uluslararası sosyal aratırmalar dergisi the journal of ... · her zaman silah teknolojilerine ya...

21
Uluslararası Sosyal Aratırmalar Dergisi The Journal of International Social Research Cilt: 5 Sayı: 23 Volume: 5 Issue: 23 Güz 2012 Fall 2012 www.sosyalarastirmalar.com Issn: 1307-9581 II. APUR’UN 359 YILINDAK AMDA KENT KUATMASINDA ROMA VE PARTH ORDULARININ KULLANDIKLARI SLAHLAR IN 359 SAPOR II SIEGE OF THE CITY OF AMIDA, ROMAN AND PARTHIAN ARMIES USED WEAPONS Ercüment YILDIRIM Öz Antik Ça savalarının büyük çounluu kuatmalardır. lk ehir devletlerinin kuruluundan beri surlar en önemli savunma aracı olmutur. Tarihsel süreç içinde surların içindeki insanlar kendilerini savunmak için yeni yöntemler gelitirmitir. Saldıranlar ise surları amak için daha etkili kuatma makineleri icat etmilerdir. lk örnekleri Mezopotamya medeniyetlerinde balayan sava teknolojilerinin geliimi, Roma ve Sasani mparatorlukları çaına ulaıldıında oldukça ilerlemiti. Bu çalımada 359 yılında Amida kentini kuatan Sasaniler ve ehri savunan Romalıların kullanmı oldukları savunma ve saldırı araçları hakkında bilgi verilecektir. Anahtar Kelimeler: Roma, Sasani, Ballista, II. apur, Onager, Amida, Scorpio. Abstract The majority of ancient wars is siege. From establish of the first city-states defense has been the most important fortifications. In the historical process, people who in the walls have developed new methods to defend themselves. Attackers invented siege machines more effectively is to overcome the fortifications. The first examples of the civilizations of Mesopotamia which began to be quite advanced in development of war technologies reached the age of the Roman and Sassanid Empires. In this study, the city of Amida in 359, the Persians and the Romans are used in defending the city that surrounds it, and be given information about tools to attack the defense. Keywords: Roman, Sassanid, Ballista, II. Sapor, Onager, Amida, Scorpio. 1. Giri Ergani ve Çayönü’nde yapılan kazılara göre Amida kentinin kurulduu bölgenin tarihi M.Ö. X. Bin yıla kadar gitmektedir (Çambel, 1973: 362–377; Özdoan, 1994: 91– 97). M.Ö. III. Bin yılda bölgeye hâkim olan Hurri ve sonrasında Mitaniler, Ege Göçlerine kadar egemenliklerini devam ettirmilerdir (Wachsmann, 1981: 187–220; Sandars, 1978: 22–86; Mieroop, 2004: 158; Akurgal, 1998: 108). Ege Göçlerinden sonra meydana gelen otorite boluu nedeniyle balayan Üçüncü Arami Göçleri sırasında Amida 1 ve çevresine Bit Zamani kabilesi yerlemitir (Lipinski, Dr,. Milli Eitim Bakanlıı. 1 Kentin adı ilk olarak Asur mparatoru Adad-Nirari’ye (M.Ö. 1316–1281) ait bir kılıç kabzasında “Amidi” veya “Amedi” olarak geçmekteydi. ehir Roma ve Bizans dönemleri kaynaklarında Amida olarak isimlendirilmitir.

Upload: doanmien

Post on 31-Mar-2019

230 views

Category:

Documents


0 download

TRANSCRIPT

Page 1: Uluslararası Sosyal Aratırmalar Dergisi The Journal of ... · her zaman silah teknolojilerine ya da asker sayısına göre deil de taktik, doru yer ve zaman dengesini tutturmak

Uluslararası Sosyal Ara�tırmalar Dergisi

The Journal of International Social Research

Cilt: 5 Sayı: 23 Volume: 5 Issue: 23

Güz 2012 Fall 2012

www.sosyalarastirmalar.com Issn: 1307-9581

II. �APUR’UN 359 YILINDAK� AM�DA KENT� KU�ATMASINDA ROMA VE PARTH ORDULARININ KULLANDIKLARI S�LAHLAR

IN 359 SAPOR II SIEGE OF THE CITY OF AMIDA, ROMAN AND PARTHIAN ARMIES USED WEAPONS

Ercüment YILDIRIM••••

Öz

Antik Ça� sava�larının büyük ço�unlu�u ku�atmalardır. �lk �ehir devletlerinin kurulu�undan beri surlar en önemli savunma aracı olmu�tur. Tarihsel süreç içinde surların içindeki insanlar kendilerini savunmak için yeni yöntemler geli�tirmi�tir. Saldıranlar ise surları a�mak için daha etkili ku�atma makineleri icat etmi�lerdir. �lk örnekleri Mezopotamya medeniyetlerinde ba�layan sava� teknolojilerinin geli�imi, Roma ve Sasani �mparatorlukları ça�ına ula�ıldı�ında oldukça ilerlemi�ti. Bu çalı�mada 359 yılında Amida kentini ku�atan Sasaniler ve �ehri savunan Romalıların kullanmı� oldukları savunma ve saldırı araçları hakkında bilgi verilecektir.

Anahtar Kelimeler: Roma, Sasani, Ballista, II. �apur, Onager, Amida, Scorpio.

Abstract

The majority of ancient wars is siege. From establish of the first city-states defense has been the most important fortifications. In the historical process, people who in the walls have developed new methods to defend themselves. Attackers invented siege machines more effectively is to overcome the fortifications. The first examples of the civilizations of Mesopotamia which began to be quite advanced in development of war technologies reached the age of the Roman and Sassanid Empires. In this study, the city of Amida in 359, the Persians and the Romans are used in defending the city that surrounds it, and be given information about tools to attack the defense.

Keywords: Roman, Sassanid, Ballista, II. Sapor, Onager, Amida, Scorpio.

1. Giri�

Ergani ve Çayönü’nde yapılan kazılara göre Amida kentinin kuruldu�u bölgenin tarihi M.Ö. X. Bin yıla kadar gitmektedir (Çambel, 1973: 362–377; Özdo�an, 1994: 91– 97). M.Ö. III. Bin yılda bölgeye hâkim olan Hurri ve sonrasında Mitaniler, Ege Göçlerine kadar egemenliklerini devam ettirmi�lerdir (Wachsmann, 1981: 187–220; Sandars, 1978: 22–86; Mieroop, 2004: 158; Akurgal, 1998: 108). Ege Göçlerinden sonra meydana gelen otorite bo�lu�u nedeniyle ba�layan Üçüncü Arami Göçleri sırasında Amida1 ve çevresine Bit Zamani kabilesi yerle�mi�tir (Lipinski, • Dr,. Milli E�itim Bakanlı�ı. 1 Kentin adı ilk olarak Asur �mparatoru Adad-Nirari’ye (M.Ö. 1316–1281) ait bir kılıç kabzasında “Amidi” veya “Amedi” olarak geçmekteydi. �ehir Roma ve Bizans dönemleri kaynaklarında Amida olarak isimlendirilmi�tir.

Page 2: Uluslararası Sosyal Aratırmalar Dergisi The Journal of ... · her zaman silah teknolojilerine ya da asker sayısına göre deil de taktik, doru yer ve zaman dengesini tutturmak

- 456 -

2000: 45; Dinçol, 2000: 105; Astour, 1967: 13; Hawkins, 1995: 87–101). M.Ö. 69 yılında ba�layan Roma hâkimiyeti, Marcus Licinius Crassus’un, II. Orodes’in generali Suren’e yenilmesiyle yakla�ık 25 yıl kesintiye u�ramı�tır (Plut. Cras. XVII. 1-2; Boak, 1965: 172–175; Ussher, 2003: 619–622; Hitti, 2004: 282–283; Sykes, 2004: 28–30; Sampson, 2008: 97–99; Redgate, 1998: 86). M.S. I ve II. yüzyıl boyunca Fırat Nehri, Parth ve Roma �mparatorlukları arasında geleneksel sınır halini almı�tır. Amida kenti ise iki imparatorluk arasında ya�anan çatı�malarda Roma’nın ileri karakolu olmu� ve M.S. 161 ve 208 yıllarında Parthlar tarafından iki defa ele geçirilmi�se de tekrar Roma hâkimiyetine alınmı�tır (Michael, 2007: 127–128; Lepper, 1948: 115).

Yüzyıllar boyunca devam eden Roma - Parth mücadelesi, Parth Hanedanlı�ı’nın yerini alan Sasani Hanedanlı�ı’nın güçlü imparatoru I. �apur döneminde askeri ve siyasal açıdan yeni bir ivme kazanmı�tır (Butcher, 2003: 53-55; Burgan, 2010: 67–68). I. �apur, Nisibis ve Carrhae’yi ele geçirdikten sonra ilerleyerek Mezopotamya ve Suriye’nin büyük kısmını ele geçirmi�, fakat 243 yılında Roma �mparatoru III. Gordianus, kaybedilen toprakları geri almı�tır (Sykes, 2004: 214–217; Brosius, 2006: 144; Southern, 2007: 46; Millar, 1993: 152; Bunson, 2002: 246; Edwell, 2007: 168–177; Gregory, 2010: 26-27). Fakat Roma �mparatorlu�u’nun içine bulundu�u siyasi karma�adan yararlanan I. �apur, Armenia’yı tekrar ele geçirdikten sonra stratejik ve dini önemi bulunan Antioch �ehrini de ele geçirerek ya�malatmı�tır (Chahin, 2001: 205–206; Sykes, 2004: 339–412; Southern, 2008: 46-47). �mparatorlu�un do�usundaki karma�aya son vermek isteyen �mparator Valerianus, Edessa (Urfa) yakınlarında yapılan sava�ta yenilince, I. �apur Kappadokia’ya kadar ilerledi (Millar, 1993: 164–165; Ball, 2000: 115–120; Greatrex, 2002: 115–116; Hitti, 2004: 392; Burgan, 2010: 67). Kar�ılıklı sava�lar dizisine Nisibis Barı�ı’nın kabul edilmesiyle ara verildi (Williams, 1985: 78–86; Gibbon, 1906: 401–402; Bunson, 2002: 381; Dodgeon, 2002: 128–133).

Roma �mparatorlu�u ve Sasaniler arasında devam eden 49 yıllık barı� dönemi II. �apur’un Roma �mparatoru Constantinus’a yazdı�ı mektupta, Makedonya sınırına kadar olan Roma toprakların kendi atalarının mirası oldu�unu, iddia edince sona ermi�tir (Brosius, 2006: 149–150; Farrokh, 2007: 198– 199). �mparator Constantinus (II. Konstantin), askeri açıdan daha etkin olmaları ve II. �apur’un karde�i Hürmüz’ün Roma’ya sı�ınmasından dolayı bu tehdidi çok ciddiye almamı�tır (Southern, 2001: 245; Butcher, 2003: 63). 336 yılında Mezopotamya’yı i�gal için ilerleyen II. �apur’un kar�ısındaki en önemli engel II. Constantius tarafından yeniden in�a ettirilen güçlü surlarıyla a�ılması zor Amida kenti olmu�tur. Amida hem stratejik konumundan hem de �ehirde ikamet ettirilmi� olan be�inci lejyonun varlı�ından dolayı bölge hâkimiyeti için vazgeçilmez öneme sahip olmu�tur (Amm. Marc. XIX.8.1–12; Amm. Marc. XX. 2.1–6; Daryaee, 2009: 17).

