1 gerekir!
Kentteki i�c;iler bu hakikate guveniyorlar. Bu hakikat c;ok a�ikar oldugu ic;indir ki son derece zor i�lerinin altmdan kalkabiliyorlar. Bu zamana kadar yoksul koylulere Sovyet iktidannm gerc;ek dayanag1m i�c;ilerle onlarm olu�turdugunu, zaten bu yu.zden i�c;i sm1fmm Koy Yoksullan Komiteleri'ni kurdugunu, trampay1 orgutledigini ve kooperatiflerin butun nufusu kapmamasm1 zorunlu hale getirdigini anlatular. Bu zamana kadar c;1karnlan butun tanm kararnamelerinin temel du�uncesi bu olmu�tur. Nitekim kentteki i�c;ilere her sesleni�imizde, "Kir yoksullanyla birle�in, zira bunu yapmad1g1mz takdirde, en onemli ve en zor sorunu, yani ekmek sorununu c;ozemeyeceksiniz," dedik. Koylulereyse, "Ya kentteki i�c;ilerle birle�irsiniz ve boylece zafere ula�mz ya da 'kentlerin sizi soymasma izin vermeyin, istediginiz gibi ahp satm, zenginler daha da zenginle�sin, insanlar ac;hktan olurse olsun, size ne' diyen kapitalistlerin ve onlann Men�evik esvaba burunmu� u�aklarmm ve yalakalanmn uyanlan ve te�viklerine aldamrsm1z ve boylece kendi sonunuzu hazirlarsm1z, kapitalistlerin kolesi oldugunuz gibi Sovyet Rusya'mn da y1kilmasma sebep olursunuz, dedik. lnsanlar ancak kapitalizmde, "Ticaret yapacag1m, daha da zenginle�ecegim. Herkesin tuttugu kendine; ver Allahm verdigine, vur Allahm vurduguna" gibi �eyleri savunuyorlard1 . Bu ilke kapitalizmin ilkesiydi ve sava�1 doguran da bu oldu. l�te bu yii.zden i�c;iler ve koyluler yoksulken, az say1da insan milyarderdi.
Meselenin du.gum noktas1 �udur: Pratik c;ah�ma s1rasmda koylulere nasil yakla�acag1z , yoksul ve orta koylulugu yuzlerini gec;mi�e donme egilimleriyle, serbest ticaret faaliyetlerine geri donme giri�imleriyle , 'ozgur' ureticiler olma c;abalanyla
98
her ad1mda sava�acak �ekilde nas1l orgiitleyecegiz? 'Ozgiirliik' ho� bir sozdiir. Arng1m1z her ad1mda bu sozii duyuyoruz: Ticaret ozgiirliigii, ahp satma ozgiirliigii, insanm kendisini satma ozgtirliigii, vs. Arna bir de, bu guzel 'ozgiirliik' soziinii her gazetede ve her konu�mada c;arplt1p tahrif eden serseriler var: Men�evikler ve Sosyalist-Devrimciler. Bunlann hepsi diizenbazd1r, kitleleri siiriikleye siiriikleye gec;mi�e gotiirmeye c;ah�an kapitalizmin fahi�eleridir.
Son olarak, Halk Komiserleri Konseyi'nin oldugu gibi Savunma Konseyi'nin de dikkati ve faaliyetlerinin odak noktasmda son birkac; ay ve haftadir knhga kar�1 sava� yer ahyor.
Knhk bizim ac;1m1zdan, ozellikle de bahann gelmek iizere oldugu �u anda c;ok korkunc; sonuc;lara gebedir; bahar c;ok �iddetli gec;ecege benziyor. Nas1l gec;en y1l en zorlu donem k1� sonu, bahar ve yaz ba�1 olduysa, aym �ekilde bu y1l da �u an zorlu bir donemin e�igindeyiz. Beyaz muhahzlar, toprak sahipleri ve kapitalistler ac;1ktan miicadele yiiriiterek yapamad1klan �eyi �imdi knhg1 kullanarak yapma ve bu sorunu istismar ederek Sovyet iktidanm ezme umutlan ta�1yorlar.
Kendilerine Men�evik ve Sag ya da Sol Sosyalist-Devrimci adm1 verenler o kadar alc;ald1lar ki bir yandan emekc;i kitlelerin yanmda olduklanm soyliiyorlar, ama diger yandan ia�e sorunu klZl�lp knhk yakla�ugmda bu durumdan yararlanmaya ve halk kitlelerini i�c;i-koylii hukiimetine kar�1 k1�kirtmaya c;ah�1yorlar. Bugiin boyle bir politikanm, bu k1�k1rtmanm ve Sol SosyalistDevrimcilerin knhktan guya i�c;ilerin c;1kan ic;in yararlanma giri�imlerinin beyaz muhahzlara dogrudan yard1m etmek anlamma geldigini ve Sol Sosyalist-Devrimci Muravyov'un gec;en yil on binlerce i�c;i ve koyliiniin oliimiine yol ac;an Dogu Cephesi'ndeki ihanetinden farks1z oldugunu anlam1yorlar. Bu tiir bir
99
ajitasyon beyaz muhaf1zlara kar�1 sava�ta binlerce hayata mal olacakttr. Hattrlayahm, Muravyov gei;en y1l bu ihaneti gen;ekle�tirdiginde, neredeyse butun cepheyi du�mana a<;m1� ve bir dizi ac1 yenilgi ya�amamam1za sebep olmu�tu.
l�te bu yiizden temel ger<;ekleri k1saca da olsa ele almak istiyorum.
Bugun ia�e sorunumuz ttpk1 ge<;en baharda oldugu gibi daha da kotule�mi� olmasma kar�m, bu zorlugun ustesinden gelmekle kalmay1p, ge<;en y1la gore <;ok daha ba�anh olacag1mm umut etmememiz i<;in hi<;bir sebep yok. Bu umut Rusya'nm tah1l deposu olan Dogu'da ve Guney'de muazzam ilerleme kaydetmi� olmam1zdan kaynaklamyor. Savunma Konseyi ile Halk Komiserleri Konseyi'nin son birka<; gunde yapttg1 toplanttlarda, Kazan ile Saratov arasmdaki demiryollannda ve Samara'mn dogusunda, Volga'mn ate tarafmda Volga-Bugulma hatu uzerinde yakla�1k 1 50 bin ton tahilm yatug1m kesin olarak belirledik.
Esas zorluk ve esas tehlike �udur: Demiryollanm1zm harap vaziyette olmas1 ve lokomotif s1kmttsmm <;ok ileri boyutlara varmas1 nedeniyle butun bu tah1h ta�1y1p ta�1yamayacag1mm bilmiyoruz. Son birka<; gundur esas dikkatimizi ve faaliyetlerimizi bu konuya yogunla�llrd1k ve yine bu yuzden 18 Mart-10 Nisan arasmda butun yolcu trafigini durdurma gibi bir 6nleme ba�vurduk.
Bunun sert bir onlem oldugunu biliyoruz. Beyaz muhaf1zlara yard1mc1 olan ajitatorler ku�kusuz at1hp, 'Bakm, insanlar a<;hktan k1vramyor, ama tah1l ta�1may1 imkans1z hale getirmek i<;in yolcu trafigini durduruyorlar' diye bag1racaklard1r. Bu tiir ajitatorlerin <;tkacagma ku�ku yoktur. Arna biz, her turlu zorlukta durust i�<;ilerin sm1f bilincine guvendigimizi ve onlann bizim yamm1zda yer alacaklanm soyluyoruz.
100
Uzmanlarm hesaplamalarma gore, yolcu ta�1maohgmm ge<;ici sureligine durdurulmas1yla 220 lokomotif bo�a <;1kacak. Bu yolcu lokomotifleri yuk vagonlan kadar gu<;lu degil, yuk vagonlan kadar ta�1yam1yorlar, fakat hesaplamalanm1za gore, bu donemde 60 bin tona yakm tahil ta�1yabilecekler. Bireysel tah1l vurgunculan ve a<;hktan k1vranarak tahil pe�inde butun ulkeyi kan� kan� dola�an halk ise bu donemde en fazla 8- 10 bin ton ta�1yabilecektir. Deneyimli her demiryolu i�<;isi, Trans-Volga hattmda bulunmu� ve bazen tah1llarm <;1plak karm ustunde y1g1h kald1gm1 gormu� olan herkes bu soyledigimizi dogrulayacakt1r. Tahil <;uvallan zarar gorebilir; tahil �imdiden nemlenmi�tir ve baharda buzlar erimeye ba�lad1gmda durum daha da kotule�ecektir. Bu yuzden bu sert onleme ba�vurduk, ger<;egin geni� i�<;i kitlelerinden saklanamayacagmdan, Sol Sosyalist-Devrimcilerin onlan yanh� yone suruklemeyi ba�aramayacagmdan, dogrunun mutlaka galip geleceginden ku�kumuz yok.
Bu sert onlem, yani yolcu ta�1mac1hgmm ge<;ici sureligine durdurulmas1 bize birka<; milyon pud bugday saglayacakt1r. Yolcu ta�1mac1hgm1 durdurmanm zararh oldugu �eklindeki yalanlan, iftiralan ve masallan bir kenara b1rakmah ve �u an guneye gonderilmekte olan Petrograd, Moskova ve lvanovoVoznesensk i�<;ilerinin yard1m1yla yeterli miktarda tahil tedarikinde bulunulacag1m soylemeliyiz. Bu arada yeri gelmi�ken hat1rlatay1m, ia�e sevkiyatlarmm orgutlenmesi i�inde hi<;bir �ehir Petrograd kadar <;aha harcamam1�nr. Sehirdeki butun vas1fl1 unsurlar �imdiden bu i� i<;in biraraya geldiler ve diger ileri �ehirlerdeki i�<;ilerin de yapmas1 gereken budur.
Sosyalist devrim i�<;i sm1fi olmadan ger<;ekle�tirilemez. l�<;i sm1f1 kapitalizmin ezip par<;alad1g1 peri�an, egitimsiz ve dagm1k
101
on milyonlarca koylu kitlesine onderlik edecek kadar guc; biriktirmedigi takdirde sosyalist devrim ba�anya ula�amaz. Bu kesimlere ancak ileri i�c;iler onderlik edebilir. Fakat en iyi guc;lerimizi �imdiden kulland1k, hepsi de yorgun ve tukenmi� durumda. Onlann yerini ortalama insanlann ve gene; kuvvetlerin doldurmas1 gerekiyor. Muhtemelen hatalar yapacaklar, ama i�c;ilerin davasma bagh olduklan surece, proleter mucadelesi c;evresinde yeti�tirilmi� insanlar olduklan surece bunun onemi yok.
En iyi guc;lerimizi Volga-Bugulma Demiryolu'na gondermek uzere �imdiden gerekli onlemleri ald1k. Bryuhanov yolda� bolgeye beraberinde bir grup i�c;iyle gitti. Diger hatlara da i�c;ilerin e�lik ettigi ordu birlikleri yolland1 ve tekrarlayacak olursam, tah1l elde edecegimizi umut etmek ic;in saglam gerekc;elerimiz var. Onumuzde sert gec;ecek bir yanm yil var, ama bu zor gec;en son yanm y1hm1z olacak, c;unku Sovyet hareketinin butun ulkelerde buyumesine paralel olarak, onumuzde gittikc;e guc;lenen degil, dag1lmakta olan bir du�man var.
Konuyu c;ok dikkatli bir �ekilde tartl�tlktan ve hesaplanm1-z1 tekrar tekrar dogrulad1ktan sonra, yolcu ta�1mac1hgm1 durdurmanm bize birkac; milyon pud tah1l tedarik etme ve Dogu ve Guney'in son derece zengin tah1l depolanndan yararlanma f1rsatl saglayacagm1 soylememiz ic;in gerekc;elerimiz bunlardir. Bu zorlu yanm y1l ic;inde ba�hca du�mamm1z olan kithg1 alt edecegiz. Aynca bugunku konumumuz gec;en y1la nazaran c;ok daha iyi, c;unku aruk rezervlerimiz var.
Gec;en y1l C:ekoslovaklar Kazan ve Simbirsk'e girmi�lerdi , Ukrayna Alman c;izmeleri altmdayd1, Krasnov Almanlann mali destegiyle askerlerini Don bolgesine y1g1yordu ve Guney'le olan bag1m1z kopmu�tu. Bugun Ukrayna Alman emperyalistlerinden temizleniyor. Alman emperyalistleri Almanya'ya 60
102
milyon pud tahil yollamay1 du�unuyorlard1, ama 9 milyon pud'a raz1 gelmek zorunda kaldilar, ustelik tah1lm yam s1ra hazmedemedikleri bir �ey de gonderdiler: Bol�evizm. Alman emperyalistlerini bozguna ugratan budur ve Rusya'da daha da ilerlemeleri mumkun oldugu takdirde Frans1z ve lngiliz emperyalistlerini bozguna ugratacak olan budur.
Su anda bir Sovyet Ukrayna var. Sira bize tah1l tedarikinde bulunmaya geldiginde, Ukrayna'daki Sovyet hukumeti, "Ac;hktan geberenler bana pud ba�ma bir ruble verecekler. Devlet tekelinin cam cehenneme. Benim tek istedigim zengin olmak. lnsanlar ac;hktan olurse olsun, daha iyi, hem boylece daha c;ok para verirler" diyen bir mujik gibi, firsatc;1 bir bezirgan gibi ya da bir spekulator gibi fiyat narh1 koymayacaktir. Kir burjuvazisi, kulak'lar, spekulatorler boyle ak1l yilrutuyorlar ve devletin tah1l tekeli aleyhinde ajitasyon yilrutenlerden, ticaret 'ozgurlugu'nu, yani zengin mujik'lerin servet yapma ozgurlugunu ve eline hic;bir �ey gec;meyen i�c;ilerin olme ozgurlugunu savunanlardan yard1m ahyorlar. Fakat Ukrayna Hukumeti, "llk gorevimiz ac;hktan kmlan Kuzey'e yard1m etmektir. Kithktan oturu tukenmi� vaziyette olan Kuzey bolgesi ayakta kalamazsa Ukrayna da ayakta kalamaz. Ukrayna ac;hktan kmlan Kuzey'e yard1m ettigi takdirde ayakta kalacak ve kesinlikle zafere ula�acakllr," dedi.
Ukrayna'da muazzam tah1l stoklan var. Bunlarm hepsini bir c;1rp1da getiremeyiz. En iyi Sovyet guc;lerini Ukrayna'ya yollad1k ve �imdiden gelen raporlann hepsinde, tah1l stoklarmm muazzam boyutta oldugu, ama hepsinin bir c;1rp1da gonderilemeyecegi, bunun ic;in gerekli mekanizmadan yoksun oldugumuz soyleniyor. Almanlar Ukrayna'y1 oylesine peri�an ettiler ki yonetim mekanizmasmm yeni ba�tan kurulmas1 gerekiyor ve bu surec; henuz yeni ba�ladi. Ukrayna'da tam bir kaos hakimdir. En
103
kotii donemimiz olan Ekim Devrimi'nin ardmdan Smolni'de kaosun iistesinden gelmeye c;:ah�ug1m1z ilk birkac;: hafta, �u an Ukrayna'da ya�ananlarla k1yasland1gmda bir hic;:tir. Ukraynah yolda�lar Sovyet hiikiimeti kurmak ic;:in gerekli insan malzemesinden, gerekli giic;:lerden yoksun olduklanndan yakm1yorlar. Yonetim aygm tamamen dagilm1� durumda, Petrograd ya da Moskova gibi bir proleter merkezi yok, zira Ukrayna'daki proleter merkezleri dii�man i�gali altmdad1r. Kiev bir proleter merkezi degildir. Kithgm vurdugu Donets Havzas1 heniiz Kazaklardan temizlenemedi. Ukraynah yolda�lanm1z, "Kuzey'deki i�c;:iler, yard1m1m1za ko�un! " diye haykmyorlar.
l�te bu yiizden biz Ukraynah yolda�lanm1z adma, Petrogradh i�c;:ilere, diger biitiin �ehirlerdeki i�c;:ilerden daha fazla c;:aba gostermi� olduklanm bilerek, diyoruz ki: "Biraz daha, biraz daha c;:aba gosterin! " Bugiin Ukraynah yolda�lanm1zm yard1mma yeti�ebiliriz ve yeti�memiz de gerekir, c;:iinkii ya�anan s1kmt1lardan otiirii ba�ka hic;:bir yerde goriilmedigi kadar dagilm1�, mahvolmu� bir bolgede bir Sovyet devlet aygll1 kurmak zorundalar.
Biz bu durumu partimizin Merkez Komitesi'nde ele ald1k ve Ukrayna'da bir yonetim mekanizmas1 kurulmasma yard1mc1 olma gorevine oncelik verilmesi ve bunun kar�1hgmda, bu mekanizma i�ler hale geldiginde, 1 Haziran'a kadar 50 milyon pud tah1l temininde bulunmak iizere c;:ah�tmlmas1 talimaum verdik.
Bunun yapilacagm1 iddia etmiyorum. Giri�tigimiz gorevlerin hic;:birini belirlenen tarihte tamamlayamad1g1m1Zl hepimiz biliyoruz. Diyelim ki bu gorevin de yans1 tamamland1; her haliikarda i�ler daha kotiiye gittiginde, buradaki kithk daha �iddetli boyutlara ula�ugmda ve ia�e sevkiyat1 mekanizmas1 Dogu'da ve Giiney'de azami h1zla c;:ah�maya ba�lad1gmda, Gii-
104
ney'den acil yard1m alabilecegimizi ve durumumuzu ilerletebilecegimizi kesin olarak bilecegiz.
Ukrayna'mn yam s1ra ba�ka bir tahil depomuz daha var: Don bolgesi. K1Z11 Ordu'nun zaferleri orada �imdiden mucizeler yaratm1�tir. Birkac;; hafta once Don'daki durum, Krasnov'a kar�1, esas du�mana kar�1, once Almanlardan, soma lngiliz ve Frans1zlardan milyonlarca ruble ru�vet alan ve ha.la da almaya devam eden subaylara ve Kazaklara kar�1 sava�ta -birkac;; hafta once durumumuz c;;ok ciddiydi. Arna �imdi muazzam bir h1zla, yalmzca (:aric;;in'e kadar olan topraklan degil, daha guneyini de geri almay1 ba�ard1k. Krasnov'un guc;;leri ve Don'daki kar�1-devrimciler emperyalistlerden ald1klan destege ragmen puskurtulduler.
Bu ne anlama gcliyor? Komurc ve tahila, yani yokluguyla bizi felakete surukleyen maddelere (komur s1kmt1smdan oturu demiryollan ve fabrikalar durma noktasma geliyor, tahil s1-kmusmdan oturu kentlerqeki ve gene! olarak tanmm olmad1-g1 bolgelerdeki i�c;;iler ac;;hktan k1vramyorlar) giderek daha da yakla�ug1m1z anlamma geliyor.
Don bolgesinde, upk1 Ukrayna'da oldugu gibi, muazzam tahil stoklan bulunuyor. Aynca Don bolgesinde yonetim ayg1-tmm olmad1gmdan da soz edilemez. Her askeri birimde bir komunist grubu, i�c;;i komiserleri ve ia�e temininden sorumlu i�c;;i gruplan bulunmaktad1r. Burada en buyuk zorluk, iki ana demiryolu hattmm da kullamlam1yor olmas1dir, zira bcyaz muhahzlar geri c;;ekilirken kopruleri havaya uc;;urdular.
Savunma Konseyi ve Halk Komiserleri Konseyi'nin son toplanusma uzmanlar da kauldilar ve kendilerinden hatlan t ,unir etmek ic;;in gerekli malzemelerin nas1l clde edilcbilecegine VC' , · 1 1
azmdan birini onanp onaramayacag1m1za dair bilgi ald1k.
105
vunma Konseyi'nin son toplannsmdan �u guvenle aynld1k: muazzam bir c;aba gostermi� olmamiz sayesinde malzemeleri tedarik etmekle kalmad1k, aym zamanda bolgedeki yolda�lar baharda buzlar c;ozulmeden once her iki hattm da tamir edilecegine <lair neredeyse kesin guvence verdiler. Bu iki hatta ula�1mm yeniden ba�lamas1 belki de Kazaklara kar�1 elde edilen onlarca zaferden daha degerlidir ve bize 'zorlu birkac; ay daha di�imizi s1kmah, direnmeli , elimizden gelen c;abay1 gostermeli, Petrograd, Moskova ve 1 vanovo-Voznesensk i�c;ilerinin yard1mm1 el de etmeliyiz' deme gucunu vermektedir. Bir �eyler getirmenin zor oldugu Dogu'nun yam s1ra, muazzam tah1l stoklarma ragmen yonetim mekanizmasmm i�lemedigi Ukrayna'nm yam s1ra, K1-z1l Ordu'nun yeniden fethettigi Don bolgesi var. l�te bu yii.zden biz ihtiyath bir �ekilde, sogukkanh bir hesaplamanm ardmdan, butun bunlan bolgedeki ki�ilerden gelen mukerrer raporlarla ve haberlerle dogrulad1ktan ve ia�e sevkiyan verilerini ve demiryolu uzmanlarmm soylediklerini dinledikten sonra, gec;en yil oldugu gibi bu y1l da ayakta kalmay1 ba�armakla kalmay1p, ko�ullanmlZl fevkalade ilerletecegimize de inanmak ic;in c;ok saglam gerekc;elerimiz bulundugunu soyluyoruz.
lc;erideki du�man dag1hyor, d1� du�mansa muhtemelen fazla direnemeyecek. Yolda�lar, buraya gelmi� olan ve yakm zaman once birlikte Moskova'da Komunist Enternasyonal'i kurma �erefine nail oldugumuz yabanc1 yolda�lanmmn soylediklerini i�ittikten sonra buna ozellikle ikna olduk. Paris'te mitinglerde Bol�evizme sald1ran konu�mac1lar kursuden indiriliyormu�. Evet, zafer bizim olacak. Emperyalistler binlerce, on binlerce i�c;inin kamm dokebilirler, Rosa Luxemburg ile Karl Liebknecht'i ve Enternasyonal'in yuzlerce nitelikli temsilcisini oldurebilirler, lngiltere'de, Almanya'da, Fransa'da ve ltalya'da ha-
106
pishaneleri sosyalistlerle doldurabilirler, ama hi<;biri para etmeyecek! Zafer bizim olacak! Zira bize yonelik bu.tun yalanlara, hakaretlere ve galiz iftiralara kar�m, �u an bu.tun ulkelerin i�<;ileri Sovyetler derken, Sovyetler iktidan derken ne kastedildigini anhyorlar. Kapitalistlere hi<;bir ulkede kurtulu� yok. Tekrar soyluyorum, ban� antla�masm1 imzalamakla ba�lan beladan kurtulmayacak. Fransa l talya'nm uzerine atlamak i<;in bekliyor, ganimetin nas1l payl�ilacag1 konusunda anla�am1yorlar. japonya Amerika'ya kar�1 silahlamyor. Halklara muazzam bir sava� tazminau yuku dayatt1lar, sava� bor<;lan milyonlarla hesaplamyor. Arna sava� her yerde kitleleri tuketmi�tir, her yerde ia�e k1thg1 var, sanayi durma noktasma geldi ve a<;hk kol geziyor. Sagda solda kar�1-devrimcilere yard1m vaadinde bulunan ltilaf devletleri kendi ulkelerini besleyemiyorlar. Paris, Londra ve New York'taki i�i;:i kitleleri 'Sovyet' sozcugunu kendi dillerine <;evirdiler, her i�<;i i<;in anla�1labilir hale getirdiler, zira eski burjuva cumhuriyetinin i�lerine yaramayacagm1, davalarma ancak bir i�<;i hukumetinin yard1mc1 olabilecegini biliyorlar.
Sovyet Rusya muazzam gu<;luklerle bogu�uyor, <;unku dunya uzerindeki en iyi silahlanm1� ve en gu<;lu ulkelerin <;ogu askeri gu<;leriyle Sovyet Rusya'nm uzerine <;bkmu� durumdad1r. Buna ragmen, Rusya'daki Sovyet iktidan dunya i�<;ilerinin teveccuhu, dikkati ve moral destegini kazanmay1 ba�arm1�tu. Bu ger<;ekler temelinde, hi<; abartmadan ve Almanya'da ve diger ulkelerde i�<;ilerin kanmm su gibi ak1tild1g1 ve bir<;ok nitelikli sosyalist onderin hunharca olduruldugu ger<;egine gozlerimizi kapamadan -elbette bunlan biliyoruz ve gozlerimizi bu ger<;eklere kapam1yoruz- zaf erin, kesin zaferin bizim olacagm1 iddia ediyoruz, <;ii.nku diger ulkelerdeki emperyalistlerin iktidan sarsilm1�tu, oysa i�<;iler akil
107
tutulmas1 ve yamlsamalar donemini geride birak1yorlar. Sovyet iktidan �imdiden diger ulkelerin i�i;:ilerinin onaym1 alm1�tir. Sovyetler ve iktidarm bizzat i�i;:iler tarafmdan ele gei;:irilmesi her yerde tek umut olarak goruluyor.
l�i;:iler azgeli�mi� ve geri kalm1� bir ulkede bile birle�en i�i;:ilerin iktidan ele gei;:irip butun dunyanm emperyalistlerine kar�l direnen bir gui;: yaratmay1 ba�ard1gm1 ogrendiklerinde, bu i�i;:ilerin fabrikalan kapitalistlerin elinden almay1 ve eskiden toprak sahiplerine ait olan topraklan koylulere vermeyi ba�ard1klanm ogrendiklerinde -bu hakikat butun ulkelerin i�i;:i kitlelerine ula�t1gmda, bir kez daha yuksek sesle ve kendimizden emin bir �ekilde, dunya i;:apmda zaferimizin kesin oldugunu soyleyebilecegiz, zira burjuvazinin iktidan bir kez sarsilm1�tir, aruk i�i;:ileri aldatmay1 ba�aramayacaknr, zira Sovyet hareketi her yerde cemalini gostermi�tir. Nasil ki 25 Ekim 1 9 1 ?'de Sovyet Hukumeti'nin dogu�una ve birkai;: gun once Moskova'da Di;:uncu, Komunist Enternasyonal'in kurulu�una �ahit olduysak, yakmda Dunya Sovyet Cumhuriyeti'nin dogu�una da �ahit olacag1z. (konu�ma alki�larla kesi l ir, co�kulu alk1� ve slogan/aria sonlanir)
Petrogradh yolda�larm a�ag1daki saurian kui;:uk puntoyla da olsa konu�mama bir 6ns6z ya da sonsoz �eklinde eklemelerini onemle rica ediyorum.
1 7 Nisan, Lenin
SONSOZ Konu�mamm tam metnini duzeltmek i.;in epey bir .;a
ha harcad1ktan sonra, konu�malanm1 basm organlarmda
108
yaymlamak isteyen yolda�lardan acilen �u ricada bulunmak zorunday1m.
Kendilerinden ricam, asla konu�malanmm steno kayitlanna ya da diger birebir kayHlanna giivenmeyin, asla bu tiir kayHlara ula�maya <;ah�mayin ve asla konu�malanm1 bu �ekilde yaymlamaym.
Konu�malanmm steno kay1tlanm yaymlamak yerine , gerek duyuldugu takdirde , lutfen ozet �eklini yaymlaym. Birka<; defa gazetede konu�malanmm ozetini okudum ve begendim, oysa konu�malanmm tam metinlerinden bir tanesini bile begendigim olmadi. H1zh konu�tugum i<;in mi yoksa ciimlelerimi diizgiin kurmad1g1m i<;in mi ya da ba�ka bir sebepten otiirii mii, bilemeyecegim; ama neticede konu�malanm1 tatmin edici buldugum tek bir steno kayd1-m ya da ba�ka bir birebir kayd1m gormedigimi biliyorum.
Konu�mamn iyi bir ozeti kotii bir tam kaydmdan daha iyidir. Bu nedenle konu�malanmm tam metninin asla yaymlanmamas1m rica ediyorum.
Mart-Nisan l 9 l 9'da Petrograd l�<;i ve Kml Ordu Temsilcileri Sovyeti tarafmdan
1 7 Nisan 1 919 N. Lenin
bro�iir �eklinde bas1ld1; "Sonsoz" ilk kez l 922'de yayinland1; Collected Works, Cilt 29, s. 55-88.
[Lenin'in sonsozdeki ricas1 yerine getiri lmez. 1 92 1 'de iki eski
makalesinin "Yeni Ekonomi Poli tikas1 Sorunu" ba�ltg1yla bro�ur halinde yaym lanmas1 gundeme gelir. Lenin, "fki Eski Makale ve Daha da Eski Bir Ek" altba�ltgtnt koydugu bro�ure, a�ag1daki notu du�me geregi duyar.]
109
Bu eki [sonsozu ] Petrograd'a �oyle bir notla gondermi�tim: "Petrogradh yolda�lann a�ag1daki saurian en kuc,;uk puntoyla da olsa konu�mama bir onsoz ya da sonsoz �eklinde eklemelerini onemle rica ediyorum. 1 7 Nisan. Lenin. "
Petrogradh yolda�lardan bu birkac,; satm 'en kuc,;uk puntoyla da olsa' yaymlamalanm rica ettigim bu nottaki kibar, hatta neredeyse yalvaran ton okurun dikkatini c,;ekecektir. C::ogu zaman oldugu gibi, Zinovyev yolda�m ba�1m c,;ektigi Petrogradh yolda�lar, akhma gelen en hafif sozcukleri kullanacak olursam, beni 'hayal kmkhgma ugratular' C::ogu zaman oldugu gibi, Petrogradh yolda�lar ozguvenleri ve bag1ms1zhklanm sergileme konusunda ellerinden gelen butun c,;abay1 sergilemekten buyuk keyif ahyorlar. Oyle ki butun insanlar, yolda�lar ve yurtta�lar tarafmdan butun ulkelerde ve butun cumhuriyetlerde -ki buna Sovyet cumhuriyetleri bile dahildir (bag1ms1z Petrograd haric,;)- zorunlu bir gorev olarak gorulen bir yazarm ricasm1 yerine getirmeyecek kadar ileri gidebiliyorlar. Petrogradh yolda�lann ricam1 yerine getirmediklerini ogrendigimde, Zinovyev yolda�a veryansm ettim, ama kendisi her zamanki gibi bir cevap verdi: "Arttk olan olmu�. elden bir �ey gelmez. Aynca sizin kendi bro�urunuzu kotalediginiz bir eki nas1l yaymlayabiliriz ki?" Boylece 'bag1ms1zhga' kurnazhk da eklenmi� ve kendimi aptal gibi hissetmem de saglanm1� oluyordu.
Son donemde kotu teblig edilmi� veya (belki de 've' demeliyim) kotu kayda gec,;irilmi� ba�ka konu�malanm da oldu. Bunlar Siyasi Egitim Departmanlan lkinci Tum-Rusya Kongresi'ndeki ve Moskova Eyaleti Parti Konferans1'nda yapttg1m konu�malardt. Ac1 deneyimlerden ders c,;1kartarak bu sefer daha az 'yalvaran' bir tarzda davranmaya karar verdim. Dosyala-
l lO
nm arasmda 1 7 Nisan 1 9 1 9 tarihli eski onsoziimii bulup c;1-kard1m ve �imdi bunu iki makaleme onsoz olarak yaymhyorum. Bahsettigim iki konu�may1 ise belirttigim sebeplerle yaymlam1yorum.
B1rakahm hakikat iistiin gelsin, gee; olsun da giic; olmasm. Zaten hakikat birc;ok ac;1dan iistiin gelecek. Soyle ki Petrogradh yolda�lar a�m 'bag1ms1zhklan' ve kumazhklanndan otiirO. suc;lan dii�iiniildugunde kiic;iik bir ceza olsa da- cezalandmlacaklar; keza okur kitlesi en sonunda konu�malanmm birebir kayitlannm ne kadar kotii oldugunu en ac;1k, canh ve elle tutulur · �ekilde gorecek ve Yeni Ekonomi Politikas1 alanmdaki giincel gorevlerin en onemlilerinden biri hakkmdaki gorii�iimii merak edenler ne soylemek isteyip, ne soylemek istemedigimi anlayabilecekleri bir tam metne kavu�mu� olacaklar.
16 Kas1m 192 1 ; Collected Works, Cilt 33, s . 122-123 .
1 1 1
MEVCUT DURUM VE SOVYET lKTlDARININ AClL G0REVLER1 -TUM-RUSYA MERKEZ YURUTME KURULU,
MOSKOVA lSC:: l VE KIZIL ORDU TEMSlLClLERl SOVYETl, TUM-RUSYA SENDlKALAR KONSEYl
VE MOSKOVA FABRlKA KOMlTELERl TEMSlLClLERlNlN ORTAK TOPLANTISINA
SUNULAN RAPOR 4 Man 1 9 19
�
Yolda�lar, insan �imdi oldugu gibi gene! durumumuzu degerlendirme goreviyle kar�1 kar�1ya geldiginde, ister istemez Temmuz 1 9 1 9'daki durumumuzu Temmuz 1 9 1 8'le kar�t!a�tmna geregi duyuyor. Bize bu yeni zorluklarla ilgili en dogru kavray1�1. kanaatimce, insanm aklma kendiligindcn gelen bu tlir bir kar�t!a�tmna sunabilir, zira bu zorluklar belli bir olc,;ude eskiden kalmadir ve buyuyup durumumuz ac,;1smdan yeni bir c;aba gerektiren s1kmtth bir doneme kap1 aralaim�ttr. Diger yandan boyle bir kar�t!a�tmna bize bu yt! ic,;inde dttnya devriminin kaydettigi muazzam ilerlcmeyi gosterecek ve durumu en ag1rba�h. haua en �upheci tarzda bile degerlendirdigimiz-
1 1 2
de, neden tam ve nihai zafere ilerledigimize emin olabildigimizi ortaya koyacakllr.
Yolda�lar, bir y1l onceki durumu haurlaym. Temmuz 19 lS'de Sovyet Cumhuriyeti'nin iistiinde kara bulutlar toplanm1�t1 ve cumhuriyetimizi goriinii�te a�Ilmaz zorluklar tehdit ediyordu. la�e durumu, t1pk1 bugiin oldugu gibi, hasat mevsiminin sonunda daha da kotiile�mi�, stoklar azalm1� ve yeni hasat toplanamam1�t1. Ge<;;en y1l durum <;;ok daha kotiiydii. 0 donemde, t1pk1 bugiin oldugu gibi, hem i<;;eride hem de d1�anda ia�e zorluklarma ciddi siyasal zorluklar ve sava� badirelcri eklenmi�ti. Gcc;en y1lki Sovyctler Kongresi doneminde, Moskova'da Sol Sosyalist-Devrimcilerin isyanma ve o donemdc ordunun ba�mda olan Sol Sosyalist-Devrimci Muravyov'un cepheyi neredeyse tamamen a<;arak gerc;ekle�tirdigi ihanetine �ahit olunmu�tu. 1 9 1 8 yazmda Yaroslavl'daki biiyuk komplo ya�and1. Bugiin kamtland1g1 ve kauhmcilarm bizzat kabul ettigi iizere, her �ey Frans1z elc;isi Noulens'in ba�mm altmdan c;1km1�t1. Noulens Arhangelsk'teki Frans1z askerlerinin Yaroslavl'm yard1mma gelecegine ve Yaroslavl'daki en gii<; durumda kentin Arhangelsk'le ve ltilaf devletleriyle birle�meyi ve dolay1s1yla Moskova'nm erkenden du�mesini bekleyebilecegine <lair garanti vererek Savinkov'u bir komplo tertiplemeye ikna etmi�ti. 0 donemde dii�man Giiney'de Samara'y1 , Kazan'1 , Simbirsk'i, Sizran'1 ve Saratov'u ele gec;irmeyi ba�arm1�t1. Giiney'de Kazak askerleri Alman emperyalizminden gelen destekle -nitekim bu da tamamen kamtlanm1�tlr- para ve muhimmat elde etmi�lerdi. Dii�man bir saldm duzenlemi�, iki taraf tan da etraf1mm sarm1� ve bizimle dalga gec;meye ba�lam1�t1. Alman emperyalist c;evrelerinde, daha C:ekoslovaklan yenilgiye ugratamazken onlan yenmemizin
1 1 3
hie;: mumkun olmad1g1 konw�uluyordu. Emperyalistler i�te boyle kustah bir ton tutturmu�lardi.
l�te Sovyet Cumhuriyeti benzersiz bir ia�e s1kmt1s1 ya�ad1-g1m1z ve ordumuzu daha yeni yeni kurdugumuz bir donemde gorunu�te bOyle umitsiz bir durumdaydi. Ordumuz orgutlulukten ve deneyimden yoksundu ve orduyu alelacele, bOluk bOluk orgutlemek zorundayd1k, zira sistemli, butunluklu bir c;:ah�ma soz konusu olamazdi. 0 y1h atlatmay1 ba�ard1k ve elde ettigimiz deneyime guvenerek ve gec;:mi�i bir an olsun unutmadan, bugun �unu soyleyebiliriz: Yine guc;: bir durumda olmam1-za kar�m, gec;:en yil ya�ad1klanmm mevcut durumla k1yaslarsak -kendi ruh haline gore karar vermek yerine, dikkatli bir inceleme ve gozlem yapmaya hazir olan birinin �undan �uphesi olmayacaknr- mevcut durumumuzun basit ic;: guc;: dengeleri ac;:1smdan bile, gec;:ici guc;:luklerimizle alakah gerc;:eklerle k1yasland1gmda bile c;:ok daha saglam oldugunu ve panik yapmanm c;:ok daha buyu.k bir sue;: olacag1m goruruz. Bir yil once c;:ok daha zor durumdayd1k, ama bu zorluklann ustesinden gelmeyi ba�ard1k. Boylece bugun mutlak bir guvenle ve guc;:lerimizi abartmadan ya da zorluklanm1z1 hafife almadan, mevcut zorluklann da ustesinden gelecegimizi soyleyebiliriz. Ben size temel kar�1la�tlrmah rakamlan verecegim, benden sonraki konu�mac1lar sorunu daha aynnnh olarak ele alacaklardir.
Gec;:en yaz ia�e durumu o kadar kotule�mi�ti ki T emmuzAgustos'ta la�e Komiserligi'nin, yani ia�e sevkiyanyla ilgilenen orgutun depolan gerc;:ekten tamtakird1, kentlerdeki ve tanmla gec;:inmeyen bolgelerdeki en sava� yorgunu, en fazla eziyet gormu� ve en ac;: durumdaki kitlelere verilebilecek hic;:bir �ey yoktu. Bu yil ia�e dag1nm mekanizmam1z muazzam bir ilerleme kaydetmi�tir. 1 Agustos 1 9 1 ?'den 1 Agustos 19 18'e kadar-
1 14
ki bir yilda yalmzca 30 milyon pud tah1l tedarik edebilmi�tik, oysa 1 Agustos 1 9 18 ile 1 May1s 1 9 1 9 arasmda 100 milyon pud tahil tedarik ettik. lhtiyac1m1zla kar�1la�tmld1gmda bu c;ok azdir ve ia�e mucadelesinde zafere ula�mak ic;in a�1lmas1 gereken milyonlarca orgutsel engel oldugunu gostermektedir; tahil fazlas1 olan ve serbest pazarda ah�veri�e ah�m1�, tah1hm serbest fiyattan satmay1 kutsal hakk1 olarak goren her koylu oniimuze bu tiir engeller dikmektedir. Bu du�iincedeki koyluler, ulkenin Rus sermayesine ve uluslararas1 sermayeye kar�1 mucadele yuruttugu boylesi bir donemde tahil ticaretinin devlete kar�1 en ciddi sue; oldugunu anlayamamaktadir. Bunu savunmak yoksullarla ve ac;larla alay etmek oldugu gibi, aym zamanda kapitalistlere ve vurgunculara yapilacak en buyuk iyiliktir. Gec;imini kendi emegiyle, alnmm teriyle saglayan her koyluniin, kapitalizmin ne oldugunu anlad1g1m biliyoruz. Bu koyluler belli belirsiz, ic;gudusel olarak olsa bile proletaryaya yakmhk duyuyor, c;unku proletaryanm kendisini tiimuyle sermayeyi devirmeye adad1g1m ve bu ugurda canmdan vazgec;tigini goruyorlar. Fakat sosyalist devletin c;1karlanm korumak ve bu c;1karlan tah1hm e�i gorµlmedik fiyatlara satma firsau varken hemen kar etmek isteyen vurguncunun c;1karlannm oniine koyabilmek ic;in muazzam bir ilerleme kaydetmeleri gerekiyor. Simdi durum degerlendirmesi yapmaya ba�hyoruz. l�in kabasm1 ald1k ve bu ylizden yol ne kadar uzun ve me�akkatli olursa olsun, zorluklann iistesinden gelebilecegimizi biliyoruz. Gec;en yila k1yasla biiylik ilerleme kaydettik, ama heniiz biitiin sorunlan c;ozemedik. Derhal bir iyile�me vaat edemeyiz, ama durumun c;ok daha buyuk umutlar sundugunu biliyoruz; her halukarda, gec;en yil guneydoguda Kazak c;eteleri, guneybauda Alman emperyalizmi ve tahil ureticisi dogu bol-
1 15
gelerindeyse (:ekoslovaklar kaynaklanm1za eri�imimizi engellemi�lerdi, oysa bugun boyle bir durum yok. Durumumuz c;:ok daha iyi ve dolay1s1yla yeni yukler getirecegine ku�ku olmayan ve yeni fedakarhklar talep edecek olan onumuzdeki birkac;: haf ta nm ustesinden gelecegimize eminiz, c;:unku gec;:en y1l aym zorluklan a�ng1m1z1, bugun durumumuzun daha iyi oldugunu ve her tii.rlii. sosyalist devrimin ba�hca zorlugu olan ia�e sorununa <lair pratik deneyimi �imdiden edindigimizi biliyoruz. Varsay1mlara ve umutlara yaslanmadan, aksine pratik deneyimlerimiz temelinde �unu soyleyebiliriz: Bu zorlukla bogu�may1 ogrendik ve ustesinden gelmeyi de ogrenecegiz.
Eger ltilaf devletlerinin Almanlann ardmdan Ukrayna'y1 ele gec;:irdiklerinde ve Odessa'yla Sivastopol'a sahip olduklannda c;:oktukleri mevcut sava� durumunu ele ahrsak, kuc;:uk burjuva kitlelere ve korkmu� dar kafahlara degi�mez gorunen tehdidin ho� bir tehdit oldugunu, bu devin c;:amur ayakh oldugunu goruruz. Beyaz muhafizlara, toprak sahiplerine ve kapitalistlere silah ve mii.himmatla yard1m etmek ic;:in ellerinden geleni yapnlar. lngiliz gazeteleri -ve aynca lngiliz bakanlarDenikin'e takviye kuvvet gondermi� olmakla ac;:1kc;:a ovunduler. 250 bin adam ic;:in tec;:hizat yollad1klanna ve butii.n silahlan tedarik ettiklerine <lair bilgiye sahibiz. Aynca onlarca tank gonderdikleri �eklinde bir bilgi de ald1k ve bu bilgi dogrulanm1�t1r. Bu sayede, du�manm dogudan bastud1g1 bir donemde Denikin �iddetli saldmlar duzenleyebildi. Gec;:en Temmuz'da ya�ad1g1m1z zorluklan biliyoruz. Tehlikeyi hic;:bir �ekilde kii.c;:ii.msemiyoruz ve kitlelere ac;:1kyureklilikle gitmemiz, durumun ne oldugunu, butii.n gerc;:egi anlatmam1z ve gozlerini ac;:mam1z gerektigini biliyoruz. Elbette i�c;:iler ve ozellikle de koyluler bu gerc;:egi ne kadar ogrenirlerse -koyluleri bu haki-
1 16
kate ikna etmek i;ok zordur- o kadar kararh, saglam ve sm1f bilini;li bir �ekilde bizim saf1m1za gei;eceklerdir. (alk1�lar)
Yolda�lar, dun Merkez Komite'de sava� durumu uzerine raporu Troi;ki yolda�m sunmasma karar vermi�tik. Maalesef bugun doktorlardan bu konuda kesin yasak geldi. Bu yuzden durumu hen birka<; sozcukle ozetlemeye i;ah�acag1m, ama bu meselelerde raportor rolune soyunamayacag1m1 soylemeliyim; yalmzca, guney cephesini gezmi� olan Troi;ki yolda�tan dun duyduklanmm k1saca ozetleyebilirim.
Orada durum geri;ekten vahim, du�man son derece ciddi saldmlar duzenliyor ve bu.yuk kay1plar veriyoruz. Ba�ans1zhklanm1zm iki sebebi var. Evet, yalmzca iki sebebi var: Birincisi, i;ok say1da askerimizi geri i;ekmek ve Koli;ak'm saldird1g1 bir donemde takviye kuvvet olarak doguya nakletmek zorunda kald1k. Tam da bu donemde Denikin genel seferberlige giri�ti. Guney Cephesi Devrimci Konseyi'nin uzun zamandir o bolgede bulunan uyelerinden birinin bize soyledigi gibi, genel seferberlik Koli;ak'm oldugu gibi Denikin'in de sonu olacaktir; sosyalizmden nefret eden sm1f temelli bir gonulluler ordusuna sahip oldugu surece ordusu guc;lu ve saglamd1, ama genel seferberlige ge<;er gei;mez elbette daha i;abuk bir �ekilde bir ordu toplad1, fakat ordu giderek zay1flad1 ve sm1fsal niteligini kaybetmeye ba�ladi. Denikin'in ordusuna alman koyluler de Koli;ak'm ordusuna alman Sibiryah koylulerin yapugmm ayms1m yapacaklar, yani ordunun tamamen dag1lmasma yol ai;acaklar.
Denikin'in asker say1smdaki muazzam artl�a kar�m gelen ba�ansizhklann bir digeri de guney cephesinde gerilla yontemlerinin geli�imiydi. Troi;ki yolda� da dun bunu aynnt1lanyla anlatti. Makno'nun haydutlugundan kaynakh olarak Grigoriyev'in macerasmm ordulanm1za neler ya�atugm1 ve Hetman·m ege-
1 17
menligi doneminde Ukraynah koyliilerin ve biitiin Ukrayna proletaryasmm neler ya�ad1gm1 hepiniz biliyorsunuz. Ukrayna'da proleter sm1f bilincinin geriliginden otiirO., zay1fhk ve orgiitsiizliikten otiinl, Petliyura'mn orgiitliiliigii kmc1 taktikleri ve Alman emperyalizminin bask1smdan otiirii, bu temellerde husumet ve gerilla taktikleri kendiliginden ortaya c;1kti. Her grupta koyliiler silahlara sanhyor, kendi atamanlanm ('atalan'm) sec;iyor ve boylece hemen orada bir otorite olu�turuyorlardi. Merkezi otoriteleri hie; umursam1yorlard1 ve her 'ata' kendisini bulundugu yerin krah zannediyor, merkezde yap1lanlan umursamadan Ukrayna'mn biitiin sorunlanm kendi ba�ma c;ozebilecegini dii�iiniiyordu. Bugiin mevcut ko�ullar altmda koyluleri yalmzca �evkle yamm1za c;ekemeyecegimizi biliyoruz; elbette bu tiir bir yonteme giivenilemez. Milyonlarm kauld1g1 bir kitle hareketi soz konusu oldugunda sozlerin yeterli olmayacagm1 Ukraynah yolda�lara binlerce kez soyledik; giinliik hayatm ic;inde bizzat kendi deneyimleri olmas1 gerekir ki insanlar verilen talimatlan bizzat dogrulayabilsinler ya da kendi deneyimlerine inansmlar. Bu deneyim Ukraynah koyliilere c;ok pahahya mal olmu�tur. Alman i�gali sirasmda inamlmaz talihsizlikler ya�ad1lar, inamlmaz fedakarhklar yapular, hepsi de bizim ya�ad1klanm1zdan katbekat fazlaydi. Ne var ki bir orgiitlenme yaratmayi ve bag1ms1zhklanm kazamp kendi devletlerini kurmay1 nas1l becereceklerini hala bilmiyorlar. Alman emperyalizmine kar�1 bag1ms1zhklanm kazand1ktan soma, Denikin'in c;etelerinin giic; kazanmaya ba�lad1g1 ilk donemde, askerlerimiz bu c;eteleri her zaman gerektigi gibi piiskiirtmeyi ba�aramad1lar ve baharda nehirlerin kabarmasmm askerlerimize engel c;1kard1g1, ilerlemenin imkans1z oldugu ve takviye giiciin gelmedigi bir donemde, ilk darbenin tum Ukraynah koyliileri ve Ukrayna'yla Don smmn-
1 18
daki bolgede ya�ayan koyliileri vurdugu o felaket am geldi, ama neyse ki bu darbeler kaosun ve gerilla taktiklerinin yol ar;ug1 sakathklan gormelerini saglayacakt1r. Ukraynah koyliilerin Denikin'in giir;lerini yenecek kadar giir;lii olduklanm r;ok iyi biliyoruz. Keza ald1klan darbenin r;ok ciddi oldugunu, bu darbelerin yeni bir s1mf bilincinin uyanmasma ve tekrardan giir; kazanmalanna yol ar;acagm1 biliyoruz. Tror;ki yolda� orada verilen inamlmaz kay1plan bizzat gormii� biri olarak, Ukraynahlann deneyiminin mutlaka geride bir iz birakacagma, Ukraynah koyliilerin biitiin psikolojisinde koklii bir degi�iklige yol ar;acagma <lair kesin konu�tu -bizim ya�ad1g1m1z da bu degil mi? Durumumuzun ger;en yd daha iyi olmad1gm1 biliyoruz. Baz1 iilkelerin bize, r;ir;egi burnunda Rusya Cumhuriyeti'ne kiir;iimseyerek yakla�ugm1, ama bugiin birr;ok iilkede aym �eyin ba�lad1gm1, aym olaylara �ahit olundugunu biliyoruz.
Ukrayna bizden daha biiyiik zorluklar ya�ayarak kendine geliyor, ama sonur;ta geliyor. <;::okii�iin dersleri, gerilla taktiklerinin dersleri bilince r,;1karulm1�ur. Bu donem biitiin Ukrayna devriminde bir doniim noktas1 olacak ve bu da Ukrayna'nm biitiin geli�imini etkileyecektir. Gerilla taktiklerine ve devrimci laflarm bol keseden savrulmasma (bizden hir;bir �ey kar;maz ! ) s1rum1z1 doniip, saglam, istikrarh, sebatkar ve zorlu orgiitlenme faaliyetlerine ihtiyar; oldugunu anlamaya ba�lad1-g1m1z benzer bir degi�im donemini biz de ya�ad1k. Ekim Devrimi'nden aylar sonra girdigimiz ve 6nemli ba�anlar elde ettigimiz yol buydu. Biitiin zorluklann iistesinden gelecegimizi biliyor ve gelecege giivenle bak1yoruz.
Tror;ki yolda�m degi�imin bariz kamu olarak bahsettigi ko�ullardan biri, kar;aklara ili�kin olarak gozlemleridir. Tror;ki yolda� ordudan firarlan engellemeleri ir;in gonderdigimiz yo!-
1 19
da�larm hic;bir ba�an elde edemedikleri birc;ok eyaleti ziyaret etti. Bizzat toplanularda konu�tu ve bu ulkedeki on binlerce kac;agm ya panige kapild1gm1 ya da burjuvazinin pe�ine c;ok kolay takild1gm1 gordu. Arna yine de umutsuzluk anlamma gelebilecck sonuc;lar c;1karmaya hazird1k. Kursk'u ve Ryazan'1 dola�m1� olan Troc;ki ise, birkac; kentte gordugu 6rnekler temelinde, bu alanda ya�anan degi�imin tarifsiz olduguna kanaat getirdi. Baz1 komiserler, aruk KlZll Ordu'ya akm eden kac;aklarla ordu saflarmm dolup ta�ugm1 soylediler. Kac;aklar KlZll Ordu'ya oyle kalabahk kitleler halinde kanhyorlar ki ordu saflan eski kac;aklarla dolu oldugundan �imdilik scferberlikleri durdurabiliriz.
Koyluler Kazaklar ve Denikin tarafmdan yurutulen harekatlann ne an lama geldigini gorduler ve c;if te sm1f bilinci sergilemcye ba�ladilar -derhal ban� olmas1m talep etmi� ve le; Sava�'m bize dayauld1gm1 anlayamam1�lardl. Koyluler orduya kaulmamak ic;in ellerinden geleni yapular; ormanlara saklandilar ya da ye�il c;etelere* kauldilar ve ba�ka hic;bir �eyle ilgilenmemeye c;ah�ular. Ukrayna'da c;oku�e gotiiren ko�ullar bunlard1r; bize binlerce kac;aga yol ac;an ko�ullar bunlardL Troc;ki kac;aklara geri donmeleri ic;in daha uzun bir donem tamd1g1m1zda, soruna daha cesurca yakla�ng1m1zda ya�anan degi�ikliklerden bahsetti. Ryazan eyaletinde yuzlerce yolda� i�ba�1 yapu ve degi�im gerc;ekle!;iti. Toplannya kauldilar ve kac;aklar K1z1l Ordu'ya akm ettiler. Yereldeki komiserler askerlerin h1zma yeti�emediklerini soyluyorlar. Kursk ve Voronezh'deki durumumuzu guc;lendiren Liski demiryolu istasyonunun yeniden ele gec;irilmesiyle baglant1h ko�ul budur. Troc;ki buna dayanarak Guney'deki durumun ciddi oldugu ve
*) Ukrayna'tla k sava� s 1rasmtla hem K1z1 l lara hem <le Bcyazlara kar�1 oltlugunu itltlia cdcrck yagmac1 l i k yapan <,;ctckr.
120
elimizden gelen c;:abay1 gostermemiz gerektigi sonucuna vard1. Fakat ben durwnun felaket olmad1gm1 du�unuyorum. Dun vard1g1m1z sonuc buydu. (alk1$lar)
Bu sonuc;:ta �upheye mahal yoktur, elimizden gelen c;:abay1 gostermek ic;:in her �eyi yapacag1z. Biz emekc;:i kitlelerin sm1f bilincinin ustun gelecegine eminiz, zira Ukrayna deneyimi �unu gosteriyor: Denikin yakla�ukc;:a vc onun, kapitalistlerin ve toprak sahiplerinin ne getirdigi anla�1ld1kc;:a, kac;:aklarla sava�mam1z daha kolay olacak ve kac;:aklara geri donmeleri ic;:in ek bir hafta vermek ic;:in daha cesurca davranabilecegiz. Dunden onceki gun Savunma Konscyi sureyi bir hafta daha uzatt1, c;:unku 6nt1muzdeki birkac;: hafta ic;:inde bu tun c;:abalanmm sava� faaliyctinc ay1rmam1z gerektigini hat1rlarsak Kml Ordu'nun buyumeyc devam edecegindcn vc Denikin'in onlara kazand1rd1g1 sm1f bilincinin heba olmayacagmdan kesinlikle cminiz. Simdi Guney'e yard1m edecegimizi ve Dogu'da oldugu �ckilde orada da zaferc ula�acag1mm soyluyoruz. Yolda�lar, umitsizlige kap1lanlar olabilir, panige en meyilli olan bu kimseler, esas dikkatimizi Guney'e c;:evirdigimiz takdirde Dogu'da kazand1klanmm kaybedip kaybetmeyecegimizi sorabilirler. Boyle bir �ey sbz konusu oldugu oranda, askcrlcrimizin Dogu'da elde ettigi kazammlann Sibirya clevrimiyle birle�ecegini soyleyebiliriz. (alk1�lar)
Dun bir Men�evik Moskova'da bir konu�ma yapt1. Golosov yurtta�m soylediklerinin ozetini lzvestiya'da okuyabilirsiniz; Mcn�eviklerin Sibil)'a'da bir Kurucu Meclis ve halk iktidan kuruldugu, genel oy hakkmm ve halk egcmenliginin var oldugu, bir sm1fm diktatorlugunun, gasp ve �iddet eylemlerinin (Sovyet iktidanm bu �ekilde nitelcndiriyorlar) olmad1g1 inanoyla Sibirya'ya gitmi� olduklanm soyledi. Sekiz ay boyunca Kerenski'yle flort eden vc sonra her �cyi Kornilov'a tcrk eden,
1 2 1
ama bunlardan hic,;bir ders c,;1karmay1p bu kez gidip Kolc,;ak'a s1gman bu insanlarm deneyimi gostermi�tir ki Bol�evikler degil, Bol�eviklerin du�manlan, bu.tun faaliyetlerini Bol�eviklere kar�1 mucadeleye adayan ve bunu yapmak ic,;in yuzlerce kilometre yol giden ve sonuc,;ta bugun duydugumuz ve halkm da Men�eviklerin raporlanndan ogrendigi �u sonuc,;lan c,;1karm1�lard1r: Men�evikler yalmzca i�c,;ileri, yalmzca koyluleri degil, kulak'lan da kendilerinden kac,;myorlar. Kulak'lar bile Kolc,;ak'a kar�1 isyan ediyorlar! (alk1�lar) Kolc,;ak'm egemenligine kar�1 isyanlarla ilgili bu anlaulanlarm hic,;birinde en ufak bir abaru yoktur. Kolc,;ak yalmzca i�c,;ileri ve koyluleri degil, aym zamanda eskiden c,;ah�malanmm sabote eden ve ltilaf devletleriyle ittifak yapan yurtsever goru�lu aydmlan da canlarmdan bezdirmi�tir. Su an Urallar'da bir isyanm ba�lad1g1, gerc,;ek bir i�c,;i ayaklanmas1yla kar�1 kar�1ya oldugumuz soyleniyor ve biz bir kez daha diyoruz ki, Urallar'daki zaferin bu tun Sibirya halkmm Kolc,;ak hukumetine kar�1 tam zaf erine giden yolda bir donu� olmamas1 ic,;in ve bunun onumuzdeki birkac,; ay ic,;inde gerc,;ekle�ecegini du�unmemek ic,;in hic,;bir sebep yok.
Yolda�lar, dunku gazetelerde Motovilika'nm ele gec,;irildigini okudunuz; Motovilika, Urallar'daki fabrikalar bolgesinin ba�lad1g1 yerdir. Perm'in ele gec,;irilmesine ili�kin ayrmular (burada birkac,; boluk bizim tarafim1za gec,;ti) bunu dogruluyor ve her gun, Urallar'da bir donum noktasma geldigimizi dogrulayan telgraflar ahyoruz. Bugun Ufa'dan ald1g1m 2 Temmuz tarihli bir telgraf da bunu destekliyor. Urallar'da kesin bir donum noktasma gelindigini ve zafere ula�acag1mm iddia etmek ic,;in bize saglam gerekc,;eler sunan daha ayrmuh bilgilere sahibiz. Once Perm'in, ardmdan Motovilika'nm ele gec,;irilmesiyle c,;ok buyflk i� ba�ard1k; bunlar i�c,;ilerin orgutlendigi, yu.zler halinde bizim
1 22
tarafim1za gec;tikleri ve du�mamn cephe gerisinde demiryolu hatlanm kestikleri buyo.k fabrika merkezleridir. Muhtemelen c;ok azm1z Kolc;ak'm egemen oldugu bolgeden gelen i�c;i ve koyluleri gorme firsatl buldu, ama Moskova'dan daha fazla insanm o bolgeden gelenlerle konu�mas1 iyi olur. Perm'deki ve Sibirya'daki koyluler bir yil once Bol�eviklere sirt c;evirmeye hazir degiller miydi? Bol�evikler kendilerinden guc; bir sava�ta yard1m istedikleri ic;in ve 'toprak sahipleriyle kapitalistlere kar�1 zafer kolay elde edilmiyor ve size sava� ac;malan halinde, devrimin kazammlanm savunmak ic;in her turlu fedakarhg1 yapmamz gerekir. Devrimler kolay olmuyor ve bu fedakarhklarm size fazla geldigini du�unuyorsamz, bu fedakarhklan yapacak dermammz kalmad1ysa, devrimin ipini c;ekmi� olursunuz' dedikleri ic;in Bol�eviklere klZlyorlardi. Koyluler bu soylenenlere kulak vermek istemiyorlard1, bunun devrimci aj itasyondan ba�ka bir �ey olmad1gm1 du�unuyorlardi. Diger taraf ban� ve ltilaf devletlerinden yard1m vaadiyle gelince, onlan tercih ettiler. Sibiryah koylulerin hic;bir zaman serflik ya�amad1klanm biliyorsunuz. Onlar Rusya'daki en iyi beslenmi� koylulerdir, Rusya'dan surgun edilenleri somurmeye ah�m1�lar; bu koyluler devrimden elde edecekleri bir kazancm olmad1g1m du�unuyorlard1 ve onderlerini butun Rus burjuvazisinden, Men�eviklerden ve SosyalistDevrimcilerden sec;tiler -orada bunlardan yo.zlerce, binlerce vardi. Bazilan sozgelimi Omsk'ta 900 bin burjuva oldugunu, baz1lanysa 500 bin burjuva oldugunu soyluyorlar. Kelimenin gerc;ek anlam1yla butun burjuvazi orada toplanm1�tl; bilgiye ve kulture sahip olduklan ve yonetme ah�kanhklan oldugu ic;in halka onderlik etme haklan oldugunu iddia eden herkes, Men�eviklerden Sosyalist-Devrimcilere kadar butun partilerden insanlar orada biraraya gelmi�ti. Ellerinin altmda besili koyluler,
123
sosyalizme meyilli olmayan gurbuz adamlar vard1; bu.tun ltilaf devletlerinden, dunya uzerinde iktidan elinde tutan guc;lu devletlerden yard1m ahyorlardi. Denize serbest eri�imi olan demiryolu hatlanna sahiplerdi ve bu tam hakimiyet anlamma geliyordu, zira ltilaf devletlerinin bayragmm dunyanm hic;bir yerinde rakibi yoktur ve bu.tun dunyaya hukmetmektedir. lnsan daha ne ister? Bol�eviklere kar�1 sahip olmak istedikleri her �eye (guc;lu, gurbuz koyluleri olan bir ulke ve ltilaf devletlerinin yard1m1) sahip olan bu adamlar neden iki y1lhk deneyimin ardmdan bu denli feci bir c;oku� ya�adilar ve 'halk iktidan'nm yerine, geride yalmzca kapitalistlerle toprak sahiplerinin mahdumlannm barbarca egemenligi kald1? Kolc;ak hukumranhgmm oldugu yerler tamamen c;oktu ve K1z1l Ordumuz Urallar'a kurtanc1 olarak yakla�uken bunu bilfiil anlamak mumkundur Bir y1l once koyluler, 'Kahrolsun Bol�evikler, onlar yl.iku koylunun sirllna bindiriyorlar' diye bagmyorlard1 ve bu yii.zden toprak sahipleriyle kapitalistlerin tarafma gec;mi�lerdi. 0 dbnemde soylediklerimize inanm1yorlard1, ama �imdi kendileri ya�ayip gorduler, Bol�eviklerin koyluden bir at ald1g1m, oysa Kolc;ak'm her �eyi, atlan ve geri kalan her �eyi ald1gm1 ve C::arhk disiplinine geri dondurdugunu gorduler. Koyluler aruk gec;mi�in deneyimine sahip olduklan ic;in, K1zil Ordu'yu kurtanc1 olarak selamhyorlar ve Bol�eviklerin Sibirya'ya gerc;ek ve tam bir ozgurluk getirecegini soyluyorlar. (alk1�lar)
Bu Kolc;ak hukumranhg1 deneyimi bizim ic;in son derece degerlidir; bize bu.tun dunyada ya�ananlan kuc;uk bir olc;ekte sunuyor, Bol�eviklerin gucunun gerc;ek kaynaklanm -yenilmez, yok edilemez kaynaklan- gosteriyor. Sibirya du�manlanm1zm elindeyken c;aresiz gorunuyorduk. Arna �imdi bu devasa guc; c;oktu. Neden? C::unku emperyalist sava�1 ve sonuc;lanm dogru
124
tahlil ettik, in5anhgm bu 5ava�tan diger 5ava�lardan oldugu gibi �1kamayacag1m 5oylerken hakhyd1k -in5anlar oyle buyiik 51-kmular �ekmi�. oyle eziyetler ya�am1�. kapitalizme kar�l oyle bir ofke biriktirmi�lerdi ki i��i 5m1fmm egemenligi ve 505yalizmin kurulma51 ka�1mlmazdi. Burada 'orta yol'dan bah5edildi ve Sag So5yali5t-Devrimcilerle Men�eviklerin bu orta yolun hayallerini kurduklanm, bu orta yolcu partilerdeki en iyi un5urlarm orta yol hayallerinde �ok 5amimi olduklanm �ok iyi biliyorum, ama butun ulkelerin ve halklann deneyimlerinden bunun ho� bir hayal oldugunu da biliyoruz , �unku C:ernov'larla Mai5ki'lerin bakanhk kariyerlerine kald1klan yerden devam ettikleri ve tam bir fiya5koya yol a�uklan Kurucu Mecli5 kralhgmda orta yol di ye bir �ey yoktur. Bu bir te5aduf mu yok5a Bol�evik if tira-51 m1? Boyle olduguna kim5eleri inand1ramaz51mz! Eger Kurucu Mecli5'e boyle bir inan�la ba�lay1p boyle5ine bir fiya5koyla 5ona geldiler5e , bu bir kez daha Bol�eviklerin �u iddialannda hakh olduklanm go5termektedir: Ya proletarya diktatorlugu, yani butun emek�i kitlelerin diktatorlugu ve kapitalizme kar�1 zafer ya da burjuvazinin Sibirya'da oldugu gibi Kol�ak'm kurdugu bir monar�iye kadar varabilecek olan en igren� ve kanh egemenligi. $imdi, Sibirya'dan �1kanlan der5ler ve 5onu�lardan ulu5larara51 duruma <lair k15a bir ozete ge�ebilirim.
Yolda�lar, i� politikam1zda muazzam bir ilerleme kaydettik; bir yil once �evrelerinde olup bitenler hakkmda tamamen bilin�5iz olan, Kurucu Mecli5 hakkmdaki butun palavralara inanan, Bol�eviklerin dayamg1 yukler kar�15mda ce5aretleri kmlan, mucadele �agn5m1 her duyduklannda ka�acak delik arayan milyonlarca Ru5 koylu5u, o zamandan beri bu koyluler Guney'de Almanlann elinde oyle agir ve kanh deneyimler ya�adilar ki �ok �ey ogrendiler. Milyonlarca in5an Kol�ak'm ne
125
oldugunu anlad1g1 i.;in mtithi� gu.; kazand1k; Sibirya'daki koyluler milyonlar halinde Bol�evizmi tercih ettiler; bu milyonlarca koylu, kelimenin ger.;ek anlam1yla hepsi Bol�evikleri bekliyor, ama vaazlanm1z ve doktrinlerimizden oturu degil, kendi deneyimlerinden oturu. Sosyalist-Devrimcileri .;agird1lar ve iktidan onlara verdiler, ama Sosyalist-Devrimcilerle Men�evikleri ba�a ge.;irmekle eski Rus monar�isine, ulkeye 'demokrasi'yle birlikte muazzam bir hukuksuzluk da getiren eski Rus polisine geri donduklerini gorduler. Zaman her �eyin ilaci diye bo�una dememi�ler. (alki�lar)
Dunyadaki duruma �oyle bir bakm. Ge.;en yil bu a.;1dan bir y1l oncesine k1yasla muazzam bir ilerleme kaydetmedik mi? 0 donemde devrime sad1k olan insanlar bile bize cephe almam1�lar m1yd1, Bol�eviklerin Rusya'y1 Alman emperyalistlerine samgm1, Brest Ban�1'mn .;ok ciddi bir hata yap1ld1gmm kamn oldugunu ve yalmzca demokratik Fransa ve lngiltere'yle ittifakm Rusya'yi kurtarabilecegini soylemiyorlar m1yd1? Peki, ne oldu? Ge.;en yilki krizden birka.; ay soma Brest Ban�1 hukmunu yitirdi. Almanya'nm yenildigi 9 Kas1m 1918'den soma alt1 ay ge.;ti ve ban� imzalamak i.;in Frans1z ve lngiliz emperyalistlerinin bu aln ayhk .;abas1 yetti. Peki, ban� ne getirdi? Tek bir �ey: 0 zamana dek zafere kadar sava�tan bahseden Fransiz ve lngiliz emperyalistlerine �a�ak.;1hk yapanlann hepsi �imdi gun gun degil, saat saat bizim tarafim1za ge.;iyorlar; dort y1ldir sava�a suruklenmekle kandmld1klanm bizzat soyluyorlar. Kitlelere Almanya'nm yenilgisinin ozgurluk adma, ozgurluk ve e�itligin zaferi adma, demokrasinin zaferi adma gerekli oldugunu soylediler, ama bu vaatlerin yerine Versay Ban�1'm, talan ve kar amac1yla dayanlm1� al.;ak.;a bir ban� antla�masm1 verdiler. 0 y1l, dunya devriminin zaferi i.;in yo gun bir mucadele ytirtitmu�tuk.
126
Bizim durumumuzla du�manlanm1zm durumunu kar�1la�tmrsamz, att1g1m1z her ad1mla bu tun dunyada muttefikler kazand1-g1mm gorursunuz. Simdi emperyalistlerin bak1� ac;1smdan, Almanlann yenilgiden ne anlad1klanm, Frans1z ve lngilizlerin tam zaferden ne anlad1klanm gorebiliyoruz; bunun Frans1z ve lngiliz emperyalistleri ic;in sonun ba�langIC1 oldugunu goruyoruz. l�c;i s1mf1 hareketi her gec;en gun daha h1zh buyliyor. l�c;iler yabanc1 askerlerin Rusya'dan c;ekilmesini ve Versay Antla�mas1'nm feshedilmesini talep ediyorlar. Brest Antla�mas1 doneminde yalmzd1k; �imdi bu antla�ma tarihin derinliklerine gomuldu ve yerini Almanya'y1 bogazlayan Versay Antla�mas1 aldi.
Gec;en yilm deneyimlerini degerlendirirken, butlin zorluklan durustc;e kabul ederek, �unu guvenle, sogukkanhhkla ve abartmadan soyleyebiliriz: Yolda�lar, size birc;ok kez gelip genel durumu anlatllk ve Moskova'mn ileri i�c;ilerine tekrar kar�1 kar�1ya geldigimiz zorluklan gostermeye c;ah�nk; bu zorlu donemden c;1kard1g1m1z dersleri biraz du�unmenizi ve bu du�unme sureciniz ve degerlendirmeleriniz temelinde, bu deneyim temelinde, bizimle birlikte , �u saglam ve sarsilmaz inanca varmamz1 bekliyoruz: Yalmzca Rusya'da degil, butun dunyada zafer bizim olacak. Guney'de ya�ad1g1m1z yenilgileri telafi etmek ic;in tekrar tekrar guc;lerimizi biraraya toplayacag1z. Orgutsel becerimizin denenmi� ve smam1� silahlanm, disiplinimizi ve baghhg1mm ortaya koyacag1z ve o zaman Denikin'in dag1lacagma ve onun da, npk1 Kolc;ak gibi, npk1 Frans1z ve lngiliz emperyalistleri gibi, c;okecegine eminiz. (co�kulu alki�lar)
Ilk kez k1sa haber olarak 5 Temmuz 1 9 19'da Pravda'nm 145. say1smda yaymland1; tam metin halinde ilk kez 1932'de yaymland1; Col lected Works, Cilt 29, s. 456-469.
127
SOVYET lKTlDARININ lKl YIU �
Bednota gazetesi c;ogunlukla koyluler tarafmdan okunmaktad1r. Sovyet iktidannm kurulu�unun bu ikinci yildonumunde, toprak sahiplerinin ve kapitalistlerin bask1smdan kurtanlm1� olan milyonlarca emekc;i koyluye selamlanm1 sunmak ve bu kurtulu� konusunda birkac; sbz soylemek istiyorum.
Sermayenin egemenligini y1kan ve iktidan emekc;i kitlelere veren Sovyet iktidan, benzersiz ve inamlmaz guc;luklerle bogu�mak zorundad1r.
Su anda butun dunyanm kapitalistleri ve toprak sahipleriyle el ele vermi� olan Rus toprak sahipleri ve kapitalistleri, Sovyet iktidanm yok etmek ic;in hala c;ilgmca giri�imlerde bulu-
128
nuyorlar. Sovyet iktidanmn olu�turdugu 6rnekten korkuyorlar; onun bu.tun dunyamn i�c;ilerinin sevgisi ve destegini kazanacagmdan korkuyorlar.
Olke ic;indeki tertipler, \:ekoslovak kuvvetlerinin satm almrnas1, Sibirya'ya, Arhangelsk'e, Kafkasya'ya, Guney Rusya ve Petrograd yakmlanna yabanc1 birliklerin c;1kanlrnas1, Kolc;ak'a, Denikin'e, Yudenic;'e ve 6teki <::arhk generallerine yard1rn ic;in harcanan yuz rnilyonlarca ruble gibi, akla gelebilecek her yontern, sava� ihalelerinden rnilyarlar kazanrn1� olan bu.tun ulkelerin kapitalistleri tarafmdan Sovyet hukurnetini devirrnek ic;in kullamlrnaktadir.
Arna hepsi bo�una. Sovyet hukurneti, sava�m sebep oldugu olc;usuz acilara, ablukaya, knhga, yokluga, ula�1rn sisterninin c;okrnu� olrnasma ve genel ekonornik dagm1khga kar�m, bu.tun bu e�i gorulrnedik ve ak1l alrnaz guc;luklerin D.stesinden gelerek dirndik ayakta durrnaktad1r.
Rusya'daki Sovyet iktidan �imdiden butan dunya i�i;ilerinin destegini kazanm1� bulunuyor. Kitlelerin Bol�evizrnden ve Sovyet iktidanndan bahsetrnedikleri tek bir ulke yoktur.
Kapitalistler sonu gelrnez bir bic;irnde iftiralarda ve karalarnalarda bulunarak, Sovyet iktidanndan nefretle ve kudurrnu� bir kinle bahsediyorlar. Arna bu kin onlan ele veriyor ve i!?c;i kitleleri cski onderlere sm c;evirip Sovyet iktidanm desteklediklerini beyan ediyorlar.
Du�rnamn Rusya D.zerine saldmsmdan kaynaklanan ezici ve ac1h yuke kar�m Sovyet iktidan bu.tun dunyada zafer kazanrnI!?llr, zira her yerde daha �irndiden ernekc;i halkm teveccuhunu kazanrn1� olrnarn1z bir zaferdir.
Sovyet iktidannm dunya i;apmdaki zaferi kesindir. Yalmzca zamana ihtiyai; vard1r.
129
Sava�m ve ekonomik altust olu�un yaratt1g1 akil almaz s1-kmulara, korkurn; kHhga ve gu<;luklere kar�m Sovyet iktidan neden boylesine saglam ve dayamkhd1r?
(unku Sovyet iktidan bizzat emek<;i halkm, milyonlarca i�<;i ve koylunun iktidand1r.
l�<;iler devlet iktidanm ellerinde tutuyorlar. t�<;iler milyonlarca emek<;i koyluye yard1m ediyorlar.
Sovyet hukumeti toprak sahiplerini ve kapitalistleri ala�ag1 etmi�tir ve egemenliklerini yeniden kurma giri�imlerine kar�1 halk1 kararh bir bi<;imde savunmaktadir.
Sovyet hiikiimeti, buyuk <;ogunlugu olu�turan emek(i koylii
lere, yoksul ve orta koyliiye elinden gelen her tiirlii yard1m1 yap
maktadir.
Sovyet hukumeti, kulak'larm, koylerdeki para babalarmm, mulk sahiplerinin, vurguncunun, <;ah�madan zengin olmak isteyen herkesin, halkm sefaleti ve a<;hg1 uzerinde semirmek isteyen herkesin dizginlerini s1ms1k1 elinde tutmaktad1r.
Sovyet hukumeti emek<;i halkm yanmda, vurguncularm, mulk sahiplerinin, kapitalistlerin ve toprak sahiplerinin kar�1-
smdad1r.
Sovyet iktidarmm dunya ol<;usundeki gucu, istikran ve yenilmezliginin kaynag1 da budur.
Butun dunyada yuz milyonlarca i�<;i ve koylu, toprak sahipleri ve kapitalistler tarafmdan eziliyor, horlamyor ve soyuluyor. Eski devlet ayg1u, ister kralhk, ister 'demokratik' (sozde demokratik) cumhuriyet olsun, somuruculere yard1m edip, i�<;ileri bask1 altmda tutmaktadir.
Butun ulkelerde yliz milyonlarca i�<;i ve koylu bunu biliyor; bunu gunluk hayatlannda ya�1yor ve goruyorlar.
130
Emperyalist sava� dart yil surdu; on milyonlarca insan olduruldu ve sakat birak1ld1. Ne ugruna? Kapitalist ganimetin bolu�ulmesi ugruna, pazarlar, karlar, somurgeler ve bankalarm egemenligi ugruna.
lngiliz-Frans1z emperyalist yagmac1lan Alman emperyalist yagmacilanm yendiler. Her gec;:en gun ne mal olduklan daha iyi anla�1hyor: Hirs1z, yagmac1, halkm sefaletiyle palazlanan, zay1f uluslara zulmeden somuruculer.
l�te bu yu.zden dunya i�c;:ileri ve koyluleri arasmda Sovyet iktidanna destek her gec;:en gun artmaktad1r.
Sermayeye kar�1 �iddetli ve c;:etin mucadele Rusya'daki zaferle ba�ladl. Simdi de bu.tun ulkelere yay1hyor.
Bu mucadele, Danya Sovyet Cumhuriyeti'nin zaferiyle son bulacaktir.
Bednota, 7 Kas1m 1919, Sayi: 478; Collected Works , Cilt 30, s. 124- 1 26.
1 3 1
KOMUNlST ENTERNASYONAL 0<;0NC0 KONGRESl
22 Haziran - 12 Temmuz 192 1 �
RKP'NIN TAKTIKLERI 0ZER1NE RAPOR l(:lN TEZLER
1) RSSCF'nin Uluslararasi Konumu RSSCF'nin uluslararas1 konumunun �u anda belirleyici
ozelligi, olduki;a istikrars1z olmasma kar�m yine de dunya siyasetinde ozgul bir duruma yol ai;acak �ekilde belli bir dengeye kavu�mu� olmas1d1r.
Bu ozgul nitelik �udur. Bir yandan uluslararas1 burjuvazi Sovyet Rusya'ya kar�1 muthi� bir nefret ve du�manhkla doludur ve onu bogazlamak uzere her an tepesine binmenin hesaplanm yapmaktad1r. Diger yandan, uluslararas1 burjuvaziye
132
yuz milyonlarca franka mal olan butun askeri mudahale giri�imleri, o donemde Sovyet iktidan �imdikinden daha gu<;suz olmasma ve Rus toprak sahipleriyle kapitalistlerinin RSSCF topraklannda tam te�ekkullu ordulan bulunmasma kar�m tamamen ba�ans1zhkla sonu<;landl. Sovyet Rusya'ya kar�1 sava�a muhalefet, proletaryanm devrimci hareketini gu<;lendirip pe�ine ku<;D.k burjuva demokratlarmm geni� kesimlerini de katarak bu.tun kapitalist ulkelerde ciddi bir yukseli� kaydetmi�tir. (:e�itli emperyalist ulkeler arasmdaki <;1kar <;atl�malan �iddetlenmi�tir ve her ge<;en gun daha da �iddetlenmektedir. Dogu'nun yuz milyonlarca nufusa sahip ezilen halklan arasmdaki devrimci hareket kayda deger bir gu<;le buyuyor. Butli.n bu ko�ullardan otD.ru, uluslararas1 emperyalizm kendisinden <;ok daha gu<;suz olan Sovyet Rusya'y1 bogazlamay1 ba�aramam1� ve �imdilik onu tammak ya da yan yanya tammak ve onunla ticaret anla�malan yapmak zorunda kalm1�tu.
Sonu<;, son derece istikrars1z ve guvenilmez olsa da, Sovyet Cumhuriyeti'ne kapitalist devletlerle <;evrili olarak -elbette uzun sureligine degil, k1sa sureligine- ya�ama olanag1 saglayan bir denge durumudur.
2) Smif Gu(lerinin Uluslararas1 Alandaki Sajla$malan Bu durum uluslararas1 alanda sm1f gu<;lerinin �u �ekilde
safla�masma yol a<;m1�tu. Uluslararas1 burjuvazi Sovyet Rusya'ya kar�1 a<;1ktan sava�
yurutme fusatmdan mahrum kald1gmdan, �imdi yeniden sava�a donmesini saglayacak ko�ullarm olu�mas1 i<;in bekle-gor politikas1 izlemektedir.
Proletarya butun ileri kapitalist ulkelerde �imdiden kendi oncusunu, yani Komunist Partisi'ni kurmu�tur. Komunist
133
partiler her ulkede buyuyar, proletaryanm c;agunlugunu kazanma yonunde durmadan ilerleme kaydediyar ve gerek Amerika gerekse Avrupa emperyalist ayncahklar nedeniyle yazla�m1� alan i�c;i sm1fmm list katmanlan ve eski sendika burokratlarmm nufuzunu yak ediyar.
Kapitalist ulkelerde , onde gelen kesimleri lkinci ve lkibuc;ukuncu Enternasyanal tarafmdan temsil edilen kuc;uk burjuva demakratlan, bugun kapitalizmin ba�hca dayanag1 kanumundad1rlar, zira bu kesimler devrim aldugunda emperyalizmin saglad1g1 ayncahklar sayesinde edindikleri goreli kuc;uk burjuva refahlanm kaybetmekten karkan sanayi ve ticaret i�c;ileriyle buro c;ah�anlannm c;agunlugu ya da kayda deger bir kesimi uzerinde ha.la nufuza sahip bulunuyarlar. Fakat derinle�en ekanamik kriz her yerde halkm geni� kesimlerinin hayat ka�ullanm kotule�tiriyar ve bu durum, kapitalizm artadan kaldmlmad1g1 takdirde patlak vermesi kac;milmaz alan yeni emperyalist sava�larla birlikte bu dayanag1 her gec;en gun zay1flauyar.
Dunya nufusunun ezici c;agunlugunu alu�turan somurge ve yan-somurge ulkelerdeki emekc;i halk kitleleri, yirminci yuzy1lm ba�mda ozellikle de Rusya, Turkiye, lran ve <;;:in'deki devrimlerle siyasal hayata gozlerini ac;m1� aldular. 1 9 14- 1 9 1 8 emperyalist sava�1 v e Rusya'daki Savyet iktidan b u kitleleri dunya siyasetinde ve emperyalizmin devrimci yallarla yak edilmesi mucadelesinde aktif bir etken haline getirme surecini tamamhyar, aysa aralannda lkinci ve lki-buc;ukuncu Enternasyanal onderlerinin de aldugu Avrupa ve Amerika'nm egitimli hamkafalan bunu gormeyi inatla reddediyarlar. Bu ulkelerin ba�Im lngiliz Hindistan'1 c;ekiyar; bu ulkede bir yandan sanayi ve demiryalu proletaryasmm say1ca buyumesine, diger
134
yandan katliamlan (Amritsar) , meydanda kubac;lama cezalanm, vs. giderek daha da s1kla�t1ran lngiltere'nin vah�i terorizminin �iddetlenmesine paralel olarak devrim olgunla�1yor.
3) S1mf Gii(lerinin Rusya'dahi Sajla$malan Sovyet Rusya'mn ic;erideki siyasal durumunu belirleyen
�ey, birkac; y1ldir burada tarihte ilk kez yalmzca iki sm1fm var olmas1d1r: ony1llar boyunca c;ok yeni, ama modern ve biiy(lk olc;ekli makineli sanayinin tezgahmdan gec;mi� olan proletarya ile niifusun ezici c;ogunlugunu olu�turan kiic;iik koyliiliik.
Rusya'da biiyiik toprak sahipleri ve kapitalistler yok olmad1lar, ama bir sm1f olarak tamamen miilksiizle�tirildiler ve siyasal bak1mdan ezildiler. Bu sm1ftan geriye kalanlar Sovyet hiikiimeti c;ah�anlan arasma yuvalanm1�ur. Yurtd1�mda say1lan 1 ,5-2 milyonu bulan miilteciler olarak, biitiin burjuva ve 'sosyalist' (yani, kiic;iik burjuva) partilerine ait elliden fazla giinliik gazete, ordunun geri kalan unsurlan ve uluslararas1 burjuvaziyle c;e�itli baglar sayesinde sm1fsal orgiitliiliiklerini koruyorlar. Bu miilteciler biitiin giic;leriyle Sovyet iktidanm y1kmaya ve Rusya'da kapitalizmi yeniden kurmaya c;ah�1yorlar.
4) Rusya'da Proletarya ve Koylutuh Rusya'da ic; durum buyken, �u an egemen sm1f olarak pro
letaryanm oniindeki ba�hca gorev koyliiluge onderlik etmek, onlarla saglam bir ittifak kurmak ve bir dizi ara a�amanm ardmdan biiyiik olc;ekli, toplumsalla�m1�, makineli tanma gec;i�i ba�armak ic;in gerekli onlemleri belirlemek ve hayata gec;irmektir. Rusya'da gerek iilkenin geri kalm1�hg1 gerekse yedi y1l siiren emperyalist ve ic; sava� yiiziinden ya�anan a�m y1k1mdan otiirii bu gorev ozellikle zordur. Fakat bu ozgiil ko�ullar
135
haricinde, bu sorun, belki bir tek lngiltere haric;: butun kapitalist ulkelerin kar�1la�acag1 sosyalist in�anm en zor gorevlerinden biridir. Diger yandan lngiltere'de bile, unutmamak gerekir ki kuc;:uk kirac1 c;:if tc;:iler c;:ok kuc;:uk bir sm1f olu�tursa da, kuc;:uk burjuva bir hayat standardma sahip olan i�c;:ilerle buro c;:ah�anlarmm yuzdesi lngiltere'nin somurgelerindeki yuz milyonlarca insanm bilfiil somurgele�tirilmesinden oturu olaganustu derecede yuksektir.
Dolay1s1yla , tek bir surec;: olarak proleter dunya devriminin geli�imi ac;:1smdan Rusya'nm gec;:mekte oldugu a�ama, iktidardaki proletaryanm kuc;:uk burjuva kitlelere kar�1 politikasmm pratikte smanmas1 ve dogrulanmas1 yonunden kayda degerdir.
5) RSSCF'de Proletarya ile Koyliiliik Aras111daki Askeri l ttif ak
Sovyet Rusya'da proletarya ile koyluluk arasmda duzgun ili�kilerin temeli 1 9 1 7- 1921 doneminde, bu.tun dunya burjuvazisi ve bu.tun kuc;:uk burjuva demokrat partileri (Sosyalist-Devrimciler ve Men�evikler) tarafmdan desteklenen kapitalistlerin ve toprak sahiplerinin i�gali, proletarya ve koyluluge Sovyet iktidanm savunmak ic;:in bir askeri ittifak olu�turmak, imzalamak ve muhur aluna almak zorunda b1rakt1gmda yarat1lm1�t1. le;: sava� sm1f mucadelesinin en yogun bic;:imidir ve mucadele ne kadar yogunla�1rsa, bu.tun kuc;:uk burjuva yamlsamalanyla onyarg1lanm da o kadar h1zh bir �ekilde yutmakta ve koylulugun en geri katmanlarma yalmzca proletarya diktatorlugunun onu kurtarabilecegini ve Sosyalist-Devrimcilerle Men�eviklerin gerc;:ekte toprak sahipleriyle kapitalistlerin u�ag1 oldugunu deneyimler o kadar ac;:1k bir �ekilde kamtlamaktad1r.
136
Fakat proletaryayla koyluluk arasmdaki askeri ittifak bu iki sm1f arasmdaki saglam ittifakm esas bic;imiyken ve oyle de olmak zorundayken, aralarmda bir ekonomik ittifak olmadan birkac; hafta bile surdurulemezdi. l�c;i devleti koylulere bu tun toprag1 verdi ve toprak sahipleriyle kulak'lara kar�1 korunma saglad1; koylulerse i�c;ilere buyuk sanayi yeniden ayaklan Ozerine dikilene kadar bore; olarak ia�e temininde bulunuyorlar.
6) Proletaryayla KoylUlUk Arasmda Duzgun Ekonomik lli�kilere Gei;i�
Kuc;uk koylulerle proletarya arasmdaki ittifak ancak ula�1-mm ve buyuk sanayinin yeniden i�ler hale gelmesiyle proletaryanm koylulere ia�e kar�1hgmda kendi kullammlan ic;in ve c;iftliklerini iyile�tirmek ic;in gerekli butun mallan saglayabildiginde sosyalizm ac;1smdan dogru ve istikrarh bir ittifak olabilir. Olke enkaz y1g1myken bunu bir c;irp1da ba�armak mumkun olamazdi. Aruya el koyma sistemi yeterince orgutlu olmayan devletin toprak sahiplerine kar�1 inamlmaz derecede zorlu sava�1 yurutebilmesi ic;in alabilecegi en iyi onlemdi. 1920'de kotu hasat ve hayvan yemi s1kmt1s1 zaten zor durumda olan koylulugun s1kmulanm daha da arturd1 ve ayni vergiye gec;i�i zorunlu hale getirdi.
Cuzi duzeyde belirlenmi� ayni vergi koylulugun ko�ullarmda derhal buylik bir iyile�me saglayacak ve aym zamanda onlan ekim alanlanm geni�letmeye ve c;if tc;ilik yontemlerini geli�tirmeye te�vik edecektir.
Ayni vergi koylulerin butun am urunune zorla el konmasmdan sanayiyle tanm arasmda duzenli sosyalist Orlin mubadelesine bir gec;i�e i�aret etmektedir.
137
7) Sovyet Hukumetinin Kapitalizme ve lmtiyazlara lzin Verebilecegi Ko�ullar ve Bunun Anlam1
Elbette ayni vergi, koylu ic;in, vergiden soma elinde kalan artl urununu diledigi gibi degerlendirebilme ozgurlugu demektir. Devlet koyluye butun artl urunu kar�1hgmda sosyalist fabrikalardan urun tedarik edemediginden, artl urunle ticaret yapma ozgurlugu kac;m1lmaz olarak kapitalizmin geli�imine ozgurluk tammak anlamma gelmektedir.
Fakat belirtilen sm1rlar ic;inde, ula�1m ve buyuk sanayi proletaryamn elinde kald1g1 surece bu durum sosyalizm ac;1-smdan hie; de tehlikeli degildir. Tersine, proleter devletinin denetleyip duzenledigi kapitalizmin geli�imi (yani, sozcugun bu anlam1yla 'devlet' kapitalizmi), a�m derecede dag1lm1� ve geri kalm1� bir kuc;uk koylu ulkesinde yararh ve zorunludur, zira koylu tanmmm derhal canlandmlmasm1 h1zland1rabilir. Bu dedigim imtiyazlar ic;in daha da gec;erlidir: l�c;i devleti hic;bir i�letmeyi elinden c;1karmadan, belli madenleri, ormanhk arazileri, petrol sahalanm, vs . Sovyet buyuk sanayisini canlandirma surecini h1zlandirmak amac1yla fazladan tec;hizat ve makine almak ic;in yabanc1 kapitalistlere kiralamaktad1r.
Son derece degerli urunlerden belli bir pay bic;iminde imtiyaz sahiplerine yapilan odeme, ku�kusuz, i�c;i devletinin dunya burjuvazisine odedigi bir harac;ur; bu gerc;egi goz ard1 etmeden, bu haracI 6demekle kazanc;h c;1kt1g1m1z1 ac;1kc;a kavramak zorunday1z, zira bu onlem buyuk sanayimizin canlanmas1m h1zlandird1g1 gibi, i�c;i ve koylulerin ko�ullanm da ciddi olc;ude iyile�tirmektedir.
138
B) la�e Politikam1zm Ba�ans1 Sovyet Rusya'nm 1 9 1 7 - 192 1 donemindeki ia�e politikast
ku�kusuz c;ok kaba ve kusurluydu. Nitekim bu politika birc;ok suiistimale yol ac;m1�ur. Bu politikay1 hayata gec;irirken birtak1m hatalar yaptldi. Fakat butunu bak1mmdan, o donemki ko�ullar altmda mumkun olan tek yol buydu. Neticede, bu politika tarihi misyonunu yerine getirdi: Y1k1lm1� ve geri kalm1� bir ulkede proletarya diktatorlugunu kurtardt. Yava� yava� ilerleme kaydedildigi konusunda kimsenin ku�kusu olamaz. Tamamen iktidarda oldugumuz ilk y1l (1 Agustos 19 18- 1 Agustos 19 19) devlet 1 10 milyon pud tah1l toplad1, ikinci y1l 220 milyon pud toplad1, uc;uncu y1ldaysa 285 milyon pud'dan daha fazla topladi.
Simdi pratik deneyim edinmi� olarak 400 milyon pud toplamayi hedefliyoruz (ayni verginin 240 milyon pud getirmesi bekleniyor ). l�c;i devleti ancak yeterli ia�e stokuna sahip oldugunda ekonomik ac;1dan kendi ayaklan uzerinde sapasaglam durabilecek, buyu.k sanayiyi yava� ama saglam ad1mlarla yeniden canlandirabilecek ve duzgun bir mali sistem kurabilecektir.
9) Sosyalizmin Maddi T emeli ve Rusya'ntn Elektrifikasyonu Plant
Tanmm yeniden orgutlenmesini saglayacak buyu.k olc;ekli makineli sanayi sosyalizm adma mumkun olan yegane maddi temeldir. Fakat kendimizi bu genel tezlerle smirlayamay1z. Daha somuta inmek gerekir. Teknolojinin en son kazammlarma dayanan ve tanm1 yeniden orgutleyebilecek olan buyuk olc;ekli sanayi ic;in butun ulkenin elektrifikasyonu gerekir. RSSCF'nin elektrifikasyonu ic;in boyle bir bilimsel plan hazirlamaya giri�mek zorundayd1k ve bunu ba�ard1k. Rusya'nm sa-
139
yilan iki yuzli a�an en iyi bilimcileri, muhendisleri ve tanm uzmanlanmn i�birligiyle, bu <;ah�ma tamamland1, kahn bir kitap halinde yaymland1 ve Arahk l 920'de toplanan Sekizinci Tum-Rusya Sovyetleri Kongresi tarafmdan tamam1 onaylandi. Simdiden, hukumetin nihai onaymdan once bu plam aynntllanyla incelemek uzere Agustos l 92l 'de butun Rusya <;apmda bir elektrik muhendisleri kongresi toplamak uzere duzenlemeler yapildi. Elektrifikasyon plamnm ilk k1smmm on y1lda tamamlanacag1 ve 3 70 milyon i�glinli alacag1 tahmin ediliyor.
1 9 1 8'de toplam 4 .757 kw kapasiteye sahip sekiz yeni elektrik santraline kavu�tuk; l 9 18'da bu rakam 36'ya <;1kti (toplam kapasite 1 .648 kw) , 1 920'deyse lOO'e (toplam kapasite 8.699 kw) .
Bu devasa ulke i<;in mlitevaz1 bir ba�lang1<; olmasma kar�m, yine de bir ba�lang1<; yapm1� olduk, <;ah�ma ba�lad1 ve slirekli ilerleme kaydediliyor. Emperyalist sava�tan sonra, Almanya'daki bir milyon sava� tutsag1 modern tekniklerle tam�tiktan sonra, li<; yilhk zorlu ama <;elikle�tirici i<; sava� deneyiminden sonra, Rusya koylusli artik eski Rusya koylusu degildir; kli<;lik <;ift<;i kitlelerini kapitalist kolelikten sosyalizme gotlirebilecek yegane rehberin proletarya oldugunu her ge<;en ay daha a<;1k ve canh bir �ekilde gormektedir.
1 O) Sennayenin Muttefikleri Olarak 'Saf Demokrasi'nin, lkinci ve lki-bw;ukuncu Enternasyonal'in ve Sosyalist-Devrimciler ile Men�eviklerin Rolu
Proletarya diktatorlugu sm1f mlicadelesinin sona ermesi degil, aksine yeni bir bi<;im altmda ve yeni silahlarla devam ettirilmesidir. S1mflar var oldugu surece, tek bir ulkede devrilmi� olan burjuvazi uluslararas1 ol<;ekte sosyalizme saldmlan-
140
m on misli yogunla�urd1g1 siirece, bu diktatorliik zorunludur. Gec;i� doneminde, kiic;iik c;if t<;i sm1fmm belirli yalpalamalar sergilemesi kac;1mlmazd1r. Gec;i�in zorluklan ve burjuvazinin niifuzu, bu kitlenin ruh halinin kac;m1lmaz olarak giinden giine degi�mesine sebep olur. Bu noktada, c;ok zor ama tarihsel ac;1dan en onemli gorev, kendisi ic;in hayati bir temel olan biiyiik olc;ekli sanayinin y1k1m1yla zay1flayan ve bir bak1ma sm1fs1zla�an proletaryaya dii�mektedir: bu yalpalamalara ragmen direnmek ve emcgi sermayenin boyundurugundan kurtarma davasm1 zaf ere ula�urmak zorundad1r.
Kiic;iik burjuva demokrat partiler, yani Rusya'da S-R'ler (Sosyalist-Devrimciler) ve Men�evikler tarafmdan temsil edilen lkinci ya da lki-buc;ukuncu Enternasyonal'e bagh partilerce izlenen politika kiic;iik burjuvazinin yalpalamalannm siyasal ifadesidir. Bugiin bu partilerin karargahlan ve gazeteleri yurtd1�mdadir ve gerc;ekte biitiin burjuva kar�1-devrimiyle giic;birligi halinde olup sadakatle ona hizmet etmektedirler.
Ba�1m Kadet Partisi (Me�rutiyetc;i Demokratlar) lideri Milyukov'un c;ektigi Rus biiyiik burjuvazisinin kurnaz liderleri, kiic;iik burjuva demokratlarmm, yani Sosyalist-Devrimcilerin ve Men�eviklerin bu roliinii gayet ac;1k, kesin ve net bir �ekilde kavram1�lard1r. Men�eviklerin, Sosyalist-Devrimcilerin ve beyaz muhafizlarm giic;lerini birle�tirdigi Kronstadt isyamyla baglanuh olarak Milyukov, 'Bol�eviklersiz Sovyetler' slogamm benimsemi�tir. Bu fikri geli�tirerek, Sosyalist-Devrimcilere ve Men�eviklere, Bol�eviklerden iktidan alma gorevi once onlara dii�tiigiinden, "buyrun deneyin" (Paris Poslednye Novosti'den aktaran: Pravda, 64. say1, 192 1 ) diye yazm1�ur. Biiyiik burjuvazinin onderi Milyukov, biitiin devrimlerin ogrettigi dersi, yani kiic;iik burjuva demokratlanmn iktidan ellerinde tutma
141
yeteneginde olrnad1klanm ve her zarnan yalmzca burjuvazinin diktatorlugu i�in bir perde ve onun bolunrnerni� iktidanna giden yolda bir basarnak hizrneti gorduklerini gayet iyi kavrarn1�tlr.
Rusya'da proleter devrirni , 1 789- 1 994 ve 1 848- 1 849 devrirnlerinin bu dersini ve aynca Friedrich Engels'in Bebel'e 1 1 Arahk 1 884 tarihli rnektubunda soylediklerini tekrar tekrar
dogrularnaktadir:
Saf dernokrasi devrirn am geldiginde biitiin burjuva, hatta feodal ekonorninin son c;:apas1 olarak gec;:ici bir onern kazamr. Bu yuzden 1848'in Mart ve Eylul aylan arasmda biitiin feodal-burokratik kitle devrirnci kitleleri bastrnnak ic;:in liberalleri guc;:lendirdi. Her haliikarda kriz gununde ve krizin ertesi gununde tek rnuanz1rn1z, saf dernokrasi etrafmq.a toplanacak olan turn gericilik olacaktir ve hence bu husus gozden kac;:mlrnarnahdir (Rusc;:a'da Kommunisti�eshi Trud'un 9 Haziran 1921 tarihli 360. sayismda V. Adoratski yolda�m "Dernokrasi Ozerine Marx ve Engels" ba�hkh rnakalesinde yaymland1; Almanca'da Friedrich Engels, Politisches Vermachtnis'te yaymland1; Internationale ]ugend-Bibliotheh, Say1: 12 Berlin, 1920, s. 19) .
N. Lenin Moshova, Kremlin, 13 Haziran 1 92 1
Ilk kez 192l'de Komintern tarafmdan bro�iir halinde yayinland1; Col lected Works, Cilt 32, s. 453-461 .
142
KOMUNlST ENTERNASYONAL DORDUNCD KONGRESt
5 Mart 1 9 1 9 - 5 Arahk 1922 �
RUSY A DEVR1Ml'N1N BES YIU VE DONYA DEVR1M1N1N OLASILIKLARI -
KOM0N1ST ENTERNASYONAL D0RD0NC0 KONGRESl'NE RAPOR
13 Kas1m 1 922
(Lenin yolda� uzun suren �iddetli alkz�larla kar�zlanzr, herkes ayaga kalkzp "Enternasyonal "i okur)
Yolda�lar, listede ba�hca konu�mac1 hen goninuyorum, ama uzun suren hastahg1mdan sonra ayrmt1h bir rapor sunamayacag1m1 tahmin edersiniz. En 6nemli sorunlara ancak bir giri� yapabilecegim. C:ok smirh bir konuyu i�leyecegim. "Rusya Devrimi'nin Be� Y1h ve Dunya Devriminin Olas1hklan" ko-
143
nusu , bir konu�macmm tek bir konu�mada bitiremeyecegi kadar kapsamhdu. Dolay1s1yla hen konunun yalmzca ku<;;uk bir bolumunu, yani Yeni Ekonomi Politikas1'm ele alacag1m. Bu ku<;;uk k1sm1 sizi �u an en <;;ok onem ta�1yan (en azmdan benim a<;;1mdan en onemli, zira �u an bu konu uzerinde <;;ah�1yorum) sorundan haberdar etmek istedigim i<;;in bilerek se<;;tim.
Dolay1s1yla size Yeni Ekonomi Politikas1'na nas1l ba�lad1g1-mm ve bu politika sayesinde ne sonu<;;lar elde ettigimizi anlatacag1m. Kendimi yalmzca bu sorunla smulayarak, sanmm, size konu hakkmda genel bir fikir vermeyi ba�arabilecegim.
Yeni Ekonomi Politikas1'na nas1l geldigimizi anlatabilmek i<;;in once 1 9 1 8 y1hnda yazm1� oldugum bir makaleden almu yapmam gerekiyor. 1918 ba�lannda, k1sa bir polemik yaz1smda, devlet kapitalizmine kar�I almam1z gereken tutum sorununu ele alm1� ve �oyle yazm1�um: "Sovyet Cumhuriyetimizde bugunku duruma (yani, o donemki duruma) k1yasla devlet kapitalizmi bir i leri adim olacakur. Eger yakla�1k alu ay sonra ulkemizde devlet kapitalizmi kurulmu� olursa, bu <;;ok buyii.k bir ba�an olacakur ve bir y1l i<;;inde sosyalizmin ulkemizde aruk temelli, sapasaglam bir yer edineceginin ve ulkemizde yenilmez duruma geleceginin en buyii.k garantisi olacakur."
Ger<;;i bu saurlann yaz1ld1g1 donemde bugunkune k1yasla daha ak1ls1zd1k, ama bu meseleleri inceleyemeyecek kadar da ak1ls1z degildik.
Dolay1s1yla 1 9 1 8'de , Sovyet Cumhuriyeti'nin o donemki ekonomik durumuna gore, devlet kapitalizminin bir ileri ad1m olacag1 kanaatindeydim. Bu dedigim kulaga <;;ok garip ve belki de sa<;;ma gelecektir, zira daha o donemde ulkemiz sosyalist bir cumhuriyetti ve biz her gun hanl haril -belki de fazla aceleci bir �ekilde- a<;;1k<;;a sosyalist onlemler olarak tarif
144
edilmesi gereken bir�ok yeni ekonomik onlem ahyorduk. Buna rag-men, Sovyet Cumhuriyeti'nin o donemki ekonomik durumu dikkate almd1gmda, devlet kapitalizminin ileri bir ad1m olacag1m savunuyordum. Bu du�unceyi apklamak i�in Rusya'daki ekonomik sistemin ogelerini siralamakla yetinmi�tim. Bu ogeler bana gore �oyleydi: " 1 ) ataerkil ekonomi, yani en ilkel tanm bi�imi; 2) ku�uk meta uretimi (buna tah1l ticareti yapan koylulerin �ogunlugu da dahildir) ; 3) ozel kapitalizm; 4) devlet kapitalizmi ve 5) sosyalizm. " 0 donemde Rusya'da butun bu ogeler mevcuttu. Onume bu ogeler arasmdaki ili�kiyi apklama gorevini koymu�tum ve sosyalist olmayan un-surlardan birinin, yani devlet kapitalizminin, sosyalizmden daha ustun tutulup tutulamayacagmt mutalaa ediyordum. Tekrar ediyorum: Sosyalist oldugunu ilan eden bir cumhuriyette, sosyalist olmayan bir ogenin sosyalizmden ustlin, sosyalizmin ustunde tutulmas1 herkese �ok garip gelecektir. Fakat Rusya'nm ekonomik sisteminin turtle� ve fevkalade geli�mi� bir sistem olarak gormedigimizi hattrlarsamz mesele anla�1lacakttr. Rusya'da ataerkil tanmm, yani en ilkel tanm bi�iminin sosyalist bi�imle yan yana oldugunun tamamen farkmdayd1k. Bu �artlarda devlet kapitalizminin rolu ne olabilirdi?
Daha sonra kendime bu ogelerden hangisinin baskm oldugunu soruyordum. Apk bir �ekilde, ku�uk burjuva bir ortamda ku�uk burjuva ogeydi baskm olan. 0 zaman bu ogenin baskm geldigini kabul etmi�tim; zaten ba�ka �ekilde du�unmek imkans1zdt. lnceledigimiz sorunla hi�bir ilgisi olmayan bir polemik sirasmda, kendime �u soruyu sormu�tum: Devlet kapitalizmine kar�t tutumumuz nedir? Verdigim cevap �uydu: Devlet kapitalizmi sosyalist bir bi�im olmamakla birlikte, bizim i�in ve Rusya i�in bugunkunden daha uygun bir bi�im
145
olurdu. Bunun anlam1 nedir? Toplumsal devrimi gen;ekle�tirmi� olmam1za kar�m, sosyalist ekonominin ilkelerini ya da tohumlanm oldugundan buyu.k gormuyoruz. Aksine, o donemde �u gen;egin belli bir dereceye kadar bilincindeydik: Once devlet kapitalizmine vanp, ancak ondan sonra sosyalizme ge<;mek daha iyi olacakur.
Bu noktay1 ozellikle vurgulamam gerekiyor, i;unku ancak bu noktadan hareket ederek, ilkin bugunku ekonomi politikasmm ne oldugunu ai;1klayabiliriz, ikincisi de Komunist Enternasyonal ii;in i;ok onemli pratik sonui;lar i;1karabiliriz. 0 donemde elimizin altmda haz1r bir geri i;ekilme plam oldugunu soyleyemem. Bu dogru degil. Polemik amac1yla yaz1lm1� bu birkai; saur kesinlikle bir geri i;ekilme plam degildi. Ornegin devlet kapitalizmi ii;in temel onemi olan ticaret ozgurlugu gibi i;ok onemli bir sorun hakkmda tek kelime edilmemi�ti. Arna belli belirsiz de olsa genel anlamda bir geri i;ekilme fikri orada belirtilmi�ti. Kanaatimce biz bu konuya yalmzca ekonomi sistemi gei;mi�te oldugu gibi bugun de geri olan bir ulke ai;1smdan degil, aym zamanda Komunist Enternasyonal'in ve ileri Bau Avrupa ulkelerinin bak1� ai;1smdan da yakla�mahyiz. Ornegin �u an bir program hazirlamakla ugra�1yoruz. Bence �u an butun programlar uzerine sadece genel bir tartl�mayla yetinmek, deyim yerindeyse, bir on okumalanm yapmak ve hemen bu y1l nihai bir karara varmaks1zm bunlan oldugu gibi yayinlamak en dogrusu olacakt1r. Neden? (:unku her �eyden once bunlan yeterince ayrmuh bir �ekilde incelemedik. Aynca, muhtemel bir geri i;ekilme ve bu geri i;ekilmenin haz1rhklan uzerine hi<; du�unmedik. Oysa bu sorun, kapitalizmin y1k1lmas1 ve muazzam gui;lukleriyle sosyalizmin in�as1 gibi butun dunyada geri;ekle�en koklu degi�iklikler dikkate almd1gmda,
146
kesin olarak dikkatimizi yoneltmemiz gereken bir nitelige sahiptir. Dogrudan saldmya gec;tigimiz ve zafer elde ettigimiz donemde nas1l hareket etmemiz gerektigini bilmek yetmez. Devrim donemlerinde bu o kadar onemli degildir ve zaten o kadar zor da degildir; en azmdan en belirleyic� �ey degildir. Devrim donemlerinde her zaman du�manm akhm kaybettigi anlar vard1r; boyle bir anda sald1rd1g1m1z takdirde, kolay bir zafer elde edebiliriz. Fakat bunun bir onemi yoktur, zira du�mamm1z yeterince sebatkarsa, guc;lerini oncesinde toparlayabilir, vs. Bizi kolayca sald1rmaya k1�k1rtabilir ve ardmdan bizi y1llarca geriye savurabilir. Bu yU.zden, kendimizi bir geri c;ekilme ihtimaline haz1rlamam1z gerektigi fikrinin c;ok onemli oldugunu du�Onuyorum, Ostelik yalmzca teorik ac;1dan degil. Pratik ac;1dan da, yakm gelecekte kapitalizme kar�1 dogrudan bir saldmya gec;meye haz1rlanan butun partilerin, �imdiden muhtemel bir geri c;ekilmeye haz1rhk sorununa kafa yormalan gerek. Kanaatimce devrimimizin saglad1g1 diger butun derslerle birlikte bu dersten gerekli sonuc;lan c;1karmam1zm bize zaran dokunmayacakur. Aksine, birc;ok durumda yararh olabilir.