II. �apur’un Amida’yı ku�attı�ı yetmi� üç gün boyunca �ehirde bulunan Ammianus Marcellinus, pek çok ayrıntı vererek iki ordunun verdi�i amansız mücadeleyi anlatmı�tır. Ammianus Marcellinus, �ehir hakkında kısa bir özet verdikten sonra (Amm. Marc. XVIII.9.1–4) II. �apur’un geli�i ve ku�atmaya ba�lamasını (Amm. Marc. XIX.1.1–3), beraberinde getirdi�i müttefik askerleri (Amm. Marc. XIX.1.4–12), ku�atma esnasında �ehirde ba�layan salgın hastalı�ın halka verdi�i zararı (Amm. Marc. XIX.4.1–8), dü�manın bir taraftan dehlizler açarken di�er taraftan ah�ap ku�atma kuleleriyle ilerledi�ini (Amm. Marc. XIX.5.1–8), �ehirde bulunan Galyalı lejyonların dü�mana saldırısını (Amm. Marc. XIX.6.1–13), Sasaniler’in sonu gelmez hücumlarını ve �ehrin dü�manın eline geçmesi ile kendisinin �ehri terk edip kaçı�ını (Amm. Marc. XIX.8.1–12) anlatmı�tır. Ammianus Marcellinus, ayrıca iki ordunun kullandı�ı silahlarla ku�atma ve savunma makinelerinden de bahsetmi�tir (Amm. Marc. XIX.7.1–8).

Antik Ça�’ın iki süper gücü olan Roma ve Sasani �mparatorlukları zamanın en geli�mi� silah teknolojisine sahiplerdi. Günümüzde oldu�u gibi Antik dönemde kullanılan silahlar da savunma ve saldırı tarzına göre de�i�iklik gösterdi�inden ve Amida ku�atmasında Romalılar savunma stratejisinde, Sasaniler ise saldırı konumunda bulunduklarından her iki taraf da buna uygun silahlarla donanmı�tı (Campbell, 2006: 57–58; Mackay, 2004: 268). Sasaniler, Kuzey Mezopotamya’yı kontrol altında tutabilmek için Roma’nın en güçlü kale-�ehirlerden biri olan Amida’nın surlarını a�mak zorunda olduklarından en güçlü ku�atma silahlarını beraberlerinde

Page 3: Uluslararası Sosyal Aratırmalar Dergisi The Journal of ... · her zaman silah teknolojilerine ya da asker sayısına göre deil de taktik, doru yer ve zaman dengesini tutturmak

- 457 -

getirmi�lerdi. Romalılar da beklenen Sasani saldırısını engellemek için �ehir surları üzerine çe�itli savunma makineleri yerle�tirmi�lerdi (Amm. Marc. XIX.2.1–16). Sava�lar ve ku�atmalar her zaman silah teknolojilerine ya da asker sayısına göre de�il de taktik, do�ru yer ve zaman dengesini tutturmak ve nadiren de olsa �ans faktörüne göre �ekillenmi�tir. Fakat Amida ku�atmasında Sasanilere zaferi getiren unsur kararlılık olmu�tur. Yetmi� üç gün boyunca verilen kayıplara ra�men ardı arkası kesilmeyen saldırıların sonucunda �ehrin surlarını a�mayı ba�armı�lardır (Farrokh, 2007: 226–227; Ka�garlı, 1984: 74–77).

2. Sur – Savunma Duvarları

�nsanların yerle�ik ya�ama geçmesinden sonra Mezopotamya'da kurulan Ur, Uruk, Laga� ve Eridu gibi ilk kent devletlerinden itibaren surlar in�a edilmi�tir (Nissen, 1972: 37–94; Mieroop, 1999: 23–42). Ate�li silahların etkin olarak kullanılıp surların önemini kaybetti�i M.S. 16 ve 17. yüzyıla kadar surlar, �ehirde ya�ayanların güvenli�inin sa�lanması, giri� çıkı�ların kontrol edilmesi ve ani dü�man saldırılarının savu�turulması gibi amaçlarla kullanılmı�tır. Tarih boyunca surlar sadece �ehirlerin de�il ülkelerin korunması için de in�a ettirilmi�tir. Bunun en bilinen en eski örnekleri ise Çin Seddi ve Hadrian Duvarı’dır (Fields, 2009: 9–35; Breeze, 1976: 309–331).

Kuzey Mezopotamya’yı Anadolu’ya ba�layan ticari yol güzergâhları üzerine kurulmu� ve yüzyıllar boyunca stratejik önemini korumu� olan Amida kentinin surlarının ilk defa Hurriler tarafından yapıldı�ı bilinmektedir (Grousset, 1947: 41; Parla, 2005: 59; Honigmann, 1935: 2). Surları günümüzdeki heybetli haline ise Roma �mparatoru Constantinus getirmi�tir (Harita 1). Constantinus, �ehri iç ve dı� kale olmak üzere iki sıra sur ile ku�atmı�tır (Burgess, 1999: 275; Millar, 1993: 209; Whitby, 2009: 37). Surlar arasına in�a edilen çok sayıda burç hem savunmada büyük kolaylık sa�lamı� hem de dayanıklılı�ını artırmı�tır (Resim 1). Surların savunma gücünü artırmak için �ehir duvarlarının hemen dı�ına hendeklerin açıldı�ını Ammianus Marcellinus’dan ö�renmekteyiz (Amm. Marc. XIX.8.1–12). Ayrıca 359 yılında Amida’nın ku�atması esnasında kentte bulunan Ammianus Marcellinus, surlar ve kent hakkında ayrıntılı bilgiler vermi�tir.

“Amida küçük bir �ehir halindeyken, o zamanlar hala bir Caesar olan (II.)Constantius,(II.Konstantinos) kenti kom�ularının saldırılarına kar�ı emniyetli bir yer haline getirmeye çalı�tı. Kuvvetli duvarlar ve kulelerle Amida’yı ku�attı. �imdi, �ehir güney kenarından geçerek yükselen Dicle Nehri’nin anaforları tarafından yıkanmaktadır. Hemen a�a�ısında Mezopotamya’nın ovaları yer alır, kuzeyinde yer alan Toros zirvelerinin gölgeleri Armenia ile Dicle insanlarını birbirinden ayırır……….. Amida, �ehrin düzenli garnizonu olan be�inci lejyon tarafından korunur, bu lejyon dü�manın bölgede bulunan tüm güçlerinden daha büyüktür. Onların (Sasani) hızlı ilerleyi�i kar�ısında altıncı lejyon da surların düzenlenmesi için gönderildi.”( Amm. Marc. XVIII.9.1–4)

“�ehir surlarının bir bölümünü olu�turan güney duvarının kenarından akan Dicle’ye bakan oldukça yüksek ve sarp kayaların üzerine kurulmu� bir kule vardı. Bu kule o kadar yüksekteydi ki buradan a�a�ıya, ba�ınız dönmeden ve içiniz titremeden bakamazdınız. Bu kayalara gizlice ve büyük bir beceriyle yeraltından açılan kemerli kanallarla �ehrin bulundu�u yere kadar nehrin suları getirilmi�ti. Bu karanlık pasajların dikli�ine ve ula�ılmazlı�ına güvenildi�inden dolayı korumasız bırakılmı�tı.”( Amm. Marc. XIX.5.1–8)

Antik dünyanın son büyük tarihçisi olarak bilinen Procopius, de Aedificiis "Binalar Üzerine" isimli eserinde �mparator Justinian’ın do�uda yaptırdı�ı imar faaliyetlerini anlatırken Amida kenti ve çevresindeki kale �ehirler hakkında bilgi vermi�tir.

“Kaleler, da�lar boyunca uzanmaktadır. Bu hattın ilk ba�ında Amida yolu üzerinde yer alan Daras bulunmaktadır. Sonrasında Ciphas, Sauras, Margdis, Lournes, Idriphthon, Atachas, Siphrius, Rhipalthas, Banasymeon, Sinas, Rhasios, Dabanas ve tüm di�erleri antik zamanlardan beri buralarda bulunmaktadır. Daha öncesinde çitlerle2 çevrilmi� olan bu kaleler yeniden yapılmı� ve eski zamana göre daha güvenlikli ve güzel bir hale çevrilmi�tir. Aslında dü�manları, Roma topraklarından uzakta tutmak için olu�turulmu�

2 Procopius’un çit olarak ifade etti�i tahkimatlar bölgenin kuzeyindeki ormanlık alandan getirilmi� olabilecek olan tahta surlardır.

Page 4: Uluslararası Sosyal Aratırmalar Dergisi The Journal of ... · her zaman silah teknolojilerine ya da asker sayısına göre deil de taktik, doru yer ve zaman dengesini tutturmak

- 458 -

kudretli surlardır. ………... Bu kalelere Basileon adı verilmekteydi. Ayrıca Amida �ehri için in�a ettirilen bu kaleler çamur duvarlarıyla3 kaplıydı ve tamamen dü�manın merhametine terk edilmi�ti fakat �mparator Justinian bunları güvenli�i sa�layacak �ekilde düzenledi. …………… �mparator Justinian bizim zamanımızda saldırganların ele geçiremeyece�i yerler in�a ettirdi. Bunun sonucu olarak, Mezopotamya Pers ulusu için ula�ılamaz oldu.”(Proc.de aedif. II.4.14–22)

“Amida kentinin hem duvarları hem de tahkimatları, çok önce in�a edilmi�ti. Onlar çok eski zamanlarda in�a edildi�inden dolayı yıkıntı gibi görünüyordu. Fakat surlar kısa bir sürede yerini yeni yapılara bırakmı� ve böylece �ehrin güvenli�i tekrar sa�lanmı�tı.”(Proc.de aedif. II. 4.1–7)

Antik Ça�’ın en önemli savunma silahı olan surlar, savunanların mevzi çizgisini yükseltti�i gibi saldıranların da açık hedef olmasını sa�lamı�tır. Savunma taktiklerinin ba�ında gelen surlar, özellikle Roma lejyonların konu�landırıldıkları yerle�im yerlerini de ku�atmı�lardır (Whittaker, 2004: 182; Gibbon, 1906: 283; Williams, 2000: 98–100). Procopius’un anlatımına göre imparatorlukta ya�ayan halk sürekli sur içinde ya�amamakta ancak saldırı durumunda korunmak için bu tahkimatlı kalelere veya �ehirlere sı�ınmaktaydı.