Daha l 9 18'de devlet kapitalizmini muhtemel bir geri c;ekili� hatu olarak do�ondugumuzO vurgulad1g1ma gore, �imdi Yeni Ekonomi Politikas1'nm sonuc;larma gec;ebilirim. Tekrarhyorum: 0 donemde bu hala c;ok belirsiz bir du�Onceydi; ama 192l 'de en onemli a�ama olan le; Sava�'1 hem de zaferle atlatuktan sonra, Sovyet Rusya olarak ic;eride ciddi bir siyasal krizle kar�1 kar�1ya geldik, ki sanmm bu zamana kadar ya�ad1g1m1z en ciddi krizdi bu. Bu ic; kriz yalmzca koylulerin onemli bir k1smmm degil, aym zamanda i�c;ilerin de ho�nutsuzlugunu ortaya c;1kardi. Sovyet Rusya tarihinde ilk kez -ve umanm son kez- geni� koyhi kitlelerinin bilinc;li olarak degil, ic;gudusel
147
olarak bize kar�1 cephe ald1klanm gorduk. Bu ozgul ve bizler ii;in elbette son derece tats1z durum nas1l meydana geldi? Sayle ki, ekonomi alanmdaki saldmm1zda i;ok ileri gitmi�tik, elimizin altmda yeterli kaynak yoktu, bizim o donemde bilini;li olarak formule edemedigimiz, ancak sonradan, haftalar sonra kabul ettigimiz �eyi, yani saf sosyalist bii;imlere ve tam bir sosyalist payla�1ma dogrudan gei;menin gucumuzu a�ugm1 ve daha kolay gorevler i;eri;evesinde bir geri i;ekilme geri;ekle�tirmedigimiz takdirde sonumuzun felaket oldugunu kitleler hissetmi�ti. Kriz sanmm Subat 192 l 'de ba�ladt. 0 yilm baharmda, oybirligiyle -bu konuda aram1zda onemli bir goru� aynhg1 yoktu- Yeni Ekonomi Politikas1'na gei;meye karar verdik. Bugun 1 922 y1hm bitirirken, on sekiz aym ardmdan baz1 kiyaslamalar yapabiliyoruz. Neler ya�and1? Bu on sekiz ayhk donemi nas1l gei;irdik? Sonui; nedir? Bu geri i;ekilmenin bize bir yaran dokundu mu? Bizi geri;ekten kurtard1 mt, yoksa sonui; halen belirsiz midir? Kendime sordugum temel soru budur ve kanaatimce bu soru bu.tun komunist partiler ii;in de oncelikli bir oneme sahiptir. Zira cevap olumsuz oldugu takdirde, hepimiz mahvolduk demektir. Ben hepimizin bu soruya, vicdamm1z rahat bir �ekilde olumlu cevap verebilecegimizi du�unuyorum, yani geride birakug1m1z on sekiz ay smav1 ba�anyla gei;tigimizi kesin olarak kamtlamaktadir.
Simdi bu dedigimi kamtlamaya i;ah�acag1m. Bunu yapabilmek ii;in de ekonomimizi olu�turan bu.tun ogeleri kisaca s1ralamam gerekiyor.
Once mali sistemimizi ve me�hur Rus rublemizi ele alacag1m. Bugun Rus rublesinin hii; degilse dola�1mdaki miktan katrilyonu buldugu ii;in epeyce me�hur oldugunu soyleyebiliriz. (gitla�meler) Bunu yabana atmamak laz1m! Astronomik bir
148
rakamdan bahsediyoruz. Bu rakamm ne anlama geldigini buradaki herkesin bilmedigine eminim. (butun salonda giilii�meler) Fakat iktisat bilimi ai;1smdan bile bu rakamlarm <;:ok onemli oldugunu du�unmuyoruz, zira s1firlan atmak her zaman mumkundur. (giilii�meler) Bu sanat dalmda birka<;: ba�an elde etmedik degil, ama bunlarm da iktisat bilimi a<;:1smdan fazla bir degeri yoktur. Yine de olaylarm ak1�1 i<;:inde ileride daha fazla ba�an elde edecegimize eminim. Sonu<;:ta, esas onemli sorun rublenin istikrara kavu�turulmas1d1r. Su an bu sorunla bogu�uyoruz, elimizdeki en iyi unsurlar bu sorunla ugra�1yor ve bunun belirleyici oneme sahip oldugunu du�unuyoruz. Rubleyi once uzun bir donem i<;:in, daha sonra da temelli olarak istikrara kavu�turmay1 ba�anrsak, kazand1k demektir. 0 zaman, butun bu rakamlar, trilyonlar, katrilyonlar hi<;:bir anlam ifade etmeyecektir. 0 zaman ekonomimizi saglam bir temel uzerine oturtup, bu temel uzerinde daha da geli�tirebilecegiz. Sanmm bu konuda sizlere olduki;a onemli ve belirleyici veriler aktarabilirim. 1921 'de kaglt ruble kurunun istikrar donemi ii<; aydan az surmu�tu. Henuz sonlanmam1� olan i<;:inde bulundugumuz 1922 y1lmdaysa be� aydan fazla surmu�tur. Sanmm bu yeterli bir kamttlr. Elbette, bu sorunu kesin olarak <;:ozecegimize dair bilimsel bir kamt istiyorsamz, bu soyledigim yetersizdir, ama genel olarak bak1ld1gmda, bunu tumuyle ve kesin olarak kamtlamanm mumkun oldugunu sanm1yorum. Aktard1g1m veriler, Yeni Ekonomi Politikas1'm yururluge koydugumuz ge<;:en y1ldan bugune kadar �imdiden ilerleme kaydetmeyi ogrendigimizi gosteriyor. Bunu yapmayi ogrendigimize gore, ileride daha fazla ba�an elde etmeyi ogrenecegimize eminim, yeter ki <;:ok aptalca hatalar yapmaktan ka<;:mahm. Gelgelelim, en onemli olay ticarettir, yani bizim en <;:ok ihtiya<;:
149
duydugumuz �ey olan meta dola�1m1dir. Bu sorunu iki y1l boyunca sava� halinde olmam1za ragmen -bildiginiz gibi ancak bir ka<; haf ta once Vladivostok'u geri alabildik- ba�anyla halledebildigimize gore ve ekonomik faaliyetlerimizi ancak �imdi sistemli bir �ekilde yli.Iiitebilmemize kar�m, kagit ruble kurunun istikrarh donemini ii<; aydan be� aya <;1karabildigimize gore, hence memnun olmam1z i<;in yeterince sebep bulundugunu soyleyebiliriz. Neticede yalmz1z. Bugune dek hi<; bar<; alamad1k, �imdi de alm1yoruz. Bugun hangi yone gittiklerini bilemeyecek kadar 'parlak' bir �ekilde ekonomilerini orgutleyen gu<;lu kapitalist ulkelerin hi<;birinden yard1m gormedik. Versay Antla�masl'yla oyle bir mali sistem yaratular ki kendileri bile i<;inden <;1kam1yorlar. Bu buylik kapitalist ulkeler i�lerini bu �ekilde idare ediyorlarsa, sanmm geri kalm1� ve egitimsiz bir ulke olarak biz i�in ozunu (rublenin istikrara kavu�turulmas1 i<;in gerekli ko�ullan) kavram1� olmaktan memnun olabiliriz. Bunun kamu teorik bir analiz degil, kanaatimce dunyadaki bu.tun teorik taru�malardan daha onemli olan pratik deneyimdir. Pratik deneyimimiz bu alanda kesin sonu<;lar elde ettigimizi gostermektedir, yani ekonomimiz rublenin istikrara kavu�acag1 yone dogru ilerliyor, ki bunun ger<;ekle�mesi ticaret i<;in, serbest meta mubadelesi i<;in, koyluler i<;in ve engin ku<;U.k ureticiler kitlesi i<;in son derece onemlidir.
Simdi toplumsal alandaki hedeflerimizi ele almak istiyorum. Elbette burada en onemli etken koyluluktur. 192l 'de koylulerin <;ok geni� bir kesimi i<;inde ku�kusuz ho�nutsuzluk hakimdi. Aynca knhk vardi. Koyluler i<;in en agir smav bu oldu. Dogal olarak d1�andaki bu tun du�manlanm1z ortahg1 ayaga kald1rd1lar: "l�te , buyrun size sosyalist ekonominin sonu<;lan ! " Elbette, gayet dogal bir �ekilde, kithgm ashnda k Sa-
150
va�'m korkurn;: sonucu oldugu hakkmda tek kelime etmiyorlardi. 1 9 1 8'de bize kar�1 saldmya ge<;:mi� olan butOn toprak sahipleri ve kapitalistler, kithgm sosyalist ekonominin sonucu oldugunu gostermeye <;:ah�1yorlardi. Kithk ger<;:ekten de buylik ve ciddi bir felaketti, oyle ki butun orgutlenme ve devrimci <;:ah�mam1zm sonu<;:lanm yok etmekle tehdit ediyordu.
Simdi sormak istiyorum: Bu e�i gonilmedik ve beklenmedik felaketin ardmdan, Yeni Ekonomi Politikas1'na ge<;:memizin, koylulere ticaret ozgurlugo tammam1zm ardmdan bugunko durum nedir? Cevap herkes i<;:in a<;:1k ve nettir; koylolok bir y1lda kithgm Ostesinden gelmekle kalmam1�, aym zamanda �imdiden milyonlarca pud tah1l degerinde ayni vergi odemi�tir ve Ostelik butOn bunlar neredeyse hi<;: zor kullamlmadan ger<;:ekle�mi�tir. 192l 'den once, Rusya'da, deyim yerindeyse, s1radan bir hadise olan koylu ayaklanmalan neredeyse tamamen durmu�tur. Koyluluk bugunko durumundan memnundur. Bunu hi<;: <;:ekinmeden soyleyebiliriz. Bu kamtm tonlarca istatistiki kamttan daha 6nemli oldugunu du�Onuyoruz. Koylulerin bizde belirleyici bir etken oldugunu kimse reddetmiyor. Koylulerin bugunko durumuna bakarak, bize kar�1 harekete ge<;:meleri i<;:in korkmam1za yol a<;:mad1g1m soyleyebiliriz. Bunu hi<;: abartmadan, gayet bilin<;:li bir �ekilde soyluyoruz. Nitekim bunu zaten ba�arm1� durumday1z. Koylulok, iktidanm1zm �u ya da bu alandaki <;:ah�malanm begenmeyebilir ve �ikayet<;:i olabilir. Elbette bu mumkun, hatta ka<;:m1lmazd1r, <;:Onku devlet aygmm1z ve devlet kontrolundeki ekonomimiz henOz bunu onleyecek kadar gO<;:lO degildir. Arna koyluluk i<;:inde bize kar�1 ciddi bir ho�nutsuzlugun olmad1g1 kesindir. Bu ba�an bir y1lhk bir sure zarf mda el de edilmi�tir. Bence bu �imdiden <;:ok 6nemli bir ad1md1r.
1 5 1
Simdi de hafif sanayimizi ele almak istiyorum. Hafif sanayi ile agir sanayi arasmda bir aynm yapmak zorunday1z, <;D.nku ikisinin durumu farkhdir. Hafif sanayide genel bir canlanma ya�and1gm1 rahathkla soyleyebilirim. Ayrmulara girmeyecegim. lstatistikler vermeye de giri�meyecegim. Fakat bu genel izlenimin olgulara dayand1gm1 ve yanh� ya da hatah bir bilgiye dayanmad1gm1 garanti edebilirim. Hafif sanayide genel bir canlanmadan ve bunun sonucunda da, Petrograd ve Moskova i�i;ilerinin durumunda kayda deger bir duzelmeden bahsedebiliriz. Diger bolgelerde agir sanayi hakim oldugu i<;in bu ilerleme daha azdir. Dolay1s1yla, bu olguyu genelle�tiremeyiz. Fakat hafif sanayinin kesinlikle geli�me i<;inde oldugunu, Moskova ve Petrograd i�i;ilerinin ko�ullannm kesinlikle iyile�me kaydettigini bir kez daha soylemek istiyorum. 1921 baharmda bu iki �ehrin i�i;ileri arasmda ho�nutsuzluk vardL Bugun kesinlikle boyle bir durum yoktur. l�i;ilerin ko�ullanm ve ruh halini anbean takip ettigimiz i<;in, bu konuda yamlmam1z s6z konusu olamaz.
Di;uncu sorun ise agir sanayidir. Bu alanda durumun hala kritik oldugunu soylemek zorunday1m. 1 92 1 - 1 922'de bir iyiye gidi� olmu�tur. Bu yii.zden yakm gelecekte durumda bir ilerleme olmasm1 bekleyebiliriz. Bunun i<;in gerekli kaynaklarm bazilanm �imdiden toparlam1� durumday1z. Kapitalist bir ulkede agir sanayinin durumunu duzeltebilmek i<;in yuz milyonlarca bor<; almak gerekir. Bu olmadan ilerleme kaydedilmesi mumkun degildir. Kapitalist ulkelerin iktisadi tarihi, geri kalm1� ulkelerde agir sanayinin ancak yuz milyonlarca dolar ya da altm ruble miktannda uzun vadeli bori;larla kalkmdmlabilecegini gostermektedir. Biz bu tur bori;lardan henuz yararlanamad1k, hii;bir �ey almad1k. lmtiyazlar konusunda yaz1lanlarm hepsi lafi guzafur. Son donemde bu konuda ve 6zel-
152
likle de Urquhart imtiyazlan konusunda c;ok �ey yazd1k. lmtiyazlar konusundaki politikam1zm son derece dogru oldugu kamsmday1m. Fakat henuz karh bir imtiyaz anla�mas1 elde etmi� degiliz. Bunu unutmamamz1 rica ediyorum. Bu yuzden agu sanayinin durumu geri kalm1� ulkemiz ic;in c;ok can s1k1-c1 bir sorundur, c;unku biz zengin ulkelerden gelecek borc;lara guvenemiyoruz. Buna ragmen, elle tutulur bir ilerleme oldugunu ve aynca ticari faaliyetimizin bize �imdiden belli bir sermaye getirdigini goruyoruz. Henuz c;ok mutevaz1 bir rakamdan bahsettigimiz dogrudur: 20 milyon altm rubleden biraz fazla. Arna her halukarda bir ba�lang1c; yaptik; ticari faaliyetlerimiz bize ag1r sanayinin durumunu iyile�tirmek ic;in kullanabilecegimiz bir kaynak saghyor. Ag1r sanayimiz hala buyuk zorluklarla bogu�uyor. Fakat kammca belirleyici olan, �imdiden biraz tasarruf yapabilecek konumda olmam1zd1r. Bunu yapmaya devam edecegiz. (ogu zaman yii.k halkm s1rtma binse de, tasarruf yapmak zorunday1z. Bugun devlet butc;esini k1smaya, devlet ayg1tim1z1 kuc;ultmeye c;ah�1yoruz. Birazdan, devlet ayg1tim1z uzerine birkac; �ey soyleyecegim. Ne olursa olsun devlet ayg1tim1z1 kuc;ultmemiz gerekiyor, mumkun oldugu kadar tasarruf yapmak zorunday1z. Her alanda, egitim alanmda bile tasarrufa gidiyoruz, c;unku ag1r sanayiyi kurtarmad1g1m1z takdirde, ag1r sanayiyi yeniden ayaklan uzerine dikmedigimiz takdirde, sanayiyi tumuyle unutmam1z gerektigini ve sanayi olmadan da bag1ms1z bir ulke olmaktan c;1kacag1mm biliyoruz. Bunun pekala farkmday1z.
Rusya'nm kurtulu�u yalmzca koylu c;iftliklerinden gelecek iyi bir hasatla olmayacaktu; tek ba�ma bu yeterli degildir. Keza koylulere tuketim mallan saglayan hafif sanayinin iyi durumda olmas1 da yeterli degildir. Butun bunlann yanmda, bizim agir
153
sanayiye de ihtiyac1m1z var ve agir sanayinin durumunu duzeltebilmek ic;in daha birkac; y1l c;ah�mam1z gerekiyor.
Agir sanayinin devlet subvansiyonlanna ihtiyac1 var. Eger bu yard1mlan saglayamazsak, degil sosyalist devlet, c;agda� bir devlet bile olamay1z. Bu konuda kararh bir ad1m atm1� bulunuyoruz. Ag1r sanayiyi yeniden ayaklan uzerine dikmek ic;in gerekli kaynaklan biriktirmeye ba�lad1k. Bugune kadar elde ettigimiz miktarm 20 milyon altm rubleyi zar zor gec;tigi dogrudur, ama ne olursa olsun boyle bir kaynak vard1r ve kullamlacag1 tek alan agir sanayidir.
Genel olarak, ulusal ekonomimizin temel ogelerini, ba�ta soz verdigim gibi, k1saca anlatt1g1m1 du�unuyorum. Bu tun bunlardan, Yeni Ekonomi Politikas1'nm �imdiden iyi sonuc; verdigi sonucunu c;1karabilecegimize inamyorum. Devlet olarak ticaret yapabildigimizi, tanmda ve sanayide guc;lu konumumuzu surdurebildigimizi ve ilerleme kaydedebildigimizi �imdiden kamtlad1k. Pratik c;ah�mam1z bunu ac;1kc;a gosteriyor. Bence bu kendi payim1za �imdilik yeterlidir. Daha ogrenecegimiz c;ok �ey var ve neyse ki bunun farkmdayiz. Be� yild1r iktidardayiz ve be� yih da sava� halinde gec;irdik. Demek ki ba�anh olduk.
Bunu anlamak zor degil, zira koyluler bizim yamm1zdaydl. Belki de hie; kimse onlar kadar bizi destekleyemezdi. Beyaz muhaf1zlarm arkasmda toprak sahiplerinin oldugunu anlam1�lard1 ve dunyada toprak sahipleri kadar nefret ettikleri kimse yoktu. Tam da bu yuzden koyluluk buyuk bir �evkle ve sadakatle bizi destekledi. Koylulugu beyaz muhafizlara kar�1 bizi savunmaya ikna etmek zor olmadl. Sava�tan her zaman nefret etmi� olan koyluler beyaz muhaf1zlara kar�1 sava�, toprak sahiplerine kar�1 ic; sava� soz konusu oldugunda ellerinden geleni yaptilar. Arna hepsi bununla sm1rh degildi, c;unku
154
ozunde bir tek �ey soz konusuydu: lktidar toprak sahiplerinin mi, yoksa koylulerin mi elinde kalacak? Oysa bizim ic;in tek sorun bu degildi. Koyluler iktidan i�c;iler ic;in ele gec;irdigimizi ve hedefimizin bu guc;ten yararlanarak sosyalizmi kurmak oldugunu biliyorlar. Bu yuzden bizim ic;in en onemlisi sosyalist duzenin ekonomik temelini do�emekti. Bunu dogrudan yapmam1z mumkun degildi ve dolambac;h yollardan yapmak zorunda kald1k. Olkemizde kurdugumuz devlet kapitalizmi, ozel turtle bir devlet kapitalizmidir. Ah�1lagelmi� devlet kapitalizmi anlay1�mdan farkhdir. Sonuc;ta butun kilit mevkileri biz elimizde tutuyoruz. Toprak elimizde; toprak devlete ait. Muanzlanm1z hic;bir anlam ta�1mad1gm1 iddia etseler de, bu c;ok onemlidir. Yamhyorlar. Topragm devlete ait olmas1 son derece onemlidir ve ekonomik ac;1dan, pratik degeri c;ok buyuktli.r. Biz bunu ba�ard1k ve ileriki faaliyetlerimizin hepsi bu c;erc;eve ic;inde geli�melidir. Simdiden koylulugu memnun etmeyi ve hem sanayiyi hem de ticareti canland1rmay1 ba�ard1k.
Daha once soyledigim gibi , bizim devlet kapitalizmimiz kelimenin gerc;ek anlam1yla devlet kapitalizminden farkhd1r, zira proleter devleti sadece toprag1 degil, sanayinin en onemli dallanm da elinde bulundurmaktadir. Bir defa, kuc;uk ve orta olc;ekli i�letmelerin yalmzca bir k1sm1m kiraya verdik, geriye kalamm hala elimizde tutuyoruz. Ticarete gelince, karma �irketler kurmaya c;ah�ug1m1z1, hatta �imdiden kurmaya ba�lad1g1m1z1 yeniden vurgulamak istiyorum. Bu �irketlerin ozelligi, sermayenin bir k1smmm ozel kapitalistlere -ustelik yabanc1 kapitalistlere-, diger k1smmmsa bize ait olmas1d1r. Birincisi, bu yolla ticaret yapmay1 ogreniyoruz ve ihtiyac1m1z olan da budur. lkincisi, gerekli gordugumuz anda bu �irketleri feshedebilme hakkma sahibiz ve dolay1s1yla
155
herhangi bir risk alm1� olmuyoruz. Aynca, ozel kapitalistlerden bir �eyler ogreniyoruz ve kendimizi nas1l geli�tirebilecegimizi, ne tii.r hatalar yapug1m1z1 gormeye c;ah�1yoruz. Samnm soylediklerim yeterlidir.
lkinci planda kalan birkac; noktaya da deginmek istiyorum. Hie; ku�kusuz gec;mi�te birc;ok aptalca �ey yapuk, hala yap1yoruz, ileride de yapacag1z. Bunu hie; kirnse benden daha iyi goremez ve yarg1layamaz. (gulu�meler) Bu aptalca �eyleri neden yap1yoruz? C:ok ac;1k: Birincisi, geri bir ulkeyiz; ikincisi, ulkemizde egitim seviyesi c;ok du�uk; uc;uncii.sii. de, d1�andan hic;bir yard1m alm1yoruz. Bize yard1m eden tek bir medeni ii.Ike yok. Aksine, hepsi de bizim aleyhimize c;ah�1yor. Dorduncii.sii., devlet ayg1um1z sorunludur. Eski devlet ayg1um miras ald1k ve bu bizim felaketimiz oldu. Bu ayg1t c;ogu zaman aleyhimize c;ah�1-yor. Meseleyi �oyle ozetleyebiliriz: 1 9 1 7'de iktidan ele gec;irdigimiz zaman, devlet memurlan sabotajlara giri�tiler. C:ok korktuk ve onlara, "Lutfen geri donii.n," dedik. Hepsi de geri dondii., ama felaket as1l o zaman ba�lad1. Simdi elimizde muazzam say1-da devlet memuru var, ancak bu personel ii.zerinde gerc;ek bir denetim saglayacak egitimli guc;lerden yoksunuz. Genelde �oyle oluyor: Tepede, siyasal iktidan elimizde bulundurdugumuz yerde, aygit c;ogu zaman iyi kotii. i�liyor, ama a�ag1lara dogru indigimizde memurlarm keyfi bir denetime sahip olduklanm ve bu gucii. c;ogu zaman ald1g1m1z onlemleri etkisizle�tirmek amac1yla kulland1klanm goruyoruz. Tepede bizden tam olarak ne kadar bilmiyorum ama herhalde en az birkac; bin, hadi ta� c;atlasm on-yirmi bin ki�i var. Oysa alt kademelerde, C:ar'dan ve burjuva toplumundan miras ald1g1m1z ve k1smen bilerek k1smen de bilmeyerek aleyhimize faaliyet yilrii.ten yii.z binlerce eski memur bulunuyor. Buna bir gecede c;ozii.m getirilemeyecegi
156
ac;1ktir. Ayg1u iyile�tirmek, yeniden duzenlemek ve taze guc;lerle donatmak ic;in uzun y1llar surecek s1k1 bir c;ah�maya ihtiyac1-m1z var. (:ok h1zh, hatta belki gereginden de hizh gidiyoruz. Sovyet okullan ve l�c;i Fakulteleri kuruldu; buralarda birkac; yUZ bin gene; ogrenim goruyor. Belki gereginden c;abuk ogreniyorlar, ama ne olursa olsun bir ba�lang1c; yap1ld1 ve bunun meyvelerini yakmda toplariz. (:ah�mamm c;ok aceleye getirmedigimiz takdirde, birkac; yil sonra devlet ayg1um1za koklu bir degi�im getirebilecek bir gene;- kitlemiz olacak.
Birc;ok aptalca �ey yapug1mm soyledim, ama bu konuda du�manlanm1z hakkmda da birkac; soz soylemek gerekir. Du�manlanm1z bizi suc;lay1p , "Bakm, Lenin bile Bol�eviklerin bir suru aptalhk yapug1m kabul ediyor," dediklerinde, kendilerine �u �ekilde cevap veririm: Evet, ama siz de biliyorsunuz, bizim yapt1g1m1z aptalhklar sizinkilerden c;ok farkh. 6grenmeye henuz yeni ba�lad1k, fakat oyle yontemli ilerliyoruz ki iyi sonuc;lar alacag1m1zdan eminiz. Arna mademki du�manlanm1z, yani kapitalistler ve lkinci Enternasyonal kahramanlan yapug1m1z aptalhklan vurguluyorlar, hen de, k1yaslama olsun diye, me�hur bir Rus yazannm sozlerine ba�vuracag1m. Sozleri aktanrken kendime biraz serbestlik tamyacag1m. Soyle: Bol�evikler aptalca �eyler yaptlklan zaman, 'iki kere iki be� eder' diyorlar. Arna du�manlan, yani kapitalistler ve lkinci Enternasyonal kahramanlan aptalca �eyler yapuklan zaman, 'iki kere iki bir mum eder' demeye getiriyorlar. * Bu nu ispatlamak zor degil. 6rnegin
*) Turgenyev'in Rudin adh romanmdaki Pigasov'un kulland1g1 bir deyim. Kadmlarm manukh diisiinemeyecegini savunan Pigasov �oyle diyordu: "Mesela, bir erkek iki kere ikinin dort etmedigini , be� ya da ii<; bu<;uk ettigini soyleyebilir; ama bir kadma sorun, iki kerc ikinin bir isperme<;ct mumu ettigini soyleyc-cektir.
1 57
ABD, lngiltere, Fransa ve japonya'nm Kolc;;ak'la imzalad1klan antla�may1 ele alahm. Soruyorum size, dunyada bu devletlerden daha bilgili ve daha guc;;lu bir devlet var m1? Peki, ne yapt1 bu devletler? Hie;; hesap kitap yapmadan, hie;; du�unmeden, ne olup bittigini incelemeden Kolc;;ak'a yard1m vaat ettiler. Arna sonuc;;ta insan havsalasmm kavramakta zorlanacag1 denli bir ba�ans1zhk ya�ad1lar.
Ya da bize daha yakm ve daha onemli olan ba�ka bir ornegi alahm: Versay Ban�i. Simdi soruyorum: 'Anh �anh' o 'buyu.k' guc;;ler ne yapt1lar? Simdi bu kan�1khga, ke�meke�e nas1l bir c;;are bulacaklar? Kapitalist devletlerin, kapitalist dunyanm ve lkinci Enternasyonal'in el ele verip yapt1klanyla k1yasland1gmda, bizim yapt1g1m1z aptalca �eylerin bir hie;; oldugunu soylersem abartm1� olmam. Bu yii.zden dunya devrimi perspektifinin -birazdan bu konuya k1saca deginecegim- elveri�li oldugunu du�unuyorum. Ve belli bir ko�ul daha oldugunda, daha da elveri�li olacagm1 du�unuyorum. Simdi bunun hakkmda birkac;; soz soylemek istiyorum.
192 1 y1lmda, Oc;;uncu Kongre'de, komunist partilerin orgutsel yap1lan ve c;;ah�ma yontemleriyle c;;ah�malannm ic;;erigi hakkmda bir karar alm1�tlk. Bu mukemmel bir karar, ancak tamamen Rus i�idir, c;;unku ic;;indeki her �ey tamamen Rusya ko�ullanndan almm1�tir. Metnin olumlu yam da olumsuz yam da buradadir. Olumsuz yam diyorum c;;unku bu karan hic;;bir yabancmm okuyamayacagma eminim. Bunu soylemeden once karan tekrar okudum. Birincisi, gereginden uzun bir metin, elli kusur madde var. Yabanc1lar genellikle bu tur �eyleri okuyam1yorlar. lkincisi, okusalar bile , fazla Rus oldugu ic;;in anlayamayacaklardir. Rusc;;a yaz1lm1� oldugu ic;;in degil -butun dillere harikulade bir �ekilde tercume edildi- her yanma Rus du�unce
158
tarz1 sinmi� oldugu i<;in. U<;iincusu de, hani olur da kazara bir yabanc1 bu metni anlasa bile, hayata ge<;iremez. Bu da ii<;iincu kusurudur. Yabanc1 delegelerden birka<;1yla goru�tum ve kongrede elimde olmayan sebeplerle maalesef oturumlara kaularnayacak olsam da farkh ulkelerden gelen daha fazla delegeyle meseleleri enine boyuna taru�may1 umuyorum. Ben bu kararla onemli bir yanh� yapug1mm du�unuyorum, zira daha fazla ba�anya giden yolda kendi yolumuzu t1kad1k. Dedigim gibi, bu karar <;ok iyi yazilm1�llr ve elli kusur maddesinin altma hi<; du�unmeden imzam1 atanm. Fakat yabancilara Rus deneyimlerimizi nas1l aktaracag1m1z1 ogrenemedik. Karardaki bu tun sozler havada kalm1�. Bunu anlamad1g1m1z takdirde ilerlememiz mumkun olmayacak. Kanaatimce Rusya Devrimi'nin be� yihnm ardmdan, hepimiz i<;in, gerek biz Ruslar i<;in gerekse de yabanc1 yolda�lar i<;in en onemli �ey oturup <;ah�makur. Bunu yapacak firsall ancak �imdi elde edebildik. Bu f1rsatm daha ne kadar surecegini bilmiyorum. Kapitalist gu<;lerin bize daha ne kadar rahat<;a ogrenme f1rsall vereceklerini bilmiyorum. Arna sava�tan, muharebelerden uzak ge<;irdigimiz her am oturup <;ah�mak, en ba�tan tekrar tekrar ogrenmek i<;in kullanmahy1z.
Partinin tamam1 ve Rusya halkmm butiin katmanlan bilgiye olan a<;hklanyla bunu kamtlamaktad1r. Bu ogrenme arzusu bize bugun en onemli gorevimizin <;ah�mak, daha s1k1 <;ah�mak oldugunu gostermektedir. Yabanc1 yolda�lanm1z da <;ah�mak zorundalar, ama okuma-yazmay1 ve okudugunu anlamay1 ogrenmek bi<;iminde degil, buna ihtiyac1 olan biziz. Bunun proleter kulturuyle mi yoksa burjuva kulturuyle mi ilgili oldugu taru�1hyor. Ben bu sorunu �imdilik cevaps1z birak1yorum. Arna kesin olan bir �ey var: Okuma-yazmayi ve okudugumuzu anlamay1 ogrenerek ba�lamam1z gerekiyor. Yabanc1larm buna ihti-
159
yac1 yok. Onlarm daha ileri �eylere ihtiyac1 var: Oncelikle, diger �eyler d1�mda, komunist partilerin orgutlenme yap1lanyla ilgili yazd1klanmlZl ve yabanc1 yolda�lann okuyup anlamadan imzalad1klan �eyi anlamay1 ogrenmeleri gerekiyor. Ilk gorevleri bu- olmahdir. Bu karan hayata gec;:irmek gerekiyor. Bu i� bir gecede yap1lamaz. Bu karar fazla Rus kac;:m1�, ac;:1kc;:as1 Rusya deneyimlerini yans1ttyor. Tam da bu yiizden karar yabanc1lar ic;:in fevkalade anla�1lmazd1r ve bu karan bir ko�eye as1p da bir azizin resmine tapar gibi de tapmakla yetinemezler. Bu �ekilde hic;:bir yere varamay1z. Rusya deneyimlerinin 6nemli bir k1sm1-m 6zumsemeleri gerekiyor. Bu nas1l olacak, bilmiyorum. Ornegin ltalya'daki fa�istler, ltalyanlara henuz yeterince aydmlanmam1� olduklanm ve ulkelerinin Kara Yuzler'den henuz kurtulmu� olmad1g1m gostererek bize buyiik bir yard1mda bulunabilirler. Biz Ruslar da bu kararm ilkelerini yabancilara anlatmanm yollanm, yontemlerini ara�tirmahy1z. Bunu yapmad1g1m1z takdirde, yabanc1 yolda�lanm1zm bu karan hayata gec;:irmeleri mumkun olmayacakllr. Bu baglamda, yalmzca Ruslara degil, yabanc1 yolda�lara da �u an girdigimiz donemde en 6nemli �eyin ogrenmek oldugunu soylememiz gerektigine �uphem yok. Biz genel anlamda ogreniyoruz. Oysa yabanc1 yolda�lann ozel bir anlamda, yani devrimci c;:ah�mamn orgutlenmesini, yap1s1-m, yontemini ve ic;:erigini anlamak ic;:in ogrenmeleri gerekiyor. Bunu yapuklan takdirde, dunya devrimi olas1hgmm yalmzca iyi degil, mukemmel olacagma eminim.
(uzun ve �iddetli alk1�lar, "Ya�astn Lenin yolda� " slogan/an yeniden co�kulu alk1�lara yo! ai;ar)
15 Kas1m 1922'de Pravda'nm 258. say1smda yaymland1; Col lected Works, Cilt 33, s. 418-432.
160
2 . BOLOM
PROLETARYA D1KTATORL0G0 VE DEMOKRAS1
KURUCU MECLlS SE(lMLERl VE PROLETARYA D1KTAT0RL0G0
�
Sosyalist-Devrimcilerin yaymlad1klan Rus Devriminin Bir Yi l1, 1 9 1 7- 1 91 8 ( 1 9 1 8) adh derleme, N .V Svyatitski'nin "Tum-Rusya Kurucu Meclis Sec;imleri Sonuc;lan (Onsoz)" adh son derece ilginc; bir makalesini de ic;eriyor. Yazar, toplam 79 sec;im bolgesinden 54'unun sonuc;lanm aktanyor.
Svyatitski'nin incelemesi Avrupa Rusya's1 ve Sibirya'nm hemen hemen bu.tun eyaletlerini kapsamaktad1r, yalmzca �unlar atlanm1�llr: Olonets, Estonya, Kaluga, Besarabya, Podolsk, Orenburg, Yakut ve Don eyaletleri.
Oncelikle Svyatitski'nin yaymlad1g1 belli ba�h sonuc;lan aktaracag1m, sonra da bunlardan c;1kanlmas1 gereken siyasal sonuc;lan degerlendirecegim.
1 63
I . Kas1m 1 9 1 7'de 54 sei;:im bolgesinde kullamlan toplam oy
say1s1 36.262.560'd1. Yazar bu rakam1, yedi bolgeye (aru, ordu ve donanma) dag1lm1� �ekilde 3 6. 257.960 olarak veriyor, ama i;:e�itli partiler ii;:in verdigi rakamlar toplamda benim verdigim rakamlara ula�1yor.
Oylarm partilere gore dag1hm1 �oyledir: Rus Sosyalist-Devrimciler 1 6,5 milyon oy alm1�lard1r; buna diger uluslardan (Ukraynahlar, Muslumanlar ve digerleri) Sosyalist-Devrimcilerin ald1klan oylan da eklersek, toplam 20,9 milyona, yani ylizde 58 oy oranma ula�1yoruz.
Men�evikler 668.064 oy alm1�lard1r, eger benzer gruplar olan Halki;:1 Sosyalistler (312 .000) , Yedinstvo [ Plehanov'cu Birlik] (25.000) , Zeminciler ( 5 1 .000) Ukraynah sosyal-demokratlar (95 .000) , Ukraynah sosyalistler (507.000) , Alman sosyalistleri ( 44.000) ve Finlandiyah sosyalistlerin ( 1 4.000) oylanm da katmca toplam 1 ,7 milyon olacakur.
Bol�evikler 9.023.963 oy alm1�lardir. Kadetler ise 1 .856.639 oy alm1�lardir. Bunlara Kir Mulk ve
Toprak Sahipleri Birligi (215 .000) , Sag gruplar (292.000) , Eski Muminler (73 .000) , milliyeti;:iler-Yahudiler (550.000) , Muslumanlar (576.000) , Ba�kurtlar ( 195.000) , Letonyahlar (67.000) , Polonyahlar ( 1 50.000) , Kazaklar (79.000) , Almanlar ( 1 30.000) , Belaruslar ( 1 2.000) ve 'liste halinde i;:e�itli grup ve orgutler' ( 418.000) eklenince , toprak sahibi ve burjuva partilerinin 4,6 milyon oya ula�uklanm goruyoruz.
Sosyalist-Devrimciler ile Men�eviklerin Subat 1 9 1 ?'den Ekim 1 9 1 Tye kadar uzanan bu tun devrim donemi boyunca gui;:birligi yapuklanm biliyoruz. Aynca butun bu donem boyunca ve sonrasmda geli�en olaylar, lkinci Enternasyonal'in diger butun partileri gibi sosyalist olduklan zehabma kapilan
164
ve kendilerini oyle adland1ran bu iki partinin kuc;uk burjuva demokrasisini temsil ettigini kesin bir bic;imde gostermi�tir.
Kurucu Meclis sec;imlerindeki uc; ana grubu birle�tirdigimizde �u sonuc;lan elde ediyoruz:
Proletaryanm partisi (Bol�evikler)
Kui;:uk burjuva demokrat partileri (Sosyalist-Devrimciler, Men�evikler, vb.)
T oprak sahiplerinin ve burjuvazinin partileri (Kadetler, vb.)
Toplam
9,02 milyon = ylizde 25
22,62 milyon = ylizde 62
4,62 milyon = yuzde 1 3
36,26 milyon = yuzde 1 00
N.V. Svyatitski'nin bolgelere gore sonuc;lanysa �oyledir:
Kullamlan Oylar (bin)
Rolgelrr•
(ve<1yn SO.'i)all:'il ·
ol.mdi: YUzdc 8ol�nlklcr Ynzdc Kade1ler VUZdl' Topl.-m Dn•rlmdlrr •,Rus)
silahh
kll'i\'Cllc.r)
Kuzi:y I . HO J8 1 . 1 7 7.l 10 J9'J l) 2.975.l
ME'rkr:-Sun1yl l.Q87,9 J8 2.J05.6 H 550.2 10 5.?il.5
bOlgesl
Volgil-Kara Tl)prak 4 7.H.9 70 1 .1 1.:.,ti 16 l�7 4 �.7M.J
&lll l.2i2.I 13 1 . 282,2 1i 18,l 2.961
Do�u-Cullar l .�47,7 4)(62) .. +0.9 I ? 181 .. l 35835
Slblrya l.094,8 l7J.9 10 875 2.786.7
Ukr;1y11:1 1.878,I 25(77) . . . 754 10 277,5 7.581,)
1.)rdu ve Dommma 1.1185.l 43 l.671,3 38 ,l,9 4.'J6'J,6
165
Bu rakamlardan anla�1ld1g1 uzere, Kurucu Meclis sec;imlerinde Bol�evikler proletaryanm, Sosyalist-Devrimciler ise koylulugun partisiydi. Tamamen koylulugun hakim oldugu bolgelerde -Buylik-Ruslar (Volga-Kara Toprak, Sibirya, DoguUrallar) ve Ukraynahlar- Sosyalist-Devrimciler ylizde 62-77 oy alm1�lardir. Sanayi merkezlerindeyse Bol�evikler SosyalistDevrimcilere kar�1 l.'tstunluk saglam1�lardir. Bu c;ogunluk Svyatitski'nin verdigi bolge rakamlarmda oldugundan daha fazladir, zira Svyatitski ileri derecede sanayile�mi� bolgeleri, az sanayile�mi� ve hie; sanayile�memi� bolgelerle bile�tirmi�tir. Ornegin Sosyalist-Devrimci, Bol�evik ve Kadet partilerinin ve 'ulusal ve oteki gruplar'm ald1klan oylan gosteren eyalet rakamlan �oyledir:
Kuzey Bolgesi'nde Bol�eviklerin c;ogunlugu onemsiz gibi gorunmektedir: yuzde 38'e kar�1 yuzde 40. Arna SosyalistDevrimcilerin egemen oldugu bu bolgede, sanayile�memi� bolgeler (Arhangelsk, Vologda, Novgorod ve Pskov eyaletleri) sanayi bolgeleriyle birle�tirilmi�tir: Petrograd kentinde Bol�evikler (oylarm) yuzde 45'ini, Sosyalist-Devrimciler yuzde 1 6'sm1; Petrograd eyaletinde Bol�evikler yuzde SO'sini, Sosyalist-Devrimciler yuzde 26'sm1 alm1�l1r; Balt1k'ta ise
*) Yazar Rusya'y1 pek de ah�1lmad1k bir tarzda bolgelere ay1rmaktad1r: Kuzey: Arhangelsk, Vologda, Petrograd, Nogorod, Pskov, Baluk. Merkez-Sanayi Bolgesi: Vladimir, Kostroma, Moskova, Nijniy-Novgorod, Riyazan, Tula, Tver, Yaroslavl. Volga-Kara Toprak: Astrahan, Voronej, Kursk, Orel, Penza, Samara, Saratov, Simbirsk, Tambov. Bat!: Vitebsk, Minsk, Mogilev, Smolensk. Dogu-Urallar: Vyatka, Kazan, Perm, Ufa. Sibirya: Tobolsk, Tomsk, Altay, Yenisey, Irkutsk, Transbaykal , Amur. Ukrayna: Volhina, Ekaterinoslav, Kiev, Poltava, Taurida, Harkov, Herson, C:ernigov. • • ) Svyatitski parantez ii;indeki yuzde 62 rakamm1 Musluman ve C:uva� Sosyalist-Devrimcilerini katarak elde ediyor. • • • ) Parantez ii;indeki yuzde 77 rakam1 bana aittir. Ukraynah Sosyalist-Devrimcilerin eklenmesiyle elde edilmi�tir.
166
Bol�evikler yuzde 72 oy ahrken, Sosyalist Devrimcilerin oy oram yLizde s1fird1r.
Merkez-Sanayi bolgelerine bakacak olursak, Bol�evikler Moskova eyaletinde oylarm yuzde 56's1m, Sosyalist-Devrimciler yuzde 25'ini; Moskova kentinde Bol�evikler yuzde SO'sini, Sosyalist-Devrimciler yuzde 8'ini; Tver eyaletinde Bol�evikler yuzde 54'unu, Sosyalist-Devrimciler yuzde 39'unu; Vladimir eyaletindeyse Bol�evikler yuzde 56's1m, Sosyalist-Devrimciler de yuzde 32'sini alm1�lard1r.
Bu olgular kar�1smda Bol�evikleri proletaryamn yalmzca bir 'azmhg1'nm destekledigi iddialanmn ne denli gulunc; oldugunu belirtmeden gec;mek olmaz! Ostelik biz bu sozleri Men�eviklerden (Bol�eviklerin 9 milyon oyuna kar�1hk 668.000 ve bir de Transkafkasya'dan 700-800 bin oy ald1lar) ve lkinci Enternasyonal'in sosyal-hainlerinden duydugumuzu da unutmayahm.
II. Boyle bir mucize nas1l olmu� olabilir? Oylarm dome birini
alan Bol�evikler, burjuvaziyle i ttifak (koalisyon) ic;inde bulunan ve onunla birlikte oylarm dome uc;unu alan kuc;uk burjuva demokratlan kar�1smda nas1l oldu da zafer kazanabildi?
Simdi, l tilaf devletlerinin -�u her �eye kadir l tilaf devletlerinin- iki y1ldan beri Bol�evizmin du�manlanna yapug1 yard1mlarm ardmdan bu zaf eri inkar etmek tek kelimeyle gulunc;tur.
Mesele �u ki, lkinci Entemasyonal'in butun destekc;ileri de dahil olmak uzere yenilmi� olanlarm fanatiklik duzeyindeki siyasal nefretleri, bu kesimleri tarihsel ve siyasal ac;1dan son derece ilginc; bir soru olan Bol�eviklerin neden ba�anh oldugu soru-
167
sunu ciddi bir �ekilde ortaya koyrnaktan bile ahkoyrnaktad1r. Sorun �u ki, bu yalmzca kaba kuc;uk burjuva demokrasisi ac;1-smdan, bu soruyla ve bu sorunun yamuyla te�hir olmu� olan koyu cehalet ve koklu onyarg1lar ac;1smdan bir 'mucize'dir.
lkinci Enternasyonal'in terk ettigi sm1f mucadelesi ve sosyalizm ac;1smdan degerlendirildigindeyse, bu sorunun cevab1 taru�ma goturmez.
Bol�evikler, her �eyden once, proletaryanm bu.yuk c;ogunlugunu arkalarma ald1klan ic;in ba�anya ula�tilar, ki bu c;ogunlugun ic;inde proletaryamn sm1f bilinci en yuksek, en canh ve devrimci kesimi, proletaryanm gerc;ek oncusu de vard1r.
lki metropol kenti olan Petrograd ve Moskova'y1 alahm. Kurucu Meclis sec;imlerinde kullamlan toplam oy saylSl 1 . 765 . lOO'dir ve bunun 2 18.000'ini Sosyalist-Devrimciler, 837.000'ini Bol�evikler, 5 1 5 .400'unuyse Kadetler alm1�tlr.
Kendilerine sosyalist ve sosyal-demokrat diyen kuc;uk burjuva demokratlan (C::ernov'lar, Martov'lar, Kautsky'ler, Longuet'ler, MacDonald'lar ve �urekas1) kendilerini ne kadar paralarlarsa paralasmlar, 'e�itlik', 'genel oy', 'demokrasi', 'saf demokrasi' ya da 'tutarh demokrasi' tannc;alan onunde ne kadar egilirlerse egilsinler, k1r ile kentin e�itsizligi konusundaki ekonomik ve siyasal gerc;ekligi yok edemezler.
Genel olarak kapitalizmde, ozel olarak da kapitalizmden komunizme gec;i� doneminde bu reddedilemez bir gerc;ektir.
K1r ile kent birbirine e�it olamaz. Bu c;agm tarihsel ko�ullan altmda k1r kente e�it olamaz. Kent kac;1mlmaz olarak k1ra onderlik eder. K1r kac;imlmaz olarak kenti takip eder. Burada tek sorun 'kentli' sm1flardan hangisinin k1ra onderlik etmeyi ba�aracag1, bu gorevin ustesinden gelecegi ve kentin onderliginin hangi bic;imlere burunecegidir.
168
1917 Kas1m'mda Bol�evikler, proletaryanm biiyuk c;:ogunlugunu arkalarma alm1�lard1. 0 donemde, proletarya ic;:inde Bol�eviklerle rekabet eden parti s1fat1yla Men�evikler kesin bir yenilgi alm1�lard1: 9 milyon oya kar�1hk 668 bin oy ve Transkafkasya'daki 700-800 bin oyu eklersek toplam 1 milyon 400 bin oy. Aynca bu parti, proletaryanm onciisiinii t;elikle�tiren, aydmlatan ve orgiitleyen ve onu gerc;:ek bir devrimci oncii halinde pi�iren on be� y1lhk ( 1903- 1917) miicadelede yenik dii�mii�tii. Dstelik ilk devrim ( 1 905 devrimi) daha sonraki geli�meyi hazirlam1�, iki parti arasmdaki ili�kileri somut bir tarzda belirlemi� ve l 9 l 7-l 9 l 9'un biiyiik olaylannm genel provas1 olmu�tu.
Kendilerini lkinci Enternasyonal sosyalistleri olarak adlandiran kiic;:iik burjuva demokratlan, bu son derece 6nemli tarihsel sorunu, proletaryamn 'birligi'nin yararlan konusunda tathmurak laflarla gec;:i�tirmekten c;:ok ho�lamyorlar. Bu tathmurak laflan kullamrken 187 1 - 1 9 1 4 arasmda i�c;:i sm1f1 hareketi ic;:inde geli�en oportilnizmi unutuyorlar; 1914 Agustos'unda oportiinizmin c;:okii�iiniin sebepleri iizerine, 19 14- 1 9 1 7 arasmda uluslararas1 sosyalizmdeki boliinmenin sebepleri iizerine du�unmeyi unutuyorlar ya da dii�iinmek i�lerine gelmiyor.
Proletaryanm devrimci kanad1 oportiinizmin saf d1�1 edilmesi ve bastmlmas1 ic;:in her yoniiyle iyice hazirlanmadan, proletarya diktatorliigii hakkmda dii�iinmek bile yersizdir. $u an proletarya diktatorliigiinii lafta kabul ederek bu konuyu gec;:i�tirmeye c;:ah�an 'bag1ms1z' Alman sosyal-demokratlannm, Frans1z sosyalistlerinin, vs. Rusya Devrimi'nin iizerinde onemle kafa yormalan gereken dersidir bu.
Devam edelim. Bol�evikler yalmzca proletaryanm c;:ogunlugunu degil, yalmzca oportiinizme kar�1 uzun ve kararh miicadele ic;:inde c;:elikle�mi� olan proletaryanm devrimci onciisiinii
169
degil, askeri bir terim kullanmak gerekirse, metropol kentlerinde guc;hi. bir 'vurucu gii.cii.' de arkalarmda bulmu�lardu.
Belirleyici anda belirleyici noktada kuvvetlerin ezici bir us. tii.nlii.gu: Askeri ba�armm bu 'yasas1', siyasal ba�an ic;in, ozellikle de devrim ad1 verilen �iddetli ve ac1mas1z sm1f sava�1 ic;in de gec;erlidir.
Ba�kentler, ya da genel olarak bu.yuk ticaret ve sanayi merkezleri (Rusya'da bu ikisi ic; ic;edir, ama her yerde ic; ic;e degildir) , bir ulusun siyasal kaderini bii.yii.k oranda belirler, ama elbette bu merkezlerin yerel, kusal guc;ler tarafmdan yeterince desteklenmesi de �arttu (bu destek hemen gelmese de olur) .
Ba�hca iki kentte, Rusya'nm iki ticaret ve sanayi merkezinde Bol�evikler ezici, kesin bir ii.stii.nlii.k elde ettiler. Burada bizim kuvvetlerimiz, Sosyalist-Devrimcilerinkinden he
men hemen dart hat daha fazlaydL Sosyalist-Devrimcilerle Kadetlerin toplamindan daha fazla kuvvete sahiptik. Dstelik Kadetlerin Sosyalist-Devrimciler ve Men�eviklerle (Petrograd ve Moskova'da Men�evikler oylarm yalmzca yuzde ii.c;ii.nii. alm1�lard1) 'koalisyonu' emekc;i halk arasmda saygmhgm1 tii.mii.yle yitirdigi ic;in, muanzlanm1z kendi aralarmda bolii.nmii.�lerdi. Bu s1rada Sosyalist-Devrimciler, Men�evikler ve Kadetlerin bize kar�1 geri;ek birligi soz konusu degildi. * Kas1m 1 9 1 7'de, Kadetlerle guc;birligi dii.�ii.ncesine, SosyalistDevrimci ve Men�evik i�c;i ve koylii.lerle guc;birligi dii.�ii.ncesine oldugundan yuz kat daha yakm olan Sosyalist-Devrimcilerin ve Men�eviklerin onderlerinin bile , Kadetler olmadan
*) Yukandaki rakamlarm aym zamanda proletarya partisinin birligini ve daya' m�masm1, kui;uk burjuva ve burjuva partilerinin ise son derece dagm1k halini gosterdigini belirtmek ilgini;tir.
170
Bol�eviklerle guc;birligi yapmay1 dii�Ondukleri (ve bizimle pazarhga girdikleri) hatulanacakt1r!
1917 Ekim-Kas1m'mda Petrograd ve Moskova'da kazanacag1m1zdan emindik, c;Onku guc; bak1mmdan ezici bir Ostiinlugu sahiptik ve hem Bol�evik 'ordulan'nm toparlanmas1, birle�tirilmesi, egitilmesi, smanmas1 ve sava� guc;luklerine haz1rlanmas1, hem de 'du�man' 'ordulan'nm dag1mkhg1, tukenmi�ligi, 6rgOtsOzlugO ve demoralizasyonu ac;1smdan bak1ld1gmda en kapsamh siyasal haz1rhg1 yapm1� bulunuyorduk.
lki metropol kentini, kapitalist devlet mekanizmasmm (siyasal ve ekonomik) bu iki merkezini c;abuk ve kesin bir vuru�la kazanacag1m1zdan emin oldugumuz ic;in, burokrasinin ve entelijansiyamn �iddetli direni�ine ragmen, sabotaj ve benzeri �eylere ragmen, proleter olmayan emekc;i kitlelere, guvenebilecekleri biricik miittefik, dost ve 6nderin proletarya oldugunu merkezi devlet ayg1tmm da yard1m1yla fii len kamtlamayi ba�ara bildik.
lll. Arna bu en 6nemli soruna, yani proletaryamn proleter ol
mayan emekc;i kitlelere kar�1 tutumu sorununa gec;meden once, silahh kuvvetleri ele almam1z gerekiyor.
Halk kuvvetlerinin en sec;kin unsurlan emperyalist sava� suasmda askere gonderilmi�ti; lkinci Enternasyonal'in oportOnist alc;aklan (yalmzca sosyal-�ovenistler, yani dogrudan 'anavatan savunmas1' safma gec;en Scheidemann'lar ve Renaudel'ler degil, merkezciler de) s6z ve eylemleriyle silahh kuvvetlerin hem Alman, hem de lngiliz-Frans1z gruplannm emperyalist soygunculannm onderligine bag1mhhg1m kuvvetlendirmi�lerdi, ama gerc;ek proleter devrimciler Marx'm
171
1 870'te soyledigi �u sozleri hic;;bir zaman unutmam1�lard1: "Bu sayede , proletaryamn silah talimini burjuvazi yapurm1� olacaktir ! " Ancak sosyalizme ihanet eden Avusturya-Alman ve lngiliz-Frans1z-Rus partileri emperyalist sava�ta, yani her iki taraf ic;;in de yagmac1hk amac1 ta�1yan bir sava�ta 'anavatan savunmas1'ndan bahsedebilirdi; proleter devrimcilerse ( 1 9 1 4 Agustos'undan ba�layarak) butun dikkatlerini silahh kuvvetlerin devrimcile�tirilmesine, soyguncu emperyalist burjuvaziye kar�i kullamlmasma, iki emperyalist y1k1c1 grup arasmdaki haks1z ve yagmac1 sava�m, proletaryamn ve ezilen emekc;;i kitlelerin her ulkede 'kendi', 'ulusal' burjuvazilerine kar�1 hakh ve me�ru sava�ma donu�turulmesine c;;evirmi�lerdi.
1 9 1 4- 1 9 1 7 doneminde sosyalizme ihanet edenler, silahh kuvvetlerin her ulkenin emperyalist hukumetine kar�i kullamlmas1 konusunda hazirhk yapmami�lardi.