“�mparator Justinian bu durumu düzeltebilmek için da�ların tepelerine pek çok kale in�a ettirdi. Böylece onlar en de�erli e�yalarını oralarda depoladılar, dü�man onların kar�ılarına her ne zaman gelirse onlar korunmak için bu kalelere sı�ınıyorlardı. Bu kalelere Basileon adı verilmekteydi.”(Proc.de aedif. II.4.14–22)

Surların sa�ladı�ı üstünlü�e kar�ı saldıranların kar�ı koyabilece�in kısıtlı taktikler mevcuttu. Bu taktiklerden ilk akla gelenler ise, ah�aptan yapılan ku�atma kuleleri, surların altında açılan dehlizler ile duvarların çökertilmesi, surların hemen kar�ısına yapılacak yapay tepeler, duvarların üzerine ula�mayı sa�layacak hafif ve sa�lam merdivenlerdir. Bu taktiklerin ço�u Amida ku�atmasından denenmi�tir (Amm. Marc. XIX.5.1–8).

3. Mancınıklar

Mancınıklar, insan gücünün eri�emedi�i mesafelere mızrak, ta�, yanar halde ot yı�ınları, zift ve hatta ceset atmak için kullanılmı�tır.4 Diodoros’a göre mancını�ı batı dünyasında ilk kez Syracuse5 kralı Dionysios, Kartacalılar’a kar�ı yaptı�ı sava�ta kullanmı�tır (Diod. 14.42.1). �lk mancınıklar sadece ok fırlatabilme özelli�ine sahipken, zamanla daha a�ır olan mızrak ve ta� atabilecek çe�itleri geli�tirilmi�tir. Bu durum askeri mühendislik biliminin ortaya çıkmasını sa�lamı�tır (Marsden, 1969: 53–57; Campbell, 2003a: 3–7; Wilkins, 2003: 10–14). Yunan medeniyetinin geli�tirmi� oldu�u teknolojiden yararlanan Büyük �skender’in seferleri esnasında güçlü mancınıklar kullanıldı�ı bilinmektedir. Helenistik dönemde ise mancınık teknolojisi belirli bir seviyeye ula�mı�tı (Rihll, 2007: 135–139; Gurstelle, 2004: 47–77).

Roma mancınıkları ve ku�atma makinelerinin büyük ço�unlu�u Helenistik teknolojiden adapte edilmi�tir. Helenistik krallıklar döneminde çe�itlendirilen araçları temel alan Roma silah mühendisleri, daha uza�a giden ve daha a�ır mızrak ve ta�lar atabilen mancınıklar yapmı�lardır. Bu mancınıklar hem savunma, hem de ku�atma ve saldırı amacına hizmet edecek �ekilde de geli�tirildi�i gibi bazıları sabit bazıları ise hareketli hale getirilmi�tir (Payne-Gallwey, 2007: 249–264; Landels, 1978: 108–110). Roma ile yüzyıllar süren sava�lar yapan Parthlar ve ardından Sasaniler de Romalılarınki ile aynı çalı�ma prensibine sahip mancınıklar ve ku�atma makineleri in�a etmi�lerdir (Rawlinson, 2007: 184). Çalı�ma prensiplerine göre farklılıklar gösteren mancınıkların en etkin kullanılanları ballista, onager, scorpio’dur.

Ballista, ilk olarak Yunan �ehir devletlerinde kullanılmı�tır. Romalılar bu �ehir devletlerini ele geçirmek için sava�ırken bu silahı daha yakından tanıma imkanı bulmu�tur (Feugère, 2002: 85–87; Chrissanthos, 2008: 145–148). Ballista, saldırı ve savunma durumuna 3 Kerpiç, tu�lalar ile in�a edilmi�tir. 4 Özellikle salgın hastalıkların yaygın oldu�u dönemlerde bu hastalıklardan ölenlerin cesetleri kale içlerine fırlatılmakta böylece �ehirde hastalı�ın yayılması sa�lanmaktaydı. Ayrıca dü�manın kalbine korku salmak için öldürülen dü�man askerlerinin ba�ları da kesilip fırlatılmı�tır. 5 Günümüz Sicilya’sında bulunan Yunan kolonisi.

Page 5: Uluslararası Sosyal Aratırmalar Dergisi The Journal of ... · her zaman silah teknolojilerine ya da asker sayısına göre deil de taktik, doru yer ve zaman dengesini tutturmak

- 459 -

uyarlanabilmesi, sava� alanında etki kullanımı ve ate�li mızraklar fırlatabilmesi gibi özellikleri ile Romalıları oldukça etkilemi�tir. Romalı silah ustaları “Ballista”’yı geli�tirerek silahın atı� menzilini yükseltmi� ve isabet oranını artırmı�lardır (Goldsworthy, 2003: 188–189; Tunis, 1999: 33-34; Whitehorn, 1946: 49–57). Ballista, M.Ö. I. yüzyıldan itibaren Roma lejyonlarının vazgeçilmez silahlarından biri olmu�tur (Campbell, 2003a: 22–24; Gabriel, 2002: 241–243). �lk dönem Roma Ballistaları ah�aptan yapılmasına ra�men sa�lamlı�ının artırılması için parçalarının etrafına demir plakalar çivilenmi�tir. Ballista’nın ah�ap kolları sıkı �ekilde bükülmü� iplerin arasından geçmektedir (Resim 2-3). Kollar geriye do�ru çekildikçe ipler yay gibi gerilmekte ve serbest bırakıldı�ında biriken tüm gücü kolları ileri do�ru itmeye vermektedir. Ballistalar boyutlarına göre büyük oklar, mızraklar ve �ekillendirilmi� ta�lar atabilmektedir (Landels, 1978: 112–113; Feugère, 2002: 53–55; Ceccarelli, 2010: 125–130).

Romalılar, Ballistaları �ehir savunmalarında surların üstlerine yerle�tirerek yukarıda olmanın avantajını da kullanıp saldıranları püskürtmek amacıyla kullanmı�lardır. Amida ku�atmasında da kullanılan bu yöntemi Ammianus Marcellinus �öyle anlatmı�tır:

“Sabah sava�ın ba�layaca�ının sinyali olan kırmızı pelerin gösterilince okçular sadaklarındaki tüm okları bo�altmaya ba�ladı. Az sonra bütün güçleriyle bu noktadan �ehre daha hırslı ve öfkeli �ekilde saldırdılar. Biz oldukça �a�ırdık ve ilk aklımıza gelen duvarlara dayanmı� olan merdivenlerin olup olmadı�ıydı ve mazgallı siperlerin tutulmasını istedik. Böylece aramızda i� bölümü yaptık, hafif ballistaların be�i hareket ettirilerek kuleye kar�ı yerle�tirildi ve hızlıca atıldı�ında iki adamı bile delebilecek olan tahta mızrakları (dü�man askerlerinin üzerine) ya�dırdık.”( Amm. Marc. XIX.5.1–8)

Ammianus Marcellinus, Sasanilerin kullandıkları Ballistaları hakkında da bilgi vermi�tir. Benzer çalı�ma prensibine sahip olan bu silahlara üstünlük kazandırmak için kulelerin tepelerine yerle�tirilmi�tir.

“Dü�man piyadeleri ok atım mesafesine kadar yakla�tıkları zaman surların üzerindeki ballistalar tarafından vuruldular ve atılan oklara kar�ı onların kalkanları ba�arılı olamayınca adamlarımızın cesareti bir kat daha arttı. Buna ra�men dü�manın demir kuleler üzerine in�a ettikleri ballistaları duvarlarımızın üzerindeki askerler için korkunç kıyıma neden oldu. Çünkü onların ballistalarının konumu bizimkilerden daha yüksekteydi.”( Amm. Marc. XIX.7.1–8)

“Amida’nın surlarına saldırılar düzenlenirken bir di�er taraftan da bir kaça�ın liderli�inde yeraltında dehlizler açılıyor ve dü�man �ehri ku�atmaya devam ediyordu. Kuleler in�a ederek, (saldırı mevzisini) yükseltmeye ba�ladılar, demir kulelerin üstlerine ballistaları yerle�tirerek �ehir savunucularını (surların üzerindeki) siperlerinden sökmeyi amaçlıyorlardı.”(Amm. Marc. XIX.5.1–8)

Onager, Ballistata gibi bükülmü� iplerde depolanan gücün bir anda serbest bırakılması ile kullanılan bir mancınık türüdür. Ballista yay olarak kullanılan iplerde depolanan gücü kolları vasıtasıyla ileri yönlü bir harekete çevirirken, Onager geri tepme teknolojisi kullanmaktaydı. Bu durum isabet oranını kısıtlamasına ra�men atılan nesnenin �iddetini artırmı�tır. Ayrıca ballistanın karma�ık yapısına ra�men Onager daha sade ve kullanı�lı bir yapıya sahipti (Gurstelle, 2004: 127–128; Marsden, 1969: 253–255; Humphrey, 2003: 535–536; Rossi, 2009: 216–218). Ammianus Marcellinus eserinde Onager’ın nasıl çalı�tı�ını anlatmı�tır (Resim 4).

“Onager’in çerçevesi me�eden yapılmı� iki kiri�ten meydana gelir ki bu tıpkı hörgüç gibi durur. Kiri�lerin ortasında bulunan büyük bir bo�lukta ise güçlü ipler gerilmi� ve bükülmü�tür. Bükülen iplerin arasına oldukça uzun bir kol yerle�tirilmi�tir. Bu kolun ucunda bir i�ne ve kese bulunmaktadır. Kolun (serbest bırakıldı�ında) çaptı�ı yere tampon vazifesi görmesi için içi saman dolu çuval sıkı sıkıya ba�lanmı�tır. Sava� esnasında yuvarlanmı� toplar (sıklıkla kil topların içine konulmu� olan yanıcı ve patlayıcı maddeler yakılıp atılırdı) kesenin içine konur ve kol tarafından hızla fırlatılırdı. Sonra (Onager kurulunca) uzmanla�mı� bir asker i�neye çekiç ile vurarak kolun serbest kalmasını ve ta�ın hedefine do�ru gitmesini sa�lardı.”(Amm. Marc. XXIII.4.4–8)

Page 6: Uluslararası Sosyal Aratırmalar Dergisi The Journal of ... · her zaman silah teknolojilerine ya da asker sayısına göre deil de taktik, doru yer ve zaman dengesini tutturmak

- 460 -

Roma, Parthlar ve Sasaniler arasında yüzyıllarca süren sava�ların sonucunda kazanan taraf, ganimet olarak di�er tarafın sahip oldu�u silahları ele geçirmekteydi. Bundan dolayı Roma ve Sasani silah ustaları birbirlerinin sahip oldu�u her türlü silahı yakından tanımaktaydı. �ki imparatorlu�un sahip oldu�u ku�atma makineleri ve mancınıklar dönemlerinin en güçlü ve teknolojik araçları sayılmaktaydı (Farrokh, 2007: 202–204; Southern, 1996: 156–157). Amida ku�atması esnasında Ammianus Marcellinus, Sasanilerin Onager ile aynı çalı�ma prensibine sahip silahlarla �ehrin duvarlarına nasıl saldırdı�ını anlatır.