Bol�evikler, 1 9 1 4 Agustos'undan sonra butun propaganda, ajitasyon ve yeralu orgutlenme c;;ah�malarmda buna hazirhk yapular. Ku�kusuz, sosyalizme ihanet edenler, butun ulkelerin Scheidemann'lan ve Kautsky'leri, silahh kuvvetlerin Bol�evik ajitasyonuyla moralinin bozulmasindan bahsederek bu i�i gec;;i�tirdiler, oysa biz, sm1f du�mamm1zm guc;;lerinin moralini bozma, silahh i�c;;i ve koylu kitlelerinin somuruculere kar�1 macadelesi ugruna onlardan uzakla�tmp yamm1za c;;ekme gorevini yerine getirmi� olmakla gurur duyuyoruz.
<::ah�mam1zm meyvelerini , her �ey bir tarafa, Kas1m 1 9 1 Tde Rusya'da silahh kuvvetlerin de kat1ld1g1 Kurucu Meclis sec;;imlerinde toplad1k.
N. V. Svyatitski'nin oylamaya <lair aktard1g1 belli ba�h sonuc;;lar �oyledir:
172
Kurucu Meclis Se�imlerinde Kul lamlan Oy Saym, Kasim 1917 (Bin)
UIUsill Ordu vr. SO'syall�I·
Ik>1$evlkl<-"r Kaclc1 1t.r u ()r.ekl Topbm Donanm;; Bh1iklcri
Grnpl•r
Kmcy 210 fO" 78()
Ccp!'lcsl
lklll IBl"•.6 ll.5.2
Lrphcst
Guncyh'u 402,9 300. J 2o0.6 l .007,4
Cr.phcsi
Romany.a 679.• 2(>(.1.i
CP.phP.�1
Kafkas 3f>(l
c.�pht':'>i
8Jlt;k (l lC)• (120)'
Don11n m.1�1
K:mulml:
Uonanman
1.67!.J 5J,S 4 . . 164 .. 'i r.,pJ;jm 1.915.1
+lllC)• +( 110)•
l .N l ,'3 •'
Ozetlersek: Sosyalist-Devrimciler 1 .885. 100 oy, Bol�eviklerse 1 .671 .300 oy alm1�lard1r. Eger Balt1k donanmasmm ald1-g1 (yakla�1k) 1 20.000 oyu da ekleyecek olursak, Bol�eviklerin oyu 1 . 79 1 .300 olacaktIT.
") Rakamlar yakla�1kur. lki Bol�evik se�ilmi�ti. Svyatitski se�ilen her ki�i i�in ortalama 60.000 oy hesaphyor. Bu nedenle 120.000 rakamm1 veriyorum. Karadeniz donanmasmda 19.500 oyun hangi partiye verildigi konusunda bilgi verilmemi�tir. Bu siitundaki 6teki rakamlar belli ki hemen hemen tiimiiyle Ukraynah sosyalistlere aittir, zira 10 Ukraynah sosyalist ve bir sosyal-demokrat (yani Men�evik) se�ilmi�tir.
173
Bu yuzden, Bol�eviklerin oyu Sosyalist-Devrimcilerin oyundan biraz daha azdir.
Demek ki 1 9 1 7'nin Ekim ve Kas1m aylannda silahh kuvvetler yan yanya Bol�evikti.
Eger boyle olmasayd1 zafere ula�amazd1k. Butunu bak1mmdan silahh kuvvetlerin hemen hemen yan
smm oylanm ald1k, metropol kentlerine en yakm olan cephelerde ve genel anlamda, �ok uzak olmayan cephelerdeyse ezici bir �ogunluga sahiptik. Kafkasya Cephesi'ni bir yana birakirsak, Bol�evikler bir bu tun olarak Sosyalist-Devrimciler kar�1smda �ogunluk elde etmi�lerdi. Kuzey ve Bau cephelerine bakug1m1zdaysa, Sosyalist-Devrimcilerin ald1g1 420.000 oya kar�1hk Bol�eviklerin ald1klan oy 1 milyondan fazladir.
Dolay1s1yla, silahh kuvvetler i�inde de, daha Kas1m 1 9 1 Tde, Bol�evikler kendilerine belirleyici anda belirleyici noktada ezici bir kuvvet ustunlugu saglayan siyasi anlamda bir 'vurucu guce' sahiplerdi. Bol�eviklerin Kuzey ve Bau cephelerinde �ok bu.yuk bir �ogunluga sahip olduklan, merkezden �ok uzak olan 6teki cephelerdeyse koyluleri SosyalistDevrimci Parti'den kopanp kendi yanlanna (:ekecek zamam ve firsau bulduklan goz 6nune almd1gmda, proletaryamn Ekim Devrimi'ne, proletaryanm siyasal iktidan ele ge�irmesine kar�1 silahh kuvvetlerden herhangi bir direni� soz konusu degildi.
IV. Kurucu Meclis se�imlerinin sonu�lan temelinde Bol�eviz
min zaferini belirleyen u� ko�ulu inceledik: 1 ) proletarya i�inde ezici bir �ogunluk; 2) silahh kuvvetlerin hemen hemen yans1; 3) belirleyici anlarda belirleyici noktalarda, yani Petrog-
1 74
rad ve Moskova'da ve merkeze yakm sava� cephelerinde, ezici bir gii<; iistiinliigii .
Arna eger Bol�evikler proleter olmayan emekc;i kitlelerin c;ogunlugunu kendi yanlanna c;ekememi�, onlan SosyalistDevrimcilerden ve oteki kiic;iik burjuva partilerinden kopanp alamam1� olsalard1, bu ko�ullar ancak c;ok k1sa omiirlii ve giivenilmez bir zafer saglayabilirdi.
Aslolan budur. lkinci Enternasyonal 'sosyalistler'inin (siz bunu kiic;iik bur
juva demokratlan olarak anlaym) proletarya diktatorliigiinii anlayamamalannm ba�hca sebebi, �unu anlayamamalandir:
Devlet iktidan bir sm1fm (proletaryanm) elinde, proleter olmayan emek(i kitleleri proletaryamn safma (ekmek i(in bir ara(, bu ki tlelerin burjuvaziden ve ka,ak burjuva partilerinden kopanhp ahnmas1 i(in bir ara( haline gelebilir ve gelmek zorundadir.
Kiic;iik burjuva onyarg1lanyla dolu olan, Marx'm ogretilerinde devlet konusundaki en onemli �eyi unutan lkinci Enternasyonal 'sosyalistleri', devlet iktidanm kutsal bir �ey, bir put ya da bic;imsel oylamanm sonucu, 'tutarh demokrasi'nin (ya da bu z1rvaya ne ad veriyorlarsa onun) mutlak sonucu olarak goriiyorlar. Bunlar, devlet iktidannm yalmzca farkh smiflann kendi sm1fsal ama(lan i(in kullanabilecekleri ve kullanmak ( ve nasil kullamlacagm1 bilmek) zorunda olduklan bir ara( oldugunu goremiyorlar.
Burjuvazi devlet iktidanm, proletaryaya kar�1. biitiin emekc;i sm1flara kar�1 kapitalist sm1fm bir arac1 olarak kullanm1�ur. En demokratik burjuva cumhuriyetlerinde durum boyledir. Yalmzca Marksizme ihanet edenler bunu 'unutmu�lardir'
1 75
Proletarya (yeterince gui;hi. siyasal ve askeri 'vurucu gui;leri' toparlad1ktan sonra) burjuvaziyi devirrneli ve devlet iktidanm ele gei;irerek bu aracz kendi sm1fsal amai;lan ii;in kullanmahdir.
Proletaryanm sm1fsal amai;lan nelerdir? • Burjuvazinin direni�ini bastumak;
Koylulugu tarafs1zla�urmak ve eger mumkunse, onu -hi<; olmazsa, emek<;i, somurucu olmayan kesiminin <;ogunlugunu- proletaryanm safma i;ekmek; Burjuvazinin mulksuzle�tirilmesiyle ele gei;irilen fabrikalan ve genel olarak uretim arai;lanm kullanarak bu.yuk oli;ekli uretimi orgutlemek; Kapitalizmin y1kmulan uzerinde sosyalizmi orgutlemek.
Bu zatl muhteremler, Kautsky'cilerin de aralarmda bulundugu oportunistler, Marx'm ogretileriyle alay ederek, kitlelere proletaryamn once genel oyla bir i;ogunluk saglamas1 gerektigini, sonra <;ogunlugun oylanyla devlet iktidanm ele gei;irmesi gerektigini ve ancak ondan sonra 'tutarh' (bazilan buna 'saf diyor) demokrasi temelinde sosyalizmi orgutlemeleri gerektigini 'ogretiyorlar'
Oysa biz, Marx'm ogretileri ve Rusya Devrimi'nin deneyimleri temelinde �oyle diyoruz :
Proletarya once burjuvaziyi ala�ag1 etmeli ve devlet iktidanm kendisi i(in kazanmah, sonra bu devlet iktidanm, yani proletarya diktatorlugunu emek<;i halkm i;ogunlugunun sempatisini kazanmak amac1yla kendi sm1fmm bir arac1 olarak kullanmahdir.
1 76
Proletaryanm elinde devlet iktidan, proleter olmayan emek<;i halk kar�1smda nufuza sahip olma yolundaki sm1f mucadelesinin, onlan kendi yanma <;ekme, davasma kazanma, burjuvaziden <;ekip alma mucadelesinin arac1 haline nas1l gelebilir?
Birincisi, proletarya bunu eski devlet iktidan aygit1m harekete ge<;irerek degil, (gozu korkmu� dar kafahlann iniltilerine ve sabotajcilarm tehditlerine kar�m) onu parampari;a ederek, yerle yeksan ederek ve yeni bir devlet aygltl kurarak ba�anr. Proletarya bu yeni devlet ayg1tm1, proletarya diktatorlugune ve proleter olmayan emek<;i kitleleri kazanmak i<;in burjuvaziye kar�1 yuruttugu mucadeleye uygun hale getirir. Bu yeni aygn herhangi bir kimsenin icad1 degildir, proletaryamn sm1f mucadelesi yaygmla�uk<;a ve �iddetlendik<;e, bu aygn bizatihi bu mucadelenin i<;inden dogar. Bu yeni devlet iktidan aygm, bu yeni devlet iktidan tara Sovyet iktidandtr.
Rusya proletaryas1, hemen, devlet iktidanm ele ge<;irdikten birka<; saat soma, (Marx'm da gosterdigi gibi, yu.zy1llardan beri, en demokratik cumhuriyetlerde bile burjuvazinin sm1f <;1-karlarma hizmet edecek hale getirilmi� olan) eski devlet ayg1t1-nm dagmld1gm1 ve butan iktidann Sovyetlere devredildigini ilan etti ve bu Sovyetlere yalmzca emek<;i ve somurulen kitlelerin girmesine izin verdi, butun somuruculeri d1�anda b1raku.
Bu yolla, proletarya, bir anda, tek bir vuru�la devlet iktidanm ele ge<;irdikten hemen sonra, burjuvaziden onun ku<;uk burjuva ve 'sosyalist' partiler i<;indeki destek<;ilerinin geni� kitlesini kopanp aldt; <;unku bu kitle, burjuvazinin (ve onun evet efendimcileri olan <;:ernov'lar, Kautsky'ler, Martov'lar ve �urekasmm) kandud1g1 somurulen kitleler, Sovyet iktidannt ele ge(irerek, ilk kez, burjuvaziye kar�1 kendi <;1karlan i<;in bir kitle mucadelesi arac1 kazandilar.
1 77
lkincisi, proletarya, burjuvaziden ve ku<;uk burjuva demokratlardan bir anda, ya da her halukarda, <;ok <;abuk bir �ekilde 'onlann' kitlelerini, yani onlan izlemekte olan kitleleri kendi yanma <;ekebilir ve <;ekmelidir -toprak sahiplerini ve burjuvaziyi mulksuzle$tirerek onlann en yaklCl ekonomik ihtiyai;lanm devrimci bir tarzda kar$ilamak suretiyle onlan kazanabilir ve kazanmak zorundadu.
Burjuvazi elindeki devlet iktidan ne denli 'gu<;lu' olursa olsun bunu yapamaz.
Proletarya ise, devlet iktidanm ele ge<;iri�inin hemen ertesi gunu bunu yapabi lir, <;D.nku bunun i<;in hem bir aygita (Sovyetler) hem de ekonomik temele (toprak sahiplerinin ve burjuvazinin mulksuzle�tirilmesi) sahiptir.
l�te Rusya proletaryas1 tam da bu �ekilde koylu!Ugu Sosyalist-Devrimcilerden kopanp aldi ve devlet iktidanm ele ge<;irdikten yalmzca birkat; saat sonra kendi yanma <;ekmeyi ba�ard1; muzaffer proletarya Petrograd'da burjuvaziye kar�1 kazand1g1 zaferden birka<; saat sonra bir 'toprak kararnamesi' yaymlad1 ve bu kararnamede, bir anda, devrimci bir surat, enerji ve davaya adanm1�hkla , koylulerin i;ogunlugunun en yak1c1 ekonomik ihtiya<;lanm tumuyle kar$1 lad1, toprak sahiplerini tumuyle ve tazminat odemeksizin mulksuzle�tirdi.
Koylulere, i�<;ilerin onlan ezip ge<;mek istemedigini, onlar uzerinde bask1 kurmak istemedigini, aksine onlara yard1m etmek ve onlarm dostu olmak istedigini kamtlamak i<;in, muzaffer Bol�evikler 'toprak kararnamesi'ne kendilerinden tek bir kelime bi le eklemediler, noktasma virgulune kadar, Sosyalist-Devrimcilerin kendi gazetelerinde yaymlad1k�an koylu fermanlarma (ku�kusuz bunlarm en devrimci olanlarma) sad1k kaldilar.
1 78
Bu durum kar�1smda Sosyalist-Devrimciler ofkeden kuplere bindiler, "Bol�evikler program1mm <;aldilar" diye yaygara kopardilar. Arna bunu yapmakla sadece kendilerini gulun<; duruma du�urmu� oldular. Ger<;ekten de, ne guzel bir parti: Programlannda devrimci nitelikte ve emek<;i halkm yaranna olan maddeleri hayata ge<;irebilmek i<;in yenilgiye ugramalan ve hukumetten kovulmalan gerekiyormu�!
lkinci Enternasyonal'in hainleri, kalm kafahlan ve bilgi<;leri bu diyalektigi hi<;bir zaman anlayamadilar; proletarya nufusun <;ogunlugunu kendi yanma <;ekemedigi takdirde zafere ula�amaz. Arna zaferi, burjuvazinin yonetimi altmdaki bir se<;imde oy <;ogunlugu saglamakla ya da bunu kazanmamn bir ko�ulu yapmakla sm1rlamak tam bir aptalhkur ya da i�<;ileri aldatmaktan ba�ka bir �ey degildir. Proletarya nufusun <;ogunlugunu kendi yanma <;ekmek i<;in, once burjuvaziyi devirmek ve devlet iktidanm ele ge<;irmek zorundadir. lkincisi, Sovyet iktidanm kurmak ve eski devlet ayg1tlm tlimuyle par<;alamak zorundad1r, zira bu �ekilde burjuvazinin ve ku<;uk burjuva uzla�macilanmn, proleter olmayan emek<;i kitleler uzerindeki egemenligini, saygmhgm1 ve nufuzunu y1kacaktir. U<;uncusu de , burjuvazinin ve ku<;uk burjuva uzla�macilanmn, proleter olmayan kitlelerin (ogunlugu uzerindeki nufuzunu onlann ekonomik ihtiya<;lanm somurnculer aleyhine devrimci bir tarzda kar�ilayarak butanuyle yok etmek zorundad1r.
Elbette bunu yapmak ancak kapitalizmin geli�imi belli bir duzeye ula�ugmda mumkun olabilir. Bu temel ko�ul olmazsa, proletarya ne ayn bir sm1f olarak geli�ebilir ne de oportlinistlerin gozden du�up hareketin d1�ma auld1klan uzun grev ve gosteri y1llannda surdunllen mucadeledeki uzun soluklu egitim, ogretim, yeti�tirme ve smama programmda bir ba�an sag-
1 79
lanabilir. Bu temel ko�ul olmazsa, merkezler, proletaryanm devlet iktidanm fethetmesinin ardmdan onu bii.tii.nii.yle ele ge�irmesini, daha dogrusu onun can damanm, �ekirdegini, sinir merkezlerini ele ge�irmesini imkanh kilacak ekonomik ve siyasal rolii. oynayamaz. Bu temel ko�ul olmazsa, proletaryanm konumu ile proleter olmayan emek�i kitlelerin konumu arasmda, proletaryanm bu kitleleri nii.fuzu altma almas1 i�in, onlar kar�1smdaki nii.fuzunun etkili olabilmesi i�in gerekli olan yakmhk, benzerlik ve bag da olamaz.
v. Biraz daha ilerleyelim. Proletarya devlet iktidanm ele ge�irip, Sovyet sistemini ku
rarak, somii.rii.cii.lerin aleyhine emek�i halkm �ogunlugunun ekonomik ihtiya�lanm kar�1layabilir.
Peki, tam ve kesin bir zafer i�in bu yeterli midir? Hayir, degildir.
Kii.�ii.k burjuva demokratlar, onlarm bugii.nkii. ba�hca temsilcileri olan 'sosyalistler' ve 'sosyal-demokratlar', emek�i kitlelerin kapitalizm ko�ullarmda, uzun bir mii.cadele deneyimi olmadan, belli bir sm1f1 ya da belli bir partiyi izlemeye salt oy vererek karar verebilmelerini ya da en azmdan, onceden karar verebilmelerini saglayacak yuksek bir sm1f bilincine, saglam bir karaktere, alg1 gii.cii.ne ve geni� bir siyasal gorii.�e kavu�abileceklerini dii.�ii.nerek kuruntuya kap1hyorlar.
Bu yalmzca bir yamlsamad1r. Bu, Kautsky, Longuet ve MacDonald tii.rii. bilgi�lerin ve duygusal sosyalistlerin uydurduklan duygusal bir hikayedir.
Eger kapitalizm bir yandan kitleleri magdur, ezilmi� ve deh�ete kapilm1� bir varolu� durumuna, dagm1khga (kirsal
180
kesim! ) ve cehalete mahkum etmeseydi, diger yandan kapitalizm burjuvazinin eline i�<;:i ve koylii kitlelerinin gozlerini boyamak, zihinlerini koreltmek ve benzeri �eyler ii;:in biiyiik bir yalan ve aldatma aygltl vermemi� olsayd1, kapitalizm kapitalizm olmazdi.
l�te bu yuzden yalmzca proletarya emehi;i hi tleleri kapitalizmden komiinizme gotarebilir. Kiii;:iik burjuva ya da yan kii<;:iik burjuva kitlelerin 'i�<;:i sm1fiyla m1 , yoksa burjuvaziyle mi saf tutmak' gibi son derece karma�1k siyasi soruna 6nceden cevap verebilecegini dii�iinmek safhkur. Emek<;:i kitlelerin proleter olmayan kesimlerinin yalpalamas1 kai;:1mlmazd1r; aym �ekilde, burjuvazinin 6nderliginin proletaryamn 6nderligiyle har�Ila�tmlmasm1 miimkiin kilacak kendi pratih deneyimlerini elde etmeleri de kai;:milmazd1r.
l�te 'tutarh demokrasi' hayranlanmn ve bu son derece 6nemli siyasal sorunlarm oyla i;:6ziilebilecegini dii�iinenlerin siirekli gozden kai;:ird1klan ko�ul budur. Bu tiir sorunlar, miicadele i<;:inde keskinle�ip ilerledigi durumda, fiilen ii; sava� ile <;:6ziimlenir ve proleter olmayan kitlelerin (esasen de koyliilerin) deneyimleri, proletaryanm yonetimiyle burjuvazinin yonetimini kar�ila�urarak elde edecekleri deneyim bu sava�ta son derece biiyiik bir 6nem ta�ir.
Rusya'da Kas1m 1 9 1 7'deki Kurucu Meclis sei;:imleri, 1 9 1 7-1 9 y1llan arasmdaki iki yilhk ti; Sava�'la kar�ila�tmld1gmda, bu ai;:1dan olduki;:a 6greticidir.
Bol�evikleri en az destekleyen bolgelerin hangileri olduguna bakahm. Birincisi, Bol�eviklerin yiizde 1 2 oy ald1klan Dogu Urallar ve yiizde 10 oy ald1klan Sibirya'dir. lkincisi, Bol�eviklerin yiizde 10 oy ald1klan Ukrayna'dir. Oteki bolgeler arasmda, Bol�eviklerin yiizde olarak en az oy ald1klan
181
yerler, BU.yuk Rusya'nm koylu bolgesi olan Volga-Kara Toprak bolgesidir, ama buralarda bile Bol�evikler yuzde 1 6 oy oranma ula�m1�lard1r.
Tam da Bol�eviklerin Kas1m 1 9 1 7'de en az oy ald1klan bolgelerde kar�1-devrimci hareketler, kar�1-devrimci kuvvetlerin isyanlan ve orgutlenmeleri en bu.yuk ba�any1 kaydettiler. Tam da bu bolgelerde Kol<;ak ve Denikin'in egemenligi aylarca surdu.
Kii.<;ii.k burjuva kitlelerin yalpalamalan, proletaryanm nufuzunun en zay1f oldugu bu bolgelerde ozellikle belirgindi. Yalpalama ilk ba�ta Bol�eviklerden yanayd1, zira Bol�evikler koylulere toprak vermi� ve terhis edilen askerler evlerine ban� konusunda haberler getirmi�lerdi, ama sonra, Bol�evikler devrimin uluslararas1 geli�imini h1zland1rmak ve Rusya'daki merkezini korumak i<;in Brest Antla�mas1'm imzalamaya karar verdikleri ve boylece yurtseverlik duygulanm, kii.<;uk burjuva duygularmm bu en derinini 'gucendirdikleri' zaman Bol�evikler aleyhine donduler. Proletarya diktatorlugu fazla tah1l stoklanmn en bol oldugu yerlerdeki koylulere ozellikle itici gelmi�ti, zira Bol�evikler bu fazla stoklarm narhh fiyatla devlete devredilmesini kesin ve kararh bir bi<;imde takip edeceklerini gostermi�lerdi. Urallar'daki, Sibirya'daki ve Ukrayna'daki koyluler Kol<;ak ve Denikin'in safma ge<;tiler.
Daha sonra, koyluler Kol<;ak ve Denikin'in egemenligi altmdaki bu.tun kalem�orlarm beyaz muhafiz gazetelerinin her say1smda yaygarasm1 kopard1klan Kol<;ak ve Denikin 'demokrasisi'nin ne oldugunu bizzat ya�ayarak gordukten sonra, demokrasi ve 'Kurucu Meclis' konusundaki bu sozlerin, toprak sahiplerinin ve kapitalistlerin diktatorlugunu gizlemekten ba�ka bir i�e yaramad1gm1 anlad1lar.
182
Boylece, Bol�evizme dogru yeni bir yoneli� ba�lad1 ve Kol<;;ak ve Denikin'in cephe gerisinde koylii isyanlan yaygmla�u. Koyliiler kurtancilan olarak gordiikleri kml birlikleri bag1rlarma bastilar.
Koylulerin, yani kii<;;iik burjuva emek<;;i kitlelerin esas kesiminin bu yoneli�i uzun vadede hem Sovyet egemenliginin hem de Kol<;;ak ve Denikin yonetiminin kaderini belirledi. Arna bu 'uzun vade'nin bncesinde, �iddetli mucadelelerin ve ac1 deneyimlerin hakim oldugu olduk<;;a uzun bir donem ya�amak gerekiyordu. Rusya'da iki yilm ardmdan bitmeyen, Sibirya ve Ukrayna'da hi<; bitmemi� olan bu donemin, bir ya da birka<;; yil i<;;inde tUmuyle bitecegi konusunda da herhangi bir garanti yoktur.
Tutarh' demokrasi yanda�lan bu tarihsel olgunun bnemi iizerine kafa yormamay1 tercih ediyorlar. Proletaryamn kapitalizm i<;;inde emek<;;i kitlelerin <;;ogunlugunu oy sand1gmda 'ikna edebilecegi' ve saglam bir �ekilde yanma <;;ekebilecegi �eklinde <;;ocuk masallan uydurdular ve uydurmaya devam ediyorlar. Arna ger<;;ekler, ancak uzun ve amans1z bir miicadele i<;;inde, yalpalayan kii<;;iik burjuvazinin sanc1h deneyimlerinin onu, proletarya diktatorliigiinii kapitalistlerin diktatorliigiiyle k1yaslad1ktan sonra, ilkinin ikincisinden daha iyi oldugu sonucuna gotardugunu gostermektedir.
Marksizmi incelemi� ve ileri iilkelerin on dokuzuncu yiizyildaki siyasal tarihinin derslerini hesaba katmaya a<;;1k olan her sosyalist , kii<;;iik burjuvazinin proletarya ile kapitalistler arasmda yalpalamasmm ka<;;milmaz oldugunu teoride kabul eder. Bu yalpalamamn ekonomik kokleri, iktisat bilimi tarafmdan a<;;1k<;;a ortaya koyulmu� olup, dogrulugu lkinci Enternasyonal sosyalistlerince yaymlanan gazetelerde, bro�iirlerde ve bildirilerde milyonlarca kez yinelenmi�tir.
183
Ne var ki soz konusu ki�iler, bu dogrulan somutta proletarya diktatorlugu c;agma uygulamaya gelince yan c;iziyorlar. Stntf mucadelesinin yerine , (stmflar arast 'e�itlik' konusundaki, 'tutarh' ya da 'saf demokrasi' konusundaki, biiyiik tarihsel sorunlann oy sandzgmda c;oziimlenecegi konusundaki, vs. ) kuc;iik burjuva demokratik onyargtlan ve yamlsamalan koyuyorlar. Proletaryanm iktidan ele gec;irmesiyle stmf miicadelesinin sonlanmt� olmayacagmt, aksine farkh bir bic;imde ve farkh arac;larla devam ettirilecegini anlamtyorlar. Proletarya diktatorlugu, proletaryanm devlet iktidan gibi bir aracm yard1m1yla yiiriittugu stmf miicadelesidir; bu smtf miicadelesinin amac;larmdan biri, emekc;i kitlelerin proleter olmayan kesimlerine uzun deneyimleri ve bir dizi pratik ornek arac1hg1yla proletarya diktatorlugunden yana olmanm kendileri ic;in burjuva diktatorlugunden yana olmaktan daha yararh oldugunu ve iic;iincii bir yolun miimkiin olmad1gm1 gostermektir.
Kas1m 1 9 1 Tde yap1lan Kurucu Meclis sec;imlerinin sonuc;lan, bize bu sec;imlerden bu yana iki y1ld1r devam eden le; Sava�'m geli�iminin arka plamm sunmaktadtr. Bu sava�taki ana guc;ler daha Kurucu Meclis sec;imleri strasmda ac;1kc;a saflanm alm1�lard1 : Proleter ordusunun 'vurucu guc;' rolii , yalpalayan koylulugun rolii ve burjuvazinin rolii daha o zamandan ac;1kc;a goriiliiyordu. Svyatitski makalesinde �oyle yaz1yor: "Bol�eviklerin en ba�anh oldugu bolgelerde Kadetler de en ba�anhydt: Kuzey ve Merkez-Sanayi bolgeleri" (s. 1 1 6) . Proletarya ile burjuvazi arasmda bulunan ara unsurlann en zaytf oldugu yerler dogal olarak en geli�mi� kapitalist merkezlerdi. Bu merkezlerde stmf miicadelesi dogal olarak en keskin bic;imine biiriinmii�tii . Burjuvazinin ana kuvvetlerinin yogunla�trgt yerler buralard1 ve ancak buralarda proletarya burjuvaziyi yenebilir-
184
di. Burjuvaziyi ancak proletarya dize getirebilirdi ve ancak burjuvazinin dize getirilmesinden sonra proletarya devlet iktidan gibi bir arac1 kullanarak, halkm kui;uk burjuva katmanlarmm sempatisini ve destegini kesin olarak kazanabilirdi.
Kurucu Meclis sei;imlerinin sonui;lan dogru yorumland1g1 ve yerli yerinde kullamld1g1 takdirde, sm1f mucadelesinin Marksist ogretisinin temel dogrulanm tekrar tekrar onumuze serecektir.
Yeri gelmi�ken belirtelim, bu sonui;lar ulusal sorunun rolunu ve onemini de ortaya koymaktad1r. Ukrayna'y1 ele alahm. Ukrayna sorununa ili�kin son konferanslarda baz1 yolda�lar bu sanrlarm yazanm, Ukrayna'daki ulusal soruna i;ok fazla 'agirhk' vermekle sui;ladilar. Kurucu Meclis se<;imlerinin sonui;lan Ukrayna'da daha Kas1m 1 9 1 7'de , Ukraynali SosyalistDevrimcilerle sosyalistlerin oylarm i;ogunlugunu ald1klanm gostermektedir (Ukrayna'nm 7 ,6 milyonluk top lam oyundan Rus Sosyalist-Devrimcilerin ald1g1 1 ,9 milyon oya kar�1hk 3,4 milyon oy + 0,5 = 3,9 milyon) . Guneyban ve Romanya cephelerinde bulunan orduda, Ukraynah sosyalistler toplam oylarm yuzde 30'unu ve 34'unu ald1lar (Rus Sosyalist-Devrimcileri ise yiizde 40 ve yuzde 59 oy ald1lar) .
Bu ko�ullar altmda, Ukrayna'daki ulusal sorunun onemini gormezlikten gelmek -Buyuk-Ruslarm s1k s1k i�ledikleri (Yahudilerinse belki de Buyuk Ruslardan biraz daha az s1khkta i�ledikleri) bu su<;- buyuk ve tehlikeli bir hatad1r. Rus ve Ukraynah Sosyalist-Devrimciler arasmda daha 1 9 1 Tde gorulen bolunme tesadufi olamazdi. Enternasyonalistler olarak bizim birinci gorevimiz, Buyuk Rus emperyalizminin ve �ovenizminin 'Rus' komunistleri arasmda (bazen bilini;sizce devam eden) kahnnlanyla canla ba�la sava�maknr; ikinci gorevimizse , tam
185
da gorece kuc;uk bir sorun olan (c;unku bir enternasyonalist ic;in devlet smirlan onuncu degilse bile, ikinci derecede bir sorundur) ulusal sorun konusunda tavizler vermektir. Daha onemli olan ba�ka sorunlar vardir: proletarya diktatorlugunun temel c;1karlan; Denikin'le sava�an K1z1l Ordu'nun birlik ve disiplininin c;1karlan; proletaryanm koyluluge ili�kin onderlik rolu. Ukrayna'nm ayn bir devlet olup olmayacag1 sorunu c;ok daha az oneme sahiptir. Ukraynah i�c;i ve koylulerin farkh sistemleri deneme ihtimali bile ve sozgelimi birkac; yilhk bir surec; ic;inde pratikte RSSCF'yle birligi denemeleri ya da ondan aynhp bag1ms1z bir Ukrayna Sovyet Sosyalist Cumhuriyeti kurmalan ya da bu iki cumhuriyetin yakm ittifakmm c;e�itli bic;imlerini denemeleri, vs. bizi en ufak bir �a�kmhga du�urmemeli ya da korkutmamahdir.
Bu sorunu pe�inen, bir anda ve kesin olarak, 'saglam' ve 'geri donu�suz' bir bic;imde c;ozmeye kalk1�mak, dar kafahhk ya da tam bir aptalhk olurdu, c;unku proleter olmayan emekc;i kitlelerin boyle bir sorunda yalpalamalan gayet dogaldir, hatta kac;milmazdir, proletarya ac;1smdansa hie; de korkulacak bir �ey degildir. Bu tar yalpalamalara azami dikkat ve ho�goruyle yakla�mak, proleter olmayan kitlelere bu yalpalamalardan kendi deneyimlerinin bir sonucu olarak kurtulma firsatm1 vermek gerc;ekten enternasyonalist olma yetenegine sahip bir sm1f olarak proletaryanm gorevidir. Ho�gorusuz, ac1mas1z , uzla�maz ve katl tutumumuzu, bir k1sm1m yukanda belirttigim diger, daha temel sorunlara saklamahy1z.
VI. Kas1m 1 9 1 7'deki Kurucu Meclis sec;imleriyle Rusya'daki
proleter devriminin Ekim 1 9 1 Tden Arahk 19 1 9'a kadarki ge-
186
li�imini kar�1la�urarak, her kapitalist ulkede burjuva parlamentarizmi ve proleter devrimine ili�kin sonuc;lar c;1karabiliriz. Simdi, belli ba�h sonuc;lan k1saca formule etmeye ya da en azmdan genel hatlanyla sunmaya c;ah�ay1m.
1) Genel oy, her s1mfm kendi sorunlanm kavramada ula�t1g1 duzeyin bir gostergesidir. (:e�itli sorunlanm c;ozmek ic;in farkh s1mflarm ne yone egi lim gosterdiklerini ifade eder. Fakat bu sorunlarm gerc;ek c;:ozumunu oy sand1gmda degil, s1mf mucadelesinin ic; sava�1 da kapsayan tum bic;imlerinde aramak gerekir.
2) lkinci Enternasyonal'in sosyalistleri ve sosyal-demokratlan, kaba kuc;uk burjuva demokratlanmn tutumunu takmmakta ve s1mf mucadelesinin temel sorunlanmn oyla c;ozulebilecegi onyarg1s1m payla�maktadirlar.
3) Devrimci proletaryanm partisi, kitleleri bilinc;lendirmek ic;in burjuva parlamentolarmda yer almak zorundadir; bu bilinc;lendirme sec;imler sirasmda ve parlamentoda partiler arasmdaki mucadelede gerc;ekle�tirilebilir. Fakat s1mf mucadelesini parlamenter mucadeleyle smirlamak ya da parlamenter mucadeleyi diger bii.tii.n mucadele bic;imlerinin bagh bulundugu en ii.stun ve belirleyici bic;im olarak gormek, ashnda, proletaryaya kar�1 burjuvazinin safma gec;mek demektir.
4) lkinci Enternasyonal'in bii.tii.n temsilcileri ve destekc;ileri ve 'Bag1ms1z' Alman Sosyal-Demokrat Partisi'nin onderleri lafta proletarya diktatorlugunu kabul ettikleri halde, sira eyleme geldiginde, yuruttukleri propagandalarla proletaryay1, once kapitalizm ko�ullannda halkm c;ogunlugunun siyasal iktidann proletaryaya devredilmesini kabul ettigine dair resmi bir ifade (yani, burjuva parlamentosunda bir oy c;ogunlugu) elde etmek zorunda oldugu, iktidarm devrinin ancak ondan sonra
187
gen;ekle�ecegi ma5allanyla uyutarak a5hnda burjuvazinin 5afma gec;mektedirler.
Alman 'bag1m51z' 505yal-demokratlanmn ve c;urumu� 505-yalizmin benzer onderlerinin bu onermeden hareketle 'bir azmhgm diktatorlugu'ne, vb. kar�1 yuk5elttikleri butun feryatlar, en demokratik cumhuriyetlerde bile fiilen egemen olan burjuva diktatorlugunu oldugu gibi, bu diktatorlugun proletaryanm 5m1f mucadele5iyle ortadan kaldmlma5mm ko�ullanm da anlayamad1klanm go5termektedir.
5) Bu kavray1�51zhk ozellikle �unlan kap5amaktad1r: Burjuva partilerinin egemenliginin bu.yuk oranda halk kitlelerini aldatmalanna, 5ermayenin boyunduruguna ve aynca kapitalizmin doga5ma ili�kin olarak, daha c;ok kuc;uk burjuva partilerinde gordugumuz ve genellikle 5m1f mucadele5ini �u ya da bu olc;ude gizlenmi� 5m1f uzla�mac1hg1yla ikame etmek i5teyen bir kendi kendini kandirma eylemine dayah oldugunu unutuyorlar.
"Once halkm c;ogunlugu, ozel mulkiyetin varhgm1 devam ettirdigi , yani 5ermayenin egemenliginin ve boyundurugunun hala var oldugu bir 51rada, proletaryanm parti5inden yana olduklanm go5ter5in, ancak ondan 5onra parti iktidan ele gec;irebilir ve gec;irmelidir! " Kendilerine 505yali5t diyen ama gerc;ekte burjuvazinin u�ag1 olan kuc;uk burjuva demokratlan boyle diyorlar.
Biz5e, "Once devrimci proletarya burjuvaziyi ala�ag1 et5in, 5ermayenin boyundurugunu kopanp at5m ve burjuva devlet aygllml parc;ala5m, 5onra muzaffer proletarya, 56muruculerin 5utma ba5arak proleter olmayan emekc;i kitlelerin ihtiyac;lanm kar�1layacak ve boylece onlann c;ogunlugunun 5empati5ini ve de5tegini c;ok c;abuk bir �ekilde kazanabilecektir" diyoruz.
188
Tersi tarihte pek ender gorulen bir istisna olacakur (ve boyle bir istisna durumunda bile burjuvazi, Finlandiya orneginin de gosterdigi gibi, ic; sava�a ba�vurabilir) .
6) Ba�ka bir deyi�le : "Once, ozel mulkiyetin ve sermayenin boyundurugu (yani, bic;imsel e�itlik altmda fiilI e�itsizlik) korunurken e�itlik ya da tutarh demokrasi ilkelerine bagh kalacag1m1z konusunda guvence verecegiz, ardmdan bu temel uzerinde c;ogunlugun karanm edinmeye c;ah�acag1z" diyor burjuvazi ve onun evet efendimcileri, kendilerine sosyalist ve sosyal-demokrat ad1 veren kuc;uk burjuva demokratlan.
Bizse, "Once proleter sm1f mucadelesi, devlet iktidannm ele gec;irilmesiyle, gerc;ek e�itsizligin temellerini ve dayanak noktalanm yok edecek, ardmdan somuruculeri alt eden proletarya tum emekc;i kitleleri sm1flann ortadan kaldmlmasma, yani sosyalist e�itlige, aldatmaca olmayan yegane e�itlige goturecektir," diyoruz.
7) Butun kapitalist ulkelerde, proletaryamn yam sira ya da proletaryanm devrimci amac;lannm bilincinde olan ve bu amac;lan gerc;ekle�tirmek ic;in sava�ma yeteneginde olan kesiminin yam s1ra, burjuvaziyi ve burjuva demokrasisini takip eden (lkinci Enternasyonal 'sosyalistleri' de dahil) siyasal bak1mdan olgunla�mam1� c;e�itli proleter, yan proleter, yan kuc;uk burjuva katmanlar da vardir, c;unku bunlar aldaulm1�tir, kendi guc;lerine ya da proletaryanm gucune guvenleri yoktur, acil ihtiyac;lannm somuruculerin mulksuzle�tirilmesi yoluyla kar�ilanabileceginin farkmda degillerdir.
Emekc;i ve somurulen halkm bu katmanlan proletaryanm oncusune muttefikler saglar ve ona nufus ic;inde saglam bir c;ogunluk kazandmr; ama proletarya bu muttefikleri ancak devlet iktidan gibi bir aracm yard1m1yla, yani burjuvaziyi de-
189
virdikten ve burjuvazinin devlet aygmm yok ettikten sonra kazanabilir.
8) Bir kapitalist Olkede proletaryamn gucO, toplam nufus ii;indeki say1sal oranmdan i;ok daha fazladir. Bunun sebebi kapitalizmin butun ekonomik sisteminin kalbine ve sinir sistemine proletaryamn egemen olmas1 ve aynca kapitalizm ko�ullarmda emeki;i kitlelerin ezici i;ogunlugunun geri;ek i;1karlanm ekonomik ve siyasal ai;1dan proletaryamn ifade etmesidir.
Bu yuzden, proletarya, nufusun azmhgm1 olu�turdugunda bile (ya da, proletaryamn sm1f bilini;li ve geri;ekten devrimci oncOsO toplumda azmhg1 olu�turdugunda bile) burjuvaziyi ala�ag1 edebilir ve bunun ardmdan, hii;bir zaman pe�in pe�in proletaryamn egemenliginden yana oldugunu beyan etmeyen, bu egemenligin ko�ullanm ve amai;lanm anlamayan ve ancak elde edecegi deneyimlerle proletarya diktatorlugOnOn kai;milmaz, gerekli ve me�ru olduguna inanacak olan yan proleter ve kui;Ok burjuva kitleler arasmdan yamna pek i;ok mOttefik i;ekebilir.
9) Son olarak, her kapitalist olkede, sermayeyle emek arasmda kai;1mlmaz olarak yalpalayan i;ok geni� bir kui;Ok burjuva katmam her zaman vardir. Proletarya zafere ula�mak ii;in, once, diger biri;ok �ey d1�mda, burjuvazi ile onun kui;Ok burjuva mOttefikleri arasmdaki kopuklugu ya da ittifaklanmn saglam bir temelden yoksun oldugunu, vb. hesaba katarak, burjuvaziye kar�1 belirleyici saldms1 ii;in dogru am sei;mek zorundadir. lkincisi, proletarya, zafere ula�masmm ardmdan, kui;Ok burjuvazinin bu yalpalamalarmdan onu tarafs1zla�uracak ve somOrOculerin safma ge<;mesini onleyecek �ekilde yararlanmahdir; bu yalpalamalara ragmen bir sure iktidara tutunmay1 bilmelidir, vs. vs.
190
1 0) Proletaryay1 zaferine haz1rlamada zorunlu ko�;ullardan biri, proletaryamn kapitalist bir ortamda hareket etmesinden oturu kac,;1mlmaz olan oportunizme, reformizme, sosyal-�ovenizme ve benzer burjuva etki ve egilimlerine kar�1 uzun soluklu, inatc,;1 ve ac1mas1z bir mucadele yurutmektir. Eger boyle bir mucadele olmazsa, eger i�c,;i s1mf1 hareketi ic,;indeki oportunizm onceden alt edilmezse, proletarya diktatorlugu sbz konusu olamaz. Eger Bol�evizm onceden, 1 903 - 1 9 1 ?'de Men�evikleri, yani oportunistleri, reformistleri, sosyal-�ovenistleri yenmeyi ve onlan proleter oncunun partisinden acimadan atmay1 ogrenmemi� olsayd1, 1 9 1 7- 1 9 19'da burjuvaziyi dize getiremezdi.
Bugun, Almanya'da 'Bag1ms1z'larm onderleri, Fransa'da Longuet yanda�lan, vb. gibi gerc;ekte o eski ah�1ld1k c,;izgisini, yani oportunizme kuc,;uklu buyuklu tavizler verme ve onunla uzla�ma, burjuva demokrasisinin (kendi tabirleriyle 'tutarh demokrasi'nin ya da 'saf demokrasi'nin) ve burjuva parlamentarizminin onyarg1lanna boyun egme, vb. politikalanm surduren kesimlerin proletarya diktatorlugunu lafta kabul etmeleri, kendini aldatmamn en tehlikeli bic,;imidir ve kimi zaman da i�c,;ilerin ac,;1k ac,;1k aptal yerine konmasmdan ba�ka bir �ey degildir.
Arahk 1919'da yaymlanm1�ur; Col lected Works, Cilt 30, s. 253-275.
191
16 Arahk 1 919
PETROGRAD ISC::I VE ASKER TEMSILCILERI ILE CEPHEDEN GELEN DELEGELERIN ORT AK TOPLANTISINDA KONUSMA
17 (4) Kas1rn 1 9 1 7 �
GAZETE HABERl: Uzun bir konu�rna yaparnayacag1rn; sadece yeni hiikiirne
tin konurnunu, prograrnm1 ve gorevlerini genel hatlanyla belirtrnekle yetinecegirn.
Sizin de bildiginiz iizere ban� politikasma, derhal bir ban� teklifi yap1lrnasma tarn bir destek vardi. Bu iilke de dahil olrnak iizere biitiin Avrupa'da ban� vaadinde bulunrnarn1� tek bir burjuva bakan yoktur; Rusya askerleri bu laflann yalan oldugunu ya�ayarak gordiiler. Ban� vaat eden boldu, arna ban� teklifinde bulunan olrnad1, aksine kitlelere yeni saldm ernirleri verildi. Biz derhal bir ban� teklifinde bulunrnanm hukiirne-
192
timizin ilk gorevi alduguna inamyarduk ve bunun geregini yerine getirdik.
Lenin yalda� yeni hukumetin ban� tekliflerini s1ralad1ktan sanra �unlan ekledi: Devletler somurgelerini ellerinde tuttuklan surece bu sava� asla bitmeyecek. <:=1k1� yalu nedir? Tek bir yal var, a da i�\'.i-koylu devletinin sermayeyi dize getirmesidir. Biz asla sava�m tek bir hamlede, ornegin sunguleri tapraga gomerek sanlandmlabilecegini vaat etmedik. Sava� sermayeleri milyarlarla ifade edilen ve dunyay1 kendi aralarmda payla�m1� alan kapitalistler arasmdaki \'.all�madan dagmu�tur ve bu sava�m sanlanmas1 i\'.in sermayenin iktidarmm yak edilmesi �artur.
Lenin yalda� iktidarm Savyetler'e devrinden bahsetti ve yeni bir alguyla kar�1 kar�1ya aldugumuza dikkat \'.ekti: Koyluler bu tun iktidarm Savyetler'e ait alduguna inanmay1 reddediyarlar, hala hukumetten bir �eyler bekliyarlar ve Savyet'in ozel bir kurum degil, bir devlet kurumu aldugunu unutuyarlar. Biz yeni bir devlet istedigimizi, Savyetlerin eski burokrasinin yerini almas1 gerektigini ve bu.tun halkm yonetmeyi ogrenmesi gerektigini soyluyaruz. Dik ve kararh durdugumuz muddet\'.e hi\'.bir tehditten karkmamza gerek yak. Subay akulu ogrencileri bir ayaklanma tertiplemeye \'.ah�ular, ama icab1-na bakmasm1 bildik; Maskava'y1 bir kan golune \'.evirdiler ve Kremlin duvarmda askerleri kur�una dizdiler. Oysa halk galip geldiginde, du�mana yalmzca askeri anurunu degil, aym zamanda silahlanm da elinde tutma f1rsau verdi.
Vikjel grev tehdidinde bulunuyar. Biz kitlelere donup, greve gitmeyi ve hem cephedeki askerleri hem de cephe gerisindeki halk1 a\'.hktan oldurmeyi isteyip istemediklerini saracag1z. Ben demiryalu proletaryasmm greve 'hay1r' diyecegine
1 93
eminim. Tevkiflerden oturu suc;lamyoruz. Gerc;ekten de tevkifler yapug1m1z dogru; mesela bugun Devlet Bankasi mudurunu tevkif ettik. Terorizme ba�vurmu� olmakla suc;lamyoruz, ama silahs1z insanlan giyotine yollam1� olan Frans1z devrimciler gibi terorizme ba�vurmad1k ve umanm ba�vurmak zorunda kalmay1z. Umanm boyle bir terore ba�vurmay1z, c;unku guc; bizden yana. Birini tevkif ettigimizde, sabotajlara giri�meyecegine dair yaz1h beyanda bulundugu takdirde sahverilecegini soyluyorduk. Bu tur yaz1h beyanlar alm1�hg1m1z var. Bizim hatam1z Sovyet orgutunun henuz yonetmeyi ogrenememi� olmas1 ve c;ok fazla toplant1 yap1hyor olmas1d1r. Sovyetler bir an once ekipler olu�turup, devlet yonetimi i�ine koyulmahd1r. Gorevimiz sosyalizme ilerlemektir. Fabrika komitelerini hirer devlet kurumu haline getiren uretimde denetim yasas1 birkac; gun once i�c;ilerin eline ula�u. hc;iler bu yasay1 derhal yii.rurluge koymahd1rlar. Onlar koylulere giyecek ve demir verecek, koyluler de kar�1hgmda tah1l verecekler. Demin lvanovo-Voznesensk'ten bir yolda�la kar�1la�t1k ve o da bana esas meselenin bu oldugunu soyledi.
Sosyalizm, her �eyin muhasebesini tutmak demektir. Tek tek her demirin ve her parc;a kuma�m hesabm1 tuttugumuz gun, sosyalizme gec;tik demektir. Dretim ic;in muhendislere ihtiyac1m1z var ve bu insanlarm emeklerine c;ok deger veriyoruz. Onlara ucret odemekten memnuniyet duyanz. An itibariyle onlan ayncahkh konumlarmdan etmeyi du�unmuyoruz. C:ah�mak isteyen herkese deger veriyoruz, yeter ki patron gibi degil , i�c;i denetimine tabi bir birey olarak c;ah�maya raz1 olsunlar. Bireylere dii�manhk gibi bir hissimiz yok ve onlarm da yeni modele ayak uydurmasm1 saglamaya c;ah�acag1z.
194
Koylulere gelince, �oyle diyoruz: <;:ah�an koyluye yardun edin, orta halli koyluye ili�rneyin, zengin koyluyo. elini cebine attmn. 25 Ekirn Devrirni'nden sonra y1k1rn tehdidiyle kar�1 kar�1ya kald1k. Bazilan korktu ve sabotajlara giri�ti, arna yok olrnad1k. Bunun sebebi du�rnanlanrn1zm yalmzca subay okulu ogrencilerinden destek alabilrni� olrnas1yd1, oysa bizirn yamrn1zda halk vardi. Askerlerin ve i�c;:ilerin kitlesel rnudahalesi olrnasayd1, asla iktidara el koyarnazd1k. lktidar halka tarn ozgurluk veren orgutler olarak Sovyetler'in eline gec;:ti. Biz Sovyet hukurneti olarak iktidanrnm Sovyetler Kongresi'nden ald1k ve sizin destcginizle dun nas1l hareket ettiysek, yarm da aym �ekilde hareket edecegiz. Kirnseyi d1�lad1g1rn1z yok. Men�evikler ve Sosyalist-Devrirnciler gittiler, arna bu onlarm suc;:u. Biz Sol Sosyalist-Devrirncilere hukurnete katilrnalan ic;:in davette bulunduk, arna onlar reddettiler. Biz iktidar konusunda pazarhk isterniyoruz, bu konuda teklif ya da kar�1 teklif olrnaz. Sehir Meclisi'ni iktidardan uzak tutacag1z, c;:unku bu rneclis Kornilov'cularm yuvas1dir. Baz1lan yahtilrn1� oldugurnuzu soyluyor, varsm soylesinler! Burjuvazi bizi yalan ve iftira c;:ernberiyle ku�atrn1� dururnda, arna henuz Sovyetler'in iktidan alrn1� olrnas1m co�kuyla kar�1larnayan tek bir asker gorrnedirn. Keza Sovyetler'e kar�1 c;:1kan bir koylu de gorrnedirn. Yoksul koylulerle i�c;:iler arasmda bir ittifak olrnahdir, o zarnan sosyalizrn turn dunyada zafere ula�acaktir.
(Sovyet uyeleri ayaga kalkar ve salondan aynlan Lenin'i alk1�larlar)
Pravda , Sayi: 181 , 18 (5) Kas1m 1917 ; Col lected Works, Cilt 26, s. 294-296.
195
PLEHANOV'UN TEROR 0ZER1NE G0R0SLER1 �
Plehanov bir zamanlar sosyalistti, bir zamanlar devrimci sosyalizmin onde gelen temsilcilerinden biriydi.
0 gunlerde (heyhat, ge<;mi� zaman olur ki ! ) , Plehanov i<;inde bulundugumuz donemde hayati oneme sahip olacak bir konuda goru�lerini ifade etmi�ti.
l 903'te Rusya'daki sosyal-demokratlar lkinci Parti Kongresi'nde programlanm hazirhyorlardi.
Bu kongrenin tutanaklarmda a�ag1ya alman <;ok ogretici sanrlar da yer almaktadir. Bunlar adeta ozel olarak bugun i<;in yaz1lm1�nr:
Posadovshi . Burada, duzeltmeler lehinde soylenenleri de aleyhinde soylenenleri de ben aynnulara dair bir taru�ma
196
olarak degil, ciddi bir gorO� aynhg1 olarak gorOyorum. Hie; ku�ku yok ki �u temel sorunda farkh do�onoyoruz: Gelecege dair po litikalanm1z mutlak bi r degere sahip oldugu kabul edilen baz1 temel demokrati k i lkelere gore mi, yoksa butan demokratik i lkeler yalmzca partimize yaranna gore mi belirlenmelidir? Ben kesinlikle ikinci gorO�ten yanay1m. Partimizin i;1karlanna tabi k1lamayacag1m1z hic;bir demokratik ilke yoktur. (Mudahale: "Ki�isel dokunulmazhk bile mi?") Evet! Ki�isel dokunulmazhk bile ! Oniine nihai hedef olarak toplumsal devrim ic;in miicadeleyi koyan bir devrimci parti olarak, demokratik ilkeleri yalmzca bu ac;1dan, yani bu hedefe mumkiin olan en h1zh �ekilde ula�1lmas1 ac;1smdan, partimizin c;1karlan ac;1smdan degerlendirmeliyiz. Eger �u ya da bu talebin yaranm1za olmad1g1 anla�1hrsa, o talebi dillendirmemeliyiz .
Bu yOzden, ileride hareket serbestimizi sm1rlayabilecek her tiirlii duzeltmeye kar�1 c;1k1yorum.
Plehanov. Posadovki yolda�m soyledik lerine aynen katthyorum. Her demokratik i lke ba�h ba�ma bir deger olarak soyut duzlemde degi l, demokrasinin temel i lkesi diyebi lecegimiz �eyle, yani salus populi suprema lex* i lkesiyle i li�kisi it;inde degerlendirilmelidir. Bunu devrimci di le i;evirdigimizde, devrimin zaferi en ustUn yasadir an lamina gelir. Devrimin zaferi it;in �u ya da bu demokratik i lkenin etkisini k!Sltlamak gerekli olursa, bundan geri durmak sui;tur. Sahsen, gene! oy hakk1 i lkesinin bile, demokrasinin biraz once bahsettigim temel i lkesi ai;1smdan degerlendiri lmesi gerektigini du�unuyorum. Farazi konu�acak olursak, biz sosyal-demokratlann gene! oy hakkma kar�1 pkacag1 gun bile gelebilir. ltalyan cumhuriyetlerindeki burjuvazi bir zamanlar soyluluga mensup ki�ilerin siyasal haklanm ellerinden alm1�t1. Nasti bir zamanlar ust sm1flar proletaryanm siya-
*) Lat. Halkm selameti en iistiin yasad1r.
197
sal haklanm k1s1tlam1�sa, devrimci proletarya da bu sm1fla11n siyasal haklanm klSlt layabilir. Boyle bir onlemin uygun olup olmad1g1mn te� bir k1stas1 olabilir: salus revolutionis suprema lex. Aym bak1� a(1sm1 parlamentolann 6mriinun ne kadar olacag1 sorununda da benimsemeliyiz. Eger devrimci co�kunun it�isiyle kit leler (Ok iyi bir parlamento toplarlarsa, bir tar Chambre Introuvable [e�i bulunmaz bir kabine] set;:erlerse, bu parlamentonun omrunu uzatmak i(in (ah�malt ve (aba gostermeliyiz. Arna eger se(imler aleyhimize olursa, bu parlamentoyu iki yd ic;inde degil, mumkunse iki hafta ic;inde yarg1lamah ve dagltmahy1z (RSDIP lkinci Kongresi Tutanaklan, s. 168- 169) .
Sosyalizmin dii�manlan bir siireligine yalmzca ki�isel dokunulmazhklarmdan degil, yalmzca basm ozgiirliigiinden degil, aym zamanda genel oy hakkmdan da mahrum b1rak1-labilirler. Kotii bir parlamento iki haf ta i\'.inde 'dagu1lmahdu' Devrimin selameti , i�\'.i sm1fmm pkan en iistiin yasadu. l�te Plehanov sosyalistken bu �ekilde konu�uyordu . l�te giiniimiiz Men�eviklerinin biiyiik \'.Ogunlugu, �imdi 'Bol�evik terorii' diye pghklar atan Men�evikler zamanmda boyle konu�uyorlardi.
'Devrimin selameti' �u anda sabotajc1lara , askeri subay okulu isyanlannm orgiitleyicilerine ve bankerlerin elindeki gazetelere kar�1 amans1z bir sava�1 talep etmektedir. Sovyet yetkilileri bu tiir bir miicadeleye giri�mi�ken, Men�evikler ve S-R'ler kampmdaki sozde sosyalistler \'.alllardan "i\'. sava�a ve terore hay1r" diye \'.Ighklar auyorlar.
Sizin �u Kerenski'niz cephede oliim cezasm1 yeniden uygulamaya koydugunda, bu teror olmuyordu degil mi beyler?
Sizin koalisyon kabineniz Kornilov'lann eliyle biitiin birlikleri sava� i\'.in yeterince co�ku gostermedikleri gerek\'.esiyle
198
makineli tlifeklerle tarad1gmda, bu ic; sava� olmuyordu, degil mi beyler?
Sizin Kerenski'leriniz ve Avksentiyev'leriniz 'zararh ajitasyon' yuruttukleri gerekc;esiyle 3000 askeri Minsk'te tek bir hapishaneye t1kuklarmda, bu teror olmuyordu, degil mi beyler?
l�<;i gazetelerini kapattigm1zda, bu teror olmuyordu, degil mi beyler?
Tek fark, Kerenski'ler, Avksentiyev'ler ve Lieberdan'lar, Kornilov'larla ve Savinkov'larla el ele vererek, bir avuc; toprak sahibi ve bankerin c;1karlan adma i�c;ilere, askerlere ve koylulere kar�1 teror uygularken, Sovyet hukumetinin toprak sahiplerine, c;apulculara ve yamaklarma kar�1 sert tedbirler ahyor ve bunu i�<;i lerin, askerlerin ve koylulerin pkarlan adma yap1yor olmas1dir.
4 Ocak 19 18'de (22 Arahk 191 Tde) Pravda'nm 221 . say1smda; ve 23 Arahk 1917'de lzvest iya'mn 259. say1smda yaymland1; Collected Works, Cilt 42, s. 47-49
199
G.Y. ZlNOVYEV'E MEKTUP �
26 Haziran 1918
Aynca La�evi� ile diger MK iiyelerine,
Zinovyev yolda�, Merkez Komite'ye bugiin ula�an haberlere gore, Petrog
rad'daki i�i;ilerin Voladarski'nin oldiiriilmesine* kitle teroriiyle kar�1hk verilmesini istedikleri ve sizin (�ahsm1zm degil ama Petrograd Merkez Komitesi iiyelerinin ya da Petrograd Komitesi iiyelerinin) i��ileri sakinle�tirdiginiz soyleniyor.
Bunu �iddetle protesto ediyorum!
*) 20 Haziran 191B'de Volodarski, 30 Agustos l 9 1B'deyse Uritski Sosyalist-Devrimcilerin elindc suikasta kurban gitmi�ti. Uritski'nin oldiiriildiigii giin Lenin'e de yine bir S-R'li tarafmdan suikast giri�iminde bulunulmu�tu.
200
Bu �ekilde kendi itibanm1z1 sarsm1� oluyoruz: Kitle terbru uygulama tehdidinde bulunuyoruz, Temsilciler Sovyeti'nin kararlannda bile bundan bahsediyoruz, ama sua eyleme geldiginde kitlelerin devrimci inisiyatifine, U.stelik gayet dogru bir inisiyatife engel oluyoruz.
Bu o-la-maz ! Terbristler sut c;ocugu oldugumuzu du�unecekler. Her �ey
bir tarafa, sava� donemindeyiz. Kar�1-devrimcilere kar�1 terbrun kitlesel duzeyde ve enerjik �ekilde yurutulmesini te�vik etmeliyiz, bzellikle de belirleyici bir brnek olan Petrograd'da.
Selamlar !
Lenin
Not: Mufreze, daha fazla miifreze: Sec;imlerdeki zaferinizden yararlamn. Petrogradhlar Tambov eyaletinde, Urallar'da, vs. 10-20 bin ilerlerlerse , hem kendilerini hem de biitiin devrimi biitiiniiyle ve kesin olarak kurtaracaklard1r. <;:ok bu.yuk bir hasat var, yalmzca birkac; hafta daha dayanmam1z gerekiyor.
Ilk kez 21 Ocak l 92S'te Pravda'mn 17 say1smda yaymland1 ; Tam metin halinde 193 1'de Lenin Miscellany XVHI'de yaymland1 ; Col lected Works, Cilt 35, s. 336.
20 1
BlRlNCl TOM-RUSYA EMEKCl KADINLAR KONGRESl'NDE KONUSMA
19 Kas1m 1 9 1 8 �
(Lenin yolda� delegeler tarafindan co�kulu alk1�larla kar�1-lamr.)
Yolda�lar, i�c;i ordusunun kadmlar bolugunun bu kongresi belli bir ac;1dan ozel bir anlam ta�1yor, c;unku her ulkede en zor �eylerden biri kadmlan harekete gec;irmek olmu�tur. C:ok say1da emekc;i kadmm buyi.i.k rol oynamad1g1 bir sosyalist devrim du�unulemez.
En ileri ulkeler de dahil olmak uzere butun medeni ulkelerde, kadm gerc;ekte ev ic;i koleden ba�ka bir �ey degildir. Hic;bir kapitalist devlette, en ozgur cumhuriyetlerde bile kadmlar tam e�itlige sahip degildir.
202
Sovyet Cumhuriyeti'nin temel gorevlerinden biri, kadm haklarmm uzerindeki butun k1s1tlamalan kaldirmaktir. Sovyet hukumeti, burjuva ahlaks1zhg1, bask1s1 ve rezaletinin kaynag1 olan bo�anma davasm1 tumuyle kaldirm1�ur.
Tam bo�anma ozgurlugu ya:sala�ah bir yil dolmak uzere. Me�ru-gayrime�ru c;ocuk aynmm1 ve siyasal k1s1tlamalan kaldiran bir kararnameye imza att1k. Dunyanm ba�ka hic;bir yerinde emekc;i kadmlar ic;in e�itlik ve ozgurluk boyle eksiksiz bir �ekilde gerc;ekle�memi�tir
Kohnemi� yasalarm esas yukunu kadm i�c;ilerin ta�1d1gm1 biliyoruz.
Tarihte ilk kez bizim yasalanm1z kadm haklanm c;igneyen her �eyi ortadan kaldirm1�ur. Arna onemli olan yasalar degildir. Sehirlerde ve sanayi bolgelerinde evliligin gerc;ek bir ozgurluk temeline oturtulmasma ili�kin bu yasa gayet iyi i�liyor, ama kirsal bolgelerde c;ogu zaman bir kagit parc;as1 olmanm otesine gec;emiyor. Bu bolgelerde hala dini nikah yaygmdir. Papazlarm etkisinden kaynaklanan bu kotulukle sava�mak eski yasalarla sava�maktan daha zordur.
Dini onyarg1larla sava�irken son derece dikkatli olmak zorunday1z; bazilan dini duygulan gucendirerek bu mucadeleye c;ok zarar veriyorlar. Propaganda ve egitim arac;larmdan yararlanmahy1z. Mucadelemizin uc;lanm c;ok fazla sivrile�tirerek ancak kitlelerde kirgmhga yol ac;abiliriz ; bu tur mucadele yontemleri halkm dini temellerde bolunmesine hizmet eder, oysa bizim gucumuz birligimizden gelir. Dini onyargilarm en buyuk kaynag1 yoksulluk ve cehalettir; sava�mam1z gereken kotuluk budur.
Bu zamana kadar kadmlarm durumu kolelerin durumuna benzetilmi�tir; kadmlar eve hapsedilmi�tir ve onlan bu du-
203
rumdan ancak sosyalizm kurtarabilir. Kadmlar ancak kuc;uk olc;ekli bireysel tanmdan kolektif tanma ve topragm ortakla�a i�lenmesine gec;tigimizde tumuyle ozgurle�eceklerdir. Bu zor bir gorevdir. Arna aruk Koy Yoksullan Komiteleri olu�turulduguna gore, sosyalist devrimin saglam temellere oturtulacag1 gun gelmi�tir.
K1r nufusunun en yoksul kesimi daha yeni yeni orgutlenmeye ba�hyor ve sosyalizm yoksul koylulerin bu orgutlerinde kendine saglam bir temel ediniyor.
Oncesinde c;ogu zaman once kent devrimcile�ir, kir geriden gelirdi.
Oysa bugunku devrim kira yaslanmaktadir ve devrimin onemi ve gucu de buradan gelmektedir. Butun kurtulu� hareketlerinin deneyimi, devrimin ba�ansmm kadmlarm devrime ne kadar kauld1klanna bagh oldugunu gostermektedir. Sovyet hukumeti kadmlarm bag1ms1z proleter sosyalist faaliyet yurutmelerini saglamak ic;in elinden gelen her �eyi yapmaktad1r.
Sovyet hukumeti zor durumda, c;unku bu tun ulkelerin emperyalistleri Sovyet Rusya'dan nefret ediyor ve bir dizi ulkede devrim ate�ini yakug1 ve sosyalizme dogru kararh ad1mlar atug1 ic;in ona sava� ac;maya hazirlamyorlar.
Fakat devrimci Rusya'y1 yok etmek ic;in kollan s1vamakla kendi sonlanm hazirlad1klanm da anlamaya ba�hyorlar. Alrnanya'da devrimci hareketin nas1l yayild1g1m biliyorsunuz. Danimarka'da i�c;iler hukumete kar�1 sava�1yorlar. lsvic;re'de ve Hollanda'da devrimci hareket guc;leniyor. Bu kuc;uk ulkelerdeki devrimci hareketlerin tek ba�ma bir onemi olmasa da, bu ulkelerin sava�a kaulmad1klanm ve en 'anayasal' demokratik rejimlerle yonetildiklerini dikkate ald1g1m1zda bilhassa onemli olduklan anla�1hr. Bu ulkelerde de hareketlilik ba�la-
204
d1gma gore, demek ki devrimci hareketin biitfm diinyada gii<; kazanmakta oldugundan emin olabiliriz.
Bu zamana kadar ba�ka hi<;bir devlet kadmlan ozgiirle�tirmeyi ba�aramam1�tlr. Sovyet hiikiimeti kadmlara yard1mc1 oluyor. Biz yenilmez bir davaya baghy1z , <;iinkii yenilm.ez i�<;i sm1fi biitiin iilkelerde ayaga kalk1yor. Bu hareket, yenilmez sosyalist devrimin yay1ld1g1m gosteriyor.
(uzun alki�lar, hep bir agizdan "Enternasyonal" mar�i okunur)
Gazete haberi 20 Kaslm 1918'de lzvestiya'mn 253. say1smda yaymland1; Collected Works, Cilt 28 , s. 180- 182.
205
SOVYET CUMHURlYETl'NDE EMEK<;l KADIN HAREKET1N1N G0REVLER1 -
MOSKOVA SEHRl PART1S1Z EMEK<;l KADINLAR, D0RD0NC0
KONFERANSI'NDA KONUSMA 23 Eylul 1 9 1 9
�
Yolda�lar, bir emekc;i kadmlar konferans1m selamlamaktan buyilk haz duyuyorum. Bugun burada, her emekc;i kadm1, emekc;i kitleler arasmda siyasal bilince sahip her bireyi en c;ok ilgilendiren konulara ya da sorunlara, yani ekmek sorunu ve sava� durumu gibi en yak1c1 sorunlara deginmeyecegim. Zaten sava� sorununun Troc;ki yolda� tarafmdan, ekmek sorununun da Yakovleva ve Sviderski yolda�lar tarafmdan butun aynnt1-lanyla ele almd1gm1 gazetelerde c;1kan haberlerden biliyorum. Bu yilzden musaadenizle bu sorunlan gec;iyorum.
Sovyet Cumhuriyeti'nde emekc;i kadm hareketinin genel gorevleri hakkmda, gerek bir butun olarak sosyalizme gec;i�-
206
le baglanllh sorunlar hakkmda , gerekse. bugun acil oneme sahip olan sorunlar hakkmda birka� soz soylemek istiyorum. Yolda�lar, Sovyet iktidan kadmlann durumu sorununu daha ilk gun gundeme getirmi�ti. Sosyalizme ge�i� surecinde olan her i��i devletinin onunde ikili bir gorev oldugunu du�unuyorum. Bu gorevin ilk ayag1 gorece basit ve kolaydir, zira kadmlan erkekler kar�1smda e�itsiz bir konumda tutan eski yasalarla ilgilidir.
Ball Avrupa'daki butli.n ozgurluk hareketlerinin kauhmc1-lan, uzun zamand1r, ony11lardu degil, yuzy11lard1r, bu kohne yasalarm kaldmlmasm1 ve kadmlarla erkeklerin yasalar onunde e�it olmasm1 talep ediyorlar. Arna Avrupa'mn demokratik devletlerinden hi�biri, en ileri cumhuriyetlerden tek bir tanesi bile bunu ba�aramad1, �unku kapitalizmin var oldugu her yerde, toprakta ve fabrikalarda ozel mulkiyetin oldugu her yerde, sermayenin egemenliginin korundugu her yerde, erkegin ayncahklan devam etmektedir. Rusya'da hedefe ula�Ilabilmi� olmasmm tek sebebi, 25 Ekim 1 9 1 ?'de bir i��i iktidannm kurulmu� olmas1d1r. Sovyet iktidan ilk ba�tan itibaren onune her turlu somuruye du�manca kar�1 �1kan bir emek�i iktidan olma gorevini koydu. Emek�ilerin mulk sahipleri ve kapitalistler tarafmdan somurulmesi olanagmm ortadan kaldmlmaSl ve sermayenin egemenligine son verilmesi gorevini onune koydu. Sovyet iktidan emek�i kitlelerin, toprakta ozel mulkiyet olmadan, fabrikalarda ozel mulkiyet olmadan, her yerde, butun dunyada, en demokratik cumhuriyetlerde bile, emek�ileri ger�ekte yoksulluk ve ucretli kolelik durumunda tutan, kadmlan ise �if te kolelige mahkO.m eden o oz el mulkiyet olmadan hayatlanm orgutlemelerini mumkun hale getirmeye �ah�maktadir.
207
Sovyet iktidan, emek�i kitlelerin iktidan olarak, varhgmm hemen ilk aylannda, kadmlan ilgilendiren yasalarda �ok kokhi degi�ikliklere imza am. Sovyet Cumhuriyeti'nde, kadmlan ikinci sm1f insan konuma du�uren yasalardan geriye hi�bir eser kalmam1�ur. Burada ozellikle de kadmlarm gu�suz konumunu istismar eden ve onlan yasal olarak e�itsiz bir konuma, hatta �ogu zaman a�ag1lay1c1 bir konuma du�uren yasalan, yani bo�anma, evlilik d1�1 �ocuklar ve kadmm �ocugun babasmdan nafaka alma hakk1yla ilgili yasalan kastediyorum.
Burjuva yasalarmm ozellikle de bu alanda, en ileri ulkelerde bile, kadmlan a�agilamak ve e�itsizlige maruz b1rakmak i�in onlarm zay1f konumundan yararland1gma dikkat �ekmek gerekir. Sovyet iktidan ozellikle de bu alanda emek�i kitleler i�in katlamlmaz olan eski, adaletsiz yasalan tumuyle ortadan kaldirm1�ur. Simdi gururla ve hi� abartmadan diyebiliriz ki, dunya uzerinde Sovyet Rusya d1�mda, kadmlarm tam e�itlige sahip olduklan, aile i�indeki gunluk hayatta ozellikle hissedilen a�ag1lay1c1 konumda b1rakilmad1klan ba�ka bir ulke yoktur. Bu bizim ilk ve en onemli gorevlerimizden biriydi.
Bol�eviklere du�man olan partilerle temasa ge�me firsatlmz olursa, Kol�ak'm veya Denikin'in kontrolundeki bolgelerde Rus�a yaymlanan gazeteler elinize ge�erse ya da bu gazetelerin goru�lerini destekleyen ki�ilerle konu�ursamz, onlardan Sovyet iktidannm demokrasiyi ihlal ettigi su�lamalanm s1k s1k duyabilirsiniz.
Biz Sovyet iktidannm temsilcileri, Bol�evik komunistler, Sovyet iktidarmm yanda�lan olarak s1k s1k demokrasiyi ihlal etmekle su�lamyoruz. Kann olaraksa Sovyet iktidarmm Kurucu Meclis'i dagnm1� olmasma i�aret ediliyor. Biz bu su�lamalan genellikle �oyle cevaphyoruz: Sizin demokrasiniz ve Ku-
208
rucu Meclisiniz taprakta ozel miilkiyetin var aldugu, insanlar arasmda e�itligin bulunmad1g1 , sermayesi alanm patron, yanmda �ah�anlannsa anun iicretli kolesi aldugu bir donemde artaya �1ku, bizim goziimiizde boyle bir demakrasinin degeri yak. Boyle bir demakrasi en ileri iilkelerde bile koleligi gizlemektedir. Biz sasyalistler demakrasiyi ancak emek�ilerin ve ezilenlerin durumunu iyile�tirdigi siirece savunuyaruz. Sasyalizm biitiin diinyada insanm insan tarafmdan her tiirlii somiiriisiine kar�1 sava�may1 gorev edinmi�tir. Demakrasi bizim i�in somiiriilenlere, ezilenlere hizmet ettigi siirece ger�ekten anlamhdir. C:ah�mayanlardan se�me-se�ilme hakkmm almmas1 insanlar arasmda ger�ek e�itlik alacakur. C:ah�mayana ekmek yak demeliyiz.
Bu su�lamalara cevap alarak, sarunun �u �ekilde artaya kanmas1 gerektigini soyliiyaruz: C:e�itli iilkelerde demakrasi nas1l i�lemektedir? Biitiin demakratik cumhuriyetlerde lafta e�itlik ilan edildigini, ama medeni hukukta ve kadm haklanyla , 6rnegin kadmm ailedeki durumuyla ve ba�anmayla ilgili yasalarda kadmm hi�bir e�itlikten yararlanmad1gm1 ve her ad1mda a�ag1land1gm1 goriiyaruz ve bunun 6zel alarak ezilenler a�1smdan demakrasinin ihlal edilmesi aldugunu soyliiyaruz . Savyet iktidan diger iilkelerden, en ileri iilkelerden daha geni� bir demakrasi yerle�tirmi�tir, �iinkii yasalarmda kadmlarm e�itsizligine <lair en ufak bir iz bile b1rakmam1�tlr. Bir kez daha soyliiyarum: Hi�bir devlet ve hi�bir hukuk, Savyet iktidarmm varhgmm yalmzca ilk birka� aymda kadmlar i�in yapuklarmm yans1m bile yapmam1�ur.
Elbette tek ba�ma yasalar yeterli degildir ve zaten biz de salt kararnamelerle yetinmiyaruz. Fakat yasama alamnda kadmlan erkeklerle e�it kanuma getirmek i�in yapmam1z gere-
209
ken her �eyi yapuk ve hakh olarak bununla gurur duyabiliriz. Bugun Sovyet Rusya'da kadmlann durumu, en ileri ulkelerdeki kadmlann bak1� ac;:1smdan bile idealdir. Arna elbette bunun yalmzca bir ba�lang1c;: oldugunu unutmuyoruz.
Ev i�lerinden otliru kadmlar hala zor bir konumdadu. Kadmlarm tam kurtulu�unu gerc;:ekle�tirmek ve kadm-erkek arasmda gerc;:ek e�itlige kavu�mak ic;:in ulusal ekonominin toplumsalla�tmlmas1 ve kadmm uretim alanma c;:ekilmesi gerekir. Kadmlar i�te o zaman erkeklerle aym konuma geleceklerdir.
Elbette burada soz konusu olan emek uretkenligi, emek niceligi, c;:ah�ma suresi, c;:ah�ma ko�ullan, vb . bak1mmdan bir kadm-erkek e�itligi yaratmak degildir; kastedilen, kadmm, erkekten farkh olarak, ailedeki konumundan otliru ezilmemesidir. Hepinizin bildigi gibi, kadmlar butun haklara sahip olsalar bile, ev i�lerinin tamam1 yine kadmlann sirtma bindiginden ezilmeye devam edeceklerdir. Ev ic;:i c;:ah�ma, c;:ogu durumda, bir kadmm yapabilecegi en barbarca ve en me�akkatli i�tir. Son derece bayag1 bir i�tir ve kadmm geli�imine herhangi bir katk1s1 yoktur.
Sosyalist idealin pe�inde ko�arken, sosyalizmin tumuyle gerc;:ekle�mesi ugruna mucadele etmek istiyoruz ve burada kadmlar ic;:in geni� bir c;:ah�ma alam ac;:1lmaktadir. Su an sosyalizmin in�as1 ic;:in ciddi zemin haz1rhklan yap1yoruz, ama sosyalizmin in�as1 ancak kadmlar ic;:in tam e�itlik saglad1g1m1zda ve bu kuc;:uk, koreltici, uretken olmayan c;:ah�madan kurtulmu� kadmlarla birlikte yeni c;:ah�maya giri�tigimizde ba�layacakur. Bu bizim ic;:in uzun y1llar alacak bir i�tir.
Bu c;:ah�manm h1zh ve parlak sonuc;:lar vermesini beklememek gerekir.
210
Kadm1 ev ekonomisinden kurtaracak ornek kurumlar, a�evleri ve kre�ler kuruyoruz. Bu tun bu kurumlarm orgutlenmesi esasen kadmlann gen;:ekle�tirmesi gereken bir i�tir. Kabul etmek gerekir ki, Rusya'da bugun kadmm ev ic;i kolelik durumundan kurtulmasma yard1m edecek c;ok az kurum vardir. Bunlarm say1s1 yok denecek kadar azdir ve Sovyet Cumhuriyeti'nin bugun ic;inde bulundugu durum -yolda�lann burada size ayrmt1h olarak anlatt1klan askeri durum ve ia�e durumu- bu c;ah�mada bizi engellemektedir. Yine de, kad1m ev ic;i kolelikten kurtaracak olan bu kurumlar, mumkun olan her yerdc ortaya c;1kmaktad1r.
l�c;i sm1fmm kurtulu�u kendi eseri olmahdir diyoruz; aym �ekilde, kadm i�c;ilerin kurtulu�u da, kadm i�c;ilerin eseri olmahd1r. Bu tur kurumlann geli�tirilmesi i�inde kadmlar ellerini bizzat ta�m altma sokmahdirlar. Bu faaliyet kadmm eski, kapitalist toplumdakinden tumuyle farkh bir konum elde etmesini saglayacaktir.
Eski, kapitalist toplumda siyasetle ugra�mak ic;in ozel bir egitim gerekiyordu ve bu yli.zden en ileri ve ozgur kapitalist ulkelerde bile kadmlann siyasette ald1klan rol son derece onemsizdi. Bize du�en gorev bu.tun emekc;i kadmlann siyasete kat1hm1m saglamaktir. Toprakta ve fabrikalarda ozel mulkiyet kaldmld1gmdan, mulk sahiplerinin ve kapitalistlerin iktidan devrildiginden beri, emekc;i kadmlar da dahil olmak uzere bu.tun emekc;iler ic;in siyasetin gorevleri basit, ac;1k ve herkesc;e anla�ilir hale gelmi�tir. Kapitalist toplumda kadmlar oyle e�itsiz bir konumda bulunmaktadir ki, siyasete katihmlan erkeklere oranla yok denecek kadar azd1r. Bunu degi�tirmek ic;in emekc;i kitlelerin iktidara gelmesi �arttir. 0 zaman siyasetin ba�hca gorevleri bizzat emekc;ileri dogrudan ilgilendiren meselelerden olu�acaktir.
2 1 1
Bu hususta da, emek<;i kadmlann kauhm1 esasur, ama yalmzca parti uyelerinin ve siyasal bilince sahip kadmlann degil, aym zamanda partili olmayan ve siyasal a<;1dan en az bilince sahip olan kadmlann da kauhmmdan bahsediyorum. Bu noktada Sovyet iktidan emek<;i kadmlar i<;in geni� bir faaliyet alam a<;maktadir.
Sovyet Rusya'ya du�manhk duyan ve bu du�manhg1 saldmya ge<;erek gosteren kuvvetlere kar�1 mucadelede <;ok gu<;luk <;ektik, <;ekmeye devam ediyoruz. Gerek emek<;i kitlelerin iktidarma sava� a<;m1� olan kuvvetlere kar�1 muharebe alanmda sava�mak gerekse de ia�e sevkiyau alamnda vurguncularla sava�mak bizim i<;in <;ok zordu, <;U.nku emeklerini tumuyle hizmetimize sunan emek<;ilerin say1s1 <;ok azdi. Burada da Sovyet iktidan i<;in partisiz kadm emek<;ilerin kitlesel yard1mmdan daha degerli bir �ey olamaz. Belki biliyorlard1r, eski burjuva toplumunda siyasete kauhm i<;in kadmlara a<;1k olmayan kapsamh bir egitim zorunluydu. Sovyet Cumhuriyeti'ndeyse siyasal faaliyet esasen mulk sahiplerine ve kapitalistlere kar�l somurunun kaldmlmas1 i<;in yli.nitulen mucadeledir. Dolay1s1yla, Sovyet Cumhuriyeti'ndeki siyasal faaliyet emek<;i kadmlara a<;1k hale getirilmektedir ve emek<;i kadmlann orgutsel becerilerinden yararlanarak erkek emek<;ilere yard1m etmelerinden olu�acakur.
lhtiyac1m1z olan �ey yalmzca milyonlan kapsayacak �ekilde buyu.k ol<;ekli bir orgutsel <;ah�ma degildir; en ku<;uk ol<;ekte de orgutsel <;ah�maya ihtiyac1m1z var ve bu durum kadmlann da faaliyet gostermesini mumkun hale getirmektedir. Kadmlar, orduya yard1m etmek ya da orduda ajitasyon yurutmek soz konusu oldugunda sava� ko�ullannda da <;ah�abilirler. Kadmlar bu.tun bunlara aktif bir �ekilde kaulmahd1rlar, ki KlZll Ordu sahipsiz olmad1gm1, onun du�unen birileri oldugunu gorsun. Aynca
2 1 2
kadmlar ia�e dagmm1 alanmda, kamusal yiyecek-ic;;ecek hizmetinin iyile�tirilmesinde ve Petrograd'da c;;ok sayida olan a�evlerinin diger yerlerde ac;;ilmasmda da c;;ah�abilirler.
Emekc;;i kadmlarm faaliyetlerinin orgutsel ac;;1dan en c;;ok onem kazand1g1 alanlar bunlard1r. Aynca, kadmlann buyiik deneysel c;;iftliklerin orgutlenmesi ve i�letilmesi i�ine kaulmalan ve yalmzca istisnai durumlarda rol almamalan da esastlr. C::ok say1-da emekc;;i kadmm kauhm1 olmadan bu i� ba�anlamaz. Bu alanda ia�e dag1timmm denetlenmesiyle olsun, gida maddelerine eri�imi kolayla�tlrma noktasmda olsun emekc;;i kitleler i;:ok yararh olacaklard1r. Bu i� partili olmayan emeki;:i kadmlann tumuyle ba�arabilecegi bir i�tir ve bu gorevin yerine getirilmesi sosyalist toplumun gui;:lendirilmesine en buyiik katk1yi sunacakur.
T oprakta ozel mulkiyeti tumuyle kald1rd1k, fabrikalardaysa hemen hemen tumuyle kald1rd1k. Sovyet iktidan �u an butun emekc;;ilerin (yalmzca parti uyelerinin degil, partili olmayan i�i;:ilerin de, yalmzca erkeklerin degil, kadmlarm da) bu ekonomik kalkmmaya katihmm1 saglamaya i;:ah�1yor. Sovyet iktidanmn ba�latug1 bu i;:ah�ma, ancak butun Rusya'da yuzlerce degil, milyonlarca kadm kauhm gosterdigi zaman ilerleme kaydedebilir. 0 zaman, sosyalist geli�im davas1 saglam bir temele kavu�mu� olacakur. 0 zaman, emeki;:iler, mulk sahiplerinin ve kapitalistlerin yard1m1 olmadan da ya�ayabileceklerini ve ulkelerini yonetebileceklerini gostereceklerdir. 0 zaman, Rusya'da sosyalist in�a oyle saglam temellere oturacakur ki, ne diger ulkelerdeki du�manlanm1z ne de Rusya ii;:indeki du�manlanm1z Sovyet Cumhuriyeti ii;:in tehdit olu�turacakur.
Pravda, Say1: 213 , 25 Eylul 1919; Collected Works, Cih 30, s. 40-46.
213
SOVYET lKTlDARI VE KADINLARIN DURUMU �
Sovyet iktidarmm ikinci yildonumu, bu sure zarfmda yap1-lanlarm bir dokumunu yapmam1z ve gerc;:ekle�tirilmi� olan devrimin anlam1 ve amac;:lan uzerine du�unmemiz ac;:1smdan uygun bir vesiledir.
Burjuvazi ve yanda�lan bizi demokrasiyi ihlal etmekle suc;:luyorlar. Bizse Sovyet devriminin hem geni�lik hem de derinlik bak1mmdan demokrasinin geli�imine e�i gorulmedik bir itki verdigini iddia ediyoruz, ama elbette bunu derken, (somurenler, kapitalistler, zenginler ic;:in demokrasi olan) burjuva demokrasisinden farkh olarak, kapitalizm tarafmdan ezilen emekc;:i kitleler ic;:in demokrasiyi, halkm ezici c;:ogunlugu ic;:in demokrasiyi, yani (emekc;:i kitlelerin yaranna olan) sosyalist demokrasiyi kastediyoruz.
214
Kim hakhd1r? Bu soruyu layik1yla ele almak ve derinlemesine incelemek
i<;in, bu iki y1lm deneyimlerini degerlendirmek ve bu deneyimin devamm1 getirmek i<;in daha iyi haz1rhklar yapmak gerekir.
Kadmlarm durumu burjuva demokrasisi ile sosyalist demokrasi arasmdaki fark1 ozellikle 1;arp1c1 bir �ekilde gostermekte ve bahsi ge<;en soruya <;ok net bir cevap sunmaktad1r.
Bir burjuva cumhuriyetinde (yani toprakta, fabrikalarda, hisse senetlerinde, vb. ozel mulkiyetin bulundugu bir ulkede) , isterse en demokratik cumhuriyet olsun, kadmlar dunyanm hit;bir yerinde, i leri ulkelerin hit;birinde erkeklerle tamamen e�it haklara sahip olmam1�lard1r, ustelik bu.yuk (burjuva-demokratik) Frans1z Devrimi'nden bu yana 125 yih a�km zaman ge<;mi� olmasma kar�m. Burjuva demokrasisi lafa gelince e�itlik ve ozgurluk vaat eder, ama ger<;ekte tek bir burjuva cumhuriyeti bile (en ileri olam da dahil) insan soyunun yans1 olan kadmlara yasalar onunde erkeklerle tam e�itlik tammam1�ur ya da kadmlan erkeklerin vesayetinden ve bask1-smdan kurtaramam1�ur.
Burjuva demokrasisi ozgurluk ve e�i tlik uzerine kulaga ho� gelen bo� sozlerin, tumturakh laflarm, abaruh vaatlerin ve cafcafl1 sloganlarm demokrasisidir; ger<;ekteyse bu.tun bunlarla kadmlarm ozgurlukten yoksunlugunu ve e�itsizligini, <;ah�anlarm ve somurulenlerin ozgurlukten yoksunlugunu ve e�itsizligini gizler.
Sovyet demokrasisi ya da sosyalist demokrasi kulaga ho� gelen bu sahte laflan bir kenara atar ve 'demokratlar'm, mulk sahiplerinin, kapitalistlerin ve tah1l fazlalanm a<; i�<;ilere fahi� fiyatlarla satarak servet yapan palazlanm1� <;ift<;ilerin ikiytizlulugune amans1z bir sava� a<;ar.
2 15
Kahrolsun pis yalanlanmz ! Ezenle ezilen, s6murenle s6-murulen arasmda 'e�itlik' yoktur, olamaz da. Kadmlar erkeklerin yasal ayncahklan nedeniyle engellendikleri surece, i�c;:i ic;:in sermayenin boyundurugundan, emekc;:i koylu ic;:inse kapitalistlerin, mulk sahiplerinin ve tuccarlann boyundurugundan kurtulu� olmad1kc;:a, gerc;:ek '6zgurluk' yoktur, olamaz da.Varsm yalancilar ve ikiyuzluler, aptallar ve korler, burjuvalar ve yanda�lan halk1 6zgurluk, e�itlik ve demokrasi konusundaki genel laflarla aldatmaya c;:ah�smlar.
Biz i�c;:ilere ve koylulere �unu soyluyoruz: Yalancilarm mas-kelerini sokup atm, korlerin gozlerini ac;:m. Onlara �unu sorun:
lki cins arasmda e�itlik var m1dir? Hangi ulus hangi ulusa e�ittir? Hangi sm1f hangi sm1fa e�ittir? Hangi boyunduruktan ya da hangi sm1fm boyundurugun
dan kurtulu�? Hangi sm1f ic;:in 6zgurluk? Bu sorulan ortaya koymadan, bu sorulara 6ncelik verme
den, bunlann sessizce gec;:i�tirilmesine, gizlenmesine, 6rtbas edilmesine kar�1 sava�madan, siyasetten, demokrasiden, 6zgurlukten, e�itlikten ve sosyalizmden s6z eden biri emekc;:ilerin en amans1z du�manlanndan biridir, kuzu postuna burunmu� kurttur, i�c;:ilerin ve koylulerin hasm1dir, mulk sahiplerinin, c;:arlarm ve kapitalistlerin u�ag1d1r.
Sovyet iktidan, Avrupa'nm en geri ulkelerinden birinde iki yil ic;:inde, kadmlarm kurtulu�u ic;:in, kadmlan 'kuvvetli' cinsle e�it hale getirmek ic;:in butun dunyadaki ileri, aydm, 'demokratik' cumhuriyetlerin tamammm son 1 30 yilda yapuklanndan daha c;:ok �ey yapm1�ur.
Egitim, kultur, medeniyet, 6zgurluk -kulaga ho� gelen butun bu sozlere dunyanm butun kapitalist, burjuva cumhuri-
216
yetlerinde, kadmlara evlilik ve bo�anmada e�itlik tammayan, 'me�ru' c;;ocuklar kar�1smda evlilik d1�1 c;;ocuklara aynmc1hk yapan, erkeklere ayncahklar tamrken kadmlan a�agilay1p hor goren inamlmaz derecede pis, mide bulandmc1, alc;;akc;;a, hayvanca kabahkta yasalar e�lik eder.
Sermayenin boyundurugu , 'kutsal ozel mulkiyet'in bask1-s1, aptalca darkafahhgm despotizmi, kuc;;uk mulk sahibinin ac;;gozlulugu . . . Butiin bunlar, en demokratik burjuva cumhuriyetlerini bile bu pis ve alc;;akc;;a yasalan kald1rmaktan ahkoymu�tur.
Sovyet Cumhuriyeti, i�c;;i ve koylulerin cumhuriyeti, bu yasalan tek bir hamlede ortadan kald1rd1, burjuva yalanlanndan ve burjuva ikiyiizlulugunden geriye ta� ustunde ta� b1rakmadi.
Kahrolsun bu sahtekarhk! Ezilen bir cins var oldukc;;a , ezen sm1f1ar var oldukc;;a, sermayede ve hisse senetlerinde ozel mulkiyet var oldukc;;a, tahil fazlalanyla ac;;lan kolele�tiren semirmi� insanlar var oldukc;;a , butiin bunlar varken, herkes i<;in 6zgurlukten ve e�itlikten bahseden yalancilar kahrolsun! Herkes ic;;in ozgurluk yerine , herkes ic;; in e�itlik yerine, ya�asm ezenlere ve somuruculere kar�1 mucadele, ya:;asm ezme ve somurme ili�kisini ortadan kaldirma f1rsat1 ! Slogamm1z budur!
Ezilen cinse ozgurluk ve e�itlik! t�c;;ilere ve emekc;;i koylulere ozgurluk ve e�itlik! Ezenlere kar�1 mucadele, kapitalistlere kar�1 mucadele,
vurguncu · kulak'lara kar�1 mucadele ! Bu bizim kavga slogamm1zdir, bu bizim proleter hakikati
mizdir, sermayeye kar�1 mucadelenin hakikatidir, gene! olarak ozgurluk ve e�itlik hakkmda, herkes ii;in ozgurluk ve e�itlik hakkmda parlak, ikiyuzlu ve tumturakh laflanyla sermaye dunyasmm yuzune c;;arptlg1m1z hakikattir.
2 1 7
Tam da bu ikiyDzlulugu te�hir ettigimiz i<;in, devrimci <;abayla ezenlere kar�1, kapitalistlere kar�1 ve kulak'lara kar�1 ezilenler ve emek<;iler i<;in ozgurlugu ve e�itligi getirdigimiz i<;in, tam da bunu yaptig1m1z i<;in Sovyet iktidan butun dunya i�<;ilerinin gonlunu kazanm1�tlr.
Tam da bu yii.zden, Sovyet iktidannm ikinci y1ldonumunde dunyamn butun ulkelerinde emek<;i kitlelerin gonlu, ezilenlerin ve somurulenlerin gonlu bizimledir.
Tam da bu ylizden, Sovyet iktidarmm ikinci y1ldonumunde, a<;hga ve soguga kar�m, emperyalistlerin Sovyet Rusya Cumhuriyeti'ne kar�1 saldmlarmm yol a<;tig1 butun s1kmulara kar�m, davam1zm hakhhgma, butun dunyada Sovyet iktidannm ka<;milmaz zaferine olan inanc1m1z tamd1r.
Pravda, Sayi: 249, 6 Kas1m 1919; Col lected Works, Cilt 30, s . 120- 1 23 .
218
TURKlSTAN KOMONlSTLERlNE �
Yolda�lar, lzninizle size Halk Komiserleri Konseyi ve Savunma Kon
seyi Ba�kam olarak degil, bir parti uyesi olarak hitap etmek istiyorum.
Turkistan halklanyla duzgun ili�kilerin kurulmasmm, �u an Rusya Sovyet Sosyalist Cumhuriyeti Federasyonu ic;in c;ok ho.yuk, c;1gir ac;1c1 bir 6nem ta�1d1gm1 soylemek abartl olmayacaktir.
l�c;i ve Koylu Sovyet Cumhuriyeti'nin zay1f ve bu zamana kadar ezilmi� uluslara kar�1 tutumu hem Asya'nm tamam1 hem de dunya uzerindeki s6murgeler ac;1smdan, yani binlerce, milyonlarca insan ac;1smdan c;ok somut bir 6neme sahiptir.
219
Sizleri butii.n samimiyetimle bu sorunla azami duzeyde ilgilenmeye, Turkistan halklanyla yolda�<;a ili�kiler kurma noktasmda etkili bir ornek olu�turmak i<;in elinizden gelen <;abay1 gostermeye, onlara BU.yuk Rus emperyalizminin her tii.rlu kahnt1sm1 temizleme ve lngiliz emperyalizminin ba�m1 <;ektigi dunya emperyalizmine kar�1 uzla�maz bir mucadele yurii.tme arzumuzda samimi oldugumuzu tavir ve davram�lanmzla kamtlamaya <;agmyorum. Turkistan Komisyonumuza azami guven duymamz1 ve Tii.m-Rusya Merkez Yii.rii.tme Kurulu tarafmdan tam da bu ruhla hazirlanm1� olan talimatlarma s1k1 s1k1ya bagh kalmamz1 bekliyorum.
Bu mektuba ili�kin tutumunuzu belirten bir cevap almaktan buyuk memnuniyet duyacag1m.
Komunist selamlanmla,
Turkestanski Kommunist, lzvestiya TsIK Sovetov
Turhestanskoi Respubliki;
ve Krasni Front, 7- 10 Kas1m 1919 ;
Collected Works, Cilt 30, s. 138.
220
V Ulyanov (Lenin)
RUSYA KOMONlST PARTlSl (BOLSEVlK) MERKEZ KOMlTESl'NlN UKRA YNA'DA SOVYET
lKTlDARINA lLlSKlN KARAR TASLAGI �
1 ) RKP(B) Merkez Komitesi, Denikin'in \:etelerinin ge\:ici fethinden kurtulup ozgurlugune kavu�mu� olan Ukrayna emek\:i kitleleriyle ili�kiler sorununu ele ald1ktan soma, uluslarm kendi kaderlerini tayin hakk1 ilkesini kararhhkla surdurmekte ve RKP'nin Ukrayna Sovyet Sosyalist Cumhuriyeti'nin bag1ms1zhgmm tanmmas1 gerektigi gorll�llne tutarhhkla sad1k kald1gm1 bir kez daha vurgulamanm esas oldugu kanaatini ta�1maktad1r.
2) RKP, Tum-Rusya Merkez Yurutme Kurulu'nun 1 Haziran 1 9 1 9 tarihli ve Ukrayna Merkez Yurutme Kurulu'nun 18 May1s 1919 tarihli (karar metni ili�iktedir) kararlan uyannca, Rusya Sovyet Sosyalist Cumhuriyeti Federasyonu ile Ukrayna
221
Sovyet Sosyalist Cumhuriyeti arasmda .federal ili�kiler kurmak ic;in c;ah�acakllr.
3) RKP Merkez Komitesi, Ukrayna kulturunun (dil, okul, vs.) ylizyillar boyunca Rus C::arhg1 ve somurucu sm1flar tarafmdan bastmlm1� oldugu gerc;egini dikkate alarak, butun parti uyelerinin her turlu arac;tan yararlanarak Ukrayna dili ve kulturunun ozgurce geli�imi onundeki butun engellerin kaldmlmasma yard1mc1 olmalanm zorunluluk addeder. Yuzlerce y1lhk bask1 nufusun geri kesimleri arasmda milliyetc;i egilimlerin dogmasma yol ac;ugmdan, RKP uyeleri bu egilimlere kar�1 son derece dikkatli yakla�mah ve bunlann kar�1sma Ukrayna ve Rusya'nm emekc;i kitlelerinin c;1karlarmm ortak olduguna ili�kin yolda�c;a ac;1klamalarla c;1kmahdirlar. Ukrayna topraklanndaki RKP uyeleri, emekc;i kitlelerin tum Sovyet kurumlannda ana dillerini konu�ma ve Ukrayna diliyle egitim alma hakkm1 hayata gec;irmeli; Ukrayna dilini arkaplana iten her turlu Rusla�urma giri�imine kar�1 c;1kmah ve bu dili emekc;i kitlelerin komunist egitimi ic;in bir araca donu�turmelidirler. Butun Sovyet kurumlarmda Ukraynaca bilen yeterli say1da c;ah�anm istihdam edilmesini ve ileride butun c;ah�anlarm Ukraynaca konu�abilmesini saglamak adma gerekli ad1mlar derhal aulmahdir.
4) Sovyet kurumlanyla ulkenin yerli koylu nufusu arasmda en yakm temasm saglanmas1 esasllr. Bu amac;la, devrimci komitelerin ve Sovyetlerin kuruldugu yerlerde, daha ilk a�amalardan itibaren yoksul koylulerin onderliginde emekc;i koylulerin c;ogunluga sahip olmalan kural haline getirilmelidir.
5) Ukrayna nufusu Rusya'y1 bile epeyce geride b1rakacak �ekilde agirhkh olarak koylulerden olu�tugundan, yalmzca yoksul koylulerin degil, aym zamanda gerc;ek c;1karlanyla ashnda Sovyet iktidarma c;ok yakmdan bagh olan orta koylulu-
222
gun geni� kesimlerinin de guvenini kazanmak Ukrayna'daki Sovyet hukumetinin gorevidir. Ozellikle de, ia�e politikasm1 ilkesel olarak (tah1lm narhh fiyattan almmas1) korumakla birlikte, uygulamadaki yontemler degi�iklik gostermelidir.
Ukrayna'da ia�e politikasmm acil gorevi, Ukrayna'daki k1r yoksullanm, i�i;ileri ve KlZll Ordu'yu beslemek ii;in gerekli olan orana s1k1 s1k1ya bagh kalarak tah1l fazlasma el konmas1 olmahd1r. Aru urune el koyarken, orta koylulerin i;1karlarma ozel dikkat gosterilmeli ve orta koylulerle kulak'lar aym kefeye konmamahd1r. Sovyet Rusya'nm amacmm tah1h ve diger ia�e urunlerini Ukrayna'dan Rusya'ya aktarmak oldugunu iddia eden kar�1-devrimci demagojiyi Ukraynah koylulerin gozunde te�hir etmek esasur.
Yoksul ve orta koylulugu yonetim i�lerine geni� bir oli;ude i;ekmek merkezi yetkililerin butlin temsilcileri, butun parti memurlan, parti egitmenleri, vs. ii;in zorunlu hale getirilmelidir.
Aym amaca istinaden (yani emeki;i kitlelerin geri;ek iktidarmm kurulmas1 adma) , Sovyet kurumlarma Ukraynah kent kui;uk burjuvazisinin dolu�masmm onune gei;ecek onlemler derhal almmahd1r, zira bu unsurlar koylu kitlelerinin hayat ko�ullan hakkmda en ufak bir fikre bile sahip degildir ve s1k s1k kendilerini komunist olarak satmaya i;ah�maktad1rlar.
Bu tur unsurlann parti saflanna ve Sovyet kurumlanna kabulu ii;in, liyakatlerinin ve emeki;i kitlelerin i;1karlanna baghhklannm pratikte, ozellikle de cephede, ordu saflannda smanmas1 �art ko�ulmahdir. Her yerde ve her ko�ulda bu tur unsurlar proletaryanm s1k1 sm1f denetimi altmda tutulmahd1rlar.
Yoksullann orgutsuzlugu nedeniyle Ukrayna k1r nufusunun elindeki silahlann buyuk bolumunun kai;m1lmaz bir �ekilde kulak'lann ve kar�1-devrimcilerin elinde topland1g1 ve bu
223
durumun da fiiliyatta emekc;:i kitlelerin diktatorlugu yerine kulak c;:etelerinin egemenligine yol ac;:ug1 deneyimle sabittir. Bu husus dikkate almarak, Sovyet Uk'rayna'nm orgutlenmesinde temel gorevlerden biri, butun silahlan geri ahp bunlan i�c;:i ve koylulerin Kml Ordu'suna teslim etmektir.
6) Aym �ekilde, toprak politikas1 da yoksul ve orta koylulugun tanmsal faaliyetine ozel ihtimam gosterilerek hayata gec;:irilmelidir.
Ukrayna'da toprak politikasmm gorevleri �unlardir: 1) Denikin'in yeniden getirdigi toprakta ozel mulkiyetin
tamamen kaldmlmas1 ve tanm arazilerinin topraks1z ya da c;:ok az toprag1 olan koylulere devredilmesi.
2) Devlet c;:iftlikleri sm1rh say1da ve sm1rh buyuklukte kurulmah ve her durumda c;:evredeki koylulerin c;:1karlanyla uyum ic;:inde hareket edilmelidir.
3) Koyluleri komunlerde, artellerde, vs. orgutlerken, zora ba�vurulmasma hic;:bir �ekilde izin vermeyen, koylulerin kendi ba�lanna ozgurce karar vermelerini savunan ve zora ba�vurma giri�imlerini cezalandiran parti politikasma s1k1 s1k1ya bagh kahnmahd1r.
Butun Sovyet cumhuriyetlerinin dunya emperyalizminin tehditkar guc;:lerine kar�1 mucadelesinde en s1k1 ittifak ic;:inde olmas1m her komunist ve sm1f bilinc;:li i�c;:i ic;:in tarll�1lmaz bir gereklilik olarak goren RKP, i ttifakm bic;:iminin son kertede bizzat Ukraynah i�c;:iler ve emekc;:i koyluler tarafmdan belirlenmesi gerektigini savunur.
Kas1m 1919'da yaz1ld1; Collected Works, Cilt 30, s. 163- 166.
224
RKP (B) SEK1Z1NC1 TOM-RUSYA KONFERANSI 2-4 Arahk 1 9 1 9
�
UKRA YNA'DA SOVYET 1KT1DARI T ARTISMASINA DAlR OZET KO NUS MA
3 Arahk
Yolda�lar, bana soyleyecek c;ok az �ey kald1, arna rnaalesef benden once soz alan Yakovlev yolda�tan ziyade benden sonra soz alan Bubnov ve Drobnis yolda�lara itirazlanrn olacak. Fakat yalmzca k1srni bir yorurn yapacag1rn.
Rakovski yolda�m konu�rnasma ili�kin olarak, kendisinin devlet c;iftliklerinin kornunist in�a surecirnizin terneli olrnas1 gerektigi goru�unu yanh� buluyorurn. Hic;bir ko�ul altmda i�lerirnizi bu �ekilde orgutleyerneyiz. llerici c;iftliklerin yalmz-
225
ca kiic;iik bir k1sm1m devlet miilkiyetine donii�tiirmemiz gerektigini kabul etmek zorunday1z, aksi takdirde kiic;iik koyliilerle bir ittifak olu�turmay1z , oysa bizim bu ittifaka ihtiyac1m1z var. Benim Borotba* partisiyle ittifak onerdigimi soyleyen yolda�lar, kastettigimi yanh� anladilar. Ben Borotba Partisi'ne kar�1 izlenmesi gereken siyasal c;izgiyi Sag SosyalistDevrimcilere kar�1 izledigimiz siyasal c;izgiyle kar�ila�tlrd1m. 0 donemde, Ekim'den sonraki ilk hafta -hadi yerini de soyleyeyim, koylii kongrelerinde- iktidan ald1ktan soma koyliiliigiin giic;lerinden yararlanmak istememekle suc;lamyorduk. Ben de cevaben demi�tim ki biz koyliiliigiin giic;lerinden yararlanabilmek ic;in koyliiliigiin program1m biitiiniiyle benimsedik; bunu yapmaya hazmz, ama Sosyalist-Devrimcilerle ittifak istemiyoruz. Dolay1s1yla Manuilski yolda�, tlpk1 Drobnis ve Bubnov yolda�lar gibi, benim Borotba Partisi'yle ittifak onerdigimi soyleyerek son derece tuhaf bir ha ta yaptl. Kanaatimce Ukraynah koyliilerle bir giic;birligine ihtiyac; duydugumuzu gostermeliyiz ve bu giic;birligini gerc;ekle�tirebilmek ic;in Borotba'cilarla mevcut polemiklerden farkh bir tarzda polemik yapmahy1z .
Ulusal sorundan bahseden biitiin konu�macilar -Drobnis ve Bubnov yolda�lar ve daha birc;ok ki�i- MK karanm ele�tirerek, Kievlileri kmamam1za yol ac;an aym 'bag1ms1zhk' politikasm1 izlemi� oluyorlar. Manuilski yolda� kendilerini ulusal anlamda, Ukrayna'mn kendi kaderini tayini anlammda bag1msizl1kla suc;lad1g1mm dii�iinmekle tuhaf bir hata yap1yor. Biz onlan Moskova'nm, Moskova'daki Merkez Komite'nin gorii�-
*) Lenin 22 Subat 1920'de '"Komiinist Enternasyonal Yiiriitme Kurulu'nun Borotbacilar Hakkmdaki Karan Ozerine G6ri:1�ler"inde �oyle yazar: '"Borotbacilann milliyet�ilikle degil , kar�1-devrimci ve kii�iik burjuva egilimlere sahip olmakla su�lanmalanm �iddetle tavsiye ediyorum" Collected Works, Cilt 42, s. 1 80.
226
lerini dikkate alrnaya yana�rnarnalan anlarnmda 'bag1rns1zhk'la suc;lad1k. Bu soz �aka olsun diye kullamld1 ve turnuyle farkh bir anlarna sahipti.
Sirndi rnesele �udur. Ukrayna koyluleriyle guc;birligi yaprnarn1z gerekiyor mu, 1 9 1 7'nin sonunda ve 1 9 1 8'de aylar boyunca ihtiyac; duydugurnuz turtle bir politikaya ihtiyac1rn1z var rn1? Bence var ve bu yuzden devlet c;iftliklerinin c;ogu payla�1rna ac;1lrnahd1r. Kulak c;iftliklerine kar�1 rnucadele etrnerniz gerekiyor, kuc;uk burjuva 6nyarg1lanyla rnucadele etrnerniz gerekiyor, gerilla birliklerine kar�1 rnucadele etrnerniz gerekiyor. Borotba Partisi ulusal soruna gelince rnangalda kul birakrn1yor, arna gerillalardan hie; bahsetrniyor. Ukrayna dilini kullanrnasma ve Ukrayna devlet rnuhrunu ta�1rnasma kar�m, Borotba'c1lardan ogretrnenler sendikasm1 lagvetrnelerini talep etrneliyiz. Bu sendika, ugruna kendi Turn-Rusya Ogretrnenler Sendikarnm lagvettigirniz proleter kornunist politikanm ilkeleri adma lagvedilrnelidir; biz o sendikay1 lagvetrni�tik, c;unku proletarya diktatorlugunun ilkelerini uygularn1-yor, aksine kuc;uk burjuvazinin c;1karlanm savunup bu siyasal c;izgiyi takip ediyordu.
Ilk kez 1932'de yaymland1; Collected Works, Cilt 30, s. 193- 194.