“Yeni günün ı�ı�ı gelince sayısız asker kalabalı�ı, borularla verilen sinyalle yeniden muharebeye ça�ırıldı. Gözle görülebilen tüm vadiler ve ovaları kaplayan askerler barbar ulusların ordularının yaptı�ı gibi, avcı ku�lara benzer �ekilde saldırdı. Hemen sonra büyük ba�ırı� ve ça�ırı�lar içinde tüm askerler ilerledi; duvarlar makineler tarafından vuruldu.”( Amm. Marc. XIX.2.1–16)

Scorpio, seri bir �ekilde mızrak fırlatabilen ve bir askerin rahatlıkla idare edebildi�i bir silah oldu�u için Roma lejyonerleri tarafından sıklıkla kullanılmı�tır. Scorpio, boyutunun küçüklü�ünden dolayı sadece ku�atmalarda de�il, sava� meydanlarında kendine yer bulmu�tur. Ayrıca ku�atma kulelerinin tepesine ve surların üzerine de yerle�tirilmi�tir (Campbell, 2003a: 42–43; Hodge, 1958: 122–123). Scorpio da di�er mancınıklar gibi esneme prensibini kullanmı�tır. Kollar geriye çekilirken sıkıca sarılmı� ipler gerilmi� ve hareket mekanizması serbest bırakılınca da iplerde biriken enerji mızra�ın ileri yönlü hareketine dönü�mü�tür (Goldsworthy, 2003: 192; Payne-Gallwey, 2007: 279–299; Humphrey, 2003: 564). Marcus Vitruvius Pollio, de Architectura kitabında Scorpio’nun çalı�ma presibini ve kullanımını ayrıntılarıyla açıklamı�tır (Vitr. X. 10. 1-6).

Amida ku�atması esnasında Roma lejyonerleri Scorpioları etkin �ekilde kullanmı�tır. Surların üzerine yerle�tirilen Scorpiolar, Sasanilere büyük kayıplar verdirmi�tir. Hatta bu silahların hassas �ekilde hedeflenmesinden dolayı Sasanilerin önde gelen ki�ileri bile öldürülmü�tür. Ammianus Marcellinus eserinde, Scorpioların etkin olarak nasıl kullanıldı�ını anlatmı�tır.

“Grumbates, ülkesinin geleneklerine uygun olarak kana bulanmı� bir mızrak fırlattı ve bunun pe�inden askerleri hızla �ehrin duvarlarına ilerlediler. Duvarların üzerindeki adamlarımız ise büyük bir cesaret ve kararlılıkla direnmeye devam etti. Sonra önden gelenler tıpkı bir ta�ın parçalanması gibi da�ıldı, askerlerimiz scorpiolarını savurunca dü�manın birço�u öldü. Di�erleri oklarla delindi, bazıları mızraklarla yere yıkıldı. Yer onların vücut parçalarıyla doldu, yaralananlar sava�arak çekilenlerle beraber gitti.”( Amm. Marc. XIX.2.1–16)

Gün sona erip gece oldu�unda biz bu müthi� katliam için bir çare bulmaya çalı�ıyorduk. En sonunda, pek çok planı gözden geçirdikten sonra en emniyetli buldu�umuz planın sorunu çözece�ine karar verdik. Her mancını�ın kar�ısına dört scorpio yerle�tirdik. Scorpiolar, dü�man mancınıklarının yerle�tirildi�i yere dikkat edilerek hareket ettirilecekti (Bu büyük bir beceri isteyen bir i�ti6). Yine de bu korkunç günlerde görülen bir di�er kötülük de ilerlerken korkunç gürültüler çıkarıp askerlerimizin aklını karı�tıran fillerdi. �ehri ku�atanların tüm a�ırlı�ını ve her taraftan sert baskısını görmekteydik. (Dü�manın) ku�atma makineleri ve mancınıkları her yöne ta�lar savurmaktaydı. Bizim scorpiolarımızın demir uçlu mızrakları mazgallı siperlerin arasından geçerek kulelerin eklemlerini kırdı ve mancınıklarını a�a�ı dü�ürdü böylece onların ön cephede saldıran askerlerinin büyük kısmı dü�en enkazın altında kaldı kimi öldü kimi ise yaralandı.”( Amm. Marc. XIX.7.1–8)

“Sonraki günün ilk �afa�ıyla birlikte Chionitae Kralı Grumbates lorduna cesaretli hizmetini gösterebilmek için cesurca ilerleyerek duvarlara saldırdı. Ama becerikli gözcüler onların geli�ini gördü, silahının menziline girinceye kadar bekledi, scorpiolar bir anda bo�altıldı ve Grumbates’in yanında ilerleyen o�lunun zırhını delerek yakı�ıklı o�lunu öldürdü.”( Amm. Marc. XIX.1.4–12)

Barutun etkin �ekilde kullanıldı�ı M.S. 15. yüzyıla kadar mancınıklar temel ku�atma araçları ve orduların açık alanlarda birbirini toplu halde imha etmesine olanak sa�layan dönemin teknolojik makineleri olmu�tur. Mancınıklar temelde sıkı�tırılmı� olan enerjinin bir anda serbest bırakılmasıyla çalı�maktadır. Ah�ap, demir, hayvan tendonu ve ipler kullanılarak yapılan mancınıklar Antik Ça�’ın sava� canavarları olarak tanımlanmı�tır.

6 Yazarın eki.

Page 7: Uluslararası Sosyal Aratırmalar Dergisi The Journal of ... · her zaman silah teknolojilerine ya da asker sayısına göre deil de taktik, doru yer ve zaman dengesini tutturmak

- 461 -

4. Ku�atma Kuleleri

Antik Ça�’ın en güçlü savunma aracı olan surları a�mak için �ehirleri ku�atan ordular ku�atma kulelerini sıklıkla kullanmı�lardır. Bilinen ilk ku�atma kulesi, M.Ö. 9. yüzyılda Asur �mparatorlu�u döneminde kullanılmı�tır (Healy, 2004: 22-23). Ku�atma kuleleri ordunun seferi sırasında yanında götürebilece�i kadar küçük ve hızlı de�ildi. Bu sebepten dolayı ku�atılacak �ehre veya kaleye varıldı�ında çevredeki a�açlardan elde edilen ah�ap malzeme kullanılarak yapılmı�tır (Campbell, 2003b: 37–38; Sacks, 2005: 364; Campbell, 2006: 72–75). Ah�aptan yapılan ku�atma kulelerinin en zayıf noktası surlardan atılan alevli okların çıkarabilece�i yangınlar olmu�tur. Bunu engellemek için ku�atma kuleleri metal levhalar veya hayvan postları ile kaplanmı�tır (Amm. Marc. XIX.7.1–8; Moore, 2004: 20–21). �lk dönemlerden itibaren tekerlekli olarak yapılan kuleler, insan veya hayvan gücüyle ilerletilerek surların üzerine asker çıkarılmaya çalı�ılmı�tır. �ehirleri savunanlar ise kulelerin surlara yakla�masını engellemek için surların hemen önüne içi suyla doldurulmu� ve böylece tabanı yapı�kan bir çamur haline gelmi� hendekler kazmı�lardır (Wiggins, 2003: 9–10; Campbell, 2003b: 48–50).

Ku�atma kuleleri genellikle surların mesafesinden daha yüksek olacak �ekilde in�a edilmi�tir. Bu durum kulenin üzerinde bulunan okçuların surların içine ok atmasını sa�lamı�tır (Resim 5). Ayrıca ku�atma kulelerinin üstlerine yerle�tirilen mancınıklar hem atı� menzili artırmakta hem de surların üzerindeki askerleri direk hedef alabilmektedir (Amm. Marc. XIX.7.1–8). Roma silah ustaları ku�atma kulelerini katlar halinde in�a ederek hem yapının mukavemetini artırmı� hem de her kata yerle�en askerlerin hızla en üst kata ula�masını sa�lamı�lardır.7 Romalı silah ustalarının bir di�er yenili�i ise en üst kattaki açılan köprüyle surların üzerine çıkmayı sa�layan sistem olmu�tur (Kern, 1999: 300–309; Donnelly, 1998: 124–125). Hafif, uzun ve dayanıklı merdivenler de surları a�mak için kullanılmı�tır. Fakat merdivenler ku�atma kuleleri ile kıyaslandı�ında oldukça ilkel kalmaktadır. Çünkü merdivenler surlara dayandı�ında geri atılabildi, merdivenlerden her seferde sadece tek bir asker surlara çıkabilirdi ve surların üzerinden gelen ya�, kan ve su merdivenleri kayganla�tırabiliyordu (Donnelly, 1998: 68–69; Johnston, 2011: 661–663).

Ammianus Marcellinus, Amida’yı ku�atan Sasanilerin in�a ettikleri ku�atma kuleleriyle �ehir duvarlarına zarar verdikleri gibi surların üzerinde �ehri savunan Roma askerlerinin pek ço�unun ölümüne sebep oldu�unu anlatmı�tır.

“(Sasaniler) kuleler in�a ederek, (saldırı mevzisini) yükseltmeye ba�ladılar, demir kulelerin üstlerine ballistaları yerle�tirerek �ehir savunucularını (surların üzerindeki) siperlerinden sökmeyi amaçlıyorlardı.”(Amm. Marc. XIX.5.1–8)

Yine de dü�manın demir kuleler üzerine in�a ettikleri mancınıkları bizim duvarlarımızın üzerindekiler için oldukça korkunç kıyıma neden oldu. Çünkü onların mancınıklarının konumu bizimkilerden daha yüksekteydi. (Amm. Marc. XIX.5.1–8)

“(Ani Sasani saldırısına) oldukça �a�ırdık ve ilk aklımıza gelen duvarlara dayanmı� olan merdivenlerin olup olmadı�ıydı ve mazgallı siperlerin tutulmasını istedik. Böylece aramızda i� bölümü yaptık, hafif ballistaların be�i hareket ettirilerek kuleye kar�ı yerle�tirildi ve hızlıca atıldı�ında iki adamı bile delebilecek olan tahta mızrakları (dü�man askerlerinin üzerine) ya�dırdık.”( Amm. Marc. XIX.5.1–8)

Sasanilerin ku�atma kulelerinin üzerine in�a ettikleri Ballistalar ile Romalılara büyük zarar vermi�lerdir. Ammianus Marcellinus’un demir kuleler olarak adlandırmasının sebebi kulelerin metal levhalarla kaplı olmasıdır. Ayrıca �ehrin içine ula�abilmek için ku�atma kuleleri surlardan daha uzun in�a edilmekteydi.

“Dü�man piyadeleri ok atım mesafesine kadar yakla�tıkları zaman surların üzerindeki ballistalar tarafından vuruldular ve atılan oklara kar�ı onların kalkanları ba�arılı olamayınca adamlarımızın cesareti bir kat daha arttı. Buna ra�men dü�manın demir kuleler üzerine in�a ettikleri ballistaları

7 Her katta bekleyen askerler içerideki merdivenleri kullanarak hızla en üst kata oradan da köprüyle surların üzerine ula�abilmektedirler.