227
YEDlNCl TOM-RUSYA SOVYETLERl KONGRESt 5-9 Arahk 1 9 1 9
�
TOM-RUSY A MERKEZ Y0R0TME KURULU lLE HALK KOM1SERLER1 KONSEYl'NlN RAPORUNA
1L1SK1N KAPANIS KONUSMASI 6 Arahk 1 9 1 9
(Sesler duyulur: "Ya�asm Lenin Yolda�! lleri ! " Alkz�lar. ) Yolda�lar, kammca Martov konu�maszyla ve beyamyla ge
rek eskiden gerekse bugOn lkinci Enternasyonal'e mensup olan ve bizim kar�zsma Komunist Enternasyonal'i kurarak c;1kt1g1m1z grup ve partilerin Sovyet iktidanna kar�z tutumunun son derece e�siz bir ornegini sunmayz ba�armz�llr. Martov'un konu�masz ile beyam arasmdaki farkhhk hepinizin dikkatini c;ekmi�tir. Sosnovski yolda�, prezidyumdan Martov'a, "Gec;en seneki beyammz degil mi bu?" diye seslenerek bu farkz vurgulamz� oldu. Martov'un konu�masz gerc;ekten de 1 9 1 9 yzlma aittir, o yzhn son aymda yap1lm1�ur, ama beyam oyle bir ic;erige
228
sahiptir ki 1918 yihnda soylenenlerin tam bir tekrandir. (alki�lar) Martov, Sosnovski'ye beyammn 'sonsuza dek' ge<;erli oldugunu soylediginde, ne yalan soyleyeyim, Men�evikleri kanatlanmm altma ahp Martov'a kar�1 savunas1m geldi. (alki�lar, gulu�meler) Yolda�lar, hen Men�eviklerin geli�imini ve faaliyetlerini belki de herkesten daha uzun suredir ve daha dikkatle -ger<;i i;ok zevk ald1g1m1 soyleyemem ama- takip ettim. On be� yilhk bu inceleme temelinde, hen iddia ediyorum, Martov'un bu beyam sonsuza dek ya�amak bir tarafa, bir y1l bile dayanmayacakllr, (alki�lar) i;unku Men�eviklerin butun geli�imi, ozellikle de Rusya Devrimi'nin tarihinde girilen bugunku gibi buyuk bir donemde saflarmdaki buylik yalpalamalan ai;1ga vurmaktadir ve geneli bak1mmdan burjuvaziyle ve 6nyarg1lanyla i;ok buylik zorluklarla ve kendi istekleri hilafma yollanm ayird1klanm gostermektedir. <;;:ogu zaman proletarya diktatorluguyle kar�1 kar�1ya gelmemeye <;ah�ular, ama �imdi ona yakla�maya -yava� ama emin ad1mlarla yakla�maya- ba�hyorlar ve hen bu y1l birka<; ad1m daha atacaklanna eminim. l�te o zaman bu beyam tekrarlamak imkans1z hale gelecek, i;unku bir parlamento muhalefetinin onderine am puan kazandiracak olan genel demokratik laflardan ve parlamenter ifadelerden olu�an uzerindeki ortuyu kaldird1gm1zda, biri;ok insanm sevdigi ama bizim s1k1c1 buldugumuz o konu�malan bir kenara atlp meselenin geri;ek ozune indiginizde, soylenmek istenenin ozu �udur: "Burjuva demokrasisine geri donu�" , o kadar. (alki�lar) Bize yakmhk duyduklanm soyleyen insanlann boyle �eyler soylediklerini duydugumuzda, kendi kendimize diyoruz ki: "Evet, teror ve C:eka kesinlikle laz1m. " (alki�lar)
Yolda�lar, ne sizler ne de sizden sonra ba�kalan tarafmdan bu beyandaki bo�luklardan yararlanmakla sui;lanmamak ad1-
229
na, siyasal gen;:ekler temelinde konu�ay1m. Ben iddia ediyorum, bir Sag Men�evik ya da bir Sag Sosyalist-Devrimci bu beyanm altma seve seve imzasm1 atacaktir. Buna dair kamtlm var. Volski ve grubunun kopmak zorunda kald1g1 Sag Sosyalist-Devrimcilerin Parti Konseyi (Volski Kurucu Meclis Komitesi'nin ba�kamdir, burada konu�masm1 dinlediniz) bu yil toplanan Sag Sosyalist-Devrimciler Konseyi, Men�evik Parti'yi kendi goru�lerine yakm buldugunu ve dolay1s1yla birle�me karan ald1gm1 ai;:1kladi. Neden? <:=unku aym temel ilkeler uzerinde durduklan Men�evikleri destekleyen Sag Sosyalist-Devrimciler, beyanda ve Men�evik yaymlarda yer alan �eylerin basilmasmm arkasmda duruyorlar (bunlarm sirf teorik oldugu ve ulkede tam basm 6zgurlugu olmad1g1 gereki;:esiyle �ikayet eden Bund temsilcisinin dedigi gibi, yasaklamakla yanh� yaptig1m1z iddia edilmektedir). 0 donemde, uzun bir mucadelenin ardmdan, Volski'nin grubu kopmak zorunda kaldi. Bu karma�a, meselenin bizim Men�eviklerle degil, geri;:eklerle ilgilendigimizi ai;:1k<;:a gostermektedir; Sosyalist-Devrimci azmhk grubu bunu gostermektedir. Burada gayet ai;:1k bir �ekilde Men�evik Rozanov'dan bahsedildi, Martov ve partisi muhtemelen onu ihra<;: ederlerdi -Sosyalist-Devrimciler ve Men�evikler i�te bu beyanm altma imza atlyorlar.
Demek ki bu zamana kadar aralarmda iki farkh egilim var-di. Bunlardan biri uzgundur, aglay1p sizlamyor, karalar baghyor ve teorik ai;:1dan demokrasiye donmek istiyor, digeriyse harekete ge<;:mi�tir. Martov ter6rizm sorununda kendimi me�rula�tlrmaya i;:ah�tig1m1 soylerken yamhyor. Yalmzca bu ifade bile kui;:uk burjuva demokratlarmm goru�lerinin bizimkine ne kadar uzak, lkinci Enternasyonal'in goru�lerineyse ne kadar yakm oldugunu gosteriyor. Aslmda bu goru�lerin sosyalizmle bir alakas1 yak, hatta bunlar sosyalizme taban tabana zlttir. Simdi sosya-
230
lizm yakm oldugu i�in, bize yeniden eski burjuva gori.i.�leri vaaz ediliyor. Ben kendimi me�rula�urmaya �ah�mad1m, ozel bir partiden, sava�m yaramg1, butun emperyalist sava� boyunca ba�ta olan, bu sava�ta one �ikm1� ve ger�ek siyasetin ne oldugunu bilen bir subaylar partisinden bahsettim. Bize "ya C::eka'mz1 kaldmn ya da daha iyi orgutleyin" dendiginde, biz �u cevab1 veriyoruz yolda�lar: "Yapug1miz her i�in en iyisi oldugunu iddia etmiyoruz ve en ufak bir onyarg1 olmadan ogrenmeye hazu ve istekliyiz. " Arna Kurucu Meclis'te yer alm1� olan bu insanlar toprak sahiplerinin mahdumlanna kar�1, beyaz muhafizlara kar�1 bir guvenlik gucunun nasil orgutlenecegi konusunda bize akil vermeye kalkuklannda, diyoruz ki: "Siz de zamamnda iktidardaydmiz, Kerenski'yle birlikte Kornilov'a kar�1 sava�tm1z ve aynca Kol�ak'la birlikteydiniz ve aym beyaz muhafizlar sizi killanm bile kipudatmadan �ii yavrusu gibi dag1mlar. Sonra �ikm1� diyorsunuz ki C::eka'y1 daha iyi orgutlemeniz laz1m." (allu�
lar) Yok, yok, bizim C::eka'm1z gayet iyi orgutlenmi�tir! (allu�
lar) Almanya'daki komplocular i��ilere kotu davrand1klannda, mare�allerin ba�1m �ektigi subaylar "kahrolsun Berlin hukumeti ! " diye bagud1klannda, komunist onderleri ellerini kollanm sallayarak oldurduklerinde ve bir beyaz muhaf1zlar guruhu lkinci Enternasyonal onderlerini �ii yavrusu gibi dagm1gmda, bu i�birlik�i hukumetin komplocular grubunun elinde oyuncaktan ba�ka bir �ey olmad1gm1 a�1k�a gori.i.yoruz. Onumuzde bu omek varken, daha yola yeni �ikm1�ken, bu insanlar diyor ki "terori.i. abartumz" Petrograd'daki komployu a�1ga �ikarah daha ka� hafta oldu? Daha birka� hafta once Yudeni� Petrograd'm, Denikin de Orel'in birka� kilometre yakmmda degil miydi? Bu yalpalayan partilerin ve o yalpalayan demokrasinin sozculeri bize, "Yudeni� ve Denikin'in dize getirilmi� olmasmdan memnunuz" diyorlar. Ger�ekten memnun olduklanna inanma-
231
ya hazmm, c;unku Yudenic; ve Kolc;ak'm onlara ne surprizler hazITlad1klanm biliyorlar. (alkz�lar) Bu insanlann samimiyetsiz olduklanm sanm1yorum. Arna �unu sormadan da edemiyorum: Sovyet hukumeti zor bir donemden gec;erken ve burjuva unsurlar tarafmdan komplolar haz1rlamrken ve kritik bir anda biz bu komplolan ac;1ga c;1karmayi ba�arm1�ken, acaba komplolann �ans eseri mi ortaya c;1kanld1gm1 dii�iinuyorlar? Yok hayIT, hie; de �ans eseri degil. Bunlar ortaya c;1kanlabiliyor, c;unkii komplocular kitleler arasmda ya�1yorlar, c;unkii �c;iler ve koyliiler olmadan komplolanm ba�anya ula�tITmalan miimkiin degil ve tam da bu noktada, uzun vadede, hani �u kotii orgutlendigi soylenen <,;:eka'ya gidip somiiruculerin belli bir yerde toplanm1� oldugunu soyleyen insanlara tosluyorlar ! (alkz�lar) Biz olumciil tehlikeyi atlatllktan kisa sure soma ve halihaz1rda herkesin ac;1kc;a gordiigii bir komployla kar�1 kar�1yayken, birileri gelip bize anayasaya uyulmad1gm1 ve <,;:eka'mn kotii orgutlendigini soylediginde, beyaz muhafizlara kar�1 mucadele s1rasmda hic;bir �ey ogrenmediklerini, Kerenski, Yudenic; ve Kolc;ak deneyimlerine hie; kafa yormad1klanm ve bundan herhangi bir pratik sonuc; c;1karamad1klanm dii�iiniiyorum hen. Arna beyler, madem Kolc;ak ve Denikin'in ciddi bir tehlike olu�turdugunu, Sovyet iktidanm tercih etmeniz gerektigini anlamaya ba�ladm1z, o zaman Martov'un 'sonsuza dek' beyanma el sallamamn vaktidir. (gula�meler) Anayasa iki yilhk egemenligimizin biitiin deneyimlerini ic;ermektedir ve bu egemenlik olmadan -nitekim konu�mamda da belirttim ve kimse c;iiriitmeye bile c;ah�mad1- bu olmadan, degil iki yil, iki ay bile ayakta kalamazd1k. l�c;i kitleleriyle konu�mayi isteyen, onlarla birlikte hareket etmek ve onlan etkilemek isteyen bir siyasetc;inin degil, bir tarihc;inin bak1� ac;1smdan bile olsa, Sovyet iktidarma nesnel yakla�mak isteyen biri, buyursun c;urutsiin soylediklerimi.
232
Sovyetlerin c;:ok nadir topland1g1 ve sec;:imlerin yeterince s1k yenilenmedigi soyleniyor. Ben bu tur suc;:lamalara lafla ya da kararlarla degil, eylemlerle cevap vermek gerektigini du�unuyorum. Kanaatimce verilecek en iyi cevap, Sovyet hukumetinin ba�lad1g1 i�i bitirerek, bu zamana kadar ilc;:e ve kent Sovyetlerinde kac;: tane sec;:im oldugunu, kac;: tane Sovyetler kongresinin topland1gm1, vs. degerlendirmek olacakur. lc;:i�leri Halk Komiseri Yard1mc1s1 Vladimirski yolda� bu kongrelerin tarihi hakkmda materyal yaymladi. Bu materyali gordugumde kendi kendime dedim ki, her �ey bir tarafa, medeni ulkelerin tarihinde proleter demokrasisini Rusya'da oldugu kadar geni� bir �ekilde uygulayan bir ulke olmad1gm1 kamtlayan tarihi bir belgedir bu. Sovyetlerde sec;:imlerin yeterince s1k yenilenmedigi, nadiren kongre toplad1g1m1z soyleniyor, ama hen her delegeyi ilgili organlara ba�vurup, Sovyet kongrelerinin hangi ilc;:e, kent ya da koyde, hangi gun, ay ve yil topland1gm1 soran bir anketin kongrede dag1ulmasm1 talep etmeye davet ediyorum. Eger bu basit i�i yaparsamz ve her biriniz bu tur bir anket doldurursamz, art1k bir ah�kanhk haline gelmi� olan Avrupa'nm asirhk anayasal yonetimlerinin tamamen ask1ya almd1g1 sava� y1llan gibi zor bir donemde Sovyet anayasasmm yerellerde kitlelerin hukumette yer almalan ve kongrelerde, sec;:imlerde ve Sovyetlerde hukumet meselelerinin bag1ms1zca c;:ozulmesi anlammda dunyanm ba�ka hic;:bir yerinde olmad1g1 kadar yururlukte oldugunu gosteren eksik verilerimizi tamamlay1c1 nitelikte materyal elde edebilirsiniz. Arna yine de bunun yeterli olmad1g1 soyleniyorsa ve ele�tiriler varsa, 'Merkcz Yurutme Kurulunuz henuz toplanmad1ysa bu gerc;:ekten de buyiik bir suc;:tur' diyenler varsa, pekala ! Onlara Troc;:ki yolda�m bu konuda Bund temsilcisine verdigi harikulade cevab1 hat1rlatmak istiyorum: Evet, c;:unku Merkez Yurutme Kurulu cephedeydi! Bund temsilcisi, hani �u Sovyet
233
platformunu tamyan ve bu yu.zden Sovyet iktidannm temelinin ne oldugunu anlamas1 beklenebilecek Bund'un temsilcisi �oyle dedi (aynen not ettim): "Merkez Yurutme Kurulu'nun cephede olmas1 ne tuhaf, sonw;ta ba�kalanm gonderebilirdi. "
Kol<;ak, Denikin ve benzerlerine (bunlardan bir sum var ! ) kar�1 sava�1yoruz. Rusya askerleri kar�1smda hepsi de <;il yavrusu gibi dag1hyor. Zorlu ama muzaffer bir sava� yurutuyoruz. Bildiginiz gibi her saldmda Merkez Yurutme Kurulu'nu tam kadro cepheye gondermek zorunda kald1k, ama soma birileri kalk1p, "Ne tuhaf, ba�kalanm gonderebilirdiniz" diyor. Biz zamandan ve mekandan bag1ms1z bir �ekilde mi faaliyet yti.riituyoruz acaba? Yoksa birka<; haftada bir komunistler dogurmam1z m1 bekleniyor? (alk1�lar) Bunu yapamay1z; birka<; yilhk mucadeleyle <;elikle�mi� ve onderlik edebilmek i<;in gerekli deneyimi elde etmi� olan i�<;iler ulkemizde diger ulkelere nazaran daha azd1r. Gen<; i�<;ileri, yeti�tirilmeye muhta<; acemileri egitmek i<;in gerekli butun onlemleri almahy1z ve bu birka<; ay, hatta y1llar alacakttr. Bu bahsettigim <;ok zor ko�ullar altmda ger<;ekle�irken, birileri <;1k1p <;ektigimiz s1kmttlan alaya ahyor. Bu tav1r bahsettigim ko�ullarm hi<;bir �ekilde anla�1lmad1gm1 gosteriyor. Bu sava� ko�ullannda �u ana kadar davrand1g1m1zdan farkh davranmamm istemek entelektiializmin gulun<; bir kavray1�s1zhgmdan ba�ka bir �ey degildir. Gu<;lerimizi sonuna kadar ortaya koymak zorunday1z ve bu yuzden en iyi memurlanmm, merkez ve yerel yurutme kurulu uyelerimizi cepheye gondermek zorunday1z. Yonetim i�lerinde az da olsa pratik deneyimi olan birinin bizi bu sebeple su<;lamayacagmdan eminim; tersine, yti.riitme kurullanna mensup isti�ari organlan sava�m bask1s1 altmda sonunda yalmzca yurutme kurulu kalana kadar asgariye indirmi� olmamm destekleyecektir, <;iinku memurlar bugun ia�e tedariki i�ine nasil ko�turuyorlarsa, cephe-
234
ye de aym �ekilde yllzler, binler halinde ko�turmu�lardi. l�te Sovyet Cumhuriyeti'nin var olmasm1 saglayan temel budur. Eger bunun ic;in odememiz gereken bedel Sovyet toplantilannm birkac; ayhgma daha seyrek toplanmas1ysa, akh ba�mda her i�c;i ve koylu bunu anlayacak ve kabul edecektir.
Demokrasi ve demokratlar soz konusu oldugu kadanyla, onumuze hala burjuva demokrasisinin onyargilarmm getirildigini soylemi�tim. Buradaki bir muhalef et partisi, burjuvazinin bastmlmasma artlk bir son verilmesi gerektigini soyledi. lnsan konu�urken once bir durup du�unmez mi? Burjuvazinin basunlmas1 ne anlama geliyor? Toprak sahibini toprakta ozel mulkiyeti kalduarak ve toprag1 koylulere devrederek bastmp yok edebilirsiniz. Peki, burjuvaziyi sermayesini ortadan kalduarak bastmp yok edebilir misiniz? Marksizmin ABC'sini bilen biri burjuvazinin bu �ekilde bastmlamayacag1m bilir, burjuvazinin meta uretiminden dogdugunu bilir. Peki, ailesi ic;in ihtiyac; duymad1g1 yuzlerce pud tah1h olan, ama bunu ac; i�c;ilere ula�tmlmak uzere devlete bore; vermeye yana�mayan bir koylu ile bugunku meta uretimi ko�ullannda i� ya pan spekulatorler, bunlar ne oluyor? Bunlar da burjuva degil mi? Burjuvazi bu �ekilde dogmuyor mu? Bu sorunda, tah1l sonmunda ve butun sanayi Rusya'smm c;ektigi ac;hk s1kmulan sorununda, anayasaya uymad1g1m1z ic;in, burjuvaziyi basurd1g1m1z ic;in bizi ele�tirenlerden herhangi bir yard1m ahyor muyuz? Hayu! Bize bu konuda yard1m ediyorlar m1? Hayu! 'l�c;i ve koyluler arasmdaki uyum' laflarmm arkasma s1gm1yorlar. Elbette bu uyum �arttu. Biz 26 Ekim 1 9 1 Tde Sosyalist-Devrimcilerin programmm koyluleri destekleyen k1smm1 ahp tumuyle hayata gec;irdigimizde bu uyumu nas1l saglad1g1mm gosterdik. Bunu yaparak, toprak sahipleri tarafmdan somurulen, kendi emegiyle gec;inen ve vurgunculuk yapmayan koylunun, merkezi devlet otoritesinin
235
yollad1g1 i�<;inin �ahsmda kendisine ger<;ek bir koruyucu buldugunu gostermi� olduk. Bu �ekilde koylulerle uyumu saglam1� olduk. Koylu ailesinin ihtiya<; duymad1g1 tahil fazlasm1 devlet istikraz1 olarak i�<;ilere vermesi temelinde bir ia�e politikas1 izliyorsak, buna yonelik her itiraz vurgunculugu desteklemek demektir. Burjuva tarzda ya�amaya ah�m1� olan ku<;uk burjuva kitleler arasmda bu halen yaygmd1r. Bu korkun<; bir �ey, toplumsal devrim i<;in ger<;ek bir tehlikedir!
Men�evikler ve Sosyalist-Devrimciler, hatta onlann en solundakiler bu konuda bize hi<; yard1mda bulundular m1 acaba? Hayir, tek bir yard1m gormedik! Eylemde bir �ey yapmad1klan gibi, 'ozgurluk ilkeleri' geregi basilmasma izin vermemizi bekledikleri ve baz1 nushalan elimizde olan yaymlannda sozleriyle de en ufak bir destek vermediklerini goruyoruz. Su eski ah�kanhg1, 'ver Allahm verdigine, vur Allahm vurduguna' diyen �u lanet dusturu tlimuyle yok edene kadar, tahil arulanna a<; i�<;ilere verilmek uzere el koymak d1�mda ba�ka bir se<;enegimiz yok. Bunu yapmak son derece zor, bunu biliyoruz. Bu noktada zorla hi<;bir �ey yapilamaz. Yine de bizim i�<;i sm1fi i<;inde bir azmhg1 temsil ettigimizi soylemek gulun<;tlir, buna ancak gulunur. Bunu ancak Paris'teki biri soyleyebilir, ger<;i orada da i�<;i toplanulannda bu tlir �eylerin soylenmesine izin verilmiyor. Hukumetin gorulmedik derecede kolay devrildigi, i�<;i ve koylulerin kendi <;1karlanm elde silah savunduklan, tufegi kendi iradelerinin arac1 olarak kulland1klan bir ulkede, evet, boyle bir ulkede bizim i�<;i sm1fmm azmhgm1 temsil ettigimizi soylemek abestir. Bu tlir laflan Clemenceau, Lloyd George ya da Wilson gibi adamlann agzmdan duydugumda anlayabilirim. Bunlar tam da onlann sozleri ve onlarm fikirleri! Arna Wilson, Clemenceau ve Lloyd George'un, en yiruc1, en az1h emperyalistlerin konu�malan burada Martov tarafmdan Rusya Sosyal-De-
236
mokrat l�c;:i Partisi adma tekrarland1gmda (giilu�meler) , o zaman kendi kendime diyorum ki tetikte olmam1z ve C::eka'nm vazgec;:ilmez oldugunu anlamam1z laz1m! (alkt�lar)
Muhalefetin butun sozculeri -Bund temsilcileri de dahil olmak uzere- bizi anayasaya uymamakla suc;:luyorlar. Halbuki hen anayasaya s1k1 s1k1ya uydugumuzu iddia ediyorum. (Localardan birinden bir ses duyulur: "Yaa ! ") Bir zamanlar kralcilarm locas1 olan, �imdiyse muhalefet locas1 olan bir locadan mustehzi bir "yaa ! " sesi duyuyor olsak da, (gulu�meler) hen bu dedigimi kamtlayacag1m. (alkt�lar) Size butun faaliyetlerimizde anayasaya bagh kald1g1m1z1 gosteren ve en s1k1 �ekilde bagh kald1g1m1z maddeyi okumak istiyorum. Men�eviklerin ve Sosyalist-Devrimcilerin takipc;:ilerinin kauld1klan toplanularda ne zaman anayasa hakkmda konu�mak zorunda kald1ysam, kullamlacak anayasa metni bulmakta zorluk ya�andi. Oysa toplantilar c;:ogunlukla duvarda anayasanm as1h oldugu salonlarda yapilm1�tl. Bu salondaysa yok, ama Petrovski yolda� RSSCF'nin Anayasast adh bir bro�ur vererek beni bu zorluktan kurtardi. 23. maddeyi okumak istiyorum: "l�c;:i sm1finm butun c;:1karlanm rehber edinen RSSCF, belli �ah1slan ve belli gruplan, sosyalist devrimin c;:1karlan hilafma kulland1klan haklarmdan mahrum k1lar ."
Bir kez daha soyluyorum yolda�lar, faaliyetlerimizin genelini ya da ozelde anayasam1z1 hic;:bir zaman kusursuz bir model olarak gormedik. Bu kongrede anayasam1zda degi�iklikler yapma sorunu ele almdi. Biz degi�iklikler yapmaya hazmz, gelin degi�ikliklere bir bakahm; ama bunlar 'sonsuza dek' aym kalmayacak. Eger hala sava�mak istiyorsamz, bari temiz bir sava� verin. Eger anayasaya bagh kalmam1z1 istiyorsamz, neden 23. maddeye de bagh kalmamm istemiyorsunuz? (alkt�lar) Eger istediginiz bu degilse , o zaman gelin, halka emekc;:i
237
kitlelerin evrensel ozgurlugunden ve evrensel e�itliginden bahsederek gitmememiz gerektigini soyleyen maddeyi kaldirmamn zorunlu olup olmad1gm1 tartl�ahm.
Anayasa hukukunu harikulade �ekilde incelemi�siniz , ama sorun �u ki eski burjuva ders kitaplarmdan <;ah�m1�s1-mz. 'Demokrasi ve ozgurluk' hakkmdaki laflan haurhyorsunuz, anayasaya aufta bulunuyorsunuz ve eski sozcukleri haurlauyorsunuz ve vaadinizi yerine getirmemek i<;in halka her �eyi vaat ediyorsunuz. Biz boyle bir �ey vaat etmiyoruz, i�<;i ve koyluler arasmda e�itlik vaat etmiyoruz. Arna siz ediyorsunuz, o halde gelin tartl�ahm. Eskiden toprak sahipleri ve kapitalistler tarafmdan somurulen, bugunse toprak sahiplerinden alman toprakta <;ah�arak ailelerini ge<;indirmeye <;ah�an koylulerle tam bir e�itlik, arkada�hk ve karde�<;e ittifak olmahd1r. Fakat eski ah�kanhklan, cehaletleri ve a<;gozluluklerinden oturii. burjuvaziye meyleden koyluler i<;in e�itligi kabul edemeyiz. Siz emek<;i kitleler i<;in e�itlik ve ozgurlukten, demokrasiden ve i�<;ilerle koylulerin e�itliginden bahseden gene! laflar ediyorsunuz. Bizse anayasamn genel olarak ozgurluk ve e�itlik getirecegini vaat etmiyoruz. Ozgurluk, peki ama hangi sm1f i<;in ve hangi ama<;la? E�itlik, peki ama kimle kimin arasmda e�itlik? Emegiyle ge<;inen, yuzy1llardir burjuvazi tarafmdan somurulmu� ve �imdi de burjuvaziye kar�1 mucadele yilrutenler i<;in mi? Anayasada �oyle yaz1yor: "l�<;ilerle yoksul koylulerin burjuvaziyi bastlrmay1 ama<;layan diktatorlugu. " Anayasadan bahsederken, neden �u sozleri de aktarm1yorsunuz: "Burjuvazinin bastmlmas1 i<;in, vurguncularm bastmlmas1 i<;in . . . " Bize ornek bir ulke, sizin �u muhte�em Men�evik anayasamzm oldugu tek bir ornek gosterin. Belki de tarihte, mesela Men�eviklerin bir zamanlar iktidarda oldugu Samara'da boyle bir ornek vard1r. Belki de Men�evik-
238
lerin bugun iktidarda oldugu, burjuvazinin ve vurgunculann bastmlmasmm tam ozgurluk ve e�itlik ko�ullarmda, tutarh demokrasi ve <;;:eka's1z ko�ullar altmda ilerledigi Gurcistan'da vardir? Bize boyle bir ornek ulke gosterin, biz de sizden ogrenelim. Boyle bir ornek gosteremezsiniz, c;unku i�birlikc;ilerin iktidarda oldugu, hukumetin Men�evik ya da yan Men�evik oldugu her yerde dizginsiz bir spekulasyonun hukum surdugunu biliyorsunuz.
Troc;ki'nin konu�masmda hakh olarak temas ettigi Viyana'y1 alahm. Orada hukumette Friedrich Adler gibileri var ve 'Bol�evizm deh�eti'nden azade ya�1yorlar, ama Petro grad ve Moskova kadar ac;hk ve s1kmt1 c;ekiyorlar, ustelik Viyanah i�c;iler burjuvaziye kar�1 zafere ula�mak adma ac;hk c;ekmediklerini biliyorlar. Viyana'da Petrograd ya da Moskova'da oldugundan daha fazla ac;hk c;ekiliyor; orada A vusturya ve Viyana burjuvazisi Viyana sokaklarmda, Viyana'nm Nevski Prospekt ve Kuznetski Most'unda* korkunc; spekulasyonlara ve yagmac1hga giri�iyor. Siz anayasaya uymuyorsunuz, oysa biz yalmzca proletaryanm burjuvaziyi alt etmesine yard1mc1 olanlara ozgurluk ve e�itlik tammakla anayasaya uymu� oluyoruz.
23. maddede diyoruz ki gec;i� doneminde topraktan rahmet bereket f1�k1rmayacak. Gec;i� donemini tamamlamak ic;in aylarca degil, y1llarca direnmemiz gerektigini soyluyoruz. lki y1-lm ardmdan �unu soyleyebiliriz (buyuk ihtimalle sozumuze itimat edilecektir): Birkac; yildu direnebildiysek bunun tek sebebi anayasaya belli �ah1slarm ve gruplarm haklardan mahrum oldugunu yazm1� olmam1zdir. Kimleri haklardan mahrum b1-rakt1g1mIZI gizlemiyoruz, Men�evikleri ve Sosyalist-Devrimcileri haklarmdan mahrum b1rakt1g1mIZI ac;1kc;a soyluyoruz.
*) Devrim oncesinde biri Petograd'm, digeri de Moskova'nm pazaryeriydi.
239
lkinci Enternasyonal onderleri bizi bu sebeple mahkom ettiler, ama biz Men�eviklerle Sosyalist-Devrimcilere a�1k�a diyoruz ki, "her hakk1 tammaya hazmz, yetcr ki bize spekulatorlere kar�1, ia�e vurgunculuguna yard1m edenlere kar�1, burjuvaziye yard1m edenlere kar�1 emek�i kitlelerin �1karlanm gozeten politikalan izlememizde yard1mc1 olun" Bunu eylemlerinizle kamtlad1gm1z surece, sizi anayasamn size yapt1klarmdan kurtaracag1z, ama o zamana kadar bo� sozleriniz bahaneden ba�ka bir �ey degildir. Anayasam1zm temel ozelligi belagati degildir. Anayasam1z koylulere diyor ki eger emek�i koyluyseniz her hakkm1z var, ama i��ilerin a�hktan kmld1g1 ve burjuvaziye kar�1 sava�m devam ettigi bir toplumda herkese e�itlik soz konusu olamaz. Aym anayasa i��iler soz konusu oldugundaysa �unu soyluyor: Burjuvaziye kar�1 mucadelede yard1mc1 olan koyluierle e�itlik, ama genellemelere hay1r ! Bu alanda zorlu bir mucadele olacak! Mazisine ya da unvanlarma bakmaks1zm yard1m etmek isteyen herkesi buyu.k bir memnuniyetle kabul ediyoruz. Nitekim diger partilerden ve partili olamayan insanlar arasmdan bu turde daha fazla insanm bize kauld1gm1 biliyoruz ve zaferimizin teminat1 da budur.
(gfu;lii alk1�lar, "bravo" sesleri)
Ilk kez 9 Arahk 1919'da Pravda' mn 276. say1smda yaymland1; Col lected Works, Cilt 30, s. 232-242.
240
DENlKlN'E KARSI KAZANILAN ZAFERLER MUNASEBETlYLE UKRA YNA lSC::l VE
K0YL0LER1NE MEKTUP �
Yolda�lar, Dort ay once, 1 9 1 9 Agustos'unun sonlanna dogru, Kol
<;ak'a kar�1 kazamlan zafer miinasebetiyle i�<;i ve koylulere hitaben bir mektup yazma ftrsau bulmu�tum.
�imdi bu mektubun tam metnini, Denikin'e kar�1 kazamlan zaferlerle baglantth olarak Ukraynah i�<;i ve emek<;ilere hitaben yeniden yaymhyorum.
Kml Ordu askerleri Kiev'i, Poltava'y1 ve Harkiv'i ele ge<;irdiler ve zaferler e�liginde Rostov'a ilerliyorlar. Ukrayna Denikin'e kar�1 ayaklanmayla kaymyor. Toprak sahipleriyle kapitalistlerin iktidanm yeniden kurmaya <;ah�an Denikin'in or-
241
dusunu nihai olarak yenilgiye ugratmak i<;:in tum gu<;:ler seferber edilmelidir. Yeni bir saldm ihtimalini tumuyle ortadan kaldumak ve kendimizi guvence altma almak i<;:in Denikin'i yok etmek zorunday1z.
Ukrayna i�<;:i ve koyluleri Kol<;:ak'm Sibirya'y1 fethi ve toprak sahipleriyle kapitalistlerin aylarca suren despot<;:a yonetiminden sonra K1z1l Ordu askerlerince kurtanlmasmdan tum Rusya i�<;:ilerinin <;:1kard1klan dersleri ogrenmek zorundadular.
Denikin'in Ukrayna'daki egemenligi Kol<;:ak'm Sibirya'daki egemenligi kadar zorlu bir smavd1. Bu zorlu smavm dersleri, hi<; ku�ku yok ki, Ukraynah i�<;:i ve koylulerin -upk1 Urallar'daki ve Sibirya'daki i�<;:i ve koylulerde ya�and1g1 gibi- Sovyet iktidarmm gorevlerini daha a<;:1k bir �ekilde anlamalanm ve bu iktidan daha bir azimle savunmalanm saglayacakur.
Buyuk Rusya'da toprak mulkiyeti duzeni tamamen ortadan kaldmlm1�ur. Ayms1 Ukrayna'da da yap1lmah ve Ukraynah i�<;:i ve koylulerin Sovyet iktidan toprak mulkiyetini tamamen ortadan kalduarak onlan toprak sahiplerinin somurusunden ve bizzat toprak sahiplerinden tamamen kurtarmahdu.
Fakat bu gorev haricinde ve keza hem Buyuk Rus hem de Ukraynah emek<;:i kitleleri dun oldugu gibi bugun de bekleyen diger birka<;: gorev haricinde, Ukrayna'daki Sovyet iktidanmn kendi ozel gorevleri de vardu. Bu ozel gorevlerden biri �u an en fazla dikkati hak etmektedir. Ulusal sorundan bahsediyorum: Ukrayna, Rusya Sovyet Sosyalist Cumhuriyeti Federasyonu'yla yan yana (federasyon bi<;:iminde) ayn ve bag1ms1z bir Ukrayna Sovyet Sosyalist Cumhuriyeti mi olacakur, yoksa tek bir Sovyet cumhuriyeti olu�turacak �ekilde Rusya'yla m1 birle�ecektir? Her Bol�evik ve her sm1f bilin<;:li i�<;:i ve koylu bu sorunu dikkatle incelemelidir.
242
Ukrayna'mn bag1ms1zhg1 hem RSSCF (Rusya Sovyet Sosyalist Cumhuriyeti Federasyonu) Tum-Rusya Merkez Yurutme Kurulu tarafmdan hem de Rusya Komunist Partisi (Bol�evikler) tarafmdan tamnm1�ur. Dolay1s1yla Ukrayna'mn Rusya'yla birle�ip kayna�ma yoluna m1 gidecegine, yoksa ayn ve bag1ms1z bir cumhuriyet olarak m1 kalacagma ve ikinci se�enek soz konusu oldugunda, bu cumhuriyetle Rusya arasmda ne tur federal baglar kurulmas1 gerektigine ancak Tum-Ukrayna Sovyetleri Kongresi'nde Ukraynah i��i ve koylulerin karar verebilecegi ve verecegi gun gibi a�ikard1r ve genel kabul gormektedir.
Emek�i kitlelerin �1karlan a�1smdan ve emegi sermayenin boyundurugundan tamamen kurtarma mucadelesinin ilerletilmesi a�1smdan ele ahnd1gmda bu sorun nas1l karara baglanmahd1r?
Oncelikle, emegin �1karlan farkh ulkelere ve uluslara mensup emek�iler arasmda kusursuz bir guven ili�kisini ve en s1-k1 ittifak1 gerektirmektedir. Toprak sahipleri ve kapitalistlerin, k1sacas1 burjuvazinin yanda�lan ise i��ilerin birligini par�alamaya, ulusal uyumsuzlugu ve du�manhg1 koruklemeye ve bu sayede i��ileri zay1flaup sermayenin iktidanm gu�lendirmeye �ah�maktad1rlar.
Sermaye uluslararas1 bir gu�tur ve onu dize getirebilmek i�in i��ilerin uluslararas1 birligine, uluslararas1 bir i��i karde�ligine ihtiya� vard1r.
Bizier ulusal du�manhga ve �au�malara, ulusal ayncahklara-d1�lay1c1hga kar�1y1z. Biz enternasyonalistiz. Butun uluslarm i��i ve koylulerinin tek bir dunya Sovyet cumhuriyeti �at1s1 altmda tamamen kayna�masmdan ve s1k1 birliginden yanay1z.
243
lkincisi, emekc;i kitleler kapitalizmin uluslan, ezen, Buyuk Gue; (emperyalist), egemen ve ayncahkh birkac; ulus ile buyuk c;ogunlugu olu�turan ezilen, bag1mh ve yan-bag1mh, ulusal egemenlikten mahrum ulus �eklinde bolmu� oldugunu unutmamahd1rlar. En cani ve en gerici sava� olan 19 14-1918 sava�1 bu bolunmeyi daha da derinle�tirmi� ve boylece kin ve nefreti arttmm�ur. Ulusal egemenlikten mahrum ve bag1mh uluslann bask1c1-ezen uluslara kar�1 k1zgmhg1 ve guvensizligi yuzy1llard1r birikmektedir. Ornegin Ukraynahlann Buyuk Ruslara kar�1 duydugu k1zgmhk ve guvensizlik bu tiirdendir.
Biz uluslarm gonitllit birlikteliginden yanay1z. Bu birlik bir ulusun bir ba�ka ulusa kar�1 zora ba�vurmasm1 reddeder; bu birlik, tam bir guven esasma, karde�c;e birligin ac;1kc;a tanmmasma ve mutlak anlamda gonullu kabule dayahd1r. Bu tur bir birlik bir c;1rp1da kurulamaz; i�lerin sarpa sarmasm1 engellemek ve guvensizlik yaratmamak ic;in son derece sab1rh ve dikkatli davranarak bu hedef ic;in c;ah�mahy1z. Boylece toprak sahipleriyle kapitalistlerin yuzy1llard1r suren baskilanndan, yuzy1llard1r var olan ozel mulkiyetten miras kalan guvensizlik ve 6zel mulkiyetin yol ac;ug1 bolunme ve yeniden bolunmelerden kaynaklanan du�manhk zamanla yok olma hrsau bulabilir.
Dolay1s1yla, uluslann birligini saglamak ic;in b1k1p usanmadan c;ah�mah ve uluslan bolme egiliminde olan her �eyi ac1-mas1zca yok etmeliyiz. Arna bunu yaparken c;ok dikkatli ve sab1rh olmah, ulusal guvensizligin kalmularma tavizlerde bulunmahy1z. Emegin sermayenin boyundurugundan kurtulu�u mucadelesinde emegin temel c;1karlanm etkileyen her �eye kar�1 ho�gorusuz ve uzla�maz olmahy1z. Sm1rlarm c;izilmesi sorunu, �imdilik -�imdilik diyorum, zira biz sm1rlann tama-
244
men kaldmlmas1 ic,;in c,;abahyoruz- tali bir sorundur, temel ya da 6nemli degildir. Bu konuda bekleyebiliriz ve beklemeliyiz de, c,;unku koyluler ve kuc,;uk mulk sahipleri arasmda ulusal guvensizlik c,;ogu zaman son derece kokludur ve bu noktada acelecilik ancak bu hisleri yogunla�tumaya hizmet eder, ba�ka bir deyi�le tam ve nihai birlik davasm1 tehlikeye atabilir.
Rusya'daki i�c,;i-koylu devrimi, yani 1 9 1 7 Ekim-Kas1m devrimi deneyimi ve hem yabanc1 hem de Rus kapitalistlerinin saldmlanna kar�1 iki y1lhk muzaffer mucadele deneyimi �unu ac,;1kc,;a gostermi�tir ki, kapitalistler Polonyah, Letonyah, Estonyah ve Finlandiyah koylulerin ve kuc,;uk mulk sahiplerinin Buylik Ruslara kar�1 duyduklan ulusal guvensizlikten bir sureligine yararlanmay1 ba�arm1�, bu guvensizlik temelinde aram1za bir sureligine de olsa nifak sokmay1 ba�arm1�lardu. Bu guvensizligin ancak yava� yava� azahp kayboldugu ve uzunca bir sure ezen ulus konumunda bulunmu� olan Buylik Ruslar ne kadar dikkatli ve sabuh olurlarsa bu guvensizligin o kadar c,;abuk yok olacag1 deneyimle sabittir. Polonya, Letonya, Litvanya, Estonya ve Finlandiya devletlerinin bag1ms1zhg1m tamyarak, bizden daha geri olan ve kapitalistler tarafmdan daha fazla ezilmi� ve aldaulm1� olan kuc,;uk kom�u devletlerin emekc,;i kitlelerinin guvenini yava� ama saglam ad1mlar atarak kazamyoruz. Onlan 'kendi' ulusal kapitalistlerinin nufuzundan kurtarmanm ve tam anlam1yla guvenlerini kazanarak gelecegin birle�ik uluslararas1 Sovyet cumhuriyetine ilerlemenin en kesin yolu budur.
Ukrayna Denikin'den tamamen kurtanlmad1g1 surece, Ukrayna'da hukumet, Tum-Ukrayna Sovyetleri Kongresi toplanana kadar Tum-Ukrayna Devrimci Komitesi'dir. Bu devrimci komitenin ic,;inde Ukraynah Bol�evik komunistler haricinde, hukumet mensubu s1fauyla Ukraynah Borotba komunist-
245
leri vardir. Borotba'c1lan Bol�eviklerden ay1ran hususlardan biri, Ukrayna'nm ko�ulsuz bag1ms1zhgmda lsrar ediyor olmaland1r. Bol�evikler bunu bir farkhhk ve ayn durma sebebi haline getirmeyeceklerdir, Bol�evikler bunu proletaryanm ortak mOcadelesinin onunde bir engel saymazlar. Sermayenin boyundurugunun anlmas1 ve proletarya diktatorlugunun kurulmas1 ic,;in verilen mucadelede birliktelik zorunludur ve komunistler arasmda ulusal sm1rlar sorunu yuzunden ya da devletler arasmda federal bag m1 yoksa ba�ka turlu bir bag m1 olmas1 gerektigi sorunu yilzii.nden aynhk olmamahd1r. Bol�evikler arasmda Ukrayna'nm tamamen bag1ms1zhgm1 savunanlar oldugu gibi, az c,;ok s1k1 bir federal bagm gerekliligini savunanlar ve Ukrayna ile Rusya'mn tamamen birle�ip kayna�mas1 gerektigini savunanlar da vard1r.
Bu konularda farkhhk olmamahd1r. Bu sorunlar Tum-Ukrayna Sovyetleri Kongresi tarafmdan karara baglanacaknr.
Eger bir Buyii.k Rus komunisti Ukrayna'nm Rusya'yla birle�mesinde lsrar ederse, Ukraynahlar onun bu politikay1 proleterleri sermayeye kar�1 mucadelelerinde birle�tirme saikiyle degil, buyii.k Rus milliyetc,;iliginin ve emperyalizminin 6nyarg1larmdan oturu savundugundan �uphelenebilirler. Boyle bir guvensizligin olmas1 dogald1r, hatta belli bir dereceye kadar kac,;milmaz ve me�rudur, c,;unku Buyuk Ruslar, toprak sahipleri ve kapitalistlerin boyundurugu altmda, yuzy1llard1r Buyuk Rus �ovenizminin utanc,; verici ve mide bulandmc1 onyargilanm ozumsemi�lerdi.
Eger bir Ukraynah komunist Ukrayna devletinin ko�ulsuz bag1ms1zhgm1 savunursa, o da bu politikayi Ukraynah i�c,;i ve koylulerin sermayenin boyundurugunu atma mucadelesindeki gec,;ici c,;1karlarmdan otii.ru degil, kuc,;uk mulk sahibinin kuc,;uk
246
burjuva ulusal onyargilanndan dolay1 destekledigi �iiphelcrini iizerine c;ekecektir. Deneyimler c;e�itli iilkelerin kiic;iik burjuva 'sosyalistleri'nin -Polonyah, Letonyah ve Litvanyah sahte sosyalistlerin hepsi, Giircii Men�evikler, Sosyalist-Devrimciler ve digerleri- suf devrimci i�c;ilere kar�1 'kendi' ulusal burjuvazileriyle uzla�ma politikas1m uygulamak adma proletaryanm destekc;ileri k1hgma girdiklerini gosteren yiizlerce ornek bulundugunu gosteriyor. Biz bunu Rusya'da 1 9 1 7 Subat-Ekim doneminde Kerenski'nin egemenligi suasmda ya�ad1k ve sonrasmda diger biitiin iilkelerde de gordiik ve gormeye devam ediyoruz.
Dolay1s1yla, Biiyflk Rus komiinistleri ile Ukraynah komiinistler arasmda kar�1hkh giivensizligin dogmas1 c;ok kolaydu. Peki, bu giivensizlikle nasil sava�mak gerekir? Bu giivensizligin iistesinden gelip kar�1hkh bir giiven ili�kisi kurmak nas1l miimkiin olabilir?
Bunu ba�armamn en iyi yolu biitiin iilkelerin toprak sahipleri ve kapitalistlerine kar�1 ve egemenliklerini yeniden kurma giri�imlerine kar�1 miicadelede proletarya diktatorliigii ve Sovyet iktidanm savunmak amac1yla omuz omuza c;ah�maktu. Bu ortak miicadele, devlet bag1ms1zhg1 ya da smulan konusunda ahnacak karar ne olursa olsun Biiyiik Rus i�c;ilerle Ukraynah i�c;iler arasmda s1k1 bir askeri ve ekonomik birliktelik olmas1 gerektigini ac;1kc;a gosterecektir, zira aksi takdirde 'Miittefik' kapitalistler, ba�ka bir deyi�le en zengin kapitalist iilkelerin (lngiltere, Fransa, Amerika, Japonya ve ltalya'mn) ittifak1 bizi ayn ayn ezecek ve bogazlayacaktu. Bu kapitalistlerin para ve silah destegi saglad1g1 Kolc;ak ve Denikin'e kar�1 miicadelemiz bu tehlikenin ac;1k bir ornegidir.
Biiyiik Rus ve Ukraynah i�c;iler ve koyliiler arasmdaki birligi ve en yakm ittifak1 bozan biri Kolc;ak'lara ve Denikin'lere,
247
k1sacas1 butu.n ulkelerin kapitalist haydutlanna yard1m etmektedir.
Sonw;: olarak, biz Buyo.k Rus komunistleri kendi i�imizde BU.yuk Rus milliyet�iliginin en ku�uk bir tezahurunu bile en sert �ekilde bastlrmak zorunday1z, zira bu tli.r tezahurler genel anlamda komunizme ihanet demek olup, bizi Ukraynah yolda�lanm1zdan koparmaya ve boylece Denikin'i ve onun rejimini gu�lendirmeye hizmet ederek davam1za en bu.yuk zaran vermektedir.
Dolay1s1yla, Ukraynah Bol�evik komunistlerle Borotba'cilar arasmda farkhhklar oldugunda biz BU.yuk Rus komunistleri tavizde bulunmahy1z. Bu farkhhklar Ukrayna devletinin bag1ms1zhg1, Rusya'yla birlikteliginin bi�imleri ve genel olarak ulusal sorunla ilgilidir. Fakat hepimiz, BU.yuk Rus komunistleri olsun Ukraynah komunistler olsun, butu.n ulkelerin komunistleri butli.n uluslar i�in aym olan temel sorunlarda , proleter mucadelesi ve proletarya diktatorlugu sorunlannda kararh ve uzla�maz olmahy1z. Burjuvaziyle uzla�maya ya da bizi Denikin'e kar�1 koruyan gu�lerin bolunmesine hi�bir �ekilde musamaha gostermemeliyiz .
Denikin ezilip yok edilmeli ve bu tli.r saldmlann tekrarlanmasma izin verilmemelidir. Bu hem BU.yuk Rus hem de Ukraynah i��i ve koylulerin temel �1kand1r. Bu kavga uzun ve zorlu olacak, zira butu.n dunyadaki kapitalistler Denikin'e yard1m ediyorlar ve diger butu.n Denikin'lere de yard1m edecekleri kesindir.
Bu uzun ve zorlu kavgada biz BU.yuk Rus i��ilerle Ukraynah i��iler en s1k1 birliktelik i�inde olmahy1z , zira ayn du�tu.gumuzde bu gorevin aludan kalkamayacag1m1z kesindir. Ukrayna ve Rusya'mn sm1rlan ne olursa olsun, devlet duzeyinde
248
kar�1hkh ili�kilerinin bic;imleri ne olursa olsun, bu c;ok da onemli degildir. Bu konuda tavizler verilebilir ve verilmelidir de; biri olmad1 oburu, oburu olmad1 bir digeri denenebilir; bunu yapmakla i�c;i ve koylulerin davas1, kapitalizmin ezilmesi davas1 mahvolmayacakur.
Ne var ki eger en s1k1 ittifak1, Denikin'e kar�1 bir ittifak1, ulkelerimizin ve bu.tun ulkelerin kapitalistleri ve kulak'larma kar�1 bir ittifak1 surduremedigimiz takdirde, emegin davas1 uzun y1llar altmdan kalkamayacag1 bir yenilgi alacakur, yani kapitalistler Sovyet Ukrayna'y1 ve Sovyet Rusya'y1 ezmeyi ve bogazlamay1 ba�aracaklardtr.
BU.tun ulkelerin burjuvalannm ve her renkten kuc;uk burjuva partinin, yani i�c;ilere kar�1 burjuvaziyle ittifak yap1lmasma cevaz veren 'uzla�mac1' partilerin en fazla deneyecekleri �ey, farkh milliyetlerden i�c;ilerin birligini parc;alamaya, ·guvensizlik yaratmaya ve i�c;ilerin s1k1 uluslararas1 birligini ve uluslararas1 karde�ligini bozmaya c;ah�mak olacakur. Burjuvazi bunu ba�ard1gmda i�c;ilerin davas1 yitirilmi� demektir. Bu yuzden Rusya ve Ukrayna komunistleri sab1rh, sebatkar, inatc;1 ve ortak c;abayla burjuvazinin milliyctc;i dolaplanm bo�a c;1kartmah ve her turden milliyetc;i onyarg1y1 yok ederek dunya emekc;ilerine farkh uluslardan i�c;i ve koylulerin Sovyet iktidan ic;in, toprak sahipleriyle kapitalistlerin boyundurugunu parc;alamak ic;in ve bir dunya Sovyet cumhuriyeti federasyonu ic;in mucadelede gerc;ekten saglam bir ittifak ornegi sunmahd1rlar.
Pravda, Say1: 3, 4 Ocak 1920; Collected Works, Cilt 30 , s. 29 1-297
249
N. Lenin 28 Araltk 1919
RUSYA KOMONlST PARTlSl (BOLSEVlK) MERKEZ KOMlTESl SEKRETARYASI'NA*
�
Polonya ve Polonya sava�1 hakkmdaki bOtOn makalelerin yaz1 kurulu ba�kanlan tarafmdan �ahsi sorumluluklan altmda dikkatle incelenmesi i<;in talimat verilmesini teklif ediyorum. A�mya ka1;mamahy1z, yani �ovenizme kaymamah, Polonyah toprak sahipleri ve kapitalistlerle Polonyah i�<;i ve koyluler arasmda her zaman aynm yapmahy1z .
5 May1s 1920'den sonra yaz1ld1; ilk kez 1942'de Lenin Miscellany XXXIV'de yaymland1; Collected Works, Cilt 44, s. 373.
Lenin
*) Y.A. Preobrazenski'nin Lenin'e, Polonya sava�1 baglammda "mide bulandmc1 yurtseverlige' bir son verilmesi gerektigi"nden ve Radek'in ···uiusal' sava� hakkmdaki konu�mas1yla Bergman'm �ovenist makalesinden bahseden mcktubu ftzerine yaz1lm1�ur. Preobrazenski mektubunda gazetelerin, ozellikle de ta�radakilerin yaz1 kurulu ba�kanlanna gerekli talimatlann verilmesini talcp etmi�ti. Lenin buna, "Tamamen ay111 fihirdeyim" cevabm1 vermi� ve a�g1daki talimau gondcrmi�ti.
250
ULUSLARARASI EMEKC::l KADINLAR GONO �
Bol�evizmin ve Ekim Devrimi'nin ozu, kapitalizmde en c;ok ezilen insanlan siyasete c;ekmi� olmas1dir. Bu kesimler gerek monar�ilerde gerekse burjuva-demokratik cumhuriyetlerde kapitalistler tarafmdan ezilmi�, horlanm1�, aldaulm1� ve soyulmu�tur. Toprakta ve fabrikalarda ozel mulkiyet surdugu muddetc;e , bu bask1, aldatmaca ve halkm emeginin kapitalistler tarafmdan yagmalanmas1 kac;1mlmazdir.
Bol�evizmin ve Sovyet iktidarmm ozu, burjuva demokrasisinin sahtekarhg1 ve maskarahgm1 te�hir etmek, topraktaki ve fabrikalardaki ozel mulkiyeti kaldirmak ve butun devlet iktidanm emekc;i ve somurulen kitlelerin elinde toplamakur. Bu kitleler aruk siyasetle, yani yeni bir toplumu kurma goreviyle yakmdan ilgileniyorlar. Bu hie; de kolay bir gorev degildir: Kit-
25 1
leler kapitalizmde ezilip a�ag1lanm1�lardu, ama yine de ucretli kolelikten ve kapitalizmin boyundurugundan kurtulu�un ba�ka bir yolu yoktur ve olamaz da.
Ne var ki kadmlan da dahil etmeden kitleleri siyasete <;ekemezsiniz. Zira kapitalizmde, insanhgm yans1, yani kadmlar iki kez ezilmektedir. Emek<;i kadmlarla koylu kadmlar sermaye tarafmdan ezilmektedirler, dogru, ama kadmlar aym zamanda, en demokratik burjuva cumhuriyetlerinde bile, birincisi, belirli haklardan yoksun b1rak1lm1�lardu, <;U.nku yasalar kadmlan erkeklerle e�it gormemektedir; ikinci olarak da -ki as1l onemlisi budur- kadmlar 'evin boyundurugu' altmda kalm1�lardu, 'ev i<;i koleler' olarak hayatlanm surdurmektedirler, zira mutfakta ve evin genelinde en igren<;, en yorucu ve sersemle�tirici i�lerin yilku altmda ezilmektedirler.
Dunyadaki hi<;bir parti ya da devrim, kadmlarm ezili�i ve e�itsizliklerinin koklerine, bugun Sovyet Devrimi'nin, Bol�evik Devrimi'nin vurdugu kadar derin darbeler indirmeyi hayal etmemi�tir. Sovyet Rusya'da kadmlarla erkekler arasmdaki yasal e�itsizlikten en ufak bir iz bile kalmam1�llr. Sovyet iktidan, evlilik ve aileye ili�kin yasalarda, <;ocuklar a<;1smdan e�itsizligi getiren yasalarda ozellikle a�ag1lay1c1, tiksindirici ve ikiyuzlu ne varsa hepsini kaldum1�tu.
Kadmlarm kurtulu�u yolunda bu yalmzca ilk ad1mdu. Arna en demokratik olanlan da dahil olmak uzere burjuva cumhuriyetlerinden hi<;biri bu ilk ad1m1 atmaya cesaret edememi�tir. Bunun sebebi, 'kutsal ozel mulkiyet'e tapmalandu.
lkinci ve en onemli ad1m, toprak ve fabrikalardaki ozel mulkiyetin kaldmlmas1du. l�te yalmzca ve yalmzca bu ad1m, kadmm tam ve ger<;ek kurtulu�una, ku<;uk bireysel ev idaresinden geni� ol<;ekli toplumsalla�tmlm1� ev hizmetlerine ge<;i-
252
�i saglayarak, kadmlarm 'evin boyundurugu'ndan kurtanlrnalarma giden kap1lan ac;abilir.