Page 8: Uluslararası Sosyal Aratırmalar Dergisi The Journal of ... · her zaman silah teknolojilerine ya da asker sayısına göre deil de taktik, doru yer ve zaman dengesini tutturmak

- 462 -

duvarlarımızın üzerindeki askerler için korkunç kıyıma neden oldu. Çünkü onların ballistalarının konumu bizimkilerden daha yüksekteydi.” (Amm. Marc. XIX.7.1–8)

Ku�atma kuleleri 8–12 metre uzunlu�unda in�a edildi�inden bu yüksekli�e dayanabilmesi için a�ır keresteler kullanılmaktaydı. Yükseklik ile a�ırlık birbirine tezat olu�turdu�undan kule yükseldikçe a�ırla�makta ve ah�ap kalasların geçme yerleri daha yo�un baskı altında kalmaktaydı. Ku�atma kulelerinin en zayıf yeri olan geçme yerleri dü�manın daima ilk hedefi olmu�tur.

“Bizim scorpiolarımızın demir uçlu mızrakları mazgallı siperlerin arasından geçerek kulelerin eklemlerini kırdı ve mancınıklarını a�a�ı dü�ürdü böylece onların ön cephede saldıran askerlerinin büyük kısmı dü�en enkazın altında kaldı kimi öldü kimi ise yaralandı.” (Amm. Marc. XIX.7.1–8)

“Kuleler ve di�er ku�atma makineleri �ehrin duvarlarına dayanınca Romalılar, onları ate�e verdi… Dü�man, meydana gelen bütün gecikmelerin yanı sıra beklenilmeyen felakete öfkelendi ve deh�ete dü�tü. �imdi sahip oldukları tüm kuvvetlerle ku�atmayı sonlandırmayı planlıyorlardı... Hevesle yapılan hazırlıklar tamamlandı ve sabahyıldızı gibi parlayan çe�itli türdeki ku�atma aletleri ilerledi, bunların içinde demir kaplı kuleler de vardı.” (Amm. Marc. XIX.7.1–8)

5. Koçba�ı

Antik Ça�’ın yıkım makinesi sayılan koçba�ı ilk dönemlerde askerlerin ta�ıyarak kale duvarlarına ve kapılarına süratle çarptı�ı kütüklerden ibaretti. Helenistik ve Romalı silah ustaları koçba�ını bir kütük olmaktan çıkartarak onu salınarak elde etti�i potansiyel enerjiyi istenilen noktaya aktarabilen bir ku�atma makinesi haline getirmi�lerdir (Irby, 2011: 164–166; Campbell, 2003b: 48). Zamanla mükemmelle�tirilen koçba�ı, surların üzerinden atılacak ta�, ok, yanar halde zift gibi saldırı silahlarına kar�ı askerleri korumak için metal levhalar ile kaplı bir çatıya sahip tekerlekleriyle hareket kazanan ku�atma makinesi haline getirilmi�tir (Ward, 2009: 31–33; Humphrey, 2003: 565–566; Resim 7). Ammianus Marcellinus, II. �apur’un 359 yılındaki Amida ku�atmasında koçba�ı kullanıp kullanmadı�ına dair bir bilgi vermemi�tir. Amida’nin 502 yılında Cabades tarafından ku�atıldı�ında koçba�ının kullanıldı�ını Procopius, de Bellis eserinde belirtmi�tir (Proc. de bel. I.7). Ayrıca Ammianus Marcellinus, II. �apur’un Singara8 kentini ku�atması esnasında koçba�ını kullanarak �ehir surlarına ait bir kuleyi yıktı�ını ve Sasani askerlerinin buradan kente girerek ele geçirdi�ini anlatmı�tır (Amm. Marc. XX.2).

6. Hendekler

Kale surlarının önüne açılmı� ve bazılarının içi suyla doldurulmu� olan hendekler, Antik Ça�’da sıklıkla kullanılan savunma yöntemlerinden olmu�tur. Hendekler, hızla saldıran dü�man birliklerinin hızını kesmek, tekerlekli ku�atma kulelerini engellemek ve zeminle surların yüksekli�i arasındaki mesafeyi artırmak amacıyla kullanılmı�tır. Ayrıca hendeklerin içi suyla doldurularak dibinin balçıkla�ması ve böylece dü�man askerlerinin rahat hareket edemeyip saplanıp kalmaları amaçlanmı�tır (Erdkamp, 2007: 401–402; Johnson, 1983: 146; Campbell, 2004: 209). Amida kenti surları önünde de hendeklerin bulundu�unu Ammianus Marcellinus’dan ö�renmekteyiz.

“Bundan sonra kralın emriyle bütün sava�çılar ça�ırtıldı ve çekilmi� kılıçlarla di�e di� bir sava� ba�ladı. Muazzam kıyımdan ortaya çıkan kan, duvarların üzerinden akıyordu ve hendekler ölü askerlerin vücutlarıyla dolmu�tu. �imdi �ehir dü�man kuvvetleriyle doluyordu.” (Amm. Marc. XIX.8.1–12)

7. Hayvanlar

�nsano�lu hayvanları evcille�tirip kendi yararına kullanmaya ba�ladıktan sonra bu canlıların gücünü sava� meydanlarına da adapte etmeyi ba�armı�tır. Sava� meydanlarına ilk çıkan hayvan atlardı. Atlar Hitit, Mısır ve Asur gibi uygarlıklarda sava� arabalarını çekmekle görevlendirilmi�tir. Büyük �skender dönemine kadar sava� arabaları ordular için vazgeçilmez olmu�tur. Sonraki dönemlerde süvari sınıfının geli�mesi ile atlar 19. yüzyıla kadar sava�

8 Singara, Kuzey Mezopotamya’nın uç noktasında kuvvetli bir kale �ehridir. Yeri henüz tam olarak tespit edilememi�tir. Bkz. Amm. Marc. XX.2.

Page 9: Uluslararası Sosyal Aratırmalar Dergisi The Journal of ... · her zaman silah teknolojilerine ya da asker sayısına göre deil de taktik, doru yer ve zaman dengesini tutturmak

- 463 -

meydanlarında kalmayı ba�armı�lardır (Hamblin, 2006: 1–14; Chamberlin, 2006: 133–152; Hyland, 1990: 214–218). Sava�larda atlardan sonra en fazla filler kullanılmı�tır. Boyutlarının büyüklü�ü ve bir arada hareket edince a�ılmaz bir duvar gibi görünerek dü�mana korku salan filler, özellikle açık alanda yapılan muharebelerde kullanılmı�tır (Farrokh, 2006: 48; Rance, 2003: 365-372; Charles, 2007: 309-322; Ward, 2009: 32). Ku�atmalarda fillerin kullanılmasının bir avantajı olmamasına ra�men �ehri savunanlara kar�ı gözda�ı vermek için bu hayvanlar orduyla birlikte getirilmi�tir.

“(II. �apur) �ehirde ya�ayanlara ve savunucularına kar�ı büyük bir gösteri yapmak ve onları deh�et içinde bırakarak korkutmak için filleri çizgi halinde �ehre do�ru yürüttü.” (Amm. Marc. XIX.2.1–16)

“Yine de bu korkunç günlerde görülen bir di�er kötülük de ilerlerken korkunç gürültüler çıkarıp askerlerimizin aklını karı�tıran fillerdi... kulelerin üzerindeki mancınıklar a�a�ı dü�ürülünce onların ön cephedeki askerlerinin büyük kısmı dü�en enkazın altında kaldı. Filler ise hızla geriye kaçınca alevlerle ku�atıldı. Ate�, önce kuyruklarına ardından da vücutlarına de�meye ba�layınca sürücüleri onları kontrol edemez hale geldi.” (Amm. Marc. XIX.7.1–8)

8. Yapay Tepeler ve Rampalar

Ku�atmalarda surların yükseklik avantajını azaltarak hareketli kule, mancınık ve koçba�ı gibi ku�atma makinelerini surlara yakla�tırmak için yapay tepeler ve rampalar kullanılmı�tır (Campbell, 2003b: 35; Meyer, 2012: 1-2). Surlara belirli bir mesafeden in�a edilmeye ba�lanan rampalar askerlerin ta�ıdı�ı yumu�ak topra�ın üst üste biriktirilerek sıkı�tırılmasıyla yükselerek ilerlemekteydi. Rampaların geni�li�i aynı anda birkaç ku�atma makinesinin ilerlemesine olanak sa�layacak �ekilde yapılmı�tır. Rampanın yapılması esnasında toprak, ta� ve moloz ta�ıyan askerleri surlardan atılan silahlardan korumak için üzeri deri ve metal levha kaplı ah�ap tüneller veya koruma paravanları kullanılmı�tır (Resim 6). Sonuçta surlara dayanan rampaları kullanan askerler kolaylıkla �ehrin içine ilerleyebilmekteydi (Kern, 1999: 18–19; Hamblin, 2006: 228; Butcher, 2003: 57–58; Davies, 2006: 104). Yapay tepeler ise surların savunanlara sa�ladı�ı avantajın bir benzerini saldıranlara sa�lamaktaydı. Bu tepeler surlara en yakın noktada in�a edilerek surların ardına mancınık mermilerinin ve okların atılmasını sa�lamaktadır (Amm. Marc. XIX.8.1–2; Proc. de bel. I.7).

“�afak sökünce Kral, bize kar�ı içindeki gazap ve kızgınlıkla beraberindeki barbarları ayaklandırdı, (daha önce size anlattı�ım gibi9) yanmı� olan ku�atma araçlarının yakınlarındaki, duvarlara yakın yüksek tepeler üzerinden saldırılarına ba�ladılar ve içeride bizim adamlarımız güçlerinin yetti�ince içinde bulundukları zorlukları bir kenara bırakarak direnmeye ba�ladılar………… Surların dı�ındaki yıkıntılar üzerine in�a edilen ve bir köprü gibi uzatılarak duvarlara dayanan düz bir alan in�a edildi. Bunu engellemek için bizim askerlerimiz çok mücadele vermelerine ra�men bazıları a�a�ı atıldı bazıları da sava�maktan bitkin dü�tü�ünden kar�ı koyamadı. Bu yüzden dü�mana �ehre girmek için bir pasaj açıldı.” (Amm. Marc. XIX.8.4–12)

9. Ok ve Yay

Üst Paleolitik dönemde avcılık amacıyla kullanılmaya ba�layan ok ve yay, ate�li silahların kullanılmaya ba�lanmasına kadar sava� meydanlarının vazgeçilmezi olmu�tur (Burke, 1971: 10–15; Hurley, 1975: 13). Antik Ça�’da insan gücüyle çalı�an di�er tüm silahlardan daha uzun menzile sahip olan ok ve yay, ilk saldıranın savunanın tesirinden uzakla�masını sa�lamı�tır. Antik Ça� ordularının bir bölümünü olu�turan okçu sınıfının sahip oldu�u yayların teknolojisi zamanla geli�tirilerek daha uza�a ve isabetle ok atmaları sa�lanmı�tır. Bu durum sava�ların seyrini de�i�tirmi� ve ok ile yayı ku�atmalarda kullanılan en önemli silah haline getirmi�tir. Ku�atmalarda ise surları savunanlar yüksekte olmanın avantajıyla ok ve yayı daha etkili kullanmı�larıdır (Heath, 1980: 39–43; Gabriel, 1991: 70–74; Burke, 1971: 34–39).