Bu gec;i� zorlu bir siirec;tir, c;iinkii en derin, kokle�rni�, tutucu ve kau nitelikteki bir 'diizen'in (diizen yerine ahlaks1zhk ve barbarhk dernek gerc;ege daha yakm olurdu) degi�tirilrnesini gerektirir. Arna bu gec;i� ba�larn1�ur; degi�irn ba�larn1�, yeni bir yola girilrni�tir.
Bu uluslararas1 ernekc;i kadmlar giiniinde diinyanm biitiin iilkelerindeki ernekc;i kadmlarm say1siz toplanusmdan, bu e�i goriilrnedik ve inamlrnaz derecede zor gorevi, diinya c;apmda biiyiik ve gerc;ekten ozgiirle�tirici gorevi c;ozrneye giri�en ilk iilke olan Sovyet Rusya'ya tebrik rnesajlan yagacak. Siddetli, s1k s1k gerni az1ya alan burjuva gericiligi kar�1smda korkup sinrnernerniz ic;in destek belirten c;agnlar yagacak. Bir burjuva iilkesi ne kadar 'ozgiir' ya da ne kadar 'dernokratik'se, kapitalistler giiruhunun i�c;i devrirnine saldmlan o kadar vah�idir. Bunun bir ornegi Arnerika Birle�ik Devletleri'ndeki dernokratik curnhuriyettir. Arna neyse ki i�c;i kitleleri �irndiden uyand1lar. Arnerika, Avrupa ve hatta geri kalrn1� Asya'daki pasif, uyuklayan, atalet ic;indeki kitleler ernperyalist sava�la birlikte nihayet uyand1lar.
Diinyamn dart bir ko�esinde �i�enin agz1 ac;1ldi. Halklann ernperyalist boyunduruktan kurtulu�unun, erkek
ve kadm ernekc;ilerin serrnayenin boyundurugundan kurtulu�unun oniinde hic;bir giic; durarnaz. Bu <lava k1r ve kentlerde yiiz rnilyonlarca kadm ve erkek ernekc;i tarafmdan ilerletiliyor. l�te bu yiizden ernegin serrnayenin boyundurugundan kurtulu�u ve ozgiirle�rnesi davas1 biitiin diinyada zafere ula�acakur.
4 Mart 1 921
8 Mart 192 l'de Pravda'mn 51 . sayismm ekinde yayinland1; Collected Works, Cilt 32, s. 161 - 163.
253
Joffe yolda�.
A.A. JOFFE' A MEKTUP �
13 Eylul 1 921
Bugiinkii Siyasi Buro kararmm (ili�ikte) 9 Eylul tarihli telgrafm1zla biiyiik oranda ortii�tiigiinii goreceksiniz. *
Liitfen daha ayrmt1h bir yaz1h rapor gonderiniz. Aynca ki�isel bir ricam, bu meseleye dair bir (OZiim yolu bu
labilmem icin, sizden 'Rus' (Biiyiik Rus ya da somiirgeci) a�mhklarma kar�1 yerel halka mensup ki�ilerin c1karlarmm ko-
*) Joffe telgrafmda Tum-Rusya MYK Turkistan Komisyonu ba�kam Tomski ile Turkistan Burosu uyesi Safarov arasmdaki goru� aynhklarmm Ruslar ile yerel halk arasmdaki husumetleri tetikledigini yazm1�11. 14 Ekim'de Siyasi Buro yeni bir Turkistan Burosu ve Turkistan Komisyonu atad1.
254
runmas1 sorununa (raporunuzda ya da raporunuza ozel bir ekte) 6zel bir dikkat gostermenizi istiyorum.
Yerel halka mensup ki�ilerin Safarov'a kar�1 tutumu nedir? Somut veri, veri, daha fazla veri.
Kim bu yerel halka mensup ki�iler (Safarov'un destekc;ilerinden bahsediyorum)? lsim? Sicil? ltibar? (Somut veri, veri. . . )
Kendilerini savunabilecekler mi? Kesin mi bu? Tomski gibi kurnaz, saglam ve inatc;1 bir adama kar�1 bile mi?
Kac; ki�i bunlar? 'Yoksullann Birligi' (Safarov mu kurmu�tu?) , bile�imi,
onemi, gucli, rolu? Yerlilerin 'zorla' katmanla�tmld1klan dogru mu?
Pamuk? Ak1beti? Safarov'un pamuklan mahvettigi dogru mu? Somut veri, somut veri.
Fergana'daki cepheler? Basmac1? Tomski ve Safarov 'c;izgisi'ne kar�1 tutumlan?
Turkistan MYK'smm Basmac1'ya ili�kin kesin kararlan ve konuya ili�kin somut veriler? Tomski ve Safarov'un ya da destekc;ilerinin bu sorunda nerede ve ne zaman ters du�tiiklerine <lair somut veriler? (llgili kararlardan almma parc;alarla resmi farkhhklann ne zaman ve tam olarak hangi hususta c;1kug1m gosterelim.)
MK'da bu sorunda baz1 gorii� aynhklan var. Daha kesin bilgi son derece 6nemli. Sahsen hen 'Tomski'nin' (belki de Peters'in ya da Prav
din'in, vs. demek daha dogru olur?) Biiyii.k Rus �ovenizmine yakla�1m 'c;izgisi'nden, daha dogru bir tabirle, bu yone saparkenki 'c;izgisi'nden c;ok fazla �uphe duyuyorum.
Yerlilerin guvenini kazanmak bii.tlin uluslararas1 siyasetimiz ac;1smdan korkunc; 6nem ta�1yor. Bu guveni tekrar tekrar
255
kazanmah, emperyalist olmad1g11mz1 , bu yonde hic;bir sapmaya musamaha gostenneyecegimizi ka111tlamalty1z.
Bu dunya c;apmda oneme sahip bir sorundur, abartm1yorum. Bu konuda ozellikle kau olmahsm1z. Bu sorunun Hindistan'a ve Dogu'ya da etkisi olacak. Saka
degil, son derece dikkatli olmak gerekiyor. Komunist selamlarla,
K1salulm1!? halde ilk kez l 956'da Pravda'nm 193. say1smda yaymland1; tam metin halinde 1959'da Lenin Miscel lany XXXVI'da yaymland1; Collected Works, Cilt 45, s. 297-298.
256
Lenin
3 . BOLOM
DIS SlYASET VE ULUSLARARASI 1L1SK1LER
A YRI VE lLHAKC::I BlR BARIS IN DERHAL lMZALANMASI SORUNUNA lLlSKlN TEZLERE
SONSOZ �
Yukandaki tezleri* 8 Ocak 1918'de parti c;ah�anlarmm d1�a kapah kuc;uk bir toplantlsmda okumu�tum. Taru�malar bu sorun hakkmda particle uc; farkh goru�un bulundugunu gostermi�tir: Katihmc1larm yans1 devrimci sava� lehinde goru� beyan ederken (buna bazen 'Moskova' tutumu deniyordu, zira partimizin Moskova Bolge Burosu bu karan diger butun orgiitlerden once alm1�tl), yakla�1k dome biri Troc;ki yolda�m dile getirdigi 'c;ati�malarm sonlandmlmas1, orduda terhislere ba�lanmas1, askerlerin eve gonderilmesi, ama antla�ma imzalamaktan kac;m1lmas1' goru�unu, yine yakla�1k dome biri de beni desteklemi�ti.
*) Bkz. Lenin, Sovyet lhtidan ve Dunya Devrirni, Agora Kitaphg1, Ocak 2010, s. 60-70.
259
Parti ic;inde �imdilerde ya�ananlar bana 1907 yazmdaki durumu hatulanyor. 0 donemde Bol�eviklerin ezici c;ogunlugu Oc;uncu Duma'mn boykot edilmesi goru�unu savunurken, hen kanlma fikrinden yana olan Dan'la aym safta yer alm1� ve bu yuzden agu oportunizm suc;lamalarma maruz kalm1�tlm. 0 gunku durum nesnel ac;1dan bak1ld1gmda bugunku durumla birebir ortu�mektedir; t1pk1 0 donemde oldugu gibi, parti c;ah�anlanmn c;ogunlugu, en devrimci saiklerden ve en saghkh parti geleneklerinden hareketle, ·�a�aah' bir slogamn cazibesine kap1hyorlar; yeni sosyo-ekonomik ve siyasal durumu degerlendinniyorlar ve degi�en ko�ullann taktiklerde sOratli ve keskin bir degi�iklige gidilmesini gerektirdigini dikkate alm1-yorlar. Goru�umun ozu bugun de aym: Marksizm nesnel ko�ullann ve o ko�ullardaki degi�ikliklerin dikkate ahnmasm1 gerektirir; sorunun verili ko�ullara uygulanabilir �ekilde somut olarak ortaya konmas1 gerekir. Bugun ya�anan en onemli degi�iklik Sovyet Rusya Cumhuriyeti'nin kurulmu� olmas1-du ve sosyalist devrimi ba�latm1� olan bu cumhuriyetin korunmas1 hem bizim ac;1m1zdan hem de uluslararast sosyalist hareket ac;1smdan en onemli meseledir; fakat �u anda Rusya'mn dillendirecegi devrimci sava� slogam ya bo� bir laf ve desteksiz bir gosteri olacaktu ya da nesnel ac;1dan, emperyalistlerin bizi du�urmeye c;ah�nklan tuzaga du�mek anlamma gelecektir, zira emperyalistler bizi bu guc;suz halimizle emperyalist sava�1 devam ettirmek ic;in ayartmaya ve boylece gene; Sovyet Cumhuriyeti'nin (Oku�unu olabildigince ucuza getirmeye c;ah�maktadu.
"Ben Lenin'in eski goru�unu savunuyorum," diye bagmyor gene; Moskovahlardan biri (bu grubu aylft eden en bu.yuk meziyetlerden biri gene; olmalandu). Aym konu�mac1, savunma-
260
c1lann Almanya'da bir devrimin imkans1z oldugu �eklindeki goru�lerini tekrarlad1g1m gerekc;esiyle beni ele�tiriyor.
Sorun �u ki Moskovahlar eski taktiksel goru�umuze bagh kalmak istiyorlar ve ya�anan degi�imi, ortaya c;1kan yeni nesnel durumu gormeyi israrla reddediyorlar.
Moskovahlar eski sloganlan a�k ile �evk ile tekrar ederlerken, Bol�evikler olarak hepimizin art1k savunmac1 oldugunu dikkate bile alm1yorlar. Madem burjuvaziyi devirdik, gizli anla�malan reddedip ac;1klad1k, butun halklara ban� teklif ettik *
8-1 1 Ocak 191 8; Collected Works, Cilt 26, s. 451-452.
*) Elyazmas1 burada sonlanmaktadir.
261
RSD1P (B) MERKEZ KOM1TES1'NE �
Liitfen, oyurnu ernperyalist lngiliz-Frans1z e�k1yalarmdan palates ve silah almrnas1 lehtnde kulland1g1rn tutanaklara ge�irilsin. *
Lenin
22 �ubat 1918'de yazild1; ilk kez 1922'de Rus<;a Toplu Eserler'inin XV. cildinde yaymland1; Collected Works, Cil t 44, s. 67.
*) 22 Subat 1918'de parti Merkez Yurutme Kuru)u'nda, Alman saldmlarma kar�· savunma amac1yla lngiliz ve Frans1z emperyalistlerinin silah ve ia�e yard1m1-nm kabul edilmesinin dogru olup olmad1g1 sorunu tar11�1lm1�11 ve 'sol komunistler' Tro�ki'ye kar�1 aleyhte oy kullanm1�lard1. Toplanuya kaulamayan Lenin goru�unu bu notla bildirmi� ve 'yard1m' kabul edilmi�ti.
262
FOLKETS DAGBLAD POLITIKEN MUHABlRlYLE MOLAKA T*
1 Temmuz 1918 �
Muhabirimiz bugun Lenin'le hem Rusya'daki durum hem de Avrupa'daki genel durum hakkmda konu�tu. Lenin her devrime dogum sanc1lannm e�lik ettigini vurgulad1. Kendi ba�ma devrim yapan bir ulke her zaman zorluklarla kar�1la�acakur. Fakat durum yalmzca Rusya'da degil, her yerde zordur. Rusya'da anar�i oldugu soyleniyor, fakat bu anar�i Bol�evik rej iminin degil, dort y1lhk sava�m bir urunudur. Yeni hasat donemine degin kalan �u son birkac,; haf ta en zorlu donemimiz olacak. lyi bir hasat bekliyoruz. Kar�1-devrim mevcut durumdan yararlanmak ic,;in azami c,;aba gosteriyor. Kar�1-devrim
•) folkets Dagblad Poli1ilze11: lsve<;'teki sol sosyal-demokratlann gazetesiydi . 192l 'dc lsvc<; Komunist Partisi'nin yaym orgam oldu.
263
zengin koyhilerden ve subaylardan olu�uyor, ama d1� destek olmadan hi�bir �ey yapamazlar. Kar�1-devrimciler gOcii ele ge�irdikleri kentlerde iktidarda en fazla birka� gun kalabildiler. Sag Sosyalist-Devrimciler eliyle Volodarski'nin oldurulmesi ashnda kar�1-devrimcilerin zay1lhgm1 gostermektedir. Rusya Devrimi'nin tarihi, bir partinin kitlelerin destegine sahip olmad1gmda bireysel terore ba�vurdugunu gostermektedir.
Lenin, Bol�evik Parti i�inde Brest Ban�1'na kar�1 �1kan muhalefet duruldu say1hr, diyor. Buharin, Radek ve digerleri �ah�maya geri donduler. Almanlann Rusya'nm tamamm1 ele ge�irmelerini ve devrimi bogazlamalanm engellemek i�in ban� zorunludur. Anar�istlere kar�1 alman onlemlere gclince, anar�istler silahlanmaya ba�lad1klan ve bazilan apk�a haydutlara kanld1klan i�in bu yola ba�vuruldu. Bir ideale bagh olan anar�istler �oktan serbest b1rakildilar ve buyuk gazeteleri Anarkhia eskiden oldugu gibi yaym hayatma devam ediyor.
Biitiin bu zorluklar arasmda sanayiyi orgutlemeye �ah�1yoruz. l�letme sahipleri hala buyuk �aph sabotajlara ba�vuruyorlar, ama i��iler i�letmelerin yonetimini kendi ellerine ahyorlar.
Lenin, C:ekoslovak isyanma ili�kin olaraksa, isyan uzam1� olmasma kar�m Sovyet askerleri tarafmdan bastmlacagma emin oldugunu soyledi.
Ukrayna'daki Almanlar �ok kotii durumdalar. Koylulerden hi� tah1l alam1yorlar. Koyluler silahlamp kar�1 kar�1ya geldikleri her yerde Alman askerlerine saldmyorlar. Bu hareket yay1hyor. Alman i�galinden otiirii, Bol�evizm Ukrayna'da bir tiir
264
ulusal hareket haline geldi. Oncesinde Bol�evizmin ad1m bile duymaya tahammul edemeyen insanlar, �imdi bu bayrak etrafmda biraraya geliyorlar. Almanlar Rusya'y1 i�gal etmeleri durumunda Rusya'da da aym �ey olacakur. Almanlann ban�a ihtiyac1 var. Ukrayna'da Almanlann Ukraynahlardan bile daha fazla ban� istiyor olmalan manidardir. Ayms1 Turkiye ic;in de gec;erli. Ukrayna Brest Ban�1'm her zaman ele�tirmi� olmasma kar�m. Almanlar Ukrayna Rada's1yla kendileri ic;in avantajh bir antla�ma imzalad1lar. Simdi Almanlar Kafkasya'da Bol�eviklere kar�1 sava�a yard1m ediyorlar.
Rusya'da �u an Avrupa'daki devrimci hareketin geli�imini beklemek zorunday1z. Bugun Almanya'da sava� yanhlan o kadar guc;lu ki Berlin'deki hukumetten kuc;umseyerek bahsediyorlar. Fakat emperyalizme kar�1 direni� burjuva c;evrelerde bile guc;leniyor. Bu durum er ya da gee; her yerde siyasal ve toplumsal c;oku�e yol ac;acakur. Su anki durum istikrars1zd1r, ama sirf sava�la ve kan dokerek daha iyi bir duzen yaraulamaz.
lsvec;'te ilk kez 4 Temmuz 19 18'de yaymland1; Rusc;a'da ilk kez 1962'de Voprosi lslDrii KPSS'nin 2. sayismda yaymland1; Collected Works, Cilt 42, s. 101-103 .
265
ES Kl MlCHELSON F ABRlKASINDAKl TOPLANTIDA YAPILAN KONUSMA
30 Agustos 1 9 18*
�
K1sa Gazete Haberi: (�iddetli alkz�lar ve co�kulu sloganlar) Biz Bol�evikler, ikide bir, e�itlik ve karde�lik sloganlanm
bir kenara atm1� olmakla sw;:lamyoruz. Simdi meseleyi hi<;: egip bukmeden ortaya koyahm.
<;::ar'm yerini kim alm1�t1? Gu<;:kov-Milyukov hukumeti. Ve bu hukumet Rusya'da Kurucu Meclis'i toplamak uzere kollan
*) Toplanu fabrikanm el bombas1 imalathanesinde duzenlendi. Lenin loplanuya Basmanny ili;esindeki milingden dogrudan kaulm1� ve " lki Hukumel (Prolelarya Diktat6rlugu ile Burjuva Diktat6rlugu)" uzerine bir konu�ma yapm1�t1. Ak�am 7.30'da binadan aynhrken, Sosyalist-Devrimci Fanny Kaplan, Lenin'e ale� a<;ll ve iki mermi Lenin'e isabel elli. 4 Eylul 1918'de lzvcstiya'da, Kaplan'm <;:eka'nm emriyle vurularak infaz edildigi belinildi.
266
s1vam1�tl. Yiizy1llardu suren bask1dan kurtulmu� olan halkm lehine oldugu iddia edilen bu faaliyetlerin arkasmda ne vard1? Soyle: Guc;kov ve digerleri kendi emperyalist amac;larmm pe�inde ko�an bir kapitalistler c;etesi tarafmdan destekleniyordu. Kerenski, C:ernov ve �urekas1 koltuktayken, sendeleyen ve herhangi bir temelden yoksun olan bu hiikiimetin tek derdi burjuvazinin yerle�ik c;1karlanm korumaku. Ashnda iktidar kulak'larm eline gec;mi�ti ve emekc;i kitlelerin payma koca bir hie; dii�mii�tu. Aym �eyi diger ulkelerde de goruyoruz. Diinyamn en ozgiir ve en medeni iilkesi olan Amerika'y1 alahm. Orada demokratik bir cumhuriyet var. Peki, sonuc;? Bir avuc; milyonerin, hatta milyonerin bile degil, milyarderin pervas1z egemenligi hiikiim siirerken, kitleler kolelik ve bag1mhhk altmda ya�1yorlar. Fabrikalar, imalathaneler, bankalar ve iilkenin biitiin zenginligi kapitalistlerin elindeyken ve milyonlarca i�c;i ic;in demokratik cumhuriyetle yan yana feodal bag1mhhk ve muazzam bir yoksulluk soz konusuyken, nerede kald1 o yere goge s1gdmlamayan e�itlik ve karde�lik?
Hayu, 'demokratlar'm iktidarda oldugu her yerde, pervas1zca yii.riitiilen gerc;ek bir soygun duzeni hakimdir. Biz bu sozde demokrasilerin gerc;ek niteligini biliyoruz.
Frans1z Cumhuriyeti'nin, lngiltere'nin ve diger demokrasilerin gizli anla�malan biitiin bu i�lerin altmda yatan gerc;ekleri gun gibi ac;1ga c;1karm1�tu. Bu iilkelerin de amac;lan ve c;1-karlan en az Almanya'nmki kadar cinai ve y1k1c1du. Sava� goziimiizii ac;u ve �imdi anavatan savunmac1s1 k1hgmdaki pi�kin soyguncuyu ve yagmac1y1 ac;1kc;a gorebiliyoruz. Bu soyguncularm saldmsma devrimci eylemle, devrimci yarauc1 c;ah�mayla kar�1hk vermeliyiz. Boyle zor bir zamanda, ozellikle de devrimci koyliiler arasmda birliktelik saglamamn kolay ol-
267
mad1g1 dogrudur, fakat devrimin oncusu olan sanayi i�c;ilerinin yarauc1 gucune ve kolektif zihniyetine guveniyoruz. l�c;iler zihinlere demokratik cumhuriyet ve Kurucu Meclis masah tebelle� oldugu surece, kendileri ic;in felakete yol ac;an sava� ugruna her gun elli milyon ruble harcanacagmm ve kapitalist bask1dan asla kurtulamayacaklanmn �u an tamamen farkmdalar. l�c;iler tam da bunu kavrad1klan ic;in kendi Sovyetlerini yaratular.
Aym �ekilde, hayatm gerc;ekleri i�c;ilere, toprak sahipleri malikanelerinde ve konaklannda guvenle ya�amaya devam ettikleri surece toplanu hakkmm ancak oteki dunyada toplanma hakk1 anlamma gelecegini ogretmi�tir. Malikaneleri, topraklan, fabrikalan ve diger zenginlikleri kapitalistlerle toprak sahiplerinin elinde b1rakug1m1z surece i�c;ilere ozgurluk vaat etmenin ozgurluk ve e�itlikle uzaktan yakmdan bir alakas1 olmad1g1 herkesin malumudur. Bizim yalmzca tek bir dusturumuz, tek bir slogamm1z var: <;:ah�an herkes hayatm nimetlerinden yararlanma hakkma sahiptir. Emekc;i kitlelerin kamm emen asalaklar ve aylaklarsa bu nimetlerden mahrum b1rak1lmahdir. Biz diyoruz ki: Her �ey i�c;iler ic;in, her �ey emekc;i halk ic;in !
Bunlan ba�armanm ne kadar zor oldugunu biliyoruz, burjuvazinin nasil �iddetli bir direni� sergiledigini biliyoruz; ama nihai zaferin i�c;ilerin olduguna inanc1m1z sonsuz, zira emperyalist katliamm korkunc; zorluklanndan kurtulabilmi� ve yok ettigi binanm y1kmulan uzerinde sosyalist devrim binasm1 in�a edebilmi� bir sm1fm zafere ula�mas1 kac;milmazdir.
Nitekim guc;lerimiz her yerde birle�iyor. Toprakta ozel mulkiyeti kaldirm1� oldugumuz ic;in, kir ve kent i�c;ileri h1zla biraraya gelip birle�iyorlar. Bau'da da i�c;ilerin sm1f bilin-
268
cinin uyand1g1m goruyoruz. lngiltere, Fransa, l talya ve diger ulkelerin i�c;ileri gittikc;e daha fazla c;agnda ve talepte bulunarak dunya devriminin yakla�an zaferine i�aret ediyorlar. Bugun gorevimiz devrimci faaliyetimizi surdurmek ve y1k1c1 burjuvazinin ikiyuzlulugunu, ars1z c;1ghklanm ve itirazlanm kulak arkas1 etmektir. Binlerce i�c;i ve koylunun oldurulmesini gizlemek ic;in ozgurluk ve e�itlik laflarma sanlm1� olan bu c;eteyi ezmek ic;in elimizdeki butiin guc;leri C:ek cephesine y1gmahy1z .
Tek bir sec;enegimiz var: Ya zafer ya alum!
1 Eylul 1918'de lzvestiya'nm 188. sayismda yaymland1; Collected Works, Cilt 28, s. 89-9 1 .
269
BELA KUN'LA G0R0SME 0ZER1NE* �
Bela Kun yolda�1 daha Rusya'da sava� tutsag1 oldugu donemden gayet iyi tamyorum; beni ziyaretlerinde bin;ok kez komiinizm ve komiinist devrim iizerine konu�mu�tuk. Bu yiizden Macar komiinist devrimine dair haberler geldiginde ve telgrafm altmda Bela Kun yolda�m imzas1m gordugumiizde, kendisiyle konu�mak ve devrimin durumu hakkmda kesin bilgiler almak istedik. Ald1g1miz ilk haberler bize sozde sosyalistlerin, hain sosyalistlerin bir oyuna ba�vunnu�, komiinistleri oyuna getirmi� olabileceginden korkmam1z i<;:in baz1 ipu<;:lan sunuyordu, ozellikle de kendisinin hapiste oldugunu dii�iiniirsek. Dolayis1yla, Macar Devrimi hakkmda ilk haberleri ald1ktan sonra Budape�te'ye bir telsiz mesaj1 yollad1m ve Bela Kun'un cihazm ba-
*) Telsiz arac1hg1yla yaptlan bu goru�menin kaynlan plaga almm1�ur.
270
�ma ge�mesini istedim. Konu�nm ger�ekten o olup olmad1g1-m anlamak i�in baz1 sorular sordum. Hukumetin niteligi ve uygulad1g1 politikalar i�in ne gibi somut garantiler oldugunu sordum. Bela Kun yolda�m cevaplan yeterince tatmin ediciydi ve butun �uphelerimizi giderdi. Anla�1lan o ki sol sosyalistler hapishanede Bela Kun'u ziyaret etmi�ler ve bir hukumet kurma konusunda goru�lerine ba�vurmu�lar. Oncesinde de komunistlere sempati duyan bu sol sosyalistler ve baz1 merkezciler yeni hukumeti olu�turmu�lar, sag sosyalistler, yani hain sosyalistler, deyim yerindeyse, uzla�maz ve iflah olmazlarsa partiden aynlm1�lar, ama tek bir i��i bile pe�lerinden gitmemi�. Sonradan gelen haberler Macar hukumetinin politikalarmm �ok saglam oldugunu gosterdi. Dahas1, uygulanan politikalar genel egilim bak1mmdan komunist �izgiye o kadar baghyd1 ki biz sanayide i��i denetimiyle ba�layip ancak zaman i�inde sanayiyi toplumsalla�urm1�uk, oysa Bela Kun sahip oldugu prestije, geni� kitlelerin destegini arkasma ald1g1 inancma da guvenerek Macaristan'daki butun kapitalist sanayi i�letmelerini kamu mulkiyetine donu�turen karamameyi bir �1rp1da ge�irebildi. lki gun sonra, Macar Devrimi'nin olaganustu h1zla hemen komunist yola girdigine tamamen ikna olduk. Burjuvazi gonul nzas1yla iktidan Macar komunistlerine teslim etmi�ti. Burjuvazi, ulkede ciddi bir kriz hukum surdugunde, ulke tehdit altmda oldugunda, burjuvaziriin yonetmekten aciz oldugunu butun dunyaya gosterdi. Ger�ekten bir halk hukumeti olan, halkm ger�ekten sevdigi tek bir hukumet var, o da t��i, Asker ve Koylu Temsilcileri Sovyetleri hukumetidir.
Ya�asm Macaristan'daki Sovyet iktidan !
Mart 1919; Collected Works, Cilt 29 , s. 242-243.
271
BA VYERA SOVYET CUMHURlYETl'NE TEBRlK MESAJI
�
Devrimci selamlanmz ic;in te�ekkur ediyor ve Bavyera Sovyet Cumhuriyeti'ni en ic;ten duygulanm1zla selamhyoruz. Sizden israrla �u konular hakkmda daha s1k ve kesin bilgiler iletmenizi istiyoruz. Burjuva cellatlarla , Scheidamann ve benzeri adamlarla sava�mak ic;in ne tur onlemler ald1mz; �ehrin farkh bolgelerinde i�c;i ve emekc;i konseyleri kuruldu mu; i�c;iler silahlandmld1 m1; burjuvazi silahs1zlandmld1 m1; i�c;ilere, ozellikle de tanm i�c;ilerine ve kuc;uk koylulere acil ve geni� c;aph yard1mda bulunmak amac1yla k1yafet ve diger malzeme stoklarmdan yararlamld1 m1; Munih'teki kapitalist fabrikalar ve servet ile c;evresindeki kapitalist c;iftlikler kamula�tmld1 m1; kuc;uk koylulerin ipotek ve kira borc;lan iptal edildi mi; tanm
272
i�c;:ilerinin ve vas1fs1z i�c;:ilerin iicretleri iki-iic;: katma c;:1kanld1 m1; kitleler ic;:in kolay anla�1hr bro�iirler ve gazeteler basmak iizere biitiin kagit stoklanna ve matbaalara el kondu mu; alt1 saatlik i�giinii art1 iki-iic;: saatlik devlet yonetimi egitimi uygulamasma gec;:ildi mi; Miinih burjuvazisinin elindeki fazla evlere el koyarak i�c;:ilerin rahat dairelere ta�mmalan sagland1 m1; biitiin bankalara el koydunuz mu; burjuvazinin saflanndan rehineler aldm1z m1; i�c;:ilere burjuvaziden daha fazla taym verilmesi uygulamasm1 yiiriirliige koydunuz mu; civar koylerde ideolojik propaganda ve savunma ic;:in biitiin i�c;:ileri seferber ettiniz mi? Bu ve benzeri onlemlerin en acil ve en yaygm �ekilde uygulanmas1, i�c;:i konseyleri, tanm i�c;:ileri konseyleri ve -bunlardan ayn olarak hareket etmesi kayd1yla- kiic;:iik koylii konseylerinin inisiyatifiyle birle�tiginde konumunuzu saglamla�tlracaktlr. Burjuvaziden olaganiistii durum vergisi almmah ve i�c;:ilerin, tanm i�c;:ilerinin ve kuc;:iik koyltilerin hayat ko�ullan ne pahasma olursa olsun hemen iyile�tirilmelidir.
En ic;:ten tebriklerim ve ba�an dileklerimle.
Lenin
27 Nisan 1919'da yaz1ld1;
ilk kez 22 Nisan l 930'da Pravda'mn 1 1 1 . say1smda yaymland1; Collected Works, Cilt 29 , s. 325-326.
BELA KUN'A MEKTUP* �
Degerli Bela Kun yolda�. Uitfen sogukkanhhgmlZl kaybetrneyin ve urnutsuzluga ka
ptlrnaym. (:i<;erin ve Rakovski'ye <lair itharnlanmz ya da �upheleriniz tarnarnen yersizdir. Hepirniz uyurn i<;inde 1;ah�1yoruz. Macaristan'm <;ok vahirn ve tehlikeli bir dururnda oldugunun farkmday1z ve elirnizden geleni yap1yoruz. Arna h1zh yard1rn bazen fiziki olarak irnkans1zd1r. Dayanabildiginiz kadar dayanm. Ge<;en her hafta lehirnize. Budape�te'de erzak-levaz1rn biriktirin, �ehri istihkarn edin. Bavyerahlara tavsiye etti-
*) Kun'un emperyalist mudahaleye kar�1 acil yard1m talebi uzerine kaleme almm1�ur.
274
gim tedbirleri ald1gmm umuyorum. * En i�ten selamlarla elinizi s1k1yorum. Butun gucunuzle direnin, zafer bizim olacak.
Temmuz 19 19'un sonunda yaz1ld1;
Sayg1lanmla, Lenin
ilk kez l 959'da Lenin Miscellany XXXVI'da yaymland1; Collected Works, Cilt 44, s. 27 1 .
*) Bkz. s . 280-281 .
275
BIR AMERlKALI GAZETEClNlN SORULARINA VERlLEN CEVAPLAR*
�
Bana yoneltilen be� soruyu, verecegim cevaplann Amerika Birle�ik Devletleri'ndeki yuzu a�km gazetede eksiksiz bir �e-
*) United Press Ajans1'nm Lenin'e yonelttigi be� soru �uydu: 1) Sovyet Rusya Curnhuriyeti, hukurnetin i� ve d1� politikadaki ve ekonorni alanmdaki ozgun prograrnmda ko�ok ya da buyuk degi�iklikler yaprn1� rn1d1r? Yapuysa bu degi�iklikler nelerdir ve ne zarnan yap1lrn1�ur? 2) Sovyet Rusya Curnhuriyeti, Afganistan'a, Hindistan'a ve Rusya sm1rlan d1�mdaki diger Muslurnan ulkelere kar�1 hangi taktikleri izlernektedir? 3) Arnerika Birle�ik Devletleri ve Japonya kar�1-smda hangi ekonornik ve siyasi arna�larla hareket ediyorsunuz? 4) Kol�ak, Denikin ve Mannerheirn 'la hangi �artlarda ban� antla�rnas1 irnzalarnay1 kabul edersiniz? 5) Arnerikan karnuoyuna ba�ka neler soylernek istersiniz?
Sosyalist The Liberator dergisi Ekirn 19 19'da Lenin'in be�inci soruya verdigi cevab1 i�eren "Bir Bildiri ve Meydan Okurna" ba�hkh bir rnakale yaymlad1. Editorun notunda, United Press ajansmm Lenin'in cevaplanm gazetelere dag1tug1, arna be�inci soruya verilen cevap tarnarnen Bol�evik propagandas1 oldugu i�in rnetinden �1karuld1g1 belirtilrni�ti.
276
kilde yaymlanacagma dair yaz1h teminatm yerine getirilmesi ko�;uyla cevaphyorum.
1) Sovyet Hukumeti'nin program1 reformist degil, devrimcidir. Reform, iktidanm surduren bir egemen s1mftan koparulm1� tavizlere denir. Devrim ise egemen s1mfm ala�ag1 edilmesidir. Dolay1s1yla reformist programlar genellikle k1smi onem ta�1yan bin;ok maddeden olu�ur. Bizim devrimci program1m1z ise tek bir genel maddeden olu�maktadu: toprak sahipleriyle kapitalistlerin boyundurugunun aulmas1, bu kesimlerin ala�ag1 edilmesi ve emekc;i kitlelerin bu somuruculerdcn kurtanlmasi. Biz bu program1 hic;bir zaman degi�tirmedik. Programm gerc;ekle�tirilmesini amac;layan baz1 k1smi onlemler s1k s1k degi�tirilmi�tir, ama bunlan sualamak ic;in ayn bir kitap yazmak gerekir. Ben burada yalmzca hukumet program1m1zdaki ba�ka bir genel maddeden bahsedecegim. K1smi onlemlerde en fazla degi�iklige yol ac;an bu madde olmu�tur: Somuruculerin direni�inin bastmlmasmdan bahsediyorum. 25 Ekim (7 Kas1m) Devrimi'nden sonra biz burjuva gazetelerini bile kapatmad1k ve teror diye bir �ey soz konusu bile degildi. Kerenski'nin birc;ok bakamm sahverdigimiz gibi, bize kar�1 sonrasmda sava� ac;m1� olan Krasnov'u bile buakm1�uk. Ne zaman ki somuruculer, yani kapitalistler direni�lerini arturd1lar, biz ancak o zaman bu direni�i sistemli olarak, hatta teror uygulayarak ezmeye ba�lad1k. Burjuvazinin Alman, lngiliz, Amerikan ve Frans1z kapitalistleriyle Rusya'da somuruculerin egemenligini yeniden kurmak amac1yla komplolar tertip etmek, lngiliz ve Frans1z paralanyla <:=ekoslovaklara ru�vet yedirmek, Alman ve Frans1z paralanyla Mannerheim, Denikin ve digerlerine ru�vet yedirmek gibi eylemlerine proletaryanm verdigi cevapu bu. 'Bir degi�iklige' -daha ac;1k konu�mak gere-
277
kirse, Petrograd'daki burjuvaziye kar�1 artan teror yonternlerine- yol ac;:an son kornplolardan biri, Men�evikler ve SosyalistDevrirncilerle birlikte hareket eden burjuvaziye aitti. Kornplonun ic;:erigi Petrograd'm teslirn edilrnesi, Krasnaya Gorka'mn kornplocu subaylar tarafmdan ele gec;:irilrnesi, lsvic;:re elc;:iligi c;:ah�anlanna ve birc;:ok Rus rnernuruna lngiliz ve Frans1z kapitalistleri tarafmdan ru�vet yedirilrnesi, vs. idi.
2) Sovyet Curnhuriyetirnizin Afganistan'da, Hindistan'da ve Rusya d1�mdaki diger Muslurnan ulkelerde yD.ruttugu faaliyetler Rusya ic;:indeki say1s1z Muslurnan ve diger Rus-olrnayan halklar arasmdaki faaliyetlerirnizle aymd1r. Sozgelirni, Ba�kurt halkmm Rusya ic;:inde ozerk bir curnhuriyet kurrnasma irnkan saglad1k, her rnilliyetin bag1rns1z, ozgur geli�irnine, her birinin kendi yerel dilindeki eserlerinin arttmlrnas1 ve yaygmla�tmlrnasma yard1rn etrnek ic;:in elirnizden geleni yap1yoruz. Sornurge, bag1rnh, ezilen ve haklardan yoksun uluslara rnensup olan yeryu.zundeki 1 rnilyardan fazla insana toprakta ozel rnulkiyeti ve serrnayeyi kahcila�tiran, yani bir avuc;: 'rnedeni' kapitalistin kendi ulkelerindeki ernekc;:i kitleler ile Asya, Afrika ve diger yerlerdeki yuz rnilyonlarca sornurge halk1 uzerindeki tahakkurnunu guc;:lendiren Bau Avrupa ve Arnerikan burjuva'dernokratik' devletlerinin anayasalarmdan -ne hikrnetse ! - daha c;:ekici gelen Sovyet Anayasas1'm ba�ka dillere c;:eviriyor ve propagandas1m yap1yoruz.
3) Arnerika Birle�ik Devletleri ve Japonya kar�1smdaki birinci siyasi hedefirniz, Rusya'y1 hedef alan ve kendi kapitalistlerini zenginle�tirrnekten ba�ka bir arnac;: ta�1rnayan y1k1c1, yuzsuz, alc;:akc;:a i�gali puskurtrnektir. lki ulkeye de birc;:ok kez ban� antla�rnas1 onerdik, arna cevap verrneye bile tenezzul etrnediler ve hala bize kar�1 sava�rnaya devarn ediyor, Denikin
278
ve Koli;;ak'a yard1m ediyor, Murmansk ve Arhangelsk'i yagmahyor, Rusya koylulerinin Japon ve Amerikah kapitalist haydutlara kar�1 kahramanca bir direni� sergiledikleri Dogu Sibirya ba�ta olmak Ozere topraklanmiz1 yak1p y1k1yor ve enkaza i;;eviriyorlar.
Amerika Birle�ik Devletleri ve Japonya dahil olmak Ozere butun halklan kapsayan bir siyasal ve ekonomik hedefimiz daha var: lstisnas1z butun ulkelerin i�i;;i ve emeki;;ileriyle karde�i;;e birlik olu�turmak.
4) Koli;;ak, Denikin ve Mannerheim'la hangi �artlarda ban� yapmaya haz1r oldugumuzu gosteren ai;;1k ve net ii;;erikteki yaz1h beyamm1z1 biri;;ok kez tekrarlad1k. Ornegin Nansen'e* yaz1lm1� bir mektupta ya da ABD hukumeti adma bizimle ( ve Moskova'da bizzat benimle) muzakereler yOrOtmO� olan Bullitt'le yuz yOze bunu yapuk. * * ABD ve diger ulkelerin hukumetlerinin bu belgelerin tamamm1 yaymlamaktan korkmalan ve geri;;ekleri halktan gizliyor o lmalan bizim kabahatimiz degil. Ben burada yalmzca temel ko�ulumuzu dile getirmek istiyorum: Yalmzca sozde degil, geri;;ekten ban� oldugu takdirde, yani antla�ma BuyOk Britanya, Fransa, Amerika Birle�ik Devletleri, Japonya ve ltalya hukumetleri tarafmdan resmen imzalamp onayland1g1 takdirde (Denikin, Koli;;ak, Mannerheim ve digerleri bu hukumetlerin oynamklan kuklalardan ba�ka bir
*) Norve.;li kutup ka�ifi Fridtjof Nansen'e, Sovyet hiikiimetinin dii�manhklarm sonlandmlmas1 i.;in ltilaf devletleriyle g6rii�melere ba�lamaya haz1r oldugunu bildiren May1s 1919 tarihli resmi mektuptan bahsediliyor. Mektuba herhangi bir cevap almamam1�u. * * ) Moskova'ya ba�kan Wilson'un talimauyla gelen Amerikah diplomat William Bullitt'le g6rii�meler Mart 1919'da ger.;ekle�ti. Sovyet hiikiimeti, ABO ve lngiltere tarafmdan 6nerilen �artlara eklemeler ve diizeltmelerde bulundu. Bu hiikiimetler Sovyetlerin 6nerilerini kabul etmediler, .;iinkii aym y1hn baharmda Kol.;ak saldmya ge.;tiginden Sovyet gii.;lerinin ezilecegi hesaplamyordu.
279
�ey degildir) , Fransa'ya ve diger iilkelere olan biitiin bon;lanm1z1 odemeye hazmz.
5) Her �eyden ote, Amerikan kamuoyuna �unu soylemek istiyorum:
Feodalizmle k1yasland1gmda, kapitalizm 'ozgiirliik', 'e�itlik' , 'demokrasi' ve 'medeniyet' yolunda tarihsel a<;1dan ileri bir ad1mdi. Fakat kapitalizm dun oldugu gibi bugiin de bir ucretli holelih sistemidir, milyonlarca emek<;inin, i�<;i ve koyliiniin bir avu<; modern kole sahibi, toprak sahibi ve kapitalist tarafmdan kolele�tirilmesine dayah bir diizendir. Feodalizme k1yasla konu�ursak, burjuva demokrasisi bu ekonomik koleligin bi<;imini degi�tirmi�, koleligi golgeleyen goz ahc1 bir perde yaratm1�, ama oziinii degi�tirememi�tir ve degi�tiremez de. Kapitalizm demek, burjuva demokrasisi demek iicretli kolelik demektir.
Genel olarak teknolojideki, ozel olarak da ula�1m ara<;larmdaki muazzam ilerleme, sermaye ve bankalarm miithi� bir h1zla biiyiimesi kapitalizmin olgunla�masma ve a�m olgunla�masma yol a<;m1�ur. Kapitalizm bugiin miadm1 doldurmu�, insanhgm ilerleyi�inin oniindeki en gerici engel haline gelmi�tir. Kapitalizm, emperyalizmin ganimetlerini, somiirgelerdeki hakimiyeti, mali 'niifuz alanlan'm ya da 'egemenlik fermam'm, vs. Alman yagmac1 giiruhunun mu yoksa lngilizFrans1z yagmac1 giiruhunun mu alacagm1 kararla�urmak i<;in biitiin uluslan kan goliiniin ortasma siiriikleyen bir avu<; milyoner ve milyarderin mutlak iktidan haline gelmi�tir.
1 9 14- 1 9 18 sava�mda s1rf bu yiizden on milyonlarca insan oldiiriilmii� ya da sakat b1rak1lm1�ur. Bu hakikat biitiin iilkelerin emek<;ileri arasmda kar�1 konmaz bir gii<; ve h1zla yay1hyor, <;iinkii her �ey bir tarafa, sava� her yerde e�i gorulmedik
280
bir y1k1ma yol ac;m1�ur ve her yerde, 'muzaffer' ulkelerde bile sava� borc;larmm faizlerini odeme vakti gelmi�tir. Nedir bu faiz? Kapitalistler arasmda kar payla�1m1 sorununu c;ozume baglamak adma on milyonlarca i�c;i ve koyluye birbirlerini oldurme ve sakat b1rakma iznini tamma nezaketi gosteren milyoner beyefendilere odenen milyarhk bir harac;tlr.
Kapitalizmin c;oku�u kac;1mlmazd1r. Kitlelerin devrimci bilinci her yerde guc;leniyor; bunun binlerce i�aretini gormek mumkun. Buna dair onemsiz ama sokaktaki insam etkileyen kuc;uk bir i�aret olarak, mesela Henri Barbusse'un yazd1g1 romanlardan (Ate�. Aydmhk) bahsedebiliriz, zira yazar sava�a gittiginde ban�c;1l, kendi halinde, yasalara sayg1h bir kuc;uk burjuva, bir hamkafa ve s1radan bir vatanda�tl.
Kapitalistler 'en iyi' ihtimalle, sosyalizmin �u ya da bu ulkedeki zaferini yu.z binlerce i�c;i ve koyluyu katletme pahas1-na bir sure daha erteleyebilirler. Arna kapitalizmi kurtaramazlar. Sovyet Cumhuriyeti kapitalizmin yerini almaya ba�lam1�tlr; bu cumhuriyet iktidan yalmzca ama yalmzca emekc;i kitlelere verir, kurtulu�un rehberligini proletaryaya teslim eder, toprakta, fabrikalarda ve diger uretim arac;larmda ozel mulkiyeti kaldmr, c;unku bu ozel mulkiyet c;ogunlugun azmhk tarafmdan somurulmesinin kaynag1d1r, kitlelerin yoksullugunun, uluslar arasmdaki y1k1c1 sava�lann, yalmzca kapitalistleri zenginle�tiren sava�larm kaynag1dir.
Dunya Sovyet cumhuriyetinin zaferi kesindir. Son olarak, k1sa bir ornek: Amerikan burjuvazisi ulkesin
de ozgurluk, e�itlik ve demokrasi olduguyla boburlenerek kitleleri aldatiyor. Fakat ne Amerikan burjuvazisi ne de dunya uzerindeki ba�ka bir ulkenin burjuvazisi hukumetimizle gerc;ek ozgurluk, e�itlik ve demokrasi temelinde bir rekabe-
281
te girmeye cesaret edebilir; sozgelimi, hukumetimizle ba�ka bir ulkenin hukumeti arasmda herhangi bir dilde hukumet adma yaymlanan ve soz konusu ulkenin yasalanm, anayasa metnini ve digerleri kar�1smdaki ustunluklerinin izahm1 ic;eren bro�urleri degi� toku� etme ozgurlugune dair bir anla�ma yap1labilir mi?
Dunyada bizimle boyle ban�c;1l, medeni, ozgur, e�it ve demokratik bir anla�ma yapmaya cesaret edecek tek bir burjuva hukumeti yoktur.
Neden? <::unku Sovyet hukumetleri haric; istisnas1z butun hukumetler kitleleri bask1 altma alarak ve aldatarak iktidara tutunuyorlar. Arna 1 9 1 4- 1 9 1 8'deki buy11k sava� bu buy11k aldatmacay1 gun 1�1gma c;1karm1�ur.
Pravda, Sayi: 162, 25 Temmuz 19 19; Collected Works, Cilt 29, s . 5 1 5-5 19.
282
Lenin
20 Temmuz 1919
POLONYA CEPHESl'NE GlDEN KIZIL ORDU ASKERLERlNE HlTABEN KONUSMA
5 May1s 1920 �
Gazete Haberi: Yolda�lar, bildiginiz gibi, Polonyah toprak sahipleri ve ka
pitalistler l tilaf devletlerinin k1�kirtrnas1yla bizi yeni bir sava�a zorlad1lar. Yolda�lar, unutrnaym ki bizirn Polonyah koylulerle ve i�c;ilerle bir ahp verernedigirniz yak; biz Polonya'mn bag1rns1zhgm1 ve Polonya Halk Curnhuriyeti'ni tamd1k ve bundan sonra da tamyacag1z. Polonya'ya smu butunlugunu koruyan bir ban� onerdik, ustelik bu sm1rlar saf Polonyahlarm ya�ad1g1 yerlerin c;ok otesine uzamyor. Her turlu tavizi verrneyi kabul ettik; cephede hepinizin bunu aklmda tutrnas1 gerekiyor. Cephede Polonyahlara kar�1 tuturnunuzla bir i�c;ikoylu devletinin askerleri oldugunuzu, i�galci salduganlar
283
olarak degil, kurtancilar olarak geldiginizi kamtlaym. Mademki butun <;;abalanm1za ragmen Polonyah kodamanlar Petliyura'yla ittifak yapular, saldmya ge<;;tiler, Kiev'e yakla�ayorlar ve di� basmda daha �imdiden Kiev'i ele ge<;;irdiklerine dair dedikodular yay1yorlar (ki bu tamamen uydurmadir, zira daha dun Kiev'deki F . Kon'la direkt hattan konu�tum) o halde biz diyoruz ki: "Yolda�lar, biz daha korkun<;; bir du�mam puskurttuk, kendi kapitalistlerimizi ve toprak sahiplerimizi yenmeyi ba�ard1k, �imdi Polonyah toprak sahipleriyle kapitalistleri de yenecegiz ! " Bugun burada hepimiz, Polonyah kodamanlarm ve kapitalistlerin zaferine izin vermeyecegimize ve cephede tek yurek olacag1m1za soz verelim. Ya�asm ozgur, bag1ms1z Polonya Cumhuriyeti'nin i�<;; i ve koyluleri! Kahrolsun Polonyah kodamanlar, toprak sahipleri ve kapitalistler! Ya�asm l�<;;i ve Koylulerin KIZ1l Ordusu !
(hep bir ag1zdan "Enternasyonal" mar�1 okunur ve Lenin yold�m son sozleri sloganlarla kes ilir)
llk kez 6 Mayis 1920'de Pravda'mn 96. sayismda yaymland1; Collected Works, Cilt 3 1 , s. 127- 1 28.
284
L.B. KAMENEV'E TELGRAF VE G.V. <;1<;ER1N'E B1R NOT
�
Kamenev'e �ifreli: Var�ova'y1 yakm zamanda* ele ge<;irmemiz pek muhtemel
gozukmuyor. Du�man gu<;lerini o bolgeye yogunla�urd1 ve saldmyor. Belli ki Lloyd George, Churchill'le rolleri payla�m1�: Bir yandan pasifist laflarla Frans1zlarm ve Churchill'in ger<;ek politikasm1 gizlerken, diger yandan Henderson ve �ii.rekasma mensup aptallan kandmyor. lngiliz i�<;ilerinin bunu anlamasm1 saglamak i<;in elinizden geleni yapm; onlara hitaben bizzat makaleler ve tezler yazm, Marksizmi somut �ekilde ogretin, Henderson'larm sol manevralanndan yararlanmay1
*) 'Yakm zamanda' ibaresi C:ic;erin larafmdan yaz1lm1�Ur.
285
ogretin, kitleler arasmda ajitasyon yaprnay1 ogretin -esas goreviniz budur. Lloyd George bizi pasifirnizle uyutuyor ve Churchill'in Danzig'deki [Gdansk] Polonyahlara yard1rn gonderrnesine yard1rnc1 oluyor. Meselenin ozu budur. Rornanya elc;:isiyle ternas1 koparrnaym.
Lenin
C:ic;:erin yolda�, ltirazm1z yoksa bunu yollay1mz. Eger varsa, telefonda ko
nu�ahrn.
20 Agustos l 920'de yaz1ld1, Londra'ya yolland1; ilk kez 1965'te Rusi;a Toplu Eserler'in 5 1 . cildinde yaymland1; Collected Works, Cilt 44, s. 421 .
286
Lenin
DAILY NEWS MUHAB1R1 BAY SEGRUE'YE CEV AP
�
3 Eylul 1920 tarihinde telgrafla yonelttiginiz soruya cevaben, Alman Bag1msiz Sosyal-Demokratlanmn sag kanadmdan, ornegin Dittmann gibi ki�ilerden gelen saldmlann beni �a�irtmad1g1-m bilmenizi isterim. Moskova'daki Komintern kongresinde yapng1m konu�mamda, Crispien'in goru�lerinin Kautsky'nin c;izgisiyle fazlas1yla ortu�tugunu gostermi�tim. Crispien ve Dittmann gibi Kautsky'ciler elbette Bol�evizmden hie; memnun degiller. Arna zaten bu tur insanlar bizden memnun olsalard1 uzulup i�killenmek gerekirdi. Proletarya ile burjuvazi arasmdaki belirleyici mucadelede, bizdeki Men�eviklere oldukc;a benzer olan Dittmann gibi kuc;uk burjuva demokratlannm genellikle burjuvazinin yamnda saf tutmalan gayet dogaldir. Dittmann kur�una dizme olaylanna ofke kusuyor, ama bu tur durumlarda, Men�eviklerin -Dittmann pek hazzetmese de- devrimci i�c;iler tarafm-
287
dan vurulmas1 dogaldir. Oi;uncu (Komunist) Entemasyonal Alman, Fransiz ya da diger milletlerden Dittmann'lan saflanna ald1g1 takdirde, ismine yara�ir bir parti olmayacakur.
Fakat Frans1z, Alman ve lngiliz i�<;i heyetlerinin raporlannm Bol�evizme butun Bol�evik-kar�1u propagandadan daha fazla zarar verdigini kastediyorsamz, buradan 1;1kan manuksal sonucu seve seve kabul ederim.
Gelin ikimiz -siz butun ulkelerdeki Bol�evik-kar�1t1 burjuvazi adma, hen de Sovyet Rusya Cumhuriyeti adma- bir anla�ma yapahm. Bu anla�maya gore, butun ulkelerden i�i;ilerin ve yoksul koylulerin (yani emeki;i kitlelerin, emegiyle sermayeye kar kazand1ranlarm) olu�turdugu heyetler Rusya'ya gonderilsin ve her heyet burada takriben iki ay kalsm. Eger bu heyetlerin raporlan Bol�evik-kar�1u propaganda ii;in yararh olursa, ziyaretin butun masraflanm uluslararas1 burjuvazi kar�1lasm. Arna dunya uzerindeki butun ulkelerde burjuvazi zay1f ve yoksul oldugundan, bizse Rusya'da zengin ve gui;lu oldugumuzdan, masraflann dortte ui;unu, yani butun ulkelerin milyonerlerinin odediginden bir i;eyrek daha fazlasm1 Sovyet hukumetinin kar�1layacagma <lair hen bizzat teminat veriyorum.
Umanm, telgrafmda kendisini durust bir gazeteci olarak adlandirm1� biri olarak, Sovyet hukumetiyle uluslararas1 burjuvazi arasmdaki bu anla�may1 her zaman ve her yerde yaymay1 reddetmezsiniz -elbette Bol�evik-kar�1u propagandanm yllzu suyu hurmetine .
Uk kez 1 2 Eylul 1920'de Pravda'mn 202. say1smda; ve lzvestiya'nm 202. say1smda yaymland1; Collected Works, Cilt 3 1 , s. 273-274.
288
Lenin 8 EylUI 1 920
RUSYA KOM0N1ST PART1S1 (BOLSEVlK) DOKUZUNCU TUM-RUSYA KONFERANSI'NDA
YAPILAN KONUSMA 22 Eylul 1920
�
Gazete Haberi: Polonya'ya kar�1 yilrutulen sava�. daha dogrusu Temmuz
Agustos harekau uluslararas1 siyasal durumu kokunden degi�tirmi�tir.
Polonyahlarm bize saldmsmdan once, o donemki uluslararas1 ili�kilerin tipik ornegi olan bir olay ya�anm1�t1. Ocak'ta Polonya'ya onlar ii;:in en uygun, bizim ii;:inse en aleyhte �artlar ii;:eren bir ban� antla�mas1 teklifinde bulundugumuzda, bu tun ulkelerin diplomatlan bunu kendi me�replerine gore yorumlad1lar: 'Bol�evikler boyle buyuk tavizlerde bulunduklanna gore, demek ki i;:ok zay1f durumdalar.' Bu yakla�1m, aslmda,
289
burjuva diplomasisinin bizim yeni diplomasimizin kulland1g1 yontemleri (dogru ve do.rust beyanatlar) anlama konusundaki acizligini bir kez daha kamthyordu. l�te bu yuzden teklifimiz Polonya'da, Fransa'da ve diger ulkelerde vah�i bir �ovenizmi tetiklemekten ba�ka bir i�e yaramad1 ve Polonya'y1 bize sald1rmaya k1�k1rttl. llkin Polonyahlar Kiev'i ele ge�irdiler, ama gu�lerimizin kar�1 saldms1 onlan Var�ova'ya kadar surukledi. Sonra olaylann seyri degi�ti ve en az 100 kilometre geri �ekilmek zorunda kald1k.