Roma ve Sasani ordularının önemli bir kısmını okçu sınıfı olu�turmaktaydı. Okçular sava�ın gidi�atını de�i�tirmesinin yanı sıra Crassus’un yenildi�i Carrhae Sava�ı’nda oldu�u gibi sava�ın sonucunu da belirleyici olabilmektedir (Plut. Life of Crassus, 28.1; Tac. ann. 2.16). Roma

9 Yazarın eki.

Page 10: Uluslararası Sosyal Aratırmalar Dergisi The Journal of ... · her zaman silah teknolojilerine ya da asker sayısına göre deil de taktik, doru yer ve zaman dengesini tutturmak

- 464 -

okçu sınıfı, piyade ve süvariler gibi ordunun asli unsurlarındandı. �mparatorlu�un ilk döneminden itibaren okçular yaya veya atlı olabilmekteydi. Fakat yaya okçuların sayısı atlı olanlardan daima fazla olmu�tur (Burke, 1971: 67; Southern, 1997: 119–120). M.S. 2. yüzyıldan itibaren Roma askerleri sava� meydanlarında daha etkin olabilmek için ok ve yayın yanı sıra kılıç ve mızrak da kullanmı�lardır (Resim 9). Bu durum, Roma’nın dü�manı olan Parth ve Hun atlılarının dü�mana uzak mesafeden saldırmaya ilk ba�ladıklarında ok ve yay; dü�mana yakla�ınca da kılıç ve mızrak kullanmalarıyla ortaya çıkmı�tır (Bishop, 2005: 271; Wilcox, 2005: 12–20; Erdkamp, 2007: 260–262).

Parth ve Sasani okçularının silahları ve donanımları hakkında Antik yazarlar çok fazla bir bilgi vermemesine ra�men rölyefler ve grafitiler üzerindeki sava�çıların resmedilmesi ve arkeolojik veriler kısıtlı bilgi sunmaktadır. Sasani ordusunun asıl vurucu gücünü a�ır zırhlı süvarilerle hafif okçu süvarileri olu�turmaktaydı. Okçu süvariler sava�ın ba�lamasıyla dü�manı sürekli bir ok ya�muruyla yıpratmaya çalı�ırken, dü�manın ok menzilinden daha yakın hale gelmesiyle kılıç ve iki askeri yarıp geçebilecek sa�lamlı�a sahip mızraklarla sava�maktaydı (Wiesehöfer, 2003: 214–217; Farrokh, 2006: 14; Nicolle, 1996: 21–22). �lk dönemlerde zırh kullanmayan okçular kemerle ba�lanmı� bir tunik ve uçları çizme içine sokulan geni� pantolonlar giymekteydi (Resim 8). M.S. I. yüzyıldan itibaren zırhlarla korunmaya ba�layan bu okçu süvariler Romalılar tarafından “Clibanaraii” olarak isimlendirilmi�tir (Southern, 1996: 118; Sekunda, 2004: 18).

Dü�manların birbirine fiziksel olarak eri�emedi�i ku�atmalar okçu sınıfının daha önem kazandı�ı sava� biçimlerinden biri olmu�tur. Meydan sava�larında hareket halindeki atlı okçular ön plandayken ku�atmalarda ise daha uza�a ve isabetli oklar atabilen yaya okçular tercih edilmi�tir (Rawlinson, 2007: 189; Penrose, 2005: 258–259; Wilcox, 2005: 23). �ki tarafta birbirinin atı� menziline girmeden di�erine oklarını yeti�tirmeye çalı�mı�lardır. Bu durum daha güçlü olan uzun yayların ortaya çıkmasını sa�lamı�tır.10 �ehir veya kaleleri ku�atanlar surların ardında korunan askerleri hedef almak için a�ırtmalı ok atı�ları da yapmı�lardır. Ok ve yay, gerek basitli�i gerekse ki�isel olarak kullanılabilmesinin verdi�i avantajla ate�li silahların icadına kadar tüm sava�ların vazgeçilmez silahı olmu�tur (Southern, 1997: 54–57; Green, 2010: 68–70).

73 gün süren Amida ku�atması esnasında on binlerce okun atıldı�ı ve binlerce askerin öldü�ü veya yaralandı�ı kesindir. Sasani ordusunda bulunan Chionitae, Geleni, Albani, Segestani gibi Orta Asya kökenli kavimlerin askerleri okçuluk konusunda büyük deneyime sahipti. Bu kavimler Orta Asya’nın uçsuz bucaksız bozkırlarında sava�ırken at üzerinde geriye ok atmak gibi askeri tekniklerde uzmanla�mı�lardı. Roma askerleri ise surların üzerindeki konumlarının avantajıyla, Sasani askerlerinin surlara yakla�masına izin vermemek için seri atı�lar yapmı�lardır.

“Gönderilen bu askerlerin bir bölümünü olu�turan comites sagittarii,11 �ehir surları üzerinde konu�landırılmı�tı.”(Amm. Marc. XVIII.9.1–4)

“Sabah sava�ın ba�layaca�ının sinyali olan kırmızı pelerin gösterilince okçular sadaklarındaki tüm okları bo�altmaya ba�ladı.” (Amm. Marc. XIX.5.1–8)

10 At üzerinde kısa yaylar daha kullanı�lı olmaktaydı. Çünkü kısa yay hareket kabiliyetini sınırlamadı�ı gibi geri çekme mesafesini de kısaltmaktaydı. 11 Koruyucu okçular.

Page 11: Uluslararası Sosyal Aratırmalar Dergisi The Journal of ... · her zaman silah teknolojilerine ya da asker sayısına göre deil de taktik, doru yer ve zaman dengesini tutturmak

- 465 -

SONUÇ

Dönemlerinin süper gücü sayılan Roma ve Sasani �mparatorluklarının birbirinin kudretini sınadı�ı Amida Ku�atması esnasında �ehirde bulunan Ammianus Marcellinus, ku�atmanın her anına eserinde yer vermi�tir. Sasanilerin �ehre saldırı�ını oldukça canlı ve etkileyici �ekilde anlatan Ammianus Marcellinus, iki tarafın ku�atma esnasında kullandı�ı silah ve makineler hakkında da ayrıntılı bilgiler vermi�tir. Roma ve Sasani �mparatorlukları kendi zamanlarının en geli�mi� silah teknolojisine sahiplerdi. Bu silah ve makine teknolojisinin büyük kısmını Kuzey Mezopotamya’nın kuzeyindeki Amida’nın egemenli�i üzerindeki mücadelede ortaya koymu�lardır.

Günümüze kıyaslandı�ında daha fazla insan gücü ve cesaretin ortaya koyuldu�u Antik Ça� sava�larında saldırı takti�i, savunma stratejisi, askerlerin motivasyonu gibi faktörler zaferin kaderini belirlemi�tir. Ku�atmalar ise bütün bu faktörlerin yanı sıra silah teknolojilerinin birbiriyle mukayese edildi�i sava� türü olmu�tur. Surlar ise �ehri savunanların sahip oldu�u en önemli silah olarak tanımlanabilir. Amida kenti ise Çin Seddi’nden sonra dünyanın en uzun, geni� ve sa�lam tahkimatlarından biri kabul edilen surlara sahipti. 330 – 377 yılları arasında �mparator II. Constantinus tarafından in�a edilen ve sonrasında �mparatorlar Valentianus ve Justinianus dönemlerinde onarımları yapılan Amida surları en büyük sınavlarından birini II. �apur’un 359 yılındaki ku�atması esnasında vermi�tir.

Ammianus Marcellinus, �ehir ku�atıldı�ında �ehirdeki yedi lejyondaki askerlerin, çevreden kaçarak kente sı�ınanlar ve Amida kentinin yerli nüfusuyla birlikte kentte 120.000 ki�inin bulundu�unu belirtmektedir. Bu büyük nüfus kalabalı�ının içinde ku�atma esnasında i�e yaramayan fakat ani bir saldırıyla Sasanilere büyük kayıplar verdiren a�ır zırhlı piyadeler ve mancınık gibi sava� makinelerini ustaca kullanan lejyonerler de mevcuttu. Ammianus Marcellinus’un verdi�i ilginç ayrıntılardan biri de bu kadar kalabalık insanın bir arada bulunmasından dolayı �ehirde salgın bir hastalı�ın ba�laması ya�murun ya�masıyla hastalı�ın

Page 12: Uluslararası Sosyal Aratırmalar Dergisi The Journal of ... · her zaman silah teknolojilerine ya da asker sayısına göre deil de taktik, doru yer ve zaman dengesini tutturmak

- 466 -

kesilmesidir. Özellikle uzun süren ku�atmalarda saldıranlar mancınıklarla �ehre cesetler atarak hastalık yayılmasını sa�lamaya çalı�tıkları ilginç bir ku�atma takti�i geli�tirmi�lerdir.

Sümer, Asur ve Babil gibi uygarlıklarda ilk örneklerini gördü�ümüz fakat Helenistik dönemde büyük teknolojik geli�me gösteren mancınıklar, Roma silah ustaları tarafından mükemmelle�tirilmi�tir. Romalı silah ustaları mancınıkları geli�tirirken iki önemli nokta üzerinde durmu�lardır. Birincisi hafiflik olup mancınıkların kolayca ta�ınabilmesini ve dü�manın hareketlerine göre yer de�i�tirmesini sa�lamı�tır. Amida ku�atması esnasında surların üzerine yerle�tirilen Scorpio’lar hem Sasani askerleri için büyük bir kabusa dönü�mü�, hem de ku�atma kulelerine büyük zararlar vermi�tir. Romalılar, Sasanilerin saldırılarını yo�unla�tırdıkları bölgelere Scorpio’ları ta�ıyarak ellerindeki Scorpio sayısını sahip olduklarından fazla göstermeyi ba�armı�lardır. �kinci önemli geli�me mancınıkların menzillerinin artırılmasıydı. Özellikle a�ırtmalı atı� yapabilen Onager’ların menzili artırılarak dü�manın surlardan daha uzakta beklemesi sa�landı�ı gibi askerlerin tahkimatlara ula�ana kadar geçen sürede daha fazla atı� yapmayı sa�lamı�lardır.

Amida ku�atmasına gelinceye kadar yakla�ık 400 yıl boyunca sava�an Parht – Sasaniler ile Romalılar silah teknolojileri konusunda birbirlerinden oldukça etkilenmi�lerdir. Amida’yı ku�atmaya gelen II. �apur’un sahip oldu�u mancınıklar da Romalıların sahip olduklarıyla aynı çalı�ma prensiplerine sahipti. Sasaniler, ku�atma esnasında ah�ap kulelerinin üzerine yerle�tirdikleri mancınıklarla Roma lejyonerlerine büyük kayıplar verdirmi�lerdir. Mancınıkların ku�atma kulelerinin üzerine yerle�tirilmeleri mancınıkların konumunun yükselmesine ve menzillerinin artmasına sebep olmu�tur. Sasaniler sadece surların üzerinde bulunan lejyonerlere de�il uzun mesafeli atı�larla �ehirde ya�ayanlara kar�ı da tehdit olu�turmaktaydı. Hatta mancınıklarla atılan, dü�tü�ü yerde yangınlar çıkaran içi zift ve yanıcı madde dolu çömlekleri, �ehirde büyük yıkıma neden olmu�tur.

Surlara saldırıyı en fazla kolayla�tıran ve çok amaçlı kullanılan araç ku�atma kulesidir. Ku�atma kuleleri boyutunun büyüklü�ü ve ta�ınmasının zorlu�u nedeniyle orduyla birlikte götürülmemekte ve ku�atma yapılan bölgede in�a edilmekteydi. Birkaç katlı in�a edilen ku�atma kulelerinin en üst kısmında ya bir mancınık ya da surlara geçi�i sa�layacak açılan bir köprü bulunmaktaydı. Amida’yı ku�atmaya gelen Sasaniler, de ku�atma kulelerini bölgeden elde ettikleri kerestelerle in�a etmi�tir. Ah�aptan yapılan ku�atma kulelerinin en büyük dü�manı ate�tir. Sasaniler, kulelerin dı�ını metal levha veya hayvan derileriyle kaplayarak ate�e dayanıklı hale getirmeye çalı�mı�lardır. Ku�atmalarda yüksekte bulunmak her zaman avantaj sa�ladı�ından Sasaniler, Amida kentinin surlarından daha yüksek olması için kulelerini 10 -12 metre yüksekli�inde in�a etmi�lerdir. Hatta bazı kulelerin üzerine mancınıklar yerle�tirmi�lerdir. Fakat Sasaniler ku�atma kulelerini kullanmada ba�arı sa�layamamı�lardır. Oldukça uzun in�a edilmeye çalı�ılan kuleler kendi a�ırlıklarını ta�ımada zorlanmı� ve Romalıların kulelerin birle�me noktalarına yaptıkları isabetli atı�larla kuleler yıkılmı�tır.

Ku�atmaların vazgeçilmez araçlarından olan koçba�ının bu dönemde sıklıkla kullanıldı�ı bilinmektedir. Fakat Ammianus Marcellinus, Amida ku�atmasında koçba�ının kullanıldı�ına dair bilgi vermemektedir. Koçba�ı, sadece kapılara kar�ı de�il, direk surlara kar�ı da kullanılmaktaydı. Amida kentinin surları yakla�ık 5 metre kalınlı�ında oldu�undan koçba�ıyla yıkmak imkânsız gözükmektedir. Amida surlarının do�usunda bulunan dere yata�ı do�al bir hendek görevini görmekteydi. Kuzey, güney ve batı tarafları ise sonradan açılmı� hendeklerle çevrilmi�tir. Yakla�ık 6 metre geni�li�inden 1.5–2 metre derinli�inde oldu�u bilinen hendekler, saldıranların i�ini zorla�tırırken savunanlara belirgin bir üstünlük sa�lamı�tır.

Page 13: Uluslararası Sosyal Aratırmalar Dergisi The Journal of ... · her zaman silah teknolojilerine ya da asker sayısına göre deil de taktik, doru yer ve zaman dengesini tutturmak

- 467 -

Ku�atma ve sava�larda en fazla kullanılan silah ok ile yaydır. Antik Ça�’da ok ve yay, kar�ı kar�ıya gelmeden dü�manı saf dı�ı bırakmanın e�siz yoluydu. Özellikle surlar ve hendeklerle birbirinden ayrılan dü�manların sava�tı�ı ku�atmalarda sayısız ok kullanılmı�tır. Sasaniler, ülkenin kuzeydeki bozkırlarda ya�ayan Orta Asya kavimlerinden pek çok paralı askeri ordularına almı�lardır. Bu askerler yay kullanımı konusunda bütün uluslardan daha ileri bir seviyedeydiler. Genellikle süvari olarak sava�a katılan bu askerler sava�ın ba�ında atları üzerinde yaylarını kullanarak dü�manı yıpratmakta, yakınla�ınca da kılıç veya mızrak ile sava�a devam etmekteydiler. At üzerinde ileri veya geriye ok atabilen bu askerler Sasani ordusunun vurucu gücünü olu�turmaktaydı. Romalılar da bu etkili sava� sisteminden etkilenmi� ve yay kullanan süvarilerden olu�an birlikler kurmu�lardır.

Ku�atmalarda saldıranlara en büyük avantajı yapay tepe ve rampalar sa�lamı�tır. �ehri savunanların yo�un saldırısı altında bu yapıları in�a etmek oldukça me�akkatli olmasına ra�men in�a edildikten sonra gerek mancınık gerekse ok atı�ları için platform olarak kullanıldı�ı gibi, surların üzerine eri�mek için bir yol olarak da kullanılmaktaydı. Nitekim Amida ku�atmasını sonu da, yetmi� üç gün süren mücadele esnasında surların önünde biriken yıkıntı ve molozun üzerinde olu�an rampayı kullanan Sasanilerin �ehre girmesiyle gelmi�tir.

Amida kenti surları dönemiyle kıyaslandı�ında oldukça güçlü ve sa�lam bir yapıydı. Ammianus Marcellinus’un anlatımına göre de �ehirde yedi lejyonluk hatırı sayılır büyük bir askeri güç bulunmaktaydı. Ayrıca Roma lejyonerleri oldukça geli�mi� silah ve sava� makinelerine de sahiplerdi. Yine Ammianus Marcellinus’un anlatımına göre Amida surlarının üzerinden bakıldı�ında postlarla kaplı Sasani süvarileri tepeler ve ovaları kaplayacak kadar büyük bir orduydu. Ça�ın bu iki büyük ordusu Amida surları önünde, yetmi� üç gün boyunca birbirini tüketmeye çalı�mı�lardır. Bu büyük mücadelede Sasanilere zaferi getiren ise kararlılık olmu�tur. Yetmi� üç gün boyunca devam eden yıpratıcı sava�ı dirayetle yöneten II. �apur Kuzey Mezopotamya’nın en önemli kale �ehri olan Amida’yı ele geçirmi�tir.

Çalı�mada Kullanılan Antik Kaynaklar

Amm. Ammianus Marcellinus, Rerum Gestarum Libri, (Çev: J.C. Rolfe), London, 1963-1964. (Loeb).

Diod. Diodorus Sicilius, Bibliotheke, (Çev: C. H. Oldfather), London, 1933-1967. (Loeb). Plut. Plutarkhos, Bioi Paralleloi, (Çev: B. Perin), London, 1959. (Loeb). Pro. De. Bel. Procopius, De Bellis, (Çev: H. B. Dewing), London, 1914. (Loeb). Pro. De. Aed. Procopius, De Aedificiis, (Çev: H. B. Dewing), London, 1949. (Loeb). Pro. His. Arc. Procopius, Historia Arcana, (Çev: H. B. Dewing), London, 1969. (Loeb). Tac. ann. Cornelius Tacitus, Annales, (Çev: C.H. Moore - J. Jackson), London, 1962. (Loeb). Vitr. Marcus Vitruvius Pollio, de Architectura, (Çev: Frank Granger), London, 1934. (Loeb)

KAYNAKÇA Akurgal, Ekrem (1998). Anadolu Kültür Tarihi. Tübitak Yayınları. Astour, M.C. (1967). Hellenosemitica: An Ethnic and Cultural Study in West Semitic Impact on Mycenaean Greece. Brill Press. Ball, Warwick (2000). Rome in the East: the Transformation of an Empire. Routledge Publishing. Bishop, M. C. ve Coulston, J. C. (2005). Roman Military Equipment from the Punic Wars to the Fall of Rome. Oxbow Books Boak, A.E. ve Sinnigen, W.G. (1965). A History of Rome to 565 A.D. Macmillan Press. Breeze, D. J. ve Dobson, B. (1976). Hadrian's Wall. Penguin Archaeology. Brosius, Maria (2006). The Persians. London: Routledge Press. Bunson, Matthew (2002). Encyclopedia of the Roman Empire. Facts on File Inc. Burgan, Michael (2010). Empires of Ancient Persia. Shoreline Press.

Page 14: Uluslararası Sosyal Aratırmalar Dergisi The Journal of ... · her zaman silah teknolojilerine ya da asker sayısına göre deil de taktik, doru yer ve zaman dengesini tutturmak

- 468 -

Burgess, R. W. (1999). Studies in Eusebian and Post-Eusebian Chronography. Franz Steiner Verlag Burke, E. H. (1971). The History of Archery. Greenwood Press. Butcher, Kevin (2003). Roman Syria and the Near East. British Museum Press. Campbell, Duncan (2003). Greek and Roman Artillery 399 BC-AD 363. Osprey Publishing. Campbell, Duncan (2003). Greek and Roman Siege Machinery 399 BC-AD 363. Osprey Publishing. Campbell Duncan (2004). Greek And Roman Military Writers: Selected Readings. Routledge Publishing. Campbell Duncan (2006). Siege Warfare in the Roman World: 146 Bc-ad 378. Osprey Publishing Campbell, Duncan (2006). Besieged: Siege Warfare in the Ancient World. Osprey Publishing. Ceccarelli, M. ve Paipetis, S. A. (2010). “The Genius of Archimedes - 23 Centuries of Influence on Mathematics”, Science and Engineering. University of Patras Press. Chahin, Mack (2001). The Kingdom of Armenia: A History. Curzon Press. Chamberlin, J. E. (2006). Horse: How the Horse Has Shaped Civilizations. Bluebridge Publishing. Charles, M. B. (2007). "The Rise of the Sassanian Elephant Corps: Elephants and the Later Roman Empire", Iranica Antiqua 42 301-346. Chrissantho, S. G. (2008). Warfare in the Ancient World: From the Bronze Age to the Fall of Rome. Praeger Publishing. Çambel, Halet (1973). “Southeast Anatolian Prehistoric Project and It’s Significance for Culture History” Belleten, 38, 362–377. Daryaee, Touraj (2009). Sasanian Persia: The Rise and Fall of an Empire. I.B. Tauris. Davies, Gwyn (2006). Roman Siege Works. Tempus Publishing. Dinçol, Ali M. (2000). Geç Hititler. �stanbul: Görsel Anadolu Uygarlıkları Ansiklopedisi, Görsel Yayınları. Dodgeon, M. H. ve Lieu, Samuel N.C. (2002). The Roman Eastern frontier and the Persian Wars (AD 226-363) Part I. Routledge Publishing. Donnelly, M. ve Diehl, D. (1998). Siege: Castles at War. Taylor Publishing. Edwell, Peter (2007). Between Rome and Persia, The Middle Euphrates, Mesopotamia and Palmyra Under Roman Control. Routledge Press. Erdkamp, Paul (2007). A Companion to the Roman Army. Blackwell Publishing. Farrokh, Kaveh (2006). Sassanian Elite Cavalry AD 224-642. Osprey Publishing. Farrokh, Kaveh (2007). Shadows in the Desert: Ancient Persia at War. Osprey Publishing. Feugère, Michel (2002). Weapons of the Romans. Tempus Publishing. Fields, Nic (2009). Hadrian's Wall AD 122-410. Osprey Publishing. Gabriel, R. A. ve Metz, K. R. (1991). From Sumer to Rome: The Military Capabilities of Ancient Armies. Greenwood Publishing. Gabriel, R. A. (2002). The Great Armies of Antiquity. Greenwood Publishing. Gibbon, Edward (1906). The Decline and Fall of the Roman Empire. Fred de Fau and Company. Goldsworthy, Adrian (2003). The Complete Roman Army. Thames and Hudson Publishing. Greatrex, G. ve Lieu Samuel N. C. (2002). The Roman Eastern Frontier and the Persian Wars (363 – 630 AD.) Part II. Routledge Publishing. Green, T. A. ve Svinth, J. R. (2010). Martial arts of the world: An encyclopedia of history and innovation. ABC-CLIO. Gregory, T. E. (2010). A History of Byzantium. Blackwell Publishing. Grousset René (1947). Histoire de l'Arménie, des origines à 1071. Payot Publishing. Gurstelle, William (2004). The Art of the Catapult: Build Greek Ballistae, Roman Onagers, English Trebuchets, and More Ancient Artillery. Chicago Review Press. Hamblin, W. J. (2006). Warfare in the Ancient Near East to 1600 BC: Holy Warriors at the Dawn of History. Routledge Publishing. Hawkins, J.D. (1995). “The Political Geography of North Syria and South-East Anatolia in the Neo-Assyrian Period” Università di Roma: La Sapienza 1995, 87 – 101. Healy, Mark (2204). The Ancient Assyrians. Osprey Publishing. Heath, E. G. (1980). Archery: A Military History. Osprey Publishing. Hitti, P. K. (2004). History Of Syria: Including Lebanon And Paletsine. First Gorgias Press. Hodge, H. G. (1958). Roman Panorama: A Background for To-day. Cambridge University Press. Honigmann, B. E. (1935). Die Ostgrenze des Byzantinischen Reiches von 363 bis 1071 Nach Griechischen, Arabischen, syrischen und Armenischen. Quellen Press. Humphrey, J. W. ve Oleson, J. P. (2003). Greek and Roman Technology: A Sourcebook: Annotated Translations of Greek and Latin Texts and Documents. Routledge Publishing. Hurley, Vic (1975). Arrows Against Steel, The History of the Bow and How It Forever Changed Warfare. Cerberus Books. Hyland, Ann (1990). Equus: The Horse in the Roman World. Yale University Press. Irby, G. L. ve Massie, P. T. (2011). Greek Science of the Hellenistic Era: A Sourcebook. Routledge Publishing. Johnson, Stephen (1983). Late Roman Fortifications. Batsford Publishing. Johnston, R. A. (2011). All Things Medieval: An Encyclopedia of the Medieval World. Abc- Clio Publishing. Ka�garlı, M.A. (1984). Do�u ve Güneydo�u Anadolu Uygarlı�ına Giri�. Ankara: Ayyıldız Matbaası A.�. Kern, P. B. (1999). Ancient Siege Warfare. Indiana University Press. Landels, J. G. (1978). Engineering in the Ancient World. University of California Press. Lepper, F.A. (1948). Trajan’s Parthian War. Oxford University Press. Lipinski, Edward (2000). The Arameans: Their Ancient History, Culture, Religion. Leuven Press. Mackay, C. S. (2004). Ancient Rome: A Military and Political History. Cambridge University Press Marsden, E. W. (1969). Greek and Roman Artillery: Historical Development. Clarendon Press. Meyer, Joseph (2012). “Roman Siege Machinery and the Siege of Masada” 2012 AHS Capstone Projects. Paper 14.

Page 15: Uluslararası Sosyal Aratırmalar Dergisi The Journal of ... · her zaman silah teknolojilerine ya da asker sayısına göre deil de taktik, doru yer ve zaman dengesini tutturmak

- 469 -

Michael D. ve Bruce E. (2007). Cities of the Middle East and North Africa; a historical encyclopedia. Abc-Clio Publishing. Mieroop, M. V (1999). The Ancient Mesopotamian City. Oxford University Press Millar, Fergus (1993). The Roman Near East 31 BC-AD 337. Cambridge University Press. Moore, George (2004). Ancient Rome: A Military and Political History. Cambridge Press. Nicolle, David (1996). Sassanian Armies: The Iranian Empire Early 3rd to Mid-7th Centuries AD. Montvert Publishing. Nissen, H. J. 1972. The City Wall of Uruk. Duckworth Press. Özdo�an, Mehmet (1994). “Çayönü : 9 Bin Yıllık Bir Yerle�im Yerinde Onarım ve Açıkhava Müzesi Denemesi”, Arredamento 7-8, s. 91-97. Parker, Geoffrey (2008). The Cambridge Illustrated History of Warfare. Cambridge University Press Parla, C. "Diyarbakır Surları ve Kent Tarihi", Odtü Mfd, C.22, 1, 2005, s. 57-78 Payne-Gallwey, Ralph (2007). The Crossbow: Its Military and Sporting History, Construction and Use. Skyhorse Publishing. Penrose, Jane (2005). Rome and Her Enemies: An Empire Created and Destroyed by War. Osprey Publishing. Rance, Philip (2003). "Elephants in Warfare in Late Antiquity", Acta Antiqua Academiae Scientiarum Hungaricae, 43 355-384. Rawlinson, George (2007). The Seven Great Monarchies of the Ancient Eastern World: History of the Sassanian or New Persian Empire. Gorgias Press. Redgate, A.E. (1998). The Armenians. Blackwell Publishing. Rihll, T. E. (2007). The Catapult: A History. Westholme Publishing. Rossi, C. ve Russo, F. (2009). Ancient Engineers' Inventions: Precursors of the Present. Springer Publishing. Sacks, D. ve Brody, L. R. (2005). Encyclopedia of the Ancient Greek World. Oxford University Press. Sampson, G. C. (2008). The Defeat of Rome: Crassus, Carrhae and the Invasion of the East. Pen and Sword Books. Sandars, N. K. (1978). The Sea Peoples. Thames and Hudson Books. Sekunda, Nicholas (2004). The Persian Army 560-330 BC. Osprey Publishing. Southern, P. ve Dixon, K. R. (1996). The Late Roman Army. Batsford Publishing. Southern, P. ve Dixon, K. R. (1997). The Roman Cavalry. Routledge Publishing. Southern, Pat (2001). The Roman Empire from Severus to Constantine. Routledge Publishing. Southern, Pat (2007). The Roman Army: A Social and Institutional History. Oxford University Press. Sykes, P.M. (2004). History of Persia. Routledge Press. Tunis. Edwin (1999). Weapons: A Pictorial History. The World Publishing. Ussher, James (2003). The Annals of the World. Master Books. Wachsmann, Shelley (1981). “The Ships of the Sea Peoples” International Journal of Nautical Archaeology, 10, 187 - 220. Ward, S. R. (2009). Immortal: A Military History of Iran and Its Armed Forces. Georgetown University Press. Whitby, Michael (2009). Rome at War Ad 293-696. Routledge Publishing. Whitehorn, J. N. (1946). “The Catapult and the Ballista, Greece & Rome”, Cambridge Journals 15, 49 – 60. Whittaker, C. R. (2004). Rome and its Frontiers: The Dynamics of Empire. Routledge Press. Wiesehöfer, Josef (2003). Antik Pers Tarihi (Das antike Persien). (Çev: Mehmet Ali �nci) Telos Yayınları. Wiggins, Kenneth (2003). Siege Mines and Underground Warfare. Shire Publishing. Wilcox, Peter (2005). Rome's Enemies: Parthians and Sassanid Persians. Osprey Publishing. Wilkins, Alan (2003). Roman Artillery. Shire Publishing. Williams, Stephen (2000). Diocletian and the Roman Recovery. Routledge Publishing.

Resimler ve Haritalar Listesi

Harita 1 http://www.bilinmeyendiyarbekir.com/diyarbakir_kalesi.html Resim 1 http://www.bilinmeyendiyarbekir.com/diyarbakir_kalesi.html Resim 2 Tunis 1999: 33 Resim 3 Tunis 1999: 33 Resim 4 Tunis 1999: 32 Resim 5 Meyer 2012: 10 Resim 6 Meyer 2012: 9 Resim 7 Parker 2008: 73 Resim 8 http://www.radpour.com/sassanian-elite-cavalry-4-horn-sassanian-roman-

saddle Resim 9 http://froggywoggy11.deviantart.com/art/Roman-Archer-close-179455930 Resim 10 http://thelosttreasurechest.wordpress.com/2011/07/28/historical-warrior-

illustration-series-part-xv/persian-siege-of-amida-359-ad/

Page 16: Uluslararası Sosyal Aratırmalar Dergisi The Journal of ... · her zaman silah teknolojilerine ya da asker sayısına göre deil de taktik, doru yer ve zaman dengesini tutturmak

- 470 -

Harita 1: Amida Surları Planı

Resim 1: Amida Surları

Page 17: Uluslararası Sosyal Aratırmalar Dergisi The Journal of ... · her zaman silah teknolojilerine ya da asker sayısına göre deil de taktik, doru yer ve zaman dengesini tutturmak

- 471 -

Resim 2: Ballista

Resim 3: Ballista

Page 18: Uluslararası Sosyal Aratırmalar Dergisi The Journal of ... · her zaman silah teknolojilerine ya da asker sayısına göre deil de taktik, doru yer ve zaman dengesini tutturmak

- 472 -

Resim 4: Onager

Page 19: Uluslararası Sosyal Aratırmalar Dergisi The Journal of ... · her zaman silah teknolojilerine ya da asker sayısına göre deil de taktik, doru yer ve zaman dengesini tutturmak

- 473 -

Resim 5: Ku�atma Kulesi

Page 20: Uluslararası Sosyal Aratırmalar Dergisi The Journal of ... · her zaman silah teknolojilerine ya da asker sayısına göre deil de taktik, doru yer ve zaman dengesini tutturmak

- 474 -

Resim 6: Rampaların yapımı ve yapım esnasında askerlerin korunması

Resim 7: Koçba�ı

Page 21: Uluslararası Sosyal Aratırmalar Dergisi The Journal of ... · her zaman silah teknolojilerine ya da asker sayısına göre deil de taktik, doru yer ve zaman dengesini tutturmak

- 475 -

Resim 8: Sasani Okçu Süvarisi Resim 9: Roma Okçusu

Resim 10: Amida Ku�atmasının Canlandırılması