Sonrasmda ku�kusuz gu� bir durumla kar�1 kar�1ya gelmi� olsak da, bu bizim i�in tumden bir kayip degildi. Diplomatlarm zay1fi1g1m1zdan yararlanma konusundaki beklentilerini tu.muyle bo�a �1kartt1k ve Polonya'mn bizi yenilgiye ugratamayacagm1, ustelik Polonya'ya kar�1 dun oldugu gibi bugun de zafer elde etmekten uzak olmad1g1mm kamtlad1k. Ele ge�irdigimiz yo.z kilometrelik bir toprak par�as1 �u an hala elimizde. Son olarak, Var�ova uzerine yo.ro.yo.�umuz Batt Avrupa'da ve butu.n dunyada oyle gu�lu bir etki yarattt ki mucadele halindeki i� ve d1� siyasal gu�ler arasmdaki safla�mayi kokten degi�tirdi.
Ordumuzun Var�ova'ya �ok yakla�mas1, dunya emperyalizminin Versay Antla�mas1'na dayah olan butu.n duzeninin merkezinin Polonya ba�kentine �ok yakm bir yerlerde oldugunu �upheye yer b1rakmayacak �ekilde gostermi�tir. Polonya, ltilaf devletlerinin tu.muyle kontrolu altmdaki son Bol�evik-kar�1tt kale olarak, bu duzende oyle onemli bir unsurdur ki Kml Ordu bu kaleyi t�hdit ettiginde butu.n yap1 sars1ldt. Sovyet Cumhuriyeti dunya siyasetinde temel bir etken haline geldi.
Buradan dogan yeni durum, her �eyden once, fevkalade onemli bir ger�egi ortaya �1karm1�ttr: ltilaf devletlerinin bask1 altmda tuttugu ulkelerin burjuva sm1flan esasen bizim ya-
"290
mm1zdadu ve bu ulkelerin dunya nufusunun yu.zde yetmi�ini barmdud1gm1 unutmayahm. ltilaf devletlerinin himayesi altmda c;ok zor gunler gec;iren ve ii.Ike ic;indeki Bol�evikleri asan kuc;uk devletlerin (Estonya, Gurcistan, vs.) , ltilaf devletlerinin isteklerine kar�1 gelerek bizimle ban� antla�mas1 yapt1klanm gorduk. Bu durum butii.n dunyada kendisini ozel bir guc;le gostermektedir. Askerlerimiz Var�ova'ya yakla�ugmda butlin Almanya kaynamaya ba�ladi. Bu ulkede 1 905 Rusya'sma oldukc;a benzer bir durum ortaya c;1ku. 0 donemde, Kara Yuzler koylulugun geni� ve en geri kesimlerini uyandmp siyasal hayata katm1�lardi. Bu kesimler bir gun Bol�eviklere kar�1 c;1k1yorlar, ama ertesi gun toprak sahiplerinin bu.tun topraklarma el konmas1m talep ediyorlardi. Simdi Almanya'da da Kara Yuzler ile Bol�evikler arasmda benzer tii.rde, anormal bir ittifak olu�tugunu goruyoruz. Ortaya tuhaf bir Kara Yuz'lu devrimci tii.ru c;1km1� durumda. Mesela, gec;en gun Bol�evik olmayan bir Alman gazetesinde okudugum habere gore, Dogu Prusya'dan geri bir koylu gene; Kayzer'in geri donmek zorunda kalacagm1, c;unku ortada duzen namma bir �eyin kalmad1gm1, ama Bol�eviklerin pe�inden gitmek gerektigini soyluyordu.
Ote yandan, Var�ova smularma dayanm1� olmam1z Avrupa'daki , ozellikle de lngiltere'deki devrimci hareket uzerinde de guc;lu bir etki yaratti. Polonya'nm Var�ova ve Vistula'mn otesindeki sanayi proletaryas1m etkileyememi� olsak da (yenilgimizin ana sebeplerinden biri buydu) , lngiliz proletaryas1-m etkilemeyi ve oradaki hareketi e�i gorulmedik bir duzeye, devrimde mutlak anlamda yeni bir a�amaya yii.kseltmeyi ba�ard1k. lngiliz hukumeti bize ultimatom verdiginde, once lngiliz i�c;ilerinin fikrini sormak zorunda oldugunu gordu. lngi-
291
liz i�<;ilerinin onda dokuzunun onderleri su kat1lmad1k Men�evik onderler olmasma kar�m, bu ultimatoma bir Eylem Komitesi olu�turarak cevap verdiler.
Bu geli�melerden tela�a kap1lan lngiliz basm1 'ikili hukumet' adm1 verdigi bu durum kar�1smda ortahg1 ayaga kald1rd1. Basm bu nitelendirmeyi yapmakta sonuna kadar hakhyd1. Nas1l Subat 1 9 1 ?'den sonra Rusya'da Sovyetler burjuva hukumetin her ad1mm1 kontrol ettiyse, �imdi de lngiltere kendisini siyasal ili�kiler a<;1smdan aym a�amada buluvermi�ti. Bu Eylem Komitesi, parti aynm1 yapmaksmn bu.tun i�<;ileri birle�tiriyor, t1pk1 Gotz, Dan ve digerlerinin yonetimde oldugu donemde bizdeki Tum-Rusya Merkez Yurutme Kurulu gibi. Hukumete paralel olarak varhgm1 surduren ve Men�evikleri yan-Bol�evik tarzda hareket etmeye zorlayan bir orgutlenmedir bu. Nas1l bizdeki Men�evikler sonunda ne yapacaklanm bilemeyip kitlelerin bizim taraf1m1za ge<;mesine yard1mc1 oldularsa , Eylem Komitesi'ndeki Men�evikler de olaylarm ak1�1 kar�1smda duramay1p lngiltere'deki i�<;i kitleleri i<;in Bol�evik bir devrime giden yolu a<;mak zorunda kahyorlar. Guvenilir ki�ilerden gelen haberlere gore, lngiliz Men�evikleri �imdiden kendilerini hukumet olarak goruyorlar ve yakm gelecekte burjuva hukumetin yerini almanm haz1rhklanm yap1yorlar. lngiltere'deki proleter devriminin genel seyri i<;inde bir sonraki ad1m bu olacakur.
lngiliz i�<;i hareketinde gorulen bu muazzam degi�iklikler, dun ya i�<;i hareketi uzerinde ve her �eyden once ve ote Fransa'daki i�<;i sm1f1 hareketi ii.zerinde de gu<;lii. bir etkide bulunuyor.
l�te, son Polonya zaferimizin dunya siyasetindeki ve Ball Avrupa'da ortaya <;1kan ili�kiler ii.zerindeki etkisi bunlard1r.
292
Su an Polonya'yla sava� ya da ban� sorunuyla kar�1 kar�1-yay1z. K1�m yap1lacak bir harekat bizim ad1m1za zor olacagmdan, bir kez daha Polonya'ya bizim aleyhimize, ama onlar i<;in olumlu bir ban� antla�mas1 teklif ediyoruz. Fakat burjuva diplomatlan eski ah�kanhklarmdan kopamad1klarmdan bu durust beyamm1z1 bir zay1fl1k belirtisi olarak yorumlayabilirler. Muhtemelen bir k1� seferine karar vermi� durumdalar. Bu a�amada sava�ta muhtemelen yeni bir doneme girmek zorunda kalacag1m1z ko�ullan saptamak zorunday1z.
Bau Avrupa'da yenilgimiz birtak1m degi�ikliklere yol a<;t1 ve farkh goru�lerden bize du�man unsurlan biraraya getirdi. Fakat bize du�man olan <;ok daha gu<;lu grup ve ak1mlarm biraraya geldigini, ama hi<;bir �ey ba�aramad1g1m daha oncesinde de gormu�ruk.
Kar�1m1zda Polonya, Fransa ve Vrangel'den olu�an bir gu<; birligi var. Fransa umutlanm Vrangel'e baglam1� durumda. Fakat bu gu<; birligi de aym eski sakathkla maluldur: Birligi olu�turan unsurlar arasmdaki uzla�maz kar�1thk ve Polonya ku<;uk burjuvazisinin Kara Yuzler'in Rusya'smdan ve onun tipik temsilcisi s1fauyla Vrangel'den duyduklan korku. Ku<;uk burjuva ve yurtsever Polonya, Polonya Sosyalist Partisi, Ludova Partisi, yani hali vakti yerinde koyluler, hepsi de ban� istiyor. Bu partilerin sozculeri bize Minsk'te �oyle dediler: "Var�ova'y1 ve Polonya'y1 ltilaf devletlerinin kurtarmad1g1m biliyoruz; bizi kurtaracak gu<;leri yoktu. Bizi kurtaran yurtseverlik dalgas1 oldu." Bu tur dersler unutulmamahd1r. Polonyahlar bu sava�m kendilerini mali yonden peri�an edecegini <;ok a<;1k bir �ekilde goruyorlar. Sava�m bir bedeli olacak; Fransa 'ozel mulkiyetin kutsalhg1'ndan dem vurmaya devam ediyor. Ku<;uk burjuva partilerin temsilcileri Polonya'nm sava� oncesinde bile krizin e�in-
293
de oldugunu ve sava�m y1k1m1 daha da arttlracagm1 biliyorlar; i�te bu yli.zden ban�1 tercih ediyorlar. Biz de Polonya'ya ban� teklifinde bulunarak bu durumdan yararlanmak istiyoruz.
Buyuk oneme sahip bir diger konu da Polonya ordusunun toplumsal bile�imindeki degi�imdir. Biz Kolc;ak ve Denikin'i ancak ordulannm toplumsal bile�imi degi�tikten sonra, temel kadrolan sef erber olmu� koylu kitleleri arasmda kayboldugunda yenebildik. Bugun aym surec; Polonya ordusunda da ya�amyor, hukumet c;ok daha sert nitelikteki emperyalist sava�1 ya�am1� olan daha buyuk ya� grubuna mensup olan i�c;i ve koyluleri silah ba�ma c;agumak zorunda kaldt. Bu ordu �u an 'beyinleri rahathkla y1kanabilecek' olan genc;lerden degil, lafla kandmlamayacak olan ya�hlardan olu�uyor. Polonya ilk ba�ta kendisine tam bir zafer, sonrasmda tam bir yenilgi ya�atan noktay1 gec;mi�tir.
Eger bir kt� seferi yapacaksak, yorgunluk ve bitkinlige ragmen kazanacag1z . Bu konuda kimsenin �uphesi olamaz. Ekonomik durumumuz da bu sonuca i�aret etmektedir. Ekonomik durumumuz onemli olc;ude ilerledi. Gec;en y1la kiyasla saglam bir ekonomik temele sahibiz. 1 9 1 7- 1 9 1 8'de 30 milyon pud tah1l toplam1�uk. Bu rakam 1 9 1 8- 1 9 1 9'da l lO milyona, 1 9 1 9- 1920'deyse 260 milyona c;1ku. Onumuzdeki yilsa 400 milyon pud tah1l toplamay1 umuyoruz. Bunlar iki yakamm biraraya getirmek ic;in can havliyle mucadele ettigimiz doneme kiyasla c;ok yuksek rakamlardu. Aruk milyarlan bulan bol renkli banknotlara o kadar korkuyla bakmayacag1z ve bugun bize ac;1kc;a gosteriyor ki bunlar eski burjuva kiyafetlerinin kahnulan, pac;avralandu.
Aruk bir milyar pud'un uzerinde petrolumuz var. Donetz Havzas1 �u an bize ayda 20-30 milyon pud komur saghyor. Ya-
294
kacak odun rezervimiz oldukc;a guc;lendi. Oysa daha gec;en y1l yalmzca odunumuz vard1; benzin de komur de yoktu.
ButUn bunlar bize �unu soyleme hakk1 veriyor: Saflanmm s1kla�t1rd1g1m1z ve elimizden gelen butUn c;abay1 sergiledigimiz takdirde, zafer bizimdir.
Ilk kez 29 Eylul l 920'de Pravda'nm 2 16. sayismda yayinland1; Collected Works, Cilt 3 1 , s. 275-279.
295
G.V. <;1<;ER1N'E MEKTUP �
14 Araltk 1 920
C:,::ic;erin yolda�, Dun Ter-Gabrielyan beni gormeye geldi ve korkunc; bir
katliam tehlikesinden o da bahsetti. 1) 600 bin Ermeni multecinin hayatmm tehlikede oldugu
soyleniyor. 2) Kars olmadan, Baku'nun tehdit altmda oldugu soyleniyor. Sanmm 1 . maddeyi 2. maddeden ayirmah ve 1 . maddede
yard1mc1 olmak ic;in elimizden gelen her �eyi yapmahy1z. Sizin du�unceniz nedir? 1 . madde konusunda ne yap1yor
sunuz?
Komunist selamlarla, Lenin
llk kez 1965'te Rus<;a Toplu Eserler'in 52. cildinde yaymland1; Collected Works, Cilt 45, s. 62.
296
SEK1ZlNCl TOM-RUSYA SOVYETLERl KONGRESl
22-29 Arahk 1 920 �
SEK1Z1NC1 SOVYETLER KONGRESl'NDE RKP (B) GRUBUNA SUNULAN 1MT1YAZLAR RAPORUNA
1L1SK1N T ARTIS MA YA CEV AP 2 1 Arahk 1 920
Yolda�lar sizlerden aslmda epeyce bir not geldi. Simdi bunlan cevaplayacag1m. [ . . . )
Yerel bolgelerde imtiyazlara kar�1 protestolar saghkh duygular �eklinde degil, kmaldaki gu�lu bir ku�uk burjuva kesim ve kent orta sm1flan arasmda yurtsever bir his olarak tezahur ediyor.
297
Rusya'y1 yabancilara terk etmektense O.<;: yil boyunca a<;: yatmay1 tercih eden bir insamn yurtseverligi ger<;:ek yurtseverliktir, bu olmasayd1 biz O.<;: yil boyunca ayakta kalamazd1k. Bu yurtseverlik olmasayd1 Sovyet Cumhuriyeti'ni savunmay1, ozel mO.lkiyeti kaldirmay1 ve arn ii.rune el koyma yontemiyle 300 milyon pud tahil elde etmeyi ba$aramazd1k. Bu en halis devrimci yurtseverliktir. Kulak'larm yabanc1 kapitalistleri, yani <;:1-kar elde edecekleri bir kesimi d1$anda tutmak i<;:in O.<;: yil a<;: yatmaya hazir olduklan gor0.$0.ne gelince, bu dogru degil. Burada mesele kulak'lar degil, partili olmayan orta koylO.lerdir.
Amerika ile Japonya arasmda muhtemel bir sava$ta Japonya'nm Sovyet Rusya'ya ciddi bir saldm dO.zenlemesi ihtimali yok mu? Boyle bir durumda biz ne yapanz? Japonya'ya kar�1 emperyalist Amerika'yla birlikte, Amerika'dan ger<;:ek bir yard1m alarak sava$Ir m1y1z?
Elbette sava$mZ. Sosyalist cumhuriyeti korumak adma emperyalist devletlerden birine kar$1 digeriyle ittifak kurmamn ilkesel a<;:1dan yanh$ olmad1g1m bir<;:ok kez soyledik. japonya'nm Sovyet Rusya'ya saldirmas1 bir yil oncesine gore bugO.n <;:ok daha zordur.
ltilaf Devletleri'nin TO.rkiye'ye kar$1 tutumunu ve ili$kilerimizi a<;:1klar m1sm1z?
Elbette bu sorunu resmi bir konu$mada a<;:1k<;:a ele almak olduk<;:a zor, zira ili$kiler son derece karma$1k. Burada her $ey bir felaketin e$iginde duran burjuva GO.rcistan'mdaki karma$Ik ili$kilerin seyrine bagh. Bu konuyla ilgilenen yolda$lann Pravda yaz1 kurulu ba$kam Me$<;:eryakov yolda$m raporundan <;:ok $ey ogreneceklerini d0.$0.nO.yorum. Kendisi GO.rcistan'da
298
birkac; ay olmasa bile birkac; hafta gec;irdi ve bu sure zarfmda Men�eviklerin elindeki bu bolge hakkmda oldukc;a ilginc; malzemeler topladl. Gurcistan felaketin e�iginde. Turkiye'nin saldmsmm hedefinde biz vard1k. ltilaf Devletleri bize bir tuzak haz1rhyorlard1, ama kazd1klan kuyuya kendileri du�tuler, c;unku biz Sovyet Ermenistan'm1 kazand1k.
Turkiye'nin ba�mdaki zevat bizi ltilaf devletlerine satmaya haz1rlanan Kadetlerden, Oktobristlerden, milliyetc;ilerden olu�uyor. Arna bizi satmalan hie; de kolay degil, c;unku Turkiye halk1 ltilaf devletlerinin korkunc; baskilarma kar�1 oldukc;a tepkili ve Sovyet Rusya'ya duyulan yakmhk bag1ms1z Azerbaycan Cumhuriyeti'ndeki Musluman koylulere gerc;ek kurtulu�a ula�malarmda yard1m ettigimiz oranda artlyor. Azerbaycan'daki Musluman koyluler toprak sahiplerini defettiler, ama topraga el koymaya korkuyorlar. Bu korku k1sa sure sonra ortadan kalkacakur. Onlar topraga el koyduklannda Turkiye'de toprak sahipligi ic;in de geri say1m ba�layacakur.
Biz Kafkasya'da son derece ban�c;il davrand1k, bundan sonra da oyle davranacag1z. Kafkasya'daki yolda�lanm1z ic;in soyluyorum, bizi sava�a sokabilecek her turlu ad1mdan kac;mmak ic;in c;ok dikkatli olacag1z. Ban�c;il politikam1z �u ana kadar oylesine ba�anh oldu ki ltilaf devletleri ofkeden deliye donduler ve bize kar�1 kararh ad1mlar atmaya ba�ladilar, ama nafile.
Ilk kez 1963'te Kommunist'in 6. say1smda yaymland1; Collected Works, Cilt 42, s. 245-246 (parc;:a).
299
MOSKOV A lSC::l VE KOYLO TEMS1LC1LER1 SOVYETl PLENUMUNDA YAPILAN KONUSMA
28 Subat 1921
�
(uzun alhi$1ar) Dogal olarak en <;ok ilgi <;eken ve en fazla kayg1ya yol a<;an
i<; dururnu ele alrnadan once, uluslararas1 alanda one pkan geli�rneleri degerlendireyirn. K1sa kesrnek adma yalmzca ii<; konuya deginecegirn. Bunlardan ilki burada, Moskova'da Turk heyetiyle devarn eden konferansur. * Bu ozellikle sevindirici bir geli�rne, <;iinkii bu zarnana kadar Turk heyetiyle dogrudan rniizakerelerin oniine bir<;ok engel pkrn1�ll ve bugiin burada, Moskova'da oniirniize anla�rna fusall pkllgmdan, daha yakm ili�kiler ve dostluk i<;in saglarn bir zernin do-
•) Bu muzakereler sonucunda 16 Mart 192l 'de iki devlet arasmda bir dostluk anla�mas1 imzaland1.
300
�enecegine eminiz. Elbette bu i� diplomatik dalaverelerle degil (bu konuda muanzlanmmn bizden daha ustun olduklanm kabul etmekten �ekinmiyoruz) , son birka� y1ldir iki ulusa da emperyalist gu�ler tarafmdan anlaulmaz acilar ya�atilm1� olmas1 uzerinden ger�ekle�ecektir. Benden onceki bir konu�mac1 emperyalist ulkelerden yahulmanm zararlarmdan bahsetti. lyi de, bir kurt kuzuya saldird1gmda, kuzuya kurttan uzak dur demenin bir yaran var mi? (gula�meler, alk1�lar) Dogu halklan bu zamana kadar emperyalist kurdun onundeki kuzudan farks1zlard1, ama Sovyet Rusya askeri a�1dan muthi� zay1f olmasma kar�m, kurdun pen�elerini aup kuzuyu kendine yem etmesinin o kadar kolay olmad1gm1 gosteren ilk ulke oldu. Bu ornek, 'Bol�evik dedikoduculara' sempati duyup duymamalarmdan bag1ms1z olarak bir�ok ulusu etkilemi�tir. Bol�evikler olarak butun dunyada herkesin dilindeyiz, Turkiye ozelindeyse 'kotu niyetli dedikoducular' olarak bile lanse edilmi�ligimiz var. Elbette �imdiye kadar bu alanda herhangi bir �ey yapamad1k, ama Turk i��i ve koyluler modern uluslann yagmac1hga kar�1 direni�inin dikkate almmas1 gereken bir �ey oldugunu kamtladilar: Bizzat Turkiye emperyalist devletlerin yagmac1hgma kar�1 oylesine saglam bir direni� sergiledi ki en gu�luleri bile geri �ekilmek zorunda kald1lar. Turk hukumetiyle yuruttugumuz muzakereleri buyuk bir ba�an olarak gormemizin sebebi budur. Bizim gizli emellerimiz yok. Bu muzakerelerin �ok mutevaz1 bir �er�evede ilerleyecegini biliyoruz, ama yine de onemli oldugunu du�unuyoruz, �unku butun ulkelerin i��i ve koyluleri buyuk engellere ragmen her ge�en gun saflanm daha s1kla�tmyorlar. l�inde bulundugumuz gu�lukleri degerlendirirken akhm1zda tutmam1z gereken bir olgudur bu.
301
Uluslararas1 duruma dair hat1rlatilmaya deger ikinci �ey, Riga'daki ban� goru�melerindeki durumdur. Az c;ok kahc1 bir ban� imzalamak adma, eskiden Rusya lmparatorlugu'na mensup olan butun devletlere mumkun olan butun tavizleri verdigimizi biliyorsunuz. Bu c;ok dogal, c;unku ulusal bask1 emperyalistlere kar�1 nefret uyanduan ve halklan emperyalistlere kar�1 birle�tiren ana etkenlerden biridir ve bu konuda dunyada c;ok az devletin sicili eski Rusya lmparatorlugu ve Kerenski, Men�evikler ve Sosyalist-Devrimcilerin burjuvaziyle i�birligi ic;inde oldugu burjuva cumhuriyeti kadar kabankt1r. Tam da bu yiizden bu uluslara kar�1 tavizlerde bulunmaya ve bu tur ban� �artlanm kabul etmeye her ac;;1dan hazu ve hevesli oldugumuzu gosterdik ve yine bu yuzden baz1 Sosyalist-Devrimciler tarafmdan Tolstoycu diye adlandmld1k. Ne derlerse desinler aldum1yoruz, c;unku bu uluslarla uzla�mak, eskiden kalma baskilarm yol ac;t1g1 asuhk �upheleri defetmek ve bir zamanlar C::arhgm ve Rus toprak sahiplerinin elinde birlikte cefa c;ekmi� ve �imdi de emperyalizmin elinde zulum goren c;e�itli uluslarm i�c;i ve koylulerinin birligine giden yolda bir temel atmak ic;in tamamen hazu oldugumuzu gostermeliyiz. Polonya konusunda, bu politikay1 esasen Rus beyaz muhafizlan, Sosyalist-Devrimcileri ve Men�evikleri baltalad1-lar. Bu kesimler, Frans1z ve diger kapitalistlerin Polonya'y1 bize kar�1 bir sava�a suruklemek adma rahat rahat propaganda yurutebildikleri Polonya'nm buyukc;e bir bolumunu kapma konusunda sahip olduklan olaganustu ozgurlugun yam s1ra, 'basm ozgurlugu', 'ifade ozgurlugu' ve benzeri diger muhte�em 'ozgurlukler'den yararlamyorlar. Kapitalistler �u anda imzalanan ban�1 baltalamak ic;in ellerinden geleni yap1-yorlar. lstememize ragmen orduda terhisleri gerc;ekle�tireme-
302
memizin esas sebeplerinden biri, baz1 insanlann dU.$U.ndugunden daha bu.yuk c;aph bir sava$m mumkun oldugunu kabul etmek zorunda olmam1zd1r. Savunmaya bu kadar guc; harcamamam1z gerektigini soyleyenler yamhyorlar, c;unku dU.$manlanm1z Polonya'yla on $artlanm $imdiden imzalad1g1-m1z son ban$ antla$mas1m bozmak ic;in her turlu dolaba, her turlu desiseye ba$vuruyorlar. Bu muzakereler son donemde bir c;1kmaza girdi ve birkac; haf ta once ciddi bir krizden korkmam1z1 gerektirecek bir durum ortaya c;1kuysa da, son donemde ba$ka tavizler daha verme karan ald1k, ama hemen belirtelim, bu tavizleri hak edilmi$ oldugunu dU.$U.ndugumuz ic;in degil, ban$I engellemek ic;in en bu.yuk c;abay1 gosteren emperyalist ltilaf devletlerinin ve Var$ova'daki Rus beyaz muhafizlannm, Sosyalist-Devrimcilerin ve Men$eviklerin entrikalanm bo$a c;1karmay1 zorunlu gordugumuz ic;in veriyoruz. Antla$ma henuz imzalanmad1, ama iyimser olmamam1z ic;in hic;bir sebep yok: Yakm gelecekte imzalanacak ve buna engel olmaya c;ah$an entrikalan bo$a c;1karmay1 ba$aracag1z. Ben yalmzca tahminlerden hareket ediyor olsam da, bu ihtimalin hepimizi memnun edecegine eminim. Arna yine de dereyi gormeden pac;alan s1vamayahm. Zaten tam da bu yuzden askeri c;abalanm1zda en ufak bir gev$emeye ya da gerilemeye izin vermcyecegiz, ama Polonya i$<;i ve koylulerini ltilaf devletlerinin elinden kurtarmak ve i$c;i-koylu hukumetinin ulusal ihtilaflarla i$i olmad1g1m kamtlamak ic;in burjuva Polonya'ya birkac; tavizde daha bulunmaktan da korkmayacag1z. BU.yuk fedakarhklar pahasma da olsa bu ban$I savunacag1z .
Uluslararas1 alandaki uc;uncu sorun Kafkaslardaki olaylard1r. Yakm donemde o bolgede c;ok onemli geli$meler ya$andi. Olaylara ayrmulanyla vak1f olmamam1za kar$m, bu.yuk
303
bir sava�m e�iginde oldugumuzu soyleyebiliriz. Elbette Ermenistan ile Giircistan arasmdaki i;au�ma bizi rahats1z etti, zira bu olaylar Ermeni-Giircii sava�m1 baz1 Rus askerlerinin de kauld1g1 bir ayaklanmaya donii�tiirdii. Biitiin bunlann sonucunda durum �imdilik, oteden beri bize kar�1 planlar yapan Ermeni burjuvazisinin aleyhine dondii ve heniiz dogrulanmam1� olsa da, son gelen haberlerde, Tiflis'te Sovyet iktidanmn kuruldugu soyleniyor. (alk1�lar) Ayaklanmanm Ermenistan ile Giircistan arasmda yer alan ve Giircistan'm emperyalist ltilaf devletlerinden ald1g1 icazetle i�gal ettigi Ermeni tarafs1z bolgesinde ba�lad1g1m biliyoruz. Men�evikler, ozellikle de Giircii Men�evikleri Bauh giii;lerden yahulmanm zararlanndan bahsederken, ashnda, bugiin diinyada en giii;lii konumda bulunan emperyalist ltilaf devletlerine yaslanmay1 kastediyorlar. Fakat baz1 beyaz muhaf1zlar, geli�mi� kapitalistlerin herkesten daha iii;kag1ti;1 oldugunu genellikle athyorlar. Bunu anlamad1klan ii;in kendi kendilerine �oyle diyorlar: Ermenistan, Ermeni koyliileri, vs. ya da harap vaziyetteki Sovyet Rusya, diinya emperyalizminin birle�ik giii;leriyle k1yaslanabilir mi? Biz yiiziimiizii medeniyetin be�igi olan geli�mi� kapitalist devletlere i;evirelim. l�te Giircii Men�evikleri kapitalistlere <lair yak1�1ks1z savunmalanm bu �ekilde me�rula�urmaya i;ah�1yorlar. [ . . . ]
Biz biitiin ihtiyathhg1m1z ve KIZll Ordu'yu gui;lendirme i;abalanm1zla, Kafkaslardaki alevleri sondiirmek ii;in elimizden gelen her �eyi yapacag1z. Bau'da kamtlad1g1m1z �eyi Dogu'da da kamtlayacag1z: Sovyet iktidanmn girdigi yerden ulusal bask1 i;1kar gider. Miicadelenin sonucu son tahlilde buna baghd1r; i�i;i ve koyliiler say1sal iistiinliikleri sayesinde eninde sonunda kapitalistlerden daha giii;lii olduklanm kamtlayacaklard1r. [ . . . ]
304
Belli ac;:1lardan her devrim bir mucizedir. 1 9 1 Tde biri c;:ik1p butun dunyaya kar�1 uc;: y1l sava� verebilecegimizi , sava�m sonucunda c;:ocuklanyla birlikte 2 milyon Rus toprak sahibi ve kapitalistin solugu yurtd1�mda alacag1m ve sava�tan bizim galip c;:ikacag1mm soyleseydi, hie;: kimse inanmazdi. Bir mucize ya�and1, c;:unku i�c;:i ve koyluler toprak sahipleriyle kapitalistlerin saldmlan kar�1smda oyle bir ayaga kalknlar ki o guc;:lu kapitalizm bile tehlikeye du�tu. Fakat bu mucizeden oturu olaylan daha geni� bir pencereden degerlendirme ah�kanhg1mm yitirdik. l�te bu yuzden kor topal ilerlemek zorunda kahyoruz. Parti kongresini one c;:ekmek gerekti, c;:unku bu yeni deneyimi gerc;:ek anlam1yla degerlendirmemiz gerekiyor. l�c;:i-koylu iktidan bir mucizeyle savunuldu, ama ilahi bir mucizeyle, gokten inen bir mucizeyle degil, i�c;:i ve koyluler ne denli ezilmi�, a�ag1lanm1�, tukenmi�, mahvolmu� olsalar da tam da devrim i�c;:ilerle kol kola ilerlediginden, zengin, kulturlu ve geli�mi� bir devletin toplayabileceginden daha fazla guc;: toplamamm saglayan bir mucizeyle gerc;:ekle�ti. Fakat bu mucize ekonomi alamnda i�lemez. Ekonomide -belki dogru bir sozcuk olmayabilir ama- 'tutumluga' ihtiyac;: var. Burjuvalan defettigimiz dogru, ama burjuvazinin halen yam ba�1m1zda oldugunu ve mucadelenin devam ettigini de gormek zorunday1z. Bu noktada, burjuvazinin bizimle sava�ma y1llarmdan biri de panik yaymakur. Onlann bu i�in erbab1 oldugunu unutmamahy1z. [ . . ]
Bir donem kan�1khklar ve kulak isyanlan vardi. Elbette dedikoducular meselesini alaya almak mumkundur, ama sonuc;:ta sm1f mucadelesi ic;:inde birkac;: �ey ogrendigimizi takdir etmek �armr. (:arhk hukumetinin de bizi dedikoducular diye yaftalad1gm1 biliyoruz, ama biz Sosyalist-Devrimcileri ve Men-
305
�evikleri dedikoducular di ye adlandmrken ba�ka bir sm1f tan, burjuvaziyi destekleyen insanlardan bahsediyoruz. Bu adamlar her zorluktan yararlamp �oyle bildiriler bas1yorlar: 'Bakm, 300 pud tahil fazlamza el koyuyorlar; siz her �eyinizi veriyorsunuz, ama kar�1hgmda renkli kagll parc;ac1klan d1�mda hic;bir �ey alm1yorsunuz. ' Sanki biz bu dedikoduculan bilmiyoruz ! Hangi sm1fa mensup bunlar? Kendilerine ne ad verirlerse versinler, ister Sosyalist-Devrimci ister ozgurluk meftunu ister halk iktidan a�1g1, ister Kurucu Meclis taraftan, vs. desinler, biz bunlarm eskinin toprak sahipleri oldugunu biliyoruz. Soyleyeceklerini dinledik, ne demek istediklerini kavramay1 ogrendik. Bu isyanlar koyluler arasmda artl tahila el koyulmasm1 ya da vergi uygulamas1m bir tii.rlii. kabul edemeyenler oldugunu gosteriyor. Burada birisi vergiden bahsetti. Soylediklerinin c;ogu akhselimdi, ama �unu da soylemesi gerekirdi: Biz bu konuda bu platformdan bir �ey soylemeden once, Rusya Komii.nist Partisi'nin merkez yaym orgam olan Pravda gazetesinde yalmzca rastgele kat1hmcilar tarafmdan degil, bizzat yetkililer tarafmdan da imzalanan vergi teklifleri yaymlandi. Partisiz koyluler, "hesaplanmz1 kuc;uk koylunun ihtiyac,;lanna uyacak �ekilde yapm, onun guvene ihtiyac1 var; hen �u kadanm verecegim, geri kalamyla kendi bildigimi yapacag1m" dediginde, biz diyoruz ki: "Evet, bu pratik bir oneri, akhselim ve yerel ko�ullara uygun." Elimizde yeterince makine olmad1g1 surcce, koylulerin kuc;uk tanmdan bu.yuk tanma gec;me niyeti olmad1g1 sii.rece, biz bu fikri ciddiye alma egilimindeyiz . Nitekim bu sorunu bir hafta ic;inde toplanacak olan parti kongresine ta�1yacag1z ve partisiz koyluler ve halk kitleleri ic;in tatmin edici bir karar alacag1z. Aygmm1zda elbette kusurlu ve ho� gorulemeyecek birc;ok �ey var, zira burokratik uygulama-
306
lann c;ok buyfrk bir k1sm1 ayg1tim1za da sirayet etmi� durumdad1r. Peki, aym hatalar ve kusurlar K1z1l Ordumuzda da yok muydu? Bunlardan o donemde de bir c;1rp1da kurtulmad1k, ama i�c;i ve koylulerimizin yard1m1 sayesinde, ordumuz her �eye ragmen zafere ula�tl. K1z1l Ordu'da ya�ananlann diger butun alanlarda da olmas1 kac;m1lmazd1r. Bu burokratik c;arp1khklardan -hatalanm1zm ve talihsizliklerimizin hirer kamtl oldugundan herkes tarafmdan mahkum edilen bu c;arp1khklardan- sebatkar c;ah�mayla kurtulacag1z, panige kap1larak ya da bu hatalardan yararlamp Kolc;ak ve Denikin'in yaptiklanm tekrarlamaya c;ah�anlara gozumuzu kapayarak degil. Ukrayna'da komur h1rs1zhg1 konusundaki rezaletlerin bini bir para, oysa biz burada buyuk bir komur s1kmtis1 ya�1yoruz. Orada bu zamana kadar 1 20 hukumet kuruldu ve zengin koylulerdeki yozla�m1�hk ahp ba�1m gitti. Bir i�c;i-koylu hukumetinin var oldugunu ve eger tah1la zorla el koyuyorsa , bunu i�c;i ve koylulerin durumunu iyile�tirmek ic;in yaptigm1 anlayam1yorlar. 0 bolgede butun bu sorunlarda tam bir netlige kavu�ana kadar, kan�1khk, c;apulculuk ve isyan haberleri almaya devam edecegiz. Bu kac;m1lmazd1r, c;unku kapitalizmden cahil ve k1zgm olmas1 kendi suc;u olmayan yahtilm1� bir koylu miras ald1k. Onu yeniden egitmek y1llanm1z1 alacak. Bunu her baharda goruyoruz ve daha bir sure gormeye devam edecegiz. [ . . . ]
Ilk kez 2 Mart 192l 'de Pravda'nm 46. sayi.smda yaymland1; Collected Works, Cilt 32, s. 147- 1 59 (pan;a) .
307
G.V. C::lC::ERlN'E MEKTUP �
C:ic;erin yolda�. TD.rklerin Batum'la ilgili anla�may1 ertelemeleri beni son
derece endi�elendiriyor, onlar zamana oynarken askerleri Batum'a ilerliyor. Bu tur ertelemelere izin vermemeliyiz. Su onlemi aramzda tart1�m: Siz yanm saatligine benimle konu�mak D.zere konf eransm1z1 erteleyin, * bu a rad a Stalin de i�leri toparlamak ve yarma kalmadan her �eyi halletmek ic;in Turk heyetiyle dogrudan bir goru�me yapsm.
Lenin
9 Mart 192l'de yaz1ld1; ilk kez 1965'te Rusc;a Toplu Eserler'in 5. bask1smda yaymland1; Col lected Works, Cilt 45, s. 95.
*) Tiirk-Sovyet Antla�mas1'nm imzalanmas1 ii;in diizenlenen Moskova Konferans1 kastediliyor (26 ';iubat- 16 Mart 1921) . Tiirk askerleri 1 1 Mart 192 l 'de i�gal ettikleri Batum'dan, sekiz giin sonra geri i;ekilmek zorunda kalm1�lard1.
308
[ . . . ]
RKP (B) ONUNCU KONGRESl 8- 1 6 Mart 1 92 1
�
KONGRENlN KAPANIS KONUSMASI 16 Mart 1921
Diinya kapitalizmi bize kar�1 gorulmedik derecede histerik, �irazesinden �1km1� kampanyasma ba�lad1gmdan, bizim ozellikle panige kap1lmamam1z gerekiyor, bunu yapmak i�in hi�bir sebep yok. Dun, (:i�erin yolda� sayesinde, elime bu soruna ili�kin bir haber ozeti ge�ti. Rusya'daki durumla ilgili if tira kampanyas1 hakkmdaki bu haberleri bilgilendirici bulacagmlZl dii�iiniiyorum. Bu haberleri derleyen yolda� �oyle yaz1yor : "Ball Avrupa basmmda Sovyet Rusya hakkm-
309
daki yalan kumkumas1 ya da kitlesel ii.retime baglanm1� olan fantastik uydurmalar son on be� gunde iyiden iyiye c;1gnndan c;1kn. Mart ba�mdan bu yana, bii.tii.n Ban Avrupa bas1-mnda her gun Rusya hakkmda fantastik haberler sel olup ak1yor: Rusya'da ayaklanmalar; kar�1-devrimcilerin zaferi; Lenin ve Troc;ki Kmm'a kac;n; Kremlin'de beyaz bayrak dalgalamyor; Petrograd ve Moskova'da barikatlar kuruldu ve sokaklar kan golii.ne dondu; Sovyet hukumetini ala�ag1 etmek ii.zere say1s1z i�c;i Moskova'da biraraya geldi; Budyonni isyanc1lara kanld1; baz1 Rus kentlerinde kar�1-devrimcilerin zaferi, ki s1ralanan isimlere bakngm1zda Rusya'nm hemen hemen bu.tun eyalet ba�kentlerinden bahsediliyor. Kampanyanm kapsam1 ve izledigi yontem onde gelen bu.tun hukii.metlerin dahil oldugu uzun erimli bir plana i�aret ediyor. 2 Mart'ta lngiliz hariciye vekaleti Basm Kurumu arac1hg1yla bu haberlerin asils1z oldugunu belirten bir beyanda bulundu, ama hemen ardmdan Petrograd'da bir ayaklanmadan, Kronstadt donanmas1 tarafmdan Petrograd'm bombaland1gmdan ve Moskova sokaklannda c;arp1�malarm ya�and1gmdan bahseden bir bulten yaymladi.
2 Mart'ta bii.tii.n lngiliz gazeteleri Petrograd ve Moskova'daki ayaklanmalar hakkmda telgraf haberleri gec;ti: Lenin ve Troc;ki Kmm'a kac;nlar; Moskova'da 14 bin i�c;i Kurucu Meclis talebiyle yuruyor. [ . . . )
Burada Moskova'da baz1 bu.yuk i�adamlan var ve onlar arnk bu tii.r yalan haberlere inanm1yorlar. Bize soylediklerine gore, Amerika'da bir grup vatanda� Sovyet Rusya lehinde ozgun bir propaganda yontemi bulmu�lar.
Rusya hakkmda son birkac; ayda c;1kan farkh farkh basm haberlerini -yok Lenin ile Troc;ki kac;n, yok Troc;ki Lenin'i
310
vurdu , Lenin Troc;ki'yi vurdu , vs.- toplam1�lar ve bunlan bir bro�ur halinde yaymlam1�lar. Sovyet iktidanna populerlik kazand1rmamn bundan daha iyi bir yolu du�unulemezdi. Lenin ve Troc;ki'nin olduruldugune dair haberleri gun gun toplam1�lar ve ikisinin de kac; kez vuruldugunu ya da olduruldugunu gostermi�ler; bu tii.r haberler her ay tekrarlanm1�ti. Sonunda, butii.n bu haberler biraraya getirilmi� ve bir bro�ur halinde basilm1�. Amerikan burjuva bas1m kotii. bir line sahiptir. 2 milyon Rus multeci, toprak sahibi ve kapitalistin hizmet ettigi bir du�mandan bahsediyoruz; kar�1m1zda duran burjuvazinin ordusudur. Varsm ticari ili�kileri bozmaya ve Sovyet iktidanmn pratik ba�anlanm kuc;uk gormeye c;ah�smlar. Biz bir yere varamayacaklanm biliyoruz. Yuz binlerce gazeteyi elinin altmda bulunduran ve butii.n dunyaya haber servis eden uluslararas1 basmda c;1kan haberler bir kez daha ne tii.r du�manlarla c;evrili oldugumuzu ve du�manlanm1zm gec;en yila oranla ne kadar zay1f olduklanm gosteriyor. l�te yolda�lar, anlamam1z gereken budur. Samnm burada haz1r bulunan delegelerin c;ogunlugu aram1zdaki anla�mazhklara nereye kadar izin verebilecegimizi anlam1� bulunuyorlar. Elbette kongredeki mucadele suasmda bu sm1rlar ic;inde kalmak imkans1zdi. Kavgamn ate�inden henuz yeni c;1km1� ki�ilerin bu sm1rlan hemen gormeleri beklenemez. Arna dunya devriminin c;ekirdegi olarak partimize ve dunya devletler birliginin �u an bize kar�1 yurutmekte oldugu sava�a bakt1g1m1zda, akhm1zda herhangi bir �uphe olmamah. Varsm onlar kampanyalanna devam etsinler. Bunlarm neyin nesi oldugunu gorduk, anla�mazhklanm1zm ne oldugunu da tamamen biliyoruz. Bu kongrede saflanm1z1 s1kla�tuarak, anla�mazhklanm1zdan, c;ok daha guc;-
3 1 1
lii ve uluslararas1 zaferlere her zarnankinden daha kararh yuriiyen partirnizle s1k1 s1k1ya birle�rni� olarak c;1kacag1rnm biliyoruz ! (al ln� tufan1)
llk kez 1921'de RKP Onuncu Kongresi Tutanaklan'nda
Rusc;:a yaymland1;
Collected Works, Cilt 32, s. 264-27 1 (parc;:a) .
312
TUM-RUSYA SENDIKALAR MERKEZ KONSEYI KOMUNIST GRUBUNUN TOPLANTISI
1 1 Nisan 1 92 1 �
lMTlYAZLAR RAPORUNA lLlSKlN TARTISMAYA CEVAP
[ . . . ) Kamenev yolda�m hazulad1g1 bro�urun (Ludendorfu ele ald1g1 bro�urun) c;;1k1p c;;1kmad1gm1 bilmiyorum, ama Ludendorfun amlanm anlatt1g1 harika bir kitap kaleme ald1gm1 ve on sayfasm1 da Brest muzakerelerine ayud1gm1 biliyorum. Kamenev'le birlikte bu bolumu okudugumuzda �oyle dedik: "Brest Antla�mas1'nm dogrulugunu bundan daha iyi kamtlayan bir �ey yok." Ludendorf orada Troc;;ki ve digerlerinin goru�meler s1rasmda muanzlanm1z1 nasil ko�eye s1k1�urd1klanm, onlann nasil alt edildigini, vs. anlauyor. Hemen orada,
313
anmda, bu sayfalann tercii.me edilmesi ve Kamenev yolda�m k1sa bir onsozuyle yaymlanmas1 gerektigine karar verdik. Bu i�in �imdiye kadar yap1lmam1� olmas1ysa Sovyetlerdeki hantalhg1 gosteriyor. [ . . . ]
Sendikac1lar ve parti onderleri burada yarauc1hklanm ve ko�ullara ili�kin pratik bilgilerini sergilemelidirler, fakat biz bunlardan basmda bahsedemeyiz ve bahsetmeyecegiz, upk1 Brest goru�melerinde Joffe yolda�a verilen talimatlardan bahsetmedigimiz gibi.
Ilk kez 1932'de Lenin Miscellany XX'da yaymland1; Collected Works, Cilt 42, s. 293 , 296 (parc;a) .
3 1 4
RKP (B) MERKEZ KOMlTESl SlYASl BOROSU ADINA V.M. MOLOTOV'A MEKTUP
�
1 1 Agustos 1 921
Molotov yolda�, Siyasi Buro ii;in ozel bir komisyon atamak mutlak bir zo-
runluluktur: Kamenev Troi;ki Molotov ( (:ii;erin'le degi�tirilebilme hakh sakh) ai;hktan
kmlan bolgelere Amerika'dan ve Milletler Cemiyeti'nden gelecek yard1mlarla ilgili meselelerin gunu gunune e!e almmasmdan sorumlu olacak.
3 15
Bu son derece karma�1k bir oyun. Amerika, Hoover ve Milletler Cemiyeti Konseyi tam bir ikiyuzluluk sergiliyor.
Hoover'm cezalandmlmas1 gerek, aleme ibret olsun diye rezi l edilip biralnlmah; bu dedigim Milletler Cemiyeti Konseyi ic;in de gec;erli.
Bunu yapmak (Ok zor, ama yapilmas1 �art. (:ah�am1yorum. Troc;ki'nin yard1m1 mutlak bir ihtiyac;,
kendisinin bu tur �eylere yetenegi var (hem diplomatik deneyime hem de askeri ve siyasal ic;guduye sahip) .
Lutfen Siyasi Buro'da hemen telefonla bir oylama yapm. Bu notu herkese gosterin, oylanm kullansmlar.
Lenin
Alman ve Norvec; hukumetleri model almmahdir. Bunun d1�mda bir yakla�1m herkesin malumu olan bir se
beple reddedilmelidir ve bu bu.tun dunyaya apk(a duyurulmahdir.
Gizli mudahaleciler yakalanmah (Unschlicht'e yard1m edilmeli) .
Kompomoshch* aygn1 s1k1la�tmlmah (eger insan s1kmus1 varsa , iki ayhgma ordudan odiin( aim.)
Onumuzdeki birkac; gun ic;in ortak c;ah�ma ozel bir onem arz ediyor, c;unku bu (Ok zor meselenin siyasal sorumlulugu (ok bayaktar.
Lenin
*) Tiim-Rusya Merkez Yiiriitme Kurulu'na bagh K1thkla Miicadele Merkez Komisyonu.
3 16
Not. lncelikli harnleler yaprnarn1z laz1rn. Ozellikle sert baz1 tedbirler alrnak gerek. Hoover da Brown da yalanc1, ar darnan i;:atlarn1� adarnlar.
Ko�ullar i;ok s1k1 olrnah: k i�lerirnize en ufak bir rnudahalede tutuklarna ve smir d1�1 etrne.
Ilk kez 1965'te Rusc;a Toplu Eserler'de yaymland1; Collected Works, Cilt 45, s. 250-25 1 .
317
lNGlllZ lS(:l PARTlSl'NlN POLlTlKALARI CC:tc:ERlN YOLDASA, BlR NUSHASI RADEK YOLDASA VE
BOTON SlYASl BURO 0YELER1NE)
�
lngiliz l��i Partisi hakkmdaki telgraf Krasin'in ne kadar naif oldugunu gosteriyor. Kanaatimce, �u an iki tur onlem almmas1 gerekiyor: 1 ) Sozde Avrupa demokrasisinin Gurcu sorunundaki goru�lerini alaya alan, farkh ki�iler tarafmdan kaleme almm1� makaleler basmda yaymlanmah; 2) C:i�erin adma lngiliz l��i Partisi'ne cevaben a�m kibar bir nota taslag1 hazirlamas1 i�in derhal sivri dilli bir gazeteci gorevlendirilmeli. Bu notada, askerlerimizi Gurcistan'dan �ekme ve ulkede referanduma gitme teklifinin, dunya uzerindeki butun uluslar i�in ge�erli oldugu takdirde, gayet makul kabul edilebilecegi, akhm kaprmam1� ve ltilaf devletleri tarafmdan ru�vetle kandmlmam1� insanlardan pkan bir fikir olarak gorulebilecegi �ok
3 1 8
a1;1k bir �ekilde ortaya koyulmahd1r; ozeldeyse, lngiliz l�i;i Partisi liderlerini giiniimiiziin emperyalist ili�kilerinin uluslararas1 siyasetteki anlam1 hakkmda dii�iinmeye sevk etmek ii;in, bu partinin �u hususlara olumlu gozle bakmas1 gerektigini soylemeliyiz : Birincisi, lngiliz askerleri lrlanda'dan i;ekilmeli ve lrlanda'da referandum diizenlenmelidir; ikincisi, ayms1 Hindistan ii;in de gei;erli olmahd1r; iii;iinciisii, ayms1 Kore'deki Japan askerlerinin geri i;ekilmesi ii;in de gei;erli olmahd1r; dordiinciisii, biiyiik emperyalist devletlerden birinin askerlerinin bulundugu biitiin iilkeler ii;in de ayms1 gei;erli olmahd1r. Nata olduki;a nazik bir �ekilde �u fikri dile getirmelidir: Bizim bu tekliflerimizi ve uluslararas1 siyasetteki emperyalist ili�kiler sistemini dii�iinmeye istekli olan ki�iler, lngiliz l�i;i Partisi'ne yapug1m1z tekliflerin 'ilgini;' niteligini de anlayacaklard1r. Biitiinii bak1mmdan, bu nota son derece nazik ve fevkalade anla�1hr terimlerle (on ya�mdaki i;ocuklann zekas1-na uygun bir �ekilde) yazilmah ve lngiliz l�i;i Partisi'nin geri zekah liderlerini alaya almahd1r.
Siyasi Biiro'ya "bu mektubun bir niishasm1 Krasin'e yollamamn dogru olup olmayacag1m dii�iinmesini oneriyorum. Ben �ahsen yollanmasmdan yanay1m.
T elefonla yazdmld1; ilk kez 2 1 Ocak 1930'da Pravda'da yaymland1; Collected Works, Cilr 33, s. 182-1 83.
319
Lenin 2 7 Arahk 1 921
RKP (B) MERKEZ KOM1TES1 SlY ASt BURO 0YELER1NE HlT ABEN, V.M. MOLOTOV' A
�
1 MOLOTOV YOLDASA
(S1YAS1 BURO 0YELER1NE HlTABEN)
C:ic;erin'den biraz once (20 ve 22 Ocak tarihli) iki mektup ald1m. Uygun bir tazminat kar�1hgmda anayasam1zda baz1 kuc;uk degi�iklikleri kabul edip edemeyecegimizi soruyor. Mesela Sovyetlerde asalak unsurlann temsil edilmesi gibi. Amerikahlan memnun etmek adma bunu yapmak gerektigini soyluyor.
C:ic;erin'in bu onerisi hence �unu gosteriyor: 1 ) Derhal bir sanatoryuma yollanmah, bu konuda en ufak bir musamaha,
320
en ufak bir erteleme, kanaatimce butun muzakereler ic;in en buyu.k tehdit olacaktir. 2) Cenova delegasyonumuzun butiin uyeleri ic;in on ko�ullanmlZl yakla�1k olarak, ama ac;1k bir dille formule etmenin zorunlu olduguna ili�kin teklifimin (ili�iktedir) ne kadar yerinde oldugunu gosteriyor.
23 Ocak l 922'de telefonla yazdmld1; ilk kez 196l'de Leninskiye idei zhivut i pobezhdayut (Moskova) adh kitapta yay:mland1 .
2
Lenin
BOTON S1YAS1 BURO 0YELER1NE HlTABEN, MOLOTOV YOLDASA
C::ic;erin'in bu ve diger mektubu hasta, hem de fazlas1yla hasta oldugunu gosteriyor. Kendisini derhal bir sanatoryuma gondermeye zorlamazsak aptalhk etmi� oluruz.
24 Ocak 1 922 Lenin
Ilk kez l 965'te Rusc;a Toplu Eserler'in 5. bask1smda yaymland1; Collected Works, Cilt 45, s. 449-450.
321
RKP (B) MERKEZ KOMlTESl SlYASl BURO UYELERlNE HlTABEN, V.M. MOLOTOV'A
�
Troc;ki'ye sonuna kadar katthyorum. * Onerim �udur: 1 ) Radek Men�eviklere boyun egdigi ic;in kmanmaltd1r. 2) Men�eviklere kar�1 misillemeler artmlmah ve mahke
melerimize de bu yonde talimat verilmelidir. 3) Troc;ki'nin bu onerisi kabul edilsin. 4) Troc;ki'ye Gurcistan uzerinden Men�eviklere �iddetli bir
saldmy1 her yonden artumas1 ic;in yetki verilsin.
30 Ocak 1 922 Lenin
tlk kez Rusc;a Toplu Eserler'in 5. Rusc;a bask1smda yaymland1; Collected Works, Cilt 45, s. 456.
* ) Cenova Konferans1'na Koli;ak ve Denikin'in surgundeki beyaz muhaf1z hokometlerinin, Ermeni D3$nak hokometinin , GOrcO Men�evik hukumetinin, Azeri Mosavat hokumetinin vs. kaulmasma ili�kin taru�ma kastediliyor. Troi;ki surgundeki kar�1-devrimci orgotlerin konferansa kaulmas1 halinde Sovyet Rusya'nm kesinlikle i;ekilecegini ifade ctmi�ti.
322
G .V. (:l(:ERlN'E MEKTUP* �
C:i<;erin yolda�, Belki de Mussolini'ye vurrnah ve fa�istlerinden oturu saldz
nya ge<;erek herkese (Vorovski ve butun delegasyona) 1talya'yz terk etmesini soylemeliyiz?
Uluslararas1 bir gosteri duzenleyelim. Su <;ok uygun bir gerek<;e olacakur: Adamlanmm hirpala
dm1z, siz barbarsm1z, 1 905 Rusya'smdakilerden bile daha beter gericilersiniz, vs. vs.
Bence bunu yapmahy1z. ltalya'daki ki�i lere ciddi bir yard1mda bulunmahyiz.
8 Kas1m 1922'den sonra yaz1ld1;
Sayg1lanmla, Lenin
ilk kez 1965'te Rus<;a Toplu Eserler'in 5. bask1smda yaymland1; Collected Works, Cilt 45, s. 592.
